Risale-i Nur Talebesi
Diyar-ı Bekirli
- Katılım
- 30 Haz 2006
- Mesajlar
- 1,460
- Tepkime puanı
- 11
- Puanları
- 0
ÂYET-İ KERİME MEÂLİ
Onu ikinci sûr takip eder. O gün kalbler korkuyla titrer. Gözler zilletle alçalır.
Nâziât Sûresi: 7-9
05.12.2006
HADİS-İ ŞERİF MEÂLİ
"İyi biliniz ki, Allah geçici nikâhla kadınlardan faydalanmayı Kıyâmet Gününe kadar haram kılmıştır..."
Câmi'ü's-Sağîr, c: 3, 3822
05.12.2006
Semâvî kitaplarda Hz. Muhammed (a.s.m.)
Hem kütüb-ü enbiyada, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’ın Muhammed, Ahmed, Muhtar mânâsında Süryânî ve İbrânî isimleri var. İşte, Hazret-i Şuayb’ın suhufunda ismi, “Muhammed” mânâsında Müşeffah’tır. Hem Tevrat’ta, yine “Muhammed” mânâsında Münhamennâ, hem “Nebiyyü’l-Haram” mânâsında Himyâtâ, Zebur’da el-Muhtar ismiyle müsemmâdır. Yine Tevrat’ta el-Hâtemü’l-Hâtem, hem Tevrat’da ve Zebur’da Mukîmü’s-Sünne, hem suhuf-u İbrahim ve Tevrat’ta Mazmaz’dır. Hem Tevrat’ta Ahyed’dir.
Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm demiş:
“Benim ismim Kur’ân’da Muhammed, İncil’de Ahmed, Tevrat’ta Ahyed’dir.”*
Hem İncil’de, esmâ-i Nebevîden Sahibü’l-Kadîbi ve’l-Hirâve, yani, “Seyf ve Asâ Sahibi.” Evet, sâhibü’s-seyf enbiyalar içinde en büyüğü, ümmetiyle cihada memur, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmdır.
Yine İncil’de, Sahibü’t-Tac’dır. Evet, “Sahibü’t-Tac” ünvanı, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma mahsustur. Tac, “amâme,” yani sarık demektir. Eski zamanda, milletler içinde, milletçe umumiyet itibarıyla sarık ve agel saran kavm-i Arap’tır. İncilde Sahibü’t-Tac, katî olarak Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm demektir.
Hem İncil’de el-Baraklit veyahut el-Faraklit ki, İncil tefsirlerinde “Hak ve bâtılı birbirinden tefrik eden hakperest” mânâsı verilmiş ki, sonra gelecek insanları hakka sevk edecek zâtın ismidir.
* Nebhânî, Hüccetüllah ale’l-Âlemîn, 108, 112; Halebî, es-Sîretü’l-Halebiye, 1:353; el-Envârü’l-Muhammediyye mine’l-Mevâhibü’l-Ledünniyye, s. 143 (İbn-i Abbas’dan r.a. rivayet olunmuştur).
Mektubat, s. 170
Lügatçe:
kütüb-ü enbiya: Peygamberlere gelen İlâhî kitaplar.
Nebiyyü’l-Haram: Mescid-i Haram Peygamberi (asm).
müsemmâ: İsimlendirilmiş.
Mukîmü’s-Sünne: Sünnet ikame eden.
suhuf-u İbrahim: İbrahim’e (as) Allah’tan tarafından gönderilen sahifeler.
esmâ-i Nebevî: Peygamberimizin isimleri.
seyf: Kılıç.
sâhibü’s-seyf: Kılıç sahibi.
agel: Arapların başlarını örten kefiyenin üzerine doladıkları siyah ibrişimden örülmüş halka.
tefrik: Ayırma.
05.12.2006
Onu ikinci sûr takip eder. O gün kalbler korkuyla titrer. Gözler zilletle alçalır.
Nâziât Sûresi: 7-9
05.12.2006
HADİS-İ ŞERİF MEÂLİ
"İyi biliniz ki, Allah geçici nikâhla kadınlardan faydalanmayı Kıyâmet Gününe kadar haram kılmıştır..."
Câmi'ü's-Sağîr, c: 3, 3822
05.12.2006
Semâvî kitaplarda Hz. Muhammed (a.s.m.)
Hem kütüb-ü enbiyada, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’ın Muhammed, Ahmed, Muhtar mânâsında Süryânî ve İbrânî isimleri var. İşte, Hazret-i Şuayb’ın suhufunda ismi, “Muhammed” mânâsında Müşeffah’tır. Hem Tevrat’ta, yine “Muhammed” mânâsında Münhamennâ, hem “Nebiyyü’l-Haram” mânâsında Himyâtâ, Zebur’da el-Muhtar ismiyle müsemmâdır. Yine Tevrat’ta el-Hâtemü’l-Hâtem, hem Tevrat’da ve Zebur’da Mukîmü’s-Sünne, hem suhuf-u İbrahim ve Tevrat’ta Mazmaz’dır. Hem Tevrat’ta Ahyed’dir.
Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm demiş:
“Benim ismim Kur’ân’da Muhammed, İncil’de Ahmed, Tevrat’ta Ahyed’dir.”*
Hem İncil’de, esmâ-i Nebevîden Sahibü’l-Kadîbi ve’l-Hirâve, yani, “Seyf ve Asâ Sahibi.” Evet, sâhibü’s-seyf enbiyalar içinde en büyüğü, ümmetiyle cihada memur, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmdır.
Yine İncil’de, Sahibü’t-Tac’dır. Evet, “Sahibü’t-Tac” ünvanı, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma mahsustur. Tac, “amâme,” yani sarık demektir. Eski zamanda, milletler içinde, milletçe umumiyet itibarıyla sarık ve agel saran kavm-i Arap’tır. İncilde Sahibü’t-Tac, katî olarak Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm demektir.
Hem İncil’de el-Baraklit veyahut el-Faraklit ki, İncil tefsirlerinde “Hak ve bâtılı birbirinden tefrik eden hakperest” mânâsı verilmiş ki, sonra gelecek insanları hakka sevk edecek zâtın ismidir.
* Nebhânî, Hüccetüllah ale’l-Âlemîn, 108, 112; Halebî, es-Sîretü’l-Halebiye, 1:353; el-Envârü’l-Muhammediyye mine’l-Mevâhibü’l-Ledünniyye, s. 143 (İbn-i Abbas’dan r.a. rivayet olunmuştur).
Mektubat, s. 170
Lügatçe:
kütüb-ü enbiya: Peygamberlere gelen İlâhî kitaplar.
Nebiyyü’l-Haram: Mescid-i Haram Peygamberi (asm).
müsemmâ: İsimlendirilmiş.
Mukîmü’s-Sünne: Sünnet ikame eden.
suhuf-u İbrahim: İbrahim’e (as) Allah’tan tarafından gönderilen sahifeler.
esmâ-i Nebevî: Peygamberimizin isimleri.
seyf: Kılıç.
sâhibü’s-seyf: Kılıç sahibi.
agel: Arapların başlarını örten kefiyenin üzerine doladıkları siyah ibrişimden örülmüş halka.
tefrik: Ayırma.
05.12.2006