Kur’an’da hz. Adem‏

Yitik Lale · 26 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
A
Tahkik etmeden sorgulamadan Taklit hiç bir müslümana yakışmaz.

Ne güzel söylüyosunuz keşke bu söylediğinizi uygulayabilseniz...
Rabbim taklidi iman değil tahkiki imana ulaşmayı nasip etsin...

Mahmut Akar · 26 Tem 2010

iksir' Alıntı:
Bizde, tek ve yegâne kurtuluş yolu olan ehl-i sünnet vel cemaat mastarı var arkadaş ! Bu mastarla bütün yamuklukları tesbit edebiliyoruz. İşte sizin elinizde böyle bir mastar ve mihenk olmadığı içindir ki, eğriyi-doğruyu bir türlü ayırd edemiyorsunuz ! Sana tavsiye etsek te uymayacağını bildiğimiz için kestirme konuşuyoruz.

Sen hiç Kur'an ahlakı nedir bilir misin?
Dua etki cahilliğine veriyorum.
Hala tereyağı gibi üste çıkmaya çalışman da ne kadar bahsedilen ahlaktan uzak olduğunun delilidir.

Mahmut Akar · 26 Tem 2010

Yitik Lale' Alıntı:
Ne güzel söylüyosunuz keşke bu söylediğinizi uygulayabilseniz...
Rabbim taklidi iman değil tahkiki imana ulaşmayı nasip etsin...

Tahkik ettiğiniz bir mihenginiz olmalı bu da tabii ki Kur'andır.
Yoksa tefsir veya mealler değil.
Kimseye körü körüne bağlanmayınız. Bu size hiç bir şey kazandırmaz.
Rabbimizin ilk emrini uygulayın yeter.

fakiri · 26 Tem 2010

Yitik Lale' Alıntı:
Ne güzel söylüyosunuz keşke bu söylediğinizi uygulayabilseniz...
Rabbim taklidi iman değil tahkiki imana ulaşmayı nasip etsin...

yaw , bir türlü anlatamıyoruz meramımızı...Allah aşkına siz nasıl abdest alıp, namaz kılıyorsunuz ? Yani, siz ibadet etmiyor musunuz ? Ediyorsanız ve kimseyi taklid de etmiyorsanız, siz kendi başınıza bir mezheb sahibi müçtehid misiniz ? Taklidi imanla, bir mezhebi taklidi biribirinden ayıramyacak kadar cahilsiniz ! Siz nasıl müslümanım diye ortalıkta geziniyoersunuz bunu aklım bir türlü almıyor !

fakiri · 26 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
Sen hiç Kur'an ahlakı nedir bilir misin?
Dua etki cahilliğine veriyorum.
Hala tereyağı gibi üste çıkmaya çalışman da ne kadar bahsedilen ahlaktan uzak olduğunun delilidir.

Kuran ahlâkı işte dediğimiz ehl-i sünnet vel cemaat yoludur. Başka bir yol değildiii.

Mahmut Akar · 26 Tem 2010

iksir' Alıntı:
yaw , bir türlü anlatamıyoruz meramımızı...Allah aşkına siz nasıl abdest alıp, namaz kılıyorsunuz ? Yani, siz ibadet etmiyor musunuz ? Ediyorsanız ve kimseyi taklid de etmiyorsanız, siz kendi başınıza bir mezheb sahibi müçtehid misiniz ? Taklidi imanla, bir mezhebi taklidi biribirinden ayıramyacak kadar cahilsiniz ! Siz nasıl müslümanım diye ortalıkta geziniyoersunuz bunu aklım bir türlü almıyor !

Peygamber ve sahabileri hangi mezheptendiler?
Rabbin san hangi mezhepten olduğunu mu soracak?
Bu da mı hadislerde var.
Kur'an da buyurulmuyor mu ki,
Resulallahta sizin için en güzel örnek var...
Yok mu okuyup öğüt alan..

Mahmut Akar · 26 Tem 2010

iksir' Alıntı:
Kuran ahlâkı işte dediğimiz ehl-i sünnet vel cemaat yoludur. Başka bir yol değildiii.

Bu da senin uydurman herhal..
Konu ile ilgili Hz. Aişenin hadisini bulup da okuyuver istersen..
Bakalım değin gibi mi,
yoksa bizzat Hz. Aişe bizlere Kur'an okumayı mı salık veriyor.

Yitik Lale · 26 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
Tahkik ettiğiniz bir mihenginiz olmalı bu da tabii ki Kur'andır.
Yoksa tefsir veya mealler değil.
Kimseye körü körüne bağlanmayınız. Bu size hiç bir şey kazandırmaz.
Rabbimizin ilk emrini uygulayın yeter.

Kimseye körü körüne bağlanmayın derken size körü körüne bağlanmamız içinde bir kaç gündür yazıp çizip duruyorsunuz...Çok ilginç...!!!

"Kur’an’a sarsılmaz tahkikî bir imanla bağlanmak, Kur’an’ı hayatının tek rehberi olarak kabul etmek ve ona göre yaşamak Kurana bağlılıktır. Kur’an’ı okumak, anlamak ve uygulamak, bağlılığın açık göstergesidir.
Hiç şüphesiz, bizim Kur’anı doğru anlamamız için, Kur’an ve onun tefsiri olan sünneti en iyi bilen âlimlerimizin eserlerini okumamız gerekir. Bunları seçiminde de en güvenilir, kaynakları tercih etmek çok önemlidir."

fakiri · 26 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
Hiç bir meal veya tefsire körü körüne bağlanmaya gerek yoktur.
Doğru neredeyse, oradan sadece doğrular alınır.

Doğrunun doğruluğunu elinde doğru yoksa, nasıl anlayacaksın ?

bi husben · 26 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
İlk insan Adem yerine Madem olsa ne farkeder ki?
Önemli olan birden fazla insanın aynı anda veya peşisıra yaratılarak, "hadislere göre" doğan çocukların ensest evlilikle değil de
helal nikah yolu ile evlenmiş olduklarıdır.

Meleklerin şaşırmalarını birazcık düşünüp idrak edebilseydiniz,
Allah ın daha önceden meleklere
insanın kan döküp, bozgunculuk çıkaran niteliklerini öğretmediğini anlayabilirdiniz.

Ayet tefsirine gelince tembellik yapacağınıza birazcık okuyup idrak etmeyi deneseniz daha çok kazançlı çıkardınız.

mahmut selam

bana bu ayetin acıklamasını yaparmısın rabbımızın bu ayetle haram kıldığı kimselerle evlenmek serbestmiydiki Allah böyle bir haramı uygun gördü

seninde bildiğin gibi bazı helaller sonradan Allah tarafından haramlaştırılmıştır.

Geçmiş uygulamalar bir yana, bundan böyle analarınız, kızlarınız, kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşlerinizin kızları, kız kardeşlerinizin kızları, sizi emziren sütanneleriniz, sütkardeşleriniz, kaynanalarınız, cinsel ilişkide bulunduğunuz eşlerinizden doğan gözetiminiz altındaki üvey kızlarınız - eğer anaları ile cinsel ilişkide bulunmamış iseniz bu kızlar ile evlenmenizin sakıncası yoktur- öz oğullarınızın eşleri ile evlenmeniz ve iki kız kardeşi birlikte nikahınız altında bulundurmanız size haram kılındı. Hiç kuşkusuz Allah affedici ve merhametlidir.

Yitik Lale · 26 Tem 2010

iksir' Alıntı:
yaw , bir türlü anlatamıyoruz meramımızı...Allah aşkına siz nasıl abdest alıp, namaz kılıyorsunuz ? Yani, siz ibadet etmiyor musunuz ? Ediyorsanız ve kimseyi taklid de etmiyorsanız, siz kendi başınıza bir mezheb sahibi müçtehid misiniz ? Taklidi imanla, bir mezhebi taklidi biribirinden ayıramyacak kadar cahilsiniz ! Siz nasıl müslümanım diye ortalıkta geziniyoersunuz bunu aklım bir türlü almıyor !

Hayırdır kardeş biraz yavaş olun...Seviyenizi bilinde konuşun lütfen...
Burda saygı çerçevesinde herkes fikrini belirttiği gibi bende belirtiyorum ve verdiğim cevabı nerden nereye getirmişsiniz ki muhatabım siz değilsiniz...Kendiniz bir müslümana "nasıl bir müslümansınız" diye bir soru yöneltebiliyorsanız önce buyrun kendinizi sorgulayın...Sizin gibi münazarayı bilmeyen bir insanlada daha fazla muhatap olmam...Sizi Allah'a havale ediyorum...

fakiri · 26 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
Bu da senin uydurman herhal..
Konu ile ilgili Hz. Aişenin hadisini bulup da okuyuver istersen..
Bakalım değin gibi mi,
yoksa bizzat Hz. Aişe bizlere Kur'an okumayı mı salık veriyor.

Öyle Kuran okuyanlar vadır ki, okudukları boğazlarından aşağıya asla geçmez ! Yani, kalplerine asla tesir olmayacak. Sen bu konuda kendini hiç kontrol ettin mi ?

serdengeçtı · 27 Tem 2010

Mahmut Hocam arkadaşlar yoruldu gibi duruyorlar sanırım.. Hitap şekilleri bunu gösteriyor.. Vaktiniz olursa akşama bir de ikimiz paylaşsak kozlarımızı.. Bir de Risale i Nur talebesinin sabrını deneseniz eskiden olduğu gibi.. Görüşürüz insaallah.. Ben Ibrahim, yani Oflaz.. Bu günlerde millette nurcu yasaklama hevesi var o yüzden böyle oldu idare et..

Gülzar-ı İrfan · 27 Tem 2010

İnsanoğlu yıllardır doğru bildiklerinden kolay vazgeçemiyor ne hikmetse...
Hele de o doğruları ilmine güvendiği,ömrünü bu yola hizmet için vakfetmiş insanların yazdıklarından öğrenmiş ise ve bu söylemlerde bulunan alimler çoğunlukta ise bir iki değişik fikirde olanları kabul etmesi çok kolay değil....
O yüzden yukarıda yazılanların benim için çok fazla bir hükmü yoktur HZ. Adem'in ilk insan olup olmamasından ziyade benim nasıl bir insan olduğum önemlidir şu an için benim...
Eğer ortada küfür noktasında bir durum yok ise isteyen istediği gibi inanır...

Ama bir de şöyle bir yoruma rastladım nette....
Okuyalım bakalım...

Kur’an-ı Kerim’de geçen bazı ifadelerden yeryüzünde insanlardan evvel insanlar gibi mükellef bir kısım varlıkların da yaşadığı anlaşılmaktadır. Ancak bunların nasıl varlıklar olduğu hakkında kesin bir şey söylemek mümkün değildir. Bu hususta Bediüzzaman şunları söylemektedir:

“Ben yeryüzünde kendime bir halife yaratacağım”(Bakara, 2/30) ayetindeki “Halife” tabiri, dünyanın, insanların hayatına elverişli şartlara sahip olmazdan evvel yeryüzünde idrakli (düşünen) bir mahlukun bulunmuş olduğuna ve o mahlukun hayatına o zamandaki yerin evvelki vaziyetleri muvafık ve müsait bulunduğuna işarettir. “Halife” tabirinin bu manaya delaleti, hikmet gereğidir. Amma meşhur olan manaya göre, o idrak sahibi mahluk, cinlerin bir nevi (çeşidi) imiş; yaptıkları fesattan dolayı insanlar ile değiştirilmişlerdir.(1)

Hadisçilerin ve tefsircilerin görüşlerini toplayan Abdullah Aydemir, “Tefsirde İsrailiyat” isimli eserinde bu konuda ortaya atılmış görüşlere delil teşkil eden , “Hani Rabbin meleklere: ‘Muhakkak ben yeryüzünde bir halife yaratacağım’ demişti. Melekler de: ‘Biz seni hamdinle tesbih ve tenzih edip dururken –orada bozgunculuk edecek, kanlar dökecek- kimse mi yaratacaksın?’ demişlerdi. Allah (da): ‘Sizin bilemeyeceğinizi herhalde ben bilirim’ demişti.” ayetinin tefsiri münasebetiyle, tefsircilerin pek çok şeye temas ettiklerini, bunlardan birinin de arzın (yeryüzü) Adem’den önceki sakinlerine ait bilgiler olduğunu söyler.

Abdullah İbn Ömer (r.a.): “Cân oğulları diye anılan cinler, Adem (a.s)’in yaratılmasından iki bin yıl evvel yeryüzünde idiler. Yeryüzünü fitne ve fesada vermek suretiyle bozdukları ve kanlar döküp cinayetler işledikleri için, Allah onlara karşı meleklerden müteşekkil bir ordu gönderdi. Melekler tarafından iyice hırpalanan bu fesatçılar denizlerdeki adalara sığınmak suretiyle canlarını kurtarabildiler. Bunun üzerine Cenab-ı Hak meleklere: “Muhakkak ben yeryüzünde bir halife yaratacağım….” dedi.

İbn-i Abbas şöyle diyor: İnsan çamurdan yaratıldı. Yeryüzünde ilk önce cinler yaşarlardı. Onlar arzda kanlar akıttılar, birbirlerini öldürdüler. Allah onlara İblisin komutasında meleklerden askerler gönderdi. İblis ile onun komutası altında bulunanlar, öteki cinlerle savaşarak, onları denizlerdeki adalara ve dağların etrafına sürdüler. Bu zaferi kazandıktan sonra İblisin kalbinde gurur doğdu ve: “Ben, kimsenin yapmadığı bir iş yaptım” diye övündü. Allah onun kalbinde doğan bu gururu bildi. İblisin yanındaki melekler bunu bilmiyorlardı. Cenab-ı Hak, İblisin yanında bulunanlara: “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım” dedi. Buna karşılık olarak melekler: “Sen, bizim kendilerini tenkile memur edildiğimiz cinlerin yaptığı gibi orada fesat çıkaracak ve kanlar dökecek biri mi yaratacaksın?” dediler.(2)

(1) İşaratü’l-İ'caz, s. 201.
(2) Taberi,Tefsir,I,195-214;Tarih,I/1,107-112;

ALLAHA EMANET OLUN

Mahmut Akar · 27 Tem 2010

bi husben' Alıntı:
mahmut selam

bana bu ayetin acıklamasını yaparmısın rabbımızın bu ayetle haram kıldığı kimselerle evlenmek serbestmiydiki Allah böyle bir haramı uygun gördü

seninde bildiğin gibi bazı helaller sonradan Allah tarafından haramlaştırılmıştır.

Geçmiş uygulamalar bir yana, bundan böyle analarınız, kızlarınız, kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşlerinizin kızları, kız kardeşlerinizin kızları, sizi emziren sütanneleriniz, sütkardeşleriniz, kaynanalarınız, cinsel ilişkide bulunduğunuz eşlerinizden doğan gözetiminiz altındaki üvey kızlarınız - eğer anaları ile cinsel ilişkide bulunmamış iseniz bu kızlar ile evlenmenizin sakıncası yoktur- öz oğullarınızın eşleri ile evlenmeniz ve iki kız kardeşi birlikte nikahınız altında bulundurmanız size haram kılındı. Hiç kuşkusuz Allah affedici ve merhametlidir.

Firsaf kardeş
Bilindiği gibi Kur'an peyderpey indirildi, tek bir seferde indirilmedi yani.
Aynı içki ayetlerinde olduğu gibi ani değişikliklerin bir anda devreye sokulması ters tepmesi muhtemel olan bir riski de beraberinde barındırıyordu.
Bu yüzden evveliyattan beri süregelen ve arapların kendi ananelerine göre meşrulaştırdıkları evlenme çeşitleri
İslam dininin yürülüğe girmesiyle medeni birliktelikler de Kur'ana göre şekillenmeye başlamıştır.
Bu ayetin nazil olmasıyle birlikte, eski olan bitenin üzerine örtü çekilerek,
olması gereken fıtrata ve Kur'ana uygun olan eşleri nikahlayabilme prensipleri yürürlüğe konulmuştur.
Yani senin düşündüğün gibi bir şeriat değişikliği yok bu ayetlerde.

Mahmut Akar · 27 Tem 2010

iksir' Alıntı:
Öyle Kuran okuyanlar vadır ki, okudukları boğazlarından aşağıya asla geçmez ! Yani, kalplerine asla tesir olmayacak. Sen bu konuda kendini hiç kontrol ettin mi ?

Evet arkadaş tabii bende otokontrol veya çekup yapıyorum, Kur'an ile.
Allah cümlemizi de sırat ı mustaqime ulaştırsın. Amin

Mahmut Akar · 27 Tem 2010

serdengeçti' Alıntı:
Mahmut Hocam arkadaşlar yoruldu gibi duruyorlar sanırım.. Hitap şekilleri bunu gösteriyor.. Vaktiniz olursa akşama bir de ikimiz paylaşsak kozlarımızı.. Bir de Risale i Nur talebesinin sabrını deneseniz eskiden olduğu gibi.. Görüşürüz insaallah.. Ben Ibrahim, yani Oflaz.. Bu günlerde millette nurcu yasaklama hevesi var o yüzden böyle oldu idare et..

Senin nickin bundan böyle binbirsurat olsun

fakiri · 27 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
Firsaf kardeş
Bilindiği gibi Kur'an peyderpey indirildi, tek bir seferde indirilmedi yani.
Aynı içki ayetlerinde olduğu gibi ani değişikliklerin bir anda devreye sokulması ters tepmesi muhtemel olan bir riski de beraberinde barındırıyordu.
Bu yüzden evveliyattan beri süregelen ve arapların kendi ananelerine göre meşrulaştırdıkları evlenme çeşitleri
İslam dininin yürülüğe girmesiyle medeni birliktelikler de Kur'ana göre şekillenmeye başlamıştır.
Bu ayetin nazil olmasıyle birlikte, eski olan bitenin üzerine örtü çekilerek,
olması gereken fıtrata ve Kur'ana uygun olan eşleri nikahlayabilme prensipleri yürürlüğe konulmuştur.
Yani senin düşündüğün gibi bir şeriat değişikliği yok bu ayetlerde.

Görüdünüz değil mi en girift mesledeki esaslı ve teferruatlı tefsiri ????? Şeyhülisman Mahmudu bu forumda hiç kimse yabana atmasın ! İçtihadlarıya bütün dünyaya ışık saçıyor mubarek !

)))

Mahmut Akar · 27 Tem 2010

Gülzar-ı İrfan' Alıntı:
İnsanoğlu yıllardır doğru bildiklerinden kolay vazgeçemiyor ne hikmetse...
Hele de o doğruları ilmine güvendiği,ömrünü bu yola hizmet için vakfetmiş insanların yazdıklarından öğrenmiş ise ve bu söylemlerde bulunan alimler çoğunlukta ise bir iki değişik fikirde olanları kabul etmesi çok kolay değil....
O yüzden yukarıda yazılanların benim için çok fazla bir hükmü yoktur HZ. Adem'in ilk insan olup olmamasından ziyade benim nasıl bir insan olduğum önemlidir şu an için benim...
Eğer ortada küfür noktasında bir durum yok ise isteyen istediği gibi inanır...

Ama bir de şöyle bir yoruma rastladım nette....
Okuyalım bakalım...

Kur’an-ı Kerim’de geçen bazı ifadelerden yeryüzünde insanlardan evvel insanlar gibi mükellef bir kısım varlıkların da yaşadığı anlaşılmaktadır. Ancak bunların nasıl varlıklar olduğu hakkında kesin bir şey söylemek mümkün değildir. Bu hususta Bediüzzaman şunları söylemektedir:

“Ben yeryüzünde kendime bir halife yaratacağım”(Bakara, 2/30) ayetindeki “Halife” tabiri, dünyanın, insanların hayatına elverişli şartlara sahip olmazdan evvel yeryüzünde idrakli (düşünen) bir mahlukun bulunmuş olduğuna ve o mahlukun hayatına o zamandaki yerin evvelki vaziyetleri muvafık ve müsait bulunduğuna işarettir. “Halife” tabirinin bu manaya delaleti, hikmet gereğidir. Amma meşhur olan manaya göre, o idrak sahibi mahluk, cinlerin bir nevi (çeşidi) imiş; yaptıkları fesattan dolayı insanlar ile değiştirilmişlerdir.(1)

Hadisçilerin ve tefsircilerin görüşlerini toplayan Abdullah Aydemir, “Tefsirde İsrailiyat” isimli eserinde bu konuda ortaya atılmış görüşlere delil teşkil eden , “Hani Rabbin meleklere: ‘Muhakkak ben yeryüzünde bir halife yaratacağım’ demişti. Melekler de: ‘Biz seni hamdinle tesbih ve tenzih edip dururken –orada bozgunculuk edecek, kanlar dökecek- kimse mi yaratacaksın?’ demişlerdi. Allah (da): ‘Sizin bilemeyeceğinizi herhalde ben bilirim’ demişti.” ayetinin tefsiri münasebetiyle, tefsircilerin pek çok şeye temas ettiklerini, bunlardan birinin de arzın (yeryüzü) Adem’den önceki sakinlerine ait bilgiler olduğunu söyler.

Abdullah İbn Ömer (r.a.): “Cân oğulları diye anılan cinler, Adem (a.s)’in yaratılmasından iki bin yıl evvel yeryüzünde idiler. Yeryüzünü fitne ve fesada vermek suretiyle bozdukları ve kanlar döküp cinayetler işledikleri için, Allah onlara karşı meleklerden müteşekkil bir ordu gönderdi. Melekler tarafından iyice hırpalanan bu fesatçılar denizlerdeki adalara sığınmak suretiyle canlarını kurtarabildiler. Bunun üzerine Cenab-ı Hak meleklere: “Muhakkak ben yeryüzünde bir halife yaratacağım….” dedi.

İbn-i Abbas şöyle diyor: İnsan çamurdan yaratıldı. Yeryüzünde ilk önce cinler yaşarlardı. Onlar arzda kanlar akıttılar, birbirlerini öldürdüler. Allah onlara İblisin komutasında meleklerden askerler gönderdi. İblis ile onun komutası altında bulunanlar, öteki cinlerle savaşarak, onları denizlerdeki adalara ve dağların etrafına sürdüler. Bu zaferi kazandıktan sonra İblisin kalbinde gurur doğdu ve: “Ben, kimsenin yapmadığı bir iş yaptım” diye övündü. Allah onun kalbinde doğan bu gururu bildi. İblisin yanındaki melekler bunu bilmiyorlardı. Cenab-ı Hak, İblisin yanında bulunanlara: “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım” dedi. Buna karşılık olarak melekler: “Sen, bizim kendilerini tenkile memur edildiğimiz cinlerin yaptığı gibi orada fesat çıkaracak ve kanlar dökecek biri mi yaratacaksın?” dediler.(2)

(1) İşaratü’l-İ'caz, s. 201.
(2) Taberi,Tefsir,I,195-214;Tarih,I/1,107-112;

ALLAHA EMANET OLUN

Bu kadar mesnetsiz -delilsiz ve israiliyat yüklü yazı topluluğunu bir arada görmemiştim.
Pardon yorumsuz.

fakiri · 27 Tem 2010

Mahmut Akar' Alıntı:
Bu kadar mesnetsiz -delilsiz ve israiliyat yüklü yazı topluluğunu bir arada görmemiştim.
Pardon yorumsuz.

Nasıl olur da yorumsuz dersin sayın şeyhülislâm ?.. Bu biz üyelere bir haksızlıktır ! Ama, yine de İsrâiliyat demişsin ... Onun için bir soru da bu sözüne karşılık benim aklıma geldi. Lütfen bir cevap sayın Şeyhülislâm. Semavi kitaplardan biri olan Tevrattta geçen ayetlere sen inanıyor musun ? İnanıyorsan, neden her şeyi İsrâiliyat diye reddediyorsun ? İnanmıyorsan, şu halde sen nasıl müslümansın ?

Kur&#8217;an&#8217;da hz. Adem&#8207;

“Men dakka dukka”

Asistan

Asistan

Kıdemli Üye

Kıdemli Üye

Asistan

Asistan

“Men dakka dukka”

Kıdemli Üye

Kıdemli Üye

“Men dakka dukka”

Kıdemli Üye

Yeni

..............

Asistan

Asistan

Asistan

Kıdemli Üye

Asistan

Kıdemli Üye

Kur’an’da hz. Adem‏