Hristiyanlık ve Teslis İnancı

alitufan2003

Profesör
Katılım
27 Ağu 2013
Mesajlar
1,370
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Konum
Yalova
Hıristiyanlık ve Teslis İnancı:

İsa Aleyhisselâm göğe yükseltildikten sonra Havarîler İsa Aleyhisselâm’ın vasiyeti üzerine dinini yaymaya çalıştılar. İnananlar hayli çoğaldı. Fakat zamanla hıristiyanlar da İsrâiloğulları gibi yoldan çıktılar, tefrikaya düştüler.
Yahudiler İsa Aleyhisselâm hakkında, babasız dünyaya geldiğini bahane ederek zinâ çocuğudur dediler, iftira ettiler. Hıristiyanlardan bir kısmı “İlâh” dediler, bir kısmı “İlâhın oğludur.” fikrine saplandılar. Bir başka fırka da “Üçten biridir.” demişlerdi.

Kur’an-ı kerim’de Allah-u Teâlâ’nın çocuğu olmaktan münezzeh olduğuna dair beyanlar sık sık ifade buyurulmaktadır:
“Allah çocuk edindi dediler. Hâşâ! O yücedir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O’nundur. Hepsi O’na boyun eğmişlerdir.” (Bakara: 116)
Allah-u Teâlâ’nın çocuk edindiğini söylemek, O’nun insanlara benzediğini söylemek mânâsına gelir. O halde hiçbir şeyin kendisine benzemediği Zât-ı Ecell-ü A’lâ’nın çocuk edinmesi aslâ düşünülemez. O, başlangıcı ve sonu bulunmayan yegâne yaratıcıdır.
“Elinizde O’nun çocuk edindiğine dair hiçbir delil yoktur. Allah hakkında bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?” (Yunus: 68)
Allah-u Teâlâ onların ileri sürdükleri iddiâlardan ne kadar uzaktır! Çocuğu olduğunu haber vermediğine veya bu mânâya gelebilecek bir beyan Zât-ı Akdes’inden sâdır olmadığına göre, bu gibi kimseler kuru bir zanna ve kötü bir yalana isnat etmektedirler.
“De ki: Allah’a karşı yalan uyduranlar aslâ iflâh olmazlar.” (Yunus: 69)
Korktuklarından emin, umduklarına nâil olamayacaklar, cennete değil cehenneme sevkedileceklerdir.
“Bak! Nasıl da Allah’a yalan yere iftira ediyorlar. Apaçık bir günah olarak bu yeter!” (Nisâ: 50)
Bundan başka hiçbir günahları olmasa bile, bu iftiraları onların hepsini gölgede bırakan büyük bir günah olur.
“O hiçbir çocuk edinmemiştir. Mülkünde hiçbir ortağı yoktur. Her şeyi yaratmış, ona bir düzen vermiş, mukadderatını tayin etmiştir.” (Furkan: 2)
Her şey bütün mukadderatı ile O’nun kudret eli altındadır. Her şeyin bir sınırı ve ölçüsü vardır ki, kul onu aslâ aşamaz. O’nun kudretine ise sınır ve son yoktur. Bunun içindir ki hiçbir şey, yaratılmış olma sınırını aşıp da O’na ortak olmaya güç yetiremez.
“Yahudiler: ‘Üzeyir Allah’ın oğludur.’ dediler.” (Tevbe: 30)
Bu sapıklıkları ile hıristiyanların: “Mesih Allah’ın oğludur.” sözüne bir kapı açmış oldular.
“Hıristiyanlar da: ‘Mesih (İsa) Allah’ın oğludur’ dediler.” (Tevbe: 30)
Başlangıçta bunu söyleyenler bir kısım hıristiyanlar ise de, sonradan hemen hepsi böyle söylemeye başladılar, hatta böyle söylemeyenleri kâfirlikle itham ettiler.

Hıristiyanlar o ilk günahtan kurtulmak için aklı ve nefsi bu teslis inancına feda etmek gerektiğini ve bu fedâkârlığı yapmanın bu imanın şartı ve kurtuluş sebebi olduğunu iddiâ ederler ki, bütün bunlar Allah inancını hafife almaktan başka bir şey değildir. Büyük bir saygısızlıktır ve küfürdür.
Teslis inancı, hıristiyanlığın kaynağından gelen bir inanç değildir. Tahriften kaynaklanan bâtıl inancıdır.

Allah-u Teâlâ hıristiyanları uyarmak, gittikleri yolun yanlışlığını onlara duyurmak için Âyet-i kerime’lerinde şöyle buyurmaktadır:
“De ki: Allah’ı bırakıp da, size ne bir zarar ne de bir fayda vermeye gücü yetmeyen şeylere mi tapıyorsunuz?”
(Mâide: 76)
Hepsi de mahiyetleri itibariyle Allah-u Teâlâ’nın yaratıklarıdır. Hiçbir fayda ve hiçbir zarar verme imkânına sahip değildirler.
“Oysa Allah işitendir, bilendir.”
(Mâide: 76)Kullarının kendisine karşı ibadet ve duâlarını işittiği gibi, kalplerde gizlenen ve saklanan şeyleri de bilir. Dolayısıyla herkese hakettiğini verecektir.
“De ki: ‘Ey ehl-i kitap! Dininizde haksız yere taşkınlık yapıp sınırı aşmayın.”
(Mâide: 77)
Ey hıristiyanlar! Siz Mesih’in hak olan peygamberliğini geçip de onu ilâhlık mertebesine çıkarmayınız.

Ey yahudiler! Siz de onun peygamberliğini inkâr ederek değerini düşürmeye cüret etmeyiniz.

 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Al copy/paste e copy/paste cevap...
Hıristiyanlar üç Tanrı'ya mı inanırlar? Tanrı birdir derken Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un her birine nasıl Tanrı denilebilir? Hıristiyanların Tanrı'sının özelliği nedir?
"Gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin. Onları Baba ,Oğul ve Kutsal Ruh' un adıyla vaftiz edin." ( Mat. 28:19).

"Rab İsa Mesih'in lütfu, Tanrı'nın sevgisi ve Kutsal Ruh' un beraberliğ i hepinizle birlikte olsun." (2Kor. 3:14).

"Ruh bir, Rab bir...herkesin Tanrısı ve Babası birdir." (Ef.4:4-6) .

"Çeşitli ruhsal armağanlar vardır ama Ruh birdir. Çeşitli görevler vardır ama Rab birdir. Çeşitli etkinlikler vardır ama ... aynı Tanrı 'dır." (1K or.12:4-6 bkz. Yu.14:16, Mat.3:16-17, İbr.9:14, 1Pet. 1:1-2, Yah. 20-21).

Tanrı'nın bileşik birliğini Doğuş 1:26'da da görmekteyiz:
"Ve Allah dedi: Suretimiz de, benzeyişi miz de (çoğul), insan yapa lım (çoğul). Ve Allah insanı kendi suretinde yarat tı." (tekil).İlk kilise babaların da öğretmiş olduğu gibi burada Tanrı, Oğlu İsa Mesih ve Kutsal Ruh'la konuşmaktadır. İsa Mesih de Yuhanna 14:23'te ‘Kim beni severse, sözümü tutar ve Babam onu sever ve BİZ ona GELİP yanında mesken tutarız.' demekle aynı ifade tarzını kullanmıştır. Şu ayetlerde yine aynı ifadeleri görürüz. Tek. 3:26, 11:7, 18:12, İş. 6:8 ve Yu. 14:16-17, 23.

Baba, Oğul ve Kutsal Ruh arasında öyle bir birlik ve kaynaşım var ki, birinin eylemi bir diğerinin eylemi gibi tanıtılmaktadır. Örneğin; evren ve canlıların yaratılışı (Esin.4: 11, İbr.1: 10, Eyb.33:4), sonsuz yaşamın sağlanışı (1Yu.5:11, Yu. 10:28, 6:63), Mesih'in dirilişi (Elçi.2:24, Yu.2:19, 10:17, Rom.8:1).
İnanlılarda konut kurup, ruhsal armağanların dağılımı (Yu.14:16-17.23) ve diriliş (Yu.5: 21, 6:40, Rom. 8:11) gibi birçok olayların gerçekleşmesi aynı anda hem Baba'ya, hem Oğul'a hem de Kutsal Ruh'a atfedilmektedir.

Ama bu eylemleri gerçekleştiren gerçekte kimdir? Baba mı, Oğul mu yoksa Kutsal Ruh mu? Bu sorun ancak bu üç şahsın tek bileşik bir Tanrılığı oluşturduğu kabul edilince çözümlenir.
Kutsal Kitap bizlere Rabbin "bir" olduğunu öğretir. Ama buna rağmen Kutsal Kitap, hem Baba'nın hem Oğul' un hem de Kutsal Ruh'un Rab olduğunu vurgular (Bkz.İbr.1:10, 2Pet.1:16, 2Kor. 3:16).

Ama yine üç Rab değil bir tek Rab vardır. Kutsal Kitap yine Tanrı'nın bir olduğunu söylemektedir, fakat bunun yanında, yine hem Baba'nın hem Oğul'un hem de Kutsal Ruh'un Tanrı olduğunu vurgular, buna rağmen Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, birbirlerinden bağımsız, üç allahlar heyeti (triteizm) değil bir ve tek Tanrılıktır. Bu derin gizi belki şu örnekle biraz açıklığa kavuşturabiliriz. Üç mum yakarak karanlık bir odaya girdiğinizi düşününüz. Karanlık odanın birden aydınlandığını göreceksiniz. Ama odada gerçekte kaç tane ışık oluşacaktır? Birbirinden ayrı üç mum ışığı mı, yoksa üç mumun kaynaşarak oluşturduğu tek bir ışık mı? Şüphesiz, üç mum olmasına rağmen odayı kaplayan ışık tek olacaktır. Bunun gibi Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un oluşturduğu Tanrılık da tek, bileşik bir Tanrılıktır. Yine bu gerçeği tek bir hüvviyet veya kimlik taşıyan üç kişiyle de örnekleyebiliriz.

Kutsal Kitap zaten Tanrı'nın birliğinden söz ederken, bu birliğin bileşik bir birlik olduğunu işaret eden özel bir İbranice ifade kullanmaktadır. Bu "ehad " terimidir. Mutlak birliği işaret eden kelime ise "yahid " dir. İşte Kutsal Kitap'ta Tanrı'nın birliğinden sözedilirken bu ilk "ehad" terimi kullanılmaktadır. Tekvin 2:24'te kadın ve erkeğin bir olmasından söz edilirken de aynı terim kullanılmaktadır. Açıktır ki kadın ve erkeğin oluşturduğu birlik bileşik bir birliktir, tek bir kişilik değil. Bunun gibi Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un oluşturduğu birlik de tek, bileşik bir birliktir.
Bunun yanında hemen belirtmeliyiz ki, tarihte Sabelliyanizm olarak bilinip Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un tek ve aynı şahsiyet olduğunu bildiren görüş de Kutsal Kitap'a aykırıdır. Bu görüşe göre Baba Tanrı üç farklı görünümde, üç rol oynayan tek bir varlıktır. O, hem Oğul'dur hem de Kutsal Ruh. Kutsal Kitap her ne kadar bu üç Tanrısal benliğin arasında sıkı ve derin bir birliğin var olduğunu belirtse de, gerçekte bunları birbirleriyle karıştırıp bunların bir ve aynı şahsiyet olduğunu öğretmez (Mat. 28:19, 27:46, Yu.14:12-16).

İsa Mesih, Yuhanna 14:16-17'de ‘ Ben de Baba 'dan dileyeceğim ve O, sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye size başka bir Yardımcı, Gerçeğin Ruhunu verecek.' demekle Üçlü-Birlik'teki benlikleri birbiriyle karıştırmamıştır.
 

Ahter

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eki 2009
Mesajlar
5,252
Tepkime puanı
186
Puanları
0
Konum
antalya
Maide
(116) Allah kıyamet günü şöyle diyecek: "Ey Meryem oğlu İsa! Sen mi insanlara Allah'ı bırakarak beni ve anamı iki ilah edinin dedin?" İsa da şöyle diyecek: "Seni bütün eksikliklerden uzak tutarım. Hakkım olmayan bir şeyi söylemem benim için söz konusu olamaz. Eğer ben onu söylemiş olsaydım elbette sen bunu bilirdin. Sen benim içimde olanı bilirsin, ama ben sende olanı bilemem. Şüphesiz ki yalnızca sen gaybları hakkıyla bilensin."


Zuhruf
(59) İsa, sadece, kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğulları'na örnek kıldığımız bir kuldur.

Zuhruf
(63) İsa, apaçık mucizeleri getirdiği zaman şöyle demişti: "Ben size hikmeti getirdim ve hakkında ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyle ise, Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin."

Maide
(110) O gün Allah şöyle diyecek: "Ey Meryem oğlu İsa! Senin üzerindeki ve annen üzerindeki nimetimi düşün. Hani, seni Ruhu'l-Kudüs (Cebrail) ile desteklemiştim. Beşikte iken de, yetişkin iken de insanlara konuşuyordun. Hani, sana kitabı, hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i de öğretmiştim. Hani iznimle çamurdan kuş şekline benzer bir şey yapıyordun da içine üflüyordun, benim iznimle hemen bir kuş oluyordu. Yine benim iznimle doğuştan körü ve alacalıyı iyileştiriyordun. Hani benim iznimle ölüleri de (hayata) çıkarıyordun. Hani sen, İsrailoğullarına açık mucizeler getirdiğin zaman ben seni onlardan kurtarmıştım da onlardan inkar edenler, "Bu ancak açık bir büyüdür" demişlerdi.


Enam
(85) Zekeriya'yı, Yahya'yı, İsa'yı, İlyas'ı doğru yola erdirmiştik. Bunların hepsi salih kimselerden idi.

Meryem
(34) Hakkında şüpheye düştükleri hak söze göre Meryem oğlu İsa işte budur.
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Hıristiyanlık'ta teslis inancı yoktur...

Lakin, o dinin ileri gelenleri, Din'de olmayan şeyi ona matuf kılmışlardır...
 

kilicarslan

Kıdemli Üye
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
4,054
Tepkime puanı
41
Puanları
0

Ama yine üç Rab değil bir tek Rab vardır. Kutsal Kitap yine Tanrı'nın bir olduğunu söylemektedir, fakat bunun yanında, yine hem Baba'nın hem Oğul'un hem de Kutsal Ruh'un Tanrı olduğunu vurgular, buna rağmen Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, birbirlerinden bağımsız, üç allahlar heyeti (triteizm) değil bir ve tek Tanrılıktır.
.

Hz. Isa gelmeden önce trinity yerine twonity(ikisibirlik) mi vardi?

Şunu kabul etmelisinizki hz. Isa gelmeden önce tek tanrı inancı tek tanrıdan ibarettı. Ne zamanki ısa geldi daha dogrusu ınsanlar ısa yı tanrılaştırdı böylece 3 ü birlik inancı yaygın olarak ortaya çıktı. Her ne kadar bunu tek tanrılık gibi sunma çabaları olsada tanrı sayısında artış olduğu ortadadır.

Bu durumda Isa gelmeden önce ki insanlarin durumu ne diye bir soru da akla geliyor.
Bir başka noktada İsa aramızda olmadığına göre şuan için üçü birlik söz konusu değildir. İkisi birlik demek gerekir. Buna karşın hala trinity demek biraz tutarsız olmuyor mu?
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
Al copy/paste e copy/paste cevap...
Hıristiyanlar üç Tanrı'ya mı inanırlar? Tanrı birdir derken Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un her birine nasıl Tanrı denilebilir? Hıristiyanların Tanrı'sının özelliği nedir?
"Gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin. Onları Baba ,Oğul ve Kutsal Ruh' un adıyla vaftiz edin." ( Mat. 28:19).

"Rab İsa Mesih'in lütfu, Tanrı'nın sevgisi ve Kutsal Ruh' un beraberliğ i hepinizle birlikte olsun." (2Kor. 3:14).

"Ruh bir, Rab bir...herkesin Tanrısı ve Babası birdir." (Ef.4:4-6) .

"Çeşitli ruhsal armağanlar vardır ama Ruh birdir. Çeşitli görevler vardır ama Rab birdir. Çeşitli etkinlikler vardır ama ... aynı Tanrı 'dır." (1K or.12:4-6 bkz. Yu.14:16, Mat.3:16-17, İbr.9:14, 1Pet. 1:1-2, Yah. 20-21).

Tanrı'nın bileşik birliğini Doğuş 1:26'da da görmekteyiz:
"Ve Allah dedi: Suretimiz de, benzeyişi miz de (çoğul), insan yapa lım (çoğul). Ve Allah insanı kendi suretinde yarat tı." (tekil).İlk kilise babaların da öğretmiş olduğu gibi burada Tanrı, Oğlu İsa Mesih ve Kutsal Ruh'la konuşmaktadır. İsa Mesih de Yuhanna 14:23'te ‘Kim beni severse, sözümü tutar ve Babam onu sever ve BİZ ona GELİP yanında mesken tutarız.' demekle aynı ifade tarzını kullanmıştır. Şu ayetlerde yine aynı ifadeleri görürüz. Tek. 3:26, 11:7, 18:12, İş. 6:8 ve Yu. 14:16-17, 23.

Baba, Oğul ve Kutsal Ruh arasında öyle bir birlik ve kaynaşım var ki, birinin eylemi bir diğerinin eylemi gibi tanıtılmaktadır. Örneğin; evren ve canlıların yaratılışı (Esin.4: 11, İbr.1: 10, Eyb.33:4), sonsuz yaşamın sağlanışı (1Yu.5:11, Yu. 10:28, 6:63), Mesih'in dirilişi (Elçi.2:24, Yu.2:19, 10:17, Rom.8:1).
İnanlılarda konut kurup, ruhsal armağanların dağılımı (Yu.14:16-17.23) ve diriliş (Yu.5: 21, 6:40, Rom. 8:11) gibi birçok olayların gerçekleşmesi aynı anda hem Baba'ya, hem Oğul'a hem de Kutsal Ruh'a atfedilmektedir.

Ama bu eylemleri gerçekleştiren gerçekte kimdir? Baba mı, Oğul mu yoksa Kutsal Ruh mu? Bu sorun ancak bu üç şahsın tek bileşik bir Tanrılığı oluşturduğu kabul edilince çözümlenir.
Kutsal Kitap bizlere Rabbin "bir" olduğunu öğretir. Ama buna rağmen Kutsal Kitap, hem Baba'nın hem Oğul' un hem de Kutsal Ruh'un Rab olduğunu vurgular (Bkz.İbr.1:10, 2Pet.1:16, 2Kor. 3:16).

Ama yine üç Rab değil bir tek Rab vardır. Kutsal Kitap yine Tanrı'nın bir olduğunu söylemektedir, fakat bunun yanında, yine hem Baba'nın hem Oğul'un hem de Kutsal Ruh'un Tanrı olduğunu vurgular, buna rağmen Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, birbirlerinden bağımsız, üç allahlar heyeti (triteizm) değil bir ve tek Tanrılıktır. Bu derin gizi belki şu örnekle biraz açıklığa kavuşturabiliriz. Üç mum yakarak karanlık bir odaya girdiğinizi düşününüz. Karanlık odanın birden aydınlandığını göreceksiniz. Ama odada gerçekte kaç tane ışık oluşacaktır? Birbirinden ayrı üç mum ışığı mı, yoksa üç mumun kaynaşarak oluşturduğu tek bir ışık mı? Şüphesiz, üç mum olmasına rağmen odayı kaplayan ışık tek olacaktır. Bunun gibi Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un oluşturduğu Tanrılık da tek, bileşik bir Tanrılıktır. Yine bu gerçeği tek bir hüvviyet veya kimlik taşıyan üç kişiyle de örnekleyebiliriz.

Kutsal Kitap zaten Tanrı'nın birliğinden söz ederken, bu birliğin bileşik bir birlik olduğunu işaret eden özel bir İbranice ifade kullanmaktadır. Bu "ehad " terimidir. Mutlak birliği işaret eden kelime ise "yahid " dir. İşte Kutsal Kitap'ta Tanrı'nın birliğinden sözedilirken bu ilk "ehad" terimi kullanılmaktadır. Tekvin 2:24'te kadın ve erkeğin bir olmasından söz edilirken de aynı terim kullanılmaktadır. Açıktır ki kadın ve erkeğin oluşturduğu birlik bileşik bir birliktir, tek bir kişilik değil. Bunun gibi Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un oluşturduğu birlik de tek, bileşik bir birliktir.
Bunun yanında hemen belirtmeliyiz ki, tarihte Sabelliyanizm olarak bilinip Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un tek ve aynı şahsiyet olduğunu bildiren görüş de Kutsal Kitap'a aykırıdır. Bu görüşe göre Baba Tanrı üç farklı görünümde, üç rol oynayan tek bir varlıktır. O, hem Oğul'dur hem de Kutsal Ruh. Kutsal Kitap her ne kadar bu üç Tanrısal benliğin arasında sıkı ve derin bir birliğin var olduğunu belirtse de, gerçekte bunları birbirleriyle karıştırıp bunların bir ve aynı şahsiyet olduğunu öğretmez (Mat. 28:19, 27:46, Yu.14:12-16).

İsa Mesih, Yuhanna 14:16-17'de ‘ Ben de Baba 'dan dileyeceğim ve O, sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye size başka bir Yardımcı, Gerçeğin Ruhunu verecek.' demekle Üçlü-Birlik'teki benlikleri birbiriyle karıştırmamıştır.

Ah be Kardeşim
Sen ne kadar bu inancı doğruymuş gibi allayıp pullayıp anlatsan da Allah'ın bizden istediği gibi inanmaktan başka yapacak birşeyimiz yoktur.İnşallah bir gün bunu sen de anlarsın.

Kuran'da müşrikler de putlara tapmadıklarını söylüyorlardı ancak kendileri böyle zannetse de bu inançları putlara ibadet etmekti.


Allah'ı birlediğini söylüyor ve böyle inanıyorsan,mantıklı olanıda binbir dereden su getirmeye çalışmadan Allah birdir,tektir demek en güzeli ve doğrusu değil mi?
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Hz. Isa gelmeden önce trinity yerine twonity(ikisibirlik) mi vardi?

Şunu kabul etmelisinizki hz. Isa gelmeden önce tek tanrı inancı tek tanrıdan ibarettı. Ne zamanki ısa geldi daha dogrusu ınsanlar ısa yı tanrılaştırdı böylece 3 ü birlik inancı yaygın olarak ortaya çıktı. Her ne kadar bunu tek tanrılık gibi sunma çabaları olsada tanrı sayısında artış olduğu ortadadır.

Bu durumda Isa gelmeden önce ki insanlarin durumu ne diye bir soru da akla geliyor.
Bir başka noktada İsa aramızda olmadığına göre şuan için üçü birlik söz konusu değildir. İkisi birlik demek gerekir. Buna karşın hala trinity demek biraz tutarsız olmuyor mu?

İsa Mesih dünyaya gelmeden önce de üçlü birlik vardı, gittikten sonra da var. Eski Ahit'te de buna pek çok kanıt mevcuttur. İsa Mesih geçmişin ve geleceğin sonsuzluğunda hep vardır.

İnsanların Tanrı hakkında bu bilgiyi edinmesine ihtiyaç yokken edinmediler. Daha sonra kurban kavramını anlamaları için üçlü birliği öğrenmeleri gerekti. Ancak hala tam bir bilgimiz yoktur ve hiç bir zaman olmayacaktır. Tanrı anlaşılmazdır. Basit sıfatlara ve ölçülere indirgenemez. Tek Tanrı'nın kimliği konusunda Tanrı'nın istediği zaman istediği kadar bilgi edindik. Bundan fazlasını bu dünyada edinmeyeceğiz. Başta insanlara sadece Tek Tanrı olma özelliğini söylemesi yeterliydi. Sonra varlığı hakkında 3lü birlik bilgisini vererek işini anlamamızı sağladı. Ancak bundan fazlasını bilmiyoruz.

Tanrı sayısı tektir. Artmamıştır. Artmaz. İsa Mesih bizzat bunu kabullenmiştir. Ancak sizlere bunu anlatacak kadar sabrım yok. Daha "İsa Mesih göğe yükselince Tanrı ikili olmadı mı" diyen biriyle karşı karşıyayım... Gitmeniz gereken çok yol var...
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Ah be Kardeşim
Sen ne kadar bu inancı doğruymuş gibi allayıp pullayıp anlatsan da Allah'ın bizden istediği gibi inanmaktan başka yapacak birşeyimiz yoktur.İnşallah bir gün bunu sen de anlarsın.

Kuran'da müşrikler de putlara tapmadıklarını söylüyorlardı ancak kendileri böyle zannetse de bu inançları putlara ibadet etmekti.


Allah'ı birlediğini söylüyor ve böyle inanıyorsan,mantıklı olanıda binbir dereden su getirmeye çalışmadan Allah birdir,tektir demek en güzeli ve doğrusu değil mi?

Bize göre de sizin inancınız putperest... Mantıklı olanı değil Tanrısal olanı esas almak gerekir. İnsan aklı sınırlıdır. Tanrı sınırlanamaz...
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Allah tektir, Allah birdir. Arada fark yok...
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Öyleyse Allah tek olduğunu bizlere senin anlattığın gibi değil Kuran'da bildirdiği gibi anlatır.Mantıklı ve ilahi olan budur değil mi?

Hayır Allah önce tek olduğunu açıkça söyler, sonra gerekirse ayrıntıya girer. Mantıklı olan onun bizlerin mantığına uymamasıdır. İlahi olan ise yalnızca İlahi olandır. Mantıklı olup olmaması İlahiliğinden bir şey eksiltip arttırmaz...
 

kilicarslan

Kıdemli Üye
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
4,054
Tepkime puanı
41
Puanları
0
İsa Mesih dünyaya gelmeden önce de üçlü birlik vardı, gittikten sonra da var. Eski Ahit'te de buna pek çok kanıt mevcuttur. İsa Mesih geçmişin ve geleceğin sonsuzluğunda hep vardır.

İnsanların Tanrı hakkında bu bilgiyi edinmesine ihtiyaç yokken edinmediler. Daha sonra kurban kavramını anlamaları için üçlü birliği öğrenmeleri gerekti. Ancak hala tam bir bilgimiz yoktur ve hiç bir zaman olmayacaktır. Tanrı anlaşılmazdır. Basit sıfatlara ve ölçülere indirgenemez. Tek Tanrı'nın kimliği konusunda Tanrı'nın istediği zaman istediği kadar bilgi edindik. Bundan fazlasını bu dünyada edinmeyeceğiz. Başta insanlara sadece Tek Tanrı olma özelliğini söylemesi yeterliydi. Sonra varlığı hakkında 3lü birlik bilgisini vererek işini anlamamızı sağladı. Ancak bundan fazlasını bilmiyoruz.

Tanrı sayısı tektir. Artmamıştır. Artmaz. İsa Mesih bizzat bunu kabullenmiştir. Ancak sizlere bunu anlatacak kadar sabrım yok. Daha "İsa Mesih göğe yükselince Tanrı ikili olmadı mı" diyen biriyle karşı karşıyayım... Gitmeniz gereken çok yol var...

Var olan bir çok çelişki ..
inanca göre ısa tanrının maddeye bürünmüş halidir. Bu ondan önce bu hali almadığını gösterir.
İsa öncesi üçlük diye bir şey söz konusu değildir, yine aramızdan ayrılmasıyla da bu sona ermiş bir durumdur. 3 ü birlik söylemi havada kalmaktadır.

Olay gayet anlaşılır şekilde ortadadır, biraz üstünde düşünmek yeterlidir, anlamak için.

açıklamalarınız dahi çelişki dolu, ondan öncede üçü birlik vardı dedikten sonra, insanlık için ilk başta tek tanrılık yeterliydi diyorsunuz.


İsa Mesih dünyaya gelmeden önce de üçlü birlik vardı, gittikten sonra da var.

Başta insanlara sadece Tek Tanrı olma özelliğini söylemesi yeterliydi


not: benım gittığim yol sizin yolunuz değil.
o yol çıkmaz sokak.yukarda ızah etmeye çalıştım. siz bizim yola gelin, beraber gidelim.
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
Hayır Allah önce tek olduğunu açıkça söyler, sonra gerekirse ayrıntıya girer. Mantıklı olan onun bizlerin mantığına uymamasıdır. İlahi olan ise yalnızca İlahi olandır. Mantıklı olup olmaması İlahiliğinden bir şey eksiltip arttırmaz...

Allah herşeyi yaratandır.Aklımızi da yaratandır.Allah bizden akletmemizi isterken akla ve mantığa ters birşeylere inanmamızı da istemez.

Akla ve mantığa ters gelen şeylere inanmamızı isteyenler,bizleri Allah ile kandırmaya çalışan din adamlarıdır.Onlar sadece menfaatlerini gözetir ve Allah'ın dinini bozmaktan çekinmezler.

Bu gibi kişiler her iki dinde de malesef çok var.
 

kilicarslan

Kıdemli Üye
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
4,054
Tepkime puanı
41
Puanları
0
Mesihçi, tavsiyem en orjinal dine yönelmenizdir.

hristiyanlık dininin metinleri İsa dan çok sonraları kaleme alınmış, onun öğretileri uzun bir süre sonra kayde geçilmiş, oysa islam öylemi, inişin hemen akabinde kayda geçilmiş, bu küçük ayrıntı hangi yolun orjinal olduğunu ortaya koyuyor.

Siz rabbin hass yoluna tabi olun. Bunu yaparkende Isa yı hayatınızdan atmanız gerekmıyor, islamda Hz. İsa çok önemlidir.

Buyrun: La ilahe illallah..
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Var olan bir çok çelişki ..
inanca göre ısa tanrının maddeye bürünmüş halidir. Bu ondan önce bu hali almadığını gösterir.
İsa öncesi üçlük diye bir şey söz konusu değildir, yine aramızdan ayrılmasıyla da bu sona ermiş bir durumdur. 3 ü birlik söylemi havada kalmaktadır.

Olay gayet anlaşılır şekilde ortadadır, biraz üstünde düşünmek yeterlidir, anlamak için.

açıklamalarınız dahi çelişki dolu, ondan öncede üçü birlik vardı dedikten sonra, insanlık için ilk başta tek tanrılık yeterliydi diyorsunuz.







not: benım gittığim yol sizin yolunuz değil.
o yol çıkmaz sokak.yukarda ızah etmeye çalıştım. siz bizim yola gelin, beraber gidelim.

Dediğimden hiçbir şey anlamamanıza mı yanayım anlatma çabama mı bilemedim... Bakın çok basit. Tanrı ezelden ebede hep vardır. Hiç değişmemiştir. Bugün üçlü birlikse dünde üçlü birliktir. Ben Tanrı değişti demiyorum. Bize verilen bilgi arttı diyorum. İsa Mesih, Kutsal Ruh ve Babadan müteşekkil Tek Tanrı hep vardı, hep de var olacak. Çelişki falan yok. İnatla anlamama çabanız var. Yuhanna kitabının ilk ayeti onun her zaman var olduğudur. İsa Mesih in artık var olmadığını veya dünyaya gelmeden önce var olmadığını da nereden çıkardınız. Düz düşünmeyin azıcık kafa yorun.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Mesihçi, tavsiyem en orjinal dine yönelmenizdir.

hristiyanlık dininin metinleri İsa dan çok sonraları kaleme alınmış, onun öğretileri uzun bir süre sonra kayde geçilmiş, oysa islam öylemi, inişin hemen akabinde kayda geçilmiş, bu küçük ayrıntı hangi yolun orjinal olduğunu ortaya koyuyor.

Siz rabbin hass yoluna tabi olun. Bunu yaparkende Isa yı hayatınızdan atmanız gerekmıyor, islamda Hz. İsa çok önemlidir.

Buyrun: La ilahe illallah..

Kutsal kitap ın Yeni Ahit kısmı İsa Mesih in havarileri ve elçileri tarafından ilk yüzyılda kaleme alınmıştır. Kurana göre çok daha fazla kanıtı mevcuttur. Eldeki yazma lar da ilk Kuran yazmasının Hz. Muhammed e yakınlığından İsa Mesih e daha yakındır. Ezbere konuşmayın.
 

Mesihçi

Ordinaryus
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
2,212
Tepkime puanı
91
Puanları
0
Allah herşeyi yaratandır.Aklımızi da yaratandır.Allah bizden akletmemizi isterken akla ve mantığa ters birşeylere inanmamızı da istemez.

Akla ve mantığa ters gelen şeylere inanmamızı isteyenler,bizleri Allah ile kandırmaya çalışan din adamlarıdır.Onlar sadece menfaatlerini gözetir ve Allah'ın dinini bozmaktan çekinmezler.

Bu gibi kişiler her iki dinde de malesef çok var.

Yani diyorsunuz ki Allah aklımıza uygun yaratmıştır her şeyi ve onu tam olarak anlayabiliriz. Siz devam edin. Benim tapındığım Allah mükemmel dir ve bizim gibi basit canlılar onu tam anlamıyla çözemezler. Ayrıca üstteki sözlerinizle Kutsal Kitaba hakaret ediyorsunuz. Lütfen yapmayın.
 

rabbinsadikkulu

FETÖ nurcu değildir!
Katılım
10 Ocak 2012
Mesajlar
9,937
Tepkime puanı
131
Puanları
0
Dediğimden hiçbir şey anlamamanıza mı yanayım anlatma çabama mı bilemedim... Bakın çok basit. Tanrı ezelden ebede hep vardır. Hiç değişmemiştir. Bugün üçlü birlikse dünde üçlü birliktir. Ben Tanrı değişti demiyorum. Bize verilen bilgi arttı diyorum. İsa Mesih, Kutsal Ruh ve Babadan müteşekkil Tek Tanrı hep vardı, hep de var olacak. Çelişki falan yok. İnatla anlamama çabanız var. Yuhanna kitabının ilk ayeti onun her zaman var olduğudur. İsa Mesih in artık var olmadığını veya dünyaya gelmeden önce var olmadığını da nereden çıkardınız. Düz düşünmeyin azıcık kafa yorun.

beyefendi, "tanrınızdan nasıl korkuyorsunuz?"

bizimle paylaşırmısınız. tşk
 
Üst