Yeni Şafak ve Cüppeli Ahmet Efendi Konusu

girdap

Ordinaryus
Katılım
8 Şub 2007
Mesajlar
2,541
Tepkime puanı
252
Puanları
0
İşi AKP'ye bağlayanlar, bırakın bu komplo teorilerini.

Haber doğruysa ve gerçekten ortalığı ayağa kaldıracak görüntüler meydana gelecek olsaydı, o zaman çözümün önü kapanmış olurdu ve o zaman iddia ettiğiniz gibi "meseleyi çözmek istemeyen AKP" rahatlardı. Halbuki şimdi provakasyonun önü kesiliyor ve hali hazırda çözümün önünde yine bir engel kalmamış oluyor.

Hem Yenişafak iktidara yakındır, ama iktidarın yayın organı değildir. Bildiğiniz Milli Gazete - SP ilişkisi ile aynı değildir Yenişafak - AKP ilişkisi. Karıştırmayalım başka oluşumlarla.
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Haber belki kırıcı bir üslupla verilmiş ama 28 şubatın aksa gecesi hala hatırımdadır.insanların hassasiyetine dikkat etmek gerek.belki böyle bir provakasyon niyetleri yoktu ama eğer cüppesiz sarıksız ve çarşafsız gelmeyin şeklinde bir telkin yapılmış ise çok sağlıklı olmadığı da aşikar.iptal edilmesi yerinde olmuş başka zamanda daha güzelini yapsınlar Allah kabul etsin.Uyanık olmak gerek.Şeriat geldi manzaraları için malzeme olmamak gerek.
 

talib

Kıdemli Üye
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
21,906
Tepkime puanı
1,076
Puanları
0
Konum
İstanbul
Cübbeli Hoca'nın sitesinde açıklamaları var. İşin içinde diyalogcular vardır diyordu. AKP dediğini işitmiş değilim. Ehli sünnet hassasiyetine dikkatleri çekti. İslam ulemasının hakikatte kimlerle olduğunun halk tarafından da görülmesi ve bilinecek olması bazı çevreleri rahatsız etmiş olabilir.

Allah Teala koruyucu, gözetici ve şahit olarak bize yeter.

Cübbeli Hoca'nın bir takım hassasiyetleri dikkate alması gerekir tabi..
 

serhen

Asistan
Katılım
10 Ocak 2010
Mesajlar
234
Tepkime puanı
28
Puanları
0
Yaş
44
Yapılan iftiraya kılıf bulmaya çalışanlar ,buradaki insanları da ahmak zannediyor,mazlumun ahı elbet tutar,yşafak tarihinin en büyük hatasını yaptı, Allah(c.c) elbet er veya geç yaptıkları çirkefliğin karşılığını verecek.

Bir kimse, bir mümin hakkında olmayan bir şey söylerse, iftiraya uğrayan kimse, onu affedinceye kadar, Allahü teâlâ onu Cehenneme sokar. [Ebu Davud]
 

Emin...

Paylaşımcı
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
170
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yeni Şafak'ın yaptığı bu çirkefliğe, provakasyona mantıklı bir gerekçesi vardır diye komplolar üreten arkadaşlar "mantıklı" düşünün lütfen!
Tam başörtüsü meselesi çözüldü derken birilerinin bu süreci baltalamak için 45 ülkeden 300 alimin katılacağı organizasyonu provake edeceği bilgisi alan Yeni Şafak gazetesi nasıl bir tavır takınmalıydı?
İlgli mercilere durumu bildirip gerekli önlemin alınmasını isteyebilirdi.
Organizasyonu hazırlayan mağrifet derneği yetkilileri ile görüşerek kendilerine ulaşan bilgiyi paylaşıp organizasyonun iptal edilmesini isteyebilirdi.
Bunun gibi ortalığı karıştırmadan çözüm üretmek varken organizasyonu hazırlayan kişi olmamasına rağmen Cübbeli hocayı provakasyon hazırlığı içersinde olmak ile suçlayıp. Aslında var olmayan şeyleri iddia ederek attıkları iftiralar ile organizasyonu iptal etirmelerinin sebebi nedir?

Art niyeti olmayan bunu yapmaz.
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Aralarında Yusuf El Kardavi, Kays El Mubarek .......bulunduğu İslam alimlerii davet edilmiş
Cübbeli Ahmed hocam Türkiye içerisindeki Mezhebsizleri deşifre ediyor diye sevinmiştim.Fakat Yusuf El Kardevi İslamda helal ve haram isimli kitabının önsözünde hiç bir mezhebe bağlı olmadığını bildiriyor.Ya Cübbeli hocam bunlar hakkında malümatı yok.Bunların sakalına sarığına aldanıyor,bunları Ehli Sünnet Alimi zan ediyor.Kays El Mübarek ise Arabistanlı bir selefi (Kendisi selefi olduğunu söylüyor.Darül hikme'de yapılan mülakatta)Ah cübbeli Hocam şu yerlileri tanımada gösterdiğin feraseti (Yerlilerin Uzun sakalı,sarığı cübbesi yok diye ve kıravatlılar diyemi tanıyor)bu Arab Mezhebsizleride tanımada kullansa ne güzel olur idi.
 

forumdayim

Profesör
Katılım
7 Eyl 2009
Mesajlar
1,156
Tepkime puanı
29
Puanları
0
Konum
almanya
evet o mezhepsiz davet edilmis, ama hastaligindan dolayi sadece mesaj göndermis... herseyde bir hayir vardir... kim bilir o oraya ne maksatla davet edildi...
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
evet o mezhepsiz davet edilmis, ama hastaligindan dolayi sadece mesaj göndermis... herseyde bir hayir vardir... kim bilir o oraya ne maksatla davet edildi...
Kardeşim bir yemeğe her kes davet edilebilr.Mezhebli,Mezhebsizde davet edilebilr.Evet belki başka maslahatlarıda olabilr.Ben bunların İslam Alimi vasfı münasebetiyle çağrılması konusunu anlamadım.

 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Yenişafak cübbeli ahmet hocanın "cübbesiz, sarıksız vs. gelmeyin" çağrısı yaptığını ispatlamalıdır, ispatlayamazsa müfteridir.

Cübbeliyi seversiniz veya sevmezsiniz sizin bileceğiniz bir şey, ama yalan üzerinden bir insana saldırmak, kartel medyası gibi davranmak ahlaksızlıktır.

Yeni şafak bu manşetiyle bu ahlaksızlığı yapmıştır.

Taaaa ki iddiasını ispatlayana kadar. ki ispatlama imkanı da yok, dün yazmıştı, cübbeli SEREFSİZLİK diyerek çok ağır cevap verdi, bugün yeni şafakda ispata dair tek kelime yoktu.

Yazıklar olsun diyor ve bu tavrını şiddetle kınıyorum yenişafakın.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Evet Karadavinin bazı fıkhi meselelerde aykırı görüşleri var, ama bu konuda ona katılmayan alimler onun kalemini satmadığını, dürüst bir alim olduğunu itiraf ederler.Filistin ve diğer İslam dünyasının meselelerinde ittihadı islamı savunan, İsrailin satın alamadığı bir zattır.Hiçbir toplantıyı zanla itham etmeyiniz!Ayaaa! Üstelik siz ehli sünneti müdafa ediyorsunuz, değilmi?
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Evet Karadavinin bazı fıkhi meselelerde aykırı görüşleri var, ama bu konuda ona katılmayan alimler onun kalemini satmadığını, dürüst bir alim olduğunu itiraf ederler.Filistin ve diğer İslam dünyasının meselelerinde ittihadı islamı savunan, İsrailin satın alamadığı bir zattır.Hiçbir toplantıyı zanla itham etmeyiniz!Ayaaa! Üstelik siz ehli sünneti müdafa ediyorsunuz, değilmi?
Yahu ben kardevi'ye kendisinin söğlediğinin dışında bir şey söylemedim.Hiç bir Mezhebe bağlı olmadığını kendisi kitabında yazıyor.Ben de bunu söyledim yani mezhebsiz olduğunu.Yoksa kalemini satmıştır,yok satmamıştır.Yok Filistini savunmamıştır.Gibi bir laf etmedim.
Hani İlmilikten bahis ederdiniz.Bu yazınızda ilim nerde.?Filstin'e müslüman olmayanlar bile sahib çıkıyor.İttihadı İslammış.Önçe ittihadı iman sonra İttihadı İslam.Yani itikadi bozuk öyleki küfür olanlarla (Şia ve vehhabiler gibi)İttihad öylemi.Bu diyalogcuların yoluna benzeyor bazı özellikleriyle.

 

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
Aralarında Yusuf El Kardavi, Kays El Mubarek .......bulunduğu İslam alimlerii davet edilmiş
Cübbeli Ahmed hocam Türkiye içerisindeki Mezhebsizleri deşifre ediyor diye sevinmiştim.Fakat Yusuf El Kardevi İslamda helal ve haram isimli kitabının önsözünde hiç bir mezhebe bağlı olmadığını bildiriyor.Ya Cübbeli hocam bunlar hakkında malümatı yok.Bunların sakalına sarığına aldanıyor,bunları Ehli Sünnet Alimi zan ediyor.Kays El Mübarek ise Arabistanlı bir selefi (Kendisi selefi olduğunu söylüyor.Darül hikme'de yapılan mülakatta)Ah cübbeli Hocam şu yerlileri tanımada gösterdiğin feraseti (Yerlilerin Uzun sakalı,sarığı cübbesi yok diye ve kıravatlılar diyemi tanıyor)bu Arab Mezhebsizleride tanımada kullansa ne güzel olur idi.

Değerli kardeşim müslüman kişi eğer müctehid kıvamında bir alim ise mezhebe girmesine gerek yok diye biliyorum. Bu senin dediğin bu şekilde olabilir ona göre soruşturman ve araştırman daha isabetli olur.
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Yusuf El-Karadavinin bazı özel görüşleri olduğu doğru.Bu doğrudan hareketle, İslam Dünyasından alimlerin çağrıldığı mümtaz bir toplantıyı ele almak ise iyiniyetle bağdaşmaz ve hatalı bir hareket olur.Sağlıkçının Karadavinin İslamda <Helal ve Haram kitabının önsözünden yaptığı alıntı tam öyle değil.Eksik.Eser elindeyse(zannetmiyorum) örijinalinden vazgeçtik,) tercümesinden o kısmı tam naklette görelim.Çağrıla n hocaların bir tek eserini bile orijinalinden okumadan şucu diye nitelemek doğru değildir.Ayrıca İtihadı islam söyleminin ,'' Diyalogcuların yoluna benzediği iddiası külliyen yanlıştır.Diyalogculardan ''İtihadı İslam'' sözünü kaç kere okudunuz, duydunuz.İtihadı Avruba(A:B. Birliğini) savunanların , İslam İttihadından bahsetmesi mümkünmü.Diyalogcu Ünlü bir vaiz, Erbakan Hocanın D8 ler oluşumu için hayal demişti.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Değerli kardeşim müslüman kişi eğer müctehid kıvamında bir alim ise mezhebe girmesine gerek yok diye biliyorum. Bu senin dediğin bu şekilde olabilir ona göre soruşturman ve araştırman daha isabetli olur.

alim kıstaslarınızı merak ettim.
şu alimdir bu alim değildir diye ayırım yapıyorsunuz.

öyle kısa yoldan sünnete göre kestirip atmayın.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Cübbeli Ahmet Hoca günümüzün Müslüm Gündüz'ü mü?

Dünkü Yeni Şafak Gazetesi, "Ataköy'de Cüppeli provokasyonu" manşetiyle çıktı. Yeni Şafak'ın Ünlü'yü neden suçladığına hızla bir bakalım...

Dünkü Yeni Şafak Gazetesi, "Atatköy'de Cüppeli provokasyonu" manşetiyle çıktı. Bundan diyelim ki 10 yıl önce, yine diyelim ki Hürriyet Gazetesi benzer bir başlık atmış olsaydı, herhalde Yeni Şafak başta olmak üzere, "Cüppeli Ahmet Hoca" diye bilinen Ahmet Mahmut Ünlü'nün dünyasına daha yakın olan gazeteler tekzip yarışına girerdi. "Peki bu sürede ne değişti?" sorusunun cevabını aramadan önce Yeni Şafak'ın Ünlü'yü neden suçladığına hızla bir bakalım:

Ünlü'ye yakın isimlerin kurduğu Marifet Derneği, bu hafta sonu İstanbul'da bir otelde iki gün sürecek olan "Uluslararası Ehl-i Sünnet Sempozyumu"nu düzenleyeceklerdi. Bu faaliyete ek olarak, Nakşibendi tarikatının İsmail Ağa Cemaati'nin şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu'na Pazar günü Ataköy Sinan Erdem Spor Salonu'nda törenle ödül verilmesi planlanıyordu.
Yeni Şafak'a göre Ünlü ve yakınındaki isimler, cemaat taraftarlarına mesaj göndererek söz konusu toplantıya "cüppesiz, sarıksız ve çarşafsız gelmeyin" çağrısı yapmış. Mahmut Ustaosmanoğlu'nun güvenliğini özel olarak tutulan 500 görevlinin sağlayacağını belirten Yeni Şafak, İsmail Ağa Cemaati'nin önde gelen isimlerinin bu programdan rahatsız olduğunu da ileri sürdü.

Yeni Şafak'ın yayını o kadar etkili oldu ki düzenleyeciler söz konusu toplantıları ertelemek zorunda kaldılar.

Tarikat içi çekişmeler

Ünlü'nün de İsmail Ağa cemaatinden olduğunu biliyor ve artık iyice yaşlanmış ve hasta olan Mahmut Hoca'nın yerine kendini hazırladığını, buna bağlı olarak cemaat içinde ciddi bir iktidar mücadelesi yaşandığını duyuyoruz. Ama Yeni Şafak'ın yayınını bu çekişmelerle açıklamaya çalışmak yanlış olur. Gazete bunun çok daha ötesine gidiyor ve Ünlü'yü tam da "siyaset dünyasının başörtüsü sorununu tarihe gömmek üzere seferber olduğu" bir dönemde "28 Şubat sürecini andıran provokasyon girişimleri" içinde olmakla itham ediyor. Adana ve Mersin'de Hizbullah'a yakın oldukları bilinen bazı velilerin çocuklarını başörtülü olarak ilköğretim okuluna sokmakta ısrar etmesiyle Ünlü'nün bu toplantısının neden eşzamanlı olduğunu sorguluyor.
Yeni Şafak'ın bu haberi Ünlü ve taraftarlarını haklı olarak çok kızdırdı ve kimsenin kıyafetine karışmadıklarını, Mahmut Hoca'ya "oldubitti" yapmadıklarını vb. içeren geniş bir açıklama yaptılar. Fakat çok sayıda okurun gazeteyi arayıp söz konusu manşeti tebrik ettiklerini de öğrendim ve hiç şaşırmadım. Çünkü İslami kesim hâlâ 28 Şubat sürecinin şokunu üzerinden atabilmiş değil. Tabii 28 Şubat denince de akla ilk olarak Müslüm Gündüz ve onun kurduğu Aczimendi tarikatı geliyor.

Benzerlik ve farklılıklar

O zaman şu soru karşımıza çıkıyor: Cübbeli Ahmet Hoca günümüzün Müslüm Gündüz'ü mü? Gündüz'le zamanında tanışmıştım Ünlü ile hiç karşılaşmadım. Fakat kendisi o kadar medyatik ki onu bilmek için tanışmak gerekmeyebilir. Kaldı ki onun da bağlı olduğu İsmail Ağa Cemaati ve Nakşibendilik hakkında epey bilgi sahibiyim. Soruya dönecek olursak: Birbirlerini andıran yönleri olm akla birlikte Gündüz ile Ünlü'nün epey farklı kişiler olduğunu söyleyebilirim. Nedir bu farklılıklar? Mesela;

* Gündüz Elazığ'da, Ünlü İstanbul'da yaşıyor;

* Ünlü çok erken yaşta, Gündüz ise epey geç İslami bir hayatın içine girmiş;

* Ünlü vaazlarıyla, Gündüz ise eylemleriyle öne çıktı;

* Her ikisi de medya sayesinde popüler oldu, ancak medya Gündüz 'ü kullandı, Ünlü ise medyayı çok iyi kullanıyor.

Daha da uzatabiliriz fakat aralarındaki en önemli farkı şöyle özetleyebilirim: Gündüz Nurculuğa tarikat aşısı yaparak Aczimendilik diye yeni bir hareket başlatmıştı.

Daha doğrusu başlattığını sanmıştı. Onun kurduğu "gecekondu" ilk operasyonda yerle bir oldu.

Ünlü ise her ne kadar medya yardımıyla kendine özgü bir akım yaratıyor gözükse de İslam tarihinin en eski tarikatlarından Nakşibendiliğin Türkiye'deki en etkili kolu olan İsmail Ağa Cemaati içerisinde kalmaya özen gösteriyor, hatta onun liderliğine talip oluyor.

Ünlü'nün bazı sözleri, davranışları ve ilişkileri AKP hükümetini ve/veya ona yakın çevreleri rahatsız ediyor olabilir fakat aynı çevreler onun bir Müslüm Gündüz olmadığını da pekala biliyorlardır. Bu nedenle Yeni Şafak'ın manşetini, önümüzdeki günlere damgasını vurmaya aday bir çatışmanın işareti olarak görebiliriz.

Ünlü'nün manşet üzerine toplantıyı ertelemek zorunda kalması kavganın başladığını gösteriyor. Bu kavganın hayli sert ve ilginç geçeceği aşikâr.

Ruşan Çakır - Vatan
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
CEP MESAJLARI DOĞRULANDI
Cüppeli Ahmet Hoca'nın toplantıda kendisinin davetlilere gönderdiği SMS gibi yansıttığı 'cüppesiz, sarıksız çarşafsız gelmeyin' mesajını Yeni Şafak'ı arayan birçok cemaat mensubu doğruladı. Olimpiyat ve İnönü Stadı'nda yapılması planlanan ancak izin alınamayan toplantıyla ilgili Cüppeli Ahmet Hoca ve yakın çevresi tarafından bu mesajın kendilerine de geldiğini ifade eden birçok okur, başörtüsüne çözüm sürecinde daha dikkatli olunması gerektiğini dile getirdi.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Bir 'Cüppeli Ahmet Hoca' yazısı
İşim gereği her gün bol miktarda gazete ve dergi okuyorum. Üstelik gazete ve derginin altını da üstünü de, içini de dışını da, sağını da solunu da okurum. Ve üstelik "sağmış-solmuş" diye bakmadan..

Örneğin; her hafta Aktüel, Tempo, Haftalık, Aksiyon, Aydınlık, Gerçek Hayat isimli dergileri mutlaka okurum. İşte bu dergilerden "dindarlık hassasiyeti yüksek" bir dergi olan "Gerçek Hayat" dergisinin bu haftaki sayısında "Cüppeli Ahmet Hoca"ya dair muazzam bir içerik ve üslupla kaleme alınmış bir yazı okudum.

Halime Kökce'nin yazdığı bu yazının, tekrar belirtiyorum, "dindarlık hassasiyeti yüksek" bir dergide yayımlanmış olması, ayrıca kayda değer bir nitelik taşıyor.

"Laiklik hassasiyeti yüksek" gazetelerin bu hususta yaptığı haber ve yorumlardaki yanlışlıklara da değinen Halime Kökce diyor ki:

"....Kimse kimseyi saatin markası ya da fiyatı üzerinden, jet-ski'ye bindi diye, Alplerde kayak yaptı diye eleştirme hakkına sahip değildir. Bunları lüks içinde yaşamak, hatta israf, günah olsa da, kimseyi dinden çıkarmaz. İslam'ın bu konuda ne dediği ortadadır. İslam, fakirliği, çilekeşliği, kendini dünya nimetlerinden mahrum bırakmayı kutsamaz".

"....Cübbeli Ahmet Hoca'nın Yeni Aktüel'e kapılarını açması üzerine, Hoca'nın varaklı oturma grubundan banyosuna, koşu bandına kadar her şeyi gördük. Kendince zevk sahibiymiş; güzel.. Ama bence bundan böyle vaaz vermesin. Fatih'in sakinleri, Mahmut Hoca'nın tevazu sahibi kişiliği ile Cüppeli Ahmet Hoca arasındaki tezattan bir ders çıkarmaktadır."

"....Cüppeli Ahmet Hoca'nın 'kıyamete kadar araştırsanız, açığımı bulamayacaksınız' sözünün anlamı ne? Biz masumuz mu demek? Bir Müslüman'ın böyle bir iddiada bulunması, en başta, masum olmadığının delilidir".

Evet, Halime Kökce, bu cemaatin yapısını bilen biri olarak yazmış; ben ise bu cemaatin içyapısını bilemediğim için sadece "dışarıdan" gördüğümü yazıyorum. Neticede orta yerde "maktul" olan bir imam var..

Maktulün bıçakla katledilmesini araştırmak ve "sadece ve sadece" Cüppeli Ahmet Hoca'nın "söylem-eylem" tenakuzunu ortaya koymak yerine, cemaati kalem ya da klavyeyle katletme arzusunu "duyumsamak" yanlıştır.

Ve bu yanlışlık, diğer yanlışlıkları "törpülemek"ten ziyade "bileyleme"ye yarar..
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Dindar kesimde yeni duruş


ABDÜLKADİR SELVİ

Güneydoğu'da halen medresesinde talebe yetiştiren bir alim, talebelerini etrafına topluyor ve şehre cüppe ve sarıkla gitmemeleri konusunda uyarıyor.
Bir başka yerde ise, bir medrese hocası uyarmasına rağmen, şehre cüppe ve sarıkla gitmeye devam eden bir imamı, medresesinden çıkarıyor, o şekilde gezemeyeceği büyük şehirlerden birine gönderiyor.
Bir anlamda medreseden sürgün ediyor.
Bu dikkat niye?

Başörtüsü sorununun çözümü için harekete geçildiği sırada bazı kesimler olağanüstü dikkatli hareket etmeye çalışıyorlar.

Bunlar başörtüsü zulmünü yaşamış ve yüreğinin derinliklerinde hissetmiş olanlar.

Sürece zarar verilmemesi için provokasyon olarak değerlendirilebilecek hareketlerden kaçınıyorlar.
Önceki gün gazetemizin manşetinde, "Cüppeli Ahmet'ten provokasyon" haberi vardı.

Bu organizasyonun davetiyesi Güneydoğu'nun, "akil adamları"na da gönderiliyor. Habere konu olan mesaj onlara da ulaşıyor.

İlk tepkileri, "Bugünlerde yapılacak şey mi?" oluyor. "Doğru bulmuyoruz" diye kanaat belirtip, katılmayacaklarını iletiyorlar.

Bunlar 28 şubat sürecinde Aczimendi gösterilerinin nelere mal olduğunu bilen, "akil adamlar"ın sergilediği bir tavır.

Üniversitelerde başörtüsü zulmünün sona ermesi için adım atıldığı bir sırada İlköğretim Okullarına başörtülü olarak girmeye çalışanlar da var.

Bu girişim en çok başörtüsü zulmünün acısını yüreğinde hissedenler tarafından tepki gördü.

Çünkü başörtüsü yasağının devam ettirilmesini isteyenler, referandumda halkımızın hak ve özgürlükler lehine ortaya koyduğu kararlılık karşısında artık "başörtüsü yasağı devam etmeli" diyemiyorlar.

Bu kez çözmek ister gibi gözüküp, çözmeme gibi bir oyunun içine girdiler. Hatta üniversitelerdeki başörtüsü sorununu çözer gibi gözükürken, kamu ve ilköğretim gibi yeni yasak alanları icat etmenin peşindeler.

Yani samimi değiller ve tuzak peşinde koşuyorlar.
Bunların aradığı fırsatı ise çocuğunu kapıp İlköğretimin kapısına koşan veliler veriyor.

Yasakçıların ekmeğine yağ sürüyorlar.

Arkasında, Hizbullah'ın yer aldığı bu girişim şimdi ikinci bir adım atmaya çalışıyor.

Diyarbakır'da on binlerce insanın katılacağı bir başörtüsü mitingi düzenlenemeye hazırlanıyorlar.

Merhum Menderes'in önünü Ticani meselesiyle kesmişlerdi. 12 Eylül'e gidilen süreçte Konya mitingi büyük zarar verdi.

28 şubat sürecinde Aczimendiler, Ali Kalkancılar ve Müslüm Gündüz'le dine ve dindarlara büyük zarar verdiler.


Bu kez aynı oyunun aktörü bu insanlar olmamalı.
Olurlarsa karşılarında en çok dindarları bulacaklarından da şüpheleri olmasın.

Bu yeni bir ses yeni bir duruştur.
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Değerli kardeşim müslüman kişi eğer müctehid kıvamında bir alim ise mezhebe girmesine gerek yok diye biliyorum.
Doğru biliyorsun ki bu fazıl kişilerin kendisi bir mezheptir zaten.Şu mezhep aşağı mezhep yukarı bağnazlığını da terkedin derim.İman önceliğimiz.Kardavi imansız mı kafir mi münafık mı ki mezhepsiz deyip onun hizmetlerini gölgelemeye çalışıyorsuınuz.Mezhep dediğiniz imamlar bişrbir mazheplrinin içtihadına dahi muhaleft etmişken..

lbette mezhepler yol gösterir YOLUN kendisi değildir.Alim kişiler fazıl kişiler bunların hr biri yol göstericidir zatıyla.

CEP MESAJLARI DOĞRULANDI
Cüppeli Ahmet Hoca'nın toplantıda kendisinin davetlilere gönderdiği SMS gibi yansıttığı 'cüppesiz, sarıksız çarşafsız gelmeyin' mesajını Yeni Şafak'ı arayan birçok cemaat mensubu doğruladı. Olimpiyat ve İnönü Stadı'nda yapılması planlanan ancak izin alınamayan toplantıyla ilgili Cüppeli Ahmet Hoca ve yakın çevresi tarafından bu mesajın kendilerine de geldiğini ifade eden birçok okur, başörtüsüne çözüm sürecinde daha dikkatli olunması gerektiğini dile getirdi.

Bu doğru ise cüppeli yalan söylüyor.değil ise gazete veya onları arayanlar..bu mesajların çekilip çekilmediği ÇOK önemli zira provakasyon tam da burada olur..
 
Üst