şefaat var mıdır?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

a4 tech

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
Senin bana verdiğin ayette( yaşayan mürşidlere vermiş olduğu şefaat günüyle) ilgili ayettir.Ve arapçasına bakıldığında kıyamet gününü göremezsin.Orada izin günü yazıyor.Kıyamet gününü göremezsin.Bu ayette yaşayan mürşidlerin şefaat(yardımcı) ifade ediyor.bizim kafamızı karıştıran nokta arapça kelimeyi türkçeyle karıştırmamızdan kaynaklanıyor.Şefaat etmek dediğiniz yardımdır.

mumin 18
araf 53
muddessir 38-40
bakara 254-48-123
inşaallah bu ayetleri incele.

kardeşim biz şefaatin öbür dünyada olmadığını söylüyoruz.bu şefaat(yardım) vardır.
desdekleyen ayetler:meryem 87--muddessir 38.40--araf 53--mumin 18
 
B

.BeYzA.

Guest
Öncelikle bu husustaki ayetleri iki grupta ele almak gerekmektedir. Çünkü Allah azze ve celle kâfirler için şefaat olmadığını bildirirken, Müslümanlar için şefaat olacağını bildirmiştir. Bunu daha yakından inceleyelim ve şefaatın kime mümkün, kime yasak olduğunu görelim


(Mü’min 18) Ey Muhammed! Onları yaklaşan kıyamet gününün tehlikesine karşı uyar. O gün, yürekler korkudan adeta gırtlaklara dayanmış, onlar da yutkunup dururlar. Zalimler

için ne candan bir dost, ne de sözü dinlenir bir şefaatçi vardır.

Ayetin Doğru Anlaşılması :

Ayetin muhatabı müşriklerdir.

Hesap gününde kafirler için hiçbir şefaat edici olmadığına açık bir delildir.

Bu ayetlerdeki mana açıkça şefaatı kafirlerden nefyederken, şefaatın mutlak olarak yokluğuna hükmetmek ve bu ayetleri delil göstermek ilimden bir zerre nasibi olan kimse için muhaldir.

(A’raf 53) Onlar kitabın bildirdiği sonuçtan başka bir şey beklemiyorlar. Sonucun geldiği

gün, daha önce onu unutmuş olanlar derler ki: "Rabbimizin peygamberleri bize

gerçeği getirmişlerdi. Şimdi bize şefaat edecek kimse varmıdır ki bize şefaat etsin,

yahut geriye çevrilsek de yaptığımız amellerden başka ameller işlesek." Doğrusu onlar

kendilerini zarara sokmuşlardır. Uydurdukları şeyler de onları bırakıp kaybolmuştur.

Ayetin Doğru Anlaşılması :

Ayetin muhatabı kıyametin kopacağını ve haşrolunacaklarını bile bile günaha dalan ve kendi uydurdukları (delilsiz) bir takım kurtarıcıları olacağına inanan kafirlerdir. Onlar da uydurdukları şeylerin bir işe yaramadığını gördükleri gün kafirler için hiçbir şefaatçı olmayacağını anlayacaklardır.



(Müddessir 48) Artık onlara, şefaat edeceklerin şefaati fayda vermez.



Ayetin Doğru Anlaşılması :

Ayetin muhatabı hesap gününü yalanlayan kafirlerdir.

Ayet, şefaat yetkisi verilen kimselerin o kafirlere şefaat etmeyeceğine ve onlar için hiçbir şefaatçı olmadığına delildir
 

a4 tech

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
2\Bakara 254:Ey Amenu olanlar! içinde bir alışverişin bulunmadığı ne bir dostun bulunmadığı ve nede bir şefaatin bulunmadığı gün gelmeden(kıyamet günü)size verdiğimiz rızıklardan infak edin.Ve kafirler,onlar zalimlerdir.

peki kardeşim bunada mı hayır diyeceksin.
 
B

.BeYzA.

Guest
254---) Ey iman edenler! İçerisinde hiçbir alışveriş, hiçbir dostluk ve hiçbir şefaat bulunmayan gün gelmeden önce, size verdiğimiz rızıklardan Allah yolunda harcayın. İnkâr edenler elbette zalimdirler


"Küfür yolunu benimseyenler", Allah'ın emirlerine uymayı reddedenlerin ve servet biriktirmeyi Allah rızasını kazanmaya tercih edenleri veya burada uyarılan kıyamet gününe inanmayan ya da ahiret'te şu veya bu şekilde bir kimsenin dostluğu ya da şefaati sayesinde kurtuluşa ereceklerini sananları kastetmektedir"
 

Bedrin_Aslanı

Profesör
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
1,792
Tepkime puanı
3
Puanları
0
2\Bakara 254:Ey Amenu olanlar! içinde bir alışverişin bulunmadığı ne bir dostun bulunmadığı ve nede bir şefaatin bulunmadığı gün gelmeden(kıyamet günü)size verdiğimiz rızıklardan infak edin.Ve kafirler,onlar zalimlerdir.

peki kardeşim bunada mı hayır diyeceksin.

Kardeşim Mealle amel eden zındıktır biliyorsun. 4 hak mezhebin hepsi şefaati kabul etmişken biz onlardan dah iyi mi yorumluyoruz. Hadisleri kabul etmiyormusun? Kimden etkilendin veya hocan kim? Yoksa kendi başına evde otururken ayetleri yorumlayıp bu sonuca mı vardın?
 

Bedrin_Aslanı

Profesör
Katılım
20 Haz 2006
Mesajlar
1,792
Tepkime puanı
3
Puanları
0

(O gün, kimse şefaat edemez. Ancak Rahman olan ALLAH’ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığı kimse şefaat eder.) [Taha 109]

(Rahman olan ALLAH’ın nezdinde söz ve izin alanlardan başkası şefaat edemez.) [Meryem 87]

(ALLAH’ı bırakıp da, taptığı putlar şefaat edemez. Ancak hak dine inanıp ona şahitlik eden kimseler şefaat eder.) [Zuhruf 86]

(Onlar, Onun [ALLAH’ın] rızasına kavuşmuş olandan başkasına şefaat etmezler.) [Enbiya 28]
(Sadece ALLAH’ın dilediği ve razı olduğu kimselere şefaat etmesi için izin verilen, göklerde nice melekler vardır.) [Necm 26]

(ALLAH’ın izni olmadan kim şefaat edebilir?) [Bekara 255]
(ALLAH’ın izni olmadan hiç kimse şefaatçi olamaz.) [Yunus 3]
(Bütün şefaatler ALLAH’ın iznine bağlıdır.) [Zümer 44]
 

a4 tech

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
Peki günahı olanlara şefaat edecekse,günahı olmayanlara ne edecek.Günahı olmayanların günahı ne?Böyle komiklikler yapmayın lütfen.
 

SeNoL

MUEYABYA
Katılım
16 Kas 2006
Mesajlar
4,867
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
42
Konum
Kocaeli
kardeşim sen benim yazdığım cevapları okumuyosun galiba

Bence yazılanların bir çoğunu okumuyor...Kafasına göre bir iki ayet seçmiş sadece onları söyleip duruyor..Güzel kardeşimm..Sanada o kadar ayet verilmiş neden onlara bakmıyorsun...Sayfalar dolusu fikirler hadisler beyan edilmiş..Neden onlara bakmıyorsun da kendi kendine bir yol tutturmuş gidiyorsun...O kadar Sahabe,Evliyaullah,ALLAH dostu bu zaman kadar bu ayetleri görmemişlerde sen mi fark ettin bunları..Akıl ve mantık çerçevesi içinde düşünelim...Bu hepimiz için daha iyi olacaktır...Soru sorup duruyorun her cevaba karşılık..o zaman sende benim soruma cevap ver bakalım

Esselamualeykum

Mübarek kardeşim..Kuran-ı azimüşşanda geçmeyen ama namazlarımızda okuduğumuz dualar var...Senin bu mantığına göre onlarında doğruluğunu mu aramamız gerekiyor...????

O gün, Rahmân’ın izin verdiği ve sözünden razı olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez. Taha 109

Başka ayete gerek var mı???
 
B

.BeYzA.

Guest
"Şefaat haktır ve gerçektir. Bütün büyükler Cenab-ı Hakk’ın koyduğu sınır dahilinde şefaat edeceklerdir. Şahit olmak da bir bakıma şefaat kabul edilecekse, eğer, Ümmet-i Muhammed bu manâda bütünüyle şefaat edecektir.

Şefaatı inkar edenlerin, dünyada da ukbada da kazanacakları bir şey yoktur. Çünkü Allah (cc) orada kullarına, kulları O’nu nasıl bilip tanımışlarsa, öyle muamele edecektir.."

AHMED ŞAHİN...

şefaat haktır ve gerçektir...inkarı küfre götürebilir, lütfen yazılanları dikkatli okuyun
 
B

.BeYzA.

Guest
Peki günahı olanlara şefaat edecekse,günahı olmayanlara ne edecek.Günahı olmayanların günahı ne?Böyle komiklikler yapmayın lütfen.

Bir kere bir kimsenin şefaat kapsamına girebilmesi için ilk şart, şefaat edilecek kişinin tevhid ehli olup Allah Teala'ya şirk koşmamasıdır. Bu konu, Hz. Resulullah (s.a.a)'in hadisinde açıkça belirtilmesiyle birlikte, Allah Teala'nın, meleklerin sadece Allah'ın razı olacağı kimselere şefaat edeceklerini bildiren ayetinden de anlaşılmaktadır.

Şefaate nail olmanın ikinci şartı, halisane bir kalple Allah Teala'ya inanmaktadır

Hz. Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Benim şefaatim, kalbi dilini ve dili de kalbini onaylayacak bir şekilde halisane bir kalple Allah'ın birliğine ikrar edenler içindir." (346)

Şefaate nail olmanın üçüncü şartı, Ehl-i Beyt'e karşı kin ve düşmanlık beslememektir
 
B

.BeYzA.

Guest
Ayrıca Allah Teala Kur'an-ı Kerim'de cehenneme giden bir grubun şefaate nail olmama sebeplerini şöyle açıklıyor: "Cennet ehli o azgın suçlulara soracaklar: "Sizi şu cehenneme sürükleyen nedir?" diye. Onlar diyecekler ki: "Biz namaz kılanlardan olmadık, yoksula da yedirmezdik, batıla dalanlarla beraber de dalıyorduk, hesap gününü de yalanlardık, sonunda yakin (ölüm) gelip bize çattı." Artık şefaatçilerin şefaati de onlara bir fayda vermedi." (müddessir40-48)
 

a4 tech

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
şefaat ve cehennem

4 Hak mezhep olduğunu nerden biliyorsun.bende hanefi mezhebindenim.Bu demek değildir ki kuranı bir kenara atalım.Ayetlerin anlamlarıyla amel etmeyelim.

Mezhepler peygamberimizden sonra çıkmıştır.Fıkıh konularında alakadar eder yüzlerce mezhep vardı.Çoğu sapık mezhepdi.Bir gün alimler toplandı.Mezheplerin sayısını 4'e düşürdüler.Şu anda ikiye düşmüş vaziyette.Hanefi ve şafii mezhebi yaygındır.

Biz kurandan korkmayıp ona dönersek bu mezheplerde bitecektir.ve ikinci asrı saadet yaşanacaktır.

Taha 109'a gelince:ayetin başında izin günü diyor sen ise o gün diye meal veriyorsun.Ayetin başında (yevme izin) yani (izin günü) diyor.Bu izin gününde Allahın izin verdiği kişiler şefaat (yani yardım) edecekler diyor.Allahın razı olduğu kişiler yardım edecek diyor.Bu da yaşarken olur.Dikkat ederseniz yaşayan insanlara biz Allah senden razı olsun deriz.Allahın razı olduğu kişiler(mürşidler,evliyalar)şefaat ederler.Türkçesi yardım ederler.

Bizler şefaat kelimesini af dileme ile karıştırıyoruz.Peygamberimiz(s.a.v.) kıyamet günü Allaha ve kendisine inanan herkese,af dileyecek manasında kullanıyoruz.Halbu ki şefaat yardımcı manasındadır.Günah işleyenlere peygamberin af dilemesi(kıyamet günü)peygamberliğin adaletli sıfatına yakışmaz.Allahında günahı çok olanları affetmesi Allaha bir iftiradır.Çünkü Allah adildir.

Günahı çok olanların cehenneme gideceğini ve orada ebedi kalacağını muminun 102-103 ve araf 8-9'da karia 6-7'de belirtmektedir. Tabi günahı az olanlarında cennete gideceğini belirtmektedir bu ayetlerde.

Tabi sizler şöyle diyeceksiniz:bu ayetler kafirler içindir,müşrikler için diyeceksiniz.Halbuki bu ayetlerin başında (men)harfi kullanılmaktadır.Arapça bilen herkes bilir ki men harfi (her kim demektir)zaten türkçesindede her kim diye okunuyor.O yüzden günahı çok olan insanlar cehenneme gidip orada ebediyyen kalacaklardır.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
4 Hak mezhep olduğunu nerden biliyorsun.bende hanefi mezhebindenim.Bu demek değildir ki kuranı bir kenara atalım.Ayetlerin anlamlarıyla amel etmeyelim.

Mezhepler peygamberimizden sonra çıkmıştır.Fıkıh konularında alakadar eder yüzlerce mezhep vardı.Çoğu sapık mezhepdi.Bir gün alimler toplandı.Mezheplerin sayısını 4'e düşürdüler.Şu anda ikiye düşmüş vaziyette.Hanefi ve şafii mezhebi yaygındır.

Biz kurandan korkmayıp ona dönersek bu mezheplerde bitecektir.ve ikinci asrı saadet yaşanacaktır.

Taha 109'a gelince:ayetin başında izin günü diyor sen ise o gün diye meal veriyorsun.Ayetin başında (yevme izin) yani (izin günü) diyor.Bu izin gününde Allahın izin verdiği kişiler şefaat (yani yardım) edecekler diyor.Allahın razı olduğu kişiler yardım edecek diyor.Bu da yaşarken olur.Dikkat ederseniz yaşayan insanlara biz Allah senden razı olsun deriz.Allahın razı olduğu kişiler(mürşidler,evliyalar)şefaat ederler.Türkçesi yardım ederler.

Bizler şefaat kelimesini af dileme ile karıştırıyoruz.Peygamberimiz(s.a.v.) kıyamet günü Allaha ve kendisine inanan herkese,af dileyecek manasında kullanıyoruz.Halbu ki şefaat yardımcı manasındadır.Günah işleyenlere peygamberin af dilemesi(kıyamet günü)peygamberliğin adaletli sıfatına yakışmaz.Allahında günahı çok olanları affetmesi Allaha bir iftiradır.Çünkü Allah adildir.

Günahı çok olanların cehenneme gideceğini ve orada ebedi kalacağını muminun 102-103 ve araf 8-9'da karia 6-7'de belirtmektedir. Tabi günahı az olanlarında cennete gideceğini belirtmektedir bu ayetlerde.

Tabi sizler şöyle diyeceksiniz:bu ayetler kafirler içindir,müşrikler için diyeceksiniz.Halbuki bu ayetlerin başında (men)harfi kullanılmaktadır.Arapça bilen herkes bilir ki men harfi (her kim demektir)zaten türkçesindede her kim diye okunuyor.O yüzden günahı çok olan insanlar cehenneme gidip orada ebediyyen kalacaklardır.

:D

Kardeş, dikkat et de o zaman günahın çok olmasın..

Nefsine de sakın güvenme.. Ben işlemem asla deme..


:eek:fftp:
 

a4 tech

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
:wallbash[1]: sevgili kardeşim kelimelerin çelişki dolu:
Birincisi:Tevhid ehli olup şirk koşmaması lazım demişsin şefaate layık olanın.Bir defe tevhid ehli demek Allahı birliğine inanan şirk koşmayan kişi demektir.
İkincisi:Tevhid ehli olan kişinin şefaate de ihtiyacı yok demektir.
Üçüncüsü:sizler diyorsunuz ki Allah şirk koşanı affetmez.Peki sahabe müslüman olmadan önce müşrik değil miydi.Allah onları affetmedimi?
dördüncüsü:ihlasla Allaha inanan bir kişini şefaate(yardıma) ihtiyacı olur mu kardeş.
 

a4 tech

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
Sevgili cennetçiçeği ben şefaat öbür dünyada yok dedim.Bu dünyada elbette ki şefaat eden kimseler olacak.Peygamberlerin 5 tane görevi vardır.
1-Kitabı okurlar
2-açıklarlar
3-nefisleri tezkiye ederler
4-hikmeti öğretirler
5-hikmetinde ötesini öğretirler.
işte şefaat(yardımcı ) denilen şey budur.Peygamberimiz yaşarken,sahabeye bu yardımları yani şefaatleri yapmıştır.Biraz arapça bilgisi olanlar,şefaat kelimesinin yardımcı manasına geldiğini bilirler.sevgili cennetçiçeği bakara 254 numaralı ayeti okumanı tavsiye ederim.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55


a4 tech abim,

Bu görüşlerinizi hangi alimden aldınız ya da alıyorsunuz?

İsimlerini, eserlerini, sayfa numaralarını yazar mısınız?

Canlı bir Alim ise ismini verebilir misiniz?
 
B

.BeYzA.

Guest
:wallbash[1]: sevgili kardeşim kelimelerin çelişki dolu:
Birincisi:Tevhid ehli olup şirk koşmaması lazım demişsin şefaate layık olanın.Bir defe tevhid ehli demek Allahı birliğine inanan şirk koşmayan kişi demektir.
İkincisi:Tevhid ehli olan kişinin şefaate de ihtiyacı yok demektir.
Üçüncüsü:sizler diyorsunuz ki Allah şirk koşanı affetmez.Peki sahabe müslüman olmadan önce müşrik değil miydi.Allah onları affetmedimi?
dördüncüsü:ihlasla Allaha inanan bir kişini şefaate(yardıma) ihtiyacı olur mu kardeş.

Kâfirler için şefaat yoktur. Zira onlar taptıkları evliya veya cinler veya melekler kendilerine şefaat eder diye inanmakta ve onları kesin şefaat edici yüce kabul etmekteydiler. Bu yüzden de onları razı etmek için yalvarmakta, kurbanlar kesmekte, adaklar sunmakta ve onlara dua edip yardım istemekteydiler. İşte kendisine şefaat edilmeyecek olan zümre bu kafirler ve müşrikler zümresidir.

sadece Allahın birliğini kabul etmek cennete götürmeye ve günahsız olmaya delil değildir. Allahın birliğini kabul eden kişiler elbette şefaat beklentisi içinde olurlar çünkü, peygamber Efendimiz(sav): "benim şefaatim ümmetimden büyük günahları olanlaradır" buyuruyor(tabi siz hadisleri dikkate değer bulmadığınızdan!)

evet Allah a şirk koşmak en büyük günahlardandır, bu şekilde öldüğünde kişiyi cehennemde götürür fakat sahabeler tevhid inancını kabul edip hayatlarını buna göre idame etmişlerdir, yani müşrik olarak değil de müslüman olarak, bir Allah inancıyla vefat etmişlerdir.

ihlasla Allah a inan kişinin elbette şefaate ihtiyacı olur. bana sadece Allahın birliğini kabul etmekle cennete gidilebileceği ve Allahın razı olduğu kullarından olunabileceğini mi söylüyorsun. Efendimiz (sav) bir hadislerinde şöyle buyuruyor:"eğer Allahın bol rahmeti olmasaydı ben bile cennete gidemeyebilirdim"
 

MiHRiMaH

Son gülen... :/
Katılım
6 Ara 2006
Mesajlar
2,752
Tepkime puanı
769
Puanları
0
Konum
İstanbul...
:wallbash[1]: sevgili kardeşim kelimelerin çelişki dolu:
Birincisi:Tevhid ehli olup şirk koşmaması lazım demişsin şefaate layık olanın.Bir defe tevhid ehli demek Allahı birliğine inanan şirk koşmayan kişi demektir.
İkincisi:Tevhid ehli olan kişinin şefaate de ihtiyacı yok demektir.
Üçüncüsü:sizler diyorsunuz ki Allah şirk koşanı affetmez.Peki sahabe müslüman olmadan önce müşrik değil miydi.Allah onları affetmedimi?
dördüncüsü:ihlasla Allaha inanan bir kişini şefaate(yardıma) ihtiyacı olur mu kardeş.
Sormam gereken birşey var.........

Tevhid ehli olanın şeffate ihtiyacı olmayacağını söylemek ne büyük bir kibirdir?!?!?!?!? Kimden aldınız bu bilgiyi yoksa keyfinize göremi konuşuyorsunuz?!?!?! Aczinizi bilin derim ben!!!!... Allah'a şirk koşan tevbe etmedikçe affolmaz!!!!! Sahabe tevbe etmedi mi????? Allah'a inanan kişi direk cennete gider öylemi??? Ne gaflet Allah'ım ne gaflet bu... :blink: O zamanniye bu Peygamberler gelmiş ki??? Hİç yol göstericiye, yardımcıya gereksinimimiz yoksa?!?? haşa!!!!!!!... Söylediklerinize sizin dahi vicdanınızın sızlamadığına inanmıyorum... Çünkü bunu akıl sahibi hiçbir mümin kabullenemez!!!! Fıtratta isyan yok, her doğan islam fıtratı üzerine doğar ama işte sonradan demek kibir, büyüklenme arşa çıkabiliyormuş!... Sİz şu namaz kılarken mermeri eritmiş adam gibisiniz demek... Ahirette Allah'a mermer seccadenizi gösterir övünürsünüz!!!!!!!!!! haşa... estağfurullah!... Sanıyorum ya 2. ya 3. sayfada benimde nakil ettiğim bilgiler vardı... Onları da ve diğer nakilleri de okumanızı tavsiye ediyorum... Sözleriniz küfre dahi götürebilir... Allah korusun... Birilerine inat yapacağım derken imandan olmayalım ya kardeşim aman ha...
 

a4 tech

Üye
Katılım
5 Ara 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
29
Eğer öbür dünyada şafaat olsaydı peygamberimiz(s.a.v.) bir hadisinde ''kızım Fatıma kalk namazını kıl babanın peygamberliğine güvenme''demezdi.Sizin demenize göre günahlı günahsız,namaz kılan kılmayan herkese şefaat edecek.Tabii ki islamiyeti yaşamayanların işine gelir bu şefaat kelimesi.Günahları işle işle ondan sonrada gelsin şefaat gitsin şefaat.
Halbuki günahları işleyen insanların işledikten hemen sonra tövbe etmeleri gerekir.nisa 17.
Peygamberimiz bir hadisinde ''ben günde 70 defa tövbe ediyorum'' diyor.Zahmet olmassa birazda siz tövbe edin peygamberin şefaatine (yardımana) güvenmeyin.Çünkü kim peygambere inanıyorsa ölmüştür ama kim Allaha inanıyorsa O diridir Bakidir.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst