Fethullah Gülen: "şehit olmaya gidiyoruz" retoriğine şiddetle karşı çıkıyor

Alper...

MarmaranınKralı
Katılım
10 Eki 2006
Mesajlar
9,574
Tepkime puanı
452
Puanları
0
Konum
İsLamBol
Web sitesi
cennetsarayi.blogcu.com
hocaefendi alim olduğu için olduğu olabilir mi
benim sıkıntım yok.

mesele yol da
hocam yolu takip ediyor
fıkıh ta olsun diğer ilim dallarında olsun farklı metodlar vardır.


bunu herkes bilir.
hocamın da bu konudaki yolu hakkında yakın zamanda kitap yayınlanmıştı.


olabilir belki ondan kaynaklanabilir.Belki de araya aracılar girdiği için anlamıyorumdur......
 

arifan yolcusu

Profesör
Katılım
9 Ağu 2010
Mesajlar
1,303
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Dergah-ı Mualla
"Allah, Allah yolunda çarpisip öldüren ve öldürülen mü'minlerden, karsiligi cennet olmak üzere, mallarini ve canlarini satin almistir. Bu O'nun üzerine, Tevrat, Incil ve Kur'an'da vadedilmis olan bir haktir. Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterebilen kim vardir? Su halde yapmis oldugunuz bu alisverisinizden dolayi sevinin. Iste büyük kurtulus budur." (Tevbe, 9/111)

şehadet arzusu olmayan bir kalpten ona sığınırız.......
 

Cümle Mühendisi

Ordinaryus
Katılım
2 Tem 2006
Mesajlar
4,181
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Konum
İzmir
Web sitesi
muhammedesad.blogcu.com
yazıyı iyi okudun mu?
ben şehid olucam diyen herkes şehit mi oluyor

"Şehid olmayı Yüce Allah'tan samimi olarak dileyen kimseyi, Allah, rahat yatağında vefat etse bile, şehidlerin derecesine eriştirir" (Müslim, İmâre, 156, 157; Ebû Davud, İstigfâr, 26; Neseî, Cihâd, 36; ibn Mâce, Cihâd, 15)
 

Cümle Mühendisi

Ordinaryus
Katılım
2 Tem 2006
Mesajlar
4,181
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Konum
İzmir
Web sitesi
muhammedesad.blogcu.com
(Nice kendisine silah isabet edip ölen vardır ki, ne şehittir, ne de hamid. Nice döşeğinde ölen kimse vardır ki, Allah katında sıddık ve şehittir.) [Ebu Nuaym, Ebuşşeyh] (Hamid, şükreden demektir.]

(Sizin için Deccal’den daha çok, sapık önderlerden korkuyorum) (İ.Ahmed)
 

mavera_agd

Doçent
Katılım
14 Ağu 2009
Mesajlar
734
Tepkime puanı
55
Puanları
0
Konum
MEKKE OLSAYDI..
her haberin üstüne atlamayın diyorum
ama bazıları anlamak istemiyor
bakın utanırsınız sonra
başlıktaki sözü hocamız söyleyemez

kimin şehid olacağını ancak Allah bilir.

bazılarının aksine hocamız bunu bilir.

aynı sizlerin saadet hakkında her habere atlamanız gibi....

hocan bunu söylemiştir emin ol ;)

onun mavi marmara hakkındaki söylemlerini biliyoruz.


yönetici notu:

üsluba dikkat edelim.

eylül
 

MonoLeuM

Asistan
Katılım
6 Eyl 2009
Mesajlar
412
Tepkime puanı
128
Puanları
0
Konum
Elazığ
Sohbetimiz sırasında konu İsrail ve Mavi Marmara gemisine geliyor. Fethullah Gülen Mavi Marmara'da pek çok gönüllünün sürekli tekrar ettiği "şehit olmaya gidiyoruz" retoriğine şiddetle karşı çıkıyor. Böylesine bir şeyin şehitlik bile kabul edilemeyeceğini söylüyor.

http://tr.fgulen.com/content/view/18615/12/ -Fethullah Gülen'in Resmi Sitesinden.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,083
Tepkime puanı
1,923
Puanları
113
Sonuç itibarıyla kimin şehid olduğunu Allah cc biliyor ama kimin şehid olmadığını herkes biliyor...
 

arifan yolcusu

Profesör
Katılım
9 Ağu 2010
Mesajlar
1,303
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Dergah-ı Mualla
biz orda ölenlerin yüzde yüz şehid olduğuna inanlardanız, kalbimiz mutmain...
eller bunun aksini söylemekle şeref bulmazlar, bilakis değerlerini yitirirler...
Allah mushafta tane olarak en çok cihad emrini vermekte...
o gemi kafasına göre çıkmadı yola...
o gemi boş adamlarla da çıkmadı yola...
beynimizde çın çınlıyor ahmed yasinin mektubu....
 

arifan yolcusu

Profesör
Katılım
9 Ağu 2010
Mesajlar
1,303
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Yaş
41
Konum
Dergah-ı Mualla
şehid şeyh ahmed yasin'in ümmete mektubu

"Bırakın savaşçı onuruyla ölelim!
Allah'ım! Ümmetin suskunluğunu sana şikâyet ediyorum!
Ben ki kocamış bir yaşlıyım. Kurumuş iki elim, ne kalem tutuyor ne de silah!
Sesimle yeri inletecek güçte bir hatip de değilim!
Ben ki saçları ağarmış, ömrünün son demlerinde, türlü hastalıkların yıktığı ve üzerinde zamanın belâlarının estiği biriyim!
Tek isteğim, benim gibi Müslümanların zaaf ve aczinden müteessir olanların yazmasıdır!
Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helâk olmuş ölüler!
Hâlâ kalpleriniz sızlamıyor mu, başımıza gelen bu acı felâketler karşısında? Bir halk yok mu? Hiç mi kimse yok, Allah için ve ümmetin namusu için kızacak?
Şerefli direnişçilerken, bizleri katil teröristler olarak ilan edenlere karşı duracak! Bu ümmet utanmaz mı, şerefi çiğnenirken?
Omuzlarımıza el verecek ve gözyaşlarımızı silecek bir bakış! Bu ümmetin kurumları, sivil güçleri, partileri, teşkilâtları ve bariz şahsiyetleri, Allah için kızmaz mı? Tümü birden sokaklara dökülüp, bizim için dua etmeye;
"Ey Rabbimiz! Gücümüzü topla, zaafımızı gider ve mü'min kullarına yardım et!" diye çağıramaz mı? Buna da mı gücünüz yetmiyor?
Yakında bizim büyük ölümlerimizi duyacaksınız, o zaman alınlarımızda şu yazılacak:
"Bizler direndik! İleri atıldık ve kaçmadık!"
Ve bizimle birlikte çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve gençlerimiz ölecek! Onları, bu suspus ve bön ümmete yakıt yapacağız!
Bizden, teslim olmamızı ve beyaz bayrak dikmemizi beklemeyin! Çünkü biz, bunu yapsak da öleceğimizi biliyoruz.
Bırakın savaşçı onuruyla ölelim!
Dilerseniz bizimle olun, elinizden geldiğince, öcümüzü sizden her biri boynuna taksın!
Dilerseniz bize acıyarak ölümümüzü izleyin! Temennimiz, Allah'ın, emaneti savsaklayan herkesten kısas almasıdır! Umarız bizim aleyhimize olmazsınız!
Allah aşkına, bari aleyhimize olmayın!
Ey ümmetin liderleri, ey ümmetin halkları!
Allah'ım!
Sana şikâyette bulunuyorum...
Sana şikâyette bulunuyorum...
Gücümün azlığını, imkânımın yetersizliğini ve insanlara karşı zaafımı Sana şikâyet ediyorum.
Sen mustazafların Rabbisin... Sen bizim Rabbimizsin... Bizi kime bırakıyorsun? Bize cehennem olacak uzaklara mı? Veya düşmana mı?
Allah'ım! Akıtılan kanlar, dokunulan ırzlar, çiğnenen hürmetler, yetim bırakılan çocuklar, oğlunu yitirmiş anneler, dul kalmış kadınlar, yıkılmış evler ve ifsad edilmiş ekinler aşkına Sana şikâyette bulunuyorum.
Sana şikâyette bulunuyorum! Gücümüz dağıldı... Birliğimiz bozuldu... Yollarımız ayrıldı...
Halkımızın zaafını ve ümmetimizin bize yardım edip, düşmanı yenmedeki aczini Sana şikâyet ediyoruz..."
Eylül 2003

ŞEHİD Şeyh Yasin
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
şeyh yasin milli görüşçülerin mürşidi olabilir.

bizim mürşidimiz belli üstad
 

Zinnur£yn

 s î
Katılım
2 Kas 2009
Mesajlar
920
Tepkime puanı
386
Puanları
0
Korakademk'in komik, manifesto'nun seviyesiz yorumları başta olmak üzere; baştan aşağı nâhoş koku ve çelişki savuruyorsunuz etrafa...

Açık seçik olan birşey için daha ne diye eften püften bahane sıralarsınız, "Hocaefendi"nin söylemleri için açıklama getirme gayretine girersiniz, anlaşılır gibi değil...

Seviyesiz insanların cahilce sözlerine durup ayrıntı içeren cevap vermekten tiksinti duyulur ancak...
 
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
1,777
Tepkime puanı
67
Puanları
0
Dünya savaşlarında öldürülen Hıristiyanların “bir nevi şehit” olduklarını iddia edenler, Mavi Marmara’nın şehitlerine leke süremezler.


Yönetici notu:

Şahsi münakaşalara yer vereyecek üslupta yorumlar yapmayınız. Durumu izah etme adına daha müsbet cümleler kullanınız.

eylül
 
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
1,777
Tepkime puanı
67
Puanları
0
ve Fethullah güleni savunmaya çalışanlar sizlerde yeter artık.. üstadıma yeterince laf ettirdiniz bu kendini bilmezlere susun artık.. yeter!!!
 

ıtri

Üye
Katılım
30 Ağu 2009
Mesajlar
1,235
Tepkime puanı
153
Puanları
0
Yaş
37
Konum
Ankara
ve Fethullah güleni savunmaya çalışanlar sizlerde yeter artık.. üstadıma yeterince laf ettirdiniz bu kendini bilmezlere susun artık.. yeter!!!

Rahatsız olan var.
Şahsen seviyenin bu kadar düştüğü tartışmalardan bende çok rahatsız oluyorum.
 

Sofuoglu

Ordinaryus
Katılım
29 Tem 2006
Mesajlar
4,603
Tepkime puanı
254
Puanları
83
Yönetici notu.

Alıntılanan yorum tarafımdan kaldırılmıştır.

eylül

ustadin konuya kariştirilmasi elbette hoş degil,o hususda yuzlerce aciklama yapildi zaten, makale dogru sekilde giderken yazarin konuyu oraya iliştirmesi talihsizlik olmuş,
ama sizinde cikip işi gucu olmayanlar,vebal vs tarzindaki aciklaminizda kusura bakmayin ama abes-i iştikaldir,
yukardaki verilen linkleri incelerseniz konu zaten kendi sitelerindede yayinlanmiş,eger bir vebal varsa once uzerinizden siz atin!!!!

ve, şu cemaatin sevenlerinden veya mudavimlerinden biride cikipta saga sola saldirip kurt kuzu misali suyumu kirlettin hikayelerine girmeden mantikli bir aciklama yapsin!!
aksi takdirde ne yapsaniz,ne kadar debelenseniz nafile........!!!!!
 

|SEÇKiN|

Profesör
Katılım
25 May 2010
Mesajlar
812
Tepkime puanı
133
Puanları
0
Konum
İstanbuL
hocaefendi ilk evvel bu şehidlerimiz için taziye yayınlamıştı. ve onları "şehidlerlerimiz" olarak tanımlayarak yayınlamıştı bunu...
akabinde onların şehadetleri konusunda müphem ve mütereddit demeçler vermiş olmasına üzüldüm.
kahpe yahudinin öldürdüğü bu kardeşlerimizin şehid olduklarına yürekten inanıyorum.
bizler sıcacık yataklarımızda yatarken, onlar Rablerinin rızası için o yoldalardı...
dünyada hangi enayi spor olsun diye bile bile ölümün kucağına atar kendini ki...
 

elcevaz13

Profesör
Katılım
17 Şub 2008
Mesajlar
1,472
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yaş
39
Web sitesi
www.herkul.org
Muhterem kardeşlerim evvela eleştirilen ifade başlıkta çarpıtılmış zira Hocaefendi bizzat verdiği taziyede ölenlere kendisi şehit demiştir.
Ayrıca Hocaefendiyle yapılan röportajın görüntüsü olmadığı için verilen cevablar akılda kaldığı kadarıyla Cüneyt Özdemir tarafından yazıya dökülmüş dolayısıyla bunu da göz önünde bulundurmak icab eder sitede de bu yazı aynen yayınlanmış.
Şimdi Hocaefendinin Mavi Marmarada şehit olan kardeşlerimiz hakkında verdiği taziyeyide dikkate alarak Cüneyt Özdemir ve Bejan Maturun aktardığı ifadeleri hüsn-ü zanla tahkik edelim.
Cüneyt Özdemir:Sohbetimiz sırasında konu İsrail ve Mavi Marmara gemisine geliyor. Fethullah Gülen Mavi Marmara'da pek çok gönüllünün sürekli tekrar ettiği "şehit olmaya gidiyoruz" retoriğine şiddetle karşı çıkıyor. Böylesine bir şeyin şehitlik bile kabul edilemeyeceğini söylüyor.
Bejan Matur:Şehadetle ilgili olarak siz hani kurup bir yola çıkıp ben şehit olmak üzere gidiyorum diyemezsiniz dedi.Bunun takdiri Allaha aittir ve hani ordaki kurguda bir yanlışlık olduğunu ve bunu eleştirel baktığını ifade ettiler.

http://video.cnnturk.com/2010/haber/9/28/iste-fethullah-gulen-roportajinin-ayrintilari
Önümüzde ki günlerde bu konuyla ilgili açıklamalar yapılırsa mevzu daha net anlaşılabilir ama hüsn-ü zanna memur olanlar için buna bile gerek yoktur diye düşünüyorum ve Üstadımızın cerbezeyle bakanları uyaran ifadelerini ilave ediyorum:
Sual: Çok fena şeyleri işitiyoruz. Bâhusus gayr-ı müslimler de güya bir İslâm kızını almışlar, filân yerde böyle olmuş, diğer yerde şöyle olmuş. Olmuş, olmuş, olmuş, ilââhir...
Cevap: Evet, maatteessüf, daha yeni ve bulanık bir devlette ve cahil ve perişan bir millette,şöyle fena ve pis şeylerin vukuu zarurî gibidir. Eskiden daha berbadı vardı; fakat şimdi görünüyor. Bir dert görünürse, devâsı âsândır. Hem de büyük işlerde yalnız kusurları gören, cerbezelik ile aldanır veya aldatır. Cerbezenin şe'ni, bir seyyieyi sümbüllendirerek hasenata galip etmektir.
Meselâ, şu aşiretin herbir ferdi bir günde attığı balgamı, cerbeze ile, vehmen tayy-i mekân ederek, birden bir şahısta tahayyül edip, başka efrâdı ona kıyas ederek, o nazar ile baksa veyahut bir sene zarfında birisinden gelen râyiha-i kerîheyi, cerbeze ile, tayy-i zaman tevehhümüyle, birden dakika-i vâhidede o şahıstan sudurunu tasavvur etse, acaba ne derecede evvelki adam müstakzer, ikinci adam müteaffin olur? Hattâ, hayal gözünü kapasa, vehim dahi burnunu tutsa, mağaralatından kaçsalar hakları var. Akıl onları tevbih etmeyecektir.
İşte şu cerbezenin tavr-ı acîbi, zaman ve mekânda müteferrik şeyleri toplar, bir yapar. O siyah perde ile herşeyi temâşâ eder. Hakikaten cerbeze, envaıyla garâibin makinesidir. Görünüyor ki, cerbeze-âlûd bir âşıkın nazarında umum kâinat birbirine muhabbetle müncezip ve rakkasâne hareket ediyor ve gülüşüyor. Çocuğunun vefatıyla mâtem tutan bir validenin nazarında, umum kâinat hüzn-engizâne ağlaşıyor. Herkes istediği ve haline münasip gördüğü meyveyi koparır. Bu makamda size bir temsil irad edeceğim. Meselâ, sizden bir adam yalnız bir saat tenezzüh etmek üzere gayet müzeyyen ve müzehher bir bahçeye girse, nekaisten müberrâ olmak cinân-ı Cennetin mahsûsâtından ve her kemâle bir noksanı karıştırmak şu âlem-i kevn ü fesâdın mukteziyatından olmakla, şu bahçenin müteferrik köşelerinde de bazı pis ve murdar şeyler bulunduğu için, inhirâf-ı mizac sevki ve emriyle, yalnız o taaffünatı taharrî ve o murdar şeylere idame-i nazar eder. Güya onda yalnız o var! Hülyanın hükmüyle fena hayal tevessü ederek o bostanı bir salhâne ve mezbele suretinde gösterdiğinden, midesi bulanır ve istifrağ eder, kemâl-i nefretle kaçar. Acaba beşerin lezzet-i hayatını gussedâr eden böyle bir hayale, hikmet ve maslahat rû-yi rıza gösterir mi?
Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen güzel rüya Haşiye7 görür. Güzel rüya gören hayatından lezzet alır.
Haşiye7
Mevt bir nevmdir.

http://www.risaleara.com/oku.asp?id=4784
 
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
1,777
Tepkime puanı
67
Puanları
0
ustadin konuya kariştirilmasi elbette hoş degil,o hususda yuzlerce aciklama yapildi zaten, makale dogru sekilde giderken yazarin konuyu oraya iliştirmesi talihsizlik olmuş,
ama sizinde cikip işi gucu olmayanlar,vebal vs tarzindaki aciklaminizda kusura bakmayin ama abes-i iştikaldir,
yukardaki verilen linkleri incelerseniz konu zaten kendi sitelerindede yayinlanmiş,eger bir vebal varsa once uzerinizden siz atin!!!!

ve, şu cemaatin sevenlerinden veya mudavimlerinden biride cikipta saga sola saldirip kurt kuzu misali suyumu kirlettin hikayelerine girmeden mantikli bir aciklama yapsin!!
aksi takdirde ne yapsaniz,ne kadar debelenseniz nafile........!!!!!

benim Gülen ile işim olmaz bu debelenenler taifesine de ekleyemezsiniz beni.. Diğer taraftan da vebal meselesi ne bakarsak bunu Allah bilir kim bilir kaç kişinin vebali bu tür saçma meseleler ile alındı bunu siz öğrendiğiniz de çok geç olacak... Forumlar dedi kodu dan geçilmiyor zira...
 
Üst