Herhalde bilgi eksikliğinden olacak, delege sayısı 1250 değil.Yani 1250 delegeden, 684 ünün oyu alınmış değil.Katılan delege sayısı, 684'ten 3,4 delege daha fazla.O, 3,4 delegeninde oyu, yanlış kullanmadan geçersiz sayılmış, yani onlarında hocaya oy verdiği açıklandı. Her neyse bu gibi konular elştirilecek şeyler değil.Bir parti programları açısından eleştirilir.Ben Saadetin programında eksiklik bulsam eleştiririm.Fakat bazıları, reeel siyaseti bahane ederek, eleştiri yollarını kapatıyor.Hocayı ''Tek Adam' olmakla eleştirenler, aynı şey, Erdoğan tarafından daha alası ile yapılınca, susuyorlar. AKP de , Erdoğanı eleştirme özgürlüğü varmı?Bu çifte standart değilmi.?AKP ye oy veren müslümanlar gördükleri yanlışları , açıkca söylemelidirler.Mesela Havuz sisteminin uygulanmaması gibi.
Hayatını bu millete siyasi yoldan hizmet için adamış bir zatı, basit , ucuz politikalarla eleştirenler, ciddiye alınamaz.Ciddi eleştirler ise her zaman yapılabilir.Erbakanın 1969 yılında söylediği sözlerin bugün için önemi azalmamış, tersine artmıştır.İslam Birliği yani İttihadı İslamın önemi şimdi daha çok hissediliyor.Bazı strateji hatalarını bahane ederek, ucuz politikalarla saldırmak, herhalde müslümanları değil, bu zattan hiç haz almamış ve hedef yapılarak üstünün (fikirlerinin) betonla örtülmesini söyleyen siyonistlerin hoşuna gider.İsraili yöneticilere sorun ,Türkiyede en çok kimde hoşlanmadıklarını, ilk sırada sayın Erbakan gelir.
İslam birliği olacak,olmalı.
Ama ne acıdırki bu birliği sağlama iddiasındaki adam daha partide birliği sağlayamıyor,aksine bozan taraf oluyor.
AKP olmadı, Kurtulmuş. Onlarıda yaka paça attılar. Al sana birlik.
Erbakan ın genelbaşkanlığına gelince; Türkiye adına elbette hayırlı olsun. Ama bir umut asla yok.
Eğer önümüzdeki seçimlerde Saadet tek başına seçime girer ve başarısız olursa bu başarısızlık Erbakan ın mı, yoksa her zamanki gibi yine teşkilatların mı olacak?
Bence şimdiden bunu Erbakan açıklamalı.
Yoksa sorumun cevabını ben biliyorum.