Ehli kitapla ittifak ettiğimiz temel doğrular

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir

Mürşide intisap olmadan önce öğrenmişse olmaz ehli galeyan :)

Mürşidi mahmut olan Cübbeli hocadan öğreniyorsun islamı sonra kalkıp başka mürşide intisap oluyorsun.

KIVIR KIVIR KIVIRABİLDİĞİN kadar.

Ben çıkıyorum Forum dan SAHNE senin Yarın a kadar seni ikaz eden olmaz çünkü herkes son mesaj a göre yazıyor yorum yapıyor ama ben iki sene öncesinde bile yazılan mesajların ilginçleri aklımda.
 
Katılım
15 Kas 2006
Mesajlar
6,088
Tepkime puanı
637
Puanları
0
Mürşidi mahmut olan Cübbeli hocadan öğreniyorsun islamı sonra kalkıp başka mürşide intisap oluyorsun.

KIVIR KIVIR KIVIRABİLDİĞİN kadar.

Ben çıkıyorum Forum dan SAHNE senin Yarın a kadar seni ikaz eden olmaz çünkü herkes son mesaj a göre yazıyor yorum yapıyor ama ben iki sene öncesinde bile yazılan mesajların ilginçleri aklımda.
hee ondan böyle bilim-kurgu filmi çeker gibi yazıyorsun :D :D
 

giriftar

Ordinaryus
Katılım
1 Ocak 2012
Mesajlar
2,599
Tepkime puanı
59
Puanları
0
Mahmud Efendi,Said-i Nursi hazretleri,Menzil Şeyhleri yolumuzun ışıklarıdır.
Allahcc, yollarını santim santim takip edenlerden eylesin.
 

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
Birinci YALAN ın : mahmut efendi cemeati SP oy verecek.

İkinci yalan ın : Mahmut efendi nin torunu SP den milletvekili adayı

Diğer yalan söyleyerek yanlış yönlendirmelerini M.TALU dan , cübbeli hocanın babasının beyanlarını getirerek PASİFİZE ETTİMMİ ?

Hem Mahmud efendi cemaatinden olmayanlarin cemaat hakkinda yazmasina dil uzat hemde kendin aynisi yap oldumu agbi? Ben senin ikiyüzlü davranmana kiziyorum.
Ha ben ehlisünnet kardesliginden yanayim Menzil kalbimde digerleride öyle yeri geldigin överim savunurum.
Simdi Mahmud efendi siyasi konusunu bu forumda sürekli sulandiran sensin.
Referansin ne internetteki bir kac dedikodu ve cemaatte Mahmud efendiyi dinlemeyen tarikatten düsmüs berduslar.
Oysa benim referanslarim Hanesindeki hizmetli hocalar en önemlisi Resul ve Talu hocalar.
Hadi yürü git simdi
 

Ercan Tekin

Kıdemli Üye
Katılım
25 Eyl 2010
Mesajlar
5,631
Tepkime puanı
266
Puanları
0
Hikem kardesimize kulak verelim sabir kardeslerim. Bunlar böyle ve degismiyorlar sabir edelim
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
Elin siyonist gavuru 100 yıllık geleceğinin garantisini düşünürken, bizim müslümanlar günübirlik birbirinin kuyusunu kazmaya çalışıyorlar.Ula böyle ahlakla böyle geçinmekle nasıl muassır seviyeli ülkelerin seviyesine ulaşabiliriz ki?.Maddeten ve manen çökmüş bir milletiz ne yazık ki?.Daha biz, birbirimizi sevmiyoruz.Bunların hepsi acizlikten öte bir şey değildir.Kendimize gelelm artık yahu!...
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
Kulun yüksek makamlara erişmesi, ancak şu iki şeyden birisi ile mümkün olur: Ya İlahi bir cezbe, ya da Sadıklardan olan şeyhlerden birinin elinde sülûk etmekledir. Hususi bir cezbe herkes için söz konusu olmayabilir. Fakat diğeri için bir engel yoktur. Bir Mürşid-i Kamil’in elini tutup hizmetine girildiği, emirleri tutulup canla, başla çalışılmaya başlandığı zaman, salik, sanki annesinden yeni doğmuş gibi olur. Artık Mürşidi onun manevi babası ve terbiyecisidir. Allah’a giden yolda yegâne vasıtadır. Tasavvuf yolunun büyükleri, Allah’a giden yolda kendisine yol gösterecek, rehberlik edecek şeyhin, Allah’ın kapılarından bir kapı olduğuna işaret etmişlerdir. Bu yola giren bir kimsenin, şeyhini böyle görmesi, müridliğin ilk basamağıdır demişlerdir. (Adab) İmam-ı Şa’rani’den yapılan bir açıklamaya göre; “Ehl-i tarik, insanı Allah’ın huzuruna kalb huzuru ile çıkmaktan men eden kötü sıfatlardan temizlenmeye irşad edecek bir mürşid-i kâmile intisab etmenin mutlaka zaruri olduğunda icma ve ittifak etmişlerdir” diye bildirilmiştir. (Adab)
Mürşidi Kamile bir Peygamber gibi vahiy gelmiyor. Ve bir Peygamber gibi vahiy teminatı altında da değildir. Bundan kasıt, bir Peygamber gibi mucize ortaya koymak mecburiyetinde görülemezler. Bununla beraber onlar Allah’ın ordularından bir ordudur. Allah’ın orduları ise, O’nun bilgisi dâhilindedir. Nitekim:
“Rabbinin ordularını kendisinden başkası bilmez. Ve o insan için ancak bir öğütten ibarettir.” (Müddesir /31) buyurulur.
Bazı bilginlerin açıklamasına göre ‘Rabbin Orduları’ndan maksat bunlar Allah’ın Velilerini oluşturan topluluktur. Asırlardır onların İslam toplumundaki şerefli yerini ve faziletlerini, gerçek ilim adamlarından kimse inkâr etmemiştir. Rabbimiz (cc) buyurur ki:
“Dikkat ediniz! Allah’ın velileri için hiçbir korku yoktur. Onlar mahzun da olmazlar” (Yunus /62)
Öyleyse, kendini boş şeylerle oyalama. Bu yolun yol kesicilerine takılarak, gerçek saâdetten mahrum olma. Bilgisi kendisine fayda sağlamayan, İslam’ın edeb kültüründen mahrum ve nasipsiz kimselerin telkinleri seni oyalamasın. Faziletine inandığın bir mürşidin himmetine erişmek için acele etmelisin.
Peygamberler ile (Allah cümlesine salât etsin) Evliyaullah’ın meslekleri aynıdır. Aralarındaki tek fark, Peygamberlerin ihtisas sahibi olmaları, delil ve hüccet getirmede mucizeye kadir olmaları ile Evliyaullah’ın onlara bağlı bulunmalarıdır. Nasıl ki peygamberlerin yolunu kesen yol kesiciler varsa, Allah dostlarının kapısına giden yolu kesenler de eksik olmayacaktır. Mevlana Halid el-Bağdadi (ks) der ki:
“Kalb ehli tarafından gözetilmek isterseniz, inkâr ehlinin sözlerine kulak asmayınız. Allah (cc)’un bir kulundan yüz çevirdiğinin alametlerinden biri de, O kulun velilerin haysiyet ve şereflerine dil uzatmasıdır. Bu söz büyüklerin kelamıdır. Kim velilerin aleyhinde konuşulan sözlere kulak verirse, o da onlardan sayılır.”
Yeryüzü kıyamete kadar Allah’ın evliyası ile şereflenecektir. Evliya Velinin çoğuludur. Veli ise, araya isyan karışmamak üzere taatı devam eden kimsedir. Bir başka manada ise Veli, kendisine Allah’ın ihsanı aralıksız olarak devam eden kimsedir. Bir kimsenin hakikatte Veli olabilmesi için, bu iki vasfın gerçekleşmesi lazımdır. Peygamber nasıl masum ise, Velinin de Allah tarafından korunmuş olması lazımdır. (Reddü’l-Muhtar )
Mürşid-i kâmil olan zâtlar hakkında söylenmesi gereken söz; onların vasıflarının Allah Teâlâ’nın koruması altında olduğunu kabul etmektir.
Mürşid-i Kamiller Allah’ın yeryüzündeki eminidirler. Onlarla beraberlikte çok hayır ve bereket vardır.
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve sadıklarla beraber olun” (Tövbe Suresi-119)
Mürşid-i Kamiller kalp mütehassısıdırlar. Kötülüğü emreden nefsin hile ve desiselerine karşı geliştirdikleri metodla, kalpleri tamir etmede Allah onlara kabiliyet vermiştir. Sen, dinin emrettiği farzları, vacibleri ve diğer hususları, bir fıkıh âliminden alıp öğrenebilirsin. Mesela İslam akaidini bir kelam âliminden ya da İlm-i Kelama ait bir eserden öğrenebilirsin. Ama kalbinde oluşan fırtınaları, Kamil bir Mürşidin vereceği bir reçeteyle durdurabilirsin. Alimlerin ihtisas alanları değişik değişiktir. Nasıl ki kalp doktoru, ameliyat doktorunun sahasına karışmazsa, bilginler de, kendi ihtisas alanlarını aşan hususlara girmezler. Girmemelidirler. Çünkü bu Fizik ilmi değildir. Din ilmidir. Bu bakımdan, asrın getirdiği birtakım tereddütler, kalplerde olumsuz etkiler meydana getirmektedir. Bu tereddütleri gidermek için, mutlaka bir mürşide ihtiyaç vardır. Efendim böyle bir zamanda bunlara ne gerek var! Denilemez. Gerçek saâdete, ilim ve amel bütünlüğü ile ulaşılır. Bu bütünlük, kalpte gelişmedikçe, bedene tesiri olmaz. Öyleyse, vasıflarını belirttiğimiz Mürşid-i Kamillere giderek, bu ihtiyaç giderilmelidir.
Asrımızın mana sultanı yolumuzun ışığı Üstadımız Abdullah Baba (ks) Aziz Hz.leri Mürşidi Kâmile olan ihtiyacın önem ve ehemmiyeti hakkında şöyle buyurdular.
Bazı âlimler, ulemalar Kuran’a ve sünnete bağlı olduğu müddetçe ehli tasavvuf gibi yaşayanlarda da Cenabı-ı Zül celal Hazretlerinin evliyası olur, diyorlar evet doğrudur. Fakat bu nadirattandır. Tarikata girenler ile girmeyenlerin arasındaki fark dağdaki olan meyveyle bahçedeki olan meyvenin arasındaki fark gibidir, çünkü bahçede yetişen meyvenin bir bahçıvanı olur. Toprağını havalandırır, temizler gübresini atar suyunu verir, aşısını yapar. Çiçeklendiği zaman onun flitini verir, haşerelerden korur. Mümbit bir şey olur.
Ama diğer taraf da kendi başına zikreden, ne nefsi levvamede olduğunu bilir ne mülhimede olduğunu bilir. Oda meyvedir ama bu meyve kendiliğinden olur, sahibi olan meyve gibi olmaz. Doktoru olan hastayla doktoru olmayan hasta gibidir. Doktoru olan hasta ilaçlarla ameliyatla tedavi olur. Doktoru olmayan da sabır Allah sabır Allah der. O hastalığı çeker. Yinede Allah’a dost olur ama çeke çeke gider.
Mürşidi Kamile bağlı olan ise sıhhatli gider. Başka bir misal verecek olursak; nasıl devletin askeriyesi varsa nasıl orduda bir çavuşun, onbaşının, başına bir sıkıntı gelse bir tehlike olsa o ordunun generali hemen emir verir ve birden o sıkıntı çözülür. Sivilde ise kahvede birini öldürseler onun katilini bile bulamıyorlar. Niye, sahiplenen yok Değil mi. İşte Tarikata giren insanda manevi askerdir. Manevi askerinde bir arayanı olur. Maneviyat, evliyaullah da onları arar, onları kollar ve gelecek hadiseleri onlara bildirir ve uyarır aradaki fark budur.
Yunus Emre Hz.leri “Şeyhi Olmayanın Şeyhi Şeytandır” buyuruyor.
Bu sözün manası şudur. Müslüman eline bir mecmua alıyor, kalbin açılması için bin defa Ya Fettah çekeceksin ve yahut işinin olması için şu kadar esma çekeceksin diye okuyor. Bu arada ruhi sultani genişliyor ama bu seferde nefis ve şeytan daralıyor. Daraldığı içinde Allah’ın varlığına birliğine şek şüphe yaptırmaya başlıyor. Aklı fikrine, fikride kalbine diyor ve konuşmaya başlıyor. Şeytan ve cin bu insana musallat oluyor. Onun için insana bir rehber gerekiyor. Bizlere Fıkıh ilmi ile ışık tutan mezhep sahibi büyük imamlarımız dahi bu manevi ihtiyacın gerekliliğini anlamışlar.
İmam-ı Azam Ebu Hanife Hazretleri, Bu mübarek, Cafer-i Sadık Hz.lerine intisap etmiş ve şu sözleri söylemiştir:
Ömrümün son iki senesinde, Cafer-i Sadık Hazretlerine intisap etmeseydim, hüsrandaydım, buyurmuştur. Buradaki, hüsran olmak manası, yanlış anlaşılmasın, ahiretini kaybetmiş anlamında değildir. Ancak buna şu şekilde bir örnek verebiliriz.
Nasıl ki, askeriyede, bir asteğmen, albaylığa kadar yükselebiliyor, ondan sonra general olabilmesi için kurmaylık sınavına girmesi gerekir. Yoksa general olamaz, albaylıktan emekli olur. Aynı bunun gibi, maneviyatta da, erinden generalliğe kadar gidilir. İşte manevi general olabilmek için, Allah’a vuslat bulmak için, illaki bir gönül dostu, bir mürebbi şarttır. İşte, İmam-ı Azam Hazretleri de, bir gönül dostu olan, Cafer-i Sadık Hazretlerine intisap edip, tabi olmuş. Kendisine manevi haller, keşif ve kerametler verilmiş, o neşe ve muhabbet ile Hakk’a âşık olmuştur. O’na, dost, Muhammed-il Mustafa ya yar olmuştur. Kendisi bu güzellik ve hakikatı, ancak Cafer-i Sadık Hazretlerine intisap ettikten sonra, ona tabi olduktan sonra, yakalamış ve onun için bu aşk ve vecd halinden uzak geçen ömrünü, hüsrana uğramış olarak nitelendirmiştir.
Aynı şekilde, yine, mezhep sahibi olan, İmam-ı Şafi Hazretleri ve İmam-ı Ahmet bin Hanbel-i Hazretleri de, Ümmi bir zât olan, Şeyban-i Rai (ks) Hazretlerine müntesip olmuşlardır.
Yine büyük Âlim ve Müfessir olan İmam Şarani Hz.leri de Ümmi bir zât olan Ali Havas (ks) Hz.lerine intisap etmiştir. Hem Mezhep imamlarımız da, hem de diğer büyük ilim sahibi imamlarımızda da tarikat’a suluk edenler çoktur. Çünkü Tarikat Şeriat’tan ayrı bir şey değildir. Beraberlerdir.
Hakikate ve marifetullah’a ulaşabilmek için ancak gerçek bir Mürşidi Kâmilin terbiyesinden geçmek gerektir.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
MEHMET 1973 DÜRÜST OL Seyda Muhammed-el KONYEVİ (k.s) MÜRŞİDİNE İHANET ETME

MÜRŞİDİN

Seyda Muhammed-el KONYEVİ (k.s) değilmi ?

NEDEN MÜRŞİDİNE İHANET EDİYORSUN buna cevap ver.


Mürşide intisap olmadan önce öğrenmişse olmaz ehli galeyan :)

Mürşidi mahmut olan Cübbeli hocadan öğreniyorsun islamı sonra kalkıp başka mürşide intisap oluyorsun.

KIVIR KIVIR KIVIRABİLDİĞİN kadar.

Ben çıkıyorum Forum dan SAHNE senin Yarın a kadar seni ikaz eden olmaz çünkü herkes son mesaj a göre yazıyor yorum yapıyor ama ben iki sene öncesinde bile yazılan mesajların ilginçleri aklımda.

MEHMET 1973

Gerçekten amacın nedir senin
.

Mürşidin ayrı ama Bir başka mürşide bağlı Cübbeli Hocadan İslam ı öğrendim diyorsun ama bir başka mesajında Cübbeli Hocadan daha alim yaşayan biri var diyorsun.

Kardeş kusura bakmazsanız bir düzeltme yapayım cübbeli hocamız muhaddis değildir ben kendisinden binlerce hadis işitmişimdir lakin muhaddislik için şart en az 600bin hadisi şerifi ravileriyle sayabilmelidir yaşayan son muhaddis Muhammed AVVAME (Allahu teala O'ndan razı olsun şefaatine nail eylesin amin) BU SÖZLER SENİN MESAJINDA ALINMA.

Çek git mehmet 1973 ALLAH ın izni ile Mahmut efendi cemeati ile F.Gülen cemeati arasına FİTNE SOKMA HİZİPLEŞMELERE NEDEN OLMA.
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
Ehli kitapla ilgili amentüde ititfak konusunda kimse burada Fethullahçı kafasıyla konuşmasın.Kur'an penceresinden baksınlar meseleye.Azıcık beyinlerini çalıştırsınlar.Taasupluk kabuğundan çıksınlar diyorum onlara...
 
Katılım
15 Kas 2006
Mesajlar
6,088
Tepkime puanı
637
Puanları
0
Ehli kitapla ilgili amentüde ititfak konusunda kimse burada Fethullahçı kafasıyla konuşmasın.Kur'an penceresinden baksınlar meseleye.Azıcık beyinlerini çalıştırsınlar.Taasupluk kabuğundan çıksınlar diyorum onlara...

Kardeşim Allah teala razı olsun sizden beni anlamıyor bu şahıslar belki sizi dinlerler tutturmuşlar bir cemaat!burda dini değiştiriyor adamlar yazılar yazıyorlar artık gazetelerde çekinmeden!
 

eylül

Veled-i kalbî
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
5,223
Tepkime puanı
1,026
Puanları
0
Konum
mavera...
Es-selamü aleyküm...

Konu içerisinde seviye ve üslûba dikkat edilmeyen mesajlar tarafımdan silinmiştir.

Saygı çerçevesinde tartışmalarınıza devam edeceğinizi ümid ediyorum.


Not: Konuyla ilgili şikayetlerinizi raporla bildirebilirsiniz.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Elin siyonist gavuru 100 yıllık geleceğinin garantisini düşünürken, bizim müslümanlar günübirlik birbirinin kuyusunu kazmaya çalışıyorlar.Ula böyle ahlakla böyle geçinmekle nasıl muassır seviyeli ülkelerin seviyesine ulaşabiliriz ki?.Maddeten ve manen çökmüş bir milletiz ne yazık ki?.Daha biz, birbirimizi sevmiyoruz.Bunların hepsi acizlikten öte bir şey değildir.Kendimize gelelm artık yahu!...

GÖZLERİMİ YAŞARTTIN

da

Bir başka konuda bu mesajın TAM TERSİ MESAJ YAZIYOR HATTA iman değerlendirmesi BİLE YAPIYORSUN.
 

MÜTEŞEKKÜR

Kıdemli Üye
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
6,938
Tepkime puanı
198
Puanları
0
GÖZLERİMİ YAŞARTTIN

da

Bir başka konuda bu mesajın TAM TERSİ MESAJ YAZIYOR HATTA iman değerlendirmesi BİLE YAPIYORSUN.

Haklıyı haksızlıklardan, batılı Hak'tan ayıramadığımız müddetçe müslümanlar refaha eremezler.
 

Cevad

Profesör
Katılım
4 Ocak 2012
Mesajlar
826
Tepkime puanı
48
Puanları
0
biz allah bir diyoruz onlar 3 diyor.biz allah doğurmaz diyoruz onlar isa as allahın oğludur diyor.biz hz.muhammed sav peygamberdır diyoruz onlar ise haşa sahtekar.amentumuz nasıl aynı olsun.sadece allahın varlığında mutabıkız.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
İsrailli bir siyonist devlet adamı derki

MÜSLÜMANLAR NE ZAMAN KURAN ı tam anlamı ile anlamaya başlarsa İŞTE O ZAMAN KORKARIZ.

Kıssadan Hisse.

İspatımı işte bu konudaki mesajlar DOĞRU DEMİŞ
 
Üst