Cübbeli Hoca : Erkekle Kadın Çalışma Ortamında Tek Başlarına Kalırsa Bu 'Halvete' Girer !!!

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
Valla biz arkadaşlarla eğleniyoruz. İstersen sende gel sende eğlen. Aramızda karı kızda yok. Nargileye gider sohbet ederiz, pes oynarız, satranç olur, şehir şehir gezdiğimiz olur, bazen kamp yaparız, bazen mangala gideriz... vs helal dairesi keyfe kafidir.

Senin dediğin işte mutlaka bir sıkıntı çıkıyor. Okulu karma okudum. Önce arkadaş olan kızlar sonra sevgili oluyorlar...

erkek erkeğe eğlenmek de güzel. ama hep öyle olmaz ki. insan karşı cinslerin de olduğu sosyal ortamları da istiyor. ben her iki ortamda da bulunurum. karma ortamlarda bir olumsuzlukla karşılaşmadım hiç.

ha, arada olursa da buna o topluluk olarak hep birlikte karşı çıkar ve olumsuzluğa sebep olan kişiyi uzaklaştırırız. bu kadar basit.

sevgili olmayı kötü bir şey olarak yazmışsın. bu da hayatın doğal bir parçası.sen hiç okulda bir kıza aşık olmadın mı? ilk aşık olduğun zamanki duygularının ne kadar harikulade olduğunu eminim hâlâ hatırlıyorsundur.

kaç-göçle sorun çözümlenemez. bir arada olmaktan doğabilecek sorunları, insanları ayırarak çözmeyi düşünmek, okullar olmadan eğitimi idare etmeyi düşünmek gibidir.
 

serhen

Asistan
Katılım
10 Ocak 2010
Mesajlar
234
Tepkime puanı
28
Puanları
0
Yaş
44
Cübbeli'ye kızcam diye bazı arkadaşlar malesef büyük yanılgıya düşüyorlar, konu başlığı olan görüş cübbeli hocanın şahsi bir görüş değil, ehlisünnetin cumhurunun görüşüdür , selametle
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
erkek erkeğe eğlenmek de güzel. ama hep öyle olmaz ki. insan karşı cinslerin de olduğu sosyal ortamları da istiyor. ben her iki ortamda da bulunurum. karma ortamlarda bir olumsuzlukla karşılaşmadım hiç.

ha, arada olursa da buna o topluluk olarak hep birlikte karşı çıkar ve olumsuzluğa sebep olan kişiyi uzaklaştırırız. bu kadar basit.

sevgili olmayı kötü bir şey olarak yazmışsın. bu da hayatın doğal bir parçası.sen hiç okulda bir kıza aşık olmadın mı? ilk aşık olduğun zamanki duygularının ne kadar harikulade olduğunu eminim hâlâ hatırlıyorsundur.

kaç-göçle sorun çözümlenemez. bir arada olmaktan doğabilecek sorunları, insanları ayırarak çözmeyi düşünmek, okullar olmadan eğitimi idare etmeyi düşünmek gibidir.

hatta, insanların önlerindeki kısıtlamalar tamamen kaldırılmalı...insanlar, anadan üryan gezebilmeli.... insanlar bu şekilde, modern topluma entegre edilmeli.... hatta ve hatta, neyse...
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
evet, ben hem doğrusunun bir arada eğitim ve çalışma olduğunu söylüyorum, hem de artık zaten ayrı ayrı olamayacağını.

Olabilir, senin görüşün odur benim görüşüm tam tersidir, karışık çalışma ortamlarının DOĞRU olmadığını söylüyorum, bunu 30 seneye yakın çalışıp emekli olmuş bir insan olarak söylüyorum.

Kadın ve erkek birlikte yan yana vs.vs. çalışmamalı.

İSLAMİ açıdan da İNSANİ açıdan da bu böyledir.

Kadının çalışacağı ortamlar mesela kadın hastanesi gibi, mesela kız kuran kursu gibi vs.vs. tamamen ayrı olmalı, kadına mahsus olmalıdır.

Karışık ortamlarda her zaman kadın istismar edilir, edilmektedir, edilecektir.

İSLAM BİR ŞEYİ SAKINCALI GÖRÜYORSA ONDA MUTLAKA BİR HİKMET VARDIR.

İtiraz etmek yanlıştır.


bak, "içiçe" demişsin. içiçe değil, birlikte, yanyana. araqda fark var.

Mugalata Nickli Üyeden Alıntı
ayrı ayrı olamaz artık. dünya bir köy değil. sistem o kadar girift, o kadar iç içe geçmiş durumda ki, mecburen zaten bir arada olunacak.


İyi de içiçeyi sen dedin ben değil:) Ben senin yazına istinaden yazıyorum onu.

bir belediye otobüsünde, kalabalıksa eğer, içiçe ifadesini kullanabiliriz. ama aynı okulda birlikte eğitime, aynı işyerinde birlikte çalışmaya içiçe diyemeyiz.

kalabalık otobüs veya metro treninde içiçe olunması elbette kötü bir şey. elbette buna karşı önlem alınmalıdır. ama aynı işyerinde, aynı okulda ve aynı sosyal ortamda birlikte olmak farklı bir şey.

bakın mesela, burası da bir forum ve bir sosyal ortam. burada da kadın ve erkek forumdaşlar birbirleriyle yazışıyorlar. bu da iyi bir şey, kötü değil.

Hayır farklı değil, otobüs de aynı işyeri de aynı.
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
hatta, insanların önlerindeki kısıtlamalar tamamen kaldırılmalı...insanlar, anadan üryan gezebilmeli.... insanlar bu şekilde, modern topluma entegre edilmeli.... hatta ve hatta, neyse...

Kızmana gerek yoktur,

İslam ancak "kendi değerleri"ni ikame eder... Gocunmaya gerek yoktur...

Mesela:

Laik devlet der ki, "Benim değerlerimde başörtüsü "yasak, karma eğitim "emir"dir...

İslam devleti de der ki, "Benim değerlerimde başörtüsü bir "emir"dir, karma eğitim de "yasak"tır...

Şimdiden kavga etmeye gerek yoktur...

Korkma devlet kurulduğunuda, insanlar onun hukukuna saygı duyarlar...
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Kızmana gerek yoktur,

İslam ancak "kendi değerleri"ni ikame eder... Gocunmaya gerek yoktur...

Mesela:

Laik devlet der ki, "Benim değerlerimde başörtüsü "yasak, karma eğitim "emir"dir...

İslam devleti de der ki, "Benim değerlerimde başörtüsü bir "emir"dir, karma eğitim de "yasak"tır...

Şimdiden kavga etmeye gerek yoktur...

Korkma devlet kurulduğunuda, insanlar onun hukukuna saygı duyarlar...

kızarak yazmadım,,, arkadaşın kendi peceresinin ufkunu genişlettim...ufku bu kadar geniş görebilirmi, ona baktım... genelde, en sivri yazılarımı dahi, kızarak yazmam.. yeterki değerlere hakaret olmasın... şahsımada edilsede, kızmam...
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
kızarak yazmadım,,, arkadaşın kendi peceresinin ufkunu genişlettim...ufku bu kadar geniş görebilirmi, ona baktım... genelde, en sivri yazılarımı dahi, kızarak yazmam.. yeterki değerlere hakaret olmasın... şahsımada edilsede, kızmam...

Oooo sen maşallah çok iyi birisisin...

Allah bu güzel ahlakını arttırısın...

Ne bileyim kelimelerin açılarak "anadan üryanlığa" doğru yol alınca öyle sandım...

Tebrik ettim...

Sana da yakışır zaten...

NOT

Sen de benim gibi zaman zaman yasaklanan üyelerdensin... Kızmayan biri banlanır mı şimdi aklıma geldi...

Hayret...
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
hatta, insanların önlerindeki kısıtlamalar tamamen kaldırılmalı...insanlar, anadan üryan gezebilmeli.... insanlar bu şekilde, modern topluma entegre edilmeli.... hatta ve hatta, neyse...

sen artık sıradan birisi değilsin. sen artık stajyer moderatör birisi'n. böyle sataşmacı yazmamalısın. benim demediklerimden değil, dediklerimden hareketle yazmalısın.
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
sen artık sıradan birisi değilsin. sen artık stajyer moderatör birisi'n. böyle sataşmacı yazmamalısın. benim demediklerimden değil, dediklerimden hareketle yazmalısın.

hayır sataşmıyorum,,, özgürlük sınırını öğrenmeye çalışıyorum,,, yoksa, sen bu düşüncedesin demedim...





Hitablarımızda lütfen çirkinleşmeyelim..
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
İyi de içiçeyi sen dedin ben değil:) Ben senin yazına istinaden yazıyorum onu.


Hayır farklı değil, otobüs de aynı işyeri de aynı.

ben "içiçe" derken sistemin işleyişi içinde farklı sektörlerin, farklı iş alanlarının içiçe geçmiş durumda olduğunu demiştim. bununla kadın-erkeğin bir arada çalışması aynı şey değil.

otobüste sıkışmakla işyerinde birlikte çalışmak da aynı şey değil herhalde. :)

ben de 25 yıldır kadınlı erkekli bir işyerinde çalışıyorum. kadınlar en ufak biçimde rencide olmuyor. hatta müdürlük yapan kadınlar bile oldu. erkeklerin mağdur olduğunu bile söyleyebilirim. :)
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
hayır sataşmıyorum,,, özgürlük sınırını öğrenmeye çalışıyorum,,, yoksa, sen bu düşüncedesin demedim...


Hitablarımızda lütfen çirkinleşmeyelim..

sataşmak derken, söylediklerimi farklı yerlere çekmeni kastettim. özgürlük sınırım ise klasik tanıma uygun. yani, birinin özgürlüğü, başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter. yani, önceki yazında kastettiğin türden gayrı ahlakî durumlara cevaz vermem. toplum ahlakına aykırı davranışlara ve kıyafetlere hoş bakmam.

hangi hitabımı çirkin buldun, şaşırdım?
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
sataşmak derken, söylediklerimi farklı yerlere çekmeni kastettim. özgürlük sınırım ise klasik tanıma uygun. yani, birinin özgürlüğü, başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter. yani, önceki yazında kastettiğin türden gayrı ahlakî durumlara cevaz vermem. toplum ahlakına aykırı davranışlara ve kıyafetlere hoş bakmam.

hangi hitabımı çirkin buldun, şaşırdım?

buna kim karar verecek peki,,,herkesimin ahlak anlayışı farklı....mesela, bir insan bikini ile dolaşabilirmi... veya göbeği açık, mini etek ile dolaşabilirmi...toplumun ahlak anlayışı, hah işte buduru kim belirleyecek...
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
buna kim karar verecek peki,,,herkesimin ahlak anlayışı farklı....mesela, bir insan bikini ile dolaşabilirmi... veya göbeği açık, mini etek ile dolaşabilirmi...toplumun ahlak anlayışı, hah işte buduru kim belirleyecek...

toplumun genel ortalama ahlak anlayışı belirliyor bunu. belirleyecek değil, zaten belirliyor. ortada bir sorun yok. toplum bu konuyu kendi sağduyusuyla hallediyor.

mesela plajda mayo ve bikiniyle insanlar rahatça denize girebiliyor. ama başka yerlerde bu yadırganıyor. yine yasak değil, ama toplumun genel nazarı, bakışı bunu yadırgıyor ve dışlıyor. rahatsız edici ve aykırı, uç bir tavır olarak dışlıyor.

dolayısıyla kimse plaj dışında bir yerde mayo veya bikini giymiyor. komik duruma düşmeyi göze alırsa o başka.

çıplak sokağa çıkmayı düşünen normal birisi zaten yok. olursa da toplum ve yasalar bunu suç ve kabahat görüyor ve engelleyip cezalandırıyor.

neyse, şimdi çıkmam gerek. sonra devam edebiliriz.
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
ben "içiçe" derken sistemin işleyişi içinde farklı sektörlerin, farklı iş alanlarının içiçe geçmiş durumda olduğunu demiştim. bununla kadın-erkeğin bir arada çalışması aynı şey değil.

otobüste sıkışmakla işyerinde birlikte çalışmak da aynı şey değil herhalde. :)

ben de 25 yıldır kadınlı erkekli bir işyerinde çalışıyorum. kadınlar en ufak biçimde rencide olmuyor. hatta müdürlük yapan kadınlar bile oldu. erkeklerin mağdur olduğunu bile söyleyebilirim. :)

Boşuna uzatıyorsunuz.

Bir işyerinde bir hanım işe başlayınca bir süre ordakiler dikkatil oluyorlar, bir süre sonra gevşiyor, daha sonra iyice sulanıyor ortam. Kadınlar erkek gibi oluyor, erkekler yine argo vs. konuşmalara devam ediyorlar vs.vs.

Bir iki işyerinde bu dediğim olmuyor diye buna yok diyemezsiniz, sizin işyerini bilemem ama çoğunlukla bu böyledir, FITRATA TERSDİR kardeşim senin dediğin.

Neyse uzatmanın anlamı yok, kolay gelsin.
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Kimse kusura kalmasın. Günümüzde, cadde, sokak, mahalle, iş hayatı, diğer iş sektörleri, okul, hastane, iş yerleri vs. zinaya davet ediyor...

Bu akşam arkadaşlarla yaptığım sohbette şunu anladım ki, bir insanın değil 4 tane hanımı, 4 tane cariyesi de olsa toplam 8, bugünkü erkek ve kadın keşmekeşliğinde zina gene aynı düzeyde seyredecektir...

Dolayısıyla, nerede olursa olsun, yabancı erkek ve kadınlar haremlik selamlık ekseninde "an"larını bina etmek durumundadırlar...
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
Boşuna uzatıyorsunuz.

Bir işyerinde bir hanım işe başlayınca bir süre ordakiler dikkatil oluyorlar, bir süre sonra gevşiyor, daha sonra iyice sulanıyor ortam. Kadınlar erkek gibi oluyor, erkekler yine argo vs. konuşmalara devam ediyorlar vs.vs.

Bir iki işyerinde bu dediğim olmuyor diye buna yok diyemezsiniz, sizin işyerini bilemem ama çoğunlukla bu böyledir, FITRATA TERSDİR kardeşim senin dediğin.

Neyse uzatmanın anlamı yok, kolay gelsin.

tamam, uzatmak amacıyla yazmıyorum ve dediklerine itiraz etme amaçlı yazmıyorum şu an. sadece ufak bir katkı olarak şu aklıma gelen fikri yazmak istedim: bu dediğin son husus, yani erkeklerin bazılarının, önce dikkat edip, sonra gevşemeleri ve argolu, küfürlü konuşmalarını kadın çalışanların yanında yapması hususu, biraz eğitim düzeyiyle alakalı bir konu. bizim işyerinde de böyle tipler var. hanımların yanında günlük argo dilinde ifadeleri bazan ağızlarından kaçırıyorlar. onlarla aynı mekanda çalışan kadınlar da buna ya katlanıyorlar, veya alışmışlar, ses çıkarmıyorlar.

ama bizim asıl bulunduğumuz işyerinde böyle bir şey kaç yıldır asla olmadı. çünki bizdeki erkek çalışanların hepsi daha eğitimli ve modern şehir kültürüne sahip kişiler.

yani bu dediğin hususa katılıyorum ve bunu önemli bir sorun olarak kabul ediyorum. sebebi de erkeklerin fıtratından değil, eğitimsizlikten, modern şehir kültürüne ve kadınlarla aynı ortamda davranış alışkanlıklarını edinmemiş olmaktan kaynaklanıyor.
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
tamam, uzatmak amacıyla yazmıyorum ve dediklerine itiraz etme amaçlı yazmıyorum şu an. sadece ufak bir katkı olarak şu aklıma gelen fikri yazmak istedim: bu dediğin son husus, yani erkeklerin bazılarının, önce dikkat edip, sonra gevşemeleri ve argolu, küfürlü konuşmalarını kadın çalışanların yanında yapması hususu, biraz eğitim düzeyiyle alakalı bir konu. bizim işyerinde de böyle tipler var. hanımların yanında günlük argo dilinde ifadeleri bazan ağızlarından kaçırıyorlar. onlarla aynı mekanda çalışan kadınlar da buna ya katlanıyorlar, veya alışmışlar, ses çıkarmıyorlar.

ama bizim asıl bulunduğumuz işyerinde böyle bir şey kaç yıldır asla olmadı. çünki bizdeki erkek çalışanların hepsi daha eğitimli ve modern şehir kültürüne sahip kişiler.

yani bu dediğin hususa katılıyorum ve bunu önemli bir sorun olarak kabul ediyorum. sebebi de erkeklerin fıtratından değil, eğitimsizlikten, modern şehir kültürüne ve kadınlarla aynı ortamda davranış alışkanlıklarını edinmemiş olmaktan kaynaklanıyor.

Ustacım:

İster eğitimsizlik de ister başka bir şey de farketmiyor, bu sorun var, hep de olacaktır, artı bu kadın erkek karışık çalışma ortamlarındaki en ufak sorundur bu anlattığımız, işte bu tür yamuklukların olmaması için olayı en baştan kesmek lazım, o da kadın erkek karışık olunmamasıdır. İNSANLAR (kadın erkek) MELEK değildir, günahdan arınmamışlardır. Mutlaka ama mutlaka yanlışlar olacaktır.

Biz Allahdan daha iyi bilemeyiz, Allah bir şeyi yasaklamışsa bir hikmeti vardır.

Teşekkürler.
 

Mugalata

Kıdemli Üye
Katılım
10 Mar 2014
Mesajlar
4,252
Tepkime puanı
146
Puanları
0
Konum
izmir
Ustacım:

İster eğitimsizlik de ister başka bir şey de farketmiyor, bu sorun var, hep de olacaktır, artı bu kadın erkek karışık çalışma ortamlarındaki en ufak sorundur bu anlattığımız, işte bu tür yamuklukların olmaması için olayı en baştan kesmek lazım, o da kadın erkek karışık olunmamasıdır. İNSANLAR (kadın erkek) MELEK değildir, günahdan arınmamışlardır. Mutlaka ama mutlaka yanlışlar olacaktır.

Biz Allahdan daha iyi bilemeyiz, Allah bir şeyi yasaklamışsa bir hikmeti vardır.

Teşekkürler.

Ben teşekkür ederim. Ama Allah'ın kadın ve erkeklerin bir arada bulunmasını yasakladığını düşünmüyorum. Kuran'da bu yönde bir ayet yok. Kadınların örtünmeleriyle ve tavırlarıyla ilgili ayetler var.

Bir arada bulunmaktan kaynaklanan sorunların çözümü yine insanlar tarafından bulunabilir. Çözüm yolu ayrı ayrı mekanlara bölmek değildir. Bu çözüm yolu, birkaç tane pire için yorgan yakmaya benzer. Üstelik artık mümkün de değildir.

Neyse, aynı şeyleri tekrarlamamak için burada kesiyorum.
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
Ama Allah'ın kadın ve erkeklerin bir arada bulunmasını yasakladığını düşünmüyorum. Kuran'da bu yönde bir ayet yok.

“Mahremlik ve nâmahremlik ne demektir? Bir kişinin mahremleri ve nâmahremleri kimlerdir? Nâmahremlerimize karşı tutumumuz nasıl olmalı?”

Mahremlik, “evlenme haramlığı” demektir. Yüce dinimize göre, kardeşlik, nesep bağı, süt hısımlığı ve eşten doğan hısımlık bağı itibariyle bizimle evlenme haramlığı bulunan, yani söz konusu bağlardan dolayı bize nikâh düşmeyen kadınlar bizim mahremimizdirler. Üstad Bedîüzzaman’ın ifadesiyle, mahremlerimizin simaları, yakınlık ve mahremiyet cihetindeki şefkat ve meşrû muhabbeti hissettirdiklerinden; fıtraten nefsî ve şehvânî meyli kırar.1 Bundan dolayı yüce dinimiz mahremlerimizle ve nâmahremlerimizle münasebetlerimizi ayrı ayrı düzenlemiştir.

Nâmahremlik ise, evlenme haramlığının bulunmama durumu, yani nikâh düşme (nikâh yapılabilme) durumu demektir. Aralarında kardeşlik, soy bağı, süt hısımlığı veya eşten doğan hısımlık gibi bağlardan hiçbiri bulunmayan kadın ve erkek birbirlerine nâmahremdirler. Yani evlenmeye niyetlenseler, eğer kadın evli değilse, aralarında nikâh geçerlidir. Öyleyse, böyle erkek ile kadının, yani birbirlerine nâmahrem olan erkek ile kadının hukukunu ve münasebet şartlarını da yüce dinimiz ayrıca düzenlemiştir.

Allah, Kur’ân’da mahremlik sınırlarını çizmiştir. Şöyle ki: Bir Müslüman kadının kocası, babası, kayınpederi, kendi oğulları, eşinin (varsa) başka kadından oğulları, erkek kardeşi, erkek kardeşinin oğulları, kız kardeşinin oğulları, Müslüman hanımlar ve çocuklar kendisine mahremdirler; bu çizginin dışındakiler ise kendisine namahremdirler.2

Erkeğin mahremleri ise: Annesi, kızı, kız kardeşi, halası, teyzesi, kız ve erkek kardeşlerinin kızları, oğlunun hanımı, sütannesi, sütkardeşi, kayın validesi, hanımının kızı ve hanımının kız kardeşidir.3 Bu çizginin dışındaki kadınlar da bir erkek için nâmahremdirler.

Birbirlerine nâmahrem olan kişilerin karışık yaşamaları, tokalaşmaları, gülüşmeleri, şakalaşmaları, gayri ciddî tutum ve davranışları, açık saçık giyimleri, edepten ve terbiyeden uzak hâl ve tavırları dinimizce bundan dolayı uygun görülmemiştir. Bu fiillerin haramlık derecesini de, şiddetine göre artırmıştır.

Dinimiz bu tedbirleri alırken, ne kadını dört duvar arasına kapamak niyetindedir, ne de erkeği ahlâksız ilân etmek peşindedir. Dinimiz sadece nezaket, edep ve terbiye kurallarını belirlemiş ve edebin yaşanmasını istemiştir. Şimdi gayri İslâmî kültürlerin etkisiyle başımız beynimiz dönüp, dinimizi bu kurallardan dolayı itham edemeyiz. Kadın ve erkek birlikte çalışmak zorundaysa, bu kurallar içinde çalışacaklardır. Yani edep, edep, edep!

Bin dört yüz yıldır ecdadımız bu kuralları dem ve damarlarına sindirmiş ve en güzel biçimde yaşayarak “icmâ” meydana getirmiştir. Yani tereddütsüz, şeksiz, şüphesiz Kur’ân’ın ve Kur’ân Peygamberinin (asm) tavsiye ve öğütlerini baş tâcı yapmıştır.

Asır değişti şüphesiz. Kültürler birbirine olabildiğince yaklaştı. Dünya küçüldükçe küçüldü. İş alanları arttı. Kadınları sosyal hayata çeken sebepler, araçlar ve iş kolları fazlalaştı. Kadınları ve erkekleri bir arada, aynı çatı altında toplayan meslek dalları çoğaldı. Bütün bunlarla beraber, yaşadığımız birçok yerde sünnet ve İslâm şuuru da zafiyete uğradı. Sünneti ve takvayı yaşamak zorlaştı.

Ama ne gam ki, bir şey ne kadar zorlaşırsa, sevabı da o denli yüksek olur. Haramdan kaçınmak ve sünneti yaşamak ne kadar zor ise, sevabının da o denli yüksek olacağını unutmayalım. Bu bize yeter. Zor da olsa, ağır da olsa, biz, sünneti ve takvayı yaşama gayreti ve azmi içinde olalım!

İslâmiyet kadını dört duvar arasına kapatmıyor. Kadından ve erkekten iffet istiyor, edep ve hayâ istiyor, ar ve namus istiyor, görgü ve nezaket istiyor. Kadın isterse, bir meslek alanına ilgi duymuş ve kendini yetiştirmişse, bir alanda uzman olmuşsa, elbette o alanda topluma hizmet verecek, elbette çalışacak, elbette sosyal hayata girecektir! İslâm’ın edep ve terbiyesi yaşandığı sürece, bunlarda günah söz konusu değildir. Hazreti Âişe validemiz (ra) iftiraya uğradığında evinde oturmuyordu; savaştan dönüyordu. Ensar kadınları İslâm ordusu ile birlikte gazalara katılırlar, hastalara su verirler, yaralılara hizmet ederler ve tedavi uygularlardı. Ama onlarda edep, nezahet, nezaket, terbiye ve ahlâk yaşanan niteliklerdendi.

Dipnotlar:


1- Lem’alar, s. 199
2- Nûr Sûresi: 31
3- Nisâ Sûresi: 23

 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
Ben teşekkür ederim. Ama Allah'ın kadın ve erkeklerin bir arada bulunmasını yasakladığını düşünmüyorum. Kuran'da bu yönde bir ayet yok. Kadınların örtünmeleriyle ve tavırlarıyla ilgili ayetler var.

Bir arada bulunmaktan kaynaklanan sorunların çözümü yine insanlar tarafından bulunabilir. Çözüm yolu ayrı ayrı mekanlara bölmek değildir. Bu çözüm yolu, birkaç tane pire için yorgan yakmaya benzer. Üstelik artık mümkün de değildir.

Neyse, aynı şeyleri tekrarlamamak için burada kesiyorum.

Şu linki tıklar mısın?...

TESETTÜR VE MAHREMİYETLE İLGİLİ KONULAR
 
Üst