Bazı yönetmenler vardır,sinema hayatı boyunca onlarca-yüzlerce film çeker lakin,bunların belki üç-beş tanesi bizim kült olarak tabir ettiğimiz filmler zamirine layık olur.Fakat söz konusu Andrey Tarkovsky olunca emin olun,bu yukarı da yazdıklarım bir an da kendisini sırtından vuran çelişki yumağına dönüveriyor.
Sinema literatürün de çok fazla filmi olmamasına karşın,filmlerinin hala izleniyor olması ve,kendisinin dünyaya gelmiş ender yönetmenlerden olması,Andrey Tarkovsky'nin bir çok yönetmenin yapamadığını,yaptığı ve kemarayı nasıl ustaca kullandığının yegane kanıtıdır.Stalker filmine gelecek olursak.Bana kalırsa sinema tarihin de bilim kurgu alanın da rakibi olmayan bir filmdir.
Film de adı geçen Zone adlı bir bölgeye meteor düşmüştür lakin,ne hikmetse o bölgeye giden inceleme ekiplerinin hiç biri geri dönmemiştir.Bu hasep ile film de dikkatinizi çeken ilk imge "bilinmezlik" olacaktır.Daha sonra bu imgelem dizisini iman mefhumunu betimleyecektir.Film çıkış noktası birbirinden konvansel hayatlarını yaşayan üç kişinin,Zone adlı bölgeye gitme kararıdır.
Her ne kadar aynı yolu ve yol arkadaşlığını tercih etmiş olsalar da,üç karakter de farklı istekler-arzulardan dolayı Zone gitmek istemektedir.Bu üç karakter film de;Stalker(İz Sürücü),Yazar ve Bilim adamı olarak bize sunulmaktadır.Tarkovsky'nin metaforik anlatımının bu film de zirve yaptığını rahatlık ile söyleyebilirim.İz Sürücü,bu dünyadan değildir ve yabancıdır buraya.Yazar duyguyu,bilim adamı aklı,iz sürücü(stalker) ise imanı sembolize eder.Bir tarafıyla Feridüddin Attar'ın Mantıküt Tayr eserindeki yol gösterici kuşa benzetebiliriz iz sürücüyü Yada İsa Peygamber'e.Ki sonunda iz sürücü yorulur bu dünyadan ve kendisine yani imana temenna edilmemesinden ötürü parçalanmaya gider.Aslın da film daha detaylı ve derin bir analiz gerektiriyor,fakat ben uzun bir inceleme yazısı ile sizleri sıkmayı pek istemiyorum.
Film hakkın da bir kaç haşiye düşmem gerekirse,filmin iki kez çekildiğinin bilgisini kesinlikle vermem gerekiyor.İlk negatifler bir yangın da kaybolduğundan dolayı,yönetmen ve oyuncular aynı filmi ikinci kez çekmek zorun da kalmıştır.Bundan dolayı olsa gerek,sinema eleştirmenleri bu filmin,iki kez izlenmesini tavsiye eder.Ayrıca Eduard Artemyev'in o inanılmaz müziklerinin filmi güçlendirdiğini belirtmeliyim.