Duha
Profesör
Dedim ya kardeşim, bir şeyi daha iyi görmek için gözüne çok yaklaştırırsan hiç bir şey göremezsin ve anlamazsın.
Yeni Şafak ve Cüppeli Ahmet Efendi Konusu
- Konbuyu başlatan TakVa
- Başlangıç tarihi
Dedim ya kardeşim, bir şeyi daha iyi görmek için gözüne çok yaklaştırırsan hiç bir şey göremezsin ve anlamazsın.
Duha
Profesör
Garebete bakın ki bunu söyleyen İnsan Hakları komisyonu başkanı.
Demek AKP başörtüsünü insan hakkı olarak görmüyor. Ya ne görüyor: İktidarının devamının garantisi.
Demek AKP başörtüsünü insan hakkı olarak görmüyor. Ya ne görüyor: İktidarının devamının garantisi.
arifan yolcusu
Profesör
Provakatör kavgası KIZIŞIYOR -İZLE
haber5
Yeni Şafak ile Cübbeli Ahmet arasındaki 'provakasyon' tartışması şiddetlenerek sürüyor. Habertürk ekranlarına çıkan Cübbeli Ahmet, canlı yayında Yenişafak'a adeta ateş püskürdü. Yeni Şafak gazetesinin 'provakör' olarak manşetten hedef aldığı Cübbeli Ahmet Hoca iddiaları yalanlarken gazeteye ateş püskürdü. Habertürk'te boy gösteren Cübbeli Hoca, İsmailağa Cemaati içindek liderliğe oynadığı yönündeki tezleri de sert bir dille red etti.
Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Habertürk ekranlarında canlı yayında hakkındaki iddialara yanıt verdi. Muhabir Kahraman Poyrazoğlu'na konuşan Cübbeli Hoca, Yeni Şafak gazetesini topa tutarken İsmailağa Cemaati içindeki liderlik yarışına dair iddialara da cevap verdi.
"Ben Yeni Şafak gazetesinin sahiplerini de tanıyorum. Daha önce görüşmelerimiz de olmuştur. Ahmet Bey'le de Nuri Bey'le de tanışmışlığımız vardır. O toplantı için bizi arasalar ve durumu anlatsalardı biz gerekeni yapardık zaten. Yoksa illah ne olursa olsun biz bu toplantıyı yapacağız şeklinde bir tavrımız olmazdı asla. O manşeti atmadan önce bana hiç bir şey sorulmamış bile."
Haberin yayımlanmasının ardından emniyetin "200 bin kişinin katılacağı söyleniyor. O kadar kişiyi idare edemeyebiliriz" diyerek toplantının iptal edildiğini kaydeden Cübbeli "Bu gerekçeler bizimle paylaşılsaydı, birlikte bir düzenlemeye gidebilirdik" şeklinde konuştu.
Cübbeli Ahmet Hoca, Kahraman Poyrazoğlu'nun 'Yeni Şafak gazetesiyle bir görüşmeniz oldu mu?' sorusuna da hayli sert bir cevap verdi.
"Ne diye görüşeceğim ki? Adam ipleri kopartmış, beni provakatör ilan etmiş. Görüşmeye imkan mı kaldı? Haberi yapmış zaten. Sonra da 'Hava yatıştı' diye ikinci manşetle yumuşatmaya çalışıyor, sonra da üçüncü günkü manşetiyle de kendini yalanlıyor. Bu kadar basın var kimse demiyor ki 'sen ne biçim yalancısın'. 'Mahmut efendi ödül bahanesiyle getiriliyor' demişler bir de. Benim için ise dalga geçer gibi 'Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü' diye yazmışlar, ya sen bana sövüyor musun?
Cemaatin lideri olan Mahmut Ustaosmanoğlu'nun kimseye kendisinden sonrası için bir söz vermediğini söyleyen Cübbeli, 'ben kendim şahidiyim ki, kimseye söz vermediğini bizzat kendisi söyledi. Bunlar benim adımı yıpratmak için bu iddiaları ortaya atıyorlar.' dedi.
TakVa
Ordinaryus
- Katılım
- 13 Nis 2007
- Mesajlar
- 2,868
- Tepkime puanı
- 79
- Puanları
- 0
Odatv: Nakşibendiler'i tasfiye etmeyi amaçlayan merkez "Cemaat"tir
Oda tv nin tek derdi var Gülen cemaati. Onlara göre Türkiyede bir sorun varsa, bir yerde bişey oluyorsa bunu Gülen cemaati yapmıştır. Saadetteki gelişmelerden tutunda, cübbeli meselesine kadar yine CEMAATTEDİR SUÇ.
CÜBBELİ OLAYINA FARKLI BAKIŞ
Düşünme öğrenilir.
Medya öğrenmeyi bırakmıştır; kendini yandaş sürüsüne kaptırmıştır.
Kafasında tabular ve dolayısıyla korkular vardır.
Düşünememektedir. Görmemektedir.
Bakınız...
Medya Ahmet (Cübbeli) Hoca ile Yeni Şafak gazetesi arasındaki polemiğin neden doğduğuna ilişkin gerçekçi bir analiz yapamamaktadır.
Gelişmeleri takip etmişsinizdir:
Cübbeli'ye yakın isimlerin kurduğu Marifet Derneği, İstanbul’da bir otelde iki gün sürecek olan “Uluslararası Ehl-i Sünnet Sempozyumu”nu düzenleyecekti.
Bu faaliyete ek olarak, Nakşibendi tarikatının İsmail Ağa Cemaati’nin şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu’na "İslam'a katkı ödülü" verilecekti.
Yeni Şafak’a göre, Cübbeli'nin yakınındaki isimler, tarikatın müritlerine mesaj göndererek toplantıya “cüppesiz, sarıksız ve çarşafsız gelmeyin” çağrısı yaptı.
Gazeteye göre türban konusunda uzlaşma sağlanmış iken bu toplantının amacı provokasyondu.
Bu iddia doğru olabilir mi?
Böylesine geniş bir toplantı iki-üç gün de mi planlanıp düzenlenir; Yeni Şafak kuşkusuz abartıyordu.
Demek mesele başka?
Ne olabilir?
İsmail Ağa Cemaati'ndeki "iktidar" kavgası olabilir mi?
Kimi köşe yazarları buna işaret ediyor.
Peki, bu olaydan bambaşka bir diğer gelişmeyi anımsatalım:
Saadet Partisi'nde "iktidar" niye el değiştirdi?
Bu iki olay birbirinden farklı mıdır?
Önce bir tespit: İsmail Ağa Cemaati ve Saadet Partisi "polit bürosu" Nakşibendi'dir.
Numan Kurtulmuş ve Yeni Şafak'ın sahipleri Albayrak ailesi de Nakşibendi'dir.
Bu tespitten sonra bir hatırlatma yapalım:
Bir-iki yıl öncesine kadar Cübbeli Hoca için aynı yandaş gazeteler "Ergenekoncu" iması yapmıştı.
Bir "güç" Nakşibendi yanlılarını "dizayn" etmek istiyor.
Saadet Partisi'nde bunu Numan Kurtulmuş ile yapmaya kalkıştılar. Tecrübeli Nakşibendi refleksi bunu anlayıp, Kurtulmuş'u kapının önüne koydu.
İsmail Ağa Camii'ne karşı son dönemlerde ardı ardına yapılan bilinçli gözden düşürme çalışmalarının ardında da bu güçlü tarikatın pasifize edilmesi yatıyor.
Evet, bir merkez, Türk sağında daimi güçlü olmuş, iktidarları yönlendirmiş Nakşibendiler'i bu kulvarın dışına atmak istiyor.
Ve kimi İsmail Ağa müritleri tıpkı Numan Kurtuluş gibi "dizayncı güçle" yakın ilişkiye girdi.:O
Kim mi bu güç?
Nakşibendiler'i tasfiye etmeyi amaçlayan bu merkez "Cemaat"tir.
Polisi, adliyeyi, bürokrasiyi, hükümeti ele geçiren Cemaat'in hedefinde şimdi tarikatlar ve en başında da en güçlü olan Nakşibendi tarikatı vardır. Kavganın sebebi budur.
Ötesi, laf-ü güzaftır.:O
Oda tv nin tek derdi var Gülen cemaati. Onlara göre Türkiyede bir sorun varsa, bir yerde bişey oluyorsa bunu Gülen cemaati yapmıştır. Saadetteki gelişmelerden tutunda, cübbeli meselesine kadar yine CEMAATTEDİR SUÇ.
CÜBBELİ OLAYINA FARKLI BAKIŞ
Düşünme öğrenilir.
Medya öğrenmeyi bırakmıştır; kendini yandaş sürüsüne kaptırmıştır.
Kafasında tabular ve dolayısıyla korkular vardır.
Düşünememektedir. Görmemektedir.
Bakınız...
Medya Ahmet (Cübbeli) Hoca ile Yeni Şafak gazetesi arasındaki polemiğin neden doğduğuna ilişkin gerçekçi bir analiz yapamamaktadır.
Gelişmeleri takip etmişsinizdir:
Cübbeli'ye yakın isimlerin kurduğu Marifet Derneği, İstanbul’da bir otelde iki gün sürecek olan “Uluslararası Ehl-i Sünnet Sempozyumu”nu düzenleyecekti.
Bu faaliyete ek olarak, Nakşibendi tarikatının İsmail Ağa Cemaati’nin şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu’na "İslam'a katkı ödülü" verilecekti.
Yeni Şafak’a göre, Cübbeli'nin yakınındaki isimler, tarikatın müritlerine mesaj göndererek toplantıya “cüppesiz, sarıksız ve çarşafsız gelmeyin” çağrısı yaptı.
Gazeteye göre türban konusunda uzlaşma sağlanmış iken bu toplantının amacı provokasyondu.
Bu iddia doğru olabilir mi?
Böylesine geniş bir toplantı iki-üç gün de mi planlanıp düzenlenir; Yeni Şafak kuşkusuz abartıyordu.
Demek mesele başka?
Ne olabilir?
İsmail Ağa Cemaati'ndeki "iktidar" kavgası olabilir mi?
Kimi köşe yazarları buna işaret ediyor.
Peki, bu olaydan bambaşka bir diğer gelişmeyi anımsatalım:
Saadet Partisi'nde "iktidar" niye el değiştirdi?
Bu iki olay birbirinden farklı mıdır?
Önce bir tespit: İsmail Ağa Cemaati ve Saadet Partisi "polit bürosu" Nakşibendi'dir.
Numan Kurtulmuş ve Yeni Şafak'ın sahipleri Albayrak ailesi de Nakşibendi'dir.
Bu tespitten sonra bir hatırlatma yapalım:
Bir-iki yıl öncesine kadar Cübbeli Hoca için aynı yandaş gazeteler "Ergenekoncu" iması yapmıştı.
Bir "güç" Nakşibendi yanlılarını "dizayn" etmek istiyor.
Saadet Partisi'nde bunu Numan Kurtulmuş ile yapmaya kalkıştılar. Tecrübeli Nakşibendi refleksi bunu anlayıp, Kurtulmuş'u kapının önüne koydu.
İsmail Ağa Camii'ne karşı son dönemlerde ardı ardına yapılan bilinçli gözden düşürme çalışmalarının ardında da bu güçlü tarikatın pasifize edilmesi yatıyor.
Evet, bir merkez, Türk sağında daimi güçlü olmuş, iktidarları yönlendirmiş Nakşibendiler'i bu kulvarın dışına atmak istiyor.
Ve kimi İsmail Ağa müritleri tıpkı Numan Kurtuluş gibi "dizayncı güçle" yakın ilişkiye girdi.:O
Kim mi bu güç?
Nakşibendiler'i tasfiye etmeyi amaçlayan bu merkez "Cemaat"tir.
Polisi, adliyeyi, bürokrasiyi, hükümeti ele geçiren Cemaat'in hedefinde şimdi tarikatlar ve en başında da en güçlü olan Nakşibendi tarikatı vardır. Kavganın sebebi budur.
Ötesi, laf-ü güzaftır.:O
Duha
Profesör
Bu meselelerin hikmetini biz bilemeyiz. Ama, insanın kafasına tuhaf sorular geliyor.
Mesela, Cüppeli Ahmet Hoca'nı aniden gizli yandaş basın sınıfına katılan TV kanalında ne işi var?
Niye aleni bir yandaş basın ile didişiyor?
Mahmud Efendinin Milli Görüş Partilerine yakın olduğu kesindir.
Yeni Şafak ile Cüppeli Ahmet Hoca danışıklı dövüşüyor olabilir mi?
Zihin işte, sormadan edemiyor
Mesela, Cüppeli Ahmet Hoca'nı aniden gizli yandaş basın sınıfına katılan TV kanalında ne işi var?
Niye aleni bir yandaş basın ile didişiyor?
Mahmud Efendinin Milli Görüş Partilerine yakın olduğu kesindir.
Yeni Şafak ile Cüppeli Ahmet Hoca danışıklı dövüşüyor olabilir mi?
Zihin işte, sormadan edemiyor
arifan yolcusu
Profesör
duhan kardeş cübbeli hoca yandaş basınla didişmiyor bilakis,
yandaş basın cübbeli hocamıza düşmanlık ediyor....
daha önce de kanal 7 bunu yapmıştı...
maalesef ihvanlara gelen zarar dışardan değil içerden....
büyükler ne demiş,
en tehlikeli yanlış doğruya en yakın olan yanlıştır...
birilerinin rahatsız olduğu kesin...
dikkat ettim de hala yeni şafak özür dilemiş değil...
ne yani hocamız provakotörr mü?
yandaş basın cübbeli hocamıza düşmanlık ediyor....
daha önce de kanal 7 bunu yapmıştı...
maalesef ihvanlara gelen zarar dışardan değil içerden....
büyükler ne demiş,
en tehlikeli yanlış doğruya en yakın olan yanlıştır...
birilerinin rahatsız olduğu kesin...
dikkat ettim de hala yeni şafak özür dilemiş değil...
ne yani hocamız provakotörr mü?
Yahu 25 sayfa yorum yazılmış, toplantı yapılalı iki gün olmuş. Bitiremediniz mi daha.
Bir alim bir alem. Üçyüz küsür alem toplanmış, bir araya gelmiş üçyüz beşyüz adamın hesabı yapılıyor.
Bir de merak ettim. Şu mesaj atılan zevat-ı muhteremler! nerde yaşıyor? Ayda mı bunlar sesleri duyulmuyor hiç.
Gazeteye, radyoya, televizyona, internete vesair iletişim-haberleşme araçlarına çıkıp bana geldi diyebilen bir numune var mı?
Delinin biri kuyuya taş attı .................................
Bir alim bir alem. Üçyüz küsür alem toplanmış, bir araya gelmiş üçyüz beşyüz adamın hesabı yapılıyor.
Bir de merak ettim. Şu mesaj atılan zevat-ı muhteremler! nerde yaşıyor? Ayda mı bunlar sesleri duyulmuyor hiç.
Gazeteye, radyoya, televizyona, internete vesair iletişim-haberleşme araçlarına çıkıp bana geldi diyebilen bir numune var mı?
Delinin biri kuyuya taş attı .................................
Hikem
Kıdemli Üye
- Katılım
- 31 Ağu 2009
- Mesajlar
- 6,073
- Tepkime puanı
- 702
- Puanları
- 0
Başka meselelerde bazı partililere ceza veren parti yönetimi, bu önemli konuyu atlayacakmı ,göreceğiz?
Sanki adam, sovyetler birliği polit büro başkanı L. Brejnev ! Bu söz bu adamın, bu ülkenin çocuklarının inançlarına hiç bir saygısı olmadığını aksine düşmanı olduğunu gösteriyor....
TakVa
Ordinaryus
- Katılım
- 13 Nis 2007
- Mesajlar
- 2,868
- Tepkime puanı
- 79
- Puanları
- 0
Chp nin kışkırtmasıyla, hizbullahçı olduğu bilinen biri , durup durup ortaya çıkıp, küçücük kzızı okul önlerinde siyasi istismar konusu yaparsa alınsın elindende aklı başına gelsin , benzer şeyler yapamak isteyenlere örnek olsun.
Hizbullahın ergenekon taşeronu olduğu artık yargı kararıyla tescillendi. Ergenekon maşalarının oyunları varsa hükümetinde onlara verecek cevabı var. Onların çocuğunu elinden alsan sesleri çıkmaz,ergenekondan gelecek yeni talimatları bekler,okul önlerinde siyasi emellerine alet edecek istismar edecek birküçük kız bulurlar.
Hikem
Kıdemli Üye
- Katılım
- 31 Ağu 2009
- Mesajlar
- 6,073
- Tepkime puanı
- 702
- Puanları
- 0
Yahu siz kim oluyorda bir vatandaşın şu veya bu sebbeble yaptığı bir değerlendirmeye istinaden ''Alınsında...görsün'' lafını edebiliyorsunuz!Adam şu olur bu olur, sizi ne enterese ediyor?Herkes sizin gibi olmak zorundamı?İstismarı önlemek isteyenler, istismara sebeb olan olayı kökünden halleder.Kimse bbu halka karşı yeni, L. Brejnev'ler kesilmesin.Onlarda Sovyetler biliğinde çocukları ailelerinden koparıp, kendi meşum ideolojilerine hizmet ediyorlardı.Bunun ondan ne farkı var.Ha Brejnev, ha bu lafı eden muhterem!??
MÜTEŞEKKÜR
Kıdemli Üye
- Katılım
- 17 Ağu 2009
- Mesajlar
- 6,938
- Tepkime puanı
- 198
- Puanları
- 0
Artık bu konu kapansın arkadaşlar.Tartışmanın anlamı kalmadı artık.Türkiye'de dürüst insanlardan çok yamuklar ve fitneciler daha çok kol geziyor.Bunlar var oldukları müddetçe müslümanlar hep zarar göreceklerdir..
Duha
Profesör
Elbette dediklerin doğru olabilir. Bir provakasyon olabilir.
ama burda bizi ilgilendiren demokrat olduğunu iddia eden bir partinin tavrıdır. Zira, iktidarda o var ve tasarruf onda.
Ne diyor: Develt çocuk-la-rı ellerinden alır.
Bunu yapan bir kişi tehdit ettiği tüm aileler.
Bunun manası şudur:
Sözü eden şahıs 28 Şubat ürünüdür.
Hadi bunları geçtik.
Yahu, bu tarafgirlik de nedir?
AKP'li biri ne dese mutlak doğru kabul ediyorsun.
Takva kardeş, hata içindesin.
redyellow
Kıdemli Üye
- Katılım
- 20 Nis 2010
- Mesajlar
- 2,262
- Tepkime puanı
- 875
- Puanları
- 113
- Konum
- ankara
- Web sitesi
- redyellow.besaba.com
2009 yılından bu yana kızının başörtüsüyle okuması için caba gösteren bu aileye provakatör diyenleri, çocuğu ellerinden alırız diyenleri Allaha havale ediyorum.
Duha
Profesör
Şahısım adına; o meselenin gerçeğini bilmiyorum.
Ama eğer provakasyonsa bile AKP'nin provakasyonu olduğu kesindir.
Hatırlarsanız demiştim: AKP başörtüsü yasağının çözülmesini istiyenlere sopa gösterecek, o sopa da 28 şubattır.
Hemen ardından başbakan bir konuşmasında 28 Şubatı hatırlattı. Yandaş medya Cüppeli Ahmet hoca meselesini kaşıdı. Müslüm Gündüz zuhur etti.
sonra, yasağın 2011'e kaldığı duyuruldu.
Bakınız, AKP'ye oy veren dindarlar ne diyor?
AKP çözmek istedi, 28 şubatçılar devreye girdi ve CHP samimi olmadı. Ama AKP bu işi mutlaka çözecek. (Beklemekten ağaç olduk)
Yani, seçmen AKP'ye güven oyunu tazeledi.
Sormak istiyorum?
AKP'den neferet eden cunta bu oyunları tezgahladı ise ve bu oyun ters tepip AKP'nin güven oyu almasını sağladı ise bir vahamet yok mudur?
Bu cunta; E-Muhtıra ve 347 ile AKP'nin tekrar iktidara geldiğini gördü. Yine aynı şeyi yapar mı?
Bu 28 Şubatçılar en ufak uyunlarında hata yapıp ters tepki ile netice veriyorsa, demektir ki çok güçlü değiller.
Madem güçlü değiller, çözüme engel olan nedir?
Yoksa AKP'nin ta kendisi mi?
Hikem
Kıdemli Üye
- Katılım
- 31 Ağu 2009
- Mesajlar
- 6,073
- Tepkime puanı
- 702
- Puanları
- 0
Duha doğru söylüyor.
Madem Başörtüsü hakkında yasaklayıcı bir hükmün olmadığına, hükümet sözcüleride inanıyor, o halde yapılması gereken, yasal olmayan bu tatbikatı, polis marifetiyle durdurmak olmalıdır.Yapılamıyorsa iktidar olunamadığının, acziyetin itiraf edilmesi gerekir.Biz yapacaktıkta, provokatörler mani oluyor demogojisine bel bağlanmamalıdır!
Madem Başörtüsü hakkında yasaklayıcı bir hükmün olmadığına, hükümet sözcüleride inanıyor, o halde yapılması gereken, yasal olmayan bu tatbikatı, polis marifetiyle durdurmak olmalıdır.Yapılamıyorsa iktidar olunamadığının, acziyetin itiraf edilmesi gerekir.Biz yapacaktıkta, provokatörler mani oluyor demogojisine bel bağlanmamalıdır!
Duha
Profesör
Değerli kardeşim, bakınız başörtüsü meselesinde kim rant sağladı?
28 Şubat güç gösterisi yaparak, "keşke bin yıl devam etse" duasının(!) tahakkuk edeceğini gösterdi.
AKP seçmenine mağdur gözükerek güven oyu aldı.
CHP başörtüsü yasağının çözülmesine mani gösterilerek oyunu artırdı.
MHP durumunu muhafaz etti.
Ya kim kaybetti?
***
Başörtüsü yasağı siyasetin işi değildir. Yargıya ait bir mesele de değildir.
Kanunlar, anayasa ortadadır.
Yasak anayasal bir suçtur ve Laiklik'e aykırıdır.
O zaman Yürütme Organları devreye sokulmalıdır.
Kim devreye sokacak; Bakanlar Kurulu, Cumhurbaşkanı
Yapılacak şey, yasağı uygulayanlara suç duyurusudur.
Eğer yasağı siyaset ile çözmek dava ederseniz va kanun ile çözerseniz, yargı devreye girecektir. Çözüm imkansız olacaktır.
Tıpkı şimdi olduğu gibi.
AKP bunu bilmiyor mu?
Biliyor.
Ama seçimden sonraya erteliyor.
Niye?
Oy içinmiş gibi gösteriyor.
Değil.
28 Şubat güç gösterisi yaparak, "keşke bin yıl devam etse" duasının(!) tahakkuk edeceğini gösterdi.
AKP seçmenine mağdur gözükerek güven oyu aldı.
CHP başörtüsü yasağının çözülmesine mani gösterilerek oyunu artırdı.
MHP durumunu muhafaz etti.
Ya kim kaybetti?
***
Başörtüsü yasağı siyasetin işi değildir. Yargıya ait bir mesele de değildir.
Kanunlar, anayasa ortadadır.
Yasak anayasal bir suçtur ve Laiklik'e aykırıdır.
O zaman Yürütme Organları devreye sokulmalıdır.
Kim devreye sokacak; Bakanlar Kurulu, Cumhurbaşkanı
Yapılacak şey, yasağı uygulayanlara suç duyurusudur.
Eğer yasağı siyaset ile çözmek dava ederseniz va kanun ile çözerseniz, yargı devreye girecektir. Çözüm imkansız olacaktır.
Tıpkı şimdi olduğu gibi.
AKP bunu bilmiyor mu?
Biliyor.
Ama seçimden sonraya erteliyor.
Niye?
Oy içinmiş gibi gösteriyor.
Değil.
TakVa
Ordinaryus
- Katılım
- 13 Nis 2007
- Mesajlar
- 2,868
- Tepkime puanı
- 79
- Puanları
- 0
Başsavcı başörtüsüyle uğraşanı yakarım haaaa diye ses verince herkes bir köşeye kaçıyor korkusundan, demokratik tepkiyi veren tek parti ak parti. Meydanlarda başörtüsü istismarı yapanlar susuyor korkudan, ak parti meydan okuyor savcıya. Bu durumda ak parti YAKARIM HAAAA diyenleri susturacak bir anayasa değişikliği için halktan oy istemeye gidiyor.Başörtüsü iastismarı yapmadan, demokratik hak ve özgürlükler için oy isteyecek, ama chp bunu istismar etmek adına meydanlarda açıkça başörtüsü diye bağıracak, seçim bitince gene kaçacak karanlık kuytulara. Ak Parti yapılacak olanın en iyisini yapıyor halk onu karalamak isteyenlere meydanda bir tokat daha atacak.
korakademik
Ordinaryus
- Katılım
- 17 Ağu 2009
- Mesajlar
- 2,236
- Tepkime puanı
- 63
- Puanları
- 0
hükümet zaten acziyetini ifade ediyor
horozlandığı tek konu var ihh yı desteklemek ne pahasına olursa olsun
onlar için ülkeyi savaşa bile sokmaya hazırdı tayyip
peki başörtüsünü oy için mi kullanıyor akp-chp
tayyip in eşinden dolayı zaten sıkıntısı var oy rantı için birşey yapacağını sanmıyorum sadece bu sorunun çözümü için bile iktidarı chp ye vermeye razı olacağına inanıyorum.
chp de ise işler değişiyor chp içinde istanbul ekibinin gücü arttıkça ülke sorunlarına ilişkin çözüm önerileri artıcaktır.
akp nin kapanma meselesinin başörtüsüne bağlanması son derece tehlikeli
anayasa komple değişmeli bu konuştuğumuz tüm konular boşuna anayasa ve ona uygun yasa ve genelgeler çoğaldıkça dünyadaki cennete daha çok yaklaşıcaz
peki bu işler için akp ye veya tayyip e ihtiyacımız var asla ihtiyacımız Ancak Allah'ın lütfu
numan belki bir alternatif yaratabilirdi.
seçimler bu kadar yaklaşmışken
mecburen belki de tekrar akp demek zorunda kalıcaz
ama bu kez evet mührünü akp için kullanırken elim epey ağırlaşıcak
horozlandığı tek konu var ihh yı desteklemek ne pahasına olursa olsun
onlar için ülkeyi savaşa bile sokmaya hazırdı tayyip
peki başörtüsünü oy için mi kullanıyor akp-chp
tayyip in eşinden dolayı zaten sıkıntısı var oy rantı için birşey yapacağını sanmıyorum sadece bu sorunun çözümü için bile iktidarı chp ye vermeye razı olacağına inanıyorum.
chp de ise işler değişiyor chp içinde istanbul ekibinin gücü arttıkça ülke sorunlarına ilişkin çözüm önerileri artıcaktır.
akp nin kapanma meselesinin başörtüsüne bağlanması son derece tehlikeli
anayasa komple değişmeli bu konuştuğumuz tüm konular boşuna anayasa ve ona uygun yasa ve genelgeler çoğaldıkça dünyadaki cennete daha çok yaklaşıcaz
peki bu işler için akp ye veya tayyip e ihtiyacımız var asla ihtiyacımız Ancak Allah'ın lütfu
numan belki bir alternatif yaratabilirdi.
seçimler bu kadar yaklaşmışken
mecburen belki de tekrar akp demek zorunda kalıcaz
ama bu kez evet mührünü akp için kullanırken elim epey ağırlaşıcak
redyellow
Kıdemli Üye
- Katılım
- 20 Nis 2010
- Mesajlar
- 2,262
- Tepkime puanı
- 875
- Puanları
- 113
- Konum
- ankara
- Web sitesi
- redyellow.besaba.com
Sayın takva:
Öncelikle doğru söylemiyorsunuz, sadece akp değil saadet de tepki verdi, bbp de tepki verdi, lütfen dürüst olun.
İkincisi akp demokratik tepki verme makamında değil, iktidarda, bu adama demokratik tepki göstermekle kalmamalılar, gereğini yapmalılar. İktidar makamı demokratik tepki yeri değil icraat yeridir.
Adam yökü uyarıyor, meclisi uyarıyor, yetkisini aşıyor iktidar demokratik tepki gösteriyor!!!
Bu ya bir acziyettir, ya da iktidarın işine geliyor bu durum ve göz yumuyor.
Biz çözecektik ama bakın başsavcı tehdit etti, chp destek vermedi çözemedik, çözmemiz için bize yetki verin, tek başımıza anayasıyı değiştirelim vs. diyecekler gelecek secimde.
Acziyet varsa bu da bir iktidar için ayıptır, işine geliyor bunu siyaseten kullanacaksa bu da ayıptır.
TakVa
Ordinaryus
- Katılım
- 13 Nis 2007
- Mesajlar
- 2,868
- Tepkime puanı
- 79
- Puanları
- 0
Başsavcı için bu tehdit karşısında, kanunlar çerçevesinde ne yapılır????
Başbakan açıkladı zaten yetki verin halledelim diye. Bu seçim sonrasında şartlar daha müsait. ergenekoncular hapisteyken, yargıdada kısmen değişim olmuşken başörtüsü konusu hallolmaya daha yakın.