Harra olayı – büyük katliam

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Sahabe takıntınız olanları doğru okumanıza veya görmenize mani oluyor demedi demeyin..
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Sahabe takıntınız olanları doğru okumanıza veya görmenize mani oluyor demedi demeyin..

Sizin de sahabe düşmanlığınız aşağıdaki ayeti görmenize mani oluyor;

" İslam dinine girme konusunda öne geçen ilk Muhacirler ve Ensar ile onlara güzellikle tabi olanlar yok mu? Allah onlardan razı olmuştur. Onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. " (Tevbe 100)
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
"Ve sizin etrafınızda olan Araplar'dan, münafık olanlar ve şehir halkından nifak üzerinde olmaya alışmış olanlar var. Onları, sen bilmezsin. Onları, Biz biliriz. Onları, iki kere azaplandıracağız sonra (onlar), azîm (büyük) azaba döndürülecekler." tevbe 101
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Ebu İdris el-Havlani anlatıyor: "Ömer İbnu’l-Hattab radıyallahu anh, Umeyr İbnu Sa’d'ı Humus valiliğinden azledince yerine Hz. Muaviye radıyallahu anh’ı tayin etti. Halk:
"Umeyr’i azledip Muaviye’yi mi tayin etti?" diye mırıldandı. Umeyr radıyallahu anh:
"Muaviye’yi hayırla yadedin. Zira ben "Resûlullah aleyhissalatu vesselam’ın: "Allah’ım, onunla (insanlara) hidayetini ulaştır!" dediğini duydum!" dedi."




Peygamber efendimizin kayınbiraderi olan Hazret-i Muaviye, Peygamberimizden hayır dua aldı ve övüldü.

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(İşlerinizde Muaviye’yi bulundurunuz. Çünkü, o kavi ve emindir.) [Tathir-ül-cenân]




(Ya Rabbi, onu [Muaviye’yi] hâdi ve muhdi eyle) [Tirmizi]
(Yani, Onu doğru yola ulaştır ve doğru yola ulaştırıcı eyle!)


(Ya Rabbi, ona [Muaviye’ye] kitap öğret, ülkelere sahip et ve azaptan koru.) [İ. Ahmed, Taberani, Ebu Nuaym, Ebu Ya'la, İ. Asakir]


Ebu İdris el-Havlani anlatır:
Hazret-i Ömer, Umeyr İbnu Sad’ı Humus valiliğinden azledince yerine Muaviye’yi tayin etti. Halk, "Umeyri azledip Muaviye’yi mi tayin etti" diye mırıldandı. Umeyr; "Muaviye’yi hayırla yâd edin. Zira ben Resulullahın, (Allah’ım, onunla (insanlara) hidayetini ulaştır!)
dediğini duydum dedi. (Tirmizi)


İbnu Meryem el-Ezdi anlatır:


Muaviye’nin yanına girmiştim. Bana, seni hangi rüzgar attı diyerek ziyaretimden memnuniyeti izhâr etti.
Ben de, Resulullahtan işitmiş olduğum şu hadisi size hatırlatmayı düşündüm dedim:
(Allah kime Müslümanların işlerinden bir şeyler tevdi eder, o da onların ihtiyaçlarını, isteklerini, darlıklarını giderirse, kıyamet gününde Allah da onun ihtiyaç, istek ve darlıklarını giderir.) Râvi der ki, bunun üzerine Hazret-i Muaviye insanların ihtiyaçlarıyla ilgilenmek üzere görevliler tayin etti. (Tirmizi, Ebu Davud)


Âmir İbnu Sa'd babasından naklen anlatır:
Resulullah Beni Muaviye Mescidine girdi. Orada iki rekat namaz kıldı, biz de onunla beraber kıldık. Sonra uzun uzun dua etti. Sonra yanımıza döndü. Buyurdu ki:
(Rabbimden üç şey talep ettim. İkisini verdi, birini geri çevirdi: Rabbimden ümmetimi umumi bir kıtlıkla helak etmemesini talep ettim, bunu bana verdi. Ümmetimi suda boğulma suretiyle helak etmemesini diledim, bana bunu da verdi. Ümmetimin kendi aralarında savaşmamalarını da talep etmiştim, bu geri çevrildi.) [Müslim]


Resulullahın torunlarından seyyid Abdülkadir-i Geylani hazretleri buyuruyor ki:
(İmam-ı Ali şehid olunca, imam-ı Hasan müslüman kanı dökülmemesi ve rahat etmeleri için hilafeti bırakmak istedi. Muaviye’ye teslim eyledi. Onun emirlerine tâbi oldu. O günden itibaren Muaviye’nin hilafeti hak ve sahih oldu. Böylece, (Bu oğlum seyyiddir. Allahü teâlâ, onun ile, müminlerden, iki büyük fırka arasını bulur, barıştırır) hadis-i şerifinin manası meydana çıktı. Muaviye de, imam-ı Hasan’ın tâbi olması ile, dine uygun halife oldu. Böylece, müslümanlar arasındaki bütün anlaşmazlık sona erdi.) [Gunye]


Resulullah, Muaviye’ye, (Benden sonra, ümmetimin üzerine hakim olursun. O zaman, iyilere iyilik et, kötüleri de affet!) buyurdu.


Hazret-i Ali, (Muaviye, hiç mağlup olmaz) hadis-i şerifini hatırlasaydım, Muaviye ile savaşmazdım buyurdu. İmam-ı Beyheki de diyor ki: Hazret-i Ali buyurdu ki, Resulullahtan işittim, (Ümmetimden bazıları, Eshabımı kötüleyecekler. Bunlar, Müslümanlıktan ayrılacaklardır)
buyurdu. (Mevahib-i ledünniyye)


Abbas buyuruyor ki: Cebrail aleyhisselam Peygamber efendimize geldi (Ya Resulallah! Muaviye’yi sana tavsiye ederim. Kur'an-ı kerimi yazdırmakta ona emniyet et, güven) dedi. Yine aynı sayfada yazıyor ki, Resul-i ekrem, bir gün mübarek zevcesi Ümm-i Habibe’nin odasına geldi. O esnada Hazret-i Muaviye başını, kız kardeşi Ümm-i Habibe’nin kucağına koymuş uyuyordu. Resul-i ekrem bu hâli görünce, (Ya Habibe! Kardeşini bu kadar çok mu seviyorsun?) buyurdu. O da evet deyince, Peygamberimiz buyurdu ki, (Onu Allah ve Resulü de seviyor.) [Tathir-ül-cenân s. 27]


İmam-ı Malik’in ictihadına göre, Hazret-i Muaviye dalalette idi diye kötüleyenin katline fetva verdiği birçok kitaplarda yazılıdır. (Mesela Eshab-ı Kiram, Ö. N. Bilmen s. 84)


Ebussuud Efendi, Muaviye’ye lanet eden kimseye tazir-i beliğ ve hapis lazım olduğu fetvasını vermiştir. (488. Mesele sayfa 112)


Hazret-i Ali, Hazret-i Muaviye ve arkadaşları için, “Onlar bizim kardeşimizdir, fasık ve kâfir değildirler” buyurdu. (Şerh-i Mekasıd)
alıntı
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Ataputu cennetlik görüp de hz. Muaviyeyi münafık görmek şaşılığın, şaşkınlığın ve de sapıklığın son noktasıdır.
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Lafons tamam anladik Muaviye'yi çok sewiyorsun :)
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
Ataputu cennetlik görüp de hz. Muaviyeyi münafık görmek şaşılığın, şaşkınlığın ve de sapıklığın son noktasıdır.
yahu emirül müminine beyat etmemiş. Valiliğindeki islam kaynaklarına çökerek islam halifesine savaş açmış. Sen Osmanlı halifelerine söz söyletmiyorsun iş hz.aliye gelince şaşkınlığın sapıklığın dengesini savunuyorsun. İslamda saltanat yoktur, sünnnette yoktur emevilik saltanat getirmiş. Babadan oğula bir düzen getirmiş. İslama aykırı olan sünnete aykırı olan bu değilmi? Sen nasıl Müslümansın ki islamın özünü inkar ediyorsun. Ne kadar çırpınırsanız çırpının islam ile saltanat bir kaba giremez. Ya sultan islamı avucuna alır yada islam sultanın saltanatını batıl eder. Şimdi git senide sevdiğinle hasretsinler.
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
yahu emirül müminine beyat etmemiş. Valiliğindeki islam kaynaklarına çökerek islam halifesine savaş açmış. Sen Osmanlı halifelerine söz söyletmiyorsun iş hz.aliye gelince şaşkınlığın sapıklığın dengesini savunuyorsun. İslamda saltanat yoktur, sünnnette yoktur emevilik saltanat getirmiş. Babadan oğula bir düzen getirmiş. İslama aykırı olan sünnete aykırı olan bu değilmi? Sen nasıl Müslümansın ki islamın özünü inkar ediyorsun. Ne kadar çırpınırsanız çırpının islam ile saltanat bir kaba giremez. Ya sultan islamı avucuna alır yada islam sultanın saltanatını batıl eder. Şimdi git senide sevdiğinle hasretsinler.

Hz. Muaviye efendimizin yanında 10,000 kusur sahabeninde olduğunu bildiğini umuyorum.....Ehli sünnetin görüşü bellidir....

Büyükler tartışıyorken, küçüklere ne yemek düşer...
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
biz karışmadığımız için yediğimiz bir şey yok.....Allah Rasulunun ashabına dil uzatan, dilsizlerin sorunu o....
Bir yerde resülallah resüllüğünün başından sonuna kadar yanında olan hz.ali öbür tarafta mekkenin fethinden sonra islama giren süfyan ve çocukları. Aslında muaviye ile ilgili olan olmuş giden gitmiş asıl sıkıntı muaviyecilik islamını savunup hz.alinin islamını kulak arkasına atmanız. Bakın muaviye islamı sömürüyle mücadele etmez, kölelik fakirlik paylaşımla ilgilenmez. Hz.ali ise sömürüyle mücadele eder, paylaşımcıdır mazlumdan ezilmişten yanadır. Elbette resülallahın sünnetide budur. Bakın 1400senedir muaviye İslamcılığıyla düttürü düttürü gidiyoruz. Sonrada asrı saadet diyoruz. Sonrada biri bir şey dedimi en büyük ehlisünnet siz oluyorsunuz. Ehlisünnetseniz kişileri değil islamın kavramlarını kıyam ettirin.
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
aynı hataya düşüyorsunuz.... bir tarafı sevmek, diğer tarafı sevmemek olmamalı....kaldıki Ehli sünnet Hz. Ali tarafını haklı görür.....ama diğer tarafı sövme veya sevmeme küstahlığında bulunmaz...
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
Bizde kimseye sövme taraftarı değiliz. Fakat haklı olanın hakkını vermek lazım. Hatta hz.ali nasıl düşünüyorsa öyle düşünmek lazım. muaviyeyi ashabın bir yıldızı görüpte uyulacak bir hidayet rehberi göstererek islamdan olmayan anlayışları islama duhl ediyorsunuz. Bu anlayışınız bile size küstahlık olarak yeter.
 

abdullah birisi

Kıdemli Üye
Katılım
12 Mar 2013
Mesajlar
10,357
Tepkime puanı
517
Puanları
0
Konum
istanbul
Bizde kimseye sövme taraftarı değiliz. Fakat haklı olanın hakkını vermek lazım. Hatta hz.ali nasıl düşünüyorsa öyle düşünmek lazım. muaviyeyi ashabın bir yıldızı görüpte uyulacak bir hidayet rehberi göstererek islamdan olmayan anlayışları islama duhl ediyorsunuz. Bu anlayışınız bile size küstahlık olarak yeter.

evet bütün ashab gökteki yıldızlar gibidir buna Hz. MUaviye efendimizde dahil... Peygamber ve sahabe olmayan her kim varsa, en edna ashabın bastığı toprak olamaz..

evet Hz. Ali efendimiz, kardeşlerimiz günah işlemediler, içtihadlarında hata ettiler, buyurdular.... kafanızın basmadığı, sahabeyi kendi pis nefsi duygularınız gibi görüp, yaptıkları işleri nefisleri için yaptıkları zan kıüstahlığnızda bulunmanızdır.... evet, her iki tarafta hak için mücadele ettiler, Allah ın rızasını gözettiler... amma Hz. Muaviye efendimiz tarafı, içtihadlarında hata ettiler buyurdular alimlerimiz... siz 1400 kusur yıl evvel olmuş bir hadiseyi, hala fitne kaynağı yaparak, ehli sünnet düşmanlık yapıyorsunuz...ey akıl neredesin...
 

ihvanistanbul

AkhenAton
Katılım
4 Eki 2009
Mesajlar
7,663
Tepkime puanı
2,338
Puanları
113
Konum
istanbul
Ehli Sünnet Hz.Muaviye efendimize dil uzatmaz. Uzatamaz. Allahtan korkar. Evet Hz. Ali efendimize karşı çıkmakla yanlış yapmışlardır ama bu onların meseleleridir. İmamı şafii hazretlerinin sözü olsa gerek: Allah bizi o zamanda yaşatmayarak kılıçlarımızı sahabe kanından korudu bizde dillerimizi koruyalım!
 

Kadir Razlık

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Ağu 2014
Mesajlar
2,280
Tepkime puanı
35
Puanları
0
Konum
manisa
HAZRET-İ MUAVİYE
(Radıyallahü anh)
(Bu yazı İbni Hacer-i Mekki Hazretlerinin Tathirülcenan'dan tercüme edilmiştir.)
Hazret-i Muaviye'de (radiyallahü anh), müslüman olmak şerefi, Eshâb-ı kiramdan olmak şerefi, Hadîs-i şerîfle övülmüş olmak şerefi, Kureyş kabilesinden olmak şerefi, ve Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) nikâh ile akraba olmak şerefi toplanmıştır. Bu akraba olmak şerefi, o kadar yüksek bir şereftir ki, böyle akraba olanların, Cennette Peygamber aleyhisselâmın yanında bulunacakları bildirilmiştir. Sayılan bu üstünlüklerden herhangi birisi, bir müslümanda bulunursa onu sevmek lâzım gelir. Bu şereflerin hepsini toplamış olan bir zatı ise ne kadar çok sevmek gerekeceğini, aklı ve insafı olan herkes kolayca anlar.
Eshâb-ı kiram arasındaki ayrılıklar ve muharebeler, birbirlerini sevmedikleri için değildi. Meselâ, Halid İbni Velid ile Sa'd bin Ebi Vakkas, birşey üzerinde uyuşamamışlardı. Bir kimse Sa'd İbni Ebi Vakkas'ın yanında, Halid bin Velid'i kötülemeğe başladı. Sa'd Ebi Vakkas (radiyallahü anh) bu kimseyi susturarak «Sus O'na birşey söyleme. Aramızdaki ayrılık, din kardeşliğimizi bozmaz.» buyurdu.
Bunun gibi, Hazret-i Ali, sokakta Zübeyr bin Avvâm ile karşılaştı. Hazret-i Osman ile alâkalı bir şeyden dolayı birbirleriyle sertçe söyleştiler. Zübeyr'in oğlu Abdullah, bundan dolayı Hazret-i Ali'ye münasebetsiz sözler söylemeğe başlarken babası çok kızdı ve oğlunu dövdü.
Bir Hadîs-i şerifte şöyle buyuruldu:
«Ümmetimin azabı, dünyada verilir.»
Yani, dünyada ümmetimin arasında olan sıkıntılar, fitneler günahların dökülmesine sebep olur. Bunun gibi daha nice Hadîs-i şerifler bildiriyor ki, Eshâb-ı kiram arasında olan muharebeler, yalnız dünyada olan ayrılıktır. Âhirette hepsine sevap, yani Cennet vardır.
Eshâb-ı kiramın her biri, her işinde, Allahü teâlânın rızasını, sevgisini kazanmaya çalışır ve O'nun emrine uygun gördüğü işe sarılırdı. Ehl-i sünnet âlimleri söz birliği ile bildiriyor ki, bir müslüman büyük günah işleyince kâfir olmaz, O halde, Hazret-i Ali ile harbedenlere, kâfir demek, lanet etmek, söğmek hiç caiz olmaz.
Müslümanların en kıymetli ve temel iki hadîs kitabından biri olan MÜSLİM şerhinde ve başka kitaplarda şöyle yazmaktadır:
«Hazret-i Muaviye, Resulullah'ın kâtibi idi. Yanında yazardı. Zeyd bin Sabit vahy yazardı. Muaviye hem vahy hem de mektup yazardı.»
Abdullah ibni Mübarek şöyle buyurur:
«Hazret-i Muaviye, Resulullah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) yanında giderken, atının burnuna giren toz, Ömer bin Abdülaziz'den bin kere daha kıymetlidir.»
Buradan, Hazreti Muaviye'nin ne kadar yüksek olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Hazret-i Muaviye'nin üstünlüğünü bildirmeğe Tirmizi'nin bildirdiği şu hadîs-i şerif yetişir: «Ya Rabbi, Onu hadi ve mühdî eyle.» Yani onu doğru yola ulaştır ve doğru yola ulaştrıcı eyle.
 

Muhtazaf

Profesör
Katılım
22 Ocak 2014
Mesajlar
1,866
Tepkime puanı
87
Puanları
0
Konum
Almanya
Web sitesi
www.facebook.com
Bu Müslümanlar nasıl bir müslümanki hem itaat edilecek diyorlar hemde halifeye karşı ikilik çıkaranları tepelerine koyuyorlar. Birçok yerde öğünerek anlatırız Hz. Ömer hutbe irade edeceğinde ibni mesut ya ömer önce üzerindeki elbisenin hesabını ver dediğini kendimize örnek gösteririz ama ümmeti birbirine kırdırıp saltanat kuran Muaviyeye söz söyletmeyiz bırak söyletmeyi hissede almayız işte onun için hala müslümanlar birbirlerinin kafasını kesiyor. Aklımızı başıumızda taşımazsak daha bizi çoooook güden olur. Hasbinallah ve ni'mel vekil ve ni'mel Mevla ve ni'men nasir ...
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
ümmeti birbirine kırdırıp saltanat kuran Muaviyeye söz söyletmeyiz

İlmi bir sözün varsa kaynağıyla buraya yazarsın.

"Ümmeti birbirine kırdırıp saltanat kuran" kime göre? Buyur getir kaynaklarını...


Bir de şu var, Hz. Muaviyeye söz söyleyenler Hz. Aişe validemize söz söyleyebiliyor mu?

Cemel vakasında kafalarınızı kuma mı gömüyorsunuz da sürekli Hz. Muaviyeye dalaşıyorsunuz.

Buyrun ilminiz varsa yazın. Yoksa ilimsiz çamur atmakla olmuyor bu işler.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
Hz. Hüseyin efendimizi pohpohlayarak mektup yazanlar, gel seninleyiz, senin için ölürüz diyen Kufeliler Hz. Hüseyin gelince neden ortadan kaybolup Hz. Hüseyini yapayalnız bıraktılar.


Bunları hiç yazmazsınız.
 

Muhtazaf

Profesör
Katılım
22 Ocak 2014
Mesajlar
1,866
Tepkime puanı
87
Puanları
0
Konum
Almanya
Web sitesi
www.facebook.com
İlmi bir sözün varsa kaynağıyla buraya yazarsın.

"Ümmeti birbirine kırdırıp saltanat kuran" kime göre? Buyur getir kaynaklarını...


Bir de şu var, Hz. Muaviyeye söz söyleyenler Hz. Aişe validemize söz söyleyebiliyor mu?

Cemel vakasında kafalarınızı kuma mı gömüyorsunuz da sürekli Hz. Muaviyeye dalaşıyorsunuz.

Buyrun ilminiz varsa yazın. Yoksa ilimsiz çamur atmakla olmuyor bu işler.

Yeteri kadar ilmimiz var beyefendi Muaviyenin özelliği neymiş Kureyşli olmasımı o zaman veda hutbesini oku hiçbir kişinin özelliği yoktur kul olmaktan başka. ALLAH müslümanlara hisse almayı nasip etsin. sözün yarısını okuyup kırpıp kırpıp cevap verme vereceksen hepsine ver senden öğrenecek değilim. Saygılarımla. Tarih kültürü oku biraz.
 
Üst