Selam
Mugalata sizinle ayrıştığımız en büyük hususlardan bir tanesi sadece bir beden üzerinden gitmenizdir.Ve bütün olarak değil de parça üzerinden tanımlamaktır.
Beyin'deki dalgalar sadece bir yönüdür.Akıl ve zihinle alakalı değildir.
Ve beyindeki dalgalar hususunda ise biraz içerisine alan şunu yukarıdaki sözünüze istinaden ifade etmek isterim.Yansıtan dış dünya değildir.Her şeyi siz nasılsanız o şekilde görürsünüz.Ne zaman zihinden bağımsızlaşırsınız! o zaman ol'duğu gibi gör'meye başlarsınız.
Ruhsal'dan kastınız zihinsel veya manevi ise inanın bunlar bunu karşılamıyor.Zihinsel,bilinçaltı,bilinç,kozmik bilinç vs. hepsi ayrı.Ruh ÜFLENME (verme değil) ise çok farklı.Bu Âdem olma ile alakalıdır.
Selametle...
dış dünya bize uyarıcılar gönderir. biz bunları gözümüzden, tenimizden, dilimizden, burnumuzdan, kulağımızdan beynimize aktarılan sinir sistemi ile alıp, beynimizdeki makro işlemci sayesinde görüntüye, temasa, tada, kokuya, sese çeviririz. aslında ne görüntü, ne dokunma, ne tad, ne koku, ne ses vardır. bu sadece beynimizin bu özelliği sayesindedir.
gördüğümüz aldatıcıdır. bütün maddeler atomlardan oluşur. atomlar ise büyük ölçüde bomboştur. her atomun içinde sadece bir çekirdek ve onun etrafında dönen elektronlar vardır. bunlar son hızla dönerler. yeryüzündeki tüm insanların bütün elektronları ve çekirdekleri toplamı bir kibrit kutusu kadar yer tutar.
temas ettiğimizi sanırız. aldatıcıdır. çünki bu parçacıklar bir başka atomun içine geçmez, birbirlerine değmezler. ama gözle görülemeyecek kadar küçük bir mesafeye gelinceye kadar birbirlerine yaklaşabilirler. dahası zaten temas ettiğimiz maddeler aldatıcıdır. buna biz kendimiz de dahiliz.
tad, koku, ses vb iin bunlar hep böyledir. aldatıcıdır. uzaklık ve zaman algımız da bunun gibi aldatıcıdır. böylece "o yalan dünya" sözlerinin özetlediği bir yere geliyoruz. neşet ertaş bunu çoktan söylemişti.
bunun dışında bir de ruh boyutu vardır ki, işte dış dünyanın bize gösterdiklerini algılayan, onu yorumlayan aslında o ruh olmalıdır. çünki beynimiz de dış dünyadan aldıkları kadar yalan. beynimiz de dış dünyanın bir parçası ve onunla aynı durumda.
sabah sabah fazla dağıldım ve konuyu dağıttım galiba. tiz edıms gelip, ortalığı iyice dağıta.