Hristiyanlık ve Teslis İnancı

kilicarslan

Kıdemli Üye
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
4,054
Tepkime puanı
41
Puanları
0
İsa ile oğul farklı kişiler değil, oğul onun pozisyonunu tanımlayan bir benzetme. Arada dünyaya gelip gidince Tanrı ne 4 ne de 2 olur. Ayrıca tek yaptığı bu değildir. Dünyaya gelmeden de aktiftir gittikten sonra da aktiftir. Madde formuna geçince Tanrılığını yitirmez. İsa ve oğul iki farklı varlık gibi bahsetmekten vazgeçin. Anlamayan ve dinlemeyen sizsiniz anlayıp eleştirseniz anlamıyorsunuz demezdim emin olun.

Isa ile ogul ayni kisi ya... ancak ogul Isa formuna /maddesel forma bürünmeden Isa mevcut degildir.

günlerdir bunu ifade ediyorum, bunun anlasilmayacak nesi var .
Buna göre Isa sonradan yaratilmis demektir.

Bunu bir kabul edin, bu bariz gercegi görmüyorsunuz yada istemiyorsunuz..

Söyleyin hadi, ogul ve ruhun görevi Isa dünyaya gelmeden ve gitmeden önce neydi?
Ikisinin islevi Isa ´ile yada sonra basliyor.
 

alitufan2003

Profesör
Katılım
27 Ağu 2013
Mesajlar
1,370
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Konum
Yalova
Tanrı yetersiz kalmaz. İhtiyaç duymaz. Oradaki duanın iki amacı vardır. Biri insanlara nasıl dua edileceği ve itaat edileceği konusunda örnek olmak diğeri ise üçlü birlik içindeki hiyerarşiden dolayı kararları Babaya bırakmaktır.

:)
Şimdi de hiyerarşi var diyorsun... Peki hiyerarşileri nasıl???
1-) En üstte baba, sonra oğul, sonra kutsal ruh mu...
2-) En üstte baba, sonra kutsal ruh, sonra oğul mu...
Yok böyle olmayacak, 6 farklı kombinasyon var... en iyisi sıralamayı sen söyle, uğraştırma bizi..
 

Hattabi

Ordinaryus
Katılım
24 Ara 2013
Mesajlar
2,452
Tepkime puanı
36
Puanları
0
İsa oğul moğul değil , Kimsenin oğlu değil ne bir Adamın oğlu ne de haşa Allahın oğlu.

İsa tertemiz bir ruhtur.Allahın Kulu ve Resuludur.Bundan ötesini yani yukardakileri söyleyen Allaha ve Peygamberine iftira atmıştır.Peygamber Kıyamet günü bu iftiraları şikayet edecektir.
 

alitufan2003

Profesör
Katılım
27 Ağu 2013
Mesajlar
1,370
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Konum
Yalova
Kur'an-ı kerim'de Allah-u Teâlâ'nın çocuğu olmaktan münezzeh olduğuna dair beyanlar sık sık ifade buyurulmaktadır:
"Allah çocuk edindi dediler. Hâşâ! O yücedir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O'nundur. Hepsi O'na boyun eğmişlerdir." (Bakara: 116)

Allah-u Teâlâ'nın çocuk edindiğini söylemek, O'nun insanlara benzediğini söylemek mânâsına gelir. O halde hiçbir şeyin kendisine benzemediği Zât-ı Ecell-ü A'lâ'nın çocuk edinmesi aslâ düşünülemez. O, başlangıcı ve sonu bulunmayan yegâne yaratıcıdır.
"Elinizde O'nun çocuk edindiğine dair hiçbir delil yoktur. Allah hakkında bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?" (Yunus: 68)
Allah-u Teâlâ onların ileri sürdükleri iddiâlardan ne kadar uzaktır! Çocuğu olduğunu haber vermediğine veya bu mânâya gelebilecek bir beyan Zât-ı Akdes'inden sâdır olmadığına göre, bu gibi kimseler kuru bir zanna ve kötü bir yalana isnat etmektedirler.
"De ki: Allah'a karşı yalan uyduranlar aslâ iflâh olmazlar." (Yunus: 69)

Bundan başka hiçbir günahları olmasa bile, bu iftiraları onların hepsini gölgede bırakan büyük bir günah olur.
"O hiçbir çocuk edinmemiştir. Mülkünde hiçbir ortağı yoktur. Her şeyi yaratmış, ona bir düzen vermiş, mukadderatını tayin etmiştir." (Furkan: 2)
Her şey bütün mukadderatı ile O'nun kudret eli altındadır. Her şeyin bir sınırı ve ölçüsü vardır ki, kul onu aslâ aşamaz. O'nun kudretine ise sınır ve son yoktur. Bunun içindir ki hiçbir şey, yaratılmış olma sınırını aşıp da O'na ortak olmaya güç yetiremez.

"Yahudiler: 'Üzeyir Allah'ın oğludur.' dediler." (Tevbe: 30)

Bu sapkın sözleri ile hıristiyanların: "Mesih Allah'ın oğludur." sözüne bir kapı açmış oldular.
"Hıristiyanlar da: 'Mesih (İsa) Allah'ın oğludur' dediler." (Tevbe: 30)
Başlangıçta bunu söyleyenler bir kısım hıristiyanlar ise de, sonradan hemen hepsi böyle söylemeye başladılar, hatta böyle söylemeyenleri kâfirlikle itham ettiler.


İsa Aleyhisselâm, Allah-u Teâlâ'nın İsrâiloğullarına gönderdiği ve mucizevî bir şekilde doğmuş bir peygamberidir. Kudsî ruhla desteklenmiştir ve Allah-u Teâlâ'nın bir kelimesidir. Kendisinden önce Musa Aleyhisselâm'a verilen Tevrat'ı tasdik etmekle birlikte, Tevrat'ı ve İncil'i öğretmek üzere gelmiş, muhataplarını Allah-u Teâlâ'nın kulluğuna yönelmeye teşvik etmiştir.
Allah-u Teâlâ İsa Aleyhisselâm'ın gerçek kişiliğini Âyet-i kerime'sinde şöyle beyan buyurmaktadır:
"Meryemoğlu İsa'ya açık mucizeler verdik." (Bakara: 87 ve 253)
"Ve onu kudsi ruh ile destekledik." (Bakara: 87 ve 253)
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Isa ile ogul ayni kisi ya... ancak ogul Isa formuna /maddesel forma bürünmeden Isa mevcut degildir.

günlerdir bunu ifade ediyorum, bunun anlasilmayacak nesi var .
Buna göre Isa sonradan yaratilmis demektir.

Bunu bir kabul edin, bu bariz gercegi görmüyorsunuz yada istemiyorsunuz..

Söyleyin hadi, ogul ve ruhun görevi Isa dünyaya gelmeden ve gitmeden önce neydi?
Ikisinin islevi Isa ´ile yada sonra basliyor.

Şimdi senin günlerdir anlamadığın şu, dünyaya gelmeden de o varlık İsa'dır. Gittikten sonra da İsa'dır. İnsan bedenini kast ediyorsan hala o bedene sahiptir. Bedenin Meryem'in rahmine konması ise onu yok veya var etmez. Bakın o zaman şöyle yapalım. Üçlü Birlikteki oğul sözcüğünü kaldıralım sizin için. Üçlü Birlik Baba, İsa Mesih ve Kutsal Ruh'tur. Şimdi oldu mu?
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
:)
Şimdi de hiyerarşi var diyorsun... Peki hiyerarşileri nasıl???
1-) En üstte baba, sonra oğul, sonra kutsal ruh mu...
2-) En üstte baba, sonra kutsal ruh, sonra oğul mu...
Yok böyle olmayacak, 6 farklı kombinasyon var... en iyisi sıralamayı sen söyle, uğraştırma bizi..
Hiyerarşileri şöyledir.

images
 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
Baba tanrının -haşa- tahtının, oğlu rab isa'nın tahtı ile yanyana birlikte dünyaya ve kainata hükmetme lafızları batıda çok saçma bulunuyor, ama burda savunuluyor..
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Baba tanrının -haşa- tahtının, oğlu rab isa'nın tahtı ile yanyana birlikte dünyaya ve kainata hükmetme lafızları batıda çok saçma bulunuyor, ama burda savunuluyor..

Hah benim kadrolu muhalefetim de gelmiş. Özlemiştim. Batıda İslam da çok saçma bulunuyor ama burada hala savunuluyor. Batı'ya göre mi inanıyoruz artık? :D
 

alitufan2003

Profesör
Katılım
27 Ağu 2013
Mesajlar
1,370
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Konum
Yalova
İncil’in Tahrif Edilmesi:

İlâhi vahiy olan semâvi kitaplar her türlü tezat ve ihtilaftan uzaktır. Zira gönderilen elçiye verilen kitap kelâmullah’tır, Allah’ın kelâmı, sözü, beyanıdır. İncil’in tahrif edilmiş olduğu dört İncil’in bulunmasından, bu incillerin, birbiri ile çelişip tezata düşmesinden, farklı bilgiler vermesinden, alenen anlaşılır.

Bahsedilen inciller İsa Aleyhisselâm’dan sonra yazılmış ve onun hayatını kaleme almışlardır. İlâhi vahyin nüshaları karışmış ve fakat İsa Aleyhisselâm’a inen gerçek incil tahrif edilmiştir. İncelendiğinde, akl-ı selim ile düşünüldüğünde bu gerçek açıkça görülebilecektir. Hatta Yuhanna, incili bizatihi kendisinin kaleme aldığını; “Onun adıyla yaşama kavuşasınız” (20/30-31) diyerek temennilerini de oraya yazarak bizatihi bunu GÖREN GÖZLER için itiraf etmiştir.


Bu 4 farklı incilin aynı olaylar üzerine farklı bilgiler vermesine dair bazı örnekler:

* Matta (4/18) ve Markos (1/16), Mesih’in, Petrus ve kardeşi Andreas’ı “Denize ağ atarlarken bulduğunu” Luka (5/2) ise, İsa’nın “iki balıkçıyı kayıklarından inmiş, ağlarını yıkarken bulduğunu”, Yuhanna (1/35-42) ise, “İsa’nın gezinirken, Yahya’nın şakirdlerinden ikisiyle oturduğunu, Andreas’ın İsa’nın ardından gittiğini ve daha sonra kardeşi Petrus’u da İsa’ya getirdiğini” belirtmiştir. Bunların hangisi doğrudur?

* Matta İncili (11/18) “Yahya’nın yemiyerek ve içmeyerek geldiğini” haber verirken, Markos İncili (1/6) “Yahya’nın yaban balı” yediğini söyler ki, bu iki haber birbirini çürütür.


* Matta (27/60); Markos (15/46); Luka (23/53)ya göre ceset alınıp “Kaya içine oyulmuş bir kabre konulmuştur.” Yuhanna (19/41)ya göre ise, “İsa’nın cesedi bahçede olan bir kabre konmuştur.”


*
Matta’ya göre, (28/1) İsa’nın kabrini, ziyatere gelenler arasında Mecdelli Meryem ve başka bir Meryem de vardı. Yuhanna’ya göre, (20/1) kabri ziyarete gelen sadece Mecdelli Meryem’dir.


* Matta İncili’ne göre (20/20-21) “İki oğlu için İsa’dan melekûtundan yer isteyen Zebedî’nin zevcesidir.” Markos İncili’ne göre (10/35) İsa’nın melekûtunu isteyen Zebedî’nin iki oğludur.


*
Matta İncili’ne göre (10/9) İsa Havârilerine “yanlarına Asâ bile almaya müsaade etmezken”
Markos İncili’nin ifadesine göre (6/8), “yanlarında Asâ taşımalarını” tavsiye etmiştir.

* “Göklerin melekutun”d
a en büyüğün kim olduğu hakkında soruyu soran, Matta İncili’ne göre (18/1) “İsa’nın talebeleridir.” Markos İncili’ne göre (9/33-34) sorulan suali haber veren “İsa’nın kendisidir.”

*
İncillerde dipnot olarak sık sık (Matta: 17/20-21, 18/10-11 - Markos: 7/15-16, 11/25-28, Luka: 8/45, 9-56) “Birçok eski metinlerde şu sözler de yer alır.” denilmektedir.
Veya Markos (16/20)de olduğu gibi “bu bölümün 9-20 ayetleri eski metinlerde yoktur.” denilmektedir.

Bu tahrifatı açıklayan alenilik Yuhannada (7/53 - 8/11)de de mevcuttur.



İlâhi bir kitapta hiç çıkartma, yok etme, alma, koyma olabilir mi? İlâhi olan İncil’i bu şekilde tahrif ettiler..
HATTA HALA DA BU TAHRİF'E DEVAM EDİYORLAR.. NASIL MI?

Hıristiyanlığın temeli sayılan teslisle ilgili âyet şöyle idi: “Çünkü gökte şehadet edenler üçtür: Baba, kelime ve Ruh’ul-Kudüs ve bu üç birdir ve yerde şehadet edenler üçtür. Ruh ve su ve kan ve bu birde mutabıktır.” (Yuhannanın Mek: 5/ 7-8)
1881’de basılan tashihli nüshadan birinci kısım çıkarılmış ve bugünkü yeni baskılarda bu yoktur.

HİÇ ALLAH'IN KELAMINDA EKSİLTME, ÇIKARMA, KULLARI TARAFINDAN BİR TASARRUF BULUNABİLİR Mİ...???
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Ama yine üç Rab değil bir tek Rab vardır. Kutsal Kitap yine Tanrı'nın bir olduğunu söylemektedir, fakat bunun yanında, yine hem Baba'nın hem Oğul'un hem de Kutsal Ruh'un Tanrı olduğunu vurgular, buna rağmen Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, birbirlerinden bağımsız, üç allahlar heyeti (triteizm) değil bir ve tek Tanrılıktır. .

Biraz akıl ve mantığı olan her hangi bir insan bunun saçmalıklar manzumesi,bir birini naks eden çelişkiler yumağı olduğunu hemen anlar.Bu saçmalıklar ançak kandırma yöntemiyle veya tehdit santaj yani zülüm yöntemleriyle birilerine yutturulabilir.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
İncil’in Tahrif Edilmesi:

İlâhi vahiy olan semâvi kitaplar her türlü tezat ve ihtilaftan uzaktır. Zira gönderilen elçiye verilen kitap kelâmullah’tır, Allah’ın kelâmı, sözü, beyanıdır. İncil’in tahrif edilmiş olduğu dört İncil’in bulunmasından, bu incillerin, birbiri ile çelişip tezata düşmesinden, farklı bilgiler vermesinden, alenen anlaşılır.

Bahsedilen inciller İsa Aleyhisselâm’dan sonra yazılmış ve onun hayatını kaleme almışlardır. İlâhi vahyin nüshaları karışmış ve fakat İsa Aleyhisselâm’a inen gerçek incil tahrif edilmiştir. İncelendiğinde, akl-ı selim ile düşünüldüğünde bu gerçek açıkça görülebilecektir. Hatta Yuhanna, incili bizatihi kendisinin kaleme aldığını; “Onun adıyla yaşama kavuşasınız” (20/30-31) diyerek temennilerini de oraya yazarak bizatihi bunu GÖREN GÖZLER için itiraf etmiştir.


Bu 4 farklı incilin aynı olaylar üzerine farklı bilgiler vermesine dair bazı örnekler:

* Matta (4/18) ve Markos (1/16), Mesih’in, Petrus ve kardeşi Andreas’ı “Denize ağ atarlarken bulduğunu” Luka (5/2) ise, İsa’nın “iki balıkçıyı kayıklarından inmiş, ağlarını yıkarken bulduğunu”, Yuhanna (1/35-42) ise, “İsa’nın gezinirken, Yahya’nın şakirdlerinden ikisiyle oturduğunu, Andreas’ın İsa’nın ardından gittiğini ve daha sonra kardeşi Petrus’u da İsa’ya getirdiğini” belirtmiştir. Bunların hangisi doğrudur?

* Matta İncili (11/18) “Yahya’nın yemiyerek ve içmeyerek geldiğini” haber verirken, Markos İncili (1/6) “Yahya’nın yaban balı” yediğini söyler ki, bu iki haber birbirini çürütür.


* Matta (27/60); Markos (15/46); Luka (23/53)ya göre ceset alınıp “Kaya içine oyulmuş bir kabre konulmuştur.” Yuhanna (19/41)ya göre ise, “İsa’nın cesedi bahçede olan bir kabre konmuştur.”


*
Matta’ya göre, (28/1) İsa’nın kabrini, ziyatere gelenler arasında Mecdelli Meryem ve başka bir Meryem de vardı. Yuhanna’ya göre, (20/1) kabri ziyarete gelen sadece Mecdelli Meryem’dir.


* Matta İncili’ne göre (20/20-21) “İki oğlu için İsa’dan melekûtundan yer isteyen Zebedî’nin zevcesidir.” Markos İncili’ne göre (10/35) İsa’nın melekûtunu isteyen Zebedî’nin iki oğludur.


*
Matta İncili’ne göre (10/9) İsa Havârilerine “yanlarına Asâ bile almaya müsaade etmezken”
Markos İncili’nin ifadesine göre (6/8), “yanlarında Asâ taşımalarını” tavsiye etmiştir.

* “Göklerin melekutun”d
a en büyüğün kim olduğu hakkında soruyu soran, Matta İncili’ne göre (18/1) “İsa’nın talebeleridir.” Markos İncili’ne göre (9/33-34) sorulan suali haber veren “İsa’nın kendisidir.”

*
İncillerde dipnot olarak sık sık (Matta: 17/20-21, 18/10-11 - Markos: 7/15-16, 11/25-28, Luka: 8/45, 9-56) “Birçok eski metinlerde şu sözler de yer alır.” denilmektedir.
Veya Markos (16/20)de olduğu gibi “bu bölümün 9-20 ayetleri eski metinlerde yoktur.” denilmektedir.

Bu tahrifatı açıklayan alenilik Yuhannada (7/53 - 8/11)de de mevcuttur.



İlâhi bir kitapta hiç çıkartma, yok etme, alma, koyma olabilir mi? İlâhi olan İncil’i bu şekilde tahrif ettiler..
HATTA HALA DA BU TAHRİF'E DEVAM EDİYORLAR.. NASIL MI?

Hıristiyanlığın temeli sayılan teslisle ilgili âyet şöyle idi: “Çünkü gökte şehadet edenler üçtür: Baba, kelime ve Ruh’ul-Kudüs ve bu üç birdir ve yerde şehadet edenler üçtür. Ruh ve su ve kan ve bu birde mutabıktır.” (Yuhannanın Mek: 5/ 7-8)
1881’de basılan tashihli nüshadan birinci kısım çıkarılmış ve bugünkü yeni baskılarda bu yoktur.

HİÇ ALLAH'IN KELAMINDA EKSİLTME, ÇIKARMA, KULLARI TARAFINDAN BİR TASARRUF BULUNABİLİR Mİ...???
Bakın copy/paste yaparak tartışacaksak bende de çok var. Kopyalar kopyalar yapıştırırım buraya.

Size bir iki şey söyleyeyim. Kendi aklımdan. Kutsal Kitap çelişmez. Bakış açıları farklıdır. İncil'den hiç bir ayet çıkarılmamıştır. Hiç bir ayet eklenmemiştir. Ancak çevirilerde farklılık olabilir.

Son olarak İsa Mesih'e kitap inmemiştir. O sizin hayalinizdir. Kutsal Kitap'ın Yeni Ahit kısmını yazanlar Matta, Markos, Luka, Yuhanna, Pavlus, Petrus, ve Yakup'tur. İncil yani Müjde kitapları ise adını yazarlarının eserlerinden sonra almıştır. Kur'an da da bu Yunanca ismin kullanılması onun İsa Mesih'e inmediğinin kanıtıdır. İncil sözcüğü (Evangelion) İsa Mesih göğe yükseldikten sonra ortaya çıkmıştır. Tabii ki kendi ağızlarından konuşacaklardır. Vahiy, ilhamdır. Bizzat Allah'tan alıntı olabileceği gibi ilhamla yazarların ağzından da olabilir. Aslında Kur'an da böyledir ama siz ilgili ayetlerin başına "de ki" ler ekleyerek kıvırıyorsunuz. Hz. Muhammed'in ağzından söylendiği belli olan çok ayet vardır.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Ama yine üç Rab değil bir tek Rab vardır. Kutsal Kitap yine Tanrı'nın bir olduğunu söylemektedir, fakat bunun yanında, yine hem Baba'nın hem Oğul'un hem de Kutsal Ruh'un Tanrı olduğunu vurgular, buna rağmen Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, birbirlerinden bağımsız, üç allahlar heyeti (triteizm) değil bir ve tek Tanrılıktır. .

Biraz akıl ve mantığı olan her hangi bir insan bunun saçmalıklar manzumesi,bir birini naks eden çelişkiler yumağı olduğunu hemen anlar.Bu saçmalıklar ançak kandırma yöntemiyle veya tehdit santaj yani zülüm yöntemleriyle birilerine yutturulabilir.

Tehdit, şantaj ve zulüm sizin gibi düşünenlerin uzmanlık alanı. Şu anda Pakistan'da, Afganistan'da, Suriye'de insanları kıtır kıtır kesiyorlar Sünni Müslüman olmadıkları için... Evini camdan yapıyorsan başkasına taş atma. Bana hiç onlar gerçek Müslüman değil edebiyatı da yapma. Eğer yukarıda yazdıklarını yapanlar (varsa öyle birileri) gerçek Hristiyansa onlar da gerçek Müslümandır o zaman...
 

Ahter

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eki 2009
Mesajlar
5,252
Tepkime puanı
186
Puanları
0
Konum
antalya
قَالَ إِنِّي عَبْدُ اللَّهِ آتَانِيَ الْكِتَابَ وَجَعَلَنِي نَبِيًّ

O(İsa aleyhisselam) dedi ki: haberiniz olsun ben Allahın kuluyum, o bana kitab verdi ve beni bir Peygamber yaptıBu ayet bize gösteriyorki, Hıristiyanlık asliyetinden uzaklaşmış ve onların inandığı İsa Mesih bu dünyada hiç yaşamamıştır!!!
 

Hakperest

Kıdemli Üye
Katılım
13 May 2013
Mesajlar
10,170
Tepkime puanı
3,188
Puanları
113
Konum
:::::YerKüre:::::
Bakın copy/paste yaparak tartışacaksak bende de çok var. Kopyalar kopyalar yapıştırırım buraya.

Size bir iki şey söyleyeyim. Kendi aklımdan. Kutsal Kitap çelişmez. Bakış açıları farklıdır. İncil'den hiç bir ayet çıkarılmamıştır. Hiç bir ayet eklenmemiştir. Ancak çevirilerde farklılık olabilir.

Son olarak İsa Mesih'e kitap inmemiştir. O sizin hayalinizdir. Kutsal Kitap'ın Yeni Ahit kısmını yazanlar Matta, Markos, Luka, Yuhanna, Pavlus, Petrus, ve Yakup'tur. İncil yani Müjde kitapları ise adını yazarlarının eserlerinden sonra almıştır. Kur'an da da bu Yunanca ismin kullanılması onun İsa Mesih'e inmediğinin kanıtıdır. İncil sözcüğü (Evangelion) İsa Mesih göğe yükseldikten sonra ortaya çıkmıştır. Tabii ki kendi ağızlarından konuşacaklardır. Vahiy, ilhamdır. Bizzat Allah'tan alıntı olabileceği gibi ilhamla yazarların ağzından da olabilir. Aslında Kur'an da böyledir ama siz ilgili ayetlerin başına "de ki" ler ekleyerek kıvırıyorsunuz. Hz. Muhammed'in ağzından söylendiği belli olan çok ayet vardır.

yani incil Allah cc katından inmedi diyorsunuz
dolayısıyla hiristiyanların kitabı da yok diyorsunuz

gelin islama o halde
Allah cc bize kitap indirdi
onda incilden de vardır
çok şey kazanırsınız
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
yani incil Allah cc katından inmedi diyorsunuz
dolayısıyla hiristiyanların kitabı da yok diyorsunuz

gelin islama o halde
Allah cc bize kitap indirdi
onda incilden de vardır
çok şey kazanırsınız

İncil ve Kutsal Kitap'ın tamamı Allah katından indi, İsa Mesih'e inmedi. Bu da tarihi ve dini bir gerçek... Ama anlayamazsınız. Kasmayın kendinizi, uyuşmaya devam...
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
قَالَ إِنِّي عَبْدُ اللَّهِ آتَانِيَ الْكِتَابَ وَجَعَلَنِي نَبِيًّ

O(İsa aleyhisselam) dedi ki: haberiniz olsun ben Allahın kuluyum, o bana kitab verdi ve beni bir Peygamber yaptıBu ayet bize gösteriyorki, Hıristiyanlık asliyetinden uzaklaşmış ve onların inandığı İsa Mesih bu dünyada hiç yaşamamıştır!!!
Sizin inandığınız İsa hiç yaşamadı esas...
 

Hakperest

Kıdemli Üye
Katılım
13 May 2013
Mesajlar
10,170
Tepkime puanı
3,188
Puanları
113
Konum
:::::YerKüre:::::
İncil ve Kutsal Kitap'ın tamamı Allah katından indi, İsa Mesih'e inmedi. Bu da tarihi ve dini bir gerçek... Ama anlayamazsınız. Kasmayın kendinizi, uyuşmaya devam...

çelişkide olan sizsiniz
bir yandan isa ya kitap inmedi diyorsunuz
öbür yandan Allah cc katından diyorsunuz

isa as e inmediyse kime indi
 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
Hah benim kadrolu muhalefetim de gelmiş. Özlemiştim. Batıda İslam da çok saçma bulunuyor ama burada hala savunuluyor. Batı'ya göre mi inanıyoruz artık? :D
kadrolu muhalifte ne demek. böyle saçma kelimeleri nerden buluyorsun? antikasın ha.
Batıda İslam da çok saçma bulunuyor ama burada hala savunuluyor.
okuduğunu anlamıyorsun
"Batıda İslam da" ifadesini nerden uydurdun yahu. böyle saçma kavram mı olur?
Batıdan kasıt avrupa-amerika vs. ülkelerdeki hıristiyanlardır.
"Batıda İslam da" ifadenden anlaşılıyor ki algın-anlaman kıt çalışıyor.

Batı'ya göre mi inanıyoruz artık? :D
batı kavramı coğrafik bir niteleme, hem ekonomik gelişmişlik hemde Hıristiyanlığın en yaygın olduğu bölge anlamında kullanılır.
Baba tanrının -haşa- tahtının, oğlu rab isa'nın tahtı ile yanyana birlikte dünyaya ve kainata hükmetme lafızları batıda çok saçma bulunuyor, ama burda savunuluyor..
batıda, ateizmin yayılmasında hıristiyanlığın etkisi çoktur.
baba Tanrı, oğlu rab isa mesih ve kutsal ruh görüşü ve anlayışı ateistlere dinsizliği seçmelerinde malzeme olmuştur.
hıristiyanlıktaki baba tanrının oğlu rab isa anlatımları hıristiyanlar nezdinde abuk sabuk bulunduğu için, antik çağ yunan inancıyla benzerliği nedeniyle dinsizliği seçmelerine sebep olmaktadır.
bilimsel ve akademik çalışma-inceleme ve araştırmalar sonucu, ingiltere, almanya ve fransa'da hıristiyanlığa inananların oranı % 20-30'u bulmuyor.
deneklerden sorulan sorularda hıristiyanlığı en çok hangi sebeplerden terk ettiği sorulduğunda baba tanrı oğlu rab isa inancının etkisi olduğu seçeneklerde ilk sırada yer almıştır.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
çelişkide olan sizsiniz
bir yandan isa ya kitap inmedi diyorsunuz
öbür yandan Allah cc katından diyorsunuz

isa as e inmediyse kime indi

Havariler ve elçilere indi. İsa Mesih e inmedi. O zaten sözdür, kelamullahtır. Bu Kur'an da yazar.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
kadrolu muhalifte ne demek. böyle saçma kelimeleri nerden buluyorsun? antikasın ha.

okuduğunu anlamıyorsun
"Batıda İslam da" ifadesini nerden uydurdun yahu. böyle saçma kavram mı olur?
Batıdan kasıt avrupa-amerika vs. ülkelerdeki hıristiyanlardır.
"Batıda İslam da" ifadenden anlaşılıyor ki algın-anlaman kıt çalışıyor.


batı kavramı coğrafik bir niteleme, hem ekonomik gelişmişlik hemde Hıristiyanlığın en yaygın olduğu bölge anlamında kullanılır.
batıda, ateizmin yayılmasında hıristiyanlığın etkisi çoktur.
baba Tanrı, oğlu rab isa mesih ve kutsal ruh görüşü ve anlayışı ateistlere dinsizliği seçmelerinde malzeme olmuştur.
hıristiyanlıktaki baba tanrının oğlu rab isa anlatımları hıristiyanlar nezdinde abuk sabuk bulunduğu için, antik çağ yunan inancıyla benzerliği nedeniyle dinsizliği seçmelerine sebep olmaktadır.
bilimsel ve akademik çalışma-inceleme ve araştırmalar sonucu, ingiltere, almanya ve fransa'da hıristiyanlığa inananların oranı % 20-30'u bulmuyor.
deneklerden sorulan sorularda hıristiyanlığı en çok hangi sebeplerden terk ettiği sorulduğunda baba tanrı oğlu rab isa inancının etkisi olduğu seçeneklerde ilk sırada yer almıştır.
Dahi anlamında de ayrı yazılır. Batıda İslam dahi saçma bulunuyor anlamındadır o cümle. Anlaması kıt olanı halka havale ediyorum. Senin de söylediğin gibi ateist olmuşlar, Müslüman olmamışlar. Çok doğru düşündüklerine inanıyorsanız onlara katılabilirsiniz. Ya da sabrınız varsa onlara İslamı sorun ve nasıl alay ettiklerini görün. Demek ki neymiş ona buna değil inanca bakılırmış. Son olarak onlar 3lü birlikten dolayı değil, kiliselerdeki sorunlardan dolayı uzaklaştılar ve haklılar. Şu an silah zoruyla camiye götürülen İranlılar da bu rejim değişince ateist olacaklar. Çoğu inançtan tiksinmiş durumda. Korkudan söyleyemiyorlar. Söyleyenler hep mülteci zaten... Aynı şey. Müslüman ülkelerde özgür düşünce olsa durum avrupa gibi olurdu.
 
Üst