Tefekkürünü Paylaşır mısın?

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Musa aleyhisselam ve kavminin Buzağı Günahı şu birkaç gündür kafamdan çıkmıyor. Umarım fikri sabit olup kalmaz.
 

iqra

Asistan
Katılım
1 Nis 2015
Mesajlar
251
Tepkime puanı
17
Puanları
0
şu günlerde insanların iyiliklere karşı körlüklerini düşünüyorum. Allaha nankör insan insana neden nankör olmasın ki?! korkunç zaaflar. bilmediklerimiz, bilip de yapmadıklarımız, eşrefi mahlukat insan olabilme fırsatını değerlendiremiyor olmak. ibadet ve ameli sadece kuran okuyup arapça öğrenip bilgi fışkıran bir kişi olmaya bağlamak. hiç bir şey bilmese bile insan çevresindeki, alesindeki her gün bakıpta göremediği yaşlılarını, çocuklarını, aile fertlerini mutlu etse, parayla maddiyatla değil severek değer verdiğini göstererek ellerini tutarak gözlerine bakarak ve ihtiyacı neyse bir tabak yemek olsa da önüne getirerek, bir oyun oynayarak, bir derdini dinleyerek... Allah yardımcımız olsun bizlere seveceği işleri yapmayı nasip etsin.
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Mehmet Okuyan ve bazı ilahiyatçılar Hz. Peygamberin ümmiliğine inanmıyorlar. Ümmiliği okuma yazma bilmemek olmadığını, Hz. Peygamberin bunu mutlaka öğrenmiş olması gerektiğini söylüyorlar..

Ben, ilk ele geçen fırsatta kaynaklardan şüphe duyma yoluna gidilmesini doğru bulmuyorum. Bu yüzden bir tez geliştiriyorum. Buyrun:

Hz. Peygamber, legastemi olmuş olamaz mı? Bilindiği gibi bazı insanlar doğuştan gelen bir durumdan dolayı okuma yazma öğrenemiyorlar. Bu duruma literatürde LEGASTEMİ deniyor. İlk bakışta olumsuz bir şeymiş, sanki bir hastalıkmış gibi ele alınsada bu tam öyle değil.. Legastemi olan insanların zekası çok farklı yönlerde gelişme gösteriyor. Mesela çoğu, Einstein ve Leonardo Da Vinci'nin legastemi olduğunu bilmiyor. Evet, Einstein legastemi idi. Hatta ilk yıllarda geri zekalı olduğu düşünülerek okuldan atlmıştır. Nikola Tesla'da böyledir. Da Vinci'nin ise metinleri özel yazıcılara yazdırdığı düşünülüyor.

Modern çağda legastemi teşhisi konan insanlar zorlu öğrenim süreçleri sonrasında okuma yazma öğrenmeleri mümkün oluyor. Hz. Peygamber döneminde bu imkanların olmadığını düşünürsek, pekala üzerine gitmemiş olabilir. Ayrıca bu durumun aşılması gerektiğine inanan bir toplum olmadığı için mahalle baskısıda yok..

Tekrar ediyorum, legastemi bir gerizekalılık veya hastalık değildir. Hatta başka algıların açık olmasına imkan açacak bir olgudur. Bugünün dünyasında kitap ve gazete satın almayacak bir insan olmasından dolayı zaaf olarak değerlendirilmesi başka bir konu..

Hudeybiye antlaşmasında Hz. Peygamber'in Hz. Ali'ye -yerini göster ben sileyim- demsinden yola çıkarak -Hz. Peygamber, Allah ve Resul kelimesini tanımayacak kadar cahil miydi canım- diyorlar. Sayın ilahiyatçılar, bunun cehaletle ne alakası var? Cehalet hükmü sizin bugünün hasta zihin kodlarınızın hükmüdür. Ayrıca sizin buldum delisi gibi sarıldığınız bu durumları, bu hadisleri kaynaklarına alan ulema bilmiyor muydu sanıyorsunuz? Elalemin akıllısı tek siz misiniz? Lütfen bize ait olmayan bu çağın bağları, bağlamları ve kavramları üzerinden İslamın külliyatını imha etme yoluna gitmeyiniz.

Özetle, İslamı Pagan Avrupa Uygarlığının çağına eklemlemeye çalışmayın. İslam, kendi çağını yazacak potansiyele sahiptir. Zamanında yazdı, Allah'ın izniyle gene yazar. Ha, insanlık bunu ne zaman anlar? Bunu tartışalım. Bir kızılderililin dediği gibi: Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak. Dolayısıyla, birgün yok olmanın eşiğine gelecek olan insanlığın selam yurdunu kuracak olan bu birikimi imha etmeye hakkınız yok. Sabredin, ayaklarınız yerinden oynamasın, safınızı bozmayın.. Fıtrata savaş açmış bu çağın ömrü biti bitiyor. Bunu kendiside biliyor. Zaten bu yüzden yerine geçecek olan medenieyte olan gücüyle saldırmaya başladı. Bunu görmüyor musunuz?
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Toplum geneline hakim aşağılık kompleksini iyi anlayın, gözlemleyin.

İlahiyat Fakültelerinde Felsfe ve Sosyoloji derslerine daha çok ağırlık verilmelidir.

Bu dersler olmadığı için ilahiyatçı akademisyenlerimiz aşağılık kompleksini fark etmiyorlar. Bu yüzden en ufak dokunuşta hemen külliyata/birikime/kaynaklara saldırıyor; özgüven olmadığı için bu kaynaklardan hemen şüphe duymaya müsait oluyorlar.

Bu noktayı iyi anlayın inşallah..

Mesela Şii'lik Sünni'lik meselelerinde adam akıllı bir tez çıkartamıyorlar yahu! Bütün tezler burun kesici aşağılık kompleksi kokuyor. İstisnasız yahu, istisnasız hepisi kaynaklara saldırmış. Bu nasıl bir psikodur arkadaş? Yahu elin Yahudisi kadar ayakları sabit duramıyor!!!

Meseleye sosjolojik yaklaşabilseler (tabi bunu yapabilmek için sosyoloji bilmek gerek) şu yoldan gitmeleri icab eder = Şiilik nasıl oluştu? >> Farklı yorumlar politize olur >> politika çatışma üretir >> çatışma kan döker >> kan ve gözyaşı; ağıt, deyiş, şiir, türkü gibi edebî eserler üretir >> Edebiyat, kimlik kazandırır (bu çok mühim) >> Kimlik, fıkhı tetikler >> akabinde tekfir gelir >> buyrun size nur topu gibi bir FIRKA!.. Artık sütle besleyip büyütme vaktine gelinmiştir.. Ortam müsait olmadan fıkıh üremez. Dolayısıyla şu ''hadisler uyduruldu da ondan sonra fırkalaşma oldu'' aymazlığını terk edin.. Mesele tamamen insandır.

Bu süreçler böyle gelişir böyle işler. Adamlar bunları işleyip oluşları anlamak yerine Hadis-i Şeifleri, ayet tefsirlerini inkara; Kur'an historik bir kitaptır/Şeriat değişkendir gibi hasta yorumlara gidiyor yahu. Bu aşağılık kompleksi değildir de nedir? Bu kendisiyle barışık olamamak değildir de nedir?

Yazık, vallahi üniversitelerimiz yılan yetiştiriyor. İlk önce toplum olarak şu psikolojik karmaşayı bi aşalım, ve en önemlisi yüksek tahsil müfredatına FELSEFE ve SOSYOLOJİ ilmine ağırlık verelim. Hamasetle gelen özgüven, özgüven değil körlüktür! Düşünmeyle, hikmet üretmekle edinilmeli özgüven..

Unutmayalım ki KENDİNİ BİLMEYEN RABBİNİ BİLEMEZ. Önce durduğun yeri, kendini, konumunu bileceksin. Kendine baktığın şu aynayı bi düzelteceksin. Dev aynası, cüce aynası, yeter artık...
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Mehmet Okuyan ve bazı ilahiyatçılar Hz.Peygamberin ümmiliğine inanmıyorlar.Ümmiliği okuma yazma bilmemek olmadığını,Hz.Peygamberin bunu mutlaka öğrenmiş olması gerektiğini söylüyorlar.
Bu bir konu olarak acilip islenecek mesele olur ve vakia öyle degil iste simdi böyle biri ve bunun gibiler de bu sözden dolayi sapik desen derler ki insana birisine hakaret ettin diye ve oysa ki vakia olup ayni zamanda hak demiyor ve böyle olunca hakikati da inkar etmis oluyor ummi okumasi olmayan ve okumasini bilmeyen kisi olur ve bunun o sözü muteber degil ve böyle bir söz de kim den de gelirse gelsin o söz olarak bu manaya gelir.
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
rabbim insanları renk renk çeşit çeşit her birisini birbirinden farklı ferdler ve toplumlar olarak halketmiş. her ferdden ve her topluluktan farklı karakterler zuhur etsin birbirlerinin kopyası olmasınlar birbirlerine anlayış ve empati özellikleri gelişsin farklı tecelliler tecelli etsin diye.

islam ümmeti tek bir millettir. bu milliyeti tek yapan ne görünüşleridir ne dilleridir ne de kültürleridir. bu milleti tek millet yapan aynı duyguları paylaşmalarıdır. tek olmanın bir özelliğide tekliğin başka birşeye ihtiyaç duymadan tek olabilmesidir. ne görünüş ne dil ne kültür farklılığı tekliğe mani değildir.

müslüman olmak için araplara benzemek zorunda değiliz. arap müslümanlığını islam olarak dayatmak islama yapılacak en büyük zarardır.



...
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
müslüman olmak için araplara benzemek zorunda değiliz.arap müslümanlığını islam olarak dayatmak islama yapılacak en büyük zarardır.
Senin bu yazina ne denir sen ne satiyorsun ve gecip gayri makul yazmissin ve suanda birini aklima getirdin.

Senin bu yazmis olduklarinda tek burasini aldim o kadar üstüki yazilarida yazmayip burasini yazsaydin neden o kadar yaz yazmaya da gerek duydun ve bundan sonra daha dikkat et o kadar derim.
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Meseleyi saptirma buna denir suanda konudan konu cikmasin diye kisa kestim ve yazi dan bir sey cikardim ve ona dair de bir deyinmedim ve cok sukur yüce rabbime insanogluna basiret ve feraset vermemis ise insan da ister istemez bazende olsa o karanlikta kalir gibi oldugu yerde durur.
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
Senin bu yazina ne denir sen ne satiyorsun ve gecip gayri makul yazmissin ve suanda birini aklima getirdin.

Senin bu yazmis olduklarinda tek burasini aldim o kadar üstüki yazilarida yazmayip burasini yazsaydin neden o kadar yaz yazmaya da gerek duydun ve bundan sonra daha dikkat et o kadar derim.
her konuya bişey yazmak zorunda değilsin.
yazılmış kitaplardan yazı derlemekle bu kadar oluyor.
birisi müttakiye reddiye kitabı yazsada sende bu kitapdan bi yazı derlesen.

...
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
her konuya bişey yazmak zorunda değilsin.yazılmış kitaplardan yazı derlemekle bu kadar oluyor.birisi müttakiye reddiye kitabı yazsada sende bu kitapdan bi yazı derlesen.
Sen de yazma o zaman olur mu yok olmaz mi olmazsa ve yazip da yazmamak da bana kalmis degil mi ve bende görüyorum yanlis yapmissin ve ortada bir hata var o kadar.
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
Sen de yazma o zaman olur mu yok olmaz mi olmazsa ve yazip da yazmak da bana kalmis ve bende görüyorum hata yapmissin ve ortada bir hata var o kadar.
hata yapmışsın diyorsunda hatanın ne olduğu ve neden olduğunu yazmıyorsun.

...
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
hata yapmışsın diyorsunda hatanın ne olduğu ve neden olduğunu yazmıyorsun.
Yazayim da gör ve digerlerinede yazdik ne oldu ki eline saglik sag ol ve haklisin veya dogru söyledin diyen mi oldu ve seni de görelim yazmami istemissin yazariz bakalim biiznillah.
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
müslüman olmak için araplara benzemek zorunda değiliz.arap müslümanlığını islam olarak dayatmak islama yapılacak en büyük zarardır.

Burda arablardan bir sey vermissin davan icin örnek olarak ve unutmaki o arablarin icine peygamberler ve resulullah s.a.v de girer bunu ilkönce diyeyim ve sonra müslüman olarak kisi resulullah s.a.v i sünneti isleyep onu taklid etmemesi gerek idi senin su yazina da bakarsak cünkü oda bir arab idi ve bu ise tam bunun tersine olur bir vakia olarakdan.

Arab müslümanligi diyorsun bu da ne dir yoksa arablarin kendileri icin ab ayri baska bir has dinleri mi var ve onlarin dini de islam dini olmuyor mu veya sen böyle oldugu kabul mu etmiyorsun ve suanda onlarin vakia olan dininide ayni zamanda inkar da etmis gibisin ve sen öyle basit de alip red edip ortaya koymussun ve buda öyle degildir.

Müslümanligi arablara dayamak diye bir sey mi var ve islam bütün müslümanlarin bir dini olur.
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
Burda arablardan bir sey vermissin davan icin örnek olarak ve unutmaki o arablarin icine peygamberler ve resulullah s.a.v de girer bunu ilkönce diyeyim ve sonra müslüman olarak kisi resulullah s.a.v i sünneti isleyep onu taklid etmemesi gerek idi senin su yazina da bakarsak cünkü oda bir arab idi ve bu ise tam bunun tersine olur bir vakia olarakdan.

Arab müslümanligi diyorsun bu da ne dir yoksa arablarin kendileri icin ab ayri baska bir has dinleri mi var ve onlarin dini de islam dini olmuyor mu veya sen böyle oldugu kabul mu etmiyorsun ve suanda onlarin vakia olan dininide ayni zamanda inkar da etmis gibisin ve sen öyle basit de alip red edip ortaya koymussun ve buda öyle degildir.

Müslümanligi arablara dayamak diye bir sey mi var ve islam bütün müslümanlarin bir dini olur.
tamam efendimiz araptı diye arapları sevebilirsin. hatta din araplar üzerinden yayıldığı için arap kültürüne diğer kültürlerden farklı bir yere konumlandırabilirsin. fakat din bir süreçdir. ve dinimizin israilli peygamberleri var diye israili de kutsayacakmıyız. yakub yusuf musa davud süleyman. bunlar islam peygamberi. ama arap değildiler. tebliğ ettikleri değişmeyen dinde ne sakal bırakmak sünnetti nede sarık takmak şalvar giymek sünnetti. sünneti araplığa indirgersen o islam değil arap islamı olur.

rabbimiz bizim ne sakalımıza bakar ne sarığımıza. rabbimiz bizim gönlümüze bakar. gönlünü takvaya kendi dilinle kendi kültürünle ulaştırabilirsin. arapların dili kültürü ile gönlünü takvaya ulaştıramazsın.

bir karga güvercinlere özenirmiş. bende güvercin gibi olacağım diye gagasını inceltmeye çalışmış rengini onlara benzetmeye çalışmış fakat güvercinlere benzeyeyim derken ne olduğu belirsiz bişey olmuş. güvercinlerin arasına girmiş güvercinler onu kabullenmiyor
kargaların arasına dönmüş kargalarda onunla dalga geçmiş kabullenmiyor. işte böyle bir durumdur bizim toplumumuzun sünnet anlayışı.

...
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
yakub yusuf musa davud süleyman.bunlar islam peygamberi.ama arap değildiler.
Bir dahakine yazimi iyi oku ve üstünde durup bir düsün ve o inceligide gör ve öyle yaz tamam mi ve suanda bu yazinda hatali olmus ben bak orda hepsi veya geneli diye bir tabir kollanmismiyim yoksa tek peygamberler diye bir söz mü kollanmisim ve bunuda acik ve kesin bir sekilde haric olarak kollandim yani hepsini kast edip icine de almadan ve bilmem sen de anladin mi o kadar.

Ve sonra bir sey olarak suna da degineyim senin suanda vermis oldugun da birkac tane peygamber olur miktar olarak.
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
@ALI25 @müttaki

Hz. Peygamber, estetiğini müşriklerden farklı bir konuma taşıma gayreti, küfrün formundan ayrı bir form arayışıdır. Sünnet olan şey, bizzat bu arayışın kendisidir. Çünkü Müslümanın normu, batılın normundan farklıdır. O halde formuda farklı olmak zorunda. Felsfede NORM-FORM ilişkisini iyi anlamak gerek. Psikolojik olarak bu size bir konum kazandırır. Kendinizi ifade etmeye hizmet eder. Zira Müslüman demek iddia sahibi olmak demektir. Bizim dünyaya söyleyecek bir sözümüz var, bunu unutmayalım. Anlaşılsın diye örnek vereyim: İngilizler, her şeye rağmen trafiklerini ters tutarlar, arabaların direksiyonunu sola monte ederler. Başka bir örnek, eskiden komünist ülkelerin sanayi normları inadına başka başka idi.. Şimdi vaz geçip Avrupa normlarına teslim oldular, çünkü soğuk savaşı kaybettiler. Yani, iddiaları çöktü, iflas etti.. Dikkat ederseniz elektronik markaların çoğu normlarını farklı yaparlar. Ortak normlara geçişlerde yüzlerce toplantılar sonrasında istemeye istemeye geçerler. Çünkü bu geçişlerle birlikte felsefelerini kaybedeceklerini bilirler.

Bu bağlamda sünneti seniyyenin ŞEKİL kısmı boş değildir, hayatidir. Dediğim gibi mesele çölde olmak veya olmamak değil. Mesele tamamen pergelin ayağının durduğu yerdir. Hz. Peygamber japon olsaydı Kimono mu giyecektik? Evet, Kimono giyecektik.. Peki, Avrupa sarık cübbe şalvar giyerse biz ne yapacağız? Merak etmeyin. Onlar, bu kıyafete geçmenin ne anlama geleceğini bizden iyi bilirler. Biz onların boyasıyla boyanırız, ama onlar boyanmaz. Zaten bu noktaları anlayacak derinliğimizi yitirdiğimiz için bugün bunu anlamakta zorlanıyoruz. Çünkü eğitim sistemimiz bunu bize vermiyor.
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
sayın @DostunDostu

şeklen tüm müslümanlar aynı oldu diyelim sünneti seniyye bir nesil sonra anane olacak ve bu anane kutsallaşacak. eğer sünneti seniyyenin başında olan idareciler sünneti seniyyenin hakikatinden habersizse ne olacak din eşittir şekil suret olacak.

bu şekil suret dinini temsil eden uzun bir saltanat dönemini yaşamış bir ümmetin kalıntılarıyız. işte aşağılık kompleksimizin dayanağı bu kalıntıdır. siz kalıntıya döndürmeye çalışarak bu ümmetten bir iddia ortaya çıkaramazsınız çıkarırsanız ışid olur daeş olur. iddia dediğimiz şey hakikat olmalı. iddiamız şekil ve suret dayatması olacak ise bizim putperestlerden ne farkımız olur.

müşrik bile demiyorum zira müşrikin iddiasında hakikatten pay vardır. bu şekil suret müslümanlığının iddiasında zerre hakikat yok. ı

eğer iddiamız olacaksa iddiamız hakikatli olsun. adaletli olsun. emekle olsun. paylaşmakla olsun. hoşgörü ile olsun. bu iddiaya teslim olanlarla islam yayılır.

...
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
sayın @DostunDostu

şeklen tüm müslümanlar aynı oldu diyelim sünneti seniyye bir nesil sonra anane olacak ve bu anane kutsallaşacak. eğer sünneti seniyyenin başında olan idareciler sünneti seniyyenin hakikatinden habersizse ne olacak din eşittir şekil suret olacak.

bu şekil suret dinini temsil eden uzun bir saltanat dönemini yaşamış bir ümmetin kalıntılarıyız. işte aşağılık kompleksimizin dayanağı bu kalıntıdır. siz kalıntıya döndürmeye çalışarak bu ümmetten bir iddia ortaya çıkaramazsınız çıkarırsanız ışid olur daeş olur. iddia dediğimiz şey hakikat olmalı. iddiamız şekil ve suret dayatması olacak ise bizim putperestlerden ne farkımız olur.

müşrik bile demiyorum zira müşrikin iddiasında hakikatten pay vardır. bu şekil suret müslümanlığının iddiasında zerre hakikat yok. ı

eğer iddiamız olacaksa iddiamız hakikatli olsun. adaletli olsun. emekle olsun. paylaşmakla olsun. hoşgörü ile olsun. bu iddiaya teslim olanlarla islam yayılır.

...
Güzel insan, sen gibi derin bir tefekkürün IŞİD/DAEŞ demesi beni ürküttü. Bu örgütü konuşmamız bile hata. Işid nedir yahu! Bildiğin FİLM. Bizi ve medeniyetimizi, hele külliyatımızı temsil ettiğini nasıl düşünebiliyorsun? Biz, birbiri ile konuşurken gözünün içine bakan; insanı insanın kurdu değil, yurdu bellemiş; ilk defa karşılaştığı insanla aslında ikinci defa karşılaştığına inanan; yanlışlıkla bir karınca yuvasına basınca -eyvah- diye sıçrayan; din kardeşine sarıldğı zaman pagan Avrupa insanını hasetten çatlatan; ekmeğini, suyunu, sofrasını, imkanlarını paylaşan; bir tebessümü bile sadaka bilen (yeni bulgulara göre tanımadığnız bir insana tebessüm ettiğiniz zaman muhatabın beyninde 25 bin dolar kazanmış gibi mutluluk hormonu salgılanıyormuş); her daim zayıfın yanında olmayı erdem bilen; velhasılı dünyaya insanlığı ve bir medeniyetin nasıl olması gerektiğini öğreten bir geleneğin çocuklarıyız.. Işid kim? Bu örgütün kök militanları, dikkat edersen Avrupa'da yetişen, Avrupa'nın zihin kodları ile düşünen yeni Müslüman olmuş tiplerdir. Dolayısıyla Işid, İslamın içinden çıkma bir örgüt değil. Tam tersine Avrupa'nın zihin kodları ile düşünen kuşakların eseridir. Avrupa'nın zihin kodları nedir? = Güce taban; büyük balığın küçük balığı yutmasını kendine hayat felsfesi yapan; her gelen mülteci ile kendi ekmeğinin azalacağına inanan; insanı insanın kurdu olarak gören ve tarif eden; savaşlarda sivil kayıpların olmasını teferruat gören; diğer medeniyetleri kendisine tehdit unsuru görüp kökünü kazıyan; sömürü gibi bir tecrübeyi literatüre kazandıran; velhasılı bir medeniyetin nasıl ol(ma)ması gerektiğini bizlere gösteren bir uygarlığın çocuklarıdırlar. Işid, işte bu uygarlığın yeni Müslüman(!) olmuş tiplemeleridir. Dolayısıyla aksiyonları İslamın değil Küfrün usüldür.. Cadı yakar gibi insan yakarlar çünkü ataları böyle. Kafese koyup suya gömerler çünkü ataları böyle. Kelleler kesip dağ gibi yığarlar çünkü ataları böyle..

Artık biliyorsun, umarım bundan böyle IŞİD demezsin. Ve bilmiş ol ki bu tip örgütleri sahaya sürenlerin amacı, Müslümanları beslendikeri kaynaklardan şüphe duyacakları kıvama getirmek!

........................

Şeklen her müslüman aynı olduğunu düşün, diyorsun. Tam olarak öyle demiyorum. Benim demek istediğim kendi modamızın, estetiğimzin temel çizgileri, hatları, geometrisi falan buradan çıkmalı diyorum. Rengarenk, canlı canlı, kendi estetiğimizi üretelim, ortaya koyalım diyorum.. Hatta bu estetik anlayışı modada kalmasın. Mimariden evimizin eşyalarına kadar bu bir şekilde yansımalı. Avrupa karşısında edindiğimiz aşağılık kompleksini aşarsak bunu yapabiliriz.. İddia ediyorum ki, çarpık kentleşmeden yamuk yumuk yollarımıza kadar her yere hakim olan şu ucuzculuğumuzun tek sebebi işte bu aşağılık kompleksidir. Kendimize güvenmiyoruz. Biz neyiz ki? Bizden bir şey çıkmaz? Biz yapamayız? Bizim millet adam olmaz? gibi sık sık kullanılan deyimlerden bu anlaşılıyor. Alfred Adler'in Aşağılık ve Üstünlük Kompleksi tezini okumanı tavsiye ediyorum. Özenti ve hayranlık duyguları insanda ve toplumda nasıl neticeler doğuruyor, kriminalite ile bağlantısı, rüşvet, adam kayırma gibi bütün toplumsal sorunların temelinde hep bu duygu var.. Sahte bir milliyetçilik duygusu, sahte bir türklük kavramı falan. Koskoca aydın TV ekranında türkçülük yapıyor, adama bakıyorum kılık kıyafetinden saç traşına kadar Amerikalı yahu! Herif tam tıkır her şeyini kaybetmiş haberi yok.. Ölüyüz ölü..

Şu sıralar kısa kısa cümleler kurarak bunları özetlemeye çalışıyorum. Mesela: Bir ırkın ordusu olmaz; bir medeniyetin ordusu olur. Bir ırkın ordusu olabileceğini bizi kim inandırdı? Barbarların ırka dayalı ordusu olur. Biz barbar mıyız? Küfrün ordusu, kendi medeniyetinin ordusu değil midir? Mesele İslam medeniyeti olunca 7 düel bir olup işkal etmiyorlar mı? Ordu, bir hayat tarzını, bir medeniyet birikiminin kurduğu cenneti korumak, kollamak için kurulur. Cennet kılıçların gölgesi altındadır hadisinin bir hikmeti budur. Zira yeryüzü cennetini kuramamışsan ahiret cennetini hak etmenin meydanı yok demektir. Cennet anaların ayağı altındadır sözünde bile medeniyet hikmeti vardır. Zira anaları eğit ki çocuklar sağlıklı terbiye almış bireyler olsun. Toplumda ananın fonksiyonunu iyi anlamak gerek.

Bak güzel kardeşim. Müslümanların artık uyanma vakti geldi de geçiyor bile.. Artık siyaseti, politikayı, popülarizmi, kemalizmi falan geçelim. Artık uyanma, dirilme vaktindeyiz. Ortaya enli boylu bir medeniyet fikri koyamazsak yok olacağız. Üretmek lazım, yazmak lazım, tefekkürleri yaymak lazım. Bir reaksiyon oluşturalım demiyorum. Ben artık aksiyona geçelim diyorum. Kendi medeniyetimizi hayata geçirelim. Birileriyle uğraşmayalım. Yaşayalım, bilinçlenelim. Bu iş için şiddete bulaşmaya gerek yok. Müslüman olarak sen o nezih medeniyet birikimini hayata geçir, bak Allah nasıl bereketlendiriyor..

Çoğu bunları yazdığım zaman beni anlamakta zorlanıyorlar. Diyorlar ki, evrim teorisine inanıyorsun, şimdide böyle yazıyorsun falan.. Evet, ben evrime inanıyorum ama evrim(ci) değilim. İkisi farklıdır. Ben modern arayışlara karşı değilim; batı uygarlığının modernizmine teslim olmaya karşıyım. Ben bilime karşı değilim; bilimin her şey üzerine hakimiyet kurma gayesine karşıyım. Kendi modernitemizi; bilim anlayışımızı ortaya koyalım, batının zihin kodlarına teslim olmayalım diyorum. Teslim olmak başka, beslenip beslemek başkadır. Allah, sizleri kavim kavim yarattık ki birbirinizle tanış olup öğrenesiniz diyor.

Geçen alanyalı kardeşle tartıştık. Ennegram diye bir şeyi bana savunuyor. Dedim ona, insanları kategorize eden bu sistemi sağlıklı bulmuyorum. Çünkü bu tip kategorilendirmelerin amacı insanı yönetmek ve yönlendirmek! TAM DARWİNİST FELSEFENİN TEZAHÜRÜ.. Kategorilere bakıyorsun, merhametli olmayı zaaf, ezici olmayı avantaj ön kabulünden yola çıkılmış! Tam batının zihin kodları ile tarif edilmiş kategoriler.. Dedi bana, Evrimci sen değil miydin noldu şimdi? Hoop dedim, evrim(ci) olmak başka evrim nazariyesi başka! Sen, dedim, evrimi kabul etmiyorsun ama evrimcisin farkında değilsin, çünkü bu felsfenin ürettiği neticeleri kolayca savunabiliyorsun, dedim. Farkımız bu! İnsanı hayvan-i nefisten ibaret bir varlık olarak inanmak başka; hayva-i nefis ve ruh sahibi olarak emaneti yüklenmiş tek varlık olarak inanmak başkadır. Hep nüanslar, hep nüanslar. Malesef biz Müslümanlar nüansları görmeye uğraşmıyoruz. Ya siyah ya beyazdan gidiyoruz. Çünkü sorgulamak yorucu oluyor. Oysa 1 saat tefekkürün 70 yıl ibadetten üstün olduğunu söyleyen bu dinin peygamberi değil midir? O halde bununla mükellefiz, hatta mes'ulüz..
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
@DostunDostu güzel abim yazdıklarına nasıl itiraz edeyim elbette kendimize ait tasarımlarımız olsun evimize giyeceğimize yaşam biçimimizi yansıtabilelim. hatta devletimize yasalarımıza.

peki bunu hangi fikri hür insanlar yapacak. bunu hangi imalatçı imal edecek. dönelim 100 sene evveline. bunu tasarlayacak bilinç nerede tasarımı üretecek makinalar techizatlar nerede.

biz batıyı taklid ettik neden tasarlamayı öğrenelim makinaları tanıyalım. bunlarla daha yeni tanışdık çok şükür tasarımcılarımızda oldu techizatımızda.

yazacağım yazı uzun olacak kusurumuza bakmayın.

islama saltanat öyle bir darbe vurduki halk ile devletin arasına görünmez duvarlar ördü. halk devletten öyle uzak kaldı ki kendi iç dinamikleriyle yaşam mücadelesi verdi. halkından beslenmeyen devlette halkçı politikalar üretemedi. tabanından beslenmeyen sistemler yıkılmaya mahkumdur ki uzunda sürse yıkıldı hepsi.

cumhuriyet ile halkımız artık devletiyle ilişki kurmağa başladı.
muhafazakar toplum bu ilişkiye en son giren topluluk. bu ilişkilerinde hala sağlıklı ilişki kurma problemi yaşıyorlar.

cumhuriyet laiklik halkçılık milliyetçilik devletçilik hepsi kendi kimliğimizi yeniden bulmamız için öncüllerimizdir. kemalizm kılıcı olmasaydı cennet vatanımız harabeydi birbirini gırtlaklayan ortadoğudan ne farkımız olurdu.

evet yeni kimliğimizi bulana kadar hatta oturtana kadar üzerimizde kılıcın gölgesi olacak.

hakikatte tek şekil ve suret vardır. o da aşktır. aşk suretini yaymalıyız. sünneti seniyye bize göre aşktır. sakaldan sarıktan sünnet seniyyemi olur.

selametle



...
 
Üst