Zina Yasası tekrar çıkarılsınmı?

Zina Yasası tekrar çıkarılsınmı?

  • Kararsızım

    Oy: 0 0.0%
  • Fikrim yok

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    35

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Zinanın cezası evliyse recm, bekarsa 100 sopa.

Bunu uygulayamadıktan sonra suç sayılsa ne olur?

Saadet bile gelse bunu uygulayamaz.

Anca Hz. Mehdi as. uygular.

ciddi yaptırımlar getirilebilir.... tabiki cezanın Allah ın indirdiği gibi olması lazım.. yanlış bir şey konuşmayayım Allah korusunda, en azından caydırıcılık adına ön hazırlık adına.....
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,987
Tepkime puanı
2,085
Puanları
113
Konum
Mars
Zinanın cezası evliyse recm, bekarsa 100 sopa.

Bunu uygulayamadıktan sonra suç sayılsa ne olur?

Saadet bile gelse bunu uygulayamaz.

Anca Hz. Mehdi as. uygular.


:) o zaman sorumlu değiliz şuan desene yahu Mehdi uygulayacak ise bu insanların bu kanunları ile ne işi var!!
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
günaydın yetimcim...:)


Günaydın dedin dinden kaydın mahmut usta osmanoğlu hazretleri...hatırlatması ile

Elbette bu yasayı zina yasasını zinayı serbest bırakmak büyük vebaldir bu akp veya başka bir parti yapmış farketmez ..
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
ciddi yaptırımlar getirilebilir.... tabiki cezanın Allah ın indirdiği gibi olması lazım.. yanlış bir şey konuşmayayım Allah korusunda, en azından caydırıcılık adına ön hazırlık adına.....
Sana bu konuda sonuna kadar katılıyorum
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
günaydın dinden kaydın mahmut usta osmanğlu hazretleri...hatırlatması ile

Elbette bu yasayı zina yasasını zinayı serbest bırakmak büyük vebaldir bu akp veya başka bir parti yapmış farketmez ..

sabah namazını kıldıysak gün aydın dır, yoksa karanlık....:)


ab birliğine girmeyi hedeflemiş bir hükümet serbest ettiği şeyi nasıl yasaklayacak....merak etme yetim kardeşim, adım atsınlar arkasındayız....
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
sabah namazını kıldıysak gün aydın dır, yoksa karanlık....:)


ab birliğine girmeyi hedeflemiş bir hükümet serbest ettiği şeyi nasıl yasaklayacak....merak etme yetim kardeşim, adım atsınlar arkasındayız....


Her zaman doğru ne ise onu taleb etmeliyiz iktidar kim olursa olsun kim hangi partili olursa olsun doğruluk huzur ve saadete yol açar doğruluk hazinedir...
 

dostluk

Kıdemli Üye
Katılım
18 Haz 2007
Mesajlar
5,663
Tepkime puanı
304
Puanları
0
Yaş
50
Konum
istanbul
zina yasası nedir biri anlatabilirmi bana..çıkarılırsa yasa nasıl olacak ?
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
öyle bir hazırlık yok zaten... kamuoyu oluşturulmalı...insanlar , maddi yasalardan bir şekilde korkutulmalı...
 

Kaçak

Yeni
Katılım
21 Ara 2012
Mesajlar
8,416
Tepkime puanı
896
Puanları
0
Yasalar toplum doğurmaz yazık ki ...
toplumlar yasa doğurur ...
eğer toplum olursanız arayacağınız yasa sunulmuştur kitapta...
kitabi olmayan bir topluma kitaptan bahsetmek , topluma da kitaba da zulmdur....
hele toplum kitabi olsun, zinaya ödül koysanız esamesi okunmaz...
nasıl ki kitabi bir toplumda zinaya ödülden bahsetmek tuhaf kaçacaksa, kitabi olmayan bir toplumda cezadan bahsetmek aynı muhteviyatı içerir ..
Zina suç sayılacaktır, tüketmeyi bıraktığımız gün ...
 

dostluk

Kıdemli Üye
Katılım
18 Haz 2007
Mesajlar
5,663
Tepkime puanı
304
Puanları
0
Yaş
50
Konum
istanbul
öyle bir hazırlık yok zaten... kamuoyu oluşturulmalı...insanlar , maddi yasalardan bir şekilde korkutulmalı...

kaldırılan önceki yasayı söyyleyin o vakt..

mesela dini nikahla yaşamak zinamıydı ?

hani şu erdoğanın zinayı serbest etmeden ! önceki yasada neler vardı ?
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul


kaldırılan önceki yasayı söyyleyin o vakt..

mesela dini nikahla yaşamak zinamıydı ?

hani şu erdoğanın zinayı serbest etmeden ! önceki yasada neler vardı ?

kapımı aralıyorsun, dini nikahla yaşayacak diye bazıları, zinayı serbest etmekmi gerekiyordu..... yapmayın yahu bu kadar...
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Mevzu bahis zina yasası,Ak parti iş başına gelmeden 1999'da Anayasa Mahkemesi tarafından ve Haşim Kılıç ile Ahmet Nejdet Sezer gibi isimlerin imzalarının bulunduğu işte bu belgeyle serbestleşmiştir:( Link 2 )


Anayasa Mahkemesi'nin,zinanın Türk Ceza Kanunundan çıkarılmasına dair dilekçesi:


Link 2:http://www.anayasa.gov.tr/index.php?l=manage_karar&ref=show&action=karar&id=1405&content


ANAYASA MAHKEMESİ KARARI


Esas Sayısı : 1998/28
Karar Sayısı : 1998/37
Karar Günü : 23.6.1998
R.G. Tarih-Sayı :R.G.'de yayımlanmamıştır. (Yeniden karar verilmesine yer olmadığına)
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Espiye Asliye Ceza Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU : 1.3.1926 günlü, 765 sayılı "Türk Ceza Kanunu"nun 440. maddesinin, Anayasa'nın 10. maddesine aykırılığı savıyla iptali istemidir.
I-OLAY
Sanığın Türk Ceza Kanunu'nun 440. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasında Mahkeme, kocanın zinasına ilişkin Türk Ceza Kanunu'nun 441. maddesinin iptal edilmesine karşın bu konuda yasal düzenleme yapılmaması nedeniyle, karının zinasını cezalandıran Türk Ceza Kanunu'nun 440. maddesinin yasa önünde eşitlik ilkesine aykırılık oluşturduğunu ileri sürerek iptali için başvurmuştur.
II- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi uyarınca, Ahmet Necdet SEZER, Güven DİNÇER, Samia AKBULUT, Haşim KILIÇ, Sacit ADALI, Ali HÜNER, Lütfi F. TUNCEL, Mustafa YAKUPOĞLU, Nurettin TURAN, Fulya KANTARCIOĞLU ve Mahir Can ILICAK'ın katılmalarıyla 26.5.1998 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine oybirliğiyle karar verilmiştir.
III- ESASIN İNCELENMESİ
Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, iptali istenilen yasa kuralı, Anayasa'ya aykırılık savına dayanak yapılan Anayasa kuralıyla bunlarla ilgili gerekçeler ve dosyada bulunan tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Mahkeme, Türk Ceza Kanunu'nun 440. maddesinin Anayasa'nın 10. maddesine aykırılık oluşturduğunu ileri sürerek, iptali isteminde bulunmuştur. Ancak, Türk Ceza Kanunu'nun 440. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin 23.6.1998 günlü, Esas 1998/3, Karar 1998/28 sayılı kararıyla iptal edilmiştir. Bu durumda, kural hakkında yeniden karar verilmesine gerek bulunmamaktadır.
IV- SONUÇ
1.3.1926 günlü, 765 sayılı "Türk Ceza Kanunu"nun 440. maddesi 23.6.1998 günlü, E. 1998/3, K. 1998/28 sayılı kararla iptal edildiğinden KURAL HAKKINDA YENİDEN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 23.6.1998 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkan
Ahmet Necdet SEZER
Başkanvekili
Güven DİNÇER
Üye
Samia AKBULUT
Üye
Haşim KILIÇ
Üye
Yalçın ACARGÜN
Üye
Mustafa BUMİN
Üye
Sacit ADALI
Üye
Ali HÜNER
Üye
Lütfi F. TUNCEL
Üye
Fulya KANTARCIOĞLU
Üye
Mahir Can ILICAK



Bu da sözünü ettiğimiz Haşim Kılıç ile Ahmet Nejdet Sezer'in de imzalarının bulunduğu işte o YASAĞI SERBESTLEME belgesi:( link 3 )
Link 3:http://www.anayasa.gov.tr/index.php?l=manage_karar&ref=show&action=karar&id=1487&content


ANAYASA MAHKEMESİ KARARI


Esas Sayısı : 1999/24
Karar Sayısı : 1999/30
Karar Günü : 13.7.1999
R.G. Tarih-Sayı :05.07.2000-24100
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Buharkent Asliye Ceza Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU : 1.3.1926 günlü, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 6123 sayılı Yasa'nın 1. maddesiyle değiştirilen 442. maddesinin, Anayasa'nın 10. maddesine aykırılığı savıyla iptali istemidir.
I- OLAY
Eşinden ayrı yaşayan sanığın bir süredir başkasıyla birlikte olduğunun saptanması üzerine, Türk Ceza Kanunu'nun 442. maddesi uyarınca cezalandırılması için açılan davada Cumhuriyet Savcısının Anayasa'ya aykırılık savını ciddi bulan Mahkeme, Yasa hükmünün iptali için başvurmuştur.
II- İTİRAZIN GEREKÇESİ
Mahkeme kararının gerekçe bölümü şöyledir:
"Türk Ceza Kanunu'nun 442. maddesinde öngörülen suç, bağımsız ceza yaptırımına bağlanmış özel nitelikli bir zina suçudur. (Yarg. 5.C.D.sinin 22.12.1993 tarih ve 4269/4668 EK.).
Türk Ceza Kanunu'nun 442. maddesi fail hakkında uygulandığı takdirde suça ortak olan, zorunlu diğer fail hakkında da uygulanmalıdır. (Yargıtay CGK.nun 5.3.1930 tarih ve 260/419 E.K. sayılı kararı).
Ayrı yaşamada haklılık olgusu incelendiğinde;
Sanık Rukiye eşi ile aralarında geçimsizlik olduğu için 5.5.1997 tarihinde Buharkent Asliye Hukuk Mahkemesinde boşanma davası açtığını ve ayrı yaşamaya başladığını daha sonra suça konu fiili işlediğini beyan etmiş, getirtilerek incelenen ve kesinleşen Buharkent Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.5.1998 tarih ve 1997/34 esas, 1998/59 karar sayılı ilamında davacı sanığın 7.5.1997 tarihli dilekçesiyle evlendiklerinden beri eşinin evliliğin kendisine yüklediği hiçbir görevi yerine getirmediğini... vs. nedenlerle boşanma talebinde bulunduğu davalı müşteki Ramazan'ın ise 21.5.1998 ve 19.6.1997 celselerde açılan davayı kabul ettiğini ve böylece tarafların boşanmalarına karar verildiği anlaşılmıştır.
Sanık Rukiye ve suç ortağı Nevzat'ın ise boşanma davası açıldıktan yaklaşık 2,5 ay sonra 20.7.1997 tarihinde davaya konu fiili gerçekleştirmişlerdir.
Görüldüğü üzere boşanma davasında davacı sanık Rukiye terkte haklı olduğunu kanıtlamıştır.
Kadının zinasını düzenleyen TCK.nın 440. maddesi Yüksek Anayasa Mahkemesince Anayasa'ya aykırı görülerek iptal edilmiştir.
Erkeğin zinasını düzenleyen TCK.nın 441. maddesi de Yüksek Anayasa Mahkemesince Anayasa'ya aykırı görülerek iptal edilmiştir.
Her iki iptal kararı da yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Buna karşılık ayrı yaşamakta haklı olan kadının yasasını düzenleyen bağımsız ceza yaptırımına bağlanmış özel nitelikli bir zina suçu niteliğindeki TCK.nun 442. maddesi ise halen yürürlüktedir.
Bu durumda kadının zinası suç olmaktan çıktığı halde ayrı yaşamakta haklı olan kadının ve ortağının zinasının suç sayılması Anayasa'da öngörülen eşitlik ilkesine aykırıdır.
Yukarıdan beri açıklanan nedenlerle sanıklar hakkında uygulanması istenen TCK.nın 442. maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğu hususundaki iddia ve savunma ciddi görülerek TCK.nın 442. maddesinin iptali istemi ile Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar verilmesi gerekmiştir."
III- YASA METİNLERİ
A. İtiraz Konusu Yasa Kuralı
765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun itiraz konusu değişik 442. maddesi şöyledir :
"Madde 442- Yukarıdaki maddelerde yazılı cürümlerin işlendiği sırada karı ve koca biribirinden nikâh baki olduğu halde hakimin hükmü ile ayrılmış veya biri diğerini terketmiş ise herbirinin cezası üç aydan bir seneye kadar hapistir."
B. İlgili Yasa Kuralları
Türk Ceza Kanunu'nun ilgili görülen maddeleri şunlardır :
1- "Madde 443- Geçen maddelerde yazılı olan cürümlerden dolayı takibat icrası karı kocadan biri tarafından şahsi dâva ikamesine bağlıdır. Bu keyfiyet, cürümde şerik olanlar içinde şarttır."
2- "Madde 444- Dâvadan vazgeçmek, hükümden sonra dahi makbuldür. Bu halde hükmün icrasından ve cezanın neticelerinden sarfınazar olunur. Karı kocadan birinin ölümü dâvayı iskat eder."
C- Dayanılan Anayasa Kuralı
Başvuru kararında dayanılan Anayasa kuralı şudur :
"MADDE 10.- Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar."
D- İlgili Anayasa Kuralları
İlgili görülen Anayasa kuralları şunlardır :
1- "MADDE 2.- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir."
2- "MADDE 38.- Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
Suç ve ceza zamanaşımı ile ceza mahkûmiyetinin sonuçları konusunda da yukarıdaki fıkra uygulanır.
Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur.
Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.
Hiç kimse kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.
Ceza sorumluluğu şahsîdir.
Genel müsadere cezası verilemez.
İdare, kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran bir müeyyide uygulayamaz. Silahlı Kuvvetlerin iç düzeni bakımından bu hükme kanunla istisnalar getirilebilir.
Vatandaş, suç sebebiyle yabancı bir ülkeye geri verilemez."
IV- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi gereğince; Ahmet Necdet SEZER, Güven DİNÇER, Haşim KILIÇ, Yalçın ACARGÜN, Mustafa BUMİN, Sacit ADALI, Ali HÜNER, Lütfi F. TUNCEL, Fulya KANTARCIOĞLU, Mahir Can ILICAK ve Rüştü SÖNMEZ'in katılımlarıyla 14.6.1999 günü yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine oybirliğiyle karar verilmiştir.
V- ESASIN İNCELENMESİ
Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, iptali istenilen ve ilgili görülen Yasa kuralları, dayanılan ve ilgili görülen Anayasa kuralları ile bunların gerekçeleri ve öteki yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Zina suçuna, Türk Ceza Kanunu'nun "Adabı Umumiye ve Nizamı Aile Aleyhinde Cürümler" başlıklı sekizinci babının beşinci faslında yer verilmiştir. Evlilik birliğinin eşlere yüklediği cinsel sadakatin ihlâli olan zina, evli bir kişinin eşinden başkasıyla cinsi ilişkide bulunmasıdır.
Anayasa Mahkemesi'nin 23.9.1996 günlü, Esas: 1996/15; Karar: 1996/34 sayılı kararıyla kocanın zinasını düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 441., 23.6.1998 günlü, Esas: 1998/3; Karar: 1998/28 sayılı kararıyla da karının zinasına ilişkin 440. maddesi iptal edilmiştir. 441. maddenin iptali sonucu oluşan hukuksal boşluğun doldurulabilmesi için iptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir. İptal kararının 27.12.1996 günlü, 22860 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanmasınave yayımı tarihinden itibaren belirtilen sürenin geçmesine karşın yasakoyucu tarafından bugüne kadar yeni bir düzenleme yapılmamıştır. Karının zinasını düzenleyen 440. maddenin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı da 13.3.1999 günlü, 23638 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden karı ve koca için zina suç olmaktan çıkmıştır.
A- Anayasa'ya Aykırılık Sorunu
Başvuru kararında, Türk Ceza Kanunu'nun 440. ve 441. maddelerinin Anayasa Mahkemesi'nce iptalinden sonra karı ve koca için zinanın suç olmaktan çıkmasına karşın, 442. maddenin, ayrı yaşamakta haklı olan karının zinasını ceza yaptırımına bağlanmasının Anayasa'nın 10. maddesinde öngörülen eşitlik ilkesine aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istenilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında 2949 sayılı Kanun'un 29. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi, yasaların Anayasa'ya aykırılığı konusunda ilgililer tarafından ileri sürülen gerekçelere dayanmak zorunda değildir. Taleple bağlı kalmak kaydıyla başka gerekçe ilede Anayasa'ya aykırılık kararı verebilir. Bu nedenle, konuyla yakın ilgisi gözetilerek, Anayasa'nın 2. ve 38. maddeleri yönünden de inceleme yapılması gerekli görülmüştür.
Anayasa'nın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu belirtilmiştir. Hukuk devleti, eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına saygılı, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa'ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan, yasaların üstünde yasakoyucunun da uyması gereken temel hukuk ilkeleri ve Anayasa bulunduğu bilincinde olan devlettir.
Anayasa'nın 38. maddesinde, hiç kimsenin işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir eylemden dolayı cezalandırılamayacağı, ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirlerinin ise ancak kanunla konulacağı öngörülmektedir.
Türk Ceza Kanunu'nun sekizinci babının beşinci faslında yer alan 442. maddesinde; "Yukarıdaki maddelerde yazılı cürümlerin işlendiği sırada karı ve koca birbirinden nikah baki olduğu halde hakimin hükmü ile ayrılmış veya biri diğerini terk etmiş ise her birinin cezası üç aydan bir seneye kadar hapistir." denilmektedir. Madde zina suçunun indirim nedenlerine ilişkin olup uygulanabilmesi için Türk Ceza Kanunu'nun 440. ve 441. maddelerinde belirtilen zina suçunun işlenmesi gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi'nce verilen iptal kararları sonucu 440. ve 441. maddelerde düzenlenen zinanın suç olmaktan çıkması nedeniyle 442. madde uygulanmaz hale gelmiştir. Bu durumda, zina suçu ve buna bağlı olarak cezası da ortadan kalkmış olması sonucu cezanın indirimini düzenleyen 442. maddenin uygulanma olanağı kalmadığından Anayasa'nın 2. ve 38. maddelerine aykırılığı nedeniyle iptali gerekir.
İtiraz konusu kuralın Anayasa'nın 10. maddesindeki eşitlik ilkesiyle ilgisi görülmemiştir.
B- İptal Sonucu Yasa'nın Diğer Hükümlerinin Uygulama Olanağını Yitirip Yitirmediği Sorunu
2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 29. maddesinin ikinci fıkrasında, "Ancak başvuru, kanunun, kanun hükmünde kararnamenin veya içtüzüğün sadece belirli madde veya hükümleri aleyhine yapılmış olup da, bu belirli madde veya hükümlerin iptali kanunun, kanun hükmünde kararnamenin veya içtüzüğün bazı hükümlerinin veya tamamının uygulanmaması sonucunu doğuruyorsa, Anayasa Mahkemesi, keyfiyeti gerekçesinde belirtmek şartıyla, kanunun, kanun hükmünde kararnamenin veya içtüzüğün bahis konusu öteki hükümlerinin veya tümünün iptaline karar verebilir" denilmektedir.
Türk Ceza Kanunu'nun 442. maddesinin iptali sonucu 443. ve 444. maddelerinin de uygulanma olanağı kalmadığından, 2949 sayılı Kanun'un 29. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca anılan maddelerin de iptali gerekir.
VI- SONUÇ
A- 1.3.1926 günlü, 765 sayılı "Türk Ceza Kanunu"nun 442. maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE,
B- 442. maddenin iptali nedeniyle uygulanma olanağı kalmayan Yasa'nın 443. ve 444. maddelerinin de 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 29. maddesinin ikinci fıkrası gereğince İPTALLERİNE, 13.7.1999 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.


Başkan
Ahmet Necdet SEZER
Başkanvekili
Güven DİNÇER
Üye
Haşim KILIÇ
Üye
Yalçın ACARGÜN
Üye
Mustafa BUMİN
Üye
Sacit ADALI
Üye
Ali HÜNER
Üye
Lütfi F. TUNCEL
Üye
Fulya KANTARCIOĞLU
Üye
Mahir Can ILICAK
Üye
Rüştü SÖNMEZ
 

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,987
Tepkime puanı
2,085
Puanları
113
Konum
Mars
Senin hayatından Allah 'ın yasa ve Kanunlarının kimse çıkartıp atamaz eğer Allah 'ın yasa ve kanunlarının önün birileri senin uyman için yasa ve kanun getiriyorsa işte o zaman bahane ara ama öyle bir bahane ara ki Allah katından geçerli olsun ama sana şunu söyleyeyim ki!! hiç bir bahane bulamazsın uyduramazsın Allah kime ne indirdiğini çok iyi bilmektedir.
@lafons7275 bu bahaneler ile bir arpa boyu yol alamazsın.. Tağut ile ilgili ayetleri okumadın mı!! Sen Allah 'a kul olacaksın...

Hakka teslim olmayanlar tağut 'a teslim olur...
 
Üst