Seviyorum Kardeşimmmmm !!!

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
SEN'LE SOHBET...

Sevmek...

"Sevmek" dedim.
"Yoluna ölmek" dedi.

"Yol" dedim.
"Alıp başını gitmek" dedi.


"Gitmek" dedim.
Bir "Ahh" çekip, "Dostlardan ayrılmak" dedi.


"Dost" dedim.
Durdu. Bana baktı. "Dost" diye mırıldandı.
"Yüreğime nasıl koysam bilemediğim" dedi.


"Yürek" dedim.
"Dünyaları içine sığdıramadığım" dedi.


"Dünya" dedim.
"Hayatın bir yüzü" dedi.


"Yüz" dedim.
"Ardında ne gizli bilemediğim" dedi.


"Giz" dedim.
"Hep çözmeye çalıştığım" dedi.


"Çalışmak" dedim.
"Bitmeyecek öykü" dedi.


"Öykü" dedim.
"Binlercesini içimde gizliyorum" dedi.


"Gizlemek" dedim.
"İşte, her şeyin bitimi" dedi.


"Şey" dedim.
"Sevda" dedi.


"Sevda" dedim.
"Peşinden koştuğum" dedi.


"Koşmak" dedim.
"Hayat, bir maraton" dedi.


"Hayat" dedim.
"Öyle kısa ki!" dedi.


"Niçin kısa?" diye sordum.
"Yaşanacak çok şey var, zaman yok" dedi.


"Yaşanması gereken ne var? " diye sordum.
"Aşk" dedi.


"Kaç kere?" diye sordum.
"Bin kere" dedi, "Milyon kere"

"Neden bir kere değil?" diye sordum.
"Bütün aşkların toplamı, en yüce ve tek aşk" dedi.


"Önce ona varsan olmaz mı?" diye sordum.
"Keşke olsa" dedi, "Ama önce yoğrulmak gerek"


"Acı çekmek mi?" diye sordum.
"Evet, aşk acısında yok olmak" dedi.


"Yok olunca!" dedim.
"İşte gerçek aşkta o zaman yaşamaya başlarsın" dedi.


"Gerçek aşk!" dedim.
"Büyük o!" dedi.


Durdum. Durdum. Ve sustum!


"Neden sustun?" diye sordu.
"Yüreğim titredi sanki" dedim.


"Neden?" diye sordu.
"Bilmiyorum" dedim. "Büyük O!"


"Evet" dedi, "Büyük O!"
"Nerede?" diye sordum.


"Her yerde" dedi.


"Nasıl?" diye sordum.
"Yüreğini aç" dedi.


"Yüreğimi açmak!" dedim.
"Bir tebessümle bak her şeye" dedi.


"Tebessüm" dedim.
"Her kapının anahtarı" dedi.


"Kapı" dedim.
"Girmeden bilemezsin" dedi.


"Ya korku!" dedim.
"Bilinmeyenden korkar insan" dedi.


"Ben bilmiyorum" dedim.
"Neyi?" diye sordu.


"Ben'i" dedim.
"Sen kimsin?" diye sordu.


"Ben kimim?" diye sordum.
"Sevgiyle beslenensin" dedi.


"Kimin sevgisiyle?" diye sordum.
"Büyük O'nun" dedi.


Durdum. Durdum. Yine sustum.


"Kimsin?" diye sordum.


"SEN'im" dedi.
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|

Üüühüü Galbim Kırıldı:O Deermişim Bilemem Bn Aşık Olucağımı Sanmıyorum:O Tabi Aslında Allah Bilir Ama:O
 

zorbey

Paylaşımcı
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
352
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Zaten askerlik var yakında...İnsanın sevdiğinden ayrı düşeceğini düşünmesi bile çok hüzün verici :( Allah bu durumdaki kardeşlerime ve bana yardım etsin inşallah.Aminnnn:)

. Bende SEVİYORUM KARDEŞİM. Hemde Çokkkkkk.
 
S

Sadece benja

Guest
Bir gece yüreğimin önündeki duvarları yıktım
Yüreğimin bedenime ağır geldiği yerde seni buldum
Yüreğimi senin avuçlarına bırakırken hiçbir soruya gerek duymadım
Sen avuçlarını yumduğundaysa en duyarlı yanımı acıttın
Sevgin benim en güçlü yanımdı
Ve de en zayıf yanım
Seni bile bile seviyorum
Seni bile bile kaybediyorum
Bilir misin, tek kişilik bir düş gibi yaşıyorum bu sevgiyi
Sevgim gibi yazdıklarım da karşılıksız kalıyor
Karşılıksız neyi, ne kadar yaşayabiliriz sevgili
Seni anlamaya çalışıyorum
Sevseydin bu direnişi tek başıma yapmazdım
Seni buldukça nasıl yitirdim
Bu kez başka gittin
Bense bilinmezliklerde kayboldum
Bilinmezliklere hangi mutluluğu ısmarlayabilirim
Anlamıyorum
Sensizliğin insanı çıldırtan sesine yenik düştüm
Kent geceye teslim oldu
Çiçek renge küstü
Bir cinayet işlendi buğulu gözlerimde
Kendi içimde vurdular beni
Yüreğe karşı yürekti aslolan
Ve aslolan bu yenilgi
Yüreğimi avuçlarımın içine aldım
Yürüyorum
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Bilirim ki artık onun gözleri benim için
Issız bir gece vakti
Çok ama çok uzaklardaki
Bir şehrin ışıkları gibidir
Sürekli ona doğru koşmama rağmen
Hiç bir zaman sokaklarında koşamayacağım
Ve hiçbir zaman ona ulaşamayacağım
Ama olsun ;
Ben yine bu şehrin gözyaşlarına kapılıp
Sana aldanırım.
 

hıfz-ı lisan

perekli..
Katılım
7 Haz 2006
Mesajlar
4,381
Tepkime puanı
340
Puanları
0
Konum
İstanbul/Kartal
Duman altı akşamlardan biriydi işte
Geceyi kolumun altına sıkıştırıp, gidiyordum tamda
Seni anlatan her hikâyeyi gömdüm ben bu şehrin topraklarına
Bastığım her yer senden kalıntının izleri
Gözyaşlarımın değmediği bir hasret mi olacak tenin
Hayata sitemlerim doldu taştı
Küçük avuçlarımda şimdi
SANA ÂMİNSİZ DUALAR BİRİKTİRİYORUM
Yokluğunda bedenime dinmeyecek acılar ekiyorum
Arkama bakmadan yeni bir sisler bulutuna dalıyorum
İçim dışım sen olmuşken
Senin hiç haberin yokken

...
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Birine sevginizin tümünü sunmak, Asla sizi de ayni sekilde seveceginin garantisi degildir.

Sevgiye karsilik beklemeyin; Sadece sevginin karsidakinin kalbinde büyümesini bekleyin; fakat olmazsa da, sizin kalbinizde büyüdügüne emin olun.

Birine çarpilmak için bir an yeterlidir, birinden hoslanmak bir saat, ve birini sevmek içinde bir gün yeterlidir, ama birini unutmak ise bir ömür sürer.

Görünüse aldanmayin; kandirici olabilir. Zenginlige aldanmayin; yok olur gidebilir. Sizi güldüren birini seçin çünkü karanlik bir günü aydinlatan sey bir gülümsemedir.Kalbinizi gülümsetebilen birini bulun.

Öyle zamanlar vardir ki, bazen birini öylesine çok özlersiniz ki, onu hayallerinizden çikarip, gerçek hayatta kucaklamak istersiniz. Hayal etmek istediginiz seyi hayal edin, gitmek istediginiz yere gidin, olmak istediginiz kisi olun, çünkü yasayabileceginiz tek bir hayatiniz var ve tüm bunlari yapabilmek için tek bir sansiniz.

Sizi tatli kilacak kadar yeterli mutlulugunuz olsun, güçlü kilacak kadar aci deneyiminiz, insan kilacak kadar üzüntünüz, ve sizi mutlu kilmaya yetecek kadar umudunuz olsun.

Daima kendinizi baskalarinin ayakkabilarina koyun.Eger ayaklariniz aciyorsa, o kisininkiler de aciyordur.

En mutlu kisiler, herseyin en iyisine sahip olanlar degildir, onlar karsilarina çikan herseyin degerini en iyi bilenlerdir.

Mutluluk, aglayanlar, incinenler, arastirma yapanlar, ve çabalayanlar için vardir, çünkü böyle insanlar hayatlarina giren her insanin önemini takdir edenlerdir.

Ask bir gülücük ile baslar, bir öpücük ile gelisir, ve bir gözyasi ile son bulur.

En parlak gelecek, unutulmus bir geçmisin üstünde yükselir, geçmisinizdeki kalp kirikliklarini ve hatalari silmezseniz hayatin içinde ilerleme sansiniz olmaz.


SEVİN.. SEVİN.. SEVİN.. HİÇBİRŞEYİ VE HİÇKİMSEYİ DÜŞÜNMEDEN SEVİN.. SEVGİNİZİ, SEVDİĞİNİZİ ELDE ETMEK İÇİN HER YOLU DENEYİN.

BİRGÜN HERŞEY ÇOK GEÇ OLABİLİR. UNUTMAYIN ...
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Sevmek Budur İşte...

Sevmek inanmaktir.

Sevmek yasamaktir.
ek yasamaktir.
bi, kendisinden de çok duyumsamaktir.

Sevmek sevdigi olmaktir.

Sevmekte ikilikler kalkar, bir olmalara gidilir. Iki ten, iki kalp, iki gönül yoktur sevgide. Tek bir kalp olunur, tek bir yürek olunur.

Sevmek paylasmaktir . Sevdigiyle sevdigini paylasmaktir. Sevdigiyle kalbini bölüsmektir sevmek. Ki tek kalp olunsun.

Sevgide son yoktur. Sevgiler hiçbir zaman son bulmazlar. Biten sevgiler yoktur, bitmis gibi görünen sevgiler vardir. Vazgeçis de yoktur sevgide. Yasandikça yasatilir sevilen. Ama kimi zaman sevgili için kimi zamansa sevginin bir geregi olarak saklanir bu asklar. Vazgeçis yoktur, vazgeçmis gibi görünmek vardir o yüzden.

Sevmekte istemek yoktur. Sevgilinin oldugu yerde son bulur istekler. Bir sey varsa istedigin bu senin için degil, sevgili için istedigindir. Ondan O'nun adina istersin. O'nu daha sonsuz sevebilmek için istersin. Sevme özgürlügünü istersin, kabul edilmesini istersin. Istersin ama bir gün gelir bu istekler de son bulur. Kendinden istersin artik. Sevgiliyi daha çok sevmek istersin kendinden. Sonsuz kilmak istersin. Bu yolda sevgili olur mu, olmaz mi bunu sevgilinin istegi belirler.

Sevmek sevgiliyi istememeyi ögrenmektir. Sevmek sevgiliyi sevgili olmadan sevmektir.

Sevmek; sevmek istemektir.

Sevmek, beklememektir. Beklentilerin son buldugu bir duraktir o. Öyle ki tüm gerçekler, tüm dünya silinir gider. Ne O'ndan anlasilmayi beklersin, ne onu anlamayi. Ne onun gelmesini beklersin, ne onun Leyla, Mecnun olmasini. Bekledigin bir sey yoktur sevmeyi becermek disinda.

Sevmek, gücenmemektir.

Sevmek sevgililerin hiçbir sözüne üzülmemeyi ögrenmek demektir.

Sevgilinin ölüm hançerine bile hayir dememektir sevmek. Onun vurusuna, onun tokadina alinmamaktir, sevgiliden gelen her hareketi ve her sözü kabullenmektir. Ihanetlere, hainliklere bile üzülmemektir. Sevgiliden gelen öl emrine bile ölürüm diyebilmektir. Kendi elleriyle kalbini bir biçak ucuna koymaktir sevmek.

Sevmek ölmektir.

Sevmek, ölmesini bilmektir.

Sevgili için yasamaktir. Onun eli, kolu, gözü, kalbi olmaktir. Ama artik onun bir seyi olunmadigi bir zaman ölmesini bilmektir! Sevmek, vermektir. Sevmek sevdigi için almasini bilmektir. Almamaya yemin ederek vermektir. Ama almalarda kurtaracaksa sevgiliyi almasini bilmektir sevmek!

Sevmek, tükenmektir. Sevmekten ölürken tekrar varolmaktir o sevgiden.

Sevmek sevgilinin gel deyisine hayir demektir. Sevgilinin askiyla bogusurken, yüzerken o ask denizinde sevgilinin uzanan eline hayir demektir.

Sevgilinin bakan gözüne bakmamaktir sevmek. Aglayan gözlere sefkat ve tebessümle yanit verebilmektir.

Sevmek, sevgili olmaktir. Sevgilinin yüzündeki gülücük olmaktir. Onu yasama döndürecek bir damla su olmaktir. Sevmek sevgilinin limani olmaktir. Sevmek sevdiginin cani olmaktir. Onun ölümü isteyebilecegi cani olmaktir. Sevmek yangin olmaktir. Yanmaktir, kor olmaktir. Dag olmaktir, evren olmaktir. Her sey olmaktir, hiç olmaktir. Alev olup girmektir gönüllere.

Sevmek yürümektir gönüllerde.

Sevmek güvenmektir.

Sevmek onaylanmaktir.

Sevmek sevgiliye bir nefes gibi, bir ses gibi yakin olmaktir. Sevmek çok ötelerde olsa bile yasamak ve yakin olmaktir sevgiliye. Yakinliliktir, dogalliktir, özdenliktir sevmek.

Yalansizlik, içtenlilik, ölümsüzlülüktür sevmek. Ilk insanin, Havva'nin Adem'in safligini ve temizligini, çocuk masumlugunu tasimaktir sevmek.

Gözyasi olmaktir, yagan yagmur olmaktir. Bir sonbahar mevsiminin sari yapragi gibi yalniz olmaktir sevmek.

Sevgilisizken sevgiliyi sevmektir.

Sevmek üsümektir. Sevgilinin yokluguna üsümektir.

Sevgiliyle her seyi göze almaktir sevmek. Ki sevgilinin oldugu cehenneme yürümektir. Sevgilinin olmadigi Cennete de gitmemektir sevmek.

Sevmek, sevgiliyi cennet etmektir.

Sevmek bir olmaktir.

Sevmek yasamaktir.

Ve sevmek inanmaktir.

Sevmek bir baskasinin hayatini yasamaktir.

Sevmek sevmesini haketmektir.

Sevmek sevgilinin baktigi yerde, sustugu yerde olmaktir.

Sevmek sevgilisiz geçen gecelerin sabahina varmaktir.

Sevmek saz benizli sabahlarda yasamaktir sevgiliyi.

Sevmek sevmesini bilmektir.

Sevmek ölmesini bilmektir.

Sevmek SEVMEK olmaktir.

ASK olmaktir.

Ask bir kere sevmektir.

Sevmek askin kendisi olmaktir..

Ölümü Özlemeyen Aski Anlayamaz...
 

vuslatgeceleri

Asistan
Katılım
13 Eyl 2006
Mesajlar
438
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Web sitesi
vuslatgeceleri.spaces.live.com
Bana sevgini bahşet ey Fahri Kainat,ey Alemlere Rahmet Nebi!

Sadece benim yüreğim değil,tüm yürekler senin sevgi yağmurlarına muhtaç Efendim!Küçük elleri büyük yürekleriyle,ebabiller gibi zulmün üstüne taş olup yağan,Filistinli çocuğun kalbine de yağdır sevgi yağmurunu sağanak sağanak..

Sadece inancını yaşamak,iffetin timsali örtüsüyle toplum sahnesine çıkmak istediği için,alay edilen,dışlanan ve yok edilmeye çalışılan Zeynep’lerin yüreğine de yağ ey Nebi!!Yağ ki;bu sevgi yağmurları onlara direnme gücü versin .Her türlü zulme rağmen ,sevgiyle ve güler yüzle bu kutlu dava yolunda yürüme azmi versin....

ZALİMLERİN YÜREĞİNE DE YAĞ EY NEBİ!!!!!!

Gerçi onların yürekleri taş,beyinleri taş,ruhları hep taş ama;Hz. Ömer’in ve Hz. Halit’in taşlaşmış gönüllerinde bile iman tohumlarını yeşerten Mevla’m, belki onlardan da yeni Ömer’ler yeni Halit’ler yeni Vahşi’ler çıkartır.Eğer hidayet nasipleri değilse,eğer iman tohumları yeşermeyecek kadar kalpleri taşlaşmışsa,onların üzerlerine azap olup yağ ey Nebi,tıpkı Bedir’de Ebu Cehil’lerin üzerine yağdığın gibi......

Bütün bunlardan sonra yine banagel!Şu günahkar,şu katı kalbime, sevgine muhtaç,aşkına susamış yüreğime gir ya Muhammed!!Ay’ı böldüğün gibi yüreğimi de aşkınla ikiye böl!Bir tarafında EN BÜYÜK SEVGİLİ taht kursun en zirveye,bir tarafında sen kur saltanatını Ey Nazlı Sultan!İbrahim’in baltasını al eline ve kır yüreğimdeki bütünputları.Musa’nın elini getir yüreğime ve aydınlat yüreğimi.Musa’nın asasını vur gönlüme!Böl yürek denizimi ikiye ve EN BÜYÜK SEVGİLİ’ NİN sevgisiyle senin sevgin,el ele geçsin yüreğimin en derinine ve en zirvesine giden yoldan ve sonra kapansın yürek denizim, firavunî sevgiler boğulsun iman denizlerimin dalgalarında.Gel yüreğime ya MUHAMMED!Yüreğim;hicretinden önceki Medine gibi seni bekliyor.Yüreğime hicret etya MUHAMMED!Gel ve mescidini kur gönlüme..Münafıklığı ve küfrü kov kalbimden..Ve iman devletini kur yüreğime...

Yüreğime gel ya MUHAMMED!Misafirlerin en azizi,en güzeli!En mübareği ve en mukaddesi!Misafirlerin gülü,en güler yüzlüsü,en güldüren yüzlüsü,güllerin kendisinden güzellik ve ilham aldığı,gül yüzlü ve gül yürekli Nebi!!!Gel ve gülle donat kalbimi!Gel ve nurunla doldur,gel ve sevginle kandır, gel ve aşkınla yandır yüreğimi!Sensiz ana babasını kaybetmiş gözü yaşlı,kalbi yaralı bir yetimim ey Nebi!Gel ve sevindir beni,okşa saçlarımı,al gönlümü.Tut ki;erken yitirdiğin Kasım’ınım,doyamadığın Abdullah’ınım.Tut ki; canının goncası torunun Hüseyin’im.Şefkatinle sar beni,muhabbetinle kuşat beni ey Nebi...

Yüreğime gel ya Muhammed!Yüreğim şimdi Mescidi Aksa...Filistinli çocuklar koşuyor yüreğimin bulvarlarında..Kimisi babasını arıyor gözü yaşlı, kimisi oyun yerine taş atıyor zulmün beynine,kimisi küçük bedenine gelinlik yerine,damatlık yerine bombalar kuşanmış yürüyor küfrün kalbine. Şehadetin gururu ve ay yüzlerinde...

Ve Ümmetin boynu bükük, ümmetin diz çökmüş yüreğimde. Haydi! Yüreğime gel ey Nebi!Cebrail’le,Burak’la gel!Ve imanı yaralanmış,izzeti paralanmış,namusu ayaklar altına alınmış,her cephede yenik düşmüş ümmetinin yüreğini sevgi yağmurlarınla yıka ve çıkar miraca!!!!!

Ey Nebi!’’Sevdiğinize sevginizi söyleyin’’buyuruyorsun.İşte söylüyorum,işte haykırıyorum sana;SENİ SEVİYORUM EY NEBİ.......................

SENİ ÇOK SEVİYORUM!!!!!

VE EN BÜYÜK SEVGİLİ’ DEN ;önce O’nu ve sevgisini,sonra da seni ve sana kavuşmayı diliyorum...Seni seviyorum Efendim!Seni çok seviyorum ey SEVGİLİ!!!!!!!!!!!!!!
 

Nur Cennet

Profesör
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
2,046
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
31
Konum
|...Kırlar...|
Her şey bir sonbahar mevsiminde başladı...
Aslında sonbahar ayrılıkların, bitişlerin mevsimiydi çoğuna göre,
Ama benim için yepyeni bir başlangıcın sembolüydü...
Seni bana bağlayan gözbebeklerinde saklı duran masumiyetin di,
Bir bakışta patlak vermişti herşey...
Dizlerim tutmaz, kalbim atmaz, beynime kan gitmez olmuşdu...
Bedenim masum güzelliğin karşısında tutukluydu.
O gün sanki yeniden doğmuştum..
Bütün benliğim tek bir noktaya odaklanmışdı.
Ve o nokta SENDİN...

Seni kazanabilmek içindi bütün savaşlarım
Ve sonunda zafere varmışdım, kazanmışdım seni..
Artık benim de hayatıma anlam veren biri vardı,
Ve o anlam SENDİN...

Sen benim apayrı bir dünyam olmuşdun.
Yalandan, sahtelikden ve en önemlisi yalnızlıkdan yoksun bir dünya,
Ve ben senin dünyanda öyle mutluydum ki
Kendi dünyamda düşdüğüm bataklıkdan habersizdim
Ama mücadele etmeliydim
Ne kendi dünyamdan kopabilirdim,
Ne de senin dünyanı terk edebilirdim
Öyle bir dünya kurmalıydık ki seninle
Bu dünya da saadece ikimiz olmalıydı
Herşeyle, her iyiyle, her kötüyle beraber ilgilenmeliydik,
Tek vücutda iki can olmalıydık seninle
Bunun için mücadele etmeliydim
Mücadelemin tek bir amacı olmalıydı,
Ve o amaç SENDİN...

Sen Benim;
Son noktamsın, hayatımın anlamı, yaşama amacımsın...
Sen benim herşeyimsin ve son nefese kadar da öyle kalacaksın,
Senden kopmam imkansız...
Çünkü;
Seni her görüşümde sana yeniden aşık oluyorum,
Her güneş doğuşunda sana olan sevgim yeniden tomurcuklanıyor,
Öten her bir kuşla sana seslenmek,
Sana olan sevgimi tüm dünyaya haykırmak istiyorum,
Herkes bilsin ki küçücüğüm,
Ben SENİ SEVİYORUM....​
 
S

Sadece benja

Guest
Bahar göklerinin iklimi sende
Ağlayışın, gülüverişin
Bu kaçıncı kaçış
Bundan böyle gel demeden gelsen de
Gönlümden geçeni söylemek zor
Güneşli havaları sana verdim
Al götür
O bensiz neye yararsa
Bir başka dünyadan gelmişçesine
Beni böyle darmadağın eden kim
Eski dönemece girmişim yine
Takvimler kopmasın, saatler sussun
Apaçık gönlüme güvenin varsa çekinmeden girebiliyor musun
Sayısını unuttuğum günlerce bekleyişten ben yorgunum
Art arda geçen gemiler durmuyor bu limanda
Duranlardan sen çıkmıyorsun
Bil ki katıksız sancılara razıyım yokluğun olmasa
Bil ki bir avuç biber gözlerime serpilen
Ellerimde soğumadı ellerinin izi
Durup durup şiirler yazıyorum yoluna
İçimde sıkıntının en dayanılmaz şekli
Kaçıncı kere saatleri susturuyorum
Bensiz çözülüp, sensiz bağlanması yok mu halatların
Tükeniyorum
Uzatma ellerini
Sabahlarla bir gelemem
Gelemem ölesiye bakma gözlerime
Belli ki sensiz, seninle bitecek bu özlem
Belli ki sancılara uyanacak içimdeki bahar
Durup durup seslenme düşünceme
Kapılara beş kilit birden vurdular
Işıkları söndürdüler
Karanlıktayım, güçsüzüm, ağlamaklı
Üstelik yalnızım
Örümcek ağlarıyla bağlandı ellerim
Dört duvarla çevrildi yörem
Bana kalsa şimdi gelirim
Yollara pusu kurdular
Bekleme
Bekleme sakın gelemem
Şu zincirleri bir kırabilsem
Parça parça edebilsem pencereleri
Belki kurtulurum
Karsız yollarda belirmese izim
Kin saçan gözler kovalamasa peşimi
Yanında olurum, senle olurum
Uygar tutsaklığın bu en cılız haykırışında
Gözyaşlarımın sıcağından donacak cehennem
Gerçek sevgiden sana ulaşan yollara bir avuç toz niyetine serpeceğim kendimi
Yine de uzatma ellerini
Sabahlarla bir gelemem
Gelemem öldüresiye tutma ellerimi
Sürgüne gönderilmiş bir gökyüzü gibidir yalnızlığım
Geri geldiğinde ağlayıp, vaktinde susan
Bazı avunduğum sözcükler vardır
Gramerde olmayıp, pratikte olan
Ve itiraf ediyorum
Benim aslında aynalarda kendi suretinden utanan
Ne kadar kaçsan o kadar yakınsındır kendine
Kendi kendini kanatan hayatlarımız birer hediyelik eşya gibidirler
Daha dokunmadan kırılan
Anladım ki yaşamla ölüm arası malum çizgi aslında hiçbir zaman var olmayan
Çünkü en az benim kadar sen de bilirsin, yaşarken de ölebiliyor insan
Gerçek olan iki mevsim, yaz ve kış
Sen siyah, ben mavi
Bulamak istedin beni damla damla
Serpmek istedin karların ve göllerin üstüne
Her yerim kanıyor, oysa acıyan bir tek yüreğim
Seni nasıl affedeceğim
Paylaştık yaşadıklarımızı tükettiğimizde sevgimizi
Paylaştık yaşadıklarımızı
O senin, bu benim
Bir başınalık bana düştü ve yüreğimin acısı
Sen benim umutlarımı aldın
Gençliğimi birde
Paylaştık yaşadıklarımızı
Güller sana, dikenler bana
 

ezfer

Asistan
Katılım
23 Eki 2006
Mesajlar
480
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Konum
İstanbul
AŞk Yilin En Uzun Gecesİnde Bİle Şafak SÖkene Kadardir......
 
Üst