Müsluman olmayanlar cennete girecek mi?

garip70

Ordinaryus
Katılım
30 Kas 2009
Mesajlar
2,779
Tepkime puanı
309
Puanları
0
1. Müslüman olmayan cennete giremez.2. Bütün peygamberler müslüman idi.3. Kimin nereye gideceğini Allah bilir4. Kişinin değeri son nefesindedir. Müslüman gibi bir hayat sürüp son nefeste imansız gidebilir. Aynı şekilde tersi de olabilir. Kafir gibi yaşayıp son nefesini müslüman olarak da verebilir. Yani anlayacağınız kimse güvende değil.
 

Ahter

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eki 2009
Mesajlar
5,252
Tepkime puanı
186
Puanları
0
Konum
antalya
1. Müslüman olmayan cennete giremez.2. Bütün peygamberler müslüman idi.3. Kimin nereye gideceğini Allah bilir4. Kişinin değeri son nefesindedir. Müslüman gibi bir hayat sürüp son nefeste imansız gidebilir. Aynı şekilde tersi de olabilir. Kafir gibi yaşayıp son nefesini müslüman olarak da verebilir. Yani anlayacağınız kimse güvende değil.


evet , korku ve ümit arasında olmak...
 

Kadir Razlık

Kısıtlı Erişim
Katılım
20 Ağu 2014
Mesajlar
2,280
Tepkime puanı
35
Puanları
0
Konum
manisa

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
* Bir Peygamber zamanında yaşayan ya da bir Peygamberin haberi kendine ulaşan kimse, eğer iman etmez itaatte bulunmazsa Cennete giremez. Kesindir. Hele yahudi ve hıristiyanların Cennete giremeyeceği Kur'an ve Sünnetle sabittir. Bu hususlarda ihtilaf, şek, şüphe yoktur. Bu hususlarda ihtilaf varmış gibi gösteren, bizzat karışıklık çıkarmaya çalışan bid'at ya da ihanet ehlidir.

* Bir Peygamber zamanında yaşamayan ya da bir Peygamberin haberi kendine ulaşmayan kimseye (ehl-i fetrete) gelince, (Çocukken ölenler ve deliler de bu gruptadır) ihtilaf vardır:

1- Maturidiler böyle fetret ehlinin akıl cihetiyle Allah'ın varlığını bulması şartıyla kurtulacaklarını yani Cennete gireceklerini söyler.

2- Eşariler ise aklı da şart koşmadan böyle kimseler şartsız olarak Cennete girer, çünkü Allah Teala böylelerine azab etmeyeceğine söz vermiştir, demekte... Azab etmeyecekse Cennete...

3- İmam Rabbani Hz.leri, kendisi de Maturidi olmasına rağmen iki görüşü de eleştirmiş, fetret ehlinin yeniden diriltilip haklar iade edildikten sonra toprak olup YOK olacaklarını söylemiştir. (Öyle ya, Müslümanlardan bile akıl sahibi olmalarına rağmen istikamet bulamayıp geçici azaba düşecekler var. Öyleyse akıl haksa da istikamet belirleyemeyebilir)

4- Muhyiddin Arabi Hz.leri ise, fetret ehlinin mahşerde (ahıret aleminde) onlara özel bir imtihandan geçirilerek sonucuna göre ya Cennete ya da Cehenneme gideceklerini bildirmiştir. İmam Rabbani Hz.leri, ahıret imtihan yurdu değil imtihanın neticesine uğrama yeridir, yani tarla değil hasad zamanıdır diye bu görüşü de tenkid eder.

Bendeniz günahkar, Maturidi olmamıza rağmen, Muhyiddin efendinin görüşünü tasdik ediyoruz. Ahıret yani, hatta Cennet, Adem babamızla Havva validemize imtihan yeri olmuş, yasaklanan daneden yeyince ceza olarak tersine dünyaya indirilmişlerdir. Hasad tarla, tarla hasad olmuştur. Öyleyse Allah Teala, ahırette imtihan etmeye ve karşılığını vermeye kadirdir hem de daha ilk insandan vakidir. Mümkün bir iş muhal sayılamaz.

Çünkü Muhyiddin efendinin izahı maturidilerin ve eşarilerin arasını bulan, ikisini birleştiren (içeren) bir görüştür. Şöyle ki Maturidler haklıdır, çünkü akıl cihetinden Allah'ın varlığını bilmek belki imtihandan kurtarmazsa da ahıret imtihanlarını kolaylaştırır, kazanmalarına kuvvet verir. Allahu alem. Eşariler de haklıdır, imtihan edilmeden azaba düçar olmamış olurlar.

İmam Rabbani efendimiz, bin yılın müceddidi büyük bir Zattır, amenna. Velakin Peygamberimizden başka birinin her görüşü MUTLAK isabetlidir veya mutlaka alınacaktır denilemez. Öyle olsa, Mehdi As.'ın zuhuru ile İsa As'ın nüzulüne zaten ihtiyaç olmazdı. Herkes, bin yılın müceddidine tabi olmakla tecdid işine müstahak olurdu. (Mehdi As. ve İsa As'ın biricik vazifesi tecdid, yenileme değildir. Dikkat ediniz.) Ayrıca hem maturidilerin hem de eşarilerin delilleri vardır. Bunlardan birini hafifletmeye de gerek kalmaz.

Son bir not: Adem babamızla Havva validemizin, ahıret Cennetinde değil de Cennet gibi başka bir mekanda ya da dünyada bir yerde imtihan edildiğine dair görüşler varsa da bunlar tek tük denilecek kadar azınlıkta kalmışlardır.

Fi emanillah.
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Yahu Allah'a îmânı olmayanın cennette ne işi var? Yüzlerce ayet var bu konuda, kimileri hâlâ...
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
1. Müslüman olmayan cennete giremez.2. Bütün peygamberler müslüman idi.3. Kimin nereye gideceğini Allah bilir4. Kişinin değeri son nefesindedir. Müslüman gibi bir hayat sürüp son nefeste imansız gidebilir. Aynı şekilde tersi de olabilir. Kafir gibi yaşayıp son nefesini müslüman olarak da verebilir. Yani anlayacağınız kimse güvende değil.

“İnanan, iyi işler yapan, namazı dosdoğru kılan ve zekâtı verenler var ya,; onlara Rableri katında ödül vardır. Üstlerinde ne bir korku olacak, ne de üzüleceklerdir. (Bakara, 2/277)

Sen Allah icin yasa Allah seni son nefesinde yalniz birakmaz.

"Nasil yasarsaniz öyle ölürsünüz, nasil ölürseniz öyle dirilirsiniz" hadisini de hatirlatirim.
 

Son.Fedai

Kıdemli Üye
Katılım
12 Şub 2007
Mesajlar
6,367
Tepkime puanı
136
Puanları
63
Yaş
54
Konum
Gaziantep
Web sitesi
www.elibolyazilim.com

garip70

Ordinaryus
Katılım
30 Kas 2009
Mesajlar
2,779
Tepkime puanı
309
Puanları
0
Sevgili Kaptan kardeşim;

“İnanan, iyi işler yapan, namazı dosdoğru kılan ve zekâtı verenler var ya,; onlara Rableri katında ödül vardır. Üstlerinde ne bir korku olacak, ne de üzüleceklerdir. (Bakara, 2/277)


İşittik ve itaat ettik... İman ettik...


Sen Allah icin yasa Allah seni son nefesinde yalniz birakmaz.
Eyvallah, doğru söylersin...




"Nasil yasarsaniz öyle ölürsünüz, nasil ölürseniz öyle dirilirsiniz" hadisini de hatirlatirim.

Söz sahibi ne güzeldir. Ve ne güzel söylemiştir...

Ayrıca hatırlattığınız için de teşekkür ederiz...


Paylaştığımız yazıda kırmızıya boyadığınız bölüme gelince, Kütübi Sitte'de yer alan hadistir. Ve insanın kendi ameline güvenmemesi gerektiğini, ''Korku ve Ümit'' arasında bir hayat sürmesi gerektiğini hatırlatır.
Müsaade ederseniz hadisi şerifi arz edeyim:

KADERLE AMEL
4797 - İbnu Amr İbni'l-As radıyallahu anhüma anlatıyor:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, elinde iki kitap olduğu halde yanımıza geldi ve:

"Bu iki kitap nedir biliyor musunuz?" buyurdular. Cevaben:
"Hayır, ey Allah'ın Resûlü! bilmiyoruz. Ancak bildirmenizi istiyoruz!" dedik. Bunun üzerine sağ elindekini göstererek:

"Bu Rabbülâlemin'den (gelmiş) bir kitaptır. İçerisinde cennet ehlinin isimleri mevcuttur. Hatta onların babalarının ve kabilelerinin isimler de mevcuttur ve sonunda da icmal yapmıştır. Bunlara asla ne ilave yapılır, ne de onlardan eksiltmeye yer verilir. Hiç değişmeden ebedi olarak sabit kalır" buyurdular. Sonra sol elindekini göstererek:
"Bu da Rabbülâlemin'den bir kitaptır. Bunun içinde de ateş ehlinin isimleri, onların atalarının isimleri ve kabilelerinin isimleri vardır. En sonda da icmâllerini yapmıştır. Bunlara asla ne ziyade yapılır, ne de eksiltmeye yer verilir!" buyurdular. Ashabı sordu:

"Öyleyse ey Allah'ın Resûlü, niye amel ediliyor? Madem ki her şey önceden olmuş bitmiş, yazılmış ve artık yazma işinden fariğ olunmuş (bir daha yapma gayreti de niye)?"

Resûlullah şu cevabı verdi:
"Siz amelinizle doğruyu ve istikameti arayın! İtidali koruyun, Zira, cennetlik olan kimsenin ameli, cennet ehlinin ameliyle sonlanır; (daha önce) ne çeşit amel yapmış olursa olsun. Keza cehennemlik olanın ameli de cehennem ehlinin ameliyle sonlanır, hangi çeşit amel ile amel etmiş olursa olsun!"
Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, sonra elindeki kitapları atıp, elleriyle işaret ederek dedi ki:
"Rabbiniz kullardan artık fariğ oldu, birkısmı cennetlik, birkısmı da cehennemliktir."
Tirmizi, Kader 8, (2142).


-------------

Kütübi Sitte'den;

4800 - İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Sâdık ve Masdûk olan Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Sizden birinin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde cem olur. Sonra bu kadar müddetle "alaka" olur. Sonra bu kadar müddette "mudga" olur. Sonra Allah bir meleği dört kelimeyle gönderir: (Bu melek) rızkını, ecelini, amelini, şaki veya said olacağını yazar, sonra ona ruh üflenir. Kendinden başka ilah olmayan zâta yemin olsun, sizden biri, (hayatı boyunca) cennet ehlinin ameliyle amel eder. Öyle ki, kendisiyle cennet arasında bir zirâlık mesafe kaldığı zaman ona yazısı galebe çalar ve cehennem ehlinin ameliyle amel ederek cehenneme girer. Aynı şekilde sizden biri (hayatı boyunca) cehennem ehlinin amelini işler. Kendisiyle cehennem arasında bir ziralık mesafe kalınca yazısı ona galebe çalar ve cennet ehlinin amelini işleyerek cennete girer."
Buhari, Kader 1, Bed'ü'l-Halk 6, Enbiya 1, Tevhid 28; Müslim, Kader 1, (2643); Ebu Davud, Sünnet 17, (4708); Tirmizi, Kader 4, (2138).


Hadisi Şerifleri bildiğinizi umarak kaynak belirtmeden yazmıştım. Hata benim. Hakkınızı helal edin... Saygılar kardeşim...
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
sevgili garip70, getirmis oldugun her iki hadis hem Kuran'la hem de benim verdigim hadisle celisiyor.

detaya girecek vaktim yok ama bir ara sebeplerini aciklarim ins. daha once burada paylasmistim
bulursam oradan aktaririm.
 

lafons7275

Kıdemli Üye
Katılım
19 Şub 2013
Mesajlar
21,533
Tepkime puanı
342
Puanları
0
Konum
İzmir
4800 - İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Sâdık ve Masdûk olan Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Sizden birinin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde cem olur. Sonra bu kadar müddetle "alaka" olur. Sonra bu kadar müddette "mudga" olur. Sonra Allah bir meleği dört kelimeyle gönderir: (Bu melek) rızkını, ecelini, amelini, şaki veya said olacağını yazar, sonra ona ruh üflenir. Kendinden başka ilah olmayan zâta yemin olsun, sizden biri, (hayatı boyunca) cennet ehlinin ameliyle amel eder. Öyle ki, kendisiyle cennet arasında bir zirâlık mesafe kaldığı zaman ona yazısı galebe çalar ve cehennem ehlinin ameliyle amel ederek cehenneme girer. Aynı şekilde sizden biri (hayatı boyunca) cehennem ehlinin amelini işler. Kendisiyle cehennem arasında bir ziralık mesafe kalınca yazısı ona galebe çalar ve cennet ehlinin amelini işleyerek cennete girer."
Buhari, Kader 1, Bed'ü'l-Halk 6, Enbiya 1, Tevhid 28; Müslim, Kader 1, (2643); Ebu Davud, Sünnet 17, (4708); Tirmizi, Kader 4, (2138).


Hadisi Şerifleri bildiğinizi umarak kaynak belirtmeden yazmıştım. Hata benim. Hakkınızı helal edin... Saygılar kardeşim...

sizden biri, (hayatı boyunca) cennet ehlinin ameliyle amel eder.


Bu sözü iyi anlamak lazımdır. Bu söz ihlassız yapılan amellerin bir işe yaramayacağını gösterir.

Görsünler ve desinler diye hareket edenlerin cennete giremeyeceği vurgusu yapılmaktadır.

Yoksa bu hadisten ihlas ile cennetlik işler yapanı Allah cehenneme atabilir diye anlamak çok yanlıştır.
 

garip70

Ordinaryus
Katılım
30 Kas 2009
Mesajlar
2,779
Tepkime puanı
309
Puanları
0
sizden biri, (hayatı boyunca) cennet ehlinin ameliyle amel eder.


Bu sözü iyi anlamak lazımdır. Bu söz ihlassız yapılan amellerin bir işe yaramayacağını gösterir.

Görsünler ve desinler diye hareket edenlerin cennete giremeyeceği vurgusu yapılmaktadır.

Yoksa bu hadisten ihlas ile cennetlik işler yapanı Allah cehenneme atabilir diye anlamak çok yanlıştır.

Eyvallah bu söze diyeceğim yok...

Ama şu da var ki;
Belam bin Baura kimdi de helak oldu? Kur'an-ı Kerim'de bu kişi için şöyle buyrulur:

(O, dünyaya meyletti ve nefsinin hevâsına uydu. Onun ibret verici hâli, üstüne varsan da, kendi hâline bıraksan da, dilini sarkıtıp soluyan köpeğe benzer.) [Araf 176]

Diğer bir kişi ise Salebe... Sahabeden idi...

Ayrıca;
Kendi amelinize güvenebiliyor musunuz?
Ben dört dörtlük amel işliyorum bana bir şey olmaz diyen baba yiğit var mı?
Bütün ibadetlerimde ihlas var diyecek kadar kendinize güvenebiliyor musunuz?
Kendi adıma konuşayım, şahsen ben korkuyorum ve amellerimin hiç birine de güvenmiyorum.

Millet bir yol tutturmuş, ''Kalbim temiz, kalbim temiz...''
Yok ya...
Gelmiş geçmiş en temiz kalp Peygamber efendimizin kalbiydi. O bile Cebrail tarafından 3 kez ameliyat edildi. Her ameliyatta da kalp temizlendi ve yıkandı.
Öyle olduğu halde o mübarek insan korkuyordu... ''Siz de mi korkuyorsunuz ya Rasulullah?'' sorusuna, ''Evet kalpler Allahın iki kudret parmağı arasındadır, başka yöne çevirmesinden korkuyorum.'' diyordu.
Ayrıca Allahu Teala bir dua ayeti göndermiş okuyalım diye: ''Rabbena la tuzuğ gulebena..'' diye başlıyor. ''Rabbim kalplerimizi başka yöne çevirme..'' diye dua etmemizi istiyor.
Günde 5 vakit namaz kılınıyor ve namazların her reaktında Fatiha okunuyor. Niye?
Fatiha suresinde demiyor muyuz; ''İhdinassıratalmustakiym...'' Doğru yol üzere bulunmam, doğru yol üzerinde olacağım anlamına gelmiyor. Doğru yol üzerinde durabilmek için her rekatta yardım istiyoruz Allahtan.

Ayrıca biz ne kadar mükemmel olursak olalım; bir Hz. Ömer'in tırnağının tozu olamayız. Son nefese kadar münafık olma korkusuyla yaşamıştı. Hem de cennetle müjdelendiği halde...

Toplum olarak cozuttuk... Kalbim temiz demekle iş bitmiyor. Kur'an uyarıyor: İman ettik demekle, imtihan edilmeden cennete girivereceğinizi mi sandınız, diyor. Bizden öncekilerin vücutlarının demir taraklarla tarandığını işittik.
Biz rahat koltuklarda, net başında cenneti garantiledik maşallah. Birbirimizi suçluyoruz.

lafons kardeş. Ben seni anlıyorum. Doğru söylersin. Ama yine de emin olmayalım. Umut iyidir. Hele hele Allahtan umut kesilmez. Ama kalplerden silinen korkunun tekrar yeşermesi lazım. Korku ve ümit ikisi birden olmalı. Sözlerim ortayadır bilesin.
Herkes kendini güvende hissediyor. Ama hiç kimse şeytan kadar ibadet etmemiştir şu dünyada. Onu kovulmasına sebep neydi? Allah'ı mı inkar etti? Hayır. Dedi ki; ''Ben ondan hayırlıyım.'' Gurur, kibir ve isyan...
Söyler misiniz bu hasletler benim kalbimde yok diyen kaç kişi var...
Dedi kodu yaparken bile insan, kendisinin diğerinden hayırlı olduğunu ima ediyor. Çünkü kardeşini eleştirirken bile, bende bu vasıflar yok çok şükür diyor. İşte sana gurur...
Şu ana kadar yazdığım yazıların içinde bile var eleştirdiğim konular. Yani kendi kendimin ipini çekiyorum. Ben nasıl kendimi kurtulmuş sayabilirim ki...
Evet umut olmalı... Ama korku yok oldu kalplerde... O korkunun yeşermesi lazım. Yoksa toptan hepimiz lağım çukurunun içinden bağırmaya devam edeceğiz, ''Ben mis gibi kokuyorum,'' diye...

Bütün bu sözleri önce kendi nefsime söylediğimi de bilmenizi isterim. Allah'tan, hem kardeşlerim için, hem de kendim için af dilerim.
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Müslüman olmayan neden cennete girsin ki..?
 
Üst