Hocaefendinin Papa'ya yazdığı mektuba gelen itirazlara verilen cevab

Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Her yolun savunucusu kendi yolunun doğru yani hak olduğunu iddia ederek bu yolunu savunmuş ve yolunun doğruluğuna ayetten, hadisten akıl ve mantıktan deliller getirmeye çalışmıştır.
Kardeşim tek kurtuluş yolu doğru olan yol Ehli Sünnet vel Cemaat yoludur.Bu yolun muteber büyükleri ve eserleri mevcuttur.Bu gün her isim kendini bunlara uydurmak yani bunlara uymak mecburiyetindedir.Yoksa bu kimsenin bu hak yoldan olmadığı anlaşılır.
Bu kaynakları elde etmiş bir talihli kimse,kimseye aldanmaz.Kimin işi ve sözü doğrudur,hemenceçik anlar.Onun için boş tartışmaya gerek yoktur.Bu yolda olan herkes neler olup bittiğinin farkında.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
sağlıkçı kardeşim sen yolunda devam et hak yol da devam et
ama sakın ha sakın efendimizin sevmediği başka insanları çekiştirme huyuna düşme

kadircik sözüm sanadır.
sen ilk itirazına aldığın cevabı
kopyala yapıştırdığın alıntıların hatalı olduğunu kabul ediyor musun ki
başka itirazlarda bulunuyorsun.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
bu arada yazmayı unutmuşum.
kadircik
hocama atfettiğin cümle hocamın tarzına pek uymuyor
lütfen sağlam bir linkle kaynağını aktarır mısın
internette şöyle bir araştırma yaptım
bir kaynağa rastlayamadım.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Hocanın tarzına uymuyor olabilir, lakin hocanın hangi döneminin tarzına uymuyor, belirtmemişsin.Hatırlarsan bu sitede , hocanın, başörtüsü ve kudüsle ilgili konuşmalarınıda

aktarmıştım.O konuşmalarda, şimdiki hocanın tarzına uymuyor, lakin ikiside aynı kişi.Yani demek istiyorumki, hocanın tarzlarının değişkenliğine alışman gerekiyor.

Bu arada ifade edeyim, cevablarım bitmedi, takibe devam, et.Daha ne inciler var göreceksin.!
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Yıllardır diyologcular Gülen ve etrafının yanlışlarını savunurlar. 40 dereden su getirirler. Ancak şimdiye kadar Gülen cemaatinden olmayan bir tek kişinin dahi bu savunmalardan ikna olduğunu görmüş değilim. Kimse doğru yaptıklarını düşünmüyor. Ve hemen her Müslüman kesim yapılan yanlışlardan, yanlış söylemlerden rahatsızlık duyup ifade ediyor. Bizce bu durum hikmetli ve manidardır. Boş ve boşuna değildir. Akıl, vicdan ve gönül bu olanları kabullenmiyor demektir. Halkın dili Hakkın kalemi demişlerdir.

Savunan arkadaşlar savunmaya devam ededursunlar. Herkes yanlış biz doğruyuz demeye de devam etsinler. Bize de Allah selamet versin demek düşüyor.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Hocanın tarzına uymuyor olabilir, lakin hocanın hangi döneminin tarzına uymuyor, belirtmemişsin.Hatırlarsan bu sitede , hocanın, başörtüsü ve kudüsle ilgili konuşmalarınıda

aktarmıştım.O konuşmalarda, şimdiki hocanın tarzına uymuyor, lakin ikiside aynı kişi.Yani demek istiyorumki, hocanın tarzlarının değişkenliğine alışman gerekiyor.

Bu arada ifade edeyim, cevablarım bitmedi, takibe devam, et.Daha ne inciler var göreceksin.!

senin çelişki dediğin vaazlarında zerre kadar çelişki yok
lakırdıyı bırak hocamın dediğin söylemlerin linkini ver.

senin cevap dediğin lakırdılar on yıldır çeşitli sitelerde duruyor:D
yeni birşey var mı
yok.
kadircik iyi dinle
sen 1991 dediğin papalık bildirgesini bile yanlış biliyorsun
3. şahısların laflarını bırak
onlarla ilgili hepsinin cevabı mevcut
ama kabullenmek için derin idrak lazım.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
hirahos sanıyor musun ki
diyalog konusunda yalnızız
sanki tek yapan biziz
yazdığım mesajları iyi takip et.

iran arabistan dan başla mısır a git
ordan libya ya
hepsi diyalog içinde
en son kaddafi:D hosteslerle diyalog kurmuştu
 

ukubat

Profesör
Katılım
9 May 2007
Mesajlar
1,942
Tepkime puanı
103
Puanları
0
Konum
istanbul,fatih
Web sitesi
www.ismailaga.org.tr
Papaya yazılan mektubu tasvip etmiyorum...
Ama Fethullah Gülen hocaefendiyi hatalarıyla ve sevaplarıyla seviyorum...
Bardağın dolu tarafına bakalım...
Bu kişinin bir tane hatası varsa 100 tane sevabı vardır....
Hele klavye mücahitliğinden öteye geçemeyenlerin Hocayı eleştirmeye hiç hakkı yoktur...
 

Azimli

Ordinaryus
Katılım
6 Nis 2008
Mesajlar
2,408
Tepkime puanı
252
Puanları
0
Konum
bursa

lakin diğer taraftan bakıyorum ki, bu fethullah hocaya en çok düşmanlık edenler ergenekoncular, kadim islam düşmanları ve bir de erbakan'cılık' yapan sizlersiniz. o partideki herkesi ilzam etmiyorum, sadece sizin zihniyetinizde, düşünce yapınızda olan aşırı fanatizm ve holiganizm taraftarı olan bir azınlık... e o zaman burada bir arıza var, anormallik var, aynı kişiden nefret etmede bu kadar zıt kutuplarda olan insanlar nasıl birleşebilir?

ya sizce kardeş?
nasıl birleşebilir?


hiç sorgulayabildiniz mi acep?

seyyah kardeş burda size katılıyorum
bende hep aynı şeyi düşünmüşümdür
Erbakan hocayı bir siyonistler sevmez birde fethullah hoca ve cemeati
bunlar iki zıt kutupsa! nasıl bir konuda birleşiyorlar diye
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
seyyah kardeş burda size katılıyorum
bende hep aynı şeyi düşünmüşümdür
Erbakan hocayı bir siyonistler sevmez birde fethullah hoca ve cemeati
bunlar iki zıt kutupsa! nasıl bir konuda birleşiyorlar diye

bizim camdan bakınca da
erbakan bizi sevmiyor diye gözüküyor
il bakanından her seçimde fırça yiyorum
referandum da birleştik ya gerisi önemsiz...
hocamızın partiler hakkındaki önerilerine kulak verin.
 

ukubat

Profesör
Katılım
9 May 2007
Mesajlar
1,942
Tepkime puanı
103
Puanları
0
Konum
istanbul,fatih
Web sitesi
www.ismailaga.org.tr
seyyah kardeş burda size katılıyorum
bende hep aynı şeyi düşünmüşümdür
Erbakan hocayı bir siyonistler sevmez birde fethullah hoca ve cemeati
bunlar iki zıt kutupsa! nasıl bir konuda birleşiyorlar diye

Erbakan hocayı sevmek ibadet değildir...
Erbakan hocayı sevmeyen her cemaatten insan olabilir ve vardır da...
Erbakan hocayı putlaştırmak size ancak zarar getirir holiganizm kazandırır...
 

arifan yolcusu

Profesör
Katılım
9 Ağu 2010
Mesajlar
1,303
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Dergah-ı Mualla
'hocayı putlaştırmak' ihvan ehli sünnet yerine vahhabi ifadeleriyle konuştuğunun farkında mısın?
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
seyyah kardeş burda size katılıyorum
bende hep aynı şeyi düşünmüşümdür
Erbakan hocayı bir siyonistler sevmez birde fethullah hoca ve cemeati
bunlar iki zıt kutupsa! nasıl bir konuda birleşiyorlar diye

Nerden biliyorsun ?

Hiç anlamak için gelişmeleri okudunmu da bu şekilde karar veriyorsun.

Siz ve sizin gibiler HEP KAÇIYOR.

Bir halk deyimi vardır ki ERBAKAN da da bunu tespit etmişti.

PERŞENBE nin gelişi ÇARŞANBA dan belli olur.

ERBAKANI ogünlerde çok uyardılar REFAHYOL HÜKÜMETİNİ KURMA diye.

Hayır diyorsanız ki HAYIR ınızın temelleri vardır buyrun istişare edelim.

Tüm Forum üyelerinin Mübarek bayramını kutlarım Allah cc bu Mübarek bayramın tüm Müslümanlara HAYIRLARA vesile etmesini dilerim.
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
3-Metin :
Papa 6. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinler arası Diyalog İçin Papalık Konseyi (PCID) misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz. En aciz bir şekilde hatta biraz cüretle, bu pek kıymetli hizmetinizi icra etme yolunda en mütevazı yardımlarımızı sunmak için size geldik.


İtiraz : Papalık Misyonunun bir Hırsitiyanlaştırma olduğu bilinmesine karşın Papalık Misyonunun bir parçası olduğunu kabul etmek caiz midir ? Kafirler birbirlerinin yardımcılarıdır (Enfal suresi , 73.Ayet-i Kerime) gereği bu apaçık Küfür değilmidir ?

El-Cevab :
Bir kere ifadeyi doğru okumakta fayda vardır : Papalık Konseyinin bir parçası olmaktan bahsedilmiyor , Papalık Konseyinin Dinler arası Diyalog misyonundan bahsediliyor. Çünkü Dinlerarası Diyalog Faaliyetlerinde Hrsitiyanlığı yaymak diye Resmi bir ifade yokki bu cümleye itiraz edilsin! Dinler arası Diyalog Misyonun Ana Görevi: 3 Dinin mensublarının birbirlerini daha yakından tanımalarını sağlamaktır . Doğru temsil, en etkili tebliğ yöntemdir. (Maide Suresi, 67.Ayet-i Kerime ) .Şayet Hıristiyanlaştırma faaliyetlerine yardımcı olunmuş olsa idi , o zaman “Kafirler birbirlerinin yardımcılarıdır” hususu bir geçerlilik kazanabilirdi . 10 yılı aşkın süredir Faal olan Diyalog sürecinde , acaba kaç kişi Hırsitiyan olmuşta bu iddiayı dile getirme cüretini kendinizde buluyorsunuz ? Biz Diyalog faaliyetleri vesilesi ile İslam ile müşerref olan veya en azından hak Din olduğunu kabullenen yüzlerce Ruhani , onbinlerce insan biliyoruz . Buda sizin iddialarınız tekzib etmektedir.

Bu cevaba Hikem'in yaptığı itiraz ise diyor ki kısaca Hikem,"papalığ'ın misyonunda Hristiyanlığı yaymak var,böyle bir misyonun parçası olunmaz"..Şunun bilinmesinde fayda varki, her ortak anlaşmalarda her taraf da kendi çıkarları için antlaşma yapar, ve bu iki taraf da antlaşma sonucunda kendilerinin çıkarını menfaatini düşünerek antlaşma yapar..Hudeybiye antlaşması bir barış antlaşmasıydı,müslümanlarla müşrikler arasında..Maddelerine baktığımız zamanda müşrikler lehine olan bir antlaşmaydı..Müşrikler kendi misyonlarının gereği bir antlaşma yaptılar,müslümanlar da bu antlaşmaya katıldılar,binevi antlaşma misyonunun parçası oldular..Fakat heriki tarafında bu antlaşmadan beklediği fayda ve çıkar farklı farklıydı..Müşriklere sorarsanız "sizin bu antlaşmadan beklediğiniz nedir" diye ,size "antlaşma maddeleri bizim lehimize,biz bu antlaşma ile müslümanlığın zayıflamasını ve bitmesini,tekrar kendi dinimizin yükselmesini istiyoruz" derlerdi elbette..Size "müslümanlığın yükselmesi için yaptık" demiyeceklerdi elbette..
Müslümanların ise beklentileri İslamiyetin yükselmesi ve tevhidin kuvvetlenmesi idi..
Şimdi ortak bir antlaşma var,fakat iki tarafında beklentileri farklı..Siz bu antlaşmayı yapan müslüman tarafa "ya siz bu antlaşmayla müşriklerin çıkarlarına ortak oldunuz,onların dinlerine yardım etmiş olacaksınız" deme hakkı var mıdır?
Fethullah Gülen'in de Dinlerarası diyalogdan beklediği çıkar elbetteki İslamiyet lehinedir..Karşı tarafın ne çıkar beklediği farketmez..elbetteki onlar da kendileri lehine bi çıkar bekleyecektir,müşriklerin beklediği gibi..
Yani bazılarının "bu diyalog görüşmelerinde hristiyanların amacı, vatikan tarafından hristiyanlık propagandasıdır" demesi manasızdır..Madem konu FEthullah Gülen tarafı..Burada FEthullah gülen'in amacına bakılır,O'nun da amacının İslamiyetin yükselmesi, yayılması olduğu zaten aşikardır..Açıkçası, buna itiraz edenler ve arkaplandaki sebepleri görmeyenlerin itirazlarını ,Hudeybiye antlaşmasının maddelerine bakıp ,arkaplanını ilk başta göremeyip itiraz edenlerin itirazlarına benzetiyorum..


İtiraz :
Üç Büyük Din yanlıştır , çünkü tek büyük ve Hak din İslamdır !Ayrıca Ehl-i Kitaba selam vermek caiz midir ?
El-Cevab :
Dinler Kategorize edilirken , Hak ve Batıl olarak tasnif edilmektedir. Bir Dine mensub insanların çokluğu o Dinin büyük olmasını göstermediği kadar , o dinin Hak olmasını gerektirmez ! Diğer yandan ifadede geçen “üç büyük dinin doğum yeri olarak bilinen topraklar” ile Filistin (Kudüs) ve Ortadoğu kast edilmek istenmektedir ! Müşerref olma, tanışma uslubundan kaynaklanmaktadır!
----
Hikemin cevabı:
Dr.Emin Işık'ın yukarıdaki cevabi yazısında izlediği ''mantıksızlığı mantık kabul etme'' metodu şayanı dikkattir!!


Üç büyük din tabirine getirdiği açıklama evlere şenlik! Açıklama ,'' üç büyük din'' tabirini kullanmanın gerekçesini değil, tam tersine, kullanmamanın gerekçesini izah ediyor.Yazar bilmem düştüğü traji-komik durumun farkındamı?! Zira kendisinin ifade ettği şu cümle :'Dinler Kategorize edilirken , Hak ve Batıl olarak tasnif edilmektedir. Bir Dine mensub insanların çokluğu o Dinin büyük olmasını göstermediği kadar , o dinin Hak olmasını gerektirmez '' ne yaman bir çelişkidir!

Ne Ala! O zaman dr. Emin Işık'a soralım, ' Üç büyük Din'' ucubesini kullanma gerekçen nedir.? Senin açıklaman , bu tabiri kullanmayı değil, aksine kullanmamayı izah ediyor!

Saniyen ,müşriklere selam verileceğine dair Nisa süresi 86. ayetinden getirdiği delilde, yazarın anladığı gibi değil.! Galiba yazr savunma adına karaladığı satırları, hiçbir tefsire bakmadan, çalakalem yazmış! F.G. nin yerinde olmak hiç istemezdim.

Zira kendisini savunması için yanlış bir seçim yapmış?Eğer kendisi yapmamışse bile, internet sitelerinde boy gösteren, bu mantık ve ilim yoksunu yazıların, ilgili siteden kaldırılmasını talep etmesi gerekirdi! Herneyse, biz sadede gelelim.



Mektupta yer alan "Üç büyük Din" tabiri mensubiyet yönünden bir tespittir,"hak" olma yönünden değil,dünyada mensubu bulunan dinler açısından bir tespittir..Kimse de itiraz edemez bu tespite..İtiraz edenlere "dünyada en çok mensubu bulunan dinleri say " desek, 3 tane dini sayacaktır..
Şehristani'nin Milel ve Nihal adlı eserinde "Din sahipleri" kısmı anlatılırken "Müslümanlık,Hristiyanlık,Yahudilik" gibi kısımlar ayrılmıştır ve bu şekilde anlatılır..
Var ya sırf itiraz etmek için itiraz ediyorsunuz..Devamlı kusur gözüyle baktığınız için abuk sabuk itirazlar geliyor..
Daha sonra Selam meselesi;Bir kere mektupta kullanılan selam dili diplomatik bir selam dilidir..Öyle itiraz edilebilecek türden bir selam yoktur orada..Osmanlı Padişahlarının Papaya olan hitaplarına bakarsak böyle basit bir selam'a itiraz edilmemeli..
Ayrıca, Fahrettin Razi tefsirinde bazı alimlere göre kafirlere ilk selam verilebileceği notu düşülmektedir..Yine İbn Abidin 'de "gerekirse ilk selam verilebilir" denilmektedir..
Fakat bu fetvalara bile gerek yoktur aslında..çünkü mektuptaki selam dili bir merhabalaşma anlamına gelmektedir..Ama yok ben bunu kabul etmem diyenlere de "gerekirse selam verilebilir" fetvaları mevcuttur..

Anlaşılan sizlerdeki bu tavır, hocanızın vaktiyle ''Cebrail bile gelse, şu partiye oy ver dese, kendisine çok saygı duyduğum halde oy vermem'' mealindeki sözünü hatırlatan bir vatandaşın ''Cebrail Aleyhisselam ımı kasdettiniz?'' sorusuna verdiği cevabda, ''Hayır bizim (Zaman ) gazetede , Cebrail diye çok sevdiğim birisi var, onu kasdettim'' cevabını veren , F.G den miras mı kaldı diye düşünmüyor değilim.Allah Teala basiret versin.!!

Bu cevabı hiç duymamıştım,nerden aldın bu yazıyı ?
 

arifan yolcusu

Profesör
Katılım
9 Ağu 2010
Mesajlar
1,303
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Dergah-ı Mualla
bu konularda alimlerin birlikte hareket etmesi lazım...
ferd hareketleri derin ihtilaflara yol açmakta...
bu diyolog olayları da bu duruma yol açmıştır...
 

Azimli

Ordinaryus
Katılım
6 Nis 2008
Mesajlar
2,408
Tepkime puanı
252
Puanları
0
Konum
bursa
Erbakan hocayı sevmek ibadet değildir...
Erbakan hocayı sevmeyen her cemaatten insan olabilir ve vardır da...
Erbakan hocayı putlaştırmak size ancak zarar getirir holiganizm kazandırır...

ee o zaman hoca efendiyide sevmek ibadet değildir ama ben sizin böyle bir mesajınıza hiç rastlamadım
neden acaba?
 

alanyali07

Kıdemli Üye
Katılım
11 May 2008
Mesajlar
6,968
Tepkime puanı
845
Puanları
0
bu konularda alimlerin birlikte hareket etmesi lazım...
ferd hareketleri derin ihtilaflara yol açmakta...
...
Bütün büyük hizmetler evvela ferdi olarak başlar ve sonra aynı düşüncedeki insanlar arasında yayılır..
Bu harekette de Fethullah Gülen öncü olmuştur..
Nitekim bu öncülükten sonra bakınız Dünyadaki çeşitli 138 alim tarafından mektup yazılmıştır..Alimlerin birlikte hareket etmesi lazım demiştiniz ya..buyrun..Googleda bulabilirsiniz..şimdi diyaloglara "ümmetin fikir birliği yoktur" şeklinde itiraz eden forum kahramanları acaba 138 imzayı nerelerine sıkıştıracaklar o da ayrı bir konu..Şimdi söylesinler bakalım,kim bu birliğin dışında kalıyor?

Ekim 2007 :

Dünya çapındaki 138 Müslüman din adamı ve ilahiyatçı dün tarihi bir mektuba imza atarak dünya genelindeki tüm Hristiyan liderlere “Gelin artık barışalım” çağrısı yaptı

29 sayfalık mektupta İncil ve Kuran’dan alıntılar yapılarak, “Aynı Tanrı’ya inanıyoruz. İyilik için yarışıyoruz. İnsanları seviyoruz. Biz barışmazsak dünyada barış olmaz” denildi

-------------
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Yıllardır diyologcular Gülen ve etrafının yanlışlarını savunurlar. 40 dereden su getirirler. Ancak şimdiye kadar Gülen cemaatinden olmayan bir tek kişinin dahi bu savunmalardan ikna olduğunu görmüş değilim. Kimse doğru yaptıklarını düşünmüyor. Ve hemen her Müslüman kesim yapılan yanlışlardan, yanlış söylemlerden rahatsızlık duyup ifade ediyor. Bizce bu durum hikmetli ve manidardır. Boş ve boşuna değildir. Akıl, vicdan ve gönül bu olanları kabullenmiyor demektir. Halkın dili Hakkın kalemi demişlerdir.

Savunan arkadaşlar savunmaya devam ededursunlar. Herkes yanlış biz doğruyuz demeye de devam etsinler. Bize de Allah selamet versin demek düşüyor.

Siz önce

Kime bağlısınız ?

Hangi oluşumdasınız ?

Açıkça beyan edin de daha sonra bakarız.

GÜLEN Cemeatini eleştirecek Türkiyede 5,6 Efendi ruhuna erişmiş kişi vardır ki bunlardada eleştiri göremiyorum.

DİĞER ELEŞTİRENLER sallıyorum bir kenara.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
[/INDENT]
Bu cevaba Hikem'in yaptığı itiraz ise diyor ki kısaca Hikem,"papalığ'ın misyonunda Hristiyanlığı yaymak var,böyle bir misyonun parçası olunmaz"..Şunun bilinmesinde fayda varki, her ortak anlaşmalarda her taraf da kendi çıkarları için antlaşma yapar, ve bu iki taraf da antlaşma sonucunda kendilerinin çıkarını menfaatini düşünerek antlaşma yapar..Hudeybiye antlaşması bir barış antlaşmasıydı,müslümanlarla müşrikler arasında..Maddelerine baktığımız zamanda müşrikler lehine olan bir antlaşmaydı..Müşrikler kendi misyonlarının gereği bir antlaşma yaptılar,müslümanlar da bu antlaşmaya katıldılar,binevi antlaşma misyonunun parçası oldular..Fakat heriki tarafında bu antlaşmadan beklediği fayda ve çıkar farklı farklıydı..Müşriklere sorarsanız "sizin bu antlaşmadan beklediğiniz nedir" diye ,size "antlaşma maddeleri bizim lehimize,biz bu antlaşma ile müslümanlığın zayıflamasını ve bitmesini,tekrar kendi dinimizin yükselmesini istiyoruz" derlerdi elbette..Size "müslümanlığın yükselmesi için yaptık" demiyeceklerdi elbette..
Müslümanların ise beklentileri İslamiyetin yükselmesi ve tevhidin kuvvetlenmesi idi..
Şimdi ortak bir antlaşma var,fakat iki tarafında beklentileri farklı..Siz bu antlaşmayı yapan müslüman tarafa "ya siz bu antlaşmayla müşriklerin çıkarlarına ortak oldunuz,onların dinlerine yardım etmiş olacaksınız" deme hakkı var mıdır?
Fethullah Gülen'in de Dinlerarası diyalogdan beklediği çıkar elbetteki İslamiyet lehinedir..Karşı tarafın ne çıkar beklediği farketmez..elbetteki onlar da kendileri lehine bi çıkar bekleyecektir,müşriklerin beklediği gibi..
Yani bazılarının "bu diyalog görüşmelerinde hristiyanların amacı, vatikan tarafından hristiyanlık propagandasıdır" demesi manasızdır..Madem konu FEthullah Gülen tarafı..Burada FEthullah gülen'in amacına bakılır,O'nun da amacının İslamiyetin yükselmesi, yayılması olduğu zaten aşikardır..Açıkçası, buna itiraz edenler ve arkaplandaki sebepleri görmeyenlerin itirazlarını ,Hudeybiye antlaşmasının maddelerine bakıp ,arkaplanını ilk başta göremeyip itiraz edenlerin itirazlarına benzetiyorum..


Mektupta yer alan "Üç büyük Din" tabiri mensubiyet yönünden bir tespittir,"hak" olma yönünden değil,dünyada mensubu bulunan dinler açısından bir tespittir..Kimse de itiraz edemez bu tespite..İtiraz edenlere "dünyada en çok mensubu bulunan dinleri say " desek, 3 tane dini sayacaktır..
Şehristani'nin Milel ve Nihal adlı eserinde "Din sahipleri" kısmı anlatılırken "Müslümanlık,Hristiyanlık,Yahudilik" gibi kısımlar ayrılmıştır ve bu şekilde anlatılır..
Var ya sırf itiraz etmek için itiraz ediyorsunuz..Devamlı kusur gözüyle baktığınız için abuk sabuk itirazlar geliyor..
Daha sonra Selam meselesi;Bir kere mektupta kullanılan selam dili diplomatik bir selam dilidir..Öyle itiraz edilebilecek türden bir selam yoktur orada..Osmanlı Padişahlarının Papaya olan hitaplarına bakarsak böyle basit bir selam'a itiraz edilmemeli..
Ayrıca, Fahrettin Razi tefsirinde bazı alimlere göre kafirlere ilk selam verilebileceği notu düşülmektedir..Yine İbn Abidin 'de "gerekirse ilk selam verilebilir" denilmektedir..
Fakat bu fetvalara bile gerek yoktur aslında..çünkü mektuptaki selam dili bir merhabalaşma anlamına gelmektedir..Ama yok ben bunu kabul etmem diyenlere de "gerekirse selam verilebilir" fetvaları mevcuttur..



Bu cevabı hiç duymamıştım,nerden aldın bu yazıyı ?

Kardeşim , yazımız tarafınızdan doğru değerlendirilmemiş, maalesef! Bir kere bizin muhatabımız, yazısını eleştirdiğimiz dr Emin Işık.Saniyen bu şahsın kullandığı ''üç büyük

Din'' tabirini kendi argümanları açısından değerlendirmeye tabi tuttuk. Sen kendi fikrince açıklamışsın, lakin Dr.Emin Işık açısından, senin getirdiğin açıklamanın(mensubiyet yönünden bir tespit) bir kıymeti yok!İstersen bir daha oku!

Saniyen Şehristanin Milel ve Nihal isimli eserinden de bahsetmişsin, lakin boşa kürek çekiyorsun, bu eser şu an elimde bulunuyor, Mustafa Öz'ün tercümesinden(Lİtera Yay.)sana sayfa numarası vereyim bak: sayfa 209, 210,211....217'e kadar bakarsan yazarın sadece ehli Kitab kafirlerinden bahsetmediğini görürsün.Kitabda senin dediğin gibi , 'Müslümanlık, Hıristiyanlık ve Yahudilik '' gibi bir kategorize durum yoktur.Müslümanlık içerisindeki bid'a taifelerinden bahseder.Salisen ulemanın hiçbir kitabında ''üç büyük Din'' tabiri geçmez.Bu ucube tabir , ''İbrahimi Dinler gibi tabirler '' ''Diyaloğun acı meyvelerinden '' olsa gerek.Vesselam
 
Üst