Muta nikahı ile İmam nikahı arasındaki fark nedir?

Muta nikahı ile İmam nikahı arasındaki fark nedir?

  • Fikrim yok

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    28

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
sen konuşmayan, görmeyen, karışmayan, duymayan, irade sahibi olmayan haşa bir Allah inancı geliştirmişsin, yalnız sen değil senin gibilerde... bu bir nevi putçuluk gibi bir şey.... bunu sizde çok rahat görebiliyoruz.... gülünç olan, bunu tevhid diye bize sunmanız... biz puta tapmıyoruz....Allah inancını gözden geçir...

Allah Allah, ilginç. Halbuki Kur'an Allah'ın sözüdür, O'nun vasıtası ile bizimle konuşuyor dediğimizde,
Hayır geçerli olan alimlerimizin, atalarımızın sözleri ve bize nakledilenler, Kur'an bunlardan sonra gelir zaten biz değil Alimlerimize indi diyenlerin iddialarına da bakın siz.

Güzel kardeşim bunu cidden söylüyorum,
Kur'an hemen hemen yarısında Allah'ın şirke bakışını ve tasvirini, yaklaşık 1/3'ünde ödül ve ceza, hesap sistemini işliyor, inanın ki zerre kadar Kur'an okuduğunuza da, Allah ne diyor diye merak ettiğinizi de düşünmüyorum, bu çok büyük bir eksiklik.

İddia ediyorum Kur'anı baştan sona kadar Allah'ın sözü olarak okuyup, iman eden bir akıl sahibi bu iddiların hiç birine kesinlikle inanamaz, hatta deli saçması gelir.
Bu iki ihtimali gösteriyor sizin açınızdan ya hiç okumadınız, okumuyorsunuz, ki ben öyle olmasını temenni ediyorum sizin adınıza...
Ya da diğer ihtimaller, ki bu çok daha vahim, Allah muhafaza etsin.


Tapatalklandı.
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Allah Allah, ilginç. Halbuki Kur'an Allah'ın sözüdür, O'nun vasıtası ile bizimle konuşuyor dediğimizde,
Hayır geçerli olan alimlerimizin, atalarımızın sözleri ve bize nakledilenler, Kur'an bunlardan sonra gelir zaten biz değil Alimlerimize indi diyenlerin iddialarına da bakın siz.

Güzel kardeşim bunu cidden söylüyorum,
Kur'an hemen hemen yarısında Allah'ın şirke bakışını ve tasvirini, yaklaşık 1/3'ünde ödül ve ceza, hesap sistemini işliyor, inanın ki zerre kadar Kur'an okuduğunuza da, Allah ne diyor diye merak ettiğinizi de düşünmüyorum, bu çok büyük bir eksiklik.

İddia ediyorum Kur'anı baştan sona kadar Allah'ın sözü olarak okuyup, iman eden bir akıl sahibi bu iddiların hiç birine kesinlikle inanamaz, hatta deli saçması gelir.
Bu iki ihtimali gösteriyor sizin açınızdan ya hiç okumadınız, okumuyorsunuz, ki ben öyle olmasını temenni ediyorum sizin adınıza...
Ya da diğer ihtimaller, ki bu çok daha vahim, Allah muhafaza etsin.


Tapatalklandı.

Allahu Tealanın Kur an ı Kerim dışında konuşması veya sözü yok öylemi...
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
Allahu Tealanın Kur an ı Kerim dışında konuşması veya sözü yok öylemi...

Bizim için yok kardeş, Resulullah için varsa bu Resulullah içindir.
Bize ulaşmasını ve haram, helal düzeyinde bağlayıcılığı olsun istese idi onu erinmez 6 bin ayet içine yerleştirirdi değil mi?




Tapatalklandı.
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Bizim için yok kardeş, Resulullah için varsa bu Resulullah içindir.
Bize ulaşmasını ve haram, helal düzeyinde bağlayıcılığı olsun istese idi onu erinmez 6 bin ayet içine yerleştirirdi değil mi?




Tapatalklandı.

yazık....ve sen Tevhid ehlisin öylemi.....

peki bu ne...


Ebû Hurayra (r.anh) şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Allah şöyle buyurdu: Her kim beni tanıyan ve ihlâs ile bana ibâdet eden bir kuluma düşmanlık ederse, ben de ona harb i'-lân ederim. Kulum bana, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevgili olan birşeyle yaklaşamaz. Kulum bana nafile ibâdetlerle de yaklaşmaya devam eder. Nihayet ben onu severim. Ben kulumu sevince de artık onun işitir kulağı, görür gözü, tutar eli, yürür ayağı mesabesinde olurum (ve bu organlarıyle meydana gelmesini arzu ettiği bütün dileklerini veririm). Diliyle de her ne isterse muhakkak onları da kendisine ihsan ederim. Bana sığınmak isteyince de muhakkak kulumu sığındırır, korurum. Ben yapmasını dilediğim hiçbirşey hakkında, mu 'minin ölümü karşısındaki tereddudum gibi tereddüt etmedim. Fakat bunda kulum ölümden hoşlanmıyordu, ben de kuluma acı gelen şeyi sevmiyordum "
(Buhari, Rikâk, Bab 38 / 89
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul
yazık....ve sen Tevhid ehlisin öylemi.....

peki bu ne...


Ebû Hurayra (r.anh) şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Allah şöyle buyurdu: Her kim beni tanıyan ve ihlâs ile bana ibâdet eden bir kuluma düşmanlık ederse, ben de ona harb i'-lân ederim. Kulum bana, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevgili olan birşeyle yaklaşamaz. Kulum bana nafile ibâdetlerle de yaklaşmaya devam eder. Nihayet ben onu severim. Ben kulumu sevince de artık onun işitir kulağı, görür gözü, tutar eli, yürür ayağı mesabesinde olurum (ve bu organlarıyle meydana gelmesini arzu ettiği bütün dileklerini veririm). Diliyle de her ne isterse muhakkak onları da kendisine ihsan ederim. Bana sığınmak isteyince de muhakkak kulumu sığındırır, korurum. Ben yapmasını dilediğim hiçbirşey hakkında, mu 'minin ölümü karşısındaki tereddudum gibi tereddüt etmedim. Fakat bunda kulum ölümden hoşlanmıyordu, ben de kuluma acı gelen şeyi sevmiyordum "
(Buhari, Rikâk, Bab 38 / 89

Peki ben de sana soruyorum o zaman.
Madem sen bu metni Kur'an ayetleri ile bir tutuyorsun, sordun mu hiç kendine neden Allah'ın sözü ise bu neden Kur'ana dahil edilmedi diye.
bak güzel kardeşim hadis araştırıp okuyan akıl sahibi bir kişi belirli bir süre sonra şunu görür ki, dedi ki diye başlayıp 10 farklı şekilde gelen en sahih denen hadis rivayetleri bile kulakta kalan, hatırlandığı kadar nakledilen, ya da bu manayı doğuyor şeklinde derlemelerden oluşur. Bu yazdığında tıpkı böyle bir şey. Bu hadisi hiç duymadım diyen birine senin dinin eksik diyemeyeceğine göre, Allah ulaştırmayı vaad ettiği sözlerini Kur'an ile sınırlandırdığına göre bu hadisi nakillerinin tamamı tasnife ve doğrulanmaya muhtaç nakli bilgiler olarak alınabilir sadece. Siz eğer Kur'an vahyi gibidir diye bakıyorsanız, çılgın bir azaba da hazır olun şimdiden, çünkü Kur'an mantığını zerre ne anlamış ne kabul etmişsiniz demektir.

Tevhid konusunda hiç konuşmasak daha iyi bence çünkü Kur'anın tevhid tanımlaması, ilah, şirk tanımlaması konusunda hiçbir bilgin olmadığı ve bilgisizliğine rağmen açıp ne diyor diye okumadığın da çok açık.

Tevhid ve şirki sana Allah'tan başkası anlatmaz, aç rabbinin kitabını oku, kendi tezgahını pazarlamaya çalışan tüccarların uydurmalarını değil.
Kalbin mutmain olur, Allaha kulak verirsen dönen üç kağıdı anlarsın, Allah yolunu açık etsin.

MB860 cihazımdan Tapatalk 2 ile gönderildi
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
siz kıydırırmısınız sıradan birine....


Herkes Nikah için (sanki sağlamlığı buna bağlıymış gibi) mübarek hocaefendiler (!) arıyor :) ... e kendilerinde zemin ve çalışma olmadığından kim kıyarsa kıysın nikahı 3-5 ay bazan 3-5 yılda(şahid olduklarıma ithafen yazıyorum) yıkılıveriyor
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
25,023
Tepkime puanı
1,505
Puanları
113
Bu yaşa geldim bir tane Muta nikahı yapmak isteyen yapacak olan yapmış olan biri ile karşılaşmadım.

Boş konular bunlar.

Kıymeti harbiyesi yok.

Selam ve dua ile...
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Bizde resmi nikah ile birlikte imam nikahı yapılır. Buna bir itirazım olamaz elbet. Lakin bir de gizli saklı imam nikahı yaptırıp işini görenler var. Bu imam nikahıyla tartışılan muta nikahı arasında ne fark var? İkisi de istismar için kullanıldıktan sonra fıkhi temelde tartışmak bence yanlış olur. Karısından habersiz çoluk çocuk sahibi olan insanlar biliyorum. Böyle bu şekilde şizofren bir hayatı nasıl sürdürebilir insan yahu? Bir kadın için bu ne demek? O değil yüzüne nasıl bakıyorsun? Münafıklığın antremanı/provasını mı yaptırıyor senin dinin sana? Bunu mu emrediyor Allah? Sen kimi kandırıyorsun? Yazık günah değil mi? Erkek egemen bir din anlayışı ile müslümanlık olmaz. Lafa gelince ''fıkhen caizdir'' deyip geçiyoruz. Bu adam haram işlemiyor da dedikodusunu yapan harama girmiş oluyor!
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
İmam nikahı diye bir şey yok " Dini Nikah" vardır
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
Nikah duası


nikah-duasi.jpg
http://www.ihvanlar.net/2012/05/30/nikah-duasi/
 

Yahayy

Kıdemli Üye
Katılım
25 Ocak 2014
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
147
Puanları
63
Konum
İstanbul

adams77

Kanalizasyoncu
Katılım
14 Haz 2013
Mesajlar
25,940
Tepkime puanı
2,067
Puanları
113
Konum
Mars
Yanlış sularda gezintiye çıkmışsınız!! Millet çatır çatır muta 'da yapıyor zina 'da yapıyor dini nikahta kıyıyor ama en önemlisi ne yaptığının farkında değil hal böyle olunca elhamdülillah müslümanım diyor 5 vakit namazını da kılıyor muta 'yı iranlılar yapar deyip işin içinden çıkıyor ne diyelim kelimeler kayarsa hayatta kayar anlamda kayar akılda kayar sonra kendini kaymamış gibi göstermek için çırpınır durur nereye kadar?
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
"İnnemel amalu bin niyet" ... :)

Ameller niyete göredir. Bir zamanda boşarım niyeti bildiğim kadarıyla SAHİH değil.

Allahu alem.

Ameller niyete görede amellerin farzları sünnetleri vacibleri usulleri kaıdeleri edebleri yokmu ?
 

Yetim

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
2,702
Tepkime puanı
22
Puanları
0
Yaş
45
Bu zamanda resmi nikah çok önemli dini nikah ise zaten çok çok önemli ...sadece dini nikah kıyıp resmi nikah kıyılmamasına karşıyım...
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Mehmet Talu hoca, niyet konusunda diyor ki:

"Nikâh, çiftlerin ebedî yaşamak üzere bir aile yuvası kurmalarıdır."

Ebedi dediği, ölümden sonrası yani ahıreti de içine alıyor. Dikkatinizi çekeriz.



Talu hoca devam ediyor:

"Ehlisünnet, süreli evlilikleri geçersiz saymıştır. Çünkü süreli evlilik islam dininin evlilik akdi ile gerçekleştirmek istediği hedeflerle çelişmektedir. Evlenmeden maksat sadece cinsi tatmin değildir. İslamın evlilik akdi ile gerçekleştirmek istediği maksatların başında ruh ve beden sağlığı içinde, İslamın manevi değerleriyle bütünleşmiş nesiller yetiştirmektir ki bu da ancak ailenin devamlı olmasıyla gerçekleşir. Bu nedenle İslam hukukçularının (fakihlerin) büyük çoğunluğu evliliğin devamlılığını akdin sıhhat şartı olarak görmüştür."

Yine Talu hocaya sorulmuş... Diyor ki "Eşim beni boşadı. Sonra pişman olduk. Yeniden evlenebilmek için başka bir adamla evlenip cinsel olarak yakınlaştık ve boşanıp eski eşime döndüm... Caiz midir?"

Talu hoca: "Kadın eski eşiyle tekrar evlenebilmek amacıyla başka bir kişiyle nikahlanıp ayrılacak olsa, kıydığı bu nikah anlaşmalı olduğundan geçersiz olur ki boşanıp tekrar eski eşiyle evlenmesi de caiz olmaz."

Şu sürede boşanırım diye kalbinden geçirmek caiz değil. Böyle bir NİYET bulunan NİKAH, GEÇERSİZDİR.

Her halde mesele anlaşıldı.

Fi emanillah.


Muhterem, sual buysa o nikah geçersizdir. Talu hocanın cevaplarından anladığım kadarıyla niyetini düzeltip nikahı en başından yeniden kıymalı. Kadını bırakması vebalini katlar. Eğer kadında böyle bir niyet varsa o da aşikar edip en başından nikahlarını kıymaları gerekiyor. Bu durumlarının anlaşılmasıyla, o ailede huzur nasıl tesis edilir, hayal bile edemedim.

Allah Teala, nefs u şeyatine uydurmasın. Neler var şu dünyada?! Aman Allah'ım.

güncelleme.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Geçici nikah yani mut'a nikahı, bir süre serbest bırakılmışsa da İslam'da kesinlikle yasaktır. Onun yasaklaması alkollü içkinin yasaklanmasına benzer. Sarhoş edecek içki de önce serbest bırakılmış tedricen haram kılınmıştır.

Mut'ayı bizzat Rasulullah efendimiz yasaklamıştır. Rasulullah'ın emri ve yasağı, Allah'ın emri ve yasağı gibi kesindir.

İmam Malik, Buhari, Müslim ve daha birçok hadis imamlarının tahric ettikleri hadis-i şerif aynen şöyledir:

"Gerçekten Rasulullah sallallahu aleyhi ve Sellem Hayber gününde, kadınların mut'asını yasakladı. Ve ehli eşeğin etinin yenmesini nehy etti."

Bazı rivayetlerde "Hayber günü" yerinde "Fetih gününde" diye varid olmuştur.

İmam Malik bu hadisi senediyle "Kitab-un -Nikah bab: 18 h.n. 41"; Buhari "Kitab-ul-Meğazi Bab-u Gazvet-i Haybere h.n. 3945" Müslim "Kitab-un-Nikah Bab-u Nikah-il-Mut’ati h.n. 1407" de tahric etmişlerdir. Ebu Davud'dan başka Kütüb-ü Sitte'nin beşi bu hadisi tahric etmiştir.

"...O halde onlardan hangisiyle faydalandıysanız..." mealindeki ayet-i kerimede faydalanmak'tan maksad, nikaha dayalı olan faydalanmaktır. Tabii ki nikahın şartı da müebbet olmasıdır.

Ayet-i kerimede "mehir", "ücret"le ifade edilmiştir. Binaenaleyh "...ücretini takdir edildiği..." sözünden murad, nikah mukabilinde tayin edilen mehirdir

***

Muta’nın haramlığı hakkında Ehli Sünnet arasında ihtilaf yoktur. Ve Şiadan başka ona cevaz veren olmamıştır. Nefislerine hoş gelen kimseler, şianın bu sapmasını kılıf edinirlerse, açık bir şekilde zina günahını işlemiş olurlar ve tevbe etmedikleri müddetçe neticelerine katlanmak zorunda kalırlar.

Fi emanillah
 
Üst