-
Adem aleyhisselâmdan, Muhammed aleyhisselâma
kadar, dinlerin nesh edilmesi, semavi kitapların, âyetlerin nesh edilmesi yani yürürlükten kaldırılması Allahü teâlâ
tarfından yapılmıştır. Kur’anın
bazı âyetlerinin veya bunların açıklaması
olan hadislerin tarihsel
olduğunu, geçerliliğinin kalmadığı iddiası, ve bunu savunmak
yeni bir kitap veya Peygamberin geldiğini söylemek olur ki,
bu da İslam inancına göre küfürdür.
“Üç dinden herhangi bir dine inanmak yeterlidir. Mühim olan kelime-i
tevhid inancıdır. Hz. Muhammed’i kabul ve tasdik etmek ise şart olmayıp bir kemal
mertebesidir” diyorlar. “Ehli kitap ile amentüde ittifak halindeyiz.”
İddiasında
bulunuyorlar. (Ahmet
Şahin, Zaman- 17.4.2000)
Nitekim, Fethullah
Gülen, “Kur’an-ı
kerim, Kitap ehline
çağrıda bulunulurken, “Ey
kitap ehli! Aramızda
müşterek olan bir kelimeyi gelin.” Nedir o kelime?
“Allahtan başkasına ibadet yapmayalım”. Allaha kul olan
başkasına kul olmaktan
kurtulur. İşte gelin, sizinle bu
mevzu üzerinde birleşip
bütünleşelim. Kur’an devamla, “Allahı bırakıp
da, bazılarımız
bazılarımızı Rab edinmesin” diyor. Dikkat edin, bu mesajda,
“Muhammedün Rasûlüllah” yok.” diyor. (Hoşgörü ve Diyalog
İklimi. S.241)
Fasıldan
Fasıla kitabında da, “Herkes
kelime-i tevhidi esas alarak çevresine bakışını yeniden gözden
geçirmeli ve ıslah etmelidir. Hatta
kelime-i tevhidin ikinci bölümünü, yani 'Muhammed Allah'ın resülüdür' kısmını söylemeksizin sadece ilk kısmını ikrar eden kimselere
rahmet ve merhamet bakışıyla bakmalıdır... ” demektedirler. (Küresel Barışa Doğru-131)
Halbuki ayet-i
kerimede, “Rahmetim
her şeyi kaplamıştır” buyurulduktan sonra, “(Rahmetim)
Allah'tan korkup,
haramlardan kaçan, zekâtlarını veren ve ayetlerimize inananlar içindir”
buyuruluyor. (Araf 156)
Bundan sonraki ayette de, “Ümmi peygamberime (Resulullaha) uyanlar için” buyuruyor. Yine, ayet-i kerimelerde,
“Allah indinde hak
din ancak İslâmdır.” (A. İmran 19)
“İslâmdan başka din arayan, bilsin ki, o din asla kabul edilmez.”
(A. İmran 85) buyuruluyor.
Şu âyet-i kerimeler de,
Allaha iman için, Resulullaha inanıp itaat etmenin
şart olduğunu bildiriyor:
“Resule itaat eden, Allaha itaat
etmiş olur” (Nisa 80)
“Deki, “Allaha ve Peygambere itaat edin!
Eğer itaat
etmeyip yüz çevirirlerse, (kafir
olurlar) Elbette Allah kafirleri sevmez.”
(Ali imran 32)
“Allah ve Resulüne itaat eden Cennete, etmeyen
Cehenneme gider” ( Feth 13)
Görülüyor ki, gayri
müslimlerle aramızda iddia
edildiği gibi bırakın ittifakı, benzerlik bile yok
ALINTIDIR.