Vakıflar Yasası (kapitilasyonlar) AKP'yi kapatma gerekçesidir!

oguz

Yeni
Katılım
29 Eki 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
36
Puanları
0
Vakıflar Yasası, tek başına AKP’nin kapatılma sebebidir. Çünkü, hem Türkiye AB’ye üye olmadığı halde Avrupa Birliği direktifi ile çıkarılmış, hem de devletin değiştirilemeyecek temel niteliklerinden olan laikliğe aykırıdır.
Yasanın laikliğe neden aykırı olduğunu yine Avukat Gülseren S. Aytaş’ın incelemesinden çıkaralım:
* Vakıflar Yasa tasarısı, laik hukuk sistemimize bütünüyle aykırıdır; Müslüman Türk vatandaşlarına verilmeyen hakları, gayrimüslim Türk vatandaşlarına ve yabancılara vermektedir ki, bu durum imtiyaz/ayrıcalık tanımadır. Laik hukuk sisteminde hiç kimseye, zümreye veya yabancılara imtiyaz/ ayrıcalık (kapitülasyon) tanınmaz. Herkes kanun önünde eşit haklara sahiptir, dolayısıyla devlet içinde devlet benzeri yapılanmalar yoktur.

* Devasa küresel vakıflarla Türkiye’deki münhasıran hayır amacıyla kurulan geleneksel vakıfların boy ölçüşmesi/ fiili mütekabiliyet mümkün değildir.

* Yasama ve Yürütmenin en temel ve vazgeçilmez görevi, Türk vatandaşlarının millî çıkarlarını ve haklarını diğer devletlere karşı koruyucu ve kendi vatandaşları arasında ayrımcılık yapmayan, ülke kalkınmasına/ ilerlemeye yönelik yasalar çıkarmak ve uygulamaktır.

* Millî ve üniter bir devlet olan Türkiye’nin, çağdaş laik hukuk sisteminden vazgeçme lüksü yoktur. Çünkü millî ve üniter bir devlette “ayrı hukuk sistemi talepleri” kabul edilemez.

* Lozan’daki görüşmelerde siyasî ve idarî yetkileri olmadan Türkiye’de kalmasına izin verilen Fener Rum Patrikhanesinin uluslararası yetki/ ekümeniklik talebi, hukuk sistemimizden ayrı bir hukuk gerektirmekte olup, laikliğe aykırıdır.

* Ekümeniklik talebinin, özel statü talebi niteliğinde ve hukuk birliği gerektiren laik hukuk sistemine aykırı olduğu hususu, Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin Haziran 2007’de verdiği karar ile de sabittir.

* * *

Günümüzde, “Atatürk, 1939 Tanzimat Fermanı ile başlayan Batılılaşma sürecinin devamıdır” şeklinde propagandalar yapılmaktadır. Oysa Atatürk, Batı’nın yüzyıllık sömürü projelerini, Lozan’da tasfiye eden, tam bağımsızlık ve egemenlikten taviz vermeyen, bütün bunları gerçekleştirirken dünya üzerindeki 45 bağımsız devletten 40 devlet ile dostluk antlaşması yapan gerçek bir önderdir.
Pakistan’ın kurucusu Muhammed Ali Cinnah, “O, Türkiye’yi kurmakla bütün dünya uluslarına Müslümanların seslerini duyuracak kudrette olduğunu ispat etti. Kemal Atatürk’ün ölümüyle Müslüman dünyası en büyük kahramanını kaybetmiştir. Atatürk gibi bir önder önlerinde bir ilham kaynağı olarak dikildiği halde Hind Müslümanları bugünkü durumlarına razı olacaklar mı?” demiştir.
Peki Türk Müslümanları, Vakıflar Yasası’na razı olacaklar mı?

* * *

* Bir ırk veya cemaati desteklemek üzere vakıf kurulması, Anayasamızın 10. maddesinde zikredilen eşitlik ilkesine ve Medeni Kanunun 101. maddesi hükmüne aykırı olup, hukuken mümkün değildir. Dolayısıyla Cumhuriyetten önceki şer’i hükümlere uygun olarak kurulan cemaat vakıfları, bugünkü laik hukuk sistemine ve Medeni Kanun’a uygun olarak kurulmuş yeni vakıflar gibi işletilemezler; faaliyetlerine Lozan’da ve Atatürk zamanında çıkarılan 2762 s. Vakıflar Kanunu’nda öngörülen statüde devam edebilirler.

* Vakıflar Yasa Tasarısı, Lozan Antlaşması’nın 39/2, 39, 40, 42 ve özellikle 45. maddesi hükümlerine, Anayasamızın 10. maddesinde zikredilen eşitlik ilkesine, Medeni Kanunun 101. maddesine bütünüyle aykırıdır.

* Laik hukuk sistemine göre herkesin kanun önünde eşit olduğu, dolayısıyla, gayrimüslim Türk vatandaşlarına, Müslüman Türk vatandaşlarına veya Yunanistan’daki Türk azınlığa verilmeyen hiçbir hakkın verilemeyeceği hususu unutulmamalı, Lozan’a, Anayasaya, Medeni Kanuna, Cumhuriyetimizin temel niteliklerinden biri olan laiklik ilkesine ve millî çıkarlarımıza aykırı olan Vakıflar yasa tasarısı, derhal geri çekilmelidir.
(Bu satırlar yayınlandığında yasa geçmişse veto edilmeli veya CHP ve MHP Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusunda bulunmalıdır.)
Arslan bulut
 

oguz

Yeni
Katılım
29 Eki 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
36
Puanları
0
Laikliğe aykırıdır değildir bu beni ilgilendirmiyor
yanlız
Bu milletin çıkarlarını düşünmeyenler çiğnetenler ,Avrupadan aldıkları direktifleri uygulayanlar işte bu beni rahatsız etmektedir
Allah aşkına şu vakıflar kanununu niçin çıkardınız bu millete bir faydası varmıdır bir açıklarmısınız ,yoksa verilen sözlermi yerine getirilmektedir merak ediyorum..
 

Turkbeyi

Ordinaryus
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
2,960
Tepkime puanı
273
Puanları
83
Konum
Karaman
evet vakiflar yaasi neden cikarildi.? bilen aciklasin lutfen

Vakıflar Yasası, işgal ve misyonerlik

16.gif

Sadi SOMUNCUOĞLU

Vakıflar Kanunu niçin yeni baştan yapılıyor, bunun gerekçesi nedir? Cevabı çok açık, AB-ABD ikilisi istediği için. Bu dayatma, 2003’ten itibaren AB ilerleme raporlarında ve zirve kararlarında, ABD’nin açık beyanlarında, bütün boyutlarıyla var. Aynen sözde “sivil” anayasa oyununda olduğu gibi.
vakiflaryasasai.jpg

Bu yeniden düzenlenmesi ile ne yapılmak isteniyor? Cevabı tasarıda var. Mesela; Azınlık (Hristiyan) vakıflarına dönüşün sağlanması, bunları imtiyazlı hale getirip, dışarıdan-içeriden her kaynaktan sınırsız yardım alması ve sınırsız faaliyet yapması, Osmanlı asırlarındaki kendilerine ait olduğunu iddia ettikleri ne kadar kilise ve taşınmaz varsa hepsini alması, yabancıların vakıf kurması, tüzel kişilikler halinde teşkilatlanması, ticari işletme ve şirketler kurup istediği yerde istediği kadar toprak alması, misyonerlerin okul açma ve benzeri faaliyetlerde bulunması gibi.

Şimdi de yasadan örnekler verelim:
vakıf.jpg


* Madde 3’de, “Vakıflar: Mazbut, mülhak, cemaat ve yeni vakıfları ifade eder” deniliyor. Bu tanım, Lozan’da senetleri, mütevellileri ve mal varlıkları dondurulan azınlık vakıflarını, Cumhuriyet döneminin vakıflarıyla eşitliyor. Bilindiği gibi Osmanlı Devleti cemaatlere, T.C. Devleti eşit vatandaşlık esasına göre kurulmuştur. Onun için bugün cemaat esasına göre vakıf, dernek, parti kurulamaz. Ancak bunun tek istisnası Lozan’daki bu vakıflardır, statüsü bunun için donduruldu. Şimdi Batı Trakya Müslüman-Türk vakıfları yok edilirken bu dondurulma çözülerek, bunlara normal vakıf statüsü veriliyor.
* Madde geçici 9’da özetle, “Cemaat vakıflarının tapuda; a) Nam-ı müstear veya nam-ı mevhumlar,( İsa Mesih, Hz.Meryem, Kapriya veledi gibi) b) Vakıflar Genel Müdürlüğü veya hazine, c) Vasiyet edilmiş veya bağışlanmış olup da halen bağışlayan veya vasiyet edenler, adına kayıtlı taşınmazları, tapu kayıtlarındaki hak ve mükellefiyetleri ile birlikte vakıfları adına tescil olunur.”
Osmanlıya kadar gidecek olan a,b,c, fıkralarında belirtilen taşınmazların adedi, şimdilik 11.500 olarak ifade ediliyor. Bunlar, ya kendiliğinden fesholan bazı vakıflara ve müstear veya mevhum isimlere kayıtlı olan, ya da haksız iktisap edildiğinden mahkeme kararıyla alınan taşınmazlar. Hepsi verilecek.
* Yabancıların vakıf kurmalarına, kendini bilen hiçbir ülkede olmadığı halde, imkan veriliyor. (md.5) Bunlar istedikleri yerlerde şube ve temsilcilik açabilecek, istedikleri kadar toprak alabilecek. Lozan’a aykırı olarak, Patrikhane’nin yönetiminde ve bütün vakıflarda yabancılar görev alabilecek..
* Cemaat ve yabancı vakıflar; “uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunabilirler, yurt dışında şube ve temsilcilik açabilirler, üst kuruluşlar kurabilirler ve yurt dışında kurulmuş kuruluşlara üye olabilirler… yurt içi ve yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan ayni ve nakdi bağış ve yardım alabilirler, … benzer amaçlı vakıf ve derneklere ayni ve nakdi bağış ve yardımda bulunabilirler.” (md.25) Ülkeyi örümcek ağı gibi saran, Lozan’a ve Anayasayı aykırı, kilise vakıfları büyük güç kazanacak.
* Cemaat vakıfları hayrattan olan taşınmazlarını, aynı cemaatten başka vakıflara tahsis edebiliyor.(md.16) Böylece zaman içinde tek cemaate tek vakıf, tek tüzel kişilik olarak örgütlenip, temsil edilecekler.
* Cemaat vakıflarının nasıl sona ereceği belirtilmemiş. (md.25) Nasıl sona ereceği belli olmayan tek tüzel kişilik devlettir. Çünkü o bunu kabul etmez.
* Cemaat vakıfları, “..iktisadi işletme ve şirket kurabilir, kurulmuş şirketlere ortak olabilirler.” (md.26) Yeni mal edinmelerinde, hiçbir sınır yoktur.
* Vakıfların denetimleri de kendileri ve bağımsız kurumlarca yapılacak. Vakıflar Genel Müdürlüğü ancak amaçları açısından takip edecek.
Evet, Hoş geldiniz “sivil örümcekler” , Soroslar, Osmanlıyı çökerten misyoner örgütleri, 5.kol ajanları. Güle güle Ayasofya, sur içi İstanbul.. Ülkemin huzuru, birliği, egemenliği mi diyelim. Haşa..
Sahi bu yasa niçin çıkarılıyordu?

Vakıflar Yasası tartışması şiddetlendi


mecliste%20tartisma%20TBMM.jpg

10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından 9 maddesi yeniden görüşülmek üzere Meclis’e iade edilen ve geçen hafta Meclis Adalet Komisyonu’nda görüşülen Vakıflar Yasası’nın görüşmelerine Meclis Genel Kurulu’nda başlandı. AKP ile MHP arasında türban konusunda sağlanan mutabakat Vakıflar Yasası’nda bozulurken, iki parti milletvekilleri arasında Genel Kurul’da gerginlik yaşandı.


Görüşmelere, Sezer’in iade ettiği maddeler arasında bulunan 5’nci madde üzerinden başlanırken ilk sözü CHP grubu adına Ordu Milletvekili Rahmi Güner aldı. Güner, Vakıflar Kanunuyla Türkiye’nin bağımsızlığı, üniter yapısı ve Lozan anlaşmasıyla elde ettiği kazanımlarının tehlikeye gireceğini kaydetti. Güner, “Bu kanun Türkiye’nin yüz karası olacak” diye konuştu.

MHP’DEN VAKIFLAR YASASI'NA TEPKİ


Genel Kurul’da MHP Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın ise parti grubu adına yaptığı konuşmada, AKP milletvekillerine seslenerek “Partilerine karşı isyana değil, inandıklarını parti yönetimine söyleyecek cesaret ve vicdana davet ediyorum” dedi.
MHP’nin kanuna yönelik yaklaşımının "şovenist" olarak algılanmamasını isteyen MHP’li Yalçın, “Alman vakıflarıyla, Soros vakfıyla, hangi vakfınızla mücadele etmeyi düşünüyorsunuz. Bu yasa ile verdiklerimizi geri almak için sadece kanun yapmak gerekmeyecek, savaşmamız gerekecek. Bizi AB’ye almayacaklarmış, almasınlar, sıcak para gelmeyecekmiş gelmesin. Bu utançla yaşamayalım ve kanuna karşı çıkalım” diye konuştu.

LOZAN’I İYİ OKUYUN

Yasanın 5’nci maddesi üzerinde söz alan AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Vakıflar Yasası’nın yararlı ve hayırlı bir yasa olduğunu savundu. Muhalefeti Vakıflar Kanunu’nu doğru düzgün incelememekle eleştiren Bozdağ, “Konuşanlar Lozan ne getiriyor ne götürüyor, Lozan’ı iyi okumak lazım” dedi. Konuşması sırasında Lozan anlaşmasının 42’nci maddesinin 3. fıkrasını okuyan Bozdağ, vakıflar konusunda bugüne kadar ciddi bir envanter çalışması yapılmadığını, yasayla bunun gerçekleştirileceğini savundu. “Türkler yurtdışında vakıf kurabiliyorsa yabancılar da Türkiye’de kurabilir” diyen Bozdağ, her konuda mütekabiliyeti esas aldıklarını söyledi. Bekir Bozdağ, muhalefetin, "Vakıflar kanalıyla yurt dışından para gelecek" eleştirilerinin haksız olduğunu ifade ederek “Bugün bu vakıflara yurt dışından gayriresmi yollardan para geliyor. Şimdi kayıt kuyut altına alınıyor” dedi. CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ise Bozdağ'ın sözlerine tepki göstererek “Bugün vakıflara yurt dışından gayrı resmi yollardan para geldiğini” şeklindeki sözlerine açıklık getirmesini istedi. Bozdağ ise herhangi bir vakfın gayrı resmi yollardan para aldığını kast etmediğini kaydetti.

MÜEZZİNOĞLU’NUN SÖZLERİ MHP’Yİ KIZDIRDI


Genel Kurul’da, 5’nci madde üzerinde söz alan AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Müezzinoğlu’nun sözlerine ise MHP’liler tepki gösterdi. Batı Trakya’da doğup büyüdüğünü, orada hala akrabaları olduğunu söyleyen Müezzinoğlu’na MHP milletvekilleri “ahkam kesme” şeklinde tepki gösterirken, Müezzinoğlu’nun “Türkiye’nin dünyada hak ettiği saygınlığa sahip olamadığı”na yönelik sözleri ise Genel Kurul’da tansiyonun yükselmesine yol açtı. MHP milletvekilleri Müezzinoğlu’na “sözlerini geri al” diyerek tepki gösterirken, Müezzinoğlu “Türkiye Cumhuriyeti Devleti de milleti de saygındır” dedi.

ÖNYARGILI DEĞİLİZ

Meclis Genel Kurulu’nda milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı da vakıflarla ilgili ayrıntıların yönetmelikle düzenleneceğini söyledi. Yabancıların vakıf kurmasının kendi hukuklarında olması ve uygulaması şartıyla mümkün olacağını, düzenlemeyle, mütekabiliyet ölçüsünde yabancıların Türkiye'de vakıf kurabileceklerini belirten Yazıcı, “Yabancılar, mütekabiliyet esasları çerçevesinde vakıf kurabilecekler. Biz insanlara ön yargılarla bakmıyoruz. Birisi kem gözle bakarsa, elbette ki vakıflar genel müdürlüğü, ülke çıkarlarını korumakla görevli diğer kurumlar da en iyi şekilde müdahale
ederler” dedi.

Yasanın 5’nci maddesiyle ilgili 15 önerge verilirken, bunlardan 7’si işleme konuldu. Muhalefetin önergelerinin kabul edilmediği genel kurulda, AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ’ın “Yeni vakıfların kuruluşunda, amaçlarına göre özgülenecek asgari mal varlığının, her yıl Vakıflar Meclisince belirlenmesi”ne ilişkin önergesi kabul edildi.
Kaynak:anka
 

alparslan44

Paylaşımcı
Katılım
31 Ara 2007
Mesajlar
114
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Web sitesi
www.ulkuocaklari.org.tr
birilerine verilen sözler parca parca yerine getiriyorlar . milletin eline baş örtüsünü verdiler millet baş örtüsünü çözmeye çalışırken adamlar rahat rahat vakıflar yasasını gecireceğine inanıyorlar . akp yi tayip i savunanlar bu yasa milletin yararına mı zararına mı ? gerci bundan önce akp nin hangi yanlışını gördünüz ki bunuda göresiniz deve kuşu gibi kafanızı kuma gömmüşsünüz tayip ne derse dogru diyorsunuz kafanızı kumdan cıkarında bi bakın neler oluyor görün artık gerçekleri
 

serair

Asistan
Katılım
20 Eki 2007
Mesajlar
498
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Avukat Gülseren S. Aytaş’ın incelemesinden:

* Vakıflar Yasa tasarısı, laik hukuk sistemimize bütünüyle aykırıdır.


Hayırlısı olur,olsun inşaAllah...
Neymiş?
Laik sistemimize aykırıymış,o halde iyi bişey olmalı:).
(Parantez içinde;:O)


TBMM Genel Kurulunda, Vakıflar Yasasının 16. maddesi üzerinde söz alan CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk,
yasanın, ulusal çıkarlarla bağdaşmadığını,
toplumu cemaatlere ve tarikatlara bölen gerici bir düzenleme
olduğunu ileri sürdü.

Köktürk, düzenlemenin savunulduğu gibi
bir sivilleşme, demokratikleşme, temel hak ve özgürlüklere saygı projesi olmadığını
öne sürerek, ''Bu düzenleme, AB ve ABD desteğiyle yeni
Osmanlıcılık anlayışının ulusumuza dayatılması anlamına gelmektedir
'' dedi.

MHP Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman da ''Gizli oturum'' taleplerinin,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''(Kanunun çıkarılmasının milli menfaatlerin gereği olduğu)
ifadesinden ne kastedildiğini, Meclise, millete açıklanması maksadına yönelik'' olduğunu ifade etti.

www.tgrthaber.com.tr/news_view.aspx?guid=2586d2cd-c38f-4a0f-bba1-dffb3a76c25a

 

Turkbeyi

Ordinaryus
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
2,960
Tepkime puanı
273
Puanları
83
Konum
Karaman
helal serair ha gayret cok iyi bir akplisin tebrik ederim
 

abdullah sinan

Paylaşımcı
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
382
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Arkası Karanlık Partiden...

Müslümana hizmet bekleyen de kabahat...

Milli Gençlik Vakfını 2005 yılında bunların döneminde M. Ali Şahin denilen hain döneminde kapatıldı... 168 kalem malına el konuldu...

Şunlara bak sen... Gavura hizmet için yanıyorlar...
 

kemalali

Profesör
Katılım
18 Ağu 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
10
Puanları
0
Hayırlısı olur,olsun inşaAllah...
Neymiş?
Laik sistemimize aykırıymış,o halde iyi bişey olmalı:).
(Parantez içinde;:O)

Hangi kesimden olsa bile buna karsı olunmalı. Biz de dini hassasiyetimizle karsı cıkarız.

TBMM Genel Kurulunda, Vakıflar Yasasının 16. maddesi üzerinde söz alan CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk,
yasanın, ulusal çıkarlarla bağdaşmadığını,
toplumu cemaatlere ve tarikatlara bölen gerici bir düzenleme
olduğunu ileri sürdü.


Bu yasa İslami vakıflar icin degil azınlık (Hristiyan, Yahudi) vakıfları icin gecerli.
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Oğuz kardeşim kapatmak isteyen olursa bu yasanın çıknmasını beklemez biliyorsun. Kapatmak için bir haftalık iftira kampanyası yeterli. Kartelin desteğiyle olur bu. Ama kapatmak için esas gerekçe oluşmadı henüz. Oda AK PARtinin oyunun giderek yükselmesi, halk desteğinde ufak bir çekilme olsun, tepesine binecekler Ak Partinin.
 

alparslan44

Paylaşımcı
Katılım
31 Ara 2007
Mesajlar
114
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Web sitesi
www.ulkuocaklari.org.tr
Hayırlısı olur,olsun inşaAllah...
Neymiş?
Laik sistemimize aykırıymış,o halde iyi bişey olmalı:).
(Parantez içinde;:O)

içeriğini bilmediginiz yasaları akp istiyor diye sizde istiyor destek veriyorsunuz cıkan yasanın iyimi kötümü olduğu sizi ilgilendirmiyor tayip dediyse dogrudur hemen destek veriyorsunuz deve kuşlarını da geçtiniz artık bu yasayayı incelede ondan sonra söyle yasalaşırsa neler olacak ? siyaset ciddi bir iştir körü körüne yapılmaz , körü körüne destek verilen siyaset ülkeyi yok olmaya sürükler .
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Yasa geçti, bakalım kapatabileceklermi?
 

alparslan44

Paylaşımcı
Katılım
31 Ara 2007
Mesajlar
114
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Web sitesi
www.ulkuocaklari.org.tr
akp nin kapatılmasından daha önemli bir konu yokmu? mesala bu yasa ile verilen tavizler yıkılma sürecindeki osmanlının vermediği tavizler, bu yasa ile türk bayragının altında adamlara özerklik kurup devlet içinde devlet olmanın yolu açıyor senin derdin akp nin kapatılması unutmaki şahıslar ve partiler gelip gecer biri gider biri gelir baki kalan devlettir ...
 

oguz

Yeni
Katılım
29 Eki 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
36
Puanları
0
meselelerimize parti pırtı gözüyle bakar ,partizanlık yaparsak sorunlar çözülmez kaybeden ülkemiz ve milletimiz olur..
AKP nin kapatılmasıyla elbetde sorunlar çözülmez ama yanlış yapan babanda olsa doğruyu söylemek ve yazmak bizlere yakışan olur...
 

reis

Kıdemli Üye
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
10,901
Tepkime puanı
414
Puanları
0
Konum
Karadeniz
Arkası Karanlık Partiden...

Müslümana hizmet bekleyen de kabahat...

Milli Gençlik Vakfını 2005 yılında bunların döneminde Vecdi Gönül deinlen hain döneminde kapatıldı... 168 kalem malına el konuldu...

Şunlara bak sen... Gavura hizmet için yanıyorlar...
Şimdi bu yorumu Deve okusaydı "Ulen bende bile doğru yer var ama bu yazının hiç bir yerinde doğru bişey yok" diye kıs kıs gülerdi.
MGV Vecdi GÖNÜL denilen hain(!) döneminde kapatılmış.
Bu kafaya göre Refah Partisi'de Erbakan denilen hain(!!!) döneminde kapatılmış oluyor demek ki..

Mgv'yi kapatma girişimi ne zaman başlamış..?
28 Şubat zamanında..

Mgv'yi kim kapatmış...?
Bir Mahkeme.

Peki Vecdi GÖNÜL ile Mgv'yi kapatan mahkeme arasında nasıl bir bağ var..?
HİÇ..

EeEeE..
Öyleyse sorun ne peki..?

Vecdi GÖNÜL AKP'li yorumu yazan arkadaşta Kökten Akp Düşmanı..

AKP'nin hiç ilgisi olmayan konularda bile vuracaksın kafasına kafasına..

"Ört ki ölem"
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Vakıflar Yasasına Karşı çıkanları anlamak GÜÇ

Üsküdarda bir ermeni vakfına ait hastane vardı

Yüzyıllarca ermeni hastalar o vakıf hastanesinde tedavi olmuş,ama devlet el

koymuş,sen taşınmaz edinemezsin diye,fener rum patrikanesi ile şahıs üzerine :)

Bunun gibi yüzlercesi okul binaları iş hanları vesair

Devlet 1974 te buraları GASP etmiş

Yani kanunla zorla bu insanlardan almış. Şimdi bu yasa bu zorbalığı gideriyor az da

olsa,bu ülkede yaşayan ve bu ülkenin vatandaşı olan gayri müslimlere azınlık

muamelesi yapılmamalı bu KANUN ÖNÜNDE EŞİTLİK anlayışına TERS

O insanlar bu ülkenin VATANDAŞI ise elbette VAKIFTA kurabilmeliler taşınmazda

edinmeliler,hangi çağdayız

Ülke elden gidiyor diye ZILGIT koparmak ta anlamsız
 

abdullah sinan

Paylaşımcı
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
382
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Kardeşim kendi kafamızdan bir şey uydurmuyoruz... 17 yıl MGV başkanlığı yapan bir zatın yazısı ve 2005 yılında bahsi geçen vakıf düşmanı ile MGV'li büyüklerimizin yaptığı konuşmaya dayanarak söylüyoruz. Senin deve en fazla vecdi gönüle itiraz edebilir... Biz de haklısın DEVE deriz... Bundan sonra da kendisine M. Ali Şahin
deriz. Vecdi Gönülü M.Ali Şahin olarak düzeltiyorum...


Şimdi bu yorumu Deve okusaydı "Ulen bende bile doğru yer var ama bu yazının hiç bir yerinde doğru bişey yok" diye kıs kıs gülerdi.
MGV Vecdi GÖNÜL denilen hain(!) döneminde kapatılmış.
Bu kafaya göre Refah Partisi'de Erbakan denilen hain(!!!) döneminde kapatılmış oluyor demek ki..

Mgv'yi kapatma girişimi ne zaman başlamış..?
28 Şubat zamanında..

Mgv'yi kim kapatmış...?
Bir Mahkeme.

Peki Vecdi GÖNÜL ile Mgv'yi kapatan mahkeme arasında nasıl bir bağ var..?
HİÇ..

EeEeE..
Öyleyse sorun ne peki..?

Vecdi GÖNÜL AKP'li yorumu yazan arkadaşta Kökten Akp Düşmanı..

AKP'nin hiç ilgisi olmayan konularda bile vuracaksın kafasına kafasına..

"Ört ki ölem"


Vakıf, yapılan bir hayrın süreklilik arz etmesi için o yolda bağışlanan mallar olarak tarif edilmektedir. Mallar ifadesinden ise özellikle uzun ömürlü olan gayrimenkul (taşınmaz) mallar anlaşılmaktadır. Söz konusu mal ayakta durdukça malın kendisinden veya gelirinden vakıf senedinde belirtilen insanlar yararlanmaktadırlar.
Bu “vakıf” tarifine göre karşımıza dört ayrı muhatap çıkmaktadır. Birincisi “Allah rızası için” başkalarına iyilik yapmaya niyetlenen kimsedir ki buna “Vakfeden” denmektedir. İkincisi kendi mülkiyetinde iken ve hiçbir zorlama da olmadığı halde başkalarına iyilik yapmak adına “Vakfedilen mallar” dır. Üçüncüsü vakfedilen malların ki onlar durdukça malların hangi gaye ve ne şekilde kullanılması gerektiğini yazarak tarifname denilebilecek “Vakıf senedi”dir ve vakıf mallarından “yararlanan insanlar” dır.
VAKIF, BİR HAYIR KURUMUDUR
İlk vakıf, Âl-i İmran suresi 92. ayeti inzal olduktan sonra kurulmuştur. Allah (c.c) bu ayetinde; “Sevdiğiniz şeylerden (başkalarının yararlanması için) vermedikçe birr’e (iyilik yapanlar sınıfına) erişemezsiniz. Allah (c.c) bu yolda ne harcadıysanız şüphesiz onu bilir” buyurmaktadır. Medineli Ensar’ın zenginlerinden Ebu Talha’nın malları içerisinde en çok sevdiği, tatlı su kuyusu da olan hurma bahçesini vakfetmek istedi. Peygamberimize de bilgi vererek bahçesinin gelirini Allah rızası için ve başkalarına iyilik yapmak isteğiyle vakfetti.
Hayatının düzenini başkalarına (insan-hayvan, mü’min-kafir, fakir-zengin ayırt etmeden) iyilik yapmak için adayan Müslümanlar, vakıf malları o kadar çoğalttılar ki. Osmanlı İmparatorluğu tam bir “Vakıf medeniyeti” olarak tam 700 yıl hayat sürdü.
Toplumun bütün kesimlerini kaplayan sayısız vakıf eserleri ile devletin desteğine ihtiyaç duyulmadan millet kendi içindeki her türlü (fakir, yoksul, dul, yetim, öğrenci gibi) yardıma muhtaç insanları korudu ve gözetti. Fakirlikten dolayı evlenemeyen genç kızlar için çeyiz vakfı, kanadı kırık olduğundan göç yapamayan leyleklere yardım vakfı, fakirlere yemek dağıtan İmaretler ve daha binlercesini kurdu. Atalarımız millet olarak vakfa büyük bir önem atfetmiş, vakıflara her türlü desteği severek vermiş ve onların gayeleri doğrultusunda hayatiyetlerini sürdürmelerine yardımcı olmuştur. Kendi mülkiyeti için arazi, arsa veya gayrimenkul alırken o yerin vakıf olma ihtimalini hep göz önünde tutmuş, vakıf olduğundan şüphelendiği arsa veya arazileri kesinlikle satın almamıştır.
MİLLİ GENÇLİK VAKFI
İkinci vakıf şekli ise toplum içerisinde herhangi bir sahada muhtaç insanların önceden tespiti yapılarak, onların hayırseverlerin yardımlarına kavuşması için çalışan vakıflar olmuştur. Yani önce muhtaçlar belirlenmiş daha sonra bunlara gayrimenkuller ihdas edilerek, onların vakıf gelirlerinden yararlanması yoluna gidilmiştir. Birincide “Mallar vakfedilip, yararlanacak insanlar oluşturulurken, ikincide muhtaç insanlar belirlenerek onların ihtiyaçlarının giderilmesinde mallar oluşturması” şekli kullanılmıştır.
İkinci vakıf kuruluşuna örnek, 1975 yılında merkezi Ankara olarak kurulan “Milli Gençli Vakfı”dır. Yardım için hedef aldığı kitlesi, çocuklar ile genç erkek- kız öğrencilerdir. Öğrencilere yurtlar açmış, fakir öğrenciler için burslar vermiş, derslerinde başarılı olamayanlar için çeşitli derslerden ücretsiz kurslar tertiplemiş ve onların “Vakıf senedinde de belirtilen Milli ve Manevi değerlerimize bağlı olarak yetişmelerine çalışmıştır”
MGV’Lİ OLMAK ŞEREFTİR
Ben kardeşiniz de 1980 yılında başlayan “Milli Gençlik Vakfı Genel Başkanlığı”nı kesintisiz 17 yıl yürütmüş ve 1997 yılında yapılan olağan Genel Kurul ile (rahmetli) Adnan Demirtürk kardeşimize devretmiştim. Aynı genel kurul bana, ittifakla “Milli Gençliğin Şeref başkanı” unvanını vermiştir. Bu 17 yıl içerisinde (Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 25.02.2004/957 kararında da belirtildiği gibi) 1878 şubesi, 350 bin kayıtlı genç üyesi çoğu kendi mülkü olan 150 kadar büyük öğrenci yurdu oluşmuş bulunmaktaydı. Ve gençliğimiz, sevgi ve kardeşliğin örneği olmuş, her zaman haksızlıklardan ve kavgadan uzak durmuştur.
İşte bu vakıf bugün maalesef kapatılmış olduğundan gençlerimize yardım ve destekte bulunamamaktadır. Hem de 29 yıllık şerefli bir çalışma mazisine, bu süre içerisinde hiçbir şube ve üyesinin yasa dışı bir eylemi olmamasına ve bir suç almamasına rağmen.
VE AKP HÜKÜMETİ
Vakıflar Genel Müdürlüğü 1999 yılında Milli Gençlik Vakfı’nın kapatılması talebiyle Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesine başvuruyor. Bu, 28. Şubat baskılarının yoğun bir şekilde devam ettiği bir zamandır ve hükümette ANAP-DSP-MHP bulunmaktadır. Ama mahkeme 19.11.2002/755 tarihinde, delil yetersizliğinden dolayı “Milli Gençlik Vakfı’nın kapatılamayacağına” karar veriyor ve masraflarını davacı Vakıflar Genel Müdürlüğüne yüklüyor. İşte AKP hükümeti bundan sonra karşımıza çıkıyor.
Vakıf yönetimi bir heyet oluşturarak, Başbakan’ın ve Sayın Bakanın da içinde yetiştiği “Milli Gençlik Vakfı”nın çalışmalarına devam edebilmesi isteğiyle Vakıflar Genel Müdürlüğünün bağlı bulunduğu Devlet bakanı Mehmet Ali Şahin’i ziyaret ediyorlar. MGV için verilen “Mahkeme kararına uyulmasını ve davanın temyiz edilmemesini” istiyorlar. Söz konusu heyete, “konuyu bir inceleyelim” diyerek geçiştiren Sayın Bakan, 15 günlük temyiz süresi içinde mahkeme kararının Yargıtay’da temyizine onay veriyor.
VAKIF KAPATILIYOR
Yargıtay, 18. Hukuk Dairesi 25.02.2004/957 tarihli kararıyla mahkemenin kararını bozuyor ve dosyayı iade ediyor. Aynı mahkemede aynı duruşma bir kere daha yapılıyor. Bu sefer mahkeme 03.06.2004/232 tarihli kararıyla Vakfın kapatılmasına ve mallarının hazineye devredilmesine karar veriyor. Bu kere MGV avukatları 22.02.2005 tarihli dilekçeleri ile Tashih-i Karar istiyorlar. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 26.04.2005 tarihli kararıyla eski kararında israr ediyor ve böylece MGV’nin Türkiye’deki hukuk yolu kapanıyor.
Mahkemeler bağımsızdır. Verdikleri karardan niçin hükümet sorumlu olsun, denilebilir. Eğer Hükümet mahkemenin ilk kararına (19.11.2002/775 tarihli) uyarak, kararın temyizi yoluna gidilmesi yolu tercih edilmeseydi, bugün Milli Gençlik Vakfı kapatılmamış ve çalışmalarına devam ediyor olacaktı.
Her iktidar bir yönüyle tarihe geçmektedir. Bu iktidar da tarihe; “kiliseleri ihya eden (onaran) ama Vakıfları kapatan iktidar” olarak geçecektir.

Nevzat Laleli
 

oguz

Yeni
Katılım
29 Eki 2006
Mesajlar
1,560
Tepkime puanı
36
Puanları
0
Vakıflar Yasasına Karşı çıkanları anlamak GÜÇ

Üsküdarda bir ermeni vakfına ait hastane vardı


Yüzyıllarca ermeni hastalar o vakıf hastanesinde tedavi olmuş,ama devlet el

koymuş,sen taşınmaz edinemezsin diye,fener rum patrikanesi ile şahıs üzerine :)

Bunun gibi yüzlercesi okul binaları iş hanları vesair

Devlet 1974 te buraları GASP etmiş

Yani kanunla zorla bu insanlardan almış. Şimdi bu yasa bu zorbalığı gideriyor az da

olsa,bu ülkede yaşayan ve bu ülkenin vatandaşı olan gayri müslimlere azınlık

muamelesi yapılmamalı bu KANUN ÖNÜNDE EŞİTLİK anlayışına TERS

O insanlar bu ülkenin VATANDAŞI ise elbette VAKIFTA kurabilmeliler taşınmazda

Dünyaya polyana gözüyle bakan güzel kardaşım benim...
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
İşte bu vakıf bugün maalesef kapatılmış olduğundan gençlerimize yardım ve destekte bulunamamaktadır.

abdullah sinan , siz iyi bir sihirbazsınız zira MGV nin kapatılmasıyla ilişkili dava 1999 da 28 Şubat sürecinde başladı vekapatma kararına varıldı

Bu işin faturasını nasıl AKP hükümetine çıkardınız hayret

Bu yeni yasa MGV nin hazineye devredilen mallarını geri veriyor mu?

sorun burada aslında bir yorgan kavgası sanırım
 

abdullah sinan

Paylaşımcı
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
382
Tepkime puanı
1
Puanları
0
abdullah sinan , siz iyi bir sihirbazsınız zira MGV nin kapatılmasıyla ilişkili dava 1999 da 28 Şubat sürecinde başladı vekapatma kararına varıldı

Bu işin faturasını nasıl AKP hükümetine çıkardınız hayret

Bu yeni yasa MGV nin hazineye devredilen mallarını geri veriyor mu?

sorun burada aslında bir yorgan kavgası sanırım


La havle...

Yav senin gibi tipleri anlamakta zorluk çekiyorum...

Kardeşim yukarda ki yazıyı okumadığına eminim.

Bir de şu herşeyi biz biliriz havasından kurtulun. Enelerinizi, benliklerinizi bir kenara bırakıp biraz da vicdan müftüsüne danışarak AKP'nin MGV'ye davranışını değerlendirmeye gitsen olay biter...

Bu arada sihir ve büyü gibi batıl davranışlar size yakışır... Bize ise sizin sihir ve büyülerinizden insanları uyandırmak düşer...
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Kardeşim yukarda ki yazıyı okumadığına eminim.
Yok milli gazeteden biliyorum

MGV nin mallarının geri iadesine yetmiyormuş bu yasa sanırım

bu yüzden gazetede epey eleştirildi

Merak buyurmayınız paylaşımınızı okudum,güzel bir yazı ama bana göre maksatsız
 
Üst