Sayın @
Yahayy
Bu aşamada danışma ihtiyacı hissettim.
Şuan ki son durum şu şekilde.
1- Sabahları
2 küçük dilim kepek ekmeği (Lifli yiyecek için) ve protein için yağsız peynir.
2- Öğlenleri
Çorba (Çorbayı ihmal etmemeye çalışıyorum.), protein için kırmızı yada beyaz et ve son olarak da bir kase yoğurt.
3- Akşamları
1 Fincan Türk kahvesi.
Bunun dışında bol su bol çay ile rejime devam ediyorum.
Cumartesi pazar kahvaltı biraz daha zengin oluyor ama yine çok abartmıyorum.
Spor konusunda evde egzersizlere ve park yürüyüşlerine daha başlayamadım. 95 Kilodan sonra başlayayım diyorum.
Bununda dışında haftada iki kez 1 saat kadar spor yapıyorum.
Bu sporda yaptıklarım:
Ayak kaslarının erimemesi için 15 Dk kadar bisiklet,
Kol ve göğüs kasları için 5x20 set bench press.
Birde karın kaslarının kuvvetlenmesi ve göbek bölgesindeki yağların erimesi için 5x30 şu alttaki hareketi yapıyorum:
Bunun dışında ofisteki masamda duran dambıl ile el kol omuz kasları için çalışıyorum.
Bu aşamada yanlış yaptığım var mıdır.
Bu şekilde haftada bir kilo vererek gidersem hedefe ulaşıyorum ama kilo kaybı oldukça yavaşladı.
Yiyecek içecek ve egzersiz noktasında öneriniz var mıdır?
Selam ve dua ile...
Selamlar kardeşim.
Sırayla gidersek,
Kahvaltı çok zayıf gibi, sadece peynirle yeterli proteini alamazsın bence, eğer yemekte zorlanmıyorsan mutlaka en az 2 adet haşlanmış yumurta eklemeni öneririm. Ekmekte kepekli yerine tam tahıllı tercih edebilirsin.
Hergün yiyemesende haftanın 2-3 günü özellikle spor yapacağın günler yulaf/süt ekleyebilirsin. Yulafı sade yiyemezsen bazı alternatifler de var, Eti Lifalif çok pratik ve hesaplı şekilde bu işi çözüyor.
Tatlandırmak için muz, tarçın vs kullanabilirsin.
Öğle öğünü gayet güzel, ama akşama da proteinli takviye ekleyebilirsin akşam çok zayıf. Aslında zayıf derken bunu şöyle ayarlamak lazım, günlük aldığın kaloriyi Fatsecret vs gibi pogramlarla hesaplayarak günlük ihtiyacının en fazla 500-750 kcal altına kadar yiyeceğini ayarlayabilirsin. Çünkü Fazlası kas kaybına neden olup peyderpey metabolizma hızının düşüşü demek, bu da yalancı kilo vermenin tanımı zaten. Diyet bitip normal hayata dönünce yine hızla yağlanma başlatacaktır, bunu önlemenin tek yolu kas kaybetmeden, aç kalmadan metabolizma hızını düşürmeden, kas ve yağ dokusunun oranını kas lehine değiştirmekle mümkün. E peki bu adam hiç mi normal hayata dönmeyecek, işte bu paradoksun çözümü dönemsel diyet ve kilo değişimleri yerine kişinin beslenme ve spor dengesini normal hayatına dahil etmesi ile mümkün. Bu beslenmenin içinde kebabı da var, eti de var, tatlısı da var, sebzesi de, tahılı da, ama neyi ne zaman nasıl yiyeceğinin bilincini edinmekten geçiyor.
Hafiften ağırlıklara başlaman da çok güzel olmuş. Yalnız genel geçer ilkeye göre örneğin karın çalışarak karın eriyeceği fikri yanlış, siz karın çalışırken vücut yine yağ eritmek için koyduğu sıraya göre yağ eritmeye devam ediyor, tam tersi yoğun olarak karın çalıştığınızda karın kasları pump olacağı için, kanlanmadan dolayı karın daha geniş ve ileride bile gözükebilir.
Direnç uygulanmış bisiklet, eğimli koşu vs gibi kardiyo çalışmaları tabi ki yağ yakmada etkili olur, ancak uzun yapılırsa senin gibi az beslenenler için kas yıkımına neden olacaktır.
Beslenmeni, aldığın proteini, karbı çok basit şekilde ölçebilirsin, eksik protein sana hep metabolizma yavaşlaması olarak geri dönecektir, kalıcı form için sıkıntı hep bunlar. Protein ağırlıklı beslenirken de lif kaynağı olan sebze ve meyveleri de eklemek gerek aksi halde, sindirim sistemini mahvediyoruz, aşırı protein tüketip lifli beslenmeyen, koyu yeşil sebze tüketmeyenlerde kolon hastalıkları ve kanserleri 3 kat daha fazla gözlemlenmiş.
Ağırlık sporu forma, kiloya falan bağlı değil, sporu salonda falan yapıyorsan uygun bir program yazdırıp, uygun ağırlıklarla haftada 3 - 4 gün 45 dknı ayırman yeterli olacaktır, inan bana uzun kardiyolardan daha fazla kalori yakacaksın vücudun hızla şekil almaya başlayacak.
Son olarak saunanın su kaybı dışında da kilo vermeye etkisi var diye okumuştum. Vucut aşırı sıcaklığı tolere edebilmek için çalışmak, kalori yakmak zorunda, soğuktan sıcağa, sıcaktan soğuğa geçişlerde dengeyi sağlamak için vücut kardiyovasküler sistemi çalıştırıyor, mesela saunada kalp atım hızı normale göre daha yüksek bu da yağ yakımı demek. Hatta bir hesabı vardı okuduğum makalede şu kadar saunada kalmak şu kadar koşuya denk diye.
Özetle bunu bir süreç değil, tüm hayata yayılması gereken bir yaklaşım olarak sindirmek gerekiyor, aksi halde kalp ve bağışıklık sistemi sürekli kilolu insanlardan bile daha fazla yıpranıp ömrü kısaltıyor diyor doktorlar, geçen gün prof Birgün Sönmez de aynı şeyi söylüyordu.
Ben de bu mantığın geçici olmadığını, sürekliliğini kendime kabul ettirmeye ve oturtmaya çalışıyorum.
Başarılar tekrar...
C6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi