Sorgulayan Müslüman !

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Simdi birileri bana kizabilir ama lutfen bilmeden kizmasinlar.Ali25, benim kizim 6 ayda okumayi ve yazmayi ogrendi sen hala eski hamam eski tas oldugun yerde saymaya devam ediyorsun. Yahu bir insan kendini biraz olsun gelistirmez mi.4 yil once de dogru durust iki kelimeyi bir ara getirip cumle kuramazdin 4 yil gecmis hala kuramiyorsun.
Simdi kimse cikip ta insanlarin durumlariyla alay etmeye utanmiyor musun demesin.40 yasina dayanmis ve bircok foruma uye olmus ve forum tecrubesi olan birinin hala iki kelimeyi bir araya getirememesi neyle izah edilebilir?Cikmis bir de"kaptan gibiler bu dine zarar veriyor"demiyor mu, innalillahi Hadi Ali gel,topu tut,gel Ali gel.
Red Ve Kabul her zaman ki gibi akil ve mantigindan güne yazmissin sen beni bende seni biliyorum degil mi.

Cok kere adab disida yazarsin sen nede olsa o Red ve Kabul sun.

Senin bu yazina da diger bütün yazilarini da yazar birer cevab veririm ve bana öyle geliyor ki senin real de benim karsimda bu kadar da rahat da konusamazsin biiznillah.

Simdi disari da bir isim var onu hal edip geleyim insallah ilkönce senin bu yazina bir cevab yazacagim.



 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
gencligin-imanini-sorularla-caldilar-1.jpeg


Bu buraya yakışır :)
 

ALI25

Kıdemli Üye
Katılım
9 Nis 2015
Mesajlar
7,509
Tepkime puanı
106
Puanları
0
Konum
Almanya
Kaptan
Simdi birileri bana kizabilir ama lutfen bilmeden kizmasinlar.Ali25,benim kizim 6 ayda okumayi ve yazmayi ogrendi sen hala eski hamam eski tas oldugun yerde saymaya devam ediyorsun.Yahu bir insan kendini biraz olsun gelistirmez mi.4 yil once de dogru durust iki kelimeyi bir ara getirip cumle kuramazdin 4 yil gecmis hala kuramiyorsun.Simdi kimse cikip ta insanlarin durumlariyla alay etmeye utanmiyor musun demesin.40 yasina dayanmis ve bircok foruma uye olmus ve forum tecrubesi olan birinin hala iki kelimeyi bir araya getirememesi neyle izah edilebilir?Cikmis bir de"kaptan gibiler bu dine zarar veriyor"demiyor mu,innalillahi Hadi Ali gel,topu tut,gel Ali gel.

$imdi ben sana kiziyorum buda sana yetmez mi birde senin bu yazini elle alayim bastan sonuna kadar da bir misillemeye yapmaya calisayim biiznillah.

Herkes kim olursa olsun günümüz insanin dan olarak bir misal hak ettigi muameleyi ister istemez oda bir görür.


Bu yazin ilkönce adab´a uygun yazilmamis ve bunun yaninda bir de usulsuz yazilmistir ve bu yazi direk senin nefsinden cikmis suanda bir seytan´in agziyla yazmis gibisin.


Böyle insanlarla ugrasmak ve de onlara saldirmak ve onu bir asagilamak sen bunuda kendine bir yakistirmissin.


Kaptan senin bu dedigin de nedir marifet mi bir de sen gecmis ondan övünür gibi de bahis ediyorsun.


Senin kiz 6 ay da okumayi ve yazmayi ögrenmisse ne yapayim simdi bunada ne diyeyim ve geleyim de ona bir madalya mi takayim.


Sen kendine bir bakta konu oldumu sen okumayi yazmayi cok mu iyi biliryorun bu gibi seyler kimseyi birbirinden de üstün ve güzel de kilmaz.


4 sene önce öyle mi idi farz edelim öyle de olsam ne var bunda bununla mi bana bir üstün geleceksin sen öyle degil ise ne var bunda o zamanda.


Sen bir akli takik insansin varsa yoksa isin gücün ancak insanlar bir ugras dur.


Benim yanima gelde sana bir madalya takayim ve senin birde fizik olarak göreyim bu red ve kabul kim mis yakindan da taniyayim.


Yahu sen kendine bak bir yoksa hoca mi oldun benim de bundan bir haberim yok yoksa bir ögretmenlik mi yapiyorsun rica etsem banada özel bir ders verirmisin buda bir mümkün mü Red Ve Kabul.


4 sene önce iki kelime bir araya getirip cümleme yapmiyormusum öyle mi sen bir yalancisin senden Allahu teala ya siginirim.


Sen ancak insanlarla ugras ve utanmadan bir dalgada gecersin bu gibi seyler basit isler olur ve de biz böyle cok sukur yüce rabbime degiliz karsidaki kücügümüze kardes ve büyügümüzde abi deriz iste edeb de bu vede bunu da bir gerektirir de.


40 dayanmis olsam gecmis de olsa bu ne ki sucmu yada yasak mi bunda ne gibi bir adlik var ey fani tanidim nikiyle Red Ve Kabul.


Benim yazima bakiyorsun bununla mi beni asagiliyorsun senin gibi bir mezuniyetim vede dilim de olmayablir bunlar da sen de olsa vede olmakla senide hakli ve de benden de bir üstün de cikarmaz.


Üstünlük tek tavka ile olur kim en takva ise en üstün de o olur.


Cikmis hemi nerden cikmisim oysa ben de bir yerimdeyim senin ve de senin gibi olan insanlarinda bir düsünce yapisini da cok sukur yüce rabbime biliyorum.


Hadi Ali gel dersin,bu söz bilene bak senin o nefsinden bunlari yazdigini isbat ediyor ve sen de bir nefsinin kölesi olmussan bende sana ne diyeyim seni yüce rabbime havale edeyim.





 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Kadir Razlık

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Ağu 2014
Mesajlar
2,280
Tepkime puanı
35
Puanları
0
Konum
manisa
İşte HAZÎNET-ÜL-MEÂRİF [1094] kitabı, hazreti Mürevvicüşşerîat Behâeddin Ebûl-Abbâs MUHAMMED UBEYDULLAH hazretlerinin Mektûbâtıdır. Hâce Muhammed Ma’sûm hazretlerinin oğludur. O da herkesin bildiği, Müceddid-i elf-i sânî İmamı Rabbânî’nin (kuddise sirruhum) oğludur. Dili Fârisî’dir. Bir kısmı da Arabî’dir.
Müceddidîler, Hazreti Ömer’in soyundan olup ilimde, tasavvufda, cem’iyette büyük yer ve değerleri olan, sırf bu ümmete mahsûs rahmet-i ilâhîlerdir. Nefisleri temiz, nefesleri Rahman, zâtları halîfetullah, kelâmları sadre şifa, nazarları kalbî ve rûhî hastalıklara devâ olan mücessem rahmetullahlardır. Şerîat bilgilerinin azaldığı, tarikatın yanlış anlaşıldığı bir zamanda dîni kuvvetlendirmek için vazifelendirilmiş bir âiledir. Sonradan bu âile ilmen, tasavvufen açıldı, yayıldı ve tâ Anadolu’ya, bizlere kadar ulaştı. Şimdi biz de onlar gibi, bu temiz niyyete iştirak edip, İslâm’ın zâhirinin ve bâtınının kuvvet bulmasına ve yayılmasına çalışalım. Akıl, ilim ve diyânet bunu emr ediyor. Kuzeyden, güneyden, dört yönden esen muhâlif rüzgârlara bakmayıp, kalbimize muhabbet, içimize serinlik, nefsimize itidal, nefesimize zikir, bedenimize kendine kulluk ihsân eden Rabbimizin dînine yardımcı ve hizmetçi olalım.
Bu mektûbları okuyunca çok şey görecek, çok şey öğreneceksiniz. Bizim bilmediğimiz neler varmış, ahkâmın ötesinde ve neticesinde kavuşulan ne makamlar, ne ma’rîfetler varmış diyeceksiniz. Anlamasak da okuyalım; onların sözlerinin altında kendileri, kendileri ile birlikte feyizleri vardır. Böyle kitablar ve yazılar okuyanın ihlâsını artırır. İhlâs ve dînin özü ve özetidir. Kurtuluşun anahtarıdır. Cennetin ve Cemâl-i ilâhînin dünyada müjdecisidir. Allahü teâlâ kalblerimizi mâsiva sevgisinden kurtarıp kendi muhabbeti ve sevdiklerinin sevgisi ile donatsın.
“Seven sevdiğiyledir” buyuruyor Peygamber
Kalbleri rahatlatır, işte bu güzel haber."
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Sükrü Hüseyinoglu

Vakitleriyle, rükunlarıyla ve rekatlarıyla belli ve sabit bir forma sahip olan namazın bu formunun yok sayılarak, Kur'an'ın bu forma dair açık işaretleri ve Allah Rasulünün bugüne mütevatiren ulaşan örnekliği görmezden gelinerek,
çeşitli kelime oyunlarıyla namazla ilgili formu olmayan bir dua, tazarrulu niyaz gibi tanımlamalarda bulunanlar büyük bir sapkınlık içerisindeler.

Bilinçli veya bilinçsizce Allah'ın dininin bir temel direğini yıkmaktadırlar. Bununla birlikte, içinde dua bulunmayan, Rabbe yakarış yer almayan, secdesinde Rable hasbihalin, O'na niyazda bulunmanın olmadığı bir namaz da Rabbimizin ikame etmemezi istediği ve Rasulünün bize öğrettiği bir namaz olmamaktadır. Rükuda ve secdede asgari olarak okunması öğretilen tesbihatın dışına çıkmayan
bir statikleşmiş namaz algısı doğru değildir. Namazlarımızı niyazlarımızla, dualarımızla, okuduğumuz ayetleri tefekkürümüzle dinamikleştirelim,
diri ve dirilten bir inşa ibadetine dönüştürelim.
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Bir gün gelecek...
Bütün gerçekler açığa çıkacak.
O gün herkes yapayalnız olacak.

Hiç bir kutsal, hiç bir efendi, hiç bir otorite kalmayacak Allah'tan başka..
Tabular yıkılacak.. Sorgulanmazlar sorgulanacak.. Dokunulmazlara dokunulacak..
İnsanın yanında ümit bağladığı,sığındığı kimse kalmayacak.
Sorular mı? Sorular tek bir yerden olacak...

"Doğrusu Kur'an, sana ve kavmine bir öğüttür.
İleride ondan sorumlu tutulacaksınız / hesaba çekileceksiniz." Zuhruf 44
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Papaza dedim ki, İncil’de içki kötülenir (Luka 1:15), Hıristiyanlıkta neden serbesttir?
Dedi ki, ben içmiyorum
Ama dedim, haftalık ibadetlerinizde şarap kullanıyorsunuz?
Dedi, onun sembolik anlamı var.
Şarap İsa’nın kanını, ekmek ise İsa’nın bedenini sembolize eder. Pazar günleri ekmek-şarap ayininde, şaraplı ekmeği yemek, İsa’nın bedenini ve kanını yiyip içmek gibidir ve bu şekilde İsa ile bütünleşilir.
Onlara göre İsa, hem Tanrı’nın oğlu hem de Tanrı’nın kendisidir. Dolayısıyla İsa ile bütünleşmek, Tanrıyla bütünleşmek demektir.

Tanrıyla bütünleşmek…

Bütün mistik anlayışların ortak gayesi…
Tanrıyla bütünleşmek, Tanrının parçası olmak, Tanrının yansıması-gölgesi olmak, Tanrılaşmak…
Bir yerde panteizm olarak karşımıza çıkıyor,
Başka bir yerde sefirot dokrini olarak…
Başka bir yerde vahdeti vücut olarak…
Başka bir yerde advaita öğretisi olarak…

İnsan olmak yetmiyor çoğu kişiye.
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Yasin suresi ve mezar taşları

YASİN SURESİ VE MEZAR TAŞLARI

Ölen kişinin ardından Yasin dağıtıyorlar 50 tane, 100 tane... Biri 2 tane alıyor, biri 3, biri 5 tane... Çok sayıda almış olanlar, onları çevrelerine dağıtmanın telaşına düşüyor. Sonra okuyorlar onları, bir cümlesini bile anlamadan... Sorsan, desen ki, "bu kadar çok kere okudun ya; Yasin suresinde ne anlatılıyor", şaşkınlık ve kızgınlıktan başka bir cevap gelmiyor.

Din öyle bir şey ki; dokunamıyorsun! Apaçık bir yanlış bile olsa, söyleyemiyorsun! Yanlışı söylemek, kutsala dokunmak olarak algılanıyor. Kurandaki ayetlere bile yabancı gözle, şüpheyle ve tepkiyle bakılıyor.

83 ayetlik Yasin süresinin büyük çoğunluğunda; uyarıları dikkate almayanlardan, peygamberlere yalancı muamelesi yapanlardan, onlarla alay edenlerden, şükretmeyenlerden, yüz çevirenlerden, yoksula yardım etmeyenlerden, günahkârlardan, aklını kullanmayanlardan, Allah'tan başka ilahlar edinenlerden söz edilir ve onlar çok sert bir şekilde eleştirilir. Bu yaptıklarından dolayı helak olmaları, azaba uğramaları, cehenneme atılmaları anlatılır.

Peki bu ayetler, ölülere neden okunur? Gerçekten neden?

BAKIN YASİN SURESİNDE NE DİYOR:

“İşte, bu size vâdedilen cehennemdir!” Yasin 63
“İnkâr ettiğinizden dolayı bugün girin oraya!” Yasin 64
“O gün biz onların ağızlarını mühürleriz. Elleri bize konuşur, ayakları da kazandıklarına şahitlik eder.” Yasin 65

Ölülerin arkasından bu ayetler okunuyor. “Girin cehenneme!” deniliyor. Bu ayetlerle dua edilmiş mi oluyor? Allah’tan rahmet istenmiş mi oluyor?

BAKIN YASİN SURESİNDE BAŞKA NE DİYOR:

“Biz ona şiir öğretmedik, ona yakışmaz da; ona verilen sadece bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır. Diri olanları uyarıp korkutmak ve kâfirlerin üzerine sözün hak olması için…” Yasin 69-70

Bu ayetler mucize! Gerçekten tam bir mucize! Herkesin ölülere okuduğu bir surede; “bu Kuran DİRİ olanları uyarmak için indirilmiştir” denilerek; gerçek, gözlerin içine sokuluyor. Bu ayet, başka bir sûrede geçebilirdi ya da hiç geçmeyebilirdi. Allah olacakları biliyor ki, tam da Yasin suresinde böyle bir ayet buyuruyor.

Allah biliyor ki, Kuranı ölülere okuyacaklar ancak kendilerine okumayacaklar!
100 kere Kuran okuyup 1 cümle bile anlamayacaklar!
Kuranı kendileri muhatap almayacaklar; ona mezar taşlarını muhatap kılacaklar!

 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Bir Hıristiyanın doğru yolu bulması için ne kadar çaba harcaması gerekir?

Okuyacak, düşünecek, araştıracak..
İçinde bulunduğu toplumun dini anlayışlarını sorgulayacak..
Çevresinde bulunan kişilerin dini bilgilerinin kaynağını araştıracak..
Bu kaynağın "kilise" olduğunu fark edecek..

Kilisenin sunduğu dini anlayışın kaynağını araştıracak..
Bu kaynağın, İsa'dan 300 yıl sonra yapılan "konsiller" olduğunu fark edecek. (Konsil: Hıristiyan din adamlarının, inanç esaslarını belirlemek üzere yaptıkları toplantılar)
Konsillerde alınan kararlar ile İncil ve Tevratın verdiği mesajları karşılaştıracak..
İkisi arasındaki çelişkileri görecek, eleştirecek..

Kendilerine empoze edilen dinin asıl kaynağının, kilise ve din adamları olduğunu; onların zaman içerisinde yeni bir din türettiklerini fark edecek..
"Tek tanrılı bir din" iddiasında olmalarına rağmen, gerçekte öyle inanmadıklarını fark edecek..

Risk almaktan çekinmeyecek, kutsallara dokunacak, çevresinden tepkiler alacak..
Aradan kiliseyi ve bütün diğer kutsalları çıkarıp sadece Tanrıya inanacak, onu kutsal bilecek.
Saf-temiz bir niyetle araştırmaya, sorgulamaya devam edecek..
Kuranın da tek tanrılı bir inancı savunduğunu bildiğinden onu da inceleyecek..
Onun içinde bir çelişki-tutarsızlık olmadığını, verdiği mesajların doğru olduğunu fark edecek..
....
Peki ya bizim doğru yolu bulmamız için ne yapmamız gerekiyor?

Bir Hıristiyanın yapması gerekenlerden çok farklı değil... Çevremizde gördüğümüz dini anlayışların kaynağı ne? Kuran mı? Yoksa din adamlarının zaman içerisinde sonradan türettiği şeyler mi? Bunu biliyor muyuz? Kuranın ne dediğini biliyor muyuz? İnandığımız şeylerin Kurana ne kadar uygun olduğunu biliyor muyuz? Okumamız, düşünmemiz, sorgulamamız, gerektiğinde risk almamız gerekmiyor mu?
Allah hiç kimseye haksızlık yapmıyor. Bütün insanların benzer şekilde bir emek harcaması, aklını kullanması, araştırması gerekiyor. Allah, insana boşu boşuna akıl vermedi, boşu boşuna duyu organları vermedi.


"Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur." İsra 36

 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Sükrü Hüseyinoglu

Vakitleriyle, rükunlarıyla ve rekatlarıyla belli ve sabit bir forma sahip olan namazın bu formunun yok sayılarak, Kur'an'ın bu forma dair açık işaretleri ve Allah Rasulünün bugüne mütevatiren ulaşan örnekliği görmezden gelinerek,
çeşitli kelime oyunlarıyla namazla ilgili formu olmayan bir dua, tazarrulu niyaz gibi tanımlamalarda bulunanlar büyük bir sapkınlık içerisindeler.



Recmi inkar edenin namazı dua diye görenden farkı yok.
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Öğretmen ödev verir.
Çocuk ise ödevin nasıl yapılacağını, nelere dikkat etmesi gerektiğini doğru düzgün anlamadan deftere bir şeyler karalar;
internette gördüğü bilgileri aynen kopya eder. Belki sayfalarca yazı yazar ancak hiç ödevle ilgisi yoktur. Oysaki çocuk
ÖNCELİKLE, ödevin ne olduğunu, nasıl yapılması ve nelere dikkat edilmesi gerektiğini doğru anlamalıdır.


Şimdi benzer şey DİN için yapılıyor. Allah, kitabında pek çok mesaj veriyor. Allah ne diyor, bizlerden ne istiyor
ne
istemiyor, en çok hangi konuları vurguluyor, en çok nelerden kaçınmamızı istiyor; bunları doğru düzgün anlamadan,
defteri karalar gibi bir şeyler yapıyoruz.

Arapça kelimeler hiç bir şey anlamadan seslendiriliyor.
Peygamberin sakalı dedikleri bir kıl için gözyaşı dökülüyor.
Günde 1000 kere Allah Allah Allah deniliyor.
Bir şeyh bulup onun eli eteği öpülüyor.
Tuvalete sağ ayakla girilmiyor.
Dindarlığın ölçüsü olarak bunlar kabul ediliyor.

Ya önce bir durun, demek lazım.
Önce bir durun ve Allah ne diyor onu anlayın.
İslam nedir, kitabın öncelikleri nelerdir onu bir doğru anlayın.
Defteri karalamayın.
Ordan burdan gördüklerinizi kopya etmeyin.
Defter boşa gidiyor, boş sayfalar azalıyor...
 
Üst