Modernizm böyle birşey aslında ...
İsabet olmuş ...
“Tarz” dır esas olan ...
“Anlam” pekde birşey ifade etmez ...
Tarz medeniyetidir , modern dönem medeniyetleri ..
Şekli şemali , cibiliyeti ve dahi cismaniyeti esasıdır ..
Kulağa göze damağa hitap eder ...
Bazen alçak lavabo ile , kalça kemiklerine ...
Ki zaten rönesansta tam budur işte ...
Anlamı sanatsallaştırmak , katedraller misal ...
Vaaz ettiklerinden çok ,atmosferleri ile Nirvana yaptırır ...
Habeşli Bilal , sesinin gür olması - yani ihtiyaca binaen- oraya çağrıldı ...
Ne makam , ne akustik derdi vardı ...
Tek bir derdi vardı ...
Namaza çağırmak ...
Esas olan namaz idi , kaygı namaz idi , dert namaz idi ...
Sunum tabağının nasıl gözüktüğü değil di dertleri ...
Gidecekleri menzil idi ...
Hasılı ...
Medeniyeti sunumdan , tarzdan , ve kalça kemiğinden beri inşa ettiler ...
Biz hala yiye yiye tüketemedik ...
Eğer ezandan maksat sadece namaza çağırmaksa, o zaman çalar saat veya cep telefonlarına sms yoluyla da bu iş pekala yapılabilir. İlle de ezan sesi duymak isteyenler sms çağrısını veya çalar saat alarmını ezan sesiyle alabilir.
Yani "tek derdimiz namaza çağırmak"sa, o zaman budur.
Ama bunu istemezsiniz sanırım. Hemen "oooooo" sesleri yükselir değil mi? "Ezan susmaz, bayrak inmez" nidaları yükselir.
Bilal gür sesli diye ilk namaz çağrısını yaptı ama o çağrının üstünden çook bulutlar geçti. Zamanlar bunun da bir kültürü oluştu, bir estetiği oluştu.
Bu estetiğin ve kültürün adı modernizm değildir. Aksine, muhafazakarlık kapsamına girer. Çünki bizim Türk-Osmanlı kültürümüzün bir parçasıdır. Arap usulü ezan okumaktan farklıdır. Ama şimdilerde bu usül kalmadı pek. İşte bu videodaki imam gibi okurlarmış eskiden.
Murat Bardakçı'nın deyimiyle, "ya aziz Allah" dedirten türden ezan okumalar bunlar. Bir de "hasbinallah" dedirten ezan okumalar var ki, maalesef çoğunluk artık böyle.
Son sesine kadar açılıyor hoperlor ve insanı bezdiren bir sesle canhıraş biçimde okunuyor. Murat Bardakçı bu ses ayarına itiraz etmek gafletinde bulunmuştu o zamanlar. Ne güzel, sesi biraz düşürülecekti. Bardakçı artık birilerine yaranmak için mi ne, öyle yazınca Diyanet de bundan vazgeçti herhalde.
Kötü okunan ezanları bangır bangır kulaklarımıza boca eden bir diyanet ve ezanı zoraki okuyan, namaza zoraki giden insanlar. Ama bak bu müezzin ne güzel aşkla okuyor. Bu da meselenin özü aslında. Modernizm değil bu.