Vehhabi demeyelim zira onlar boyle bir tanimlamayi kabul etmiyorlar. Biz selefiyiz diyorlar.
Hepimiz sunu kabul etmek durumundayiz ki bugun hicbir cemaat, akim, ekol ilk ciktigi anki itidalini korumuyor maalesef. Ne selefisi ne tasavvufcusu ne de bilmem digerleri. Yozlasmis bir selefilik hariciligi ihya ederken yozlasmis bir sufilik de murciiligi mesrulastirmaktadir.
Bugun bizim sufiligin nefis terbiyesine ve selefiligin sadeligine ihtiyacimiz var. Bugun her iki kesim isin bir yonunu one cikarirken digerini ihmal eder hale gelmistir. Selefi, sufilige karsi cikayim derken nefis terbiyesini ihmal eder hale gelmistir. Keza Sufi, selefilige karsi cikayim derken, selefilerin o sadeligini bidat ve hurafelerden arindirilmis oz kaynaklara donme hassasiyetini ihmal eder olmustur.
Birisi batin adi altinda hurafe pesinde kosarken digeri de zahir adi altinda İslam'in da ongordugu icsel, manevi yonunu ihmal eder hale gelmistir.
O halde tasavvufun, selefiligin, mealcilerin, mutezilenin vs İslam'a uygun iyi yonlerini alalim, asiriliklarini kufre dustukleri hususlari atalim. Bizde maalesef toptancilik hastaligi var. Bir sey ya vardir ya da yoktur bize gore, hic arasi yoktur. Dusmanligimiz, dusman oldugumuz seylerin iyi yonlerini gormemizi de engelliyor. Halbuki hic mi dogru taraflari yok, hic mi hakka isabet ettikleri yonleri yok.
Bugun Selefilerin sufilere verdigi tepki ile sufilerin selefilige verdigi tepki ayni. Bugun ne bir sufi İbn-i Teymiyye'nin bir eserini okumustur ne de bir selef gercek tasavvuf ile ilgili bir eser. Cehalet her iki tarafta esit sekilde durumunu koruyor. Kulaktan dolma iftiralarla birbirlerini itham edip duruyorlar.
Mesele Selefilerin oz'e donus, bidat ve hurafelerden arinmis o saf kaynaklardan beslenme yonunu alalim. Sufilerin zuhd ve nefis terbiyesini ihmal etmeyelim. Mealcilerin Kuran vurgusunu onemseyelim. Ehl-i Hadis'in hadis hassasiyetini koruyalim vs.
Selefiligin de Tasavvuf'un da asli haktir. Tahrif edilmis kismini atmak
ve orta yolu tutmak yani itidalli olmak zorundayiz diye dusunuyorum.
Olasi bir yanlis anlasilmayi da duzeltmek isterim. Bugunku tasavvuf ve selefilikten beriyim. Bugunku tasavvuf mecrasindan cikmis ve bircok kufru bunyesinde barindirmaktadir aynen selefilikte oldugu gibi. Ve sunu da soyleyeyim, cehaletin bu kadar ayyuka ciktigi bir donemde ancak selefi bir metodla cozum uretilebilir. Yani zuhd ve nefis terbiyesi sonraki asamadir. Once saf ve bozulmamis, icine bidat ve hurafe karismamis kaynaklardan itikadı olusturma sonra nefis tezkiyesi.