Türkiye'de evrim teorisi hakkında lehte ve aleyhte birçok makale yayınlandı, yayınlanıyor; görünüşe bakılırsa bundan sonra da yayınlanacak. Geçtiğimiz günlerde Türk basınında kopan bir tartışma bunun en son örneğiydi. Radikal gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan, tatilde bulunduğu bir gün, kendi bilgisi dışında, gazetesinde yayınlanmış olan 'Evrim karşıtı çevrelerin ilânından dolayı bir özür yazısı yazdı ve 'yaradılış dogması'nı destekleyen yazılara, bundan sonra gazetesinde kesinlikle yer vermeyeceğini ilân etti. Berkan’ın yazısının ardından başlayan tartışma “yaradılış masallarından” “evrim saçmalığına” uzanan bir hatta yüzyılı aşkın bir zamandır tartışılan bir teori hakkındaki bilgilerimizi tazeleme imkânı sunmakla kalmadı; bilvesile Darwin Teorisi’ne, sadece inançlarına aykırı olduğu için değil, ilmî olmadığı için de karşı çıkanların varlığını öğrendik. Bir de bunların son tezlerini…
Malûm; evrim teorisini savunanlar, 'yaratılış' fikrinin bir dogma olduğundan, varlıkları yaratan bir aşkın gücün olduğunu kabul etmenin 'bilimsel yaklaşım'a ters düşeceğinden hareket ediyorlar. Teoriye karşı çıkanlar ise, son derece karmaşık bir yapı sergileyen kâinatın bir 'yaratıcı' olmadan kendi kendine var olamayacağını savunuyorlar. Böylece mesele 'dinî' ve 'din dışı' şeklinde ele alınıyordu.
Oysa ABD'de son zamanlarda yükselen bir bilimsel akım, evrim teorisine karşı farklı bir duruş sergiliyor; ama kaynağı herhangi bir dinî metin ya da inanış değil. “Akıllı Dizayn” (Intelligent Design) adı verilen bu teori, canlılığı doğa kanunlarının ve rastlantıların eseri olarak yorumlayan Darwinizm'e karşı, üçüncü bir etken daha öne sürüyor: Dizayn! Bu teori, dinî bir teori değil. Sadece, etrafımızdaki muhteşem tasarımdan ve bu tasarımın kusursuzluğundan hareket ediyor. Bu yönüyle, aslında, dinî bir kaynağı referans almasa da, dinlerle aynı şeyi söylüyor bu teori. Basında çıkan haberlere göre teorinin bilimsel merkezi durumundaki Discovery Insitute tarafından yayımlanan “Darwinizm’e Kuşkulu Bakış” metnini imzalayan bilim adamı sayısı 400’ü aşmış. Georgia, New Mexico, Ohio gibi eyaletlerde, Dizayn teorisinin bazı delilleri, Darwinizm’e alternatif olarak ders kitaplarına girmiş. Kansas’taki durum ise önümüzdeki haftalarda belli olacakmış.
Bilimsel anlamda tam olarak ispatlanamamış ve 'teori' bazında kalmış da olsa, Evrim düşüncesi, birçok bilim adamı tarafından, âdeta bir 'iman kaidesi' gibi benimsenmiş durumda. Evrime karşı çıkanlar hakkında sıkça kullanılan 'dogma' ifadesi, aslında, Evrim'i savunanlara daha çok yakışmaya başlıyor gitgide. Evrimi savunanlar, karşı çıkanları ‘dinî dogmalara’ körü körüne bağlılıkla suçluyorlar, ama kendilerinin bilimsel dogmalara körü körüne bağlılıkla itham edilmeye başladıkları da artık fark edilen bir gerçek.
Malûm; evrim teorisini savunanlar, 'yaratılış' fikrinin bir dogma olduğundan, varlıkları yaratan bir aşkın gücün olduğunu kabul etmenin 'bilimsel yaklaşım'a ters düşeceğinden hareket ediyorlar. Teoriye karşı çıkanlar ise, son derece karmaşık bir yapı sergileyen kâinatın bir 'yaratıcı' olmadan kendi kendine var olamayacağını savunuyorlar. Böylece mesele 'dinî' ve 'din dışı' şeklinde ele alınıyordu.
Oysa ABD'de son zamanlarda yükselen bir bilimsel akım, evrim teorisine karşı farklı bir duruş sergiliyor; ama kaynağı herhangi bir dinî metin ya da inanış değil. “Akıllı Dizayn” (Intelligent Design) adı verilen bu teori, canlılığı doğa kanunlarının ve rastlantıların eseri olarak yorumlayan Darwinizm'e karşı, üçüncü bir etken daha öne sürüyor: Dizayn! Bu teori, dinî bir teori değil. Sadece, etrafımızdaki muhteşem tasarımdan ve bu tasarımın kusursuzluğundan hareket ediyor. Bu yönüyle, aslında, dinî bir kaynağı referans almasa da, dinlerle aynı şeyi söylüyor bu teori. Basında çıkan haberlere göre teorinin bilimsel merkezi durumundaki Discovery Insitute tarafından yayımlanan “Darwinizm’e Kuşkulu Bakış” metnini imzalayan bilim adamı sayısı 400’ü aşmış. Georgia, New Mexico, Ohio gibi eyaletlerde, Dizayn teorisinin bazı delilleri, Darwinizm’e alternatif olarak ders kitaplarına girmiş. Kansas’taki durum ise önümüzdeki haftalarda belli olacakmış.
Bilimsel anlamda tam olarak ispatlanamamış ve 'teori' bazında kalmış da olsa, Evrim düşüncesi, birçok bilim adamı tarafından, âdeta bir 'iman kaidesi' gibi benimsenmiş durumda. Evrime karşı çıkanlar hakkında sıkça kullanılan 'dogma' ifadesi, aslında, Evrim'i savunanlara daha çok yakışmaya başlıyor gitgide. Evrimi savunanlar, karşı çıkanları ‘dinî dogmalara’ körü körüne bağlılıkla suçluyorlar, ama kendilerinin bilimsel dogmalara körü körüne bağlılıkla itham edilmeye başladıkları da artık fark edilen bir gerçek.