Türkiye Bir İslam Ülkesi mi?

  • Konbuyu başlatan SaLtan
  • Başlangıç tarihi

Türkiye Bir İslam Ülkesimi

  • Evet

    Oy: 8 16.0%
  • Hayır

    Oy: 32 64.0%
  • Yorum Yok

    Oy: 10 20.0%

  • Kullanılan toplam oy
    50

stu

Üye
Katılım
20 Haz 2007
Mesajlar
72
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Kimin şeriatını uygulayacağız İran'ın mı Suudi Arabistan'ın mı bırakın bu işleri

sa neden şeriat diyince akla illa o iki ulke geliyor bu ulkelerin de şeriatı nasıl ve ne kadr uyguladıgı belli orenk bile gosterilemez şeriat ulkelesi için eger bu ulkeleri ornek alırsak bende ozaman sana hak veririm ama neden aklına yada aklımıza osmanlı gelmiyor osamnlı şeriatla yonetilmiyormuydu şeriatla yonetmedi dunyayı himayemeizdeki hangi ulkeye zulum etmişiz hangi ulkenin dinini veya dilini degiştirmişiz peki bunu yaparken neden gunum uzdeki gibi baskıcı zulumcu dinini ve dililini degiştirmemmişiz sebebi şeriatın verdi yasalar ve kanunlardır eger gerçek şeriatvarsa zulumun gunah oldugunu bildikleri için biz şeriatı getirirsek uygulayacagımız şeriat sistemi OSMANLI yani kuran şeriatı olacaktır.
 

ayşirin

Şairane
Katılım
7 Şub 2007
Mesajlar
1,269
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Garip memlekette garip kalmış artık islam....islam memleketi gibi görünmemesi için ellerinden geleni yapıyolar...birtarafta islam yaşanmaya çalışırken başka taraflarda zıddı yaşanmaya çalışılıyorken tam bir islam ülkesi demek yanlış olur...batıyı taklid eden bir ülke nereye kadar gider;KARGA KEKLİĞİ TAKLİD EDEYİM DERKEN KENDİ YÜRÜYÜŞÜNÜ ŞAŞIRMIŞ....benliğini unutmuş,kendi özünden giderek kopmuş ülkede islam ağlıyorki.....

ve;şeriat denince yanlış algılanıyor.... tam olarak şeriat=kur'an 'dır...biz bunu istiyoruz...şeriatı yani kuranı yaşamak istiyoruz kendi yolunu şaşırmışlar olarak...Rabbim islamı yaşayanlardan ve müslümanca yaşayıp müslümanca ölenlerden eylesin...AMİN...
 

Berke

Kıdemli Üye
Katılım
12 Ocak 2007
Mesajlar
3,878
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Konum
Masal Aleminde
Şafiî mezhebine göre, bir diyar yahut bir memleket bir defa dahi olsun Müslümanlar tarafından zaptedilmis ise, o diyar ve o memleket artık kıyamete kadar «Darü'I-İslâm»dır. Böyle bir memleket sonradan kâfirlerin eline geçse bile, bu hüküm değişmez. Hatta Müslümanlarla barış halinde bulunan gayr-i müslimlerin ülkeleri de «Darü'l-Harb» değildir .
İmam-ı A'zam'a göre «Darü'l-İslâm»-ın «Darü'I-Harb»e inkılâp edebilmesi için aşağıdaki üç şartın birlikte tahakkuk etmesi lâzımdır. Eğer bu şartlardan birisi noksan olursa, yine o diyar, «Dar-ı îslâm»dır, «Darü'l-Harb» değildir.

l- İçerisinde küfür ahkâmı bitemamiha -yani yüzde yüz- tatbik edilecek. Küfür ahkâmının yüzde yüz tatbik edilmediği meselâ, sadece cuma ve bayram namazlarının kılınabildiği bir diyara «darü'l-harb» denemez.
2- O diyar «Darü'l-Harb»e muttasıl olacak, yani o diyarın sınırları ve komşu hudutları tamamen kâfirler tarafından kuşatılmış olacak. Eğer bir diyarın hudutlarından herhangi bir tarafı «Darü'l-İslâm»la muttasıl, yani bir Müslüman memleketine komşu olursa, o diyar «Da-rü'1-Harb» olamaz. Çünkü İmam-ı A'zama göre «Bir Müslüman memleketle komşu olan Müslümanlar tamamen mağlûp sayılmazlar. O Müslüman memleket ile imanî, ahlâkî, itikadî, içtimaî, siyasî, ticarî ve an'anevî ilişkilerini devam ettirebilirler
3- içinde eski eman ile emin bir Müslüman veya zımmî kalmamış olacak. Yani o beldede daha önce can ve mal güvenlikleri mevcut olan Müslümanların veya zımmîlerin (gayr-i muslini azınlıkların) bu güvenlikleri bir kâfir istilâsıy-la ortadan kalkmış olacak.

Bu üçüncü şart, ancak bir İslâm beldesinin kâfirlerin istilâsına uğraması halinde geçerlidir.
Şimdi îmam-ı A'zam'm öne sürdüğü üç şartın memleketimiz için geçerli olup olmadığını inceleyelim :

Memleketimiz - lillâhilhamd -, asırlardan beri «Diyar-ı îslâm»dır. Bu keyfiyetini bugün de muhafaza etmektedir. Muamelâta taallûk eden bazı kısımlar müstesna, itikad, ahlâk ve ibadete ait hükümler açıkça ve serbestçe ifa edilmektedir. Kaldı ki muamelâta taallûk eden hükümlerin de büyük bir kısmını, isteyen fertlerin tatbik etmelerine kanunî bir engel yoktur. Devletimiz bir kısım dinî hizmetleri bizzat deruhte etmiş ve bu hizmetleri yürütmek üzere «Diyanet İşleri Başkanlığı»nı kurmuştur. Vaazlar kürsülerden dinî telkin etmekte, islâm'ı anlatmaktadır. Bütün vilâyet ve kazalarda fetva mercii olan müftülükler, fiilen hizmet görmekte, yüzlerce Kur'an Kursu faal olarak çalışmaktadır. Ezan, cemaat, cuma, bayram ve hac gibi İslâmî şeâir canlı ve hayattar olarak varlığını devam ettirmektedir. Binlerce cami ve mescidlerden, günde beş kere Ezan-ı Muhammedi okunmakta, cemaat namazları, cuma ve bayram namazları serbestçe kılınabilmektedir. İsteyen Müslümanlar hac ve umre ibadetini yapabilmektedirler. Kur'ân-ı Kerîm'in ve İslâmî eserlerin neşriyatı rahatlıkla yapıl­maktadır. Dinî bayramlar resmen tatil günü olarak kabul edilmiştir. Müslümanlar evlâtlarına istediği ismi koyabilmekte, hatim duası, mevlit, sünnet düğünü gibi örf ve âdetler varlığını devam ettirmektedir. Din derslerinin okutulması mecbur tutulmuştur. Devletin açmış olduğu binlerce Îmam-Hatip Okulu ve dinî yüksek okullardan, din adamı yetişmektedir. İslâm ülkelerine gidiş geliş serbesttir. Devletin radyo ve televizyonlarında dinî programlar halka takdim edilmekte, özellikle mübarek gecelerde ve ramazan ayında bu programlar yoğunlaştırılmaktadır
alıntı
 

Cümle Mühendisi

Ordinaryus
Katılım
2 Tem 2006
Mesajlar
4,181
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Konum
İzmir
Web sitesi
muhammedesad.blogcu.com
Eğer Şeriat Ülkesi oLsaydı.. milletimizi Özellikle bayanlar Seçim kazanıldı diye meydanlara çıkıp Partileri için Avazları çıktığı kadar bağıramazlardı !...


Hangi parti için olursa olsun çok kötü bir görünüm olduğunu düşünüyorum...

SP & AKP ya da CHP...

Kesinlikle yakışmıyor...
 
Üst