biliyorum konu baydi ama...
kimse de beni bundan dolayi kinamasin, Mesnevi her yerde acik acik satiliyor
KABAK HİKÂYESİ (Cilt 5 1335-1420. Beyitler s.112-118)
Bir Hanımefendi Bir Hizmetçi ve Bir Eşek… İhtirasın acı sonuçları
MEVLÂNA MESNEVİ’DE NEDEN CİNSELLİK İÇEREN HİKÂYELERE YER VERİYOR?
Önce şu soruya cevap arayalım: Şeriata göre cinsellik hakkında konuşmak yazmak veya cinselliği espriye konu etmek suç mudur; günah mıdır? Hayır böyle bir günah yoktur. İnsanlar alışkanlık töre namus gibi nedenlerle bu konuyu tabu ilan etmişlerdir. Ayrıca Mevlâna Şeriatı en ince ayrıntısına kadar bilip uygularken Tebrizli Şems’ten Hakikat İlmini öğrenmiş o günden itibaren de davranışları Hakikat İlmine göre olmuştur.
Hakikat İlmi nedir? Diyecek olursanız “İnsanın kendi varlığında Allah’a ulaşma yöntemidir”.
Hakikati öğrenen kişinin amaç ve değerleri farklıdır. Amaç iyi ahlaklı bir kişi olmak değildir. Herkesin itibarını kazanmak değildir. Yalnız ve yalnız Allah’a giden yolda mesafe almaktır.
Hakikat - Tevhit İlmini bilmeyenler asla Mevlâna’yı anlayıp tahlil edemezler. Mevlâna da önceleri Şemsin davranışlarına anlam verememiş ve sonunda “Aklımı bıraktım (yani teslim oldum) rahat ettim” demiştir. Demek ki Hakikatte yol almanın yegâne yolu yargılamamak eleştirmemek iyi-kötü kavramlarını bir tarafa itip mürşide teslim olmaktır.
Genellikle insanlar dindar bir kişinin cinselliğe merakı olmaz Mevlâna’nın da cinselliğe meraklı olmaması gerekir diye düşünürler. Bakın Mevlâna “Fihi Mâfih” adlı eserinde ne diyor?
“Veliler ve nebiler kendilerini mücahededen alıkoymazlar. İlk mücahedeleri nefislerini öldürmek; arzu ve şehvetlerini terk etmektir. Bu büyük bir savaştır. Vasıl olup emniyet makamına yerleşince eğri ve doğru onlara keşfolunur. Doğruyu eğri ile bilirler ve görürler”. (Çev: M. Ülker 1954 s.196)
Bir gerçeği karşıdakine anlatmak en iyi nasıl mümkün oluyorsa o yol seçilmelidir. Mevlâna da cinsellik içeren bir hikâyeyi bir ulvî amacı daha açık olarak anlatabileceğine karar kılmış olmalı ki kullanmakta mahsur görmemiştir. Ayrıca başta da söylediğim gibi cinsellik içeren hikâyelerin günah olduğuna dair de bir hüküm yoktur. Bu ancak eğri ile doğruyu bulma yöntemidir.
Bu hikâyeler simgelerle bazı gerçekleri Hakikat - Tevhit İlmi mensuplarına anlatırlar. Bilmeyenler ise anlayamazlar. Şimdi bu hikâyeleri anlayanlara açıklamaya çalışacağım.
KABAK HİKÂYESİ (Cilt 5 1335-1420. Beyitler s.112-118)
Bir Hanımefendi Bir Hizmetçi ve Bir Eşek… İhtirasın acı sonuçları
Bir halayık (hizmetçi) şehvetin çokluğundan hırsının fazlalığından bir eşeği kendisine alıştırmıştı. O eşek kendisine yakınlaşmayı adet edinmiş insana yakın olmayı öğrenmişti.
...
...
Açıklama: Eşekle ilişki insan nefsinin dünya zevklerini sahiplenmesini simgeler. Eğer insan eşekle yani dünya zevkleriyle hayatın tek amacı olarak ilişkiye girerse sonunda eşeğin kadını parçaladığı gibi tüm manevî hayatı yok olur.
Dünyadan zarar görmeden yararlanmak için araya eşekle kadın arasındaki kabak gibi bir engel bir mânia koymak gerekir. Bu mânia Allah gerçeğini idrak etmek gönle Allah’tan başka sevgiye ihtirasa yol vermemektir.
Allah aşkını yaratabilecek bir mürşit bulmadan kendi başına bu işi halletmeye kalkışanların sonu hüsran olur. Kitap okuyarak sohbet dinleyerek bu işler hallolmaz; muhakkak bir ustaya ihtiyaç vardır. Usta nefis ile nasıl başa çıkacağını müride onun seviyesine inerek öğretmeye başlar.
CUHA’NIN KADIN KILIĞINA GİRMESİ HİKÂYESİ (Cilt 5 3325-3330. Beyitler s.272-273)
Açıklama: Tevhide göre Hakikati bilmeyen nefsiyle yaşayan kişi cinsiyeti ne olursa olsun kadın veya erkek KADIN’dır.
Hakikati yaşayan nefsini Allah yolunda öldürmüş Müslüman etmiş varlığını Allah’a feda etmiş kişi ister kadın ister erkek olsun ERKEK’tir. Bu saptamayla insanların çoğu kadın yalnız insan-ı kâmiller erkektir.
Cenazeleri gömülen kişileri ister kadın ister erkek olsun “Er kişi niyetine” diyerek gömerler.
Kadınların örtünmesi de Tevhit İlmini bilmeyenlerin örtülü perdeli olmasının bir yansımasıdır.
Hikâyedeki Cuha insan-ı kâmildir ve perdeli olanların yani yalnızca Şeriat kurallarıyla yaşayıp Hakikatten nasibini almayanların arasına girer.
Acaba idraksal olarak kadın olanlar (bedenen kadın veya erkek) arasında Tevhidi anlayacak olanlar var mı? Diye onlarla Şeriat kuralları hakkında konuşurken bir kişiye kendisinin kadın gibi görünmesine rağmen erkek olduğunu hissettirir. Ona gerçeklerden bahseder. Duyduklarını hazmedemeyen perdeli kişi buna reaksiyon gösterir.
Günümüzde insan-ı kâmiller kendilerini belli ettiklerinde istidadı olmayanların reaksiyonlarına muhatap olurlar.
EŞCİNSELLİK (Cilt 2 3155-3160. Beyitler s.137-138)
Oğlanın iriyarı adamdan korkması. Adamın ”Korkma çocuğum ben er değilim” demesi
Açıklama: Eşcinsellik aynı cinsin olanların birbiriyle ilişkisidir. Bu durum bedensel olursa Şeriat’a göre günahtır ruhsal olursa Hakikat’e göre eşcinsellik sayılır. Allah gerçeğini idrak etmemiş bir insan-ı kâmile teslim olmamış er kişi olmayan kişinin diğer kişilerle olan her türlü ruhsal alışverişi Hakikat’e göre eşcinselliktir. Tarafların ikisinin de erkek veya kadın olması; birinin kadın diğerinin erkek olması fark etmez.
BABA İLE KIZI ARASINDA CİNSEL İLİŞKİ ÜZERİNE BİR SOHBET (Cilt 5 3716-3736. Beyitler s. 302-304)
Açıklama: Bazı insanlar bir mürşide bağlanır ama kendini korumaya alır tam teslim olmaz; eski hayatını devam ettirir. Çevresinin değerlerine önem verir. Yakınlarının mürşit hakkındaki tenkitlerinden etkilenir; mürşidine mesafeli durur. Bu durumda adeta mürşide gitmek bir hobi olarak kalır ve hayatını eskisi gibi sürdürür.
Eğer mürşit gerçek bir insan-ı kâmil ise müridi etkisi altına alır onun Tevhide uygun idraklere geçmesini temin eder. Eğer aşk galip gelirse mürit eski idraklerini çarçabuk terk eder eski çevresinin ve yakınlarının etkisinden kurtulur. Hakikat çocuğuna hamile kalır.
BİR SULTANIN BİR CARİYEYE DÜŞKÜNLÜĞÜ…
CARİYENİN YOLDA KÖLEYLE EVDE SULTANLA MACERALARI …(Cilt 5 3831-4025. Beyitler s.312-326)
Açıklama: Hakikat İlmini yaşayabilmek için güçlü bir mücadele gücüne aşka ihtiyaç vardır. Tıpkı aşık olan ve nefsini öldürmek (aslanı öldürmek) isteyen kişi gibi. Allah’a kavuşmak için yeterli aşka sahip olmayanlar sadece kitaplardan sohbetlerden zevk alanlar ise yarı yolda kalırlar. Tıpkı fare tıkırtısından etkilenen ve cariyesini kendisine güldüren padişah gibi...
NİYAZİ AŞIK
Not: Sayfa numaraları için-MEB Baskısı Veled İzbudak-Abdulbaki Gölpınarlı Çevirisi esas alınmıştır. Ancak beyit numaraları Farsça orijinal metinde ve tüm çevirilerde aynıdır...