Sonbahar

yarımelma

Üye
Katılım
11 Ara 2006
Mesajlar
59
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Sonbahar üzerine kim yazdıysa eksiktir biraz , ve de ,
Sanmayın ki bu acizde resim olur sonbahara kelimelerle.
O ne müthis azamettir ne müthis ahenk
Ne kaldı ki o tabloda kimsenin çizmedigi bir renk.
Ben sadece içimdeki tuale deyecegim
Sarılarda kırmızılarda rekleri eritecegim
ruhumun , kelimelerimin fırçasıyla acizane ,
Onu çizecegim sayfalara hece hece...


Nedir sonbaharı ayrı kılan. Renklerimi , hüznümü , sadelegimi yoksa diger mevsimlerden ayrı olarak üzerinde asılı yalnızlıgımı.
Bir ayrılıgı , bir aykırılıgı var bu mevsimin.
Canlı sanki sadece sesi yok duyabilecegimiz.
Yasamaya inat eden tüm yaz renklerinin yanan bir kagıttaki gibi küllenmesidir sonbahar.
Kolu kanadı kırılmıs bir garip yüregin yaslı gözlerle son kez hayata bakısısır o.
Ya da...
Sarı , dalda sallanan bir yapragın yıkılmadım , ayaktayım deyisidir hala soguk rüzgarlara direnirken.
Her seyin soguyup renklerin artık yittigi hayvanların sıgınacak bir kucak arayıp girdigi ama ölmeye yakın bir ana kucagıdır o.
Sanki büyük bir sırrı herkesten saklayan , bir deniz kenarında üsüyerek büzülmüs bu sırrın yakıcılıgı icerisinde yine de yana yana üsüyen bir kadındır o.
Kalabalıklar icerisinde kaybomus Ya da kaybolmasına izin verilmis kendi iç dünyasına yabancılasmıs bos gözlerle hayat aynasına bakan ve orada bir yabancıyla göz göze gelen bir gurbet hikayesidir o.
 
Üst