Hadis-Mantık Çelişkileri

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Rasulullah ayakta su içilmesini yasakladı.” (Ebu Davud 4/No:3717)

Rasulullah'ı ayakta su içerken gördüm. (Ebu Davud 4/No:3718)


Çelişki...

Zemzem suyu ayakta içilir. Abdestten artan su ayakta içilir. Diğer sular oturarak içilir.

Başka sıkıntın varsa çekinmeden yazabilirsin. Senin sıkıntılarını gidermek benim işim.
 

AlpBilge

Yasaklı
Katılım
1 Şub 2015
Mesajlar
706
Tepkime puanı
33
Puanları
0
Rasulullah caminin bahçesine girerek şöyle dedi: “Şurası muhakkak ki cami ne cenabete, ne aybaşılıya helal değildir.” (Müslim Hayz 11, Ebu Davud Taharet 104. Tirmizi Taharet 101, Nesai Hayz18)

Rasulullah bizden biri aybaşılı olduğu halde onun kucağına başını koyar, Kuran okurdu. Bizden birimiz aybaşılı iken camiye gidip ona bir şeyler götürürdük.” (Nesai, Hayz, 19)


Çelişki...

Hangisi uydurma, hangisi sahih? Hadislerle amel edenler hangisine uyacaklar?
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Rasulullah caminin bahçesine girerek şöyle dedi: “Şurası muhakkak ki cami (de ibadet etmek) ne cenabete, ne aybaşılıya helal değildir.” (Müslim Hayz 11, Ebu Davud Taharet 104. Tirmizi Taharet 101, Nesai Hayz18)

Rasulullah bizden biri aybaşılı olduğu halde onun kucağına başını koyar, Kuran okurdu. Bizden birimiz aybaşılı iken camiye gidip ona bir şeyler götürürdük.” (Nesai, Hayz, 19)


Çelişki...

1178. “Bize Abdullah b. Musa, İbn Ebî Leyla'dan, (O) Ebu'z-Zübeyr'den, (O da) Câbir'den (naklen) haber verdi (ki, Cabir) şöyle dedi:”
“Biz cünüp olduğumuz halde caminin içinde yürür, bunda bir mahzur görmezdik.”[Ebu Muhammed Abdullah b. Abdirrahman ed-Darimi es-

Semerkandi (Abdullah Aydınlı), Sünen-i Darimi Tercüme ve Şerhi, Madve Yayınları: 2/464-466]



“Bizden birisi hayız halinde olduğu halde hasırı / seccadeyi götürüp Mescide sererdi.” (Nesaî, Taharet, 174)


Sonuç:

Hayızlı kadın ve cünüp olanlar camide ibadet kastıyla bulunamaz.

Ancak zaruri durumlarda camiye girebilirler.
 

AlpBilge

Yasaklı
Katılım
1 Şub 2015
Mesajlar
706
Tepkime puanı
33
Puanları
0
Geçen gün uydurma rivayetlerin sahih olduğunu iddia eden biriyle münazara ediyorduk. Kendini iyice kaptırmış. "Gerekirse deve idrarı içerim, kerkentekele de öldürürüm" falan diyor. Aynı bu şekilde birbiriyle çelişen uydurma rivayetleri sordum. Uyduruk rivayetlerin sahih olduğunu kanıtlamak için rivayetleri tahrif etmeye başladı. "Aslında öyle değil, şöyle demek istiyor" veya "o söz herkes için değil şunlar için geçerli" gibi yorumlar yaptı. Bu tevil çabaları uydurukçuların köşeye sıkıştıklarının/zor duruma düştüklerinin göstergesidir. Bu güne kadar inandıkları rivayetlerin uydurma olduğu ortaya çıkıyor çünkü.
 
Katılım
7 Haz 2014
Mesajlar
84
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Allah nasıl salavat getirir? insan Allah'ın verdiği akıl nimetine senin gibi nankörlük etmemeli.

Menfaate gelince hepinizin kafası çalışıyor da niye emirlerine gelince hepiniz aklı terk ediyorsunuz?

Çünkü saadet zinciri güzel değil mi?Tarikatınız laik devlete sırtını dayamış nimetlerinden de sizleri besliyor.Aklınızı verin yeter tarikatınız cebinize kefil.

Tabi ondan sonra salat ne zekat ne salavat ne kimin umurunda.

Bu hayatı yaşadığınız sürece kim Allah'ın sözlerine çağırırsa ona düşman olacaksınız.



LG-D682TR cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi



yazdığın cümlelerden Tarikat kelimesi çıkar . Tamda kendini dökümüşün cümlelere işde çelebinin düşünceleri diyebilirim.Zaten bazı sözlerle kendinizi maskeliyorsunuz.
Birde sizin o takip ettiğiniz porofosorler diyanetin içindede var çokda eyi para alıyorlar heçde rahatsız olmuyorlar. Hadislere uyacaksın okadar bütün ehli bidatin saldırış noktası hadislerdir. Biz nankörlük ediyomuşuz babababab. Rasulullah okadar çile çekiyor eziyete katlanıyor ümmeti için , adam hadisi bir çırpıda siliyor nankör biz oluyoruz bana siyaset yapma sen önce hadise inan.
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
Geçen gün uydurma rivayetlerin sahih olduğunu iddia eden biriyle münazara ediyorduk. Kendini iyice kaptırmış. "Gerekirse deve idrarı içerim, kerkentekele de öldürürüm" falan diyor. Aynı bu şekilde birbiriyle çelişen uydurma rivayetleri sordum. Uyduruk rivayetlerin sahih olduğunu kanıtlamak için rivayetleri tahrif etmeye başladı. "Aslında öyle değil, şöyle demek istiyor" veya "o söz herkes için değil şunlar için geçerli" gibi yorumlar yaptı. Bu tevil çabaları uydurukçuların köşeye sıkıştıklarının/zor duruma düştüklerinin göstergesidir. Bu güne kadar inandıkları rivayetlerin uydurma olduğu ortaya çıkıyor çünkü.
Her uydurmanın bir tevili vardır.Yoksa bu kadar insanı nasıl kandırırlar.

LG-D682TR cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 

Son.Fedai

Kıdemli Üye
Katılım
12 Şub 2007
Mesajlar
6,367
Tepkime puanı
136
Puanları
63
Yaş
54
Konum
Gaziantep
Web sitesi
www.elibolyazilim.com
"Gerekirse deve idrarı içerim, kerkentekele de öldürürüm" falan diyor.

Zorda Kalınca İdrar İçilebilir Mi?


Deniz kazası sonucu denizde sürüklenen denizcilerin, çölde yolculuk yaparken kızgın kumlarda yollarını kaybedenlerin, çok kurak yerlerde veya düşman tarafından kuşatılmış bölgelerde sıkışıp kalanların, yaşam mücadelelerinde idrarlarını içmek zorunda kaldıkları biliniyor.

İdrarın yüzde 95’i sudur! İdrar böbreklerde üretilir ve idrar torbasında depolanır. Buraya kadara son derece temizdir. Ancak idrar yolundan geçip dışarı çıkarken buralarda yerleşmiş her türlü bakteriyi de beraberinde alır. İdrarın yüzde 95’i sudur, geriye kalan yüzde 5 litrelik nitrojenli atıklar olan posada bulunanlar ise insanı hasta etmek için yeterli miktarda değillerdir. Örneğin: Hepatit- A’nın bulaşabilmesi için en azından bir litre mikroplu idrarın içilmesi gerekir.

İdrardaki ana atık üredir. Üreyi vücudu zehirleyen bir şey olarak bilen insanlar, onun ilaçlarda kullanıldığını öğrenince şaşırırlar.

Üre kandaki diğer elementler gibi ancak böbrekler hastalanıp görevlerini yapamadıklarında veya kan içindeki dengeyi sağlayamadıklarında zararlı olabilir. Bu kandaki diğer tüm besinler, hormonlar, enzimler vb. için de geçerlidir.

Zamanımız insanları idrarı bir an evvel vücuttan atılması gerekli iğrenç bir şey gibi düşünürler ama tarih içinde insanların ona bakış açıları bayağı farklı olmuştur. Romalılar zamanında deri tabaklanması işinde kullanılan idrar o kadar önem kazanmıştır ki üzerine VERGİ bile konulmuştur.

Tıbbın babası Hipokrat, önleyici tedavide idrar terapisini tavsiye etmiştir. 18. ve 19. yüzyıllarda idrar içmek, gut hastalığı, bağırsakların çalışması, derideki kaşıntılar ve sarılık için en etkili tedavi usulü olarak biliniyordu. Aynı yıllarda dişçiler idrarı ağız gargarasında antiseptik olarak öneriyorlardı.

Günümüzde de birçok kültürde idrar içmek kabul edilebilir bir olaydır. Sibirya yerlileri idrarlarını hem içmede hem de banyo yapmada, Alaska yerlileri antiseptik olarak yaraları sarmada, Hindistan ve Doğu Afrika yerlileri kendilerinin değil ama ineklerinin idrarlarını yıkanmada kullanılırlar.

Aslına bakılırsa ineklerin idrarları o bölgelerde bulunan birçok su kaynağından daha sterildir.


Unutmayalım ki, idrarımızın yüzde 95’i sudur.


https://gezgintech.com/zorda-kalinca-idrar-icilebilir-mi.html
 
Katılım
7 Haz 2014
Mesajlar
84
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Her uydurmanın bir tevili vardır.Yoksa bu kadar insanı nasıl kandırırlar.

LG-D682TR cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

İşde sıkıntı burda Hadis ilmini bilen Alime gideceksin o da sana açıklayacak ama bizim bahçıvan gidip.Makina mühendisinin işini yapmaya çalışıyor. sonrada köprüyü yıkıyor seninde o hesap. Kafama uydu alırım, Uymadı almam. eve gidince şunu mu yapıyorsun Biri sana okuyor Sen uydu veya uymadı diye işaretliyorsun. Boşuna uğraşmayın millet sizin aklınıza göre yaşamayacak,Tefsir ,Hadis ,Akaid ,Kıraat Alimlerinin Peşinden gidecek Mezhep imamlarının peşinden gidecek okadar. Senin aklına uymuyorum hemşerim . Birde adam yukarda cevaplamış

bizide uğraştırma uzun yazılar yazmana gerek yok kafama UYDU VEYA UYMADI de anlaşıldimı
 

çelebiler

Kıdemli Üye
Katılım
4 Ocak 2013
Mesajlar
7,457
Tepkime puanı
211
Puanları
0
İşde sıkıntı burda Hadis ilmini bilen Alime gideceksin o da sana açıklayacak ama bizim bahçıvan gidip.Makina mühendisinin işini yapmaya çalışıyor. sonrada köprüyü yıkıyor seninde o hesap. Kafama uydu alırım, Uymadı almam. eve gidince şunu mu yapıyorsun Biri sana okuyor Sen uydu veya uymadı diye işaretliyorsun. Boşuna uğraşmayın millet sizin aklınıza göre yaşamayacak,Tefsir ,Hadis ,Akaid ,Kıraat Alimlerinin Peşinden gidecek Mezhep imamlarının peşinden gidecek okadar. Senin aklına uymuyorum hemşerim . Birde adam yukarda cevaplamış

bizide uğraştırma uzun yazılar yazmana gerek yok kafama UYDU VEYA UYMADI de anlaşıldimı
İyi Allah Kitap göndermiş onu da senin anlamanı istiyor.Sadece vahiy olan Kuran'ı dine delil olarak vahyediyor.Başka sözleri yasaklıyor.Kuran'ı bizzat Allah açıkladığını bildiriyor.

Hadisler nereden çıktı?
Resul hadisleri yok ettirmiş.Rasid halifeler yok etmiş bulduklarını nasıl olacak?

LG-D682TR cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 

AlpBilge

Yasaklı
Katılım
1 Şub 2015
Mesajlar
706
Tepkime puanı
33
Puanları
0
Her uydurmanın bir tevili vardır.Yoksa bu kadar insanı nasıl kandırırlar.

LG-D682TR cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Eğitimsiz/cahil kişileri kandırıyorlar. Allah'ı bırakıp şeyhine kulluk eden, Kur'an'ı bırakıp uydurma rivayetlere iman edenleri aldatmak kolaydır. Rasulullah'ın öümünden sonra başkaları tarafından uydurulan rivayetleri "sahih hadis" diye yutturmaya çalışıyorlar. Şeyhi müridine "kertenkele öldür, sevaba gir" derse, mürid hemen kertenkele avına çıkar. Veya "deve idrarı iç" derse, hiç sorgulamadan diker kafaya. Zehirlense bile "şeyhim dediğine göre vardır bir hikmeti, elhamdulillah içtim ve zehirlendim" diye düşünür. Onlar için Allah'ın ne dediği değil, yeryüzünden edindikleri birtakım ilahların (mezheb imamlarının, şeyhlerin) ne dediği önemli. Allah'a apaçık şirk koşuyorlar. İnşallah tevbe ederler ve Kur'an'a dönerler.

Rasulullah'ın ölümünden sonra büyük bir otorite boşluğu oluştu. Her kafadan farklı bir ses çıkmaya başladı. Peygamber yaşarken sesini çıkaramayanlar, onun ölümünden sonra iktidar kavgasına tutuştular. Siyasi savaşlar yaşandı. Bugün bize Cemel vakası/Kerbela Olayı diye anlatılan savaşların hepsi Arapların siyasi çekişmeleridir, iktidar mücadelesidir. Şia kendini haklı çıkarmak için Ali'yi, Hasan'ı, Hüseyin'i öven/yücelten bir sürü hadis uydurdu. Diğer taraf da bugün bize "Sünnilik" olarak dayatılan siyasi ekolün temellerini atmak için kendi menfaatlerine göre hadisler uydurdular.
 
Üst