Beklenen Mesih nerede, Mehdi kim?

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Vehbe Zuhayli hocanın söyleşisinden bir kesit aktarıyoruz:


Bir diğer husus, yahudilik, hiristiyanlık ve islâmı bir potada eritip çözmek için ibrâhimî din esasından hareket ediyorlar. Gerçekte bu, din değildir. Çünkü din, hatta tevhid dini olması dığında Hz. İbrahim´in dini ve bağlı olduğu ilkeler bilinmemektedir. Aynı şekilde Yahudi ve hristiyanlığın ?mensuplarının da ifade ettiği üzere- temel ilkeleri yoktur. Bu gün elimizde olan Tevrat Musa (a.s.)´a inen Tevrat mıdır? Bu günkü İncil, Hz. İsa (a.s.)´a inen İncil midir? Onlar bunun mahza tarih olduğunu kabul ediyorlar. Yani onların da itiraf ettiği üzere bu kitaplar Hz. İsa´ya ve Hz. Musa´ya inen kitaplar değildir. Dolayısıyla onlar temelsiz bir zeminde/boşlukta hareket ediyorlar.

Bizim şeriatımız ise ?Allah´a hamdolsun- katî olarak sâbit ve kıyamete kadar geçerli bir kitap olan Kur?ân-ı Kerim´e dayanmaktadır. Dolayısıyla bu durum islâm aleyhine kurulan komploları deşifre ettiği için bizim bu dönüşümü ve sinsi planları reddetmemizi gerektiriyor.

Diyalog konusuyla ilgili bir diğer nokta ise şudur. Bu işleri yönlendirenler muğâlata yapıyor ve hakikatleri çarpıtıyorlar. "Allah´a iman ettim" dediklerinde biz diyoruz ki: bu iman ettiğiniz Allah kimdir? Nasıl bir şeydir? Hristiyanlar onun İsâ olduğunu; Yahudiler ise ilahlarının Üzeyir (a.s) veya madde olduğunu söylüyor. Dolayısıyla temel itibariyle sapkın bir tanrı tasavvurları var. Halbuki biz öncelikle imânın üzerine kurulduğu zeminin/asılların üzerinde ittifak etmemiz gerekir.

Ayrıca onlar bu diyalog konusunda yalan söylemektedir. Öncelikle, birlediğimiz ilahın kimliği ve nasıllığı üzerinde birleşmeliyiz. Onların akidelerinin aslı yerin ve göğün yaratıcısı, güzel isimleriyle, yüce sıfatlarıyla, üstün buyruklarıyla, mahlûkat üzerindeki kudretiyle, yaşatması, öldürmesi ve tekrar diriltmesiyle temeyyüz eden Allah Teâlâ´yı tevhid (birleme) akidesiyle uyuşmamaktadır. Çünkü onların Allah Teâlâ ile ilgili bütün bu hususlara ilişkin inançları farklıdır. Dolayısıyla her konuda bizden ayrılmaktadırlar.

Bir nokta daha var: eğer diyalog, diğer dinlerle bir arada yaşamaksa biz buna açığız. Biz zaten başından beri diğer din mensuplarıyla birlikte yaşamaya çağırıyoruz. Onları dinleriyle baş başa bırakıyoruz. Nitekim onları dinleri üzerine bırakmakla, dinlerine karışmamakla emrolunduk. Biz çatışmacı değiliz. Terörü üretenler, İslam ve Müslüman düşmanlığını besleyenler onlardır. Sürekli olarak İslâm´a ve Müslümanlara saldırmanın yollarını arıyorlar. Dolayısıyla bu şartlardaki diyalog doğru değildir. Eğer bu hususta samimi ve iyi niyetli iseler bilmeleri gerekir ki biz başından beri insanlığı erdeme, barışa, ahlâka, değerlere, birlikte yaşamaya, evrensel medeniyete, diğer halk ve milletlere karşı açık olmaya çağırmaktayız. Öyle gözüküyor ki bu projenin organizatörleri diyaloğun hedeflerini belirtirken, "biz dinimizi muhafaza edeceğiz.

Mazide takılıp kaldığımız şeklindeki ithamları hiçbir sağlam esasa dayanmamaktadır. Bizi bu şekilde itham edenlerin asıl kendileri töhmet altındadır. Çünkü onlar Allah´ın dinini ve şeriatını ötelemektedir... Kur?ân ve Sünnet´in belirlediği şerî esasların gereklerini yerine getirmemektedirler.

Samimi, olumlu, bütün tarafların eşit olduğu, dinler ve medeniyetler arasındaki farklılıklara saygılı bir diyaloğun getirilerine karşı olmamız doğru olmaz" diyorlar. Ancak zannedildiği gibi din tekdüze bir şey olmayıp Kur?ân-Kerim´le çatışan mevcut Tevrat ve İncil´den bütünüyle farklıdır. Eğer söyledikleri gibi bir durum sözkonusuysa şunu sormak gerekiyor: Yahudi ve Hıristiyanlar Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve Sellem)i kabul ediyorlar mı? Hz. Muhammed´in son peygamber olduğuna inanıyorlar mı? Hayır! Öyleyse bunun neresi diyalogdur? Dolayısıyla yürütülmekte olan diyalog inandırıcı değildir. Çünkü diyaloğun bir şartı da tarafların birbirini tanımasıdır. Bir diyalog toplantısında Kıptîlerin papasına, "Gelin makul bir noktada buluşalım ?devletlerin birbirini tanımasıyla ilgili diplomatik protokollerde olduğu gibi- siz bizi tanıyın, biz de siz tanıyalım. Bunu yaparsak aramızdaki tartışmalar son bulur ve sorunu çözmüş oluruz" dediğimde diyalog konusundaki samimiyetsizliğinin ifadesi olarak soruya cevap vermedir. Çünkü o bizi tanımıyor ve kabul etmiyor.

Danimarka´dan Suriye´ye bir misyoner grup gelmişti. İçlerinden birinin yüksek bir dinî lider olduğu söylendi. Ona, "Müslüman olur musun?" dediğimde "ben müslümanım zaten" dedi. "Müslümansan hristiyanlıktan çıktın demektir" dedim. Yani bunlar gerçekte bizi çelişkiler yumağı olan bir şeye çağırıyorlar? Hiçbir dinin esaslarında saygılı değiller.
Hamdi Arslan Hoca: Hristiyanların hepsi aynı mı? Mesela Ortodoksluk, Katoliklik ve Protestanlık gibi mezhepler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Aralarında ihtilaflar olmakla birlikte sonuçta hepsi Mesih´i tanrılaştırmaktadır. Bu gerçeği iyi bilmeliyiz. Biz bir ve tek olan Allah´ı kabul ederken onlar bir beşeri, tanrılaştırmaktadır. Önce gelin bu sorunu çözelim. Hz. İsa´nın ilah olması mümkün müdür?! İlahlığın gereği olarak şunu da sormak lazım: Yeryüzünü ve gökleri yaratan kimdir? İddia ettikleri gibi Allah Teâlâ´nın, yetkilerini Hz. İsa´ya devretmiş olması mümkün müdür? Bir Marksist bir hristiyana sormuş: "Evrenin İsa´nın ürünü olduğunu mu söylüyorsun?" "öyleyse" demiş "ben kesinlikle eminim ki İsa böyle bir şeye kadir değildir". Yani "Hz. İsa´da ilahlık kıstasları yoktur" demek istemiş. Netice olarak hakk olan biziz. Ancak bu, diğer din mensuplarıyla çatışacağız anlamına gelmemektedir. Aksine onların dinlerine karışmayız. Cehennem onlar için yaratılmıştır.

Ömer Faruk Tokat: Buradan hareketle Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini, girselerde ebedî olarak cehennemde kalmayacaklarını öne sürenler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Kur?ân-ı Kerim´de de ifade edildiği üzere "İsrailoğulları: Sayılı birkaç gün müstesna, bize ateş dokunmayacaktır, dediler" (Bakara, 80). "Biz Allah´ın seçtiği bir milletiz" dediler. Kur?ân-ı Kerim onların bütün bu iddialarını şöyle yalanlamaktadır: " De ki: Ey yahudiler! Bütün insanlar değil de, yalnız, kendinizin Allah´ın dostları olduğunuzu iddia ediyorsanız, bunda da samimi iseniz, haydi ölümü temenni edin (de hemen O´na kavuşun)!" (Cuma, 6).

Ömer Faruk Tokat: Hocam ben Yahudi ve Hristiyanlardan öte bazı Müslüman akademisyenlerin böyle düşündüğünü söylemiştim.


Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Vehbe Zuhayli hocanın söyleşisinden bir kesit aktarıyoruz:


Bir diğer husus, yahudilik, hiristiyanlık ve islâmı bir potada eritip çözmek için ibrâhimî din esasından hareket ediyorlar. Gerçekte bu, din değildir. Çünkü din, hatta tevhid dini olması dığında Hz. İbrahim´in dini ve bağlı olduğu ilkeler bilinmemektedir. Aynı şekilde Yahudi ve hristiyanlığın ?mensuplarının da ifade ettiği üzere- temel ilkeleri yoktur. Bu gün elimizde olan Tevrat Musa (a.s.)´a inen Tevrat mıdır? Bu günkü İncil, Hz. İsa (a.s.)´a inen İncil midir? Onlar bunun mahza tarih olduğunu kabul ediyorlar. Yani onların da itiraf ettiği üzere bu kitaplar Hz. İsa´ya ve Hz. Musa´ya inen kitaplar değildir. Dolayısıyla onlar temelsiz bir zeminde/boşlukta hareket ediyorlar.

Bizim şeriatımız ise ?Allah´a hamdolsun- katî olarak sâbit ve kıyamete kadar geçerli bir kitap olan Kur?ân-ı Kerim´e dayanmaktadır. Dolayısıyla bu durum islâm aleyhine kurulan komploları deşifre ettiği için bizim bu dönüşümü ve sinsi planları reddetmemizi gerektiriyor.

Diyalog konusuyla ilgili bir diğer nokta ise şudur. Bu işleri yönlendirenler muğâlata yapıyor ve hakikatleri çarpıtıyorlar. "Allah´a iman ettim" dediklerinde biz diyoruz ki: bu iman ettiğiniz Allah kimdir? Nasıl bir şeydir? Hristiyanlar onun İsâ olduğunu; Yahudiler ise ilahlarının Üzeyir (a.s) veya madde olduğunu söylüyor. Dolayısıyla temel itibariyle sapkın bir tanrı tasavvurları var. Halbuki biz öncelikle imânın üzerine kurulduğu zeminin/asılların üzerinde ittifak etmemiz gerekir.

Ayrıca onlar bu diyalog konusunda yalan söylemektedir. Öncelikle, birlediğimiz ilahın kimliği ve nasıllığı üzerinde birleşmeliyiz. Onların akidelerinin aslı yerin ve göğün yaratıcısı, güzel isimleriyle, yüce sıfatlarıyla, üstün buyruklarıyla, mahlûkat üzerindeki kudretiyle, yaşatması, öldürmesi ve tekrar diriltmesiyle temeyyüz eden Allah Teâlâ´yı tevhid (birleme) akidesiyle uyuşmamaktadır. Çünkü onların Allah Teâlâ ile ilgili bütün bu hususlara ilişkin inançları farklıdır. Dolayısıyla her konuda bizden ayrılmaktadırlar.

Bir nokta daha var: eğer diyalog, diğer dinlerle bir arada yaşamaksa biz buna açığız. Biz zaten başından beri diğer din mensuplarıyla birlikte yaşamaya çağırıyoruz. Onları dinleriyle baş başa bırakıyoruz. Nitekim onları dinleri üzerine bırakmakla, dinlerine karışmamakla emrolunduk. Biz çatışmacı değiliz. Terörü üretenler, İslam ve Müslüman düşmanlığını besleyenler onlardır. Sürekli olarak İslâm´a ve Müslümanlara saldırmanın yollarını arıyorlar. Dolayısıyla bu şartlardaki diyalog doğru değildir. Eğer bu hususta samimi ve iyi niyetli iseler bilmeleri gerekir ki biz başından beri insanlığı erdeme, barışa, ahlâka, değerlere, birlikte yaşamaya, evrensel medeniyete, diğer halk ve milletlere karşı açık olmaya çağırmaktayız. Öyle gözüküyor ki bu projenin organizatörleri diyaloğun hedeflerini belirtirken, "biz dinimizi muhafaza edeceğiz.

Mazide takılıp kaldığımız şeklindeki ithamları hiçbir sağlam esasa dayanmamaktadır. Bizi bu şekilde itham edenlerin asıl kendileri töhmet altındadır. Çünkü onlar Allah´ın dinini ve şeriatını ötelemektedir... Kur?ân ve Sünnet´in belirlediği şerî esasların gereklerini yerine getirmemektedirler.

Samimi, olumlu, bütün tarafların eşit olduğu, dinler ve medeniyetler arasındaki farklılıklara saygılı bir diyaloğun getirilerine karşı olmamız doğru olmaz" diyorlar. Ancak zannedildiği gibi din tekdüze bir şey olmayıp Kur?ân-Kerim´le çatışan mevcut Tevrat ve İncil´den bütünüyle farklıdır. Eğer söyledikleri gibi bir durum sözkonusuysa şunu sormak gerekiyor: Yahudi ve Hıristiyanlar Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve Sellem)i kabul ediyorlar mı? Hz. Muhammed´in son peygamber olduğuna inanıyorlar mı? Hayır! Öyleyse bunun neresi diyalogdur? Dolayısıyla yürütülmekte olan diyalog inandırıcı değildir. Çünkü diyaloğun bir şartı da tarafların birbirini tanımasıdır. Bir diyalog toplantısında Kıptîlerin papasına, "Gelin makul bir noktada buluşalım ?devletlerin birbirini tanımasıyla ilgili diplomatik protokollerde olduğu gibi- siz bizi tanıyın, biz de siz tanıyalım. Bunu yaparsak aramızdaki tartışmalar son bulur ve sorunu çözmüş oluruz" dediğimde diyalog konusundaki samimiyetsizliğinin ifadesi olarak soruya cevap vermedir. Çünkü o bizi tanımıyor ve kabul etmiyor.

Danimarka´dan Suriye´ye bir misyoner grup gelmişti. İçlerinden birinin yüksek bir dinî lider olduğu söylendi. Ona, "Müslüman olur musun?" dediğimde "ben müslümanım zaten" dedi. "Müslümansan hristiyanlıktan çıktın demektir" dedim. Yani bunlar gerçekte bizi çelişkiler yumağı olan bir şeye çağırıyorlar? Hiçbir dinin esaslarında saygılı değiller.
Hamdi Arslan Hoca: Hristiyanların hepsi aynı mı? Mesela Ortodoksluk, Katoliklik ve Protestanlık gibi mezhepler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Aralarında ihtilaflar olmakla birlikte sonuçta hepsi Mesih´i tanrılaştırmaktadır. Bu gerçeği iyi bilmeliyiz. Biz bir ve tek olan Allah´ı kabul ederken onlar bir beşeri, tanrılaştırmaktadır. Önce gelin bu sorunu çözelim. Hz. İsa´nın ilah olması mümkün müdür?! İlahlığın gereği olarak şunu da sormak lazım: Yeryüzünü ve gökleri yaratan kimdir? İddia ettikleri gibi Allah Teâlâ´nın, yetkilerini Hz. İsa´ya devretmiş olması mümkün müdür? Bir Marksist bir hristiyana sormuş: "Evrenin İsa´nın ürünü olduğunu mu söylüyorsun?" "öyleyse" demiş "ben kesinlikle eminim ki İsa böyle bir şeye kadir değildir". Yani "Hz. İsa´da ilahlık kıstasları yoktur" demek istemiş. Netice olarak hakk olan biziz. Ancak bu, diğer din mensuplarıyla çatışacağız anlamına gelmemektedir. Aksine onların dinlerine karışmayız. Cehennem onlar için yaratılmıştır.

Ömer Faruk Tokat: Buradan hareketle Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini, girselerde ebedî olarak cehennemde kalmayacaklarını öne sürenler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Kur?ân-ı Kerim´de de ifade edildiği üzere "İsrailoğulları: Sayılı birkaç gün müstesna, bize ateş dokunmayacaktır, dediler" (Bakara, 80). "Biz Allah´ın seçtiği bir milletiz" dediler. Kur?ân-ı Kerim onların bütün bu iddialarını şöyle yalanlamaktadır: " De ki: Ey yahudiler! Bütün insanlar değil de, yalnız, kendinizin Allah´ın dostları olduğunuzu iddia ediyorsanız, bunda da samimi iseniz, haydi ölümü temenni edin (de hemen O´na kavuşun)!" (Cuma, 6).

Ömer Faruk Tokat: Hocam ben Yahudi ve Hristiyanlardan öte bazı Müslüman akademisyenlerin böyle düşündüğünü söylemiştim.


Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.

Ahmet Hoca , Mehmet hoca veya Ali hocanın dediklerini getirme.

CESARETLİ OL

KENDİNDEN emin ol.

Size göre

F.Gülen

KAFİR mi ?

Münafıkmı ?

Deist mi ?

Ateist mi ?

NEYİ ENPOZE ETMEK İSTİYORSUN Forum a ve Okuyanlara ?

Kendi aklın yokmu ?

Allah cc biz kullarına verdiği Nimet AKLIN ın gözlemi yokmu ?

Burada AHKAM kesiyorsun islamı biliyorum de.

O ZAMAN HADİ söyle F.Gülen kim ?

Konuyu dolaştırma yönlendirmeye çalışma.

AÇIK OL & DÜRÜST OL Size göre F.Gülen kim ?

Siz nasıl bir akla sahipsiniz ?

Siz nasıl bir düşünce yapısına sahipsiniz ?

İşte yazdığınız mesaj lae ve açtığınız konular.

Neden İslam var oldukça İSLAM DÜŞMANLARI hakkında yorumlarınız yok.

Neden islam Düşmanlarının Türkiyedeki uzantıları konularını açmıyorsunuz ?

KENDİNİZE GÜVENİZİ VARMI ?

Siz sanal ın arkasına saklanan gerçek yaşamda pasif birisiniz bence.

Size kaç kere teklif ettim HANGİ CEMEATE mensupsunuz ? Hangi siyasi oluşumdasınız siz SP lide değilsiniz.
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
:) evet da varda benim o yakinim her persembe toplantilarina yani sohbetlerine katilir bir yerden kapmasa bunu israrli sekilde söylwemeye kalkismaz

kaldiki Mehdiymis gibi kendisine tapmaktalar


DINCSOY müslüman Allahtan başkasına tapmaz ..
Bukadarına eklın ermiyorsa bu tür abudik gubudik arkadaşım şöyle dedi gibi üfürmeler ile karşımıza çıkmazdın..
Kimin Mehdi olmadığına inanıyorsan öyle inan ama ona tapınıyorlar gibi saçmalıklarla karşımıza çıkma..

Kimmiş mehdi..millete Mehdi beyendiremiyoruz artık..
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
F.Gülen MEHDİ mi diye sormak bunun üzerine konu açmak.

ABESLE İŞTİGAL dir.

F,Gülen MEHDİ demek te

ABESLE iştigaldir.

Konuyu açan üye nin niyeti bellidir ve bu konu ile kişileri suizan a düşürdüyse ALLAH cc mutlak verilecek cevabı vardır.

Konuyu açan arkadaşın konularına bakın mesajlarına bakın YALNIZCA SİYASİ TARAFGİRLİK temeli ile yazan biri.

Bu konu FİTNE ye ortam hazırlar bunu bilesin konu açan üye.

ALLAHIM CAHİL DOSTUM OLACAĞINA AKILLI DÜŞMANIM OLSUN
.

KONUYA BAKIN abesle iştigal.

ÖNCE KENDİMİZE SORALIM MEHDİ GELİRSE ONU KARŞILACAK RUHİYATIMIZ HAZIRLIĞIMIZ VARMI ?

DİNÇSOY Bakın sizin için güncelledim.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Ahmet Hoca , Mehmet hoca veya Ali hocanın dediklerini getirme.

CESARETLİ OL

KENDİNDEN emin ol.

Size göre

F.Gülen

KAFİR mi ?

Münafıkmı ?

Deist mi ?

Ateist mi ?

NEYİ ENPOZE ETMEK İSTİYORSUN Forum a ve Okuyanlara ?

Kendi aklın yokmu ?

Allah cc biz kullarına verdiği Nimet AKLIN ın gözlemi yokmu ?

Burada AHKAM kesiyorsun islamı biliyorum de.

O ZAMAN HADİ söyle F.Gülen kim ?

Konuyu dolaştırma yönlendirmeye çalışma.

AÇIK OL & DÜRÜST OL Size göre F.Gülen kim ?

Siz nasıl bir akla sahipsiniz ?

Siz nasıl bir düşünce yapısına sahipsiniz ?

İşte yazdığınız mesaj lae ve açtığınız konular.

Neden İslam var oldukça İSLAM DÜŞMANLARI hakkında yorumlarınız yok.

Neden islam Düşmanlarının Türkiyedeki uzantıları konularını açmıyorsunuz ?

KENDİNİZE GÜVENİZİ VARMI ?

Siz sanal ın arkasına saklanan gerçek yaşamda pasif birisiniz bence.

Size kaç kere teklif ettim HANGİ CEMEATE mensupsunuz ? Hangi siyasi oluşumdasınız siz SP lide değilsiniz.

İttiba sizden de cevap bekliyorum.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Aklı başında, izanı basireti kaybolmamış herkes, Gülen'in ve peşinden gidenlerin sözlerinin (inancının) vehametini fark eder. Yeni Müslüman olmuş, kalbinde iman nuru parıldamasına rağmen henüz hiç bilgisi olmayan biri dahi bu tarz bir inanışın HATALI olduğunu anlar. Öylesine açık. 30-40 senelik Gülen şakirtleri ise, bu inancın nereye götürdüğünü anlamıyor, fark edemiyor. Hayret!

Korkarım ki bu gavur sevgisi onları mahvedecek. Allah kurtarsın diyorum. Ehli Sünnet itikadına geri dönünüz. Peygamber Efendimizi ve mübarek Ashabının izine... Kendinizi harcamayınız. İnsanları yanlış inançlar aşılayarak aldatmayınız.
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.

Tüylerim diken diken oldu denir ya tam da öyle....... hafazallah...
 

Hikem

Kıdemli Üye
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
6,073
Tepkime puanı
702
Puanları
0
Agbi ,anlaşılan Ehli Sünnet ulemadan naklettiğimiz önemli hususları muhtevi yazılardan haz etmemiş! Beyefendi soruyorki ''neyi empoze etmek istiyorsun?' Yazılarımı takip edenler için cevabı meçhul bir soru değil! Yazılarımızda kimseyi hedef yapmıyoruz, lakin Ehli Sünnet akaidine uygun olmayan bazı görüşleri, Ehli Sünnet ulemasından yaptığımız iktibaslarla , Ehli Sünneti miyar addederek tenkid ediyoruz!Biz sadece aracıyız, konuşan yetkin ulemadır!Agbinin yapmış olduğumuz nakillere, itirazı varsa dinlemek isteriz.Şahıslarla işimiz yok.Saniyen konuyu şahsileştirmenizde doğru değil.Benim şu gurubdan olmam veya olmamam önemli değil.Naklettiğimiz hususlar önemli, itirazı olan, ilmi olan yazar, memnuniyetle dinleriz, ön yargımız yok, lakin yazdığımız hususlarda ulemamıza son derece güveniyoruz, kaldıki ulemamız bunları ehli sünnetin muhakkik ulemasından naklediyorlar.Ehli Sünnet görüşte akılcılık yoktur, nakilcilik çok önemlidir.Bazı kişilerin ayaklarının kaymasına, akıllarına son derece güvenmeleri sebeb olmuştur.Cenabı Hak Hazretleri ayaklarımızı sabit eylesin, bid'atcilerden , diyalogcuların meşum fikirlerinden beri eylesin.Amin.
 

ibrahimi

Has Uşak
Katılım
19 Haz 2006
Mesajlar
23,463
Tepkime puanı
1,831
Puanları
0
Yaş
37
Konum
forvet arkası
Birileri Erbakan'ı mehdi yapar Birileri Fetullah Güleni birileri Saidi Nursiyi,birileri de başkalarını.Biz de oturup bunu tartışırız böyle.Tıpkı diğer Erbakan konusunda olduğu gibi.Sanki başka işimiz gücümüz yokmuş gibi.Tartışmak bize birşey katsa anlayacağım da tartışmanın da kattığı birşey yok.Biz konuyu açarken cevabını zaten biliyoruz ama harala gürele tartışıyoruz.Her Fetullah Gülen konusu gayrimüslimlere,her Erbakan konusu siyasete,her şeyh konusu rabıtaya tevessüle geliyor.

Sorunun cevabı basit,müridler,cemaate bağlı olan müslümanlar aşırı sevgileriyle önderlerini abartıp yerlerini çok üstte görmekte.Sorun yine biz de alt tabakada avamda.Bu sorun kadar,cevabını bildiğimiz soruları sürekli tartışmamız da başka kocaman bir sorundur.

Sonuç aynı,uyutulan müslüman.Birbirine düşürülmüş müslüman.Biz burada birbirimizi yiyelim millet üzümü salkımıyla götürüyor.Sizce kim kazanıyor?
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Birkaç cümle ile bağlayalım o zaman:

Mehdi As., henüz teşrif etmemiştir. İnşallah teşrif edecektir. Çünkü edeceğini Muhbir-i Sadık Resulullah efendimiz hazretleri haber vermişlerdir. O ne buyurduysa olacaktır. Amenna ve saddakna...

Mehdi As. (ahir zamanın büyük Mehdisi) olmayan birine Mehdi diye inanmak DELALETTİR. Ehli Sünnet yolundan ayırır. İmam Rabbani Hz.lerinin 380. Mektubuna bakınız.

Ve zamanımız ulemasından Mehmed Zahid efendinin uyarısına kulak veriniz:

13 Kasım 1980 günü ahirete irtihal eyleyen Mehmed Zahid Koktu Efendi, kasete alınmış bir sohbetinde Mehdi As’la ilgili olarak şunları söylemektedir:

'Ey Ümmetim, ben sizi bir Mehdi ile tebşir ederim (müjdelerim). Zamanlarınızın korkunç günleri olacaktır. Korkunç günlerinizden sonra sizi hayırlı bir günle tebşir ederim.' Hadis-i Şerifte ‘min Kureyşin’… Mehdi Kureyş’ten olacaktır. Şimdi kimilerine mehdidir diyor insanlar. Filan adam mehdiydi. İyi dinleyiniz ama. Peygamber Efendimiz diyor ki ‘Kureyş’ten olacak’. Araptan olacak. Mekki olacak. Mekkeli bir Arap, Kureyşten. ‘Benim cinsimden, benim silsilemden olacak.’ Başka silsileden değil! Türkten, Acemden, Kürtten değil. İyi dinleyiniz. ‘İnsanların ihtilafa düştüğü bir devirde çıkacak’ ‘Zelzelelerin, felaketlerin, tuğyanların, isyanların olduğu bir zamanda’ Bu Zat çıkacak. ‘Bu Zatın gelmesiyle yeryüzü adalete boğulacak’ Ortalık adalet dolacak, Hz. Ömer’in devri gibi herkes adalet, rahatlık, huzur içerisinde olacak.

Geldi mi böyle bir Zat? Mehdiyiz, hani ya, ortalığın adaletle dolması lazım. Boş şeylere inanmamak lazım. E canım, kitabında yazmış ben mehdiyim diye. Peygamber Efendimizin sözü mü doğru şunun bunun mu sözü doğru!

‘Nasıl ki zulme, cevre, felaketlere düşmüştünüz onun mukabili adalet olacak’ ‘Gökteki Melekler de Ondan razı olacak. Enbiyalar da Ondan razı olacak, yerde yaşayanlar da Ondan razı olacak.’ ‘Malı “müsahat” ile adalet ile dağıtacak. Ümmet-i Muhammed’in gönülleri zenginlikle dolacak’ Gönülleri dedi, elleri demedi. Allah Teala kalblere zenginlik verecek. ‘O kadar bolluk olacak ki diyecek yok mu ihtiyacı olan gelsin’ Herkes zengin. Tenezzül edip şu ihtiyacım var demeyecek. ‘Bir adam çıkar. Ben geldim der. Mehdi As. git hazineye, oradaki görevli hazinedara, maliye vekiline, ne kadar istersen o kadar versin, diyecek’ ‘İstediği kadar verirler’ Adam gidip der ki ben Mehdi tarafından gönderildim. Ne istersem vereceksin. Diyecek ki ne kadar istiyorsan o kadar al. ‘Alıyor, ama kaldıramıyor’ bu sefer… Bir torba altın, ağır. ‘Döküyor döküyor, kaldıracağı kadarını alıyor sırtına’. Çıkıp gidiyor. Ama adamda pişmanlık başlıyor. Diyor ki bu Ümmet-i Muhammed içinde en haris ben miydim yahu. Hiç kimse gelmedi de yalnız ben mi haris miyim ki geldim. ‘Götürür aldıklarını geri vermek ister’ Oradaki görevli der ki ‘Biz verdiklerimizi geri almayız’ Biz verdik bir kere.


Sohbetin yayınlandığı kaynak: Tıklayınız
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.

Tüylerim diken diken oldu denir ya tam da öyle....... hafazallah...

Ahmet Hoca , Mehmet hoca veya Ali hocanın dediklerini getirme.

CESARETLİ OL

KENDİNDEN emin ol.

Size göre

F.Gülen

KAFİR mi ?

Münafıkmı ?

Deist mi ?

Ateist mi ?

NEYİ ENPOZE ETMEK İSTİYORSUN Forum a ve Okuyanlara ?

Kendi aklın yokmu ?

Allah cc biz kullarına verdiği Nimet AKLIN ın gözlemi yokmu ?

Burada AHKAM kesiyorsun islamı biliyorum de.

O ZAMAN HADİ söyle F.Gülen kim ?

Konuyu dolaştırma yönlendirmeye çalışma.

AÇIK OL & DÜRÜST OL Size göre F.Gülen kim ?

Siz nasıl bir akla sahipsiniz ?

Siz nasıl bir düşünce yapısına sahipsiniz ?

İşte yazdığınız mesaj lae ve açtığınız konular.

Neden İslam var oldukça İSLAM DÜŞMANLARI hakkında yorumlarınız yok.

Neden islam Düşmanlarının Türkiyedeki uzantıları konularını açmıyorsunuz ?

KENDİNİZE GÜVENİZİ VARMI ?



Agbi ,anlaşılan Ehli Sünnet ulemadan naklettiğimiz önemli hususları muhtevi yazılardan haz etmemiş! Beyefendi soruyorki ''neyi empoze etmek istiyorsun?' Yazılarımı takip edenler için cevabı meçhul bir soru değil! Yazılarımızda kimseyi hedef yapmıyoruz, lakin Ehli Sünnet akaidine uygun olmayan bazı görüşleri, Ehli Sünnet ulemasından yaptığımız iktibaslarla , Ehli Sünneti miyar addederek tenkid ediyoruz!Biz sadece aracıyız, konuşan yetkin ulemadır!Agbinin yapmış olduğumuz nakillere, itirazı varsa dinlemek isteriz.Şahıslarla işimiz yok.Saniyen konuyu şahsileştirmenizde doğru değil.Benim şu gurubdan olmam veya olmamam önemli değil.Naklettiğimiz hususlar önemli, itirazı olan, ilmi olan yazar, memnuniyetle dinleriz, ön yargımız yok, lakin yazdığımız hususlarda ulemamıza son derece güveniyoruz, kaldıki ulemamız bunları ehli sünnetin muhakkik ulemasından naklediyorlar.Ehli Sünnet görüşte akılcılık yoktur, nakilcilik çok önemlidir.Bazı kişilerin ayaklarının kaymasına, akıllarına son derece güvenmeleri sebeb olmuştur.Cenabı Hak Hazretleri ayaklarımızı sabit eylesin, bid'atcilerden , diyalogcuların meşum fikirlerinden beri eylesin.Amin.

Bak anlattığına göre SEN KENDİNİ KURTARMIŞSIN.

Demekki sen MİLYONLARACA kişiden daha İNANÇ lı ve AKILLISIN.

KIVRANMA

DİREK SÖYLE

F.Gülen Kafir mi ? Münafıkmı * Deist mi ? Yoksa ne hadi

AHİRETTE cevap verebileceğine inanıyorsan SÖYLE DİREK Başkalarının arkasına aklına saklanmadan kendi aklınla söyle.


Birileri Erbakan'ı mehdi yapar Birileri Fetullah Güleni birileri Saidi Nursiyi,birileri de başkalarını.Biz de oturup bunu tartışırız böyle.Tıpkı diğer Erbakan konusunda olduğu gibi.Sanki başka işimiz gücümüz yokmuş gibi.Tartışmak bize birşey katsa anlayacağım da tartışmanın da kattığı birşey yok.Biz konuyu açarken cevabını zaten biliyoruz ama harala gürele tartışıyoruz.Her Fetullah Gülen konusu gayrimüslimlere,her Erbakan konusu siyasete,her şeyh konusu rabıtaya tevessüle geliyor.

Sorunun cevabı basit,müridler,cemaate bağlı olan müslümanlar aşırı sevgileriyle önderlerini abartıp yerlerini çok üstte görmekte.Sorun yine biz de alt tabakada avamda.Bu sorun kadar,cevabını bildiğimiz soruları sürekli tartışmamız da başka kocaman bir sorundur.

Sonuç aynı,uyutulan müslüman.Birbirine düşürülmüş müslüman.Biz burada birbirimizi yiyelim millet üzümü salkımıyla götürüyor.Sizce kim kazanıyor?

ALLAH RAZI OLSUN.

Gerçekten Forum da İSLAMI çok iyi bilen kişiler var vede kendileri bir başkasını İMAN la değerlendiriyor tenkitler yapıyor.

Binlerce mesaj yazdım Hiç kimseyi İMAN konumunda değerlendirmedim ÇÜNKÜ HADDİMİ BİLİYORUM.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Aklı başında, izanı basireti kaybolmamış herkes, Gülen'in ve peşinden gidenlerin sözlerinin (inancının) vehametini fark eder. Yeni Müslüman olmuş, kalbinde iman nuru parıldamasına rağmen henüz hiç bilgisi olmayan biri dahi bu tarz bir inanışın HATALI olduğunu anlar. Öylesine açık. 30-40 senelik Gülen şakirtleri ise, bu inancın nereye götürdüğünü anlamıyor, fark edemiyor. Hayret!

Korkarım ki bu gavur sevgisi onları mahvedecek. Allah kurtarsın diyorum. Ehli Sünnet itikadına geri dönünüz. Peygamber Efendimizi ve mübarek Ashabının izine... Kendinizi harcamayınız. İnsanları yanlış inançlar aşılayarak aldatmayınız.


Korkarım ki bu gavur sevgisi onları mahvedecek. Allah kurtarsın diyorum. Ehli Sünnet itikadına geri dönünüz. Peygamber Efendimizi ve mübarek Ashabının izine... Kendinizi harcamayınız. İnsanları yanlış inançlar aşılayarak aldatmayınız

Demişsiniz

O zaman dediğinize göre aşağıdaki sorumu tek kelime ile cevaplayın.CEVAPLARKEN de düşünün CEVABINIZIN AHİRETTE hesabını verebilecekmisiniz YOK VEREMEM düşünceniz var ise O ZAMAN SUSUN BAŞKALARINI SUİZAN a yönlendirmeyin.

SİZ KİMSİNİZ ki bir alim gibi Çağrı yapıyorsunuz.

EVET TEKRAR soruyorum Bu anlatıklarınıza göre F.Gülen Ya Kafir , Ya Münafık yada ATEİST Hangisi Başkalarının beyanlarına arkasına saklanmadan KENDİ ÖZ DÜŞÜNCENİZ le cevap verin.

Bak anlattığına göre SEN KENDİNİ KURTARMIŞSIN.

Demekki sen MİLYONLARACA kişiden daha İNANÇ lı ve AKILLISIN.

KIVRANMA

DİREK SÖYLE

F.Gülen Kafir mi ? Münafıkmı * Deist mi ? Yoksa ne hadi

AHİRETTE cevap verebileceğine inanıyorsan SÖYLE DİREK Başkalarının arkasına aklına saklanmadan kendi aklınla söyle.
 
Katılım
14 Eki 2006
Mesajlar
1,777
Tepkime puanı
67
Puanları
0
Korkarım ki bu gavur sevgisi onları mahvedecek. Allah kurtarsın diyorum. Ehli Sünnet itikadına geri dönünüz. Peygamber Efendimizi ve mübarek Ashabının izine... Kendinizi harcamayınız. İnsanları yanlış inançlar aşılayarak aldatmayınız

Demişsiniz

O zaman dediğinize göre aşağıdaki sorumu tek kelime ile cevaplayın.CEVAPLARKEN de düşünün CEVABINIZIN AHİRETTE hesabını verebilecekmisiniz YOK VEREMEM düşünceniz var ise O ZAMAN SUSUN BAŞKALARINI SUİZAN a yönlendirmeyin.

SİZ KİMSİNİZ ki bir alim gibi Çağrı yapıyorsunuz.

EVET TEKRAR soruyorum Bu anlatıklarınıza göre F.Gülen Ya Kafir , Ya Münafık yada ATEİST Hangisi Başkalarının beyanlarına arkasına saklanmadan KENDİ ÖZ DÜŞÜNCENİZ le cevap verin.

Bak anlattığına göre SEN KENDİNİ KURTARMIŞSIN.

Demekki sen MİLYONLARACA kişiden daha İNANÇ lı ve AKILLISIN.

KIVRANMA

DİREK SÖYLE

F.Gülen Kafir mi ? Münafıkmı * Deist mi ? Yoksa ne hadi

AHİRETTE cevap verebileceğine inanıyorsan SÖYLE DİREK Başkalarının arkasına aklına saklanmadan kendi aklınla söyle.

el cevap : MecZuptur ...
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Vehbe Zuhayli hocanın söyleşisinden bir kesit aktarıyoruz:


Bir diğer husus, yahudilik, hiristiyanlık ve islâmı bir potada eritip çözmek için ibrâhimî din esasından hareket ediyorlar. Gerçekte bu, din değildir. Çünkü din, hatta tevhid dini olması dığında Hz. İbrahim´in dini ve bağlı olduğu ilkeler bilinmemektedir. Aynı şekilde Yahudi ve hristiyanlığın ?mensuplarının da ifade ettiği üzere- temel ilkeleri yoktur. Bu gün elimizde olan Tevrat Musa (a.s.)´a inen Tevrat mıdır? Bu günkü İncil, Hz. İsa (a.s.)´a inen İncil midir? Onlar bunun mahza tarih olduğunu kabul ediyorlar. Yani onların da itiraf ettiği üzere bu kitaplar Hz. İsa´ya ve Hz. Musa´ya inen kitaplar değildir. Dolayısıyla onlar temelsiz bir zeminde/boşlukta hareket ediyorlar.

Bizim şeriatımız ise ?Allah´a hamdolsun- katî olarak sâbit ve kıyamete kadar geçerli bir kitap olan Kur?ân-ı Kerim´e dayanmaktadır. Dolayısıyla bu durum islâm aleyhine kurulan komploları deşifre ettiği için bizim bu dönüşümü ve sinsi planları reddetmemizi gerektiriyor.

Diyalog konusuyla ilgili bir diğer nokta ise şudur. Bu işleri yönlendirenler muğâlata yapıyor ve hakikatleri çarpıtıyorlar. "Allah´a iman ettim" dediklerinde biz diyoruz ki: bu iman ettiğiniz Allah kimdir? Nasıl bir şeydir? Hristiyanlar onun İsâ olduğunu; Yahudiler ise ilahlarının Üzeyir (a.s) veya madde olduğunu söylüyor. Dolayısıyla temel itibariyle sapkın bir tanrı tasavvurları var. Halbuki biz öncelikle imânın üzerine kurulduğu zeminin/asılların üzerinde ittifak etmemiz gerekir.

Ayrıca onlar bu diyalog konusunda yalan söylemektedir. Öncelikle, birlediğimiz ilahın kimliği ve nasıllığı üzerinde birleşmeliyiz. Onların akidelerinin aslı yerin ve göğün yaratıcısı, güzel isimleriyle, yüce sıfatlarıyla, üstün buyruklarıyla, mahlûkat üzerindeki kudretiyle, yaşatması, öldürmesi ve tekrar diriltmesiyle temeyyüz eden Allah Teâlâ´yı tevhid (birleme) akidesiyle uyuşmamaktadır. Çünkü onların Allah Teâlâ ile ilgili bütün bu hususlara ilişkin inançları farklıdır. Dolayısıyla her konuda bizden ayrılmaktadırlar.

Bir nokta daha var: eğer diyalog, diğer dinlerle bir arada yaşamaksa biz buna açığız. Biz zaten başından beri diğer din mensuplarıyla birlikte yaşamaya çağırıyoruz. Onları dinleriyle baş başa bırakıyoruz. Nitekim onları dinleri üzerine bırakmakla, dinlerine karışmamakla emrolunduk. Biz çatışmacı değiliz. Terörü üretenler, İslam ve Müslüman düşmanlığını besleyenler onlardır. Sürekli olarak İslâm´a ve Müslümanlara saldırmanın yollarını arıyorlar. Dolayısıyla bu şartlardaki diyalog doğru değildir. Eğer bu hususta samimi ve iyi niyetli iseler bilmeleri gerekir ki biz başından beri insanlığı erdeme, barışa, ahlâka, değerlere, birlikte yaşamaya, evrensel medeniyete, diğer halk ve milletlere karşı açık olmaya çağırmaktayız. Öyle gözüküyor ki bu projenin organizatörleri diyaloğun hedeflerini belirtirken, "biz dinimizi muhafaza edeceğiz.

Mazide takılıp kaldığımız şeklindeki ithamları hiçbir sağlam esasa dayanmamaktadır. Bizi bu şekilde itham edenlerin asıl kendileri töhmet altındadır. Çünkü onlar Allah´ın dinini ve şeriatını ötelemektedir... Kur?ân ve Sünnet´in belirlediği şerî esasların gereklerini yerine getirmemektedirler.

Samimi, olumlu, bütün tarafların eşit olduğu, dinler ve medeniyetler arasındaki farklılıklara saygılı bir diyaloğun getirilerine karşı olmamız doğru olmaz" diyorlar. Ancak zannedildiği gibi din tekdüze bir şey olmayıp Kur?ân-Kerim´le çatışan mevcut Tevrat ve İncil´den bütünüyle farklıdır. Eğer söyledikleri gibi bir durum sözkonusuysa şunu sormak gerekiyor: Yahudi ve Hıristiyanlar Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve Sellem)i kabul ediyorlar mı? Hz. Muhammed´in son peygamber olduğuna inanıyorlar mı? Hayır! Öyleyse bunun neresi diyalogdur? Dolayısıyla yürütülmekte olan diyalog inandırıcı değildir. Çünkü diyaloğun bir şartı da tarafların birbirini tanımasıdır. Bir diyalog toplantısında Kıptîlerin papasına, "Gelin makul bir noktada buluşalım ?devletlerin birbirini tanımasıyla ilgili diplomatik protokollerde olduğu gibi- siz bizi tanıyın, biz de siz tanıyalım. Bunu yaparsak aramızdaki tartışmalar son bulur ve sorunu çözmüş oluruz" dediğimde diyalog konusundaki samimiyetsizliğinin ifadesi olarak soruya cevap vermedir. Çünkü o bizi tanımıyor ve kabul etmiyor.

Danimarka´dan Suriye´ye bir misyoner grup gelmişti. İçlerinden birinin yüksek bir dinî lider olduğu söylendi. Ona, "Müslüman olur musun?" dediğimde "ben müslümanım zaten" dedi. "Müslümansan hristiyanlıktan çıktın demektir" dedim. Yani bunlar gerçekte bizi çelişkiler yumağı olan bir şeye çağırıyorlar? Hiçbir dinin esaslarında saygılı değiller.
Hamdi Arslan Hoca: Hristiyanların hepsi aynı mı? Mesela Ortodoksluk, Katoliklik ve Protestanlık gibi mezhepler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Aralarında ihtilaflar olmakla birlikte sonuçta hepsi Mesih´i tanrılaştırmaktadır. Bu gerçeği iyi bilmeliyiz. Biz bir ve tek olan Allah´ı kabul ederken onlar bir beşeri, tanrılaştırmaktadır. Önce gelin bu sorunu çözelim. Hz. İsa´nın ilah olması mümkün müdür?! İlahlığın gereği olarak şunu da sormak lazım: Yeryüzünü ve gökleri yaratan kimdir? İddia ettikleri gibi Allah Teâlâ´nın, yetkilerini Hz. İsa´ya devretmiş olması mümkün müdür? Bir Marksist bir hristiyana sormuş: "Evrenin İsa´nın ürünü olduğunu mu söylüyorsun?" "öyleyse" demiş "ben kesinlikle eminim ki İsa böyle bir şeye kadir değildir". Yani "Hz. İsa´da ilahlık kıstasları yoktur" demek istemiş. Netice olarak hakk olan biziz. Ancak bu, diğer din mensuplarıyla çatışacağız anlamına gelmemektedir. Aksine onların dinlerine karışmayız. Cehennem onlar için yaratılmıştır.

Ömer Faruk Tokat: Buradan hareketle Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini, girselerde ebedî olarak cehennemde kalmayacaklarını öne sürenler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Kur?ân-ı Kerim´de de ifade edildiği üzere "İsrailoğulları: Sayılı birkaç gün müstesna, bize ateş dokunmayacaktır, dediler" (Bakara, 80). "Biz Allah´ın seçtiği bir milletiz" dediler. Kur?ân-ı Kerim onların bütün bu iddialarını şöyle yalanlamaktadır: " De ki: Ey yahudiler! Bütün insanlar değil de, yalnız, kendinizin Allah´ın dostları olduğunuzu iddia ediyorsanız, bunda da samimi iseniz, haydi ölümü temenni edin (de hemen O´na kavuşun)!" (Cuma, 6).

Ömer Faruk Tokat: Hocam ben Yahudi ve Hristiyanlardan öte bazı Müslüman akademisyenlerin böyle düşündüğünü söylemiştim.


Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.

Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.

Tüylerim diken diken oldu denir ya tam da öyle....... hafazallah...

Bir avam deyim vardır

Her gördüğün sakallı yı deden sanma.

Her alıntıya da değerlendirmeden yorum yapma.

Aşağıdaki yazıyı oku ve düşün.

Agbi ,anlaşılan Ehli Sünnet ulemadan naklettiğimiz önemli hususları muhtevi yazılardan haz etmemiş! Beyefendi soruyorki ''neyi empoze etmek istiyorsun?' Yazılarımı takip edenler için cevabı meçhul bir soru değil! Yazılarımızda kimseyi hedef yapmıyoruz, lakin Ehli Sünnet akaidine uygun olmayan bazı görüşleri, Ehli Sünnet ulemasından yaptığımız iktibaslarla , Ehli Sünneti miyar addederek tenkid ediyoruz!Biz sadece aracıyız, konuşan yetkin ulemadır!Agbinin yapmış olduğumuz nakillere, itirazı varsa dinlemek isteriz.Şahıslarla işimiz yok.Saniyen konuyu şahsileştirmenizde doğru değil.Benim şu gurubdan olmam veya olmamam önemli değil.Naklettiğimiz hususlar önemli, itirazı olan, ilmi olan yazar, memnuniyetle dinleriz, ön yargımız yok, lakin yazdığımız hususlarda ulemamıza son derece güveniyoruz, kaldıki ulemamız bunları ehli sünnetin muhakkik ulemasından naklediyorlar.Ehli Sünnet görüşte akılcılık yoktur, nakilcilik çok önemlidir.Bazı kişilerin ayaklarının kaymasına, akıllarına son derece güvenmeleri sebeb olmuştur.Cenabı Hak Hazretleri ayaklarımızı sabit eylesin, bid'atcilerden , diyalogcuların meşum fikirlerinden beri eylesin.Amin.


Türk gençleri Zuhayli'yi çok etkilemiş
Yeni Ümit ve Hira dergilerinin İstanbul'da düzenlediği Peygamber Yolu Uluslararası Sempozyumu, katılımcı ilim adamlarından da büyük övgü aldı.
Cihan Yenilmez'in haberi
...

Şam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M.Vehbe Zuhaylî, Zaman'a yaptığı açıklamada, programı çok başarılı bulduğunu söyledi. Türkiye ve Ortadoğu'daki ilim erbabının tek kalpte buluştuğunu vurgulayan Zuhaylî, salonu dolduran kalabalığa dikkat çekti. Gençlerin ağırlıkta olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirirken, "Salonda oluşan hava ve yoğun katılım Peygamber Efendimiz'e (sas) duyulan vefanın, sevginin, ilginin bir göstergesi." dedi.

Kur'an ve sünnet ışığında insanlığın problemlerinin konuşulduğu Peygamber Yolu Uluslararası Sempozyumu'na Fas, Mısır, Suriye gibi Müslüman ülkelerden önemli isimler katıldı. Bu isimlerden fıkıh alanındaki çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Vehbe Zuhaylî, sempozyumu Zaman'a değerlendirdi. Birçok uluslararası cemiyet ve birliğin üyesi veya danışmanı olan Zuhaylî, sempozyumu başından sonuna kadar ilgi ile takip eden gençlerden çok etkilendiğini anlattı. Zuhaylî, bunu gençlerin dini ve manevi değerlere olan ilgisine bağladı. Zuhaylî, "Sempozyumda Ortadoğu'nun önemli alimleriyle Türkiye'nin ilim adamlarının aynı kalp atışlarıyla hareket ettiklerini gördüm." diye konuştu.

Son yıllarda Türkiye'nin dünya sahnesinde büyük hamleler yaptığını dile getiren Vehbe Zuhaylî, şu görüşü dile getirdi: "Türkiye'nin İslam dünyası ile olan bağlarını kuvvetlendirmesi bizi çok mutlu ediyor. Ben Türkiye'nin başarısını yeni tarihimizin bir mucizesi olarak değerlendiriyorum. Biz aynı ümmetteniz. Gayemiz, değerlerimiz bir. İki ülke ilişkilerinin sağlamlığı bizim için büyük sevinç kaynağı."

İslam'ın Batı dünyasında olumsuz imaja sahip olmasından üzüntü duyduğunu dile getiren Zuhaylî, Müslümanların şiddetle özdeşleştirilmesinin "birkaç kendini bilmezin, duygularına esir düşmüş kesimlerin yaptığı hatalardan kaynaklandığını" kaydetti. Zuhaylî, "Terörün İslam'la uzaktan yakından alakası olmaz. İslam bütün bunlardan masumdur." dedi.

Irkçılığın günümüzde en büyük sorunlardan biri olduğunu kaydeden Zuhaylî, bu sorunun vahdet ve uhuvvet anlayışı ile ortadan kalkabileceğinin altını çizdi.

Gülen Hocaefendi'nin fikirleri insanlığa ışık tutuyor

Şam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Vehbe Zuhaylî, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi dini değerlerine sadık, doğru ve geniş ufuklu biri olarak tanımladı. "Hocaefendi, fikirleriyle insanlara umut verdi. O fikirleriyle insanlığa ışık tutmaya devam ediyor." diyen Zuhaylî, Gülen'in insanların yeniden özlerine dönmesi ile ilgili çalışmalarını, kimliklerine daha çok tutunmayı sağlayan çalışmalarını takdirle karşıladığını vurguladı. Ünlü fıkıh alimi, "O bize geleceğin daha parlak olacağını gösterdi. Bizi ümitvar kıldı. Hocaefendi'nin İslam'ı savunması, İslami değerlere sahip çıkması, orta yolu izlemesi, herkesi razı eden fikirler ortaya atması, kimseyi karşısına almaması ve bunun için onun teşvik girişimlerini hayranlıkla karşılıyorum. Öyle zannediyorum ki Hocaefendi fikirleri ile bir soluk olacak ve çok geniş ufukları kaplayacak." ifadelerine yer verdi.
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
el cevap : MecZuptur ...

Serdengeçti .. kafayı akşamdan çektin heralde..
Gülen Meczup ise desene akıllı bir adam yok
Bu Üstad Bediüzzaman'ı Tımarhaneye tıkmaya çalışanların hareketine benziyor biraz..

Mehdi gelmiş gelmemiş şu tarihte gelecek bu tarihte gelecek..
Afaki şeylerle iştigal ediyoruz..
Gülen Mehdi değilmiş? Nerden biliyorsun
Eline senet mi verdiler?

:)
Yada Gülen mehdiymiş? nerden biliyon
Yada filan mehdi falan değil..
Hadi ordan..
Herkes kendi düşüncesini ifade ederken BANA göre demeyi unutmasın..

Yada falana mehdi demek filana mehdi değil demek DİNİN bir emri mi?
Dinden mi çıkmış olur,en fazla yanılır,yanılmayı da Allah affeder..SİZENE..
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Vehbe Zuhayli hocanın söyleşisinden bir kesit aktarıyoruz:


Bir diğer husus, yahudilik, hiristiyanlık ve islâmı bir potada eritip çözmek için ibrâhimî din esasından hareket ediyorlar. Gerçekte bu, din değildir. Çünkü din, hatta tevhid dini olması dığında Hz. İbrahim´in dini ve bağlı olduğu ilkeler bilinmemektedir. Aynı şekilde Yahudi ve hristiyanlığın ?mensuplarının da ifade ettiği üzere- temel ilkeleri yoktur. Bu gün elimizde olan Tevrat Musa (a.s.)´a inen Tevrat mıdır? Bu günkü İncil, Hz. İsa (a.s.)´a inen İncil midir? Onlar bunun mahza tarih olduğunu kabul ediyorlar. Yani onların da itiraf ettiği üzere bu kitaplar Hz. İsa´ya ve Hz. Musa´ya inen kitaplar değildir. Dolayısıyla onlar temelsiz bir zeminde/boşlukta hareket ediyorlar.

Bizim şeriatımız ise ?Allah´a hamdolsun- katî olarak sâbit ve kıyamete kadar geçerli bir kitap olan Kur?ân-ı Kerim´e dayanmaktadır. Dolayısıyla bu durum islâm aleyhine kurulan komploları deşifre ettiği için bizim bu dönüşümü ve sinsi planları reddetmemizi gerektiriyor.

Diyalog konusuyla ilgili bir diğer nokta ise şudur. Bu işleri yönlendirenler muğâlata yapıyor ve hakikatleri çarpıtıyorlar. "Allah´a iman ettim" dediklerinde biz diyoruz ki: bu iman ettiğiniz Allah kimdir? Nasıl bir şeydir? Hristiyanlar onun İsâ olduğunu; Yahudiler ise ilahlarının Üzeyir (a.s) veya madde olduğunu söylüyor. Dolayısıyla temel itibariyle sapkın bir tanrı tasavvurları var. Halbuki biz öncelikle imânın üzerine kurulduğu zeminin/asılların üzerinde ittifak etmemiz gerekir.

Ayrıca onlar bu diyalog konusunda yalan söylemektedir. Öncelikle, birlediğimiz ilahın kimliği ve nasıllığı üzerinde birleşmeliyiz. Onların akidelerinin aslı yerin ve göğün yaratıcısı, güzel isimleriyle, yüce sıfatlarıyla, üstün buyruklarıyla, mahlûkat üzerindeki kudretiyle, yaşatması, öldürmesi ve tekrar diriltmesiyle temeyyüz eden Allah Teâlâ´yı tevhid (birleme) akidesiyle uyuşmamaktadır. Çünkü onların Allah Teâlâ ile ilgili bütün bu hususlara ilişkin inançları farklıdır. Dolayısıyla her konuda bizden ayrılmaktadırlar.

Bir nokta daha var: eğer diyalog, diğer dinlerle bir arada yaşamaksa biz buna açığız. Biz zaten başından beri diğer din mensuplarıyla birlikte yaşamaya çağırıyoruz. Onları dinleriyle baş başa bırakıyoruz. Nitekim onları dinleri üzerine bırakmakla, dinlerine karışmamakla emrolunduk. Biz çatışmacı değiliz. Terörü üretenler, İslam ve Müslüman düşmanlığını besleyenler onlardır. Sürekli olarak İslâm´a ve Müslümanlara saldırmanın yollarını arıyorlar. Dolayısıyla bu şartlardaki diyalog doğru değildir. Eğer bu hususta samimi ve iyi niyetli iseler bilmeleri gerekir ki biz başından beri insanlığı erdeme, barışa, ahlâka, değerlere, birlikte yaşamaya, evrensel medeniyete, diğer halk ve milletlere karşı açık olmaya çağırmaktayız. Öyle gözüküyor ki bu projenin organizatörleri diyaloğun hedeflerini belirtirken, "biz dinimizi muhafaza edeceğiz.

Mazide takılıp kaldığımız şeklindeki ithamları hiçbir sağlam esasa dayanmamaktadır. Bizi bu şekilde itham edenlerin asıl kendileri töhmet altındadır. Çünkü onlar Allah´ın dinini ve şeriatını ötelemektedir... Kur?ân ve Sünnet´in belirlediği şerî esasların gereklerini yerine getirmemektedirler.

Samimi, olumlu, bütün tarafların eşit olduğu, dinler ve medeniyetler arasındaki farklılıklara saygılı bir diyaloğun getirilerine karşı olmamız doğru olmaz" diyorlar. Ancak zannedildiği gibi din tekdüze bir şey olmayıp Kur?ân-Kerim´le çatışan mevcut Tevrat ve İncil´den bütünüyle farklıdır. Eğer söyledikleri gibi bir durum sözkonusuysa şunu sormak gerekiyor: Yahudi ve Hıristiyanlar Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve Sellem)i kabul ediyorlar mı? Hz. Muhammed´in son peygamber olduğuna inanıyorlar mı? Hayır! Öyleyse bunun neresi diyalogdur? Dolayısıyla yürütülmekte olan diyalog inandırıcı değildir. Çünkü diyaloğun bir şartı da tarafların birbirini tanımasıdır. Bir diyalog toplantısında Kıptîlerin papasına, "Gelin makul bir noktada buluşalım ?devletlerin birbirini tanımasıyla ilgili diplomatik protokollerde olduğu gibi- siz bizi tanıyın, biz de siz tanıyalım. Bunu yaparsak aramızdaki tartışmalar son bulur ve sorunu çözmüş oluruz" dediğimde diyalog konusundaki samimiyetsizliğinin ifadesi olarak soruya cevap vermedir. Çünkü o bizi tanımıyor ve kabul etmiyor.

Danimarka´dan Suriye´ye bir misyoner grup gelmişti. İçlerinden birinin yüksek bir dinî lider olduğu söylendi. Ona, "Müslüman olur musun?" dediğimde "ben müslümanım zaten" dedi. "Müslümansan hristiyanlıktan çıktın demektir" dedim. Yani bunlar gerçekte bizi çelişkiler yumağı olan bir şeye çağırıyorlar? Hiçbir dinin esaslarında saygılı değiller.
Hamdi Arslan Hoca: Hristiyanların hepsi aynı mı? Mesela Ortodoksluk, Katoliklik ve Protestanlık gibi mezhepler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Aralarında ihtilaflar olmakla birlikte sonuçta hepsi Mesih´i tanrılaştırmaktadır. Bu gerçeği iyi bilmeliyiz. Biz bir ve tek olan Allah´ı kabul ederken onlar bir beşeri, tanrılaştırmaktadır. Önce gelin bu sorunu çözelim. Hz. İsa´nın ilah olması mümkün müdür?! İlahlığın gereği olarak şunu da sormak lazım: Yeryüzünü ve gökleri yaratan kimdir? İddia ettikleri gibi Allah Teâlâ´nın, yetkilerini Hz. İsa´ya devretmiş olması mümkün müdür? Bir Marksist bir hristiyana sormuş: "Evrenin İsa´nın ürünü olduğunu mu söylüyorsun?" "öyleyse" demiş "ben kesinlikle eminim ki İsa böyle bir şeye kadir değildir". Yani "Hz. İsa´da ilahlık kıstasları yoktur" demek istemiş. Netice olarak hakk olan biziz. Ancak bu, diğer din mensuplarıyla çatışacağız anlamına gelmemektedir. Aksine onların dinlerine karışmayız. Cehennem onlar için yaratılmıştır.

Ömer Faruk Tokat: Buradan hareketle Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini, girselerde ebedî olarak cehennemde kalmayacaklarını öne sürenler var.
Vehbe Zuhaylî Hoca: Kur?ân-ı Kerim´de de ifade edildiği üzere "İsrailoğulları: Sayılı birkaç gün müstesna, bize ateş dokunmayacaktır, dediler" (Bakara, 80). "Biz Allah´ın seçtiği bir milletiz" dediler. Kur?ân-ı Kerim onların bütün bu iddialarını şöyle yalanlamaktadır: " De ki: Ey yahudiler! Bütün insanlar değil de, yalnız, kendinizin Allah´ın dostları olduğunuzu iddia ediyorsanız, bunda da samimi iseniz, haydi ölümü temenni edin (de hemen O´na kavuşun)!" (Cuma, 6).

Ömer Faruk Tokat: Hocam ben Yahudi ve Hristiyanlardan öte bazı Müslüman akademisyenlerin böyle düşündüğünü söylemiştim.


Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.

Vehbe Zuhaylî Hoca: Bir Müslüman Yahudi ve Hristiyanların cehenneme girmeyeceğini söylerse gayr-i Müslim olur.

Tüylerim diken diken oldu denir ya tam da öyle....... hafazallah...

Agbi ,anlaşılan Ehli Sünnet ulemadan naklettiğimiz önemli hususları muhtevi yazılardan haz etmemiş! Beyefendi soruyorki ''neyi empoze etmek istiyorsun?' Yazılarımı takip edenler için cevabı meçhul bir soru değil! Yazılarımızda kimseyi hedef yapmıyoruz, lakin Ehli Sünnet akaidine uygun olmayan bazı görüşleri, Ehli Sünnet ulemasından yaptığımız iktibaslarla , Ehli Sünneti miyar addederek tenkid ediyoruz!Biz sadece aracıyız, konuşan yetkin ulemadır!Agbinin yapmış olduğumuz nakillere, itirazı varsa dinlemek isteriz.Şahıslarla işimiz yok.Saniyen konuyu şahsileştirmenizde doğru değil.Benim şu gurubdan olmam veya olmamam önemli değil.Naklettiğimiz hususlar önemli, itirazı olan, ilmi olan yazar, memnuniyetle dinleriz, ön yargımız yok, lakin yazdığımız hususlarda ulemamıza son derece güveniyoruz, kaldıki ulemamız bunları ehli sünnetin muhakkik ulemasından naklediyorlar.Ehli Sünnet görüşte akılcılık yoktur, nakilcilik çok önemlidir.Bazı kişilerin ayaklarının kaymasına, akıllarına son derece güvenmeleri sebeb olmuştur.Cenabı Hak Hazretleri ayaklarımızı sabit eylesin, bid'atcilerden , diyalogcuların meşum fikirlerinden beri eylesin.Amin.

CINBIZ la bir cümle alıp İNSANLARı YANLIŞ YÖNLENDİRENLERİ ALLAH cc havale ediyorum.


Türk gençleri Zuhayli'yi çok etkilemiş
Yeni Ümit ve Hira dergilerinin İstanbul'da düzenlediği Peygamber Yolu Uluslararası Sempozyumu, katılımcı ilim adamlarından da büyük övgü aldı.
Cihan Yenilmez'in haberi
...

Şam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M.Vehbe Zuhaylî, Zaman'a yaptığı açıklamada, programı çok başarılı bulduğunu söyledi. Türkiye ve Ortadoğu'daki ilim erbabının tek kalpte buluştuğunu vurgulayan Zuhaylî, salonu dolduran kalabalığa dikkat çekti. Gençlerin ağırlıkta olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirirken, "Salonda oluşan hava ve yoğun katılım Peygamber Efendimiz'e (sas) duyulan vefanın, sevginin, ilginin bir göstergesi." dedi.

Kur'an ve sünnet ışığında insanlığın problemlerinin konuşulduğu Peygamber Yolu Uluslararası Sempozyumu'na Fas, Mısır, Suriye gibi Müslüman ülkelerden önemli isimler katıldı. Bu isimlerden fıkıh alanındaki çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Vehbe Zuhaylî, sempozyumu Zaman'a değerlendirdi. Birçok uluslararası cemiyet ve birliğin üyesi veya danışmanı olan Zuhaylî, sempozyumu başından sonuna kadar ilgi ile takip eden gençlerden çok etkilendiğini anlattı. Zuhaylî, bunu gençlerin dini ve manevi değerlere olan ilgisine bağladı. Zuhaylî, "Sempozyumda Ortadoğu'nun önemli alimleriyle Türkiye'nin ilim adamlarının aynı kalp atışlarıyla hareket ettiklerini gördüm." diye konuştu.

Son yıllarda Türkiye'nin dünya sahnesinde büyük hamleler yaptığını dile getiren Vehbe Zuhaylî, şu görüşü dile getirdi: "Türkiye'nin İslam dünyası ile olan bağlarını kuvvetlendirmesi bizi çok mutlu ediyor. Ben Türkiye'nin başarısını yeni tarihimizin bir mucizesi olarak değerlendiriyorum. Biz aynı ümmetteniz. Gayemiz, değerlerimiz bir. İki ülke ilişkilerinin sağlamlığı bizim için büyük sevinç kaynağı."

İslam'ın Batı dünyasında olumsuz imaja sahip olmasından üzüntü duyduğunu dile getiren Zuhaylî, Müslümanların şiddetle özdeşleştirilmesinin "birkaç kendini bilmezin, duygularına esir düşmüş kesimlerin yaptığı hatalardan kaynaklandığını" kaydetti. Zuhaylî, "Terörün İslam'la uzaktan yakından alakası olmaz. İslam bütün bunlardan masumdur." dedi.

Irkçılığın günümüzde en büyük sorunlardan biri olduğunu kaydeden Zuhaylî, bu sorunun vahdet ve uhuvvet anlayışı ile ortadan kalkabileceğinin altını çizdi.

Gülen Hocaefendi'nin fikirleri insanlığa ışık tutuyor

Şam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Vehbe Zuhaylî, Fethullah Gülen Hocaefendi'yi dini değerlerine sadık, doğru ve geniş ufuklu biri olarak tanımladı. "Hocaefendi, fikirleriyle insanlara umut verdi. O fikirleriyle insanlığa ışık tutmaya devam ediyor." diyen Zuhaylî, Gülen'in insanların yeniden özlerine dönmesi ile ilgili çalışmalarını, kimliklerine daha çok tutunmayı sağlayan çalışmalarını takdirle karşıladığını vurguladı. Ünlü fıkıh alimi, "O bize geleceğin daha parlak olacağını gösterdi. Bizi ümitvar kıldı. Hocaefendi'nin İslam'ı savunması, İslami değerlere sahip çıkması, orta yolu izlemesi, herkesi razı eden fikirler ortaya atması, kimseyi karşısına almaması ve bunun için onun teşvik girişimlerini hayranlıkla karşılıyorum. Öyle zannediyorum ki Hocaefendi fikirleri ile bir soluk olacak ve çok geniş ufukları kaplayacak." ifadelerine yer verdi.
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
"Bu arada İTTİBA kardeşimiz gerçek hristiyanlığı (şimdiki müslümanlığı) yaşayanları da eleştirmesini anlayamıyorum." ORHANCAN

Böyle abuk sabuk bir laf olabilir mi? Risaleler iman kazandıracaktı ama şu risale okurunun haline bakın. Yazık.

Milyonlarca puta tapan insanların basireti bağlı ki, puta taparlar. Keza hristiyanlar da öyledir, yahudiler de.. Kalabalıkların da basireti bağlı olabilir.

Fethullah Beyin takipçilerini bilmem ama Saidi Nursi okurlarından pek çok ağabey, hodri meydan Nursi hz.leri Mehdi'dir der. Bu meydan okuma kime karşı yapılıyor anlamadım. Evliyaulaha mı yoksa Nursi hazretlerini Mehdi bilmeyen aklı başındaki müslümanlara mı? Bunun cevabını nurcular vermelidir. Biz anlayamadık.

Fethullah Bey kısmına gelir isek, tabi ki orada da Mehdi muhabbetleri çoktur. Mesihi hareket olarak da kendilerini takdim edebilirler.

Zaten zaman tarikat zamanı değildir cümlesini kuvvetlendirmek için bir Mehdi bulmanız lazımdır. İnsanları hakikate kör etmeniz için, başka bir yerden büyülemeniz lazımdır.

Aklı başında hiç bir mü'min ne Nursi hz.lerini ne de Fethullah Beyi Mehdi bilmez. Buna karşı da şöyle bir şey derler şakirtlere, Mehdi'yi herkes bilmez, iman nuru ile tanınır ancak. Yani zaman tarikat zamanı değildir sapıklığına gömülmüş olan bazı ağabeyler demek isterler ki, Allah Dostları, mürşidi kamiller, hatta zamanın kutbu olan zat dahi, iman nurundan yoksunlar, Mehdi'yi görememişler ama siz şakirtler, sahabe gibi olduğunuz, herkesten üstün olduğunuz için Mehdi'yi iman nuru ile bildiniz.

Yer misiniz? Yiyene afiyet olsun.

es-selamu aleyküm ve rahmetullahi...ebeden daimen..

efendim kaldığımız yerden devam edelim..biriken konularda görüşlerime izhar edeyim.. ki herhalde cevap hakkımızı yönetim verecektir.. çünkü bu kardeşlerimizle yaklaşık 4-5 senedir yazışa yazışa bitiremediğimiz konular mevcut.. hatta siteler kapatıp siteler açtılar ve hayla daha devam ederler..

öncelikle yazılarım ne 30 yıla yakın risale dairesi hayatımdan ne de Hocaefendiyi seven gönüllüler tarafına bağlar.. yazdıklarımın tümü şahsımın bilgi birikimine bağlar ve lafınız sözünüz varsa şahsıma hedef alınız.. şimdi syn talibin sözleri mensubu olduğu (Erbilli hz.) tarikat ehlinin görüşlerine yansıtmadığı gibi hirahosun görüşü de (Paşa Dede Hz.) görüşünü yansıtmaz.. ki gördüğünüz üzre burada şahıslar ön plandadır.. ama şahsımda oluşabilecek ve görülebilecek hata ve kusur ve nakıslıklar ne risale-i nur camiasına ve ne Bediüzzaman ve nede Hocaefendi ve gönüllülere bağlar.. eğer hedef şahsım olmaz ve buraları olursa tüm cemaatın ve mensublarının hakkı gasp edilip gıybeti yapılmış olur ki ölmüş kardeşinin etini kemireleceğine domuz eti yemek evladır..

Benim gerçek Hristiyanlık dediğim İsa (AS) getirdiği dindir ve başkasının anlaşılamayacağı aşikardır ve anlaşılıp yazılır çizilirse hata baştan başlamaktadır.. şimdi syn talip beyler buna karşı olabilirlerse bilemem.. sahte olmayan bir Pergamberi (AS) kabul etmemek imanın zedelenmesine ve kafirliğe kadar gider.. amentüde apaçık belli iken böyle bir sapıklığa girileceğini de zannetmem.. ama kardeşlerimiz çektiler kılınçlarını bizden ziyade yazılanları tersinden anlama hastalığıyla başbaşalar.. Hz. İsa (AS) Kabul edip getirdiği ve aslı islamiyet olan dini ise reddetmelerine anlayamıyorum.

Risale-i nur iman takviye ettiği gibi imansızlık hastalığına da çaredir.. bunu bildikleri halde yaftalayıp küçük düşürmeye çalışılması vardır.. hedef risale-i nur ve müellefi olduğu için kişilerden misal vererek saldırılması da ondandır..

Hocaefendi kendi deyimiyle sade bir kuldur.. başkalarının ve cemaata sonradan iltihak eden ve art niyetli olabilecek kişilerin sözleriyle hareket edilmeyeceği aşikardır.. kendisi hiç bir manevi makam ve mansıp peşinde değildir ve imayla dahi sözü yoktur..

Daha önceki mesajlarımı bakarsanız Üstad (RA) ve Hocaefendi hakkında Efendimizin (SAV) hadislerinde geçen ve her şeyiyle belirtilen Mehdi (AS) yakıştırmalarını reddettiğimi göreceksiniz ve ekseriyet de böyle düşünür.. sizler icraatı yapacak Mehdi ve Mesih gibi düşünen azdır.. ve o az olan kişilerle muhatap olup umum nur talebelerine ve gönüllülere çamur atmanız yersizdir ve gereksizdir... selametle kardeşim..
 

ORHANCAN

Ordinaryus
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
2,536
Tepkime puanı
80
Puanları
0
Konum
-İSPARİT-
Ben bu kuralı anlayamıyorum farz-ı muhal sapkın bir cemaat (topluluk) ve lideri hakkında da kimse bir şey söyleyemez mi? Yani ardına kalabalık toplayan herkes saygı mı hak eder???

(hani sözüm meclisten dışarı ama yeri gelmişkene kuralın tuhaflığına dikkat çekmek istedim ) :)

sapkın bir cemaat söyleyin de cevabını verelim muhtereme hanımefendi..

kural genel itibarıyla; umum müslümanların ekserisi tarafından kabul gören aktif cemaatleri bağlar diye düşünüyorum..
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Ben bu kuralı anlayamıyorum farz-ı muhal sapkın bir cemaat (topluluk) ve lideri hakkında da kimse bir şey söyleyemez mi? Yani ardına kalabalık toplayan herkes saygı mı hak eder???

(hani sözüm meclisten dışarı ama yeri gelmişkene kuralın tuhaflığına dikkat çekmek istedim ) :)

SAPKIN : Doğru yoldan ayrılmış olan

Konu nun ana fikrini alırsak.

Mesajlara bakarsak.

Bu hanımefendi DEVAMLI YAPTIĞINI YAPIYOR TAHRİK EDİYOR sonrada yönetim TAHRİK i görmeden cevap veren üyey yi cezalandırıyor.

BU HAK mı ?

Bu Hnm.efendiye DUR deyin artık Farzu mahalllerle kendini savunmasın.
 
Üst