Dolar 6 TL'yi Aştı - 10.08.2018 itibariyle 6,11

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
nedenini açıklar mısın?
Dj_ztRTW0AAT9k2.jpg


Başkasının Yanlışını Teraziye Koymadan Önce !! Diğer Kefeye Kendisini Koymalı !! Ne Kadar Doğruyum Diye !!

HALA HÜKÜMETİN DÜMENİ GÖZÜYLE BAKTIĞI İÇİN HAKSIZ
 

ihvanistanbul

AkhenAton
Katılım
4 Eki 2009
Mesajlar
7,663
Tepkime puanı
2,339
Puanları
113
Konum
istanbul
Dj_ztRTW0AAT9k2.jpg


Başkasının Yanlışını Teraziye Koymadan Önce !! Diğer Kefeye Kendisini Koymalı !! Ne Kadar Doğruyum Diye !!

HALA HÜKÜMETİN DÜMENİ GÖZÜYLE BAKTIĞI İÇİN HAKSIZ


iyi de kardeşim hükümet dış güçler dediğinde sen kefeye hükümeti koyuyor musun siz ne yaptınız da biz dış güçlere karşı bu kadar zayıf kaldık diye?
 

Hakperest

Kıdemli Üye
Katılım
13 May 2013
Mesajlar
10,191
Tepkime puanı
3,197
Puanları
113
Konum
:::::YerKüre:::::
Dünyanın süper gücü ambargo vs saldırı yaparken hala dolar yükseliyor yaygarasını yapanlar; ya ahmaktır, ya haindir, ya kindardır. Adam olun bakanlarınızın, vatanınızın ardında durun.
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
iyi de kardeşim hükümet dış güçler dediğinde sen kefeye hükümeti koyuyor musun siz ne yaptınız da biz dış güçlere karşı bu kadar zayıf kaldık diye?
ne mi yaptık Burunson u vermedik, verelim mi (gerçi bu bahane ama hadi onu öne sürelim)

deeee siz niye bu dış güçlerin pisliğini görmüyorsunuzda illa hükümete yükleniyorsunuz, REİS i seversiniz sevmezsinin O; TC nin REİS i , sevmiyorsunuz diye sizdemi vuracaksınız, hani vatanseverlik milliyetçilik, ruhuna elfatiha mı
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
öyle bir yaygara yapıyorsunuz ki memleket battı bitti, dimdik ayaktayız hadi yalan deyin...

"Türkiye'ye sahip çıkmak siyasi bir görüş değildir"
 
Son düzenleme:

ihvanistanbul

AkhenAton
Katılım
4 Eki 2009
Mesajlar
7,663
Tepkime puanı
2,339
Puanları
113
Konum
istanbul
ne mi yaptık Burunson u vermedik, verelim mi (gerçi bu bahane ama hadi onu öne sürelim)

deeee siz niye bu dış güçlerin pisliğini görmüyorsunuzda illa hükümete yükleniyorsunuz, REİS i seversiniz sevmezsinin O; TC nin REİS i , sevmiyorsunuz diye sizdemi vuracaksınız, hani vatanseverlik milliyetçilik, ruhuna elfatiha mı




ben demiyorum. Reis diyor...
 

ihvanistanbul

AkhenAton
Katılım
4 Eki 2009
Mesajlar
7,663
Tepkime puanı
2,339
Puanları
113
Konum
istanbul
Lafa geldi mi dünya lideriyiz herkes bizi kıskanıyor, lafa gelince ambargoyla bilmem neyle uğraşıyoruz. Eski yazılar duruyor. Doların 5 tlyi geçeceğini söylediğimizde rahip olayı yoktu. Müneccimde olmadığımıza göre? Biraz kafayı çalıştırmak yetiyor. Deneyin inanın zarar etmezsiniz. beyin bedava ya!

Sen üretme, sen kar garantili peşkeşler yap, senin dünyan betondan ibaret olsun, sen borçlanarak büyü ve borcunu ödeyecek imkanlardan ziyade anı kurtaracak işler yap, sen dolaylı vergilerle halkın gelir düzeyine bakmadan herkesten para topla sonra de ki dış güçler bize saldırıyor. Adamdan milyar milyar dolar borç almışsın ve parasını istiyor. İstemesin mi? Hibe mi etsin sana parayı? Zorla mı verdiler dış güçler borcu? Toki başkanı bayraktar Allah para gönderiyor inanılmaz birşey dediğinde mutluydu herkes? dış borçlanmada faizler sıfıra yakınken ucuz krediler piyasaya pompalanırken dış dünya bize hayrandı, sermaye nereden gelirse gelsin başımızın tacıydı? Avrupa birliği hedefimizdi. Papa heykeli altında imzalar atılıyordu? Adete ülkemizi pazarlamakla mükellefti siyasilerimiz? Ne oldu kardeşlerim???

geçen bir dünya plan proje açıklandı ekonomiye can vermek için yine betondan ibaret. Ak troll anlamıyor betonun değer üretmediğini. Beton katma değeri olan birşey değil.

Bakın yaşanmış bir örnek vereyim. bundan yaklaşık 8-9 sene evvel, çok yakın bir arkadaşımla iş yapıyorduk anlaşmazlıklar oldu işleri ayırdık. Bir gün ziyaretine gittim baktım iş yerine parke yaptırıyor, boyuyor baştan aşağı..vs dedim napıyorsun? Güzelleştiriyorum dedi. Dedim senin buna değil mala ihtiyacın var. Bunlara niye para harcıyorsun ki? Üstelik mekanda senin değil kiracısın. Kızdı bana. Aradan 3 ay geçmedi, battı. Parkeler ve boya mal sahibine kaldı. Halbuki mal alıp satsaydı kâr edecekti ve acil paraya ihtiyacı vardı. parkeler ve boya değer üretmedi sadece masraf getirdi.

Forumdaki memur arkadaşlar enflasyon farklarını alıyor devletten. Çoook büyük zararları yok. Bol keseden konuşuyorlar nasılsa eksilen birşey yok, can yanmıyor.

Al yıllar önce reis ne diyor:



Bugün siz ne diyorsunuz? Niye bu ikiyüzlülük? Aynı mantıkla yağ kuyrukları olduğunda biz kıbrısa çıkartma yapmadık mı? Amerikan üslerine el koymadık mı? Niye bunlar konuşulmuyorda sürekli yağ yoktu, şeker yoktu propagandası yapılıyor?
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
38536385_150761182501869_7169035577986121728_n.jpg

meselenin özü bu gerisi tırıvırı...............Makale yazmak gerek ama deymez, çünkü niyetler belli. heee bu arada REİS te insan dır yanlışta yapar, yaptığı zamanda ben seviniyorum peygamber değil insan olduğunu ispat etmek için...mevcut hal neyi gerektiriyor onu düşünelim, ,ş artık siyAset üzeri..DİYORUM
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
SİYASET DIŞI DA BAKALIM DERSENİZ MÜSİADIN BİR DEĞERLENDİRMESİ VAR FAYDALI OLUR İNŞALLAH...
....1....

Beklenen ve hesaplanan Dolar kurunun 0.20-0.22 puan üzerinde, % 1.32’lik bir artışla hafta başladı. Hesaplamalar Doların en zor ihtimalle 1 ay sonra bu seyre oturacağını işaret etmekteydi ancak piyasa, beklenti dışı bir atakla yükselme seyrini bir ay öncesine aldı. Bu durumda mevcut hesaplamalara dayalı analiz sonuçları ve ekonomik öngörülerini, bir ay ileri çekmemiz gerekmektedir. Öngörülerden önce bu durumun nedenlerini açıklayalım: 1. İran-ABD yaptırım gerginliği: ABD’nin İran ile G8+1 arasında imzalanan Nükleer Silahlara dair Anlaşmadan çekilmesinin ardından uygulayacağını söylediği ambargo resmen başladı. İlk aşamada ABD İran'ın dolar alımları, altın ve değerli metal ticareti, diğer metaller, kömür ve sanayi ekipmanı yazılımı ticaretine yaptırımları tekrar devreye alacağı ambargoda; ABD, İran'dan petrol alan ülkelerin kasım başından itibaren ithalata son vermelerini istiyor ve aksi takdirde yaptırımlarla karışılacaklarını belirtiyor. Türkiye için durum oldukça riskli. 2. Öncelikle Türkiye’nin bu ambargo kararına uymasını gerektiren hiçbir yasal zorunluluk bulunmamaktadır. Ancak, ABD’nin ticareti devam ettiren ülkelere uygulayacağı yaptırım tehdidi, şu an Türkiye gibi sermaye piyasası kırılgan olan ülkelerde panik havası yaratmaktadır. Türkiye ise altın ithalatında zorlanacağı bir dönem için önlem almaktadır. Oysa burada gözden kaçan husus ise doğal gaz kalemidir. Türkiye’nin İran ticaretinde asıl hassas olan kalem doğal gaz ithalatıdır. Bu kalem ambargo içinde yer almamaktadır. 3. Yaklaşan ticaret savaşlarının ilk tepkileri: I. Dünya Savaşı sonrasında ABD, ihracatındaki sert düşüşe yanıt olarak tarımsal ürünlerdeki tarifeleri yükseltmiş ve bu durum, 1929’daki Büyük Buhran öncesinde dünya genelinde korumacılığın ciddi bir şekilde büyümesine neden olmuştu. 1930’da ABD 20 binden fazla ithal mal üzerinde tarifeleri yükselten Smoot-Hawley yasasını yürürlüğe koymuştu. Koşullar birebir aynı olmasa da bugün ABD yönetiminin izlediği korumacı siyaset, 30’lu yılların hareket planını hatırlatmaktadır. Ancak 30’lardaki sermaye hareketleri ile günümüz dijital dünyası arasındaki büyük hız farkı hesaba alınırsa sonuçların çok daha yıkıcı olacağı açıktır. 4. Zira özellikle teknoloji şirketlerinin hisse değerlerindeki iniş trendi ve borsalardaki aşırı dalgalanmalar bize şunu göstermektedir: İlk büyük satış dalgası yaklaşmaktadır. ABD ve Avrupa borsalarını bizden daha önce vuracak bu satış hisseden yatırımcılar borsalardan yavaş yavaş çekilme pozisyonu almaktadır. Türkiye’deki karşılığının sonbahar sonunda hissedilecek bu dalganın bugün ilk etkilerini görmekteyiz. 5. Euro dolar karşısında son bir yılda %3,7, 15 Şubat'tan bu yana ise %7,5 değer kaybetmiş durumda. Çin'in para birimi ise Şubat ayından bu yana %9.2 değer kaybederek, 1 dolar 6,29 yuandan 6,83 yuana gelmiş durumda. Beyaz Saray Yönetimi, güçlenen dolar nedeniyle, ticaret savaşına girişilmiş ülkelerin para birimlerinin dolar karşısında bu şekilde değer kaybetmesinden memnun değil
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
......2........
6. Türkiye –ABD gerilimi: Çözülmeyen Rahip Bronsun meselesi ve ABD’nin yaptırım tehditleri yatırımcıyı ya bekleme ya da satış yönlü harekete zorlamaktadır. 7. Tahvil fiyatlarında 10 yıllıkların faizindeki rekor artış: 10 yıllık tahvillerin bileşik faizi, bugün 40 baz puanlık artışla rekor seviye olan yüzde 19.59'a çıktı. Gösterge faiz, son beş gün içerisinde toplam 124 baz puan yükselmiş oldu. Tahvil tarafında asıl endişe yaratan unsur ise yine yükselen enflasyon olmaktadır. Enerji zamları, ekmek, süt, ulaşım vs. gibi diğer olası zamlar enflasyon görünümünü bozdukça tahvilde faiz fiyatlama yukarı doğru seyrini devam ettirecektir. Tüm siyasi gerilimler ve belirsizlikler aslında ülkenin risk primini artırarak dövizde satış seyrini tersine çevirmektedir. Sadece dış yatırımcı değil, ülke içindeki yatırım kanadı da beklenti etkisiyle döviz yanlı pozisyon alarak bekleme durumuna geçmektedir. Herkesin böyle davrandığı bir ekonomide bu durum, dövize manipülatif etkisi yapmakta ve özellikle dolar kur balonunu şişirmektedir. “Ülkede belirsizlik var, risk primleri yüksek bir de üstüne yatırım yaparak ya da dövizden vaz geçerek bir risk de ben üstüme almayayım. Önce diğer insanlar harekete geçsin onlara bir şey olmazsa ben de takip ederim!” şeklindeki davranış ise kur şokunu test düzeyinden yerleşme düzeyine doğru çekmektedir. (Döviz kurlarında 3 düzeyden söz edebiliriz: Test düzeyi, yerleşme ve direnç düzeyi. Döviz artmaya başladığında bir noktayı önce test eder. Buraya çıkabildiğini anladığında piyasadan ona nasıl bir tepkinin geleceği çok önemlidir. Piyasa panikler ve bu düzeyi gerçek sanırsa döviz bu noktaya yerleşmeye başlar. Beklenti etkisiyle döviz alımları devam ederse döviz yerleştiği noktada direnç gösterir ve yeni kalıcı kur düzeyi belirlenmiş olur) Anlık ya da günlük döviz kuru sıçramaları karşısında panik davranışı göstermek ve hemen pozisyon almaya başlamak o kuru artırmaktan başka bir işe yaramaz. Çünkü: 1. Zaten o kur düzeyi gerçek yani yerleşik düzey değildir. Sadece bir test düzeyidir. Bu düzey yatırımcının tepkisini ölçmek adına bir göstergedir. Eğer bu tepki yatırımcıdan karşılık bulursa ya da daha açık bir ifadeyle bu blöfü yatırımcı yerse o zaman döviz kuru büyümeye başlar ve seviye testten, yerleşmeye doğru evrilir. 2. Kur artışları ekonomik parametrelerden değil de risk primi algısıyla sermaye hareketlerinden kaynaklanıyorsa (bugün olduğu gibi) bilinmesi gereken şudur: Bu durum manipülatif bir harekettir ve aslında reel bir hareket yoktur. Sadece ülkedeki sermayeyi geri çekmek üzere planlanmış siyasi bir manevradır. Bu manevrada ise finans piyasaları kullanılmaktadır. 3. Bakanlık ya da MB, bu tür ani artışlara ani tepkiler vermezler. Çünkü her sıçramaya her an tepki verilirse bu kez bu durum hükümet politikasını tehdit etmek için kullanılacaktır. Ayrıca tepki verdikçe finansal manipülatörler bu kez artan faiz oranları üzerinden yeni bir şok dalgası başlatırlar. Zaten istenilen de budur.
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
....3....
Ani ve politik dalgalanmalar karşısında yetkililer bir süre bekleme pozisyonu alır ve iç- dış yatırımcıdaki davranışı gözlemlemeye başlar. Davranış (özellikle içte), şayet panik havasına bürünmüşse rahatlatıcı açıklamalar yolunu tercih eder. Yani müdahaleyi sözel yapar. Çünkü bilinen bir gerçek vardır: bu tür durumlarda en fazla panikleyen taraf en fazla kaybeden taraf olacaktır. 4. Panikle ve beklenti etkisiyle pozisyon almak, dövizden yana yatırıma yönelmek ilerde kaybettirecektir. Çünkü şoklar geçicidir. Ancak soğukkanlı bir bekleme dönemi atlatılırsa geçip gider. Bu gibi zamanlarda hareketlilik ekonomik değil siyasidir. Kolay yoldan para kazanma davranışı gösterilirse dalgalanma finansal olmaktan çıkacak ve ekonomik parametreler üzerine sıçrayacaktır. Sonuçta herkes kaybedecektir. Problemin dönemsel finans piyasalarındaki siyasi bir etki olduğunun ve reel ekonomide belli parametrelerin sapmadığının kanıtları:  Türkiye'de ilk 6 ayda 5 bin 782 yabancı sermayeli şirket faaliyete başladı. Geçen yıl aynı dönemde kurulan yabancı sermayeli şirket sayısı 2 bin 838 olarak kayıtlara geçti. Böylece, bu yıl ocak-haziran döneminde kurulan yabancı şirket sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 103,7 arttı.  Bu şirketlerin illere göre dağılımı incelendiğinde, yılın ilk yarısında 31 şehirde anonim şirket kuruluşunun gerçekleştiği belirlendi. En fazla yabancı sermayeli anonim şirket İstanbul'da kuruldu. 382 yabancı sermayeli anonim şirketin faaliyete geçtiği İstanbul'u, 47 şirketle Ankara, 44 şirketle İzmir, 25 şirketle Antalya ve 20 şirketle Bursa izledi.  Söz konusu şirketler İstanbul'a 132 milyon 723 bin 535 lira, Ankara'ya 11 milyon 536 bin 497 lira, İzmir'e 6 milyon 171 bin 500 lira, Antalya'ya 2 milyon 524 bin 950 lira ve Bursa'ya 3 milyon 640 bin liralık yatırım yaptı.  Bu dönemde, yabancı sermayeli kuruluşların Türkiye'ye gelerek ortaklık kurduğu şirketlerdeki payları, anonim olanlarda 174 milyon 480 bin 981 lira, limitedlerde 1 milyar 73 milyon 288 bin 500 lira oldu.  Döviz dalgalanmaları atlatılana kadar devlet, akaryakıtta ÖTV’den vazgeçerek 1.75 milyar liralık vergiden feragat edebildi. Yani bu vergi kaybını kompanse edebilecek bir kaynağa sahip. Hatta kur normal seyrine oturana kadar da bu uygulamaya devam edeceğinin sinyalini verdi.  Turizm ve hizmetler sektöründe kapasite kullanımı son 8 yılın zirvesini gördü.  Dövizdeki dalgalanmanın geçici olduğunun bir kanıtı da petrol düzeylerindeki yatay seyirdir. Brent petrolde, teknik olarak 73,42 ile 73,65 dolar aralığının direnç, 72,96 ile 73,19 dolar aralığının ise destek bölgesi olarak izlenebileceği belirtilmektedir.
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
....4.....
 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerinden derlenen bilgilere göre, Türkiye'de tasarruf mevduatları ilk yarıda geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 19,6 artarak 1 trilyon 38 milyar 392 milyon 966 bin liraya yükseldi. Geçen yıl için nüfusu 80,8 milyonu aşan Türkiye'de, böylece kişi başına ortalama tasarruf miktarı da 12 bin 850 lira oldu. Bu durum milli gelir ve reel kazançla doğru orantılı bir gelişmedir.
Bu ortamda iktisadi anlamda söylenecek tek bir mantıklı tedbir vardır:
 SAKİN OLMALI, PANİK YAPMAMALIYIZ!
 PANİKLE YANLIŞ BİR POZİSYON ALMAMALIYIZ!
 ALACAĞIMIZ ANLIK YATIRIM POZİSYONU İLE ETKİNİN REEL EKONOMİK PARAMETRELERE SIÇRAMASINA İZİN VERMEMELİYİZ!
 HER ŞEYİN KONTROL ALTINDA OLDUĞUNU UNUTMAMALIYIZ! BU SÖZÜN BİZE DEVLET TARAFINDAN VERİLDİĞİNİ, SÖYLENDİĞİNİ HATIRLAMALIYIZ!  OYUNUN SİYASİ BİR MANİPÜLASYON OLDUĞU GERÇEĞİNİ UNUTMAMALIYIZ!
 DOLARIN BEKLEDİĞİ TEPKİYİ GÖREMEDEN KENDİ SEYRİNE DÖNMESİ İÇİN, BEKLEMEDE KALMALIYIZ!
 2003 YILI ÖNCESİNDE ÇOK DAHA KÖTÜ DURUMDA OLDUĞUMUZU UNUTMAMALIYIZ!
 TÜRKİYE GEÇMİŞTE BİRİNCİ NESİL REFORMLARI BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİRMİŞ, ENFLASYON VE FAİZİ AŞAĞIYA ÇEKMİŞ, BANKACILIK SEKTÖRÜNÜ GÜÇLENDİRMİŞTİR. TÜRKİYE, ÖĞRENİLEN VE UYGULANAN BU BAŞARI HİKÂYESİNİ YENİDEN YAZABİLECEK GÜÇTEDİR. YENİ SERÜVENLERE GİRMEDEN BAŞARI HİKÂYELERİMİZİ YENİDEN HATIRLAMALIYIZ!
 

gamsız

Profesör
Katılım
10 Ağu 2015
Mesajlar
2,688
Tepkime puanı
377
Puanları
83
Siyasi mantalite ile devam edersek aramızda çirkin yazışmalara sebep oluyoruz buna bende dahilim, ama artık atışmak istemiyorum, he kaçıyon diyen varsa kaldığım yerden başlamaya hazırım :)
 
Üst