Tasavvufun Vazgeçilmez Kavramı: FENA (Yok Olmak)

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Peygamnerlerin Enel-Hak= ben Hakkım demelerine gerek yoktur. Çünkü, Rabbimiz onlara itaatin bizatihi kendisine olacağını ifade etmiştir. Onlar her zaman zaten Hak'la iç-içe bir hayat sürmüşlerdir. İşte onalra benzemek isteyenlerden bazilari da Hallac-ı Mansur gibi durumlarini istmeden faş etmişlerdir. Dolayısıyla peygambere itaate etmeyen bir insan zaten hapı yutmuş demektir.
:O:O:O:O:O:O
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
İşte bu hal cezbe vs...dedikleri hal şamanların trans hali gibidir. Şamanlarda ayinlerde kendilerinden geçip şeytani güçlerin emrine girerler.Böyle şeyler islama terstir.Öyle bir şey hak olsa buna Peygamberler daha layıktı.
Gerçek budur kardeşim neden ısrarla islam dışı bir yolu islama yaömamaya çalışıyorsunuz,neden kendinizi imanınızı heba ediyorsunuz.Aklınızı başınıza alın,kendinize yazık etmeyin.
Kuranın ve Peygamberimizin ap açık nurlu yolu dururken bunlara hiç gerek yok.
Siz bilirsiniz.Benden bu kadar....

İslâm'a ters olduğuna kim karar verdi de siz de burada bunu söylemişsiniz ?
Biz ; " Rahman olan Allah'ın cezbelerinden bir cezbe bütün insanların ve cinlerin amellerine denktir." Bu kudsî hadisten, cezbenin amelden çok üstün ve çok ileride kıymet ifade ettiği görülmektedir. " diye bir söz söyleyen Rasulullah (s.a.v) Efendimizin sözlerine mi inanacağız yoksa sizin uydurduğunuz masallara mı ?
 

grozny

Doçent
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
516
Tepkime puanı
2
Puanları
0
. İşte onalra benzemek isteyenlerden bazilari da Hallac-ı Mansur gibi durumlarini istmeden faş etmişlerdir.

FAŞ edince başlarına geleceklerinden dolayı sırlarını iyi saklamaları gerekir.
(K.S) "Kuddise sırrıhu " demek işte bu islam dışı inançlarını sır olarak içlerinde tutmaları demektir.İslamda sır mı var?
Kuranı mubin apaçık Kuranda sır olur mu?
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Her canli ve eşya sir doludur. Senin kendi yaratilişin nasil olmuştur bundan zerre kadara haberin var mi ?
 

Mahmut Akar

Asistan
Katılım
9 Mar 2007
Mesajlar
444
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
kocaeli
Web sitesi
www.tefsirdersi.com
Kitabullah apaçıktır, sarihtir ve nettir.

Fasıl:
TEFSİR BÖLÜMÜ - ESBAB-I NÜZULE DAİR
Konu:
Al-i İmran Suresi
Kaynak:
Buhari, Tefsir, Al-i İmran 1; Müslim, İlim 1, (2665); Tirmizi, Tefsir, Al-i İmran (2996); Ebu Davud, Sünne 2, (4598)
Ravi (r.a.):
Aişe
Hadis:
Resulullah (sav) şu mealdeki ayeti okudu: "(Habibim) Sana Kitab'ı indiren O'dur. Ondan bir kısım ayetler muhkemdir ki bunlar Kitab'ın anası (temeli)dir. Diğer bir kısmı da müteşabihlerdir. İşte kalblerinde eğrilik bulunanlar sırf fitne aramak (ötekini berikini saptırmak) ve (kendi arzularına göre) onun te'viline yeltenmek için onun müteşabih olanına tabi olurlar. Halbuki onun te'vilini Allah'dan başkası bilmez, ilimde yüksek gayeye erenler ise; "Biz ona inandık, hepsi Rabbimiz katındadır" derler. (Bunları) salim akıllılardan başkası iyice düşünmez." Resulullah (sav) ayetin okunmasını tamamlayınca bana şunu söyledi: "Kur'an'ın müteşabih ayetlerine tabi olanları gördüğünüz vakit bilin ki onlar Allah'ın ayette haber verdiği kimselerdir, onlardan sakının."
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
İslâm'a ters olduğuna kim karar verdi de siz de burada bunu söylemişsiniz ?
Biz ; " Rahman olan Allah'ın cezbelerinden bir cezbe bütün insanların ve cinlerin amellerine denktir." Bu kudsî hadisten, cezbenin amelden çok üstün ve çok ileride kıymet ifade ettiği görülmektedir. " diye bir söz söyleyen Rasulullah (s.a.v) Efendimizin sözlerine mi inanacağız yoksa sizin uydurduğunuz masallara mı ?



ben amel yapmaktan vazgeciyorum arada bir cezbe yapacam yeterli olur sanırım
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
ben amel yapmaktan vazgeciyorum arada bir cezbe yapacam yeterli olur sanırım


Konunun ne kadar cahili olduğun bu sözünden belli ! Cezbeyi insanlar yapmaz / yapamaz, cezbe nasibi olanlara verilir. Cezbeye tutulmuş gibi rol yapanlar ise hemen belli olur ve insanalrin içinde rezil-rüsva olur.
 

bi husben

Kıdemli Üye
Katılım
7 Mar 2007
Mesajlar
5,664
Tepkime puanı
322
Puanları
83
Konunun ne kadar cahili olduğun bu sözünden belli ! Cezbeyi insanlar yapmaz / yapamaz, cezbe nasibi olanlara verilir. Cezbeye tutulmuş gibi rol yapanlar ise hemen belli olur ve insanalrin içinde rezil-rüsva olur.

ne kızıyorsun yaw hemende cahil ilan ettin beni
 

grozny

Doçent
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
516
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Her canli ve eşya sir doludur. Senin kendi yaratilişin nasil olmuştur bundan zerre kadara haberin var mi ?

Sır bilinmesi istenmeyen şeylere denir.Onlar ise Allahın bizi araştırıp öğrenmemizi istediği ,teşvik ettiği şeylerdir.
 

elmnightmare

Profesör
Katılım
8 Eyl 2007
Mesajlar
1,734
Tepkime puanı
8
Puanları
0
ENEL HAK:

O, yeri ve gökleri hak olarak yarattı…"


"Rabbinin yeri ve gökleri hak olarak yarattığını görmedin mi?"

"Biz; yeri, gökleri ve ikisi arasında bulunanları ancak hak olarak yarattık."


Mahmut Grozny ve de Zilzale yoksa siz Hak değil misiniz?

Kendinizin HAk olduğunu inkar mı ediyorsunuz..........
Ya bu ayeti Kerimeleri inkar et ya da boynumu büktüm teslim oldum de..:pokey:
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Mahmut Grozny ve de Zilzale yoksa siz Hak değil misiniz?
Kendinizin HAk olduğunu inkar mı ediyorsunuz..........
.:pokey:

Kardeş elmnightmare,
Bu arkadaşalr kendilerini HAK değil, sadece HALK olarak görmektedirler.
Halac-ı Mansuru (k.s) neden anlayamadiklarini şimdi anladiniz mi ?
 

grozny

Doçent
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
516
Tepkime puanı
2
Puanları
0
ENEL HAK:

O, yeri ve gökleri hak olarak yarattı…"


"Rabbinin yeri ve gökleri hak olarak yarattığını görmedin mi?"

"Biz; yeri, gökleri ve ikisi arasında bulunanları ancak hak olarak yarattık."


Mahmut Grozny ve de Zilzale yoksa siz Hak değil misiniz?

Kendinizin HAk olduğunu inkar mı ediyorsunuz..........
Ya bu ayeti Kerimeleri inkar et ya da boynumu büktüm teslim oldum de..:pokey:

Bu ayetlerde kullanılan hak kelimesi mutlak gerçeklik anlamında değildir.Hakkıyla,gereği gibi anlamındadır.
Bütün müminler inanıyoruz ki Allah yarattığı her şeyi gerektiği gibi hakkıyla yaratmıştır.
Hak kelimesinin bir kaç anlamı:

Zâriyât 19
Mallarında, muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı.
Hukuki anlamda haketme,alacak vs...

Yûnus 55
Bilesiniz ki, göklerde ve yerde olan her şey Allah'ındır. Yine bilesiniz ki, Allah'ın vadi haktır, fakat onların çoğu bilmez.
Gerçek anlamında....

Nahl 3
(Allah) gökleri ve yeri hak ile yarattı. O, koştukları ortaklardan münezzehtir.
Gerektiği gibi,hakkıyla ...

Lokman 30
Böyledir, çünkü Allâh haktır, O'ndan başka yalvardıkları bâtıldır. Gerçekten ulu ve büyük olan, yalnız Allah'tır.

Ha-ka-ka fiilinden türeyen Hakk kelimesi, çoğunlukla da isimleri 'özel ad'a dönüştüren '-el' takısı ile birlikte kullanılır ve "şüphe içermeyen, gerçek" anlamına gelir.

Şimdi sen haşa " ene el-hakk" derken hangi anlamda kullandın?
Düşün ve hemen tövbe getir.Sana dost tavsiyesi.....
 

elmnightmare

Profesör
Katılım
8 Eyl 2007
Mesajlar
1,734
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Ayetler gayet açık...Neresinden tutarsan tut HAK kelimesinin ne anlamlara geldiğini kendinde gördün...Kıvırma modlarına giriyorsunuz...
Hallac-ı Mansur ben Allah'ım demediği gibi onu da saptıranlar sizlersiniz...
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Mansur'un, Enel Hak demesi, yani; ben fena buldum yok oldum yalnız Hakk kaldı, demesi büyük bir alçak gönüllük ifadesidir.” Çok doğru. Hakikaten bu bir alçakgönüllülüktür, asla kibir değildir. Yani ‘ben Allah'ım' dememiştir. Çünkü daha sonra Hallac-ı Mansur'a dediler ki “Sen bu iddiadan , Allah olma iddiasından vazgeç (onlar anlamadılar) cezadan da kurtul”. Bunun üzerine o da dedi ki; “Kim söylediyse o vazgeçsin, ben böyle bir şey demedim”. İşte haklılık demek, haklı oldum, ben nefsimle mücadele ettim. Keşke herkes benim gibi yapabilse' demektir.

Hallac-ı Mansur'un bütün hayatı O'nun mümin ve müslüman olduğuna dair olan delil ve beyyinelerle doludur. "Enel-Hakk" sözü ise, her insaf ve selim akıl sahibinin teslim edeceği gibi, O'nun tanrılık davası gütme amacıyla söylemiş olduğu bir söz değil aksine,
---Ben haktanım, ben gerçeğin kendisiyim ve batıl değilim.-- demektir. İmam-ı Gazali dahi bu gerçeği tecelli ve fena kavramı ile
açıklamakta ve şu örenği vererek konuyu izah etmektedir. Bir bardağa meşrubat konulunca bardakla meşrubatın rengi birbirine
karışır ve genelde meşrubatın rengi zahir olur. Bu sebeple artık bardaktan değil, sadece meşrubatın varlığından söz edilir. Bu tür
ifadeler daima fena, sekr ve tevhid hali içinde bulunan hak aşıklarının şathiyeleri sayılır ve bu şathiyelerden aşıkların sorumlu
tutulmadıkları ehlince bilinmektedir. Nitekim, Hallac'ın yaşadığı dönem ve öncesinde bu çeşit tasavvufi şathiyeler dolayısıyla
kimsenin idam edilmemesi bu tür beyanların idam sebebi olmadığını göstermektedir. Üstelik Hallac'tan sonra da tasavvuf
edebiyatında bu söz benimsenmiş özellikle Yunus Emre ve Mevlâna Celâleddin-i Rûmi tarafından bu sözün veya benzeri
ifadelerin tekrarlanmasından büyük bir ruhâni haz duymuşlar ve en muhafazakâr çevrelerce dahi bu ifadeleri kullanan
mutasavvıflar kâfir sayılmamışlardır. İşte büyük bir veli ve Hakk aşığı olduklarına hiç kimsenin itiraz edemeyeceği Yunus Emre ve Mevlâna Hazretleri Hallac ve söylediği “Enel-Hakk” sözü hakkında bakınız neler söylemişlerdir.

YUNUS EMRE : (Bu satırları şiir gibi değil, manâlarına ermeye çalışarak okuyunuz.)
Yunus Emre yok oldı küllı varı Hak oldu
Andan artuk nesne yok kalman güman içinde...
Ezelde benüm fıkrüm Enel Hak idi zıkrüm
Henüz dahı togmadın ol Mansurı Bagdadi" ...

Mansur idim ol zamanda
Onun için geldim bunda
Külümü göğe savurup
Ben enel Hak oldum ahi


MEVLÂNA :
"Ben Hakk'ım" diyen Hallac-ı Mansür, o sözü söylemeden önce, Hakk yoluna düşmüş, o yolun toprağını kirpiklerinin ucu ile süpürür olmuştu. 0, kendi yokluğunun denizine daldı, daldı da ondan sonra "Ben Hakk'ım incisini deldi.O’nun söyledikleri bizim söylediklerimiz yanında çok hafif kalır; fakat biz sır tutmasını bildik ve kurtulduk.” Hz. Mevlâna Mansurunn bu sözüne tepki gösterenlere ; “Mansur –Enel Hakk=Ben Hakk’ım demeyecekti de Enel-Batıl= Ben Batılım mı diyecekti ? diye çıkışmıştır.
 

grozny

Doçent
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
516
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Vahdeti vücud felsefesini hiç anlamamışsınız.
"La mevcude illa hu" hiç bir şey yok yalnızca O var demektir.
"Ene el-Hakk" diyen kişi
Ben haktanım, ben gerçeğin kendisiyim ve batıl değilim
anlamında söylediyse vahdeti vucud felsefesinin kelimei tevhidi sayılan"La mevcude illa hu" sözü ile çelişir.

Ayrıca 'Mâfi'l cübbeti illaallah' (Cübbemin içinde Allah'tan başka bir şey yoktur) diyen de Hallac-ı Mansurdur.
Burda kast edilen Allahtır.Çünkü vahdeti vucut yaratılan ve Yaratanı özdeş olduğuna inanır.
İşte İbni Arabinin sözü : "O bütün kâinattır. O, vücudum, vücudu ile kaim olan tektir."
Açık seçik söylüyor.Daha açık nasıl söylenir.
Yunus Emreler,Celalettini Rumiler hepsi aynı yolun yolcusu zaten.
Bizm inancımıza göre Allah mahlukatı yoktan yaratmıştır,kendisiyle hiç bir benzerliği bağı yoktur.Çünkü O sonsuz yücedir.Mutlak Varlıktır ve Yoktanvaredendir.

 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
grozny, Vahdet-i vucud ile panteizm felsefesini karıştırmışsın. Fena'ya ait bilgi ve marifetler senin anlattığın gibi değildir; felsefe, söz, bilginin esamesi dahi okunmaz buralarda.. Bu meseleler okumakla, satır üzerinden anlaşılabilecek anlatılabilecek şeyler değildir. Bilmediğini yaşamadığını biz farkediyoruz da bilmeyenler seni bilgili zannedebilirler.

Ya olduğun gibi görün..

Altıncı şart haddini bilmek demişler..
 

Mahmut Akar

Asistan
Katılım
9 Mar 2007
Mesajlar
444
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
kocaeli
Web sitesi
www.tefsirdersi.com
elmnightmare kardeş

ENEL HAK:

O, yeri ve gökleri hak olarak yarattı…"


"Rabbinin yeri ve gökleri hak olarak yarattığını görmedin mi?"

"Biz; yeri, gökleri ve ikisi arasında bulunanları ancak hak olarak yarattık."


Mahmut Grozny ve de Zilzale yoksa siz Hak değil misiniz?

Kendinizin HAk olduğunu inkar mı ediyorsunuz..........
Ya bu ayeti Kerimeleri inkar et ya da boynumu büktüm teslim oldum de..:pokey:
Sizin mantığınızdan hareketle;
Madem hepiniz haksınız, daha niye fenafillah olmaya gayret ediyorsunuz ki?
fenfişşey, fenafirrasul mertebelerini direk atlayıp fenafilhak olmuşsunuz haberiniz yok.
Pekala o zaman şeyhlere ne gerek kalıyor?
-------
Hak kelimesini "grozyn" kardeş güzel açıklamış, Allah(cc) Razı olsun;
Bu ayetlerde kullanılan hak kelimesi mutlak gerçeklik anlamında değildir.Hakkıyla,gereği gibi anlamındadır.
Bütün müminler inanıyoruz ki Allah yarattığı her şeyi gerektiği gibi hakkıyla yaratmıştır.
 

zebih

Kıdemli Üye
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
4,033
Tepkime puanı
100
Puanları
63
Konum
kayseri
Bir genç oğlan, bir kızı sever ve ondan uzaklaşırsa; haliyle aşk ve sevgisinden tahammülsüz dereceye gelir; arar, arar...

Ansızın tenha bir yerde korku ve utanç olmaksızın karşı karşıya gelir.Acaba o anda kızın istek ve arzuları, bedeni ve güzelliğinden başka bir şey aklında kalır mı?.
.
Elbette kalmaz.. Kalmayınca, titrer mi?.. Titrer.. Birleştik der mi?.. Der..

Yahud düşüp bayılır mı?.. Bayılır..

İşte bunu gören: " Şu genç, bu kıza meftûn olmuş. " der

Ayılınca, gençten sorsan: Nedir bu senin halin?. " Canım onun canı için feda olmuş; istek ve buyruklarına hazırım. Onun isteği, benim isteğimdir; ben yoğum o var.. " demez mi?.. der..

Bundan daha âlî ünsiyet makamı...

Bu " O benim içime.. Ben de onun içine girdim." demek değildir.

Adamın belinde bir silah var. Cebinde kaçak bir eşya var. Ansızın polisler etrafını sarar.. O anda, polislerin korkusundan titrer mi? Titrer.. Şok geçirir mi?.. Geçirir..

Polisin zatından ve silahından , bir de merhametinden başka, hiçbir şey aklına gelir mi?.. Gelmez.. Korkusu ümidine galebe çalar mı?.. Çalar.. İşte bu adam, polisten meftun oldu mu?.. Oldu..

Hele hele, kendisini takatsiz ve mukavemet edemeyecek derecede görürse..

Ve bundan âlî, mahcubiyet makamı...

İşte kızı sevdiğimiz kadar Allah Teâlâ'yı seversek; arzusu için arzumuzu terk edersek; yahud polisten korktuğumuz kadar Allah'tan korkarsak, yasaları için yasaklardan kaçınırsak, fânî olmuş oluruz.

http://ihvan-forum.org/search.php?searchid=627450&pp=25&page=4
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Vahdeti vücud felsefesini hiç anlamamışsınız.
"La mevcude illa hu" hiç bir şey yok yalnızca O var demektir.
"Ene el-Hakk" diyen kişi anlamında söylediyse vahdeti vucud felsefesinin kelimei tevhidi sayılan"La mevcude illa hu" sözü ile çelişir.
Ayrıca 'Mâfi'l cübbeti illaallah' (Cübbemin içinde Allah'tan başka bir şey yoktur) diyen de Hallac-ı Mansurdur.
Burda kast edilen Allahtır.Çünkü vahdeti vucut yaratılan ve Yaratanı özdeş olduğuna inanır.
İşte İbni Arabinin sözü : "O bütün kâinattır. O, vücudum, vücudu ile kaim olan tektir."
Açık seçik söylüyor.Daha açık nasıl söylenir.
Yunus Emreler,Celalettini Rumiler hepsi aynı yolun yolcusu zaten.
Bizm inancımıza göre Allah mahlukatı yoktan yaratmıştır,kendisiyle hiç bir benzerliği bağı yoktur.Çünkü O sonsuz yücedir.Mutlak Varlıktır ve Yoktanvaredendir.


İçinde olmadiğin ve yaşamadiğin bir hâl hakkinda nasil da atip-tutuyorsun ? Vahdet-i Vücuda karşı olduğun ve tarikat-ı aliyyenin bir meşerebi ve uygulaması olan "La mevcude illa hu" anlayışını hiç yaşamadiğin halde SANA BU HUSUSLARDA KONUŞMA VE HÜKÜM VERME YETKİSİNİ KİM VERDİ?
--Yapmadinizi neden anlatiyorsunuz ?-- buyuran Rabbimizin emrine sen hayatinda hiç rastlamadin mi ? Bir Tasavvuf ve Tarikat Düşmani olarak müslümanlar bu konulari senden mi öğrenecekler ?
Siz bu konulardan ne anlarsiniz ? Balin tadini kavanozu dişaridan bile yalamadan anlatiyorsunuz. Size kim inanir ? Her konuda şaşirmiş birisiniz !
Umariz bir gün akliniz başiniza gelir de normail insan yoluna bir adim atarsiniz.
 
Üst