Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri

HuBeyB

Asistan
Katılım
22 Tem 2006
Mesajlar
484
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
38
evet benziyor :)


HEP BU AYAK SESLERİ

Hep bu ayak sesleri, hep bu ayak sesleri,
Dolaşıyor dışarda, gün batışından beri,
Bu sesler dokunuyor en ağrıyan yerime,
Bir eski çıban gibi işliyor içerime,
Ey şimdi kara haber gibi bana yaklaşan,
Sonra saadet olup yanımdan uzaklaşan,
Sesler, ayak sesleri kesilmez çıtırdılar!
Bana gelen müjdeyi galiba caydırdılar,
Böyle adım atarlar, ayrılanlar eşinden,
Böyle yürür, gidenler, bir tabutun peşinden,
Kimsesiz gecelerim, bu kesik sesle doldu,
Artık, atan kalbimde bir ayak sesi oldu
Bir gün, sönük göğsüme düştüğü vakit başım
Benden ayrılıyormuş gibi bir can yoldaşım,
Gittikçe uzaklaşan bu sesi duya duya,
Yavaşça dalacağım, o kalkılmaz uykuya

NECİP FAZIL KISAKÜREK
 

gfenerli

Üye
Katılım
9 Ağu 2006
Mesajlar
156
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
ist
Ey Azrail, gözlerim fersiz, sözlerim yersiz,
Ecelim gelir gelmez, yakaladın habersiz?

Keşke birkaç yıl önce, bir haber gönderseydin.
Rüyalarıma falan bir kez giriverseydin.

Mal mülk sevdası ile dünyadan kopamadım.
Çok özür diliyorum, hazırlık yapamadım.

Alamadım yanıma para pul, ne de bavul.
Uyudum horul horul, ne zil duydum, ne davul.

Yaşım yetmiş olsa da, kanım hep fıkır fıkır,
Bu cümbüşlü âlemi, gönlüm nasıl bırakır?

Derler de inanmazdım, yaş yetmişse iş bitmiş.
Anlamadım bunca yıl nasıl da geçip gitmiş

Lütfen birazcık bekle, sana yalvarıyorum.
Eceli tehir için, bir çare arıyorum.

Yıkıldı hep düşlerim, yarım kaldı işlerim.
Altından olacaktı, şu protez dişlerim.

Seneler sonra ancak, voleyi vurabildim.
Hortumlar sayesinde, ayakta durabildim.

Gayet ucuza sattım, şerefin kilosunu,
Ancak böyle kazandım, şu uçak filosunu.

Çocuklarımın hepsi, birer vampir yarasa
Ölmemi bekliyorlar konmak için mirasa

Arkamdan dökülecek, iki damla gözyaşı.
Dikilecek belki de, yaldızlı mezar taşı.

Katafalka koyarak cenazem kokutulur
Kırkıncı günü diye mevlitler okutulur.

Musikiyle karışık, bir ilahi aryası.
Mevlit bitince başlar, dedikodu furyası.

Düzenbaz kodamanlar, köşeleri döndüler
Bir yoksuldan indiler, ötekine bindiler

İrtica yobaz diye yaygara tutturdular
Dine afyon diyerek, bizlere yutturdular

Düzenin kuklaları ekranlara çıktılar
İlâhiyat adına, dinimizi yıktılar.

Âlim zalim karıştı, renkler hiç seçilmiyor,
Her yer mezhepsiz dolu; zındıktan geçilmiyor.

Bu cinnet kervanına, nice prof katıldı.
Ne vicdanlar satıldı, din sokağa atıldı

Dünyayı gezdim ama, daha hacca gitmedim
Alnım secde görmedi, hiç ibadet etmedim

Dinden habersiz nefsim, olmadı hiç terbiye
Haram falan dinlemez; tutturur hep ver diye.

Çok gafil yakalandım, hazırlığım hiç yoktu,
Dini öcü bilirdim, camiye karnım toktu.

Ecel gelip çatınca, katiyen beklemiyor.
Vade dolunca artık, saniye eklemiyor.

İşte bunlar boş geçen, bir ömrün hikayesi.
İbret alanlar için, pişmanlığın son sesi.
 

berraksu

Aşafatlı
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
3,652
Tepkime puanı
85
Puanları
0
Yaş
36
Necip Fazil

Müjdecim, kurtaricim, efendim, peygamberim;
Sana uymayan hayat olsa teperim..

Sana $ah damarindan daha yakin Allah
Günahmi dedin, ondan uzaga dü$mek günah..

Verirler "ben acizim, kudret senin" dedikce
Verenin $ani büyük, sen iste istedikce..

Yaradan Rahmeti kahrindan üstün saydi
Ne olurdu halimiz, gözya$i olmasaydi..

Dü$ünüyorum, ondan evvel zaman varmiydi
Hakikatler, bo$luga bakan aynalarmiydi..
 

RaBiA

Asistan
Katılım
8 Haz 2006
Mesajlar
448
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
36
Konum
şehr-i yar
O Erler ki

O erler ki, gönül fezasındalar,
Toprakta sürünme ezasındalar.

Yıldızları tesbih tesbih çeker de,
Namazda arka saf hizasındalar.

İçine nefs sızan ibadetlerin,
Bir biri ardınca kazasındalar.

Günü her dem dolup her dem başlayan,
Ezel senedinin imzasındalar.

Bir ân yabancıya kaysa gözleri,
Bir ömür gözyaşı cezasındalar.

Her rengi silici aşk ötesi renk;
O rengin kavuran beyzasındalar.

Ne cennet tasası ve ne cehennem;
Sadece Allah'ın rızasındalar.


Necip Fazıl KISAKÜREK
 

aleyna08

Üye
Katılım
13 Eyl 2006
Mesajlar
56
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Dünyadan...
:)
ölüm, budur perde arkası haber..
hiç güzel olmasaydı ölürmüydü Peygamber....
N.F.K
 

Sinner

"Suskun, Hüzün-Bâz..."
Katılım
1 Tem 2006
Mesajlar
7,913
Tepkime puanı
120
Puanları
0
Konum
Câh-ı Bün...
Sigarama Dokunmayın;
Dumanı Tüttükçe İmanım Artıyor !...

N.F.k
 

Sinner

"Suskun, Hüzün-Bâz..."
Katılım
1 Tem 2006
Mesajlar
7,913
Tepkime puanı
120
Puanları
0
Konum
Câh-ı Bün...
vaLLa neresini anLamadın ki ?

Üstad yazmış işte.. her kez yazıyordu bende yazdım : )

Herşey aÇık ve net değiL mi?
 

:)zeynep(:

Hakve
Katılım
9 Ağu 2006
Mesajlar
5,094
Tepkime puanı
70
Puanları
0
Konum
Yalova
Uyumak İstiyorum

İki yıldız arası göğe asılı hamak....
Uyku, uyku...zamansız ve mekansız uyumak
Harfsiz ve kelimesiz düşünmek yaradanı.
İlgisizlik, her şeyden kesilmiş ilgisizlik;
Bilmeyiz ki, en büyük ilme denk bilgisizlik.
Usandım boşyere hep gitmelerden, gelmelerden
Bırakın uyuyayım, yandım kelimelerden.

Göz kapaklarımda gün, kapkara bir kızıllık;
Kulağımda tarihin çıkrık sesi, bin yıllık.
Bir yurt ki bu, diriler ölü, ölüler diri;
Raflarda toza batmış peygamberlerden bildiri.
Hergün yalnız namazdan namaza uyanayım;
Bir dilim kuru ekmek, acı suya banayım!
Ve tekrar uyuyayım ve kalkayım ezanla
Yaşaya dursun insan, hayat dediği zanla.

Necip Fazıl Kısakürek
 

H@TİCE

Üye
Katılım
31 Eki 2006
Mesajlar
82
Tepkime puanı
1
Puanları
0
:)
ölüm, budur perde arkası haber..
hiç güzel olmasaydı ölürmüydü Peygamber....
N.F.K

arkadaşım burda küçük bi yanlışlıkolmuş bu şiir şöledr
Ölüm güzel şey budur perde ardından haber
hiç güzel olmasa ölür müydü peygamber
 

H@TİCE

Üye
Katılım
31 Eki 2006
Mesajlar
82
Tepkime puanı
1
Puanları
0
ARKADAŞLAR BENDE NFK NIN BÖLÜMÜ YOKMU DİODM SONUNDA BULDUM ALLAH RAZI OLS



Sigarama Dokunmayın;
Dumanı Tüttükçe İmanım Artıyor !...

N.F.k

Üstadın şiirlerinin açıklamak ne haddime ama sanıırım şöle demke Sigarayı galiba dertlerine benzetmiş.dertlerime dokunmayın diyor çünkü dertlerinin Kendisini Allah'a daha çok yakınlaştırdığını düşünnüyorr..inş doğru açıklamışımdr

HİÇBİR NEFSE GÜCÜNDEN FAZLASINI YÜKLEMEM DİYOR ALLAH..DEMEK SENİ NE KADAR GÜÇLÜ YARATMIŞKİ,YÜK ÜSTÜNE YÜK BİNDİRİYOR SIRTINA..İFTİHAR ET(NFK)
 

reyyan

Üye
Katılım
11 Kas 2006
Mesajlar
124
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Necip Fazıl KISAKÜREK Şiirleri

Bilmem hangi alemden bu toprağa düşeli,
Yataklara serildim cam kırığı döşeli.
Kafam bir cenk meydanı kokusu kan ve barut,
Elindeyse düşünme,gücün yeterse unut!
Takılıyor yerdeki gölgelere ayağım,
Sanki arz delinecek ve ben yutulacağım.
Bana yanmak düşüyor yangın görsem resimde,
Yaşıyorum zamanın koptuğu bir kesimde
Alırken dilenciyim veririken de borçluyum,
Kalmadı eşya ile aramda hiç bir uyum
Taş taş üstüne koysam bozuk diyorlar devir,
Bir ok çeksem diyorlar peşinden koş ve çevir!
Nefes alırken bile inkisar ve pişmanlık,
Kimse edemez bana benim kadar düşmanlık''

Halim adlı şiirinden...
 

reyyan

Üye
Katılım
11 Kas 2006
Mesajlar
124
Tepkime puanı
0
Puanları
0
: ÖZLEDİM SENİ
Özledim seni bu gün sebep yokken
uzansam hayallere dokunurum sandım

bak yıllar geçmiş üstümüzden
hala ilk günkü gibi aklımdasın
özledim seni...

sen duyduğum
en güzel cümlenin en güzel öznesi
tanrının unuttuğu bu kentte
cennetten düşen bi manzara gibi
özledim seni...


söylenecek çok sözüm vardı
hepsi yarım kaldı
neler ummuştum hayattan
elimde ne kaldı
kırılan kalbim miydi yoksa
karnımdaki bu sancıyla
küflenmiş ruhum unutmadı
unutmadı seni hala
özledim seni...
SEN BENİ HER NEKADAR SEVMESENDE BEN SENİ SEVECEĞİM
_________________
EN BÜYÜK HATAM SENİ SEVMEKTİ
 

emmargah

Profesör
Katılım
17 Haz 2006
Mesajlar
3,348
Tepkime puanı
6
Puanları
0
UYUMAK İSTİYORUM
İki yıldız arası göğe asılı hamak....
Uyku, uyku...zamansız ve mekansız uyumak
Harfsiz ve kelimesiz düşünmek yaradanı.
İlgisizlik, her şeyden kesilmiş ilgisizlik;
Bilmeyiz ki, en büyük ilme denk bilgisizlik.
Usandım boşyere hep gitmelerden, gelmelerden
Bırakın uyuyayım, yandım kelimelerden.

Göz kapaklarımda gün, kapkara bir kızıllık;
Kulağımda tarihin çıkrık sesi, bin yıllık.
Bir yurt ki bu, diriler ölü, ölüler diri;
Raflarda toza batmış peygamberlerden bildiri.
Hergün yalnız namazdan namaza uyanayım;
Bir dilim kuru ekmek, acı suya banayım!
Ve tekrar uyuyayım ve kalkayım ezanla
Yaşaya dursun insan, hayat dediği zanla.
Necip Fazıl Kısakürek
 

reyyan

Üye
Katılım
11 Kas 2006
Mesajlar
124
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ANNECİĞİM (

Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!

Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!

Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış, çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!...

NECİP FAZIL KISAKÜREK
 

reyyan

Üye
Katılım
11 Kas 2006
Mesajlar
124
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ÇOCUK (
Annesi gül koklasa,ağzı gül kokan çocuk;
Ağaç içinde ağaç geliştiren tomurcuk...

Çocukta,uçurtmayla göğe çıkmaya gayret;
Karıncaya göz atsa 'niçin,nasıl?' ve hayret...

Fatihlik nimetinden yüzü bir nurlu mühür;
Biz akıl tutsağıyız,çocuktur ki asıl hür.

Allah diyor ki:'Geçti gazabımı rahmetim!'
Bir merhamet heykeli mahzun bakışlı yetim...

Bugün ağla çocuğum,yarın ağlayamazsın!
Şimdi anladığını,sonra anlayamazsın!

İnsanlık zincirinin ebediyet halkası;
Çocukların kalbinde işler zaman rakkası...

NECİP FAZIL KISAKÜREK
 

aHuZaR

Can kayıp can firarda
Katılım
27 Kas 2006
Mesajlar
6,438
Tepkime puanı
23
Puanları
0
Konum
Gönülistan
Seni dağladılar, değil mi kalbim,
Her yanın, içi su dolu kabarcık.
Bulunmaz bu halden anlar bir ilim;
Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık.


Sensin gökten gelen oklara hedef;
Oyası ateşle işlenen gergef.
Çekme üç beş günlük dünyaya esef!
Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık
 

hıfz-ı lisan

perekli..
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
4,381
Tepkime puanı
340
Puanları
0
Konum
İstanbul/Kartal
Ağzımı Dikseler

Tel tel ve iplik iplik dikseler de ağzımı;
Tek ses duysalar; ALLAH... Yoklayanlar nabzımı.

N.F.​
 

POYRAZ_38

Paylaşımcı
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
132
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Konum
Kayseri
necip fazıl kısakürek

İSTANBUL

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten birşey; hava, renk, edâ, iklim;
O benim, zaman, mekân aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misâle.

İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...
İstanbul,
İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mâna: Öleceğiz ne çare?..
Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet...

O mânayı bul da bul!
İlle İstanbul'da bul!
İstanbul,
İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...
Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir "Kâtibim"i...

Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler...
Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgâr, uçan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hâlâ çığlıklar gelir Topkapı Sarayından.
Ana gibi yâr olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sünbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul...
 
Üst