MEHMET EFE'nin KÖŞESİ....

MEHMET EFE

Doçent
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
1,498
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Konum
...............
Web sitesi
www.serzenisler.com
''Yetim sofraların misafiri olan melekleri küstürdük sonra.Ellerimizi secdeye uzatmak varken hep cebimize uzattık.Ve materyalist dünyanın maddesel döngüsünde kaybettik maneviyatımızı.Seccade izleri dokunan parmaklarımız artık yeşile bürünüyordu alabildiğine.Dolarla dolan ceplerin dolarla boşalan yüreklere gebe olduğunun bilincindeydi oysa tüm sürrealist dünya...''




çok güzel cümleler.. biraz dokunaklı.. biraz düşündürücü.. çok teşekkür ediyorum.. ve devamı bekliyorum..belki demişsiniz.. paylaşırsanız bizi memnun edersiniz ...tekrar yüreğinize sağlık...
 

MEHMET EFE

Doçent
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
1,498
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Konum
...............
Web sitesi
www.serzenisler.com
10 Kasim.....vatan SaĞolsun...


Günlerden 10 KASIM... ve atanın ölüm yıl dönümü.. Sabah kapalı bir hava karşıladı İSTANBUL'da bizi..İnsanlar yine telaşlı..yine sıkıcı bir tramvay..yine kalabalık bir tramvay... ve normal yolunda giderken birden sirenler çalmaya başladı.. Tramvay durdu.. Şöyle bir yola baktım..İnsanlar yürürken durmuşlar.. Otomobillerin çoğu durmuş...Hatta kimi olayı anlamamış olsa gerek kornalarına yükleniyordu... İçeride oturanlar ayağa kalkmadı.. biraz tebessüm oldu önce bende.. DEDİM KOSKOCA ATATÜRK... guya 1 dakikalık saygı duruşu..İçimden dedim galiba bunlar yerlerinin kapılmasından korkuyorlar... veya bunlarda çakmadılar davayı... neysee işte..Ölümünüm 68. yıl dönümü böyle geçti...Devlet dairelerinde BAYRAKLAR yarıya inmiş... Hafifte olsa bir hüzün havası vardı İSTANBUL'DA... Veya öyle görünmek istiyordu İSTANBUL....


Neyseee... hayat herzamanki rutinliğiyle devam ediyor....[/SIZE]
 

MEHMET EFE

Doçent
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
1,498
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Konum
...............
Web sitesi
www.serzenisler.com
konuşmalarınızı dinliyorum



çok teşekkür ediyorum efendim.. sizlerden de dinlemek isteriz efendim.. gününüzü, olayları vs.. bekliyoruz efendim.. mutlu edersiniz bizi..maksat bir nevi hasbihal.. bir nevi günlük.. tarihe not düşmek düşünceleri... ve serserice dolaşmak cümleler arasında... buyrun efendim.. sizleri dinlemek isteriz elbet..
 

zerefşan

sustum...
Katılım
6 Haz 2006
Mesajlar
1,224
Tepkime puanı
10
Puanları
0
Konum
bensiz başkent
Vahyi taşımamız gerekirken küfrün tetikçisi olduk robotlaştırılmış bir beynin tüm statikliğiyle.Televizyonlarla ve adına çağdaşlık denilen oysa köküne kadar postmodern olan kültürel yortularla asıl kimliğimizi beğenmemenin veyahut keşfedememenin hasebiyle kendimize yeni kimlikler kazandık.Şimdi okyanustan küvete düşmüş bir balık gibi çırpınıp duruyoruz burjuvaist oltaların hasretine yanmışlığımızla.Bu yüzdendir belkide her kovanın muhteviyatında Müslümanlarında mevcudiyetinin söz konusu olması...

Yetim sofraların misafiri olan melekleri küstürdük sonra.Ellerimizi secdeye uzatmak varken hep cebimize uzattık.Ve materyalist dünyanın maddesel döngüsünde kaybettik maneviyatımızı.Seccade izleri dokunan parmaklarımız artık yeşile bürünüyordu alabildiğine.Dolarla dolan ceplerin dolarla boşalan yüreklere gebe olduğunun bilincindeydi oysa tüm sürrealist dünya...

Buğdayımızı bozduk kısacası biz.Ve sonra undan hesap sorduk yürek değirmeninin çarklarını tıkayan kirli buğdaylarımızı sorgulamak varken.Bir çiçek güzel büyüyemiyorsa bunun hesabını toprağa yahut çiçeğe değil o tohumu yüreğiyle ekmeyen ellere sormak gerekirdi.Ama biz düşüncesizliğimizin katsayısını maksimum dereceye çıkarttık matematik olasılıklarını altüst etmenin gururluluğuyla.Çünkü bu yakışırdı materyalist düzende tüm inançlarını manipüle eden kavram karmaşası kurbanı Müslümanlara...

devam edebilirim belki daha sonra..

ellerine sağlık zınar...

hep tohumun güzel olmasını bekledik...halbuki eken yüreğn güzelliğini katmadık hesaba....
 

sero1978

Üye
Katılım
27 Eki 2006
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
Puanları
0
hayirli olsun :)

gönül gözüne ben edebiyat diyarim tam gönül gözüyle bakilmis bir yasam kesiti ellerine saglik :good[1]:
 

yusufçuk

Üye
Katılım
13 Eki 2006
Mesajlar
12
Tepkime puanı
0
Puanları
0
"MEHMET EFE" ve "zınar" kardeşlerim yüreğinize sağlık
içinde yaşadığımız toplumun halini gerçektende çok güzel ifade ediyorsunuz
ALLAH razı olsun
SELAMETLE
 

tevafuk

Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ALLAH c.c selami rahmeti hepimizin uzerine olsun.Kardeslerim burda icinizden geldiyi gibi samimi bir niyetle paylasimlariniz insani cok mutlu ediyor inslhALLAH c,c razi olur
 

MEHMET EFE

Doçent
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
1,498
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Konum
...............
Web sitesi
www.serzenisler.com


Dün gece TV'nin karşısına geçtim... Önce KANAL 7'de İSKELE SANCAK proğramı dikkatimi çekti... Sunan ALİ BAYRAMOĞLU..Konuklarından biride PR.DR. HÜSEYİN HATEMİ..Konu:ATATÜRK... HATEMİ hoca ATATÜRK'ü o kadar güzel anlattıki.. bana göre o cümleleri herkes dinlemeliydi..ATATÜRK'ü gerçekten çok yanlış tanıyorduk..HATEMİ hoca öyle bir çalışmışki konuya..Kitaplar,dergiler,dökümanlar... ATATÜRK'ün islam diniyle bağını ele alıyordu HATEMİ HOCA.. ben gerçekten çok faydalandım dünkü HÜSEYİN HATEMİ HOCA'nin konuşmalarından..Şuan kelimelere dökmek isterdim burada O müthiş yorumları ve belgeleri ama.. Biraz dağınık işte beynimde...Dün gece not almayı bile düşündüm. artık gerisini siz düşünün....


Gecenin ikinci yıldızı ise NİHAT GENÇ'ti... SKYTURK GENEL YAYIN YÖNETMENİ SERDAR AKİNAN ile birlikte ''NE VAR,NE YOK'' proğramını yürütüyolardı... Nihat Genç yine bilindik uslubuyla karşımıza çıkıyordu..Yine O cesur adam sahnedeydi...Yine o cümlelerini kolay kolay yutmayan adam sahnedeydi...İSRAİL'in son günlerdeki katliamlarıyla ilgili çok öenemli cümleler sarfetti..Bir çok aydınım diye geçinen yazar'ın söyliyemiyeceği cümlelerdi onlar..Hatta bunları düşünmekten bile korkan yazarlar..evet evet..Bu düşünceleri beyninden geçirmeye korkan yazarlar...

Dün bir NİHAT GENC'e baktım...Birde bizim TÜRK medyasındaki köşe yazarlarına... kÖŞESİNİ parayla satanları biliyor bu memleket... Kalemini batıya sununları..Mürekkebini AMERİKAdan alan yazarları biliyor bu MEMLEKET... ama gel görki NİHAT GENC ve onun gibiler bu medyada yer bulamıyor.. Ama üç beş laiklik nutku atmış, üç beş patronla yemek yemiş, sibel canın popusundan bahsetmiş, patronu MİLYARları soyarken köşesinde tek bir laf etmemiş, İSRAİL KATLİAM yaparken tek bir cümle etmemiş, ülke uçuruma giderken dahi LAİKLİK saolsun diyebilen köşe yazarlarından geçilmiyo TÜRK MEDYASI... Yine de hakkını yiyemiyeceğimiz KÖŞE yazarları elbette var.Gazeteler elbette var...ama.....

MEDYA ile HALKIN gündemi ise gün geçtikce ayrışmakta... MEDYA'ya güvende son zamanlarda oldukca düşmüş bulunmakta.. yapılan araştırmalar bunu göstermekte.... TÜRK medyacılığının sonu ise pek aydnlık gözükmüyor bana göre....


NEYSE... tabi dün gece ben bu TV proğramlarını seyrederken İSTANBUL'a hafif ve narin bir şekilde yağmur damlaları düşmeye başlamıştı...Birileri tekrar üşümeye başlamıştı anlıyacağanız.... Yağmur'un düşmediği bir yer aramaya başlamıştı belki...Onlardan biride EYÜP adında küçük bir kardeşimiz...HaYAT zor ne diyebiliriz ki....

11.11.2006[/SIZE]



Nihat_Genç.jpg


yazortay.jpg
 

MEHMET EFE

Doçent
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
1,498
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Konum
...............
Web sitesi
www.serzenisler.com
bulent%20ecevit.jpg




Ecevit'in CENAZE törenini tv'den canlı olarak izleme fırsatım oldu..Baya yüksek bir katılım.. ECEVİT'e yakışan bir kalabalıktı..Ama bir kaç kendini bilmez laiklik sloganı attı..İnanın çok güldüm..Bu tip insanları luzumsuz kişilik olarak tanımladım..Ve CHP yandaşları olduğunu sezimledim...BUNLAR BU KAFAYLA LAİK kavanoz olurlar bence... CENAZE gününde bile kişisel TATMİNLİK arıyan bu insanları şiddetle kınıyorum açıkcası...

Hee birde bugünde gülen insanlarıda gördüm TV'den...yüzlerinde gülücükler olan... BELKİDE ORAYA SADECE ''TÜRKİYE LAİKTİR LAİK KALACAK'' sloganı atmaya gelmiştir bu kişiler..


neyse... güle güle karaoğlan....
 

ebced_9

Üye
Katılım
22 Ağu 2006
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ALLAH razı olsun.Gerçekten çok güzel yazmışsınız.ALLAH a emenet olun.
 

mustafa

Profesör
Katılım
8 Haz 2006
Mesajlar
1,972
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Konum
Ankara
şöyle bir göz attım çok hoş yazılar yazıyorsunuz tebrikler.
 

melde

helina_roje
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
2,238
Tepkime puanı
24
Puanları
0
Konum
Ankara
Çok güzel bir konu olmuş gündelik yaşamdan kesitler edbei bir dilde :)
 

AdımcA

Akşam ... Yine Akşam ...
Katılım
9 Haz 2006
Mesajlar
2,420
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Mehmet Efe kardeş, çok hoş yazıyorsun.
Yazılarının takipçisi olacağım inşaallah. :)
 
M

Murat Sâki

Guest
İman meselelerine bir ara devam edelim ama bir şeyide yazmadan geçemeyeceğim yıllar önce sanırım lisedeyken bir araştırma yaparken güzel bilgilere sahip oldum araplar ve edebiyat.

İslamiyet öncesi belirgin ve gelişmiş bir Arap kültürünün olmadığını söylerler. Ama çok yetkin bir edebiyatlarının olduğunu belirtmeden geçmezler. Bu ikisinin niye yan yana olmadığını hep düşünmüşümdür.

Adonis’in Arap Edebiyatı ile ilgili aktardığı bilgiye göre, İslamiyet’ten önce şair olmak isteyen bir kişi, şair olamadığı gibi hemen şiir de yazamazmış. Önce bir “usta”nın yanında eğitime başlar. Bu eğitimin aşamaları ise şunlardır:

İstekli ustaya sorar:
“Nasıl şiir yazacağım?”
Usta:
“Keşke bu iş o kadar kolay olsaydı. Önce bu kitapları al, oku ve içindekileri ezberle.”
İstekli bir köşeye çekilir, günler, aylar, yıllar boyu ustasının verdiği onlarca kitaptaki şiirleri ezberlemeye çalışır. Sonunda başarır. Hemen ustasının yanına gidip, sevinçle bağırır.
“Ustam hepsini ezberledim, artık şiir yazabilir miyim? İcazetimi verecek misin?”
Usta:
“Keşke bu iş o kadar kolay olsaydı. Şimdi seninle, ezberlediğin bu şiirleri tek tek inceleyip, irdeleyeceğiz.”
Umudu bir parça sönen istekli günler, aylar, yıllar boyunca ustasıyla şiirleri tartışıp durur. Sonunda hepsi biter ve gönlü yine su olur akar. Evet sonunda icazetini alacaktır.
“Ustam bitirdik. Şimdi şiir yazabilir miyim? İcazetimi verecek misin?”
Usta:
“Keşke bu iş o kadar kolay olsaydı. Şimdi git, ezberlediğin bütün şiirleri unut gel. Unutup geldiğinde artık şiir yazabileceksin. İcazetini ancak o zaman verebilirim.”

ilginç ve manidar..aklında bir anektod olarak kalmıştır bu bilgi..

Hürmetler.
 

MEHMET EFE

Doçent
Katılım
2 Eyl 2006
Mesajlar
1,498
Tepkime puanı
16
Puanları
0
Konum
...............
Web sitesi
www.serzenisler.com
İman meselelerine bir ara devam edelim ama bir şeyide yazmadan geçemeyeceğim yıllar önce sanırım lisedeyken bir araştırma yaparken güzel bilgilere sahip oldum araplar ve edebiyat.

İslamiyet öncesi belirgin ve gelişmiş bir Arap kültürünün olmadığını söylerler. Ama çok yetkin bir edebiyatlarının olduğunu belirtmeden geçmezler. Bu ikisinin niye yan yana olmadığını hep düşünmüşümdür.

Adonis’in Arap Edebiyatı ile ilgili aktardığı bilgiye göre, İslamiyet’ten önce şair olmak isteyen bir kişi, şair olamadığı gibi hemen şiir de yazamazmış. Önce bir “usta”nın yanında eğitime başlar. Bu eğitimin aşamaları ise şunlardır:

İstekli ustaya sorar:
“Nasıl şiir yazacağım?”
Usta:
“Keşke bu iş o kadar kolay olsaydı. Önce bu kitapları al, oku ve içindekileri ezberle.”
İstekli bir köşeye çekilir, günler, aylar, yıllar boyu ustasının verdiği onlarca kitaptaki şiirleri ezberlemeye çalışır. Sonunda başarır. Hemen ustasının yanına gidip, sevinçle bağırır.
“Ustam hepsini ezberledim, artık şiir yazabilir miyim? İcazetimi verecek misin?”
Usta:
“Keşke bu iş o kadar kolay olsaydı. Şimdi seninle, ezberlediğin bu şiirleri tek tek inceleyip, irdeleyeceğiz.”
Umudu bir parça sönen istekli günler, aylar, yıllar boyunca ustasıyla şiirleri tartışıp durur. Sonunda hepsi biter ve gönlü yine su olur akar. Evet sonunda icazetini alacaktır.
“Ustam bitirdik. Şimdi şiir yazabilir miyim? İcazetimi verecek misin?”
Usta:
“Keşke bu iş o kadar kolay olsaydı. Şimdi git, ezberlediğin bütün şiirleri unut gel. Unutup geldiğinde artık şiir yazabileceksin. İcazetini ancak o zaman verebilirim.”

ilginç ve manidar..aklında bir anektod olarak kalmıştır bu bilgi..

Hürmetler.


çok teşekkürler bizimle paylaştığın için...
İman meselesiyle ilgili paylaşımlarınıda bekliyoruz tabiki sayın ZINAR...farklı bir renk katıyorsunuz.. sizinle birlikte çok daha güzel oluyor burası...bunu samimi olarak söylüyorum... yukarıda paylaştığınız usta ile istekli kişinin diyaloğu ise, bize bazı şeyleri gösteriyor açıkcası.. bu zamanda önüne gelen SANATcı ilan ediyor kendini... içine bakıyorsun bu kişinin, boş... veya ne bilim.. tam anlatamıyorum belki...SANATCI kavramının içini boşaltıyorlar diyelim biz ona... Hatta orasını, burasını açanlarada artık sanatcı demeye başladık... sonumuz hayrola ne diyebilirizki...
 
Üst