Bir tuval aldım karşıma,
Fırçalarla seni anlatacaktım,
Önce gülen bir güneş çizdim.
Işıdı , tuvali sıcacık bir duygu kapladı,
Sonra sevdamızın sonsuzluğunu,
Masmavi bir gökyüzüyle çizdim.
Özgürlüğe kanat çırpan iki tane de kuş,
Kararlılığımızı göstermek için ,
Tepesinde kar olan bir dağ çizdim.
Dağın doruklarından şırıl şırıl akan bir dere,
Tek olan yüreğimizi derenin kenarında,
Sade bir barakayla çizdim.
Düz ovalara , saçlarını anlatmak için ,
Altın sarısı başaklar çizdim.
Çiçekler çizdim başına tac diye.
Bir tek gözlerini anlatamadım tuvale,
Hem sevecen , hem hüzünlü,
Bir bakış bin mana ,
Çizemedim , ifadesini bulamadım ,
Seni mısralarla anlatayım dedim ,
Yüzüme gözüme bulaştırdım.
Seni ne tuvale , ne mısralara ,
Ne yüreğime sığdıramadım.
Sonra iki kelime,
Seni seviyorum dedim.
VEYSEL
Fırçalarla seni anlatacaktım,
Önce gülen bir güneş çizdim.
Işıdı , tuvali sıcacık bir duygu kapladı,
Sonra sevdamızın sonsuzluğunu,
Masmavi bir gökyüzüyle çizdim.
Özgürlüğe kanat çırpan iki tane de kuş,
Kararlılığımızı göstermek için ,
Tepesinde kar olan bir dağ çizdim.
Dağın doruklarından şırıl şırıl akan bir dere,
Tek olan yüreğimizi derenin kenarında,
Sade bir barakayla çizdim.
Düz ovalara , saçlarını anlatmak için ,
Altın sarısı başaklar çizdim.
Çiçekler çizdim başına tac diye.
Bir tek gözlerini anlatamadım tuvale,
Hem sevecen , hem hüzünlü,
Bir bakış bin mana ,
Çizemedim , ifadesini bulamadım ,
Seni mısralarla anlatayım dedim ,
Yüzüme gözüme bulaştırdım.
Seni ne tuvale , ne mısralara ,
Ne yüreğime sığdıramadım.
Sonra iki kelime,
Seni seviyorum dedim.
VEYSEL