1.Anlanmayan bir sey olsa idi ona dair konusmak ister istemez bir abes ile istigal olur idi.Anlayamadığınız yer burası işte.Kaynakların güvenilmezliği ayrı bir konu esas sebep bu değil.Esas sebep Allah'ın Kuran'dan başka bir şeyi din adına kabul etmeyi yasaklamasıdır.Hadislerin güvenilmezliği,Kuran ve kendi içinde çelişmesinden kaynaklanıyor.Kuran rivayet değildir.Rivayet sözle gelen ulaştırmadır.kuran söz ile ulaşmadı bizlere yazı ile ulaştı.Kuran Peygamber döneminde iner inmez yazılıp kitap haline getirildi.Allah'ın Kuran'da bahsettiği koruma da budur.
2.Burasi kaynaklarin gövenilmezligi degil eger böyle birsey olsaydi makul ve makbul vede muteber de olmazdilar.
3.Hadisler gövenmemek olmaz onlar insanlarin kabul ettigi bir peygamber geliyorlar.
4.Kur´an kendi icin de celismese de ve hadisler de celisiyor diye bunlar yok veya inkar etmek makul ve makbul vede muteber de olmaz bu sekilde bir söze veya gelen görüse de.
5.Bize yazi ile ulastigi ise onuda bir ulastiranlar oldu o Kur´an ve de gördügümüz gibi oda birilerinden gecerek bize kadar sag salim olarak gelmistir.
6.Kur´an peygamberin zaman geldi ve hemen yazilip kitab haline de gelmedi bu ise meseleyi saptirmak olur oysa bilenen meseleler saptirilamaz ve var olduklari bir de inkar da edilmezler.
7.Burda da bilerek ve istereyek hata etmissin o kitab olarak 1ci halife döneminde kitab haline gelebildigi de bilmekte olan bir gercegin ta kendisidir.
8.O gün onu yaziya döküp yazanlarin var oldugu sen de kabul ettin bunuda demek olur ki onlardan gecererek vede digerlerinden de bize kadar da saglam bir sekilde böyle bir oda gelebilmis oldu.