Milli ittifakçilara hodri meydan!

Yeni-OSMANLI

Yasaklı
Katılım
19 Eki 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
195
Puanları
0
Chp yi hizmet harekete yakınlaştıran ,dış mihraklar


Derin devletin sinsi oyunu tuttu,
AKP chp`leşti, CHP akp`leşti...

Nasil yani diyeceksiniz simdi...
Yaklasik 1 yildan beri ben bu oyunun farkindayim ve defalarca dikkat cektim...

Derin devlet bitmedi dedik, erken havalaniyorsunuz dedik,
düsman münafiklik metodunu uyguluyor dedik, akp nin icine sizdi dedik, yillardan beri ergenekoncu/balyozcu/darbeci/sabatayci hainlerin chp/ordu/mit eliyle yapmak isteyipte yapamadigini akp eliyle yapmak icin aramiza fitne tohumu ekmeye calisiyorlar dedik, cemaati hedef alarak onlarin ekmegine yag sürmeyin, kendi ellerinizle üzerinde durdugunuz DALI kendi ellerinizle kesmeyin dedik... dedik ama anlatamadik...

Biz bunu dedikce akp li dostlarimiz "vay senmisin bizi elestiren" diyerek bize saldirdilar, bizi hain ilan ettiler.
Biz uyardikca derin devlet sosyal medya/tv/gazete ayagi ile bu uyarilari aramizi acmak icin istismar etti, akp yi bize karsi tahrik etti...

Zamaninda AKP milletvekili Samil Tayyarda "Bazı arkadaşlar derin devlet bitti sanıyor" baslikli haberde bizleri uyarmisti:
(daha sonra kendiside (bana göre) particilik ve makam tutkunlugu sebebiyle bu oyunun piyonu olmaktan kurtulamasada tesbitleri cok dogru ve önemliydi)

"Derin devlet konsept değişikliğine gitti, AK Parti ile çatışmaktan vazgeçti çünkü bu yolla deviremeyeceklerini anladılar. AK Parti direndikçe de millet destek verdi. Bu mücadeleden hep AK Parti kazançlı çıktı. Bunu gören derin yapı, 2010'dan itibaren AK Parti'yi kendine kalkan yaparak, şemsiyesi altına sığınarak kendi varlığını koruma ve uygun bir zamanda sahneye çıkma stratejisine döndü. Şu an bu strateji uygulanıyor..."
Samil Tayyar
http://www.zaman.com.tr/pazar_bazi-arkadaslar-derin-devlet-bitti-saniyor_2096119.html

Özellikle son cümle akp yi nasil oyuna getirdiklerine dair önemli bir isaret:
"Şu an bu strateji uygulanıyor..."

Uygulamalara bakildiginda gercekten cok basarili olduklari görülmektedir.
Örnegin 2009 yılında ortaya cikan İrtica ile Mücadele Eylem Planında belirtilen 'AKP ve Gülen'i Bitirme Planı',hatirlayin:
http://www.taraf.com.tr/haber-akp-ve-guleni-bitirme-plani-35524/

Bu plani uygulayabilmek icin önce akp nin altyapisi tasviye edilmesi gerekiyordu.
Bu altyapi egitime agirlik veren cemaatin dershanelerinde/okullarinda yetisen vatansever dindar nesillerin tasviyesiyle mümkün olacakti.
Bunu yapabilmek icinde akp nin icine sizilmasi gerekiyordu ancak hükümet/basbakan cemaati bitirecek güce sahibti.
Plana göre önce cemaat bitirilip akp zayiflatilacakti.

Bu plan 2009 yilinda taraf gazetesinde manset olarak duyurulmus olsada yeni degildir.
Bu planin ilk adimi 2004 yilindaki MGK kararlariydi.

AKP ve Gülen'i Bitirme Planı haberi:
http://www.taraf.com.tr/haber-akp-ve-guleni-bitirme-plani-35524/

Gülen'i bitirme kararı 2004'te MGK'da alındı haberi:
http://www.taraf.com.tr/haber-gulen-i-bitirme-karari-2004-te-mgk-da-alindi-140671/

2004 yilinda alinan karar daha sonra bu adim adim hayata gecirelecekti...

Nitekim öylede oldu, 2010 yilindan itibaren Samil Tayyarinda belirttigi gibi derin devletin adamlari bir yandan münafiklik metoduyla akp nin icine sizarken diger yandanda akp liler birsekilde kandirilarak/yalan yanlis bilgilerle yönlendirilerek cemaate karsi harekete gecmesi saglandi, tahrik edildi ve neticesinde devlet kadrolarindan ve güc merkezlerinden cemaat mensublari adim adim tasviye edilmeye baslanmisti.

(Bu tasviyelere dair nice deliller var, mit belgeleri var, hükümetin uygulamalari var ...sayfamin alt kisminda bir kismini eklemistim)
Dershanelerin kapatilmasida bu planin bir parcasi...)

Taraf'ın 2009 yılında haberlestirdigi AKP ve Gülen'i Bitirme Planı 2013 yılında Taraf'ın belgesini duyurdugu "Gülen'i bitirme planına" dönüştü zira güleni bitirme plani AKP ve Gülen'i Bitirme Planınin ilk hedefiydi...

Bir yandan gülen cemaati hedef alinirken diger yandan akp CHP`leşti.

Örnegin:
-Dün chp yolsuzluklarla anilirken bugün akp yolsuzluklara bulastirildi...

-Dün chp zihniyeti "müslümanlar devleti ele gecirirr" korkusuyla hukuksuz uygulamalarda bulunurken bugün akp cikardigi akil almaz kanunlarla bagimsiz hukuka darbe vuruyor...

-Dün chp özgürlükleri kisitlayici baskici bir siyaset izlerken bugün akp özgürlükleri kisitlayici kanunlar cikartarak adeta vesayet rejiminin altyapisini tekrar canlandiriyor...

-Dün atatürkcülük maskesiyle "irtica" yaygarasi koparilarak dindarlar avlanir,cemaatler fislenirken bugün "cemaat yapti" "paralel devlet" yaygarasiyla dindarlar avlaniyor/fisleniyor...

MİT'İN 2014'TEKİ CEMAAT HEDEFİ: İŞTE O BELGE !
http://www.halkhaber.tv/haber-3979

MİT’in 2010 yılı takip tablosunda 1. Derece Örgütler listesinde Süleymancılar, Nakşibendiler, İHH ve Nurcu Gruplar, Fethullah Gülen Cemaati gibi gruplar yer aldı.

Dini cemaatleri fişleme talimatı
http://gundem.bugun.com.tr/iste-o-sok-talimat-haberi/936327
http://www.dailymotion.com/video/x17u5jl_akp-yonetimi-cemaati-3-yil-takip-edip-fisledi-mgk-f-gulen-belgesi_news
http://www.gazetecileronline.com/newsdetails/12069-/GazetecilerOnline/ise-bak-ise-akp-el-kaideyi-izlemeden-cikarmis
http://www.risalehaber.com/news_print.php?id=76975
http://www.taraf.com.tr/haber-hukumete-ters-dusen-cemaatler-fisleniyor-141006/
http://arsivlemesemolmazdi.blogspot.de/2013/12/taraf-yl-2013-hukumete-ters-dusen.html

Dün bu fislemelere müslümanlar karsi cikarken,
dün butür uygulamarala dindarlar tepki gösterirken bugün tam tersi müslümanlar tepkisiz/sessiz...

Yani bir nevi, 70-80 yildir laiklik/atatürkcülük maskesiyle gizlenen vesayet rejimin saltanati zayiflatilmasi sonucu kavustugumuz kazanimlardan bugün akp/islamci maskesiyle taviz verilerek derin devletin /sabatayci dönmelerin ekmegine yag sürülüyor.

Ne büyük oyunlar oynaniyor yahu ve millet bunu yapanlarin zahiri sifatlarina kanarak koyun yönlendiriliyor.



 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
Yolsuzlukları unutturmak ve bunun darbe olduğunu halka inandırmak için o dönemde 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun bir hedefinin Çözüm Süreci olduğunu söyleyen siz degilmiydiniz?
Ne oldu?
14 Temmuz, Kürt ırkçılığı temelinde siyaset yapanlar için de bir kırılma noktasıdır. Bundan böyle onlar da, 12 Eylül ve 12 Haziran'ın aslında ne olduğunu çok iyi anlayacaklar. Kürt ırkçıları; PKK, KCK, BDP, Kandil hepsi, 14 Temmuz'da ilan ettikleri "demokratik özerklik"in kendi kendilerine gelin güvey olmaktan öte hiçbir anlamının olmadığını görecekler... Çünkü Kürt sorunu, ırkçı-despot zihniyetlerin dayatmasıyla değil, ferdin hürriyetleri, insanı öne çıkaran özgürlük anlayışı ile çözülecek.

Kendi kendine gelin güvey olmaya bir örnek vereyim. Bakınız, BDP Batman milletvekili Bengi Yıldız, önceki gün Taraf gazetesinde Neşe Düzel'e neler söylüyor:

"Demokratik özerkliği ilan ettiğimiz bölge Kürdistan'dır... Aslında Doğu ve Güneydoğu'nun tamamıdır bu."

Yani Erzurum, Erzincan, Malatya, Adıyaman, Gaziantep, Mardin ve Şanlıurfa'nın da içinde bulunduğu 23 ilimiz. Pekiyi, BDP milletvekili başka ne diyor? Okuyalım:

"Kürt gençlerinin askere gitmeme meselesini ben üç-beş yıldır söylüyorum. Kürtler kendi kendini idare etmelidir. Kendi polisini kurmalıdır. Ankara'ya vergi vermemesi ama devletten yardım alması lazım. Devlet ve hükümet buna karşı direniyorsa, dünyada ne oluyorsa bizde de o olacak. Kürtler zaten şu anda silahlı mücadele veriyor..."

Irkçılık, "Arap baharı" ile tehdit, dayatma, ne ararsanız var. Dünyayı yanlış okuyanların ve Yeni Türkiye'yi anlamayanların ortak zihniyeti de zaten bu. Türk ulusalcıları kaybetti, Kürt ulusalcıları da kaybedecek...

KÖKÜNÜZÜ KAZIYACAGIZ ULAN SIZIN SEREFSIZ PIS HAINLEEER!
.....................................
 

Yeni-OSMANLI

Yasaklı
Katılım
19 Eki 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
195
Puanları
0
Chp yi hizmet harekete yakınlaştıran ,dış mihraklarla birlik olan


AKP`yi desteklemeyenlere "CHP'leşti" diyerek duygu sömürüsü yapanlara cevap:

Öncelikle bir tesbitte bulunalim,
"İyiye iyi, kötüye kötü de, hakkı inkâr etme. Yani sevmediğin bir kişi bile, bir şeye iyi diyorsa, o şey gerçekten de iyi ise, ona sakın kötü deme. Kötü derlerse, sen de kötü olduğunu biliyorsan; ona iyi deme. Hakkı kabul etmenin, hakkı inkâr etmekten iyi olduğunu unutma."
(Kâbusnâme Çok kıymetli nasihatler, www.dinimizislam.com)

Dolayisiyla CHP`nin dogruya yaklasmis olmasi bizi chp`ye degil, chp`yi bize yaklastirmis olur.

Kaldiki akp`yi desteklememek chp safina gecme anlamina geliyorsa akp`den daha islamci olan saadet partisinden tutun daha muhafazakar olan Büyük Birlik partisine kadar, daha takva olan iskenderpasa cemaati, ismailaga cemaati gibi tarikatlerden tutun süleymancilara ve nurcularin yeni asya grubuna kadar bircok dindar kesim "CHP'leşti" anlami cikar, bu mantiklimi sizce?

Örnegin, cemaat akp`yi desteklemeyince "cemaat CHP'leşti diyenler neden cemaat saadet`leşti veya BBP`leşti diyemiyorlar?

islerine gelmedigi icin !

Oysa gercekler TAM TERSI, ASIL AKP, CHP'leşti !
chp zihniyetini artik akp temsil ediyor..

Eger güncel siyaseti takib ediyorsaniz son 3 yillik ve özellikle 8 aylik sürecte cikartilan kanunlara ve verilen kararlara bakmaniz yeterli, degisen biz degiliz..,

BUYRUN :

AKP Kendi Yaptığı Yasalarla Savaşmaya Başladı
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=775854225760201&set=a.705087849503506.1073741828.702835143062110&type=1&theater

Haşim Kılıç örneginde akp nin celiskileri...
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=769250886420535&set=a.705087849503506.1073741828.702835143062110&type=1&theater

Ergenekon Sanıkları, Cemaat'i Bitirmek İçin Erdoğan'ın Kapısında Kuyruk Oluşturdu
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=768734216472202&set=a.705087849503506.1073741828.702835143062110&type=1&theater

AKP İLE CHP, ROLLERİ DEĞİŞTİ
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=756739621004995&set=a.705087849503506.1073741828.702835143062110&type=1

https://www.facebook.com/photo.php?fbid=756741214338169&set=a.705087849503506.1073741828.702835143062110&type=1

Kim değişti,Camia mı,Erdoğan mı?
http://www.bugun.com.tr/artik-cevaplamak-vaktidir-yazisi-1007573

Daha dün Erdoğan ile beraberdiniz? Şimdi niye bu kadar eleştiriyorsunuz?
http://questionsonhizmet.info/daha_dun_erdogan_ile_beraberdiniz_simdi_niye_bu_kadar_elestiriyorsunuz.html

AKP, CHP'leşti; CHP, AKP'leşti
http://www.zaman.com.tr/hilmi-yavuz/akp-chplesti-chp-akplesti_765619.html

12 YILDA KİMLER VE NELER DEĞİŞTİ?
http://www.aktifhaber.com/12-yilda-kimler-ve-neler-degisti-1005893h.htm

Cemaat hükümetin arşivini açtı - Zaman'dan Erdoğan'a: Ne değişti?
http://www.youtube.com/watch?v=yskyNajjos4

Başbakan Erdoğan'ın Dile Getirdiği "Hizmet Hareketi 30 Mart Seçiminde CHP'yi Destekleyecek"İftirasına Osman Şimşek'ten Cevap. Hizmet Hareketi Hangi Partiye Oy Verecek?
http://www.iftiralar.org/gorsel-cev...hizmet-hareketi-hangi-partiye-oy-verecek.html

Derin devlet akp nin icine SIZDI:
https://www.facebook.com/derinsiyaset2013/posts/713055555373402

 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
  • ABD ve Avrupa’dan sanki düğmeye basılmış gibi operasyona geçildi.
  • ABD’nin böyle bir hareket tarzına girişmesi Başbakan’ın ABD ziyareti sonrası ne anlama geliyor olabilir ?
  • O halde konu Suriye ve Ortadoğu ile direkt bağlantılı olabilir mi ?

Samanyolu Yayın Grubu Ankara Temsilcisi Abdullah Abdulkadiroğlu bugünkü köşe yazısında Gezi olaylarının perde arkasını gündeme getirdi. Amerika ve Avrupa basını tarafından saatlarce kesintisiz yayınlarla Türkiye’yi üçüncü dünya ülkesi gibi gösterildiğinin altını çizen Abdulkadiroğlu'ndan çok çarpıcı bir değerlendirme geldi.

Gezi olaylarının perde arkası


Gezi Parkı olayları çözüm yoluna girdiğine göre şimdi olayların perde arkasında ne olduğunu okumaya çalışalım.


Bu değerlendirmeyi bir hafta önce yapmak çok fazla bir sonuç doğurmayacaktı. Zira sis bulutları ve gaz bombaları arasında kimse akl-ı selim bir şekilde olaylara bakamıyordu.


Hele eylemcilere olayların perde arkasını göstermeye yönelik bir söz, fazla alınganlık gösterilerek ters tepeceğinden, şimdi şapkayı önümüze koyalım ve konuşalım.

Gezi Parkı eylemlerinin bir tarafında ve hedefinde iktidar ya da bizzat Başbakan Erdoğan’ın kendisi vardı.

Ya diğer taraf ?


Orası biraz kalabalık.


Kimler ?


Bir.. Samimi bir şekilde çevreci hassasiyetle ağaçların kesilmesine karşı olan ve Gezi Parkını muhafaza etmek isteyen duyarlı insanlar.


İki.. Ak Parti iktidarının uygulamalarından kendi yaşamları adına endişe duyan ve hayat tarzlarına müdahale edildiğini düşünen vatandaşlar.


Üç.. Ak Parti iktidarını devirmek için sokak olaylarıyla işi terörize eden ve ülkede bir kaos ortamının oluşmasını sağlamaya çalışan marjinal ve illegal örgütler.


Dört.. Uluslararası istihbarat örgütleri ve arkalarındaki devletler.


15 gündür yaşanan bütün bu olaylar aslında en büyük karede dış güçler ve Başbakan Erdoğan arasında cereyan etti.


Bunu fırsat bilerek Erdoğan’ı devirmek isteyen marjinal ve illegal örgütler de kendilerine göre harekete geçtiler.


Arada olan ise bütün bu büyük oyundan habersiz Gezi Parkı’nın derdine düşen ya da iktidarın kendi hayat tarzları üzerinde baskı kurduğunu düşünerek onu protesto eden sıradan vatandaşa oldu.


Daha net anlatmak gerekirse filler tepişti çimenler ezildi.


Gelin biraz beyin fırtınası yapalım.


Marjinal örgütler zaten her fırsatta iktidara karşı sokakları yakıp yıkmak için fırsat kolluyor ve bunu yapıyor.


Bu olaylardan önce en son 1 Mayıs’ta sahnedeydiler.


O halde Gezi olaylarının onlardan bir farkı olmalı.


İşte o fark dış bağlantıların devreye girmesi ve olaylara aleni destek vermesi. Türkiye’ye karşı gerek ABD gerekse Avrupa’dan sanki düğmeye basılmış gibi operasyona geçildi.


Amerika ve Avrupa basını saatlarce kesintisiz yayınlarla Türkiye’yi üçüncü dünya ülkesi konumuna yerleştirdi.


Diplomatik yollardan Türkiye üzerinde psikolojik harekat uygulandı. Dünyaya Türkiye ile ilgili güvensiz ülke algılaması pompalandı.


Özellikle ABD’nin böyle bir hareket tarzına girişmesi tam da Başbakan’ın ABD ziyareti sonrası ne anlama geliyor olabilir ?


Başbakan ABD’ye niçin gitti ?


Birinci sorun Suriye’ydi.


O halde konu Suriye ve Ortadoğu ile direkt bağlantılı olabilir mi ?


Türkiye; Suriye’de Esed’in gitmesini istiyor.


Türkiye bu konuda söylem olarak destek buluyor fakat kimse harekete geçmiyor. Elini taşın altına koyan yok.


Sağlam bir alternatif bulmadan kimse Esed’in gitmesine yanaşmıyor.


Suriye’de mevcut halin devamı en çok Türkiye’yi tehdit ediyor. Suriye kaynaklı olaylarda 70’den fazla vatandaşımız hayatını kaybetti.


Sınırda hergün küçük çaplı çatışmalar yaşanıyor.


Bu durum en çok da İsrail ’in işine geliyor. İsrail Esed’i şu anda destekliyor. Bunun en net örneği muhalfilerin eline geçen Suriye topraklarındaki Golan tepeleri bölgesinin geri alınmasında İsrail’in Esed’e yardımcı olması.


Suriye’deki karışıklık bölge ülkeleri açısından istikrarsızlık demek olduğundan İsrail bundan nemalanıyor.İsrail kendi etrafındaki müslüman dünyasının sorunsuz olmasını istemez.


Derin ABD ise neredeyse İsrail’in çıkarları için varlığını sürdürüyor. ABD bu bölgede Türkiye’nin İsrail ile birlikte hareket etmesini istiyor.


ABD’nin Türkiye’den Ortadoğu’da hem İsrail ile birlikte hareket etmesini istemesi, hem de Esed’in gitmesine yanaşmaması ilişkileri geriyor.


Belli ki Başbakan’ın ABD ziyaretinde Suriye ve İsrail ile ilişkiler konusunda ABD ve Türkiye arasında pürüzler çıktı.


Daha net ifade etmek gerekirse Türkiye bu konularda ABD’nin istediği çizgiye gelmedi.


Bu bölgede bir savaş çıkarmak için Suriye’den daha uygun biçilmiş kaftan bulunamaz. Kıvılcımları ateşleyebilecek bütün sinir uçları Suriye’de mevcut.


İki haftadır yaşanan olaylara baktığımızda acaba Başbakan’a bu bölgede oyun kurucu olduğunu iddia ettiği ülkesinde, çok da rahat edemeyeceği mesajı mı verilmek istendi ?


CNN International ve BBC’nin kesintisiz saatlerce yanan Taksim ’i göstermeleri ve yorumcuların Türkiye ile ilgili korkunç bir algı oluşturmaya çalışması başka nasıl izah edilebilir ?


Oluşturulan “güvensiz ülke” algısı üzerinden Türkiye’ye karşı bir operasyon yapıldı.


Dış operasyonun amacı Erdoğan’ı devirmek değil. Özellikle Suriye ve İsrail ile ilişkiler noktasında kendilerinin istediği noktaya getirmek.


Bunun için samimi olarak iktidardan sıkıntısı olan insanların duyguları araç olarak kullanıldı. Gezi Parkı’ndaki ağaçlar üzerinden Türkiye’deki iktidara karşı uluslar arası bir psikolojik saldırıya geçildi.


Dış güçler Erdoğan’ı devirmek isteyen marjinal örgütlerin vandallıkları üzerinden ise “güvensiz ülke” algısını pekiştiren fotoğrafı dünyaya yaydılar.


Avrupa’nın Türkiye’deki terör örgütlerine nasıl destek verdiğini bilmeyen var mı ?


Avrupa Türkiye’yi kendi içine almamak için, ortaya çıkan bu manzaranın hem gelişmesinde hem de neticesinde elinden geleni yaptı. Son olarak Avrupa Parlamentosu Türkiye’ye müdahale etmeye kalkarak açıkça Türkiye’yi tehdit etti.


AP bu kararıyla Türkiye’yi uluslar arası müdahaleye açık bir hale getirme direncini test etmiştir.


BM’den de benzer bir kararın çıkması için birilerinin plan yaptığını sanırım söylemeye gerek yok.


Başbakan’ın öfkesi ve bütün bu yaşananlara karşı meydan okuması buna bağlanabilir.


Kendisine ders vermeye kalkan dış güçlere karşı “beni yiyemezsiniz” mesajı verdi.


Velhasılı büyük bir kavga yaşandı.


Şimdi şunu görmek gerekiyor.


Bu ülkede iktidara oy vermeyen ve iktidarın bazı uygulamalarından “hayat tarzımıza müdahale mi ediliyor” diye endişe duyan insanlar var.


Bu insanları rahatlatmak ülkeyi yönetenlerin görevi.


Önümüzde daha çok sıkıntılı süreçler olduğu aşikar. Bu tür olaylar ve hükümete karşı kalkışmalar beklenebilir.


Çünkü şehirleri yakıp yıkanlar hem aramızda yaşıyor hem de sayıları Gezi olaylarını çıkaranlardan çok çok daha fazla.


Terör örgütünün “öz savunma gücü” adı verilen şehirlerdeki uyuyan hücrelerinin, şu 15 günde sokakları yakıp yıkanların onlarca katı olduğunu unutmamak lazım.


Türkiye’ye yönelik iç ve dış bağlantılı yeni planlar mutlaka birilerinin masasında olacaktır.


İdarecilerin bundan sonra yeni cepheler açacak yaklaşımlardan uzak durmak ve önümüzdeki muhtemel krizleri iyi yönetmek gibi bir mecburiyetleri var artık.


Vatandaş olarak hepimizin de toplumsal bir tetiklemeyle karşı karşıya kaldığımızda “ne oluyor” diye sorgulayıp ona göre sağduyulu hareket etmemiz gerekiyor.


İç ve dış bağlantılarıyla Gezi olayları birkez daha gösterdi ki; Türkiye mayınlı arazide yol alıyor. Ve hiç tahmin edemeyeceğiniz yerlere mayın döşenmiş olduğundan emin olabilirsiniz.


abdulkadiroglu@[URL="http://www.ihvanforum.org/member.php?u=18514"]samanyolu[/URL] .com.tr
aakadiroglu/twitter
..........................................
 

Yeni-OSMANLI

Yasaklı
Katılım
19 Eki 2010
Mesajlar
0
Tepkime puanı
195
Puanları
0
eski yazilarimin aynen arkasindayim, degisen ben degil, siz oldunuz.

istiklal savasi ilan ettiniz ve müslümanlari hedef aldiniz !

İSTİKLAL SAVAŞI’NI KİME KARŞI YAPIYORSUNUZ?


Kiminle savaşıyorsunuz, düşmanlarınız kim? Bu milletin evlatlarını birbirine mi kırdıracaksiniz bre fitneciler?


Usulsüzlükleri örtmek için düşman ihdas ettiler
17 Aralık yolsuzluk soruşturmalarının, kendilerini yok edecek sonuçlar doğurmasını engellemek üzere kıyasıya bir savaşa giriştiler. Bir ölüm-kalım savaşı yürüttüler.


Emniyet tarihinin en büyük tasfiyelerini yaptılar, yapmaya da devam ediyorlar.
Irili ufaklı örgüt ve çetelere başarıyla mücadele etmiş Devletin güvenliğinden sorumlu uzman kadrolara kumpas kurdular, güvenlik zaafı olur uyarılarına aldırmayıp terör, istihbarat, kaçakçılık ya da narkotik gibi en kritik birimleri dahi lağvettiler.

Düne kadar en büyük icraatları olarak savunduklari Ergenekon ve benzeri davaları bir kalemde sildiler. Bile bile yargı paketleri çıkarıp Ergenekoncular'ı serbest bıraktırdılar.


Her zaman vurgu yaptığı millet iradesini bir kenara itip 21 milyon oyla düzenlenen HSYK'yı yıktılar ve yargıyı doğrudan bakana bağladılar.


Hakimleri, savcıları dağıttılar. Yargı bağımsızlıgını bitirdiler, Adliyeyi çökerttiler. MİT'e dünyanın hiçbir yerinde kabul edilemez yetkiler getiren yasa hazırlattılar.


Eğitim sistemini felç etme riskine rağmen dershaneleri kapattılar. Yanında olmayan işadamlarını, cemaatleri, medyayı baskı altına aldılar.


Düne kadar teşekkür ettikleri, övgüler düzdükleri Hizmet Hareketi'ne akla hayale gelmeyecek suçlamalar ve hakaretler ettiler. Etmeye de devam ediyorlar.


Deşifre olan kirlerinin üzerini örtmek için kendi çıkardıkları yasaları bile ihlal ettiler, tonlarca hukuksuzluğa, tonlarca yalana iftiraya başvurdular, çıkarmadık çivi, icine fitne sokmadiklar birtane kurum birakmadılar, ülkenin altını oydular, milleti kutuplastırdılar, birbirne karsı tahrik ettiler, particilik fitnesiyle ve paralel palavrasıyla ailelerin arasını actılar...
"İstiklal Savaşı" bahanesiyle sebep oldukları tahribatlar say say bitmez...


Eger İstiklal Savaşından anladiğiniz buysa ALLAH VATANIMIZI VE MİLLETİMİZİ ŞERRİNİZDEN KORUSUN, SİZİ ISLAH ETSIN, ISLAHINIZ MÜMKÜN DEGILSE KAHRETSİN !
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
Şimdi geçip benim karşıma masal anlatma ne olduğun ortada ,lafa bakarız bir de söyleyene bakarız !!
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
h_1433153855.jpg
Gazze'de Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) ortaklaşa düzenlediği toplu nikah töreninde iki bin Filistinli çift dünya evine girdi.
Nikah törenine TİKA yetkililerinin yanı sıra Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı İsmail Heniyye, hareket yetkilileri ile ulusal mutabakat hükümeti bakanları katıldı.
TİKA Filistin Koordinatörü Bülent Korkmaz, nikah töreninde yaptığı konuşmada, "Türkiye, hükümet ve halk olarak bu günde sizin yanınızda olmaktan büyük mutluluk duyuyor. Türkiye her daim Filistinlilere yardım edecek" dedi.
Onurlu bir hayatı hak eden Gazzelilerin yanında olmaktan ötürü duyduğu mutluluğu ve kıvancı dile getiren Korkmaz, Mavi Marmara saldırısının yıl dönümünde düzenlenen etkinliğin, Türkiye'nin Filistin halkının yanında yer aldığının delili olduğunu belirtti.
Törende konuşan Heniyye de Türkiye'nin Filistinlileri her konuda desteklediğini söyleyerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Türk Hükümetine ve halkına teşekkür etti.
Heniyye, İsrail'in Mavi Marmara gemisine saldırısına atıfta bulunarak, "Türkiye'yi ziyaret ettiğimde şehitlerin aileleriyle görüştüm. Gazze ve Filistin'in onlar için ne kadar önemli olduğunu gördüm. Bana en kıymetli varlıkları olan çocuklarının bile Kudüs ve Gazze'den daha değerli olmadığını söylediler" diye konuştu.
Türkiye'nin evlenen gençlere 4 milyon dolarlık yardımda bulunacağını ifade eden Heniyye, "Türk yardım kurumları Gazze'nin yaralarının sarılmasında büyük rol oynadı. Bize en çok destek veren ülke olarak da bugün nikah törenimize iştirak ediyor" değerlendirmesinde bulundu.
Heniyye, Türkiye'nin Gazze'de yaşanan son saldırılarda evsiz kalanlar için 340 konuttan oluşan 20 bina inşa edeceğini de duyurdu.


 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
22102032_02062015.jpg




http://www.samanyoluhaber.com/web-tv...-video-haberi/

Kamalak: Fazilet Partisi'nin AK Parti'nin kurucuları kapattırdı diyor :)Destici bu da enteresan diyerek Abdulkadiroğlu da baş sallayarak enteresanlığı teyit ediyor:)

Kamalak a Abdulkadiroğlu biraz açar mısınız diyor:)YAHU tam adamına denk gelmişsin Samanyolu Tv de açmayacak da nerede açacak:)
destici_770.jpeg


Resmiyette anayasa mahkemesi gerçekte Ak parti kurucuları kapattı:glgl

Tek madde değişikliği şık olmazmış efendim yanına başka maddelerde eklenmeliymiş:)Cumhurbaşkanlığı 5+5 ,cumhurbaşkanı Süleyman Demirel , Ölümü gösterip sıtmaya razı olun diyorlar:)


Cumhurbaşkanlığı 5+5 olması milletvekili özlük haklarından dolayı vatandaş tepki gösterebilirmiş referandumda o yüzden çıkartmışlar:)Sadece 5+5 ve Fazilet Partisinin kapatılması kalmış pakette,kimle görüşüyorlar Ecevit:)

Parti kapatılmasın diye cumhurbaşkanı olarak Demirel e razı olan zihniyet bir tarafta ,destek veren moral koçu Destici de yani parti kararına uymadılar diyor:)Kamalak da uymadı tabiiiiiiii diyor:)

E haliyle oylamada olumsuz sonuçlanmış:)
Kamalak :DDSP Lİ ARKADAŞLAR GAYET HAKLI OLARAK DA:clap2:Kaç kişisiniz demişler ,Kamalak da çok mahçup olmuşlar:)

DSP Lİ arkadaşlar 2.maddeyi haklı olarak oylamaya sunmamışlar:)Tüh be FAZİLET KAPATILDI :)VAH VAH!!!!YERSEN TABİ:)

Tanıklar Masum Türker,Hüsamettin Özkan :!!!!!!:swoon:
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
erbakan-ve-erdoganin-buyuk-oyunu-2h1433353202.png




Yakın Türkiye Tarihi hakkında doğru okumalar yapmak isteyenler ve önümüzdeki 10 yıllık süreç hakkında öngörüde bulunmak isteyenler Necmettin Erbakan’ı, ideallerini ve yaşadığı dönemin olaylarını iyi bilmek zorunda! Erbakan’a kök söktürenlere “kök söktüren” Erdoğan’dır! 1997 ve sonrası ile 2002 ve sonrasının yakın şahitlerinin ilerleyen zamanda söyleyecek çok sözleri olacak.
Rahmetli Necmettin Erbakan o kadar zekiydi ki bunu düşmanları bile onaylıyordu. Erbakan, 28 Şubat sonrası aynı siyaset tarzıyla devam etseydi müslümanlara nefes dahi aldırılmayacağını biliyordu. Fırtınanın kasırgaya dönüşeceğini iyi okuyan Erbakan partiyi yenilikçi/gelenekçi diye ayırarak bölünmenin esasında hayırlı bir iş olacağını bilerek hareket etti, zira ortada bir sürü yasaklı vekil vardı, yasakların büyümesi böylece önlendi.Bu yasakları getirenler “Nihayet Erbakan’ın partisini böldük” diye ziyafet şölenlerinde sarhoş zafer naraları atarken onun aklından büyük Türkiye macerası bir an olsun gitmiyordu.
Recep Tayyip Erdoğan İstanbul gibi bir metropol şehrin imtihanını geçmiş, Erbakan kadrolarının tüm detaylarını bilen bir kişilik olarak halkın teveccühünü de kazanmıştı. Erbakan halkı iyi tanıyor, Erdoğan liderliğindeki bir oluşumun yeniden iktidara geleceğini biliyordu. Bu sebeple kendi efsanesini bitirmeye karar veren yine Erbakan’ın kendisidir.
“Milli Görüş gömleğini çıkardık” diyen irade, Milli Görüş çizgisinin Ak Parti’ye öngördüğü şiardır.
Peki Erbakan’ın Ak Parti ve Erdoğan’a söylediği sözler ne olacak diyenler var! “Bunlar daha çocuk, bunlar siyaseti bilmez, bunlar siyonistlerin yolundan gidiyor” sözleri Erbakan’a ait! Peki Erbakan yıllarca kendi gölgesinde yetişen kadroları bilmiyor muydu? İhanet eden “one minute” diyebilemez!
Ak Parti’ye en sert eleştiriler Erbakan’dan geldi. Hatta onun yaptığı muhalefeti ulusalcılar, solcular hatta komünistler bile yapamadı. O sebeple Erbakan konuştu, düşmanlar sustu! Erbakan’ın zekası, dostu da düşmanı da susturdu! Arada kendine yol açabilen Ak Kadrolar Türkiye’nin büyümesini ve en önemlisi sağlık reformlarını gerçekleştirdi. Sağlık reformu Erdoğan’ın en büyük kozuydu, zira “her işin başı sağlık” diyen bir toplumuz! Elbet önce iman! Ancak imanımızı boğmaya çalışan tek dişli canavarlara karşı reformlar ekonomiden başladı. Ak Parti artık halkın çeşitli kesimlerinin de desteğini almıştı! Ulusalcı Laikler ise tüm muhalefet işini Erbakan’a bırakmış, Erbakan’ın öğrencisi Erdoğan’ı dövdüğünü sanarak serin ağaç gölgelerinde keyif yapıyordu.
Erbakan, darbecilerin anlamaya erişemeyeceği bir ustalıkla Ak Parti’ye oy kazandırmış; bu dengeyi çok sağlam tutmuştur.

1433354562.jpg


Abdullah Gül’ün Fazilet Partisi lideri olmak için aday olduğunu ve seçimi kaybettiğini hatırlıyorsunuz değil mi? Abdullah Gül o seçimi kaybetmeseydi asla cumhurbaşkanı olamazdı. Zira Abdullah Bey’in akıbeti de siyasi yasaklılardan farklı olmazdı. Türkiye’nin tarihine vurulan büyük damgayı görüyorsunuz. Bu damga cuntanın değil milletin mührüdür!
Erbakan, 28 Şubat 1997’nin ardından gelecek 2002-2007 darbelerini de engellemiş, Ak Parti’ye paratoner olmuştur. Aksi takdirde bizler yılın belirli aylarında birkaç darbeyi kınamakla yetinirdik.
Numan Kurtulmuş da Saadet’in başındaydı değil mi? Orada kalsaydı Ak Parti’nin seçmeninden %7-8 civarında gelen oy Ak Parti’nin azalmış güçle iktidara gelmesine sebep olurdu. Necmettin Erbakan, Kurtulmuş’a yol vermiştir. Ve en önemlisi Numan Kurtulmuş bugün Ak Parti’de siyaset yapmaktadır.
Erbakan en çok kimlere kızıyordu? Abdullah Gül’e ve Recep Tayyip Erdoğan’a! Sonuç ne oldu? Her ikisi de hem Başbakanlık makamına hem de Cumhurbaşkanlığı makamına oturdu! Planı yapan taşları yerine iyi oturtmuştu. Çünkü o, zaferin, planları bilen Allah’tan geleceğine inanıyordu.
Erbakan’ın ne kadar rakibi varsa onları iyi bir şekilde hatırlayan bile yok, isimlerini telaffuz eden bile yok! Ama Erbakan unutulmayacak ve hakkı bir gün teslim edilecek. Erbakan güçsüz değil, tam tersine çok güçlüydü. Bugün Erbakan dilediği hedefleri yapsaydı çoktan 2023 vizyonunu görmüştük. Kaybeden cuntacılar, kazanan Erbakan’ın nezdinde millet oldu!
Necmettin Erbakan’ı bir kez daha hayırla yâd ediyoruz. Türkiye’nin tüm inanç kesimleriyle birlikte İslam toprağı olduğu unutulmadan dünya lideri olduğu günleri göreceğiz, Allah isterse olur!
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
mhp_suleyman_soyluyu_dev_afisle_karsiladi_h15978_f2a0b.png


1. AKP'nin paçalarından yolsuzluk akıyor.


2. Tayyip Erdoğan, kendini padişah olarak göstermek istiyor.

3. Bu hükümet yolsuzluğa batmıştır.


Süleyman Soylu
Akp Genel Başkan Yardımcısı.
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
ihh_baskani_akpye_ates_puskurdu_mavi_marmara_kararini_interpole_gondermediler_h11990_6b48f.jpg



%C4%B0HH.jpg



ihh_baskani_bulent_yildirimdan_cok_onemli_aciklama_h106037.jpg






Sayın kafkas; Bu bülent yıldırım da haşhaşi mi sizce??? :)
Bu soruyu tersten kendinize sorsanız ,paralel misiniz desem ayıp olur:)


Yıldırım şunları söyledi: "Dünyanın her tarafında siyonist lobinin gücü var ve bu lobiler bu süreçte deşifre oldu. Türkiye'de Mavi Marmara davasının arkasında olan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve tüm siyasi liderlere rağmen bu davaların açılması çok zor oldu. Demek ki hukukta, bürokraside siyonizmle ilintili güçler var. Bu güçler bize hep engel oldu. Doğu Akdeniz'deki doğalgazla ilgili ticari ilişkileri olan bürokratlar var. Bunlar da buna engel oluyorlar. Mavi Marmara Gemisi'nde 5 yıl sonra keşif kararı verildi. Bu hukuk tarihinde bir garabettir. Mavi Marmara 1,5 aydır hala açık denizde. Mahkeme kararıyla 2 gün kıyıya yanaştırdık. Bürokrasi içinde Mavi Marmara'dan intikam almak isteyenler de var. Onun için bu dava çok önemli. Kırmızı bülten kararı çıktı. İnterpole gönderilmesi gerekiyor bu kararın fakat birileri bunu durdurdu. Bunların isimleri bizde var, yakında suç duyurusunda bulunacağız."
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
yegin_ak_partiye_oy_vermek_icin_istanbula_geldi_1433411989_6881.jpg






Bediüzzaman
’ın hayattaki son talebelerinden olan 94 yaşındaki Abdullah Yeğin, doktorların tüm ikazlarına rağmen AK Parti için oy kullanmak bir memleket meselesidir”diyerek Ankara’da tedavi gördüğü hastaneden çıkarak İstanbul’a geldi.

İstanbul’da bir hastanede tedavi altına alınan Yeğin, çarpıcı açıklamalar yaptı:
"Bu zamanda bu hükümete rey vermemek millete düşmanlıktır" diyen Yeğin, ülkede refah olmadığını savunanların arkasında uluslararası güçlerin olduğunu söyledi.
Yeğin, "Sırf Allah rızası için bu hükümeti destekledim. Bu kadar iyilik yapan bir hükümet var bu memlekette... Huzur, sükun, bolluk, bereket, paramızın kıymetinin artması gibi... Kime sorsanız bu konularda memnuniyetlerini söyler.
Ben bir Adnan Menderes'i milletin lehine çalışan bir adam olarak gördüm. Bir Turgut Özal'ı gördüm. Bir de bu zatı gördüm. Bu zatın aleyhinde bulunmak, bu memleketin maddi manevi terakkisinin, yükselmesinin aleyhinde bulunmaktır."şeklinde konuştu.
Abdullah Yeğin Türkiye'de refah yok diyenleri de eleştirdi. Bu eleştirileri yapanların arkasında uluslararası güçlerin bulunduğuna vurgu yapan Yeğin: "Türkiye'de refah yok diyorlar. Yalan söylüyorlar. İftira ediyorlar. Niye? Çünkü kendi menfaatlerine dokunuyor. Kendileri oy alamadıkları ve milleti memnun edemedikleri için iftira edip aleyhinde konuşuyorlar. Bu ancak ecnebi hesabına çalışan, millete düşmanlık edenlerin işi olabilir. Bu milletin dinine zarar vermek isteyenlerden başka kimse bu milletin aleyhinde bulunmaz. Bunlar hakiki Müslüman ve milliyetçi değildir" dedi.
Uzun süredir akciğerindeki sorun nedeniyle tedavi gören Yeğin, ilerleyen yaşına ve ciddi sağlık sorunlarına rağmen oy kullanacağını da sözlerine ekledi. Tedavisi özel bir hastanede devam eden Yeğin, hasta yatağından kalkarak 7 Haziran sabahı sandık başına gidecek.
Hastane odasında A Haber mikrofonlarına konuşan Yeğin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a olan sevgisini de anlattı.

http://www.haber7.com/guncel/haber/1397201-yegin-ak-partiye-oy-vermek-icin-istanbula-geldi
 

redyellow

Kıdemli Üye
Katılım
20 Nis 2010
Mesajlar
2,262
Tepkime puanı
875
Puanları
113
Konum
ankara
Web sitesi
redyellow.besaba.com
Bu soruyu tersten kendinize sorsanız ,paralel misiniz desem ayıp olur:)

Olmaz olmaz rahat ol, nasılsa sizden olmayan, sizi eleştiren, sizin yanlışınızı söyleyen herkes size göre parelelci nasılsa :)

Bülent yıldırım onları söylemiş, iyi de onları söylemiş olması KIRMIZI BÜLTENİN İNTERPOLE HALA GÖNDERİLMEDİĞİ GERÇEĞİNİ değiştiriyor mu?

BİRİLERİ DURDURMUŞ diyor, kimdir o birileri?

AKP neden o birilerini bertaraf edip aylardır bekletilen kırmızı bülteni neden interpole ulaştırmıyor?

Buyrun söz sizde.
 

KAFKAS

Kıdemli Üye
Katılım
3 Nis 2014
Mesajlar
6,398
Tepkime puanı
445
Puanları
83
Konum
İstanbul
Olmaz olmaz rahat ol, nasılsa sizden olmayan, sizi eleştiren, sizin yanlışınızı söyleyen herkes size göre parelelci nasılsa :)

Bülent yıldırım onları söylemiş, iyi de onları söylemiş olması KIRMIZI BÜLTENİN İNTERPOLE HALA GÖNDERİLMEDİĞİ GERÇEĞİNİ değiştiriyor mu?

BİRİLERİ DURDURMUŞ diyor, kimdir o birileri?

AKP neden o birilerini bertaraf edip aylardır bekletilen kırmızı bülteni neden interpole ulaştırmıyor?

Buyrun söz sizde.
Bülent Yıldırım açıklamasını okumuyor musun?Biraz daha kısalttım anla diye!!!Kimmiş o birileri diye sorana kadar ,Bülent Yıldırım ın açıklamasını oku!!!!Suç duyurusunda bulunduğu zaman ,kimler olduğunu öğrenirsin!!!

Yıldırım şunları söyledi: "Dünyanın her tarafında siyonist lobinin gücü var ve bu lobiler bu süreçte deşifre oldu. Türkiye'de Mavi Marmara davasının arkasında olan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve tüm siyasi liderlere rağmen !!! Demek ki hukukta, bürokraside siyonizmle ilintili güçler var. Bu güçler bize hep engel oldu. Doğu Akdeniz'deki doğalgazla ilgili ticari ilişkileri olan bürokratlar var. Bunlar da buna engel oluyorlar. Bürokrasi içinde Mavi Marmara'dan intikam almak isteyenler de var. Bunların isimleri bizde var, yakında suç duyurusunda bulunacağız."
 
Üst