Cemaat mi Tarikat mı?

EhL-i Sünnet VeL-CEMAAT ...

VesseLam

bencede tarikat ama ben bektaşi tarikatını önemsiyorum alevi oldugum için ama bu demek degildirki diger tarikatlara karsıyım hayır degilim,her tarikat allaha ulaşan birer yoldur ,önemli olan o yolda dogru bilerlemek.

balım_sultan' Alıntı:

bencede tarikat ama ben bektaşi tarikatını önemsiyorum alevi oldugum için ama bu demek degildirki diger tarikatlara karsıyım hayır degilim,her tarikat allaha ulaşan birer yoldur ,önemli olan o yolda dogru bilerlemek.

Genişletmek için tıkla ...

tarikat tabiki :good:yanlız merak ettiğim bişe var mümkünse aleviymişsiniz anlatırmısınız aleviliği mümkünse tabi :confused1: alevilikle ilgili bilmek istediklerim varda

Arkadaşım Bektaşilerde bu Anadolunun rengidir. yaşayışta saklıdır.
Fakat ısrarla ben aleviyim ben aleviyim demene gerek yok. Ben Müslümanım dediğin zaman kimse sana alevimisin şiamısın malikimisin şafimisin diye soru sormaz. Müslümanların kıblesi de kabesi de birdir. Yalandan yere mezhepçilik yapılmasına fırsat vermeyelim.

Konu başlığı cemaat mi tarikat mi ? diye sorulmuş.

Yolu batıl olan cemaati hak olan tarikati işaretliyor.

Kuranı zamana göre değiştirmeye çalışanlar cemaati

Kuran Peygamber efendimizin mucizesidir diyenler tarikati işaretliyor.

porto' Alıntı:

Konu başlığı cemaat mi tarikat mi ? diye sorulmuş.

Yolu batıl olan cemaati hak olan tarikati işaretliyor.

Kuranı zamana göre değiştirmeye çalışanlar cemaati

Kuran Peygamber efendimizin mucizesidir diyenler tarikati işaretliyor.

Genişletmek için tıkla ...

Bu ifadeLer ağır değil mi??

şeriat, tarikat, hakikat, marifet...

cemaat?

"şeriat süt ise tarikat kaymaktır" buyurmuş büyükler...

doğru söze ne hacet.

zaman cemaat zamanıdır.ferdi hareket zor.dört taraftan bizi saran dalalete karşı tek başına dayanmak zor.

Basibos olmada fitratina hangi yol uygun ise o yolu sec. Yeterki tuttugun yol istikamet uzere olsun... Selam ve dua ile...

hiçbiri....

Bugünkü cemaat yöntemi tamamen batıldır kardeş alınmaca darılmaca yok
harbi harbi konuşalım.
Birçok cemaatle muhattap olduğumuz günler oldu. Tamamı ehil olmayan ellerde köksüz fikirlerle batı hayranı gençler olup çıkıyor karşımıza.
Muntazamlık yok.

Biz cemaatçilere Kuran ayetleriyle cevap veriyoruz onlar batılıların fikirleriyle cevap veriyor. Diyalog meselesinde bile kafirleri o kadar çok savunuyorlar ki bazen şaşırıyoruz kafirle mi Müslümanla mı sohbet ediyoruz diye.

Cemaatçilik İslam'ı köreltiyor. Tarikatler yüceltiyor.

porto' Alıntı:

Cemaatçilik İslam'ı köreltiyor. Tarikatler yüceltiyor.

Genişletmek için tıkla ...

Bu sözün tam zıddını iddia edenlerde çok.
Bizde deriz her ikisindede çürük elmalar vardır.
İman kurtulsun, sıcak gönüller helal dairede tutulsun, en önemli vazife budur.
Diyalog meselesi vs bunlar basit meseleler, nasihat ile güzel örnekler ile çözülür.
Ancak her iki yönüde tamamen redd ve inkar kazandırmaz, kaybettirir.
Orta yol...

Orta yolculuk oynayamam. çünkü kaypak biri değilim. Nabza göre şerbet dökmem.
Gerçek ne ise o konuşulur. Yanlışı gördüğüm halde doğru ya da doğru gibi diyecek kadar gafil değilim.

Cemaatte eğitim adına tek bir adım yok. İslami eğitimden bahsediyorum.
Kişilerin kitaplarıyla batılıların kitaplarıyla verilen eğitim ne kadar İslamidir ?
İslami eğitimin olmadığı yer ne kadar mühimdir ?

porto' Alıntı:

Orta yolculuk oynayamam. çünkü kaypak biri değilim. Nabza göre şerbet dökmem.
Gerçek ne ise o konuşulur. Yanlışı gördüğüm halde doğru ya da doğru gibi diyecek kadar gafil değilim.

Cemaatte eğitim adına tek bir adım yok. İslami eğitimden bahsediyorum.
Kişilerin kitaplarıyla batılıların kitaplarıyla verilen eğitim ne kadar İslamidir ?
İslami eğitimin olmadığı yer ne kadar mühimdir ?

Genişletmek için tıkla ...

Eyvallah, biz sizin için kaypak olalım.
Ancak siz "sizin inandığınızdan sizin gördüğünüzden ve yorumladığınızdan başka doğru" olmadığına inanacaklardan olursanız forumda münazarada bulunduğumuz inkarcılardan ne farkınız kalır ?
Unutmayınız ki Allah'a CC ulaştıran yolların sayısı nefes sayısı kadardır.

Yalnız benim gördüklerim değil. O cemaatlerin yayın organları tv kanalları radyoları gazeteleri internet adresleri mevcut. Hangisine bakarsan bak, akıllarını Kuran-ı Kerim'i törpülemekle bozmuşlar. Bugün demokrasi lazım gelmiş ona indirgeyelim peki yarın siyonizm lazım gelirse ne olacak ? İslamı şekilciliğe terkedip akıllarınca İslamın boş bıraktığı alanlar diye bir konu ortaya atıyorlar. Dergilerinde okuyoruz bunları.

Sen de unutma ki her patika yol değildir. Kimi yolları tuzak niyetine kurarlar ki sonu çıkmazdır.

AK-KOYUN, KARA-KOYUN HİÇBİR TORPİLİN, HATIRIN, GÖNÜLÜN VE TAVASSUTUN SÖKMEYECEĞİ MAHKEME-İ KUBRADA BELLİ OLACAKTIR.

porto' Alıntı:

Yalnız benim gördüklerim değil. O cemaatlerin yayın organları tv kanalları radyoları gazeteleri internet adresleri mevcut. Hangisine bakarsan bak, akıllarını Kuran-ı Kerim'i törpülemekle bozmuşlar. Bugün demokrasi lazım gelmiş ona indirgeyelim peki yarın siyonizm lazım gelirse ne olacak ? İslamı şekilciliğe terkedip akıllarınca İslamın boş bıraktığı alanlar diye bir konu ortaya atıyorlar. Dergilerinde okuyoruz bunları.

Sen de unutma ki her patika yol değildir. Kimi yolları tuzak niyetine kurarlar ki sonu çıkmazdır.

Genişletmek için tıkla ...

Bunlar sizin anladığınız ya da sizin anlamak istediğiniz olabilir.Bir kaç kişinin yazdıkları umumu nasıl bağlasın ? Halbuki İslam Akaidi ve KADI, bir topluluğu bir kısmının inandığından dolayı sorumlu tutmaz, birey birey sorgular bu nedenle büyük bir topluluk tek hamle ile İMAN DAİRESİNİN DIŞINA ATILMAZ.
Böylesine bir süpürücü zihniyet kimseyi kazanamaz, herkesi kendisinden iter, halbuki kendisinin TEK DOĞRU TEK GERÇEK NİHAİ GERÇEK olup olmadığıda kesin değildir.Bu nedenle böyle bir süpürücü üslup mü'mine yakışmaz.
Bu nedenle Muhyiddin-i Arabi KS "Kimseye inancından dolayı kötü gözle bakma,hakaret etme" buyuruyor.

Allah CC Teala bireyleri teker teker hesaba tutar, bu adalet gereğidir.
Allah CC Teala adına karar vermekten uzak durunuz nitekim Kütüb-ü Sitte'de
Allah CC adına karar veren dindar Yahudi'nin cehenneme, günahkar yahudinin ise rahmet-i ilahi ile cennete gittiği meşhur hadis-i şerif vardır.

Bu da delil olur ki, Allah CC'ın fiiline ortak olup, kendinden başka doğru olmadığını düşünmek ve diğerlerini Allah CC'ın azabı ile ,yanlış yolda gitmekle tehdit etmektense kendi yolunun, TEVHİDİNİN sağlamlığına bakmak daha doğrudur.

"Kur'an-ı Kerim'i törpülemek" şeklindeki ifadenize dikkat ediniz,böyle bir ifade ile o güruhu neredeyse tekfir ettiğiniz gibi sizde Kur'an-ı Kerim'e karşı saygısızlık etmiş olmadınız mı ? Sözleri doğru seçmek gerektir.

fetullah gülen Kuran-ı Kerim ayetleri için çok serttir derler diye cümle kullanmadı mı ?
Sorosun parasıyla genişleyen zaman gazetesinde köşe yazarı Sadece Lailaheillallah demek cennete girmek için yeterli demedi mi ? fetullah gülen papaya mektup yazarken dizdiği metiyelerin onda birini Atatürke dizmedi ? acaba papa hazretleri ( onun kullandığı üslub) Atatürkten daha mı çok İslama hizmet etti.
Bu adam cemaatçilerin en büyükleridir. Ecevit döneminde büyüdü Akp döneminde palazlandı.

şimdi bu tür cemaatlerin nesine güveneyim nasıl samimi bulayım ?

evet Kuranı Kerimi sert buldukları için törpülemek istiyorlar. Zamana göre değişken olduğunu fetullah gülen söylemedi mi ? Kuranda yahudilerle hıristiyanlarla ilgili olarak yazılanların o zamana ait olduğunu bu zamanki kafirleri kapsamadığını kendisi kitabında yazmadı mı ?

Şimdi bunu ciddiye almak mümkün mü ?

İslamiyet siyaset değil ki dümen kırasın ona buna hoş görünesin. İslam ne ise odur.

Demokrasi gibi kafir icadını İslamın içine yerleştirmeye kalkarsan tökezlersin. çünkü çelişki içine düşersin.

Yanlış yaparsın fakat köklü yanlışlar doğruları götürür.

Meselemiz imandır. İman kardeşliğiyle bu memlekette yüzde doksan adamlarıyla uhuvvetimiz var. Halbuki cemiyet ise, çoğunluk içinde azınlığın ittifakıdır. Bir adama karşı doksan dokuz adam cemiyet olmaz. Meğer gayet insafsız bir dinsiz, herkesi hâşâ kendisi gibi tevehhüm edip bu mübârek dindar milleti tahkir etmek niyetiyle böyle dedikoduları yayar.
"Sâlisen: Benim gibi ciddi bir muhabbetle Türk milletini seven; Kur'ân'ın senâsına mazhariyetleri cihetiyle Türk milletini pek çok takdir eden; altı yüz seneden beri bütün dünyaya karşı koyan ve Kur'ân'ın bayraktarı olan bu millete karşı gayet şiddetle taraftar olan; bin Türk'ün şahâdetiyle bin milliyetçi Türkçüler kadar Türk milletine bilfiil hizmet eden; kıymettar otuz kırk Türk gençlerini namazsız otuz bin hemşehrilerine tercih etmekle bu gurbeti tercih eden; hocalık haysiyetiyle izzet-i ilmiyesini muhâfaza eden ve iman hakikatlarını pek açık bir şekilde ders veren bir insanın, on sene zarfında yirmi otuz değil, belki yüz ve bin talebesi sırf iman ve hakikat ve âhiret noktasında onunla fedâkârâne bağlansa ve âhiret kardeşi olsa çok mudur ve zararı mı var? Hiç ehl-i vicdan ve insaf bunları tenkit eder mi ve bunlara siyasî cemiyet nzarıyla bakabilir mi?"
O halde Risale-i Nur Hareketi, siyâsî bir cemiyet omadığı gibi, gizli bir cemiyet de değildir. Eğer cemiyet kelimesinin topluluk demek olan lügat mânâsı alınırsa, İslâm kardeşliği cihetinde uhrevî kardeşlik bağları ile bira raya gelen insanlar topluluğu mânâsında cemiyet denmesi mümkün olur. Bu mânâda Risale-i Nur Talebelerine cemâat demenin bir zararı olmadığını ve ancak cemiyet mânâsının nasıl anlaşılması gerektiğini yine Bediüzzaman'dan dinlemek icabetmektedir:
"Evet, biz bir cemiyetiz ve öyle bir cemiyetimiz var ki, her asırda üç yüz elli milyon (şu anda 1.5 milyara yakın) dahil mensupları var. Ve her gün beş defa namazla, o mukaddes cemiyetin prensiplerine kemâl-i hürmetle alâkalarını ve hizmetlerini gösteriyorlar; kudsî proğramıyla birbirinin yardımına, dualarıyla ve mânevî kazançlarıyla koşuyorlar. İşte biz, bu mukaddes ve muazzam cemiyetin efrâdındanız ve hususî vazifemiz de, Kur'ân'ın imânî hakikatlerini tahkîkî bir sûrette ehl-i imana bildirip, onları ve kendimizi idam-ı ebedîden ve daimî, berzâhî haps-i münferidden kurtarmaktır. Sair dünyevî ve siyâsî ve entrikalı cemiyet ve komitelerle ve bizim medâr-ı ithamımız olan cemiyetçilik gibi asılsız ve mânâsız gizli cemiyetle hiçbir münâsebetimiz yoktur ve tenezzül etmeyiz."Zaten açılan binlerce dâvâlar neticesinde, bu tür iddiaların doğru olmadığı artık kaziye-i muhkeme haline gelmiştir. Bütün bu hakikatlere rağmen, Bediüzzaman ve talebeleri, hep siyasî ve gizli bir cemiyet kurmakla itham edilmişlerdir.

Risale-i Nur Hareketi, tarikat değildir; cemiyet de değildir; bir parti de değildir; peki nedir?"sorusuna, Bediüzzaman "Biz, bir cemâatiz" diyerek cevap vermiştir

Evet, biz bir cemaatiz. Hedefimiz ve programımız; evvela kendimizi, sonra milletimizi, ebedî idamdan, daimî ve berzâhî münferit hapisten kurtarmak; vatandaşlarımızı anarşilikten vle serserilikten korumak ve iki hayatımızı imhaya sebep olan zındıkaya karşı Risale-i Nur'un çelik gibi hakikatleriyle kendimizi muhâfaza etmektir (nokta)