Tecvitsiz Kur’an Okumak Boşunamı ?

meyve

Asistan
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
762
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Kur’an okumanın hiçbir şekli ve tarzı boşuna olamaz. Hiç şüphesiz bütün ibadetlerde olduğu gibi, Kur’an okumakta da daha feyizli ve faziletli haller ve durumlar mevcuttur. Hiç şüphesiz her ibadetin bir usulü, adabı, erkânı ve şekli de vardır. Ama Rabbimiz bizim “yönelişlerimize” ve “kalbimizin temayüllerine” değer veriyor; bizim niyetimize değer veriyor. Allah’a yaklaşma kastıyla, eksik veya noksan da olsa ne biliyor isek, bilgimizi kullanmamızın, Cenab-ı Hak katında makbule şayan olmadığını söylemek doğru değildir. Böyle bir tavır, ubudiyet ruhuna da uygun düşmez. Allah Resulü (sav); “Kur’an’ı zorlandığı halde kekeleyerek okuyana iki kat sevap vardır”1 buyururken; bizim, şöyle veya böyle Kur’an okuyuşumuzu Allah’ın rahmetinin dışında saymamız, kendimize yapabileceğimiz en büyük kötülük olsa gerektir.

Temel meselemiz, Kur’an’ı öğrenmek ve okumaktır. Hatalarımıza bakmadan, eksik ve kusurlarımıza aldırmadan, şunları bilmiyorum, eksik okursam/yanlış okursam günahkâr olurum demeden, iyice öğrendikten sonra bol, bol okurum bahanesine sığınmadan okumak, okumak, okumaktır.

Bahaneler bitmez çünkü. Hatalar da eksik olmaz. Kur’an’ı bilmeyerek yanlış okumakla günahkâr da olmayız. Yüce Allah’ın, kullarına öyle her hatasında azap vereceğini düşünmek, Kur’an’ı anlamamak demektir, İslâm’ı anlamamak demektir, Rahmet Peygamber’inin (sav) mesajını anlamamak demektir. Önemli olan, öğrenmeye çalışmak; öğreninceye kadar da bildiğimizle amel etmektir. Biz öğrenmeye çalıştıkça ve bildiğimizle amel ettikçe, Cenab-ı Hak bilmediğimiz vacip bilgileri de öğrenmemize inşallah kapı açar. Kulun, bildiği ile amel etmesi, aynı zamanda bu bilgilere sahip olmasının bir şükrü; eksik bilgilere ulaşmasının da bir talebi niteliğini taşır. Bildiği ile amel etmemek gibi bir vahamete düşmekten Allah’a sığınalım.

Hiç kuşkusuz, Kur’an’ı doğru okumak için, başka bir ifadeyle “vahiyle geldiği” şekliyle okumak için “tecvit”i bilmek ve uygulamak şarttır. Kur’an’ı öğrendikten sonra ilk hedefimiz tecvidi de öğrenmek ve uygulamak olmalıdır. Günümüzde kitap, kaset ve diğer araç-gereçlerin de yardımıyla ne Kur’an’ı, ne de tecvidi öğrenmek hiç de zor değildir. Ünlü hafız ve kurrâların hatim kasetlerini dinleyerek okuyuşumuzu düzeltmemiz de mümkündür. Önemli olan istemek ve talep etmektir.

Allah’ın Kitabını öğrenmek aslında hiç de zor olmamakla beraber; feyiz ve fazileti öyle yüksektir ki, eğer zorluk bulunsa bile, bunu göze almaya değer niteliktedir. Resulullah Efendimiz (sav): “Sizin en hayırlınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğretendir.”2 Buyuruyor. İbn-i Mes’ud’un rivayet ettiği başka bir hadiste yine Allah Resulü (sav): “Kim Allah’ın Kitabından bir harf okursa onun için bir hasene vardır. Bir hasene mukabilinde on misli sevap vardır. Ben ‘elif-lâm-mîm’e bir harftir demiyorum; elif bir harftir; lâm bir harftir ve mîm de bir harftir.”3 Buyurmaktadır.

Yine, Ebû Hüreyre (ra) rivayet etmiştir ki; Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Bir cemaat Allah’ın evlerinden bir evde toplanır, Allah’ın Kitabını okurlar ve aralarında müzakere ve ders yaparlarsa üzerlerine rahmet iner, onları Allah’ın rahmeti kaplar, çevrelerini melekler kuşatır ve Allah(cc) onları kendi katındaki razı olduğu kulları arasında zikreder.”4

Kur’an bizim her şeyimiz. Biz; mü’minler olarak duayı, ilmi, hikmeti, zikri, fikri, tefekkürü, tezekkürü, namazı, niyazı, ibadeti, tevazuu, emri, daveti, dîni, diyâneti... Hülasa ne kadar maddî ve manevî değerimiz varsa hepsini Kur’an’dan aldık.5 Şu halde, Kur’an üzerine ihtimam göstermek bizim her şeyden önce imanımızın gereğidir.

Lütfen Kur’ân okumaya devam edelim.


Dipnotlar :
1- Buhârî ve Müslim
2- Buhârî
3- Tirmizî
4- Müslim
5- Sözler, S. 331

Süleyman Kösmene/Yeni Asya
www.fikih.info
 

newbahar

Üye
Katılım
3 Ara 2006
Mesajlar
14
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Güzeldi... Allah (cc) razı olsun... Kur'an-ı Kerim'i tecvidsiz okumak anlamı değiştirmediği gibi tecvidli okumakda lafızda bir güzellikden fazlası değildir.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Çatlak seslere itibar etmeyelim !

Kardeşler,

Bu Kuran okuma (tilaveti) konusu çok önemli meselelerimizden birisidir. Son yıllarda modernist bazı türemeler Kuran-ı Kerim'i anlamadan tilâvet ve mukabele etmenin kişiye hiçbir şey kazandırmayacağını ve bu şekilde okumaktansa Kuran'ın meâlini okumanın daha doğru olduğu yaftasını seslendirmektedirler. Bu kesinlikle doğru değildir. Bakınız bu konunun önemini anlatan hadis-i şerifleri aşağıya çıkarmış bulunuyoruz. Lütfen dikkat edelim.
1- Müslim'de rivayet edilen bir hadiste; Ebu Umame (r.a)'den, Resulullah
(s.a.v)'ın şöyle dediği rivayet olunmuştur: "Kur'an'ı öğreniniz. Şüphesiz
o, kıyamet günü ehlin için çok iyi bir şefaatçı olacaktır."
2- Buhârî'de rivayet edilen bir hadiste; Osman İbn Affan (r.a)'dan,
Resûlullah (s.a.v)'ın şöyle buyurduğu rivayet olunmuştur: "Aranızda en
hayırlınız Kur'an'ı öğrenen ve öğretendir."
3- Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor: Hz Peygamber (s.a.v): "Kur'an'ı okumak
kendisine zor geldiği halde onu takılarak okuyana iki sevap vardır"
buyurmuştur (Buhârî, Müslim).
4- İbn-i Mes'ud ( r.a) anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v) "Allah'ın kitabından
bir harf okuyanın, okuduğu harfe karşılık sevabı vardır. Bir iyilik on katıyla
değerlendirilir. Elif, Lâm, Mîm bir harftir demiyorum. Elif de harftir,
lâm da harftir, mim de harftir" buyurmaktadır (Hadis hasen-sahîhtir,Tirmizî ).

Gördünüz mü Kuran okumanın ve tilâvet etmenin fazilet ve sevaplarını ? Peygamber (S.A.V.) Efendimiz ne diyor ? Modernist bu adamlar ne diyor ?
Kuran-ı Kerimi şüphesiz manasını bilerek ve okudukları ile amel etmek niyatiyle ve amel ederek okumak çok daha fazietli ve arzu edilen bir durumdur.
Ancak, bu durum hiçbir zaman Kuran-ı kerimi ancak okuyabilecek bir ilim öğrenen müslümanların amellerini hor ve hakir görmek için bir gerekçe olamaz ve olmamalıdır. Esasen, böyle bir düşünce bozuk bir düşüncedir. Çünkü, hüsn-ü niyet ve niyet-i saliha ve makbul-u sadr-ı amellerin kimlerden südur edeceğini hiç kimse bilemez. Bu yüzden, hiç kimsenin amelini küçük ve beyhude görmemeli herkes kendi üzerine düşeni yapmalıdır.
Vesselâm.

Not: Kuran okumasını bilmeyenler tez elden tecvidli bir şekilde öğrenmeyi başarmalıdırlar. Düz olarak okuyabilenlker ise, yani tecvidli okumayı bilmeyenler sadece kendileri kendilerine okuyabilirler. Başkalarının dinlemesi için ve mukabele olarak okuma yapmaları doğru değildir.
 

newbahar

Üye
Katılım
3 Ara 2006
Mesajlar
14
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Not: Kuran okumasını bilmeyenler tez elden tecvidli bir şekilde öğrenmeyi başarmalıdırlar. Düz olarak okuyabilenlker ise, yani tecvidli okumayı bilmeyenler sadece kendileri kendilerine okuyabilirler. Başkalarının dinlemesi için ve mukabele olarak okuma yapmaları doğru değildir.


Güzel bir başlangıç yaptınız, takdir ettim... Okumanın tilavet sevabı ayrıdır, mealin anlama ve yaşama sevabı zaten ayrıdır. Ama tecvidli olarak okuyamayan bir insanın başkalarına Kur'an okuyamayacağını nasıl delillendirebilirsiniz... İnsan evinde ailesine Kur'anı okuyabilir, öğretebilir. Bildiği kadarını -yanlış bilmemesi kaydıyla- öğretebilir tabiki...
Muhakkak En güzeli Kur'anı "hakettiği" şekilde okumaktır.
 
Üst