Minel AŞK

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
ÖZLEDİĞİN GİDİP GÖREMEDİĞİNDİR

Özlediğin, gidip göremediğindir;
ama, gidip görmek istediğin

Özlem, gidip görememendir; ama
gidip görmek istemen

Özlediğin, gidip görmek istediğin-
ama gidip göremediğin

Özlem, gidip görmek istemen-
ama, gidememen, görememen;
gene de, istemen

Özlediğin, gidip göremediğindir;
ama, gidip görmek istediğin

..........
..........
 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
Her baktığımda, ilk defa görüyormuşum gibi...
Ama; kendimden bile önce tanıdığım...
Her saniye yeniden doğmak gibi...
Ama, asırlardır süren...
Kışa dönmeyen sonbahar; derin, duygulu..
Yaza dönmeyen ilkbahar; serin, coşkulu...
Ilık avuçlarında, kar taneleri...
Güneş sıcağı, gözleri...
Ve sözleri...
Ve sesi...
Böyle olmalı aşkın tarifi...
Ki, tarif edilememeli...
"Resmini çiz!" deseler...
Bacası tüten bir ev belki...
Belki gece yarısı terkedilmiş bir şiir...
Veya kaldırımların kanına giren...
Aşkın ayak sesleri...
"Resmini çiz!" deseler...
Her köşe başı ıhlamur kokar...
Yağmur kokar...
"Resmini çiz!" deseler...
Şehit akıncının dudaklarındaki tebessüm...
Veya...
Gecenin koynuna bırakılan gözyaşları...
Gizli ve mahcup...
Aşk, istemektir belki...
Belki bir ticaret; pazarlıksız...
Bedeli kalbinizdir... Bedeli herşeydir...
Sonrası bir uzun yolculuk...
Sonrası; nasip!
Tarifini sorsalar....
Her baktığımda, ilk defa görüyormuşum gibi...
Az kalsın ölüyormuşum gibi...

(ALINTI)


ALLAHA EMANET OLUN

 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Her baktığımda, ilk defa görüyormuşum gibi...

Ama; kendimden bile önce tanıdığım...
Her saniye yeniden doğmak gibi...
Ama, asırlardır süren...
Kışa dönmeyen sonbahar; derin, duygulu..
Yaza dönmeyen ilkbahar; serin, coşkulu...
Ilık avuçlarında, kar taneleri...
Güneş sıcağı, gözleri...
Ve sözleri...
Ve sesi...
Böyle olmalı aşkın tarifi...
Ki, tarif edilememeli...
"Resmini çiz!" deseler...
Bacası tüten bir ev belki...
Belki gece yarısı terkedilmiş bir şiir...
Veya kaldırımların kanına giren...
Aşkın ayak sesleri...
"Resmini çiz!" deseler...
Her köşe başı ıhlamur kokar...
Yağmur kokar...
"Resmini çiz!" deseler...
Şehit akıncının dudaklarındaki tebessüm...
Veya...
Gecenin koynuna bırakılan gözyaşları...
Gizli ve mahcup...
Aşk, istemektir belki...
Belki bir ticaret; pazarlıksız...
Bedeli kalbinizdir... Bedeli herşeydir...
Sonrası bir uzun yolculuk...
Sonrası; nasip!
Tarifini sorsalar....
Her baktığımda, ilk defa görüyormuşum gibi...
Az kalsın ölüyormuşum gibi...


(ALINTI)



ALLAHA EMANET OLUN


Çok içten yazılmış ya da benim İçime hitap etti.... güzel şiir miş Gülzâr....
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Acı bir hayat.

Bir tek senin aşkın mı aşk?
Sen misin sevda yanığı kaçak
Ben seni sevdim seveli yandım
Yandım,yandım sende söndüm

Hayat bana bir dargın bir barışık
Her günüm senle karma karışık
Çakmak, çakmak gözlerinde ışık
Senin sevdan bende, barut fişek

Ulaşılmayı beklerken ayrılık
İkimizin kaderi olsa gerek
Bana ayrılık yazan felek
Sensizliğini bana giydirecek

Yapma be sevdam ağlama artık
Bu kader senin değil benimdir
Sana gelen bu ayrılık, firak
Bende oluyor acı bir hayat
Alaaddin Uygun
 

Alper...

MarmaranınKralı
Katılım
10 Eki 2006
Mesajlar
9,574
Tepkime puanı
452
Puanları
0
Konum
İsLamBol
Web sitesi
cennetsarayi.blogcu.com
Özlediğin, gidip göremediğindir;
ama, gidip görmek istediğin

Özlem, gidip görememendir; ama
gidip görmek istemen

Özlediğin, gidip görmek istediğin-
ama gidip göremediğin

Özlem, gidip görmek istemen-
ama, gidememen, görememen;
gene de, istemen

Özlediğin, gidip göremediğindir;
ama, gidip görmek istediğin


==========

çok güzel miş, sevdim bu şiiri:)
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
ZÜLEYHA’NIN YUSUFU

Züleyha’nın gözlerinde Yusuf’un sureti var
Her şafak ağaran saçlarında
Tel tel Yusuf’un aydınlığı

Endamıyla çıkınca avlulara
Sarayda bir güzellik dolaşır
Yusuf ise Züleyha’nın damarlarında

Ay doğmaya utanır, bir bahar akşamında
Ve çöllerin şaşkınlığı sorunca nedenini
Der ki: Yusuf bu gece Mısır sokaklarında

Züleyha’nın elleri Mısır’ın ihtişamı
İpekten urganlarla bağlanmış bilekleri
Züleyha’nın ipleri Yusuf’un ellerinde

Züleyha’nın kalbine siyah bir nokta düşer
Ateşle sınanır Yusuf, denizler ortasında
Suçlayan nedamette; masum, zindanda pişer

Züleyha, merhametin limanına sığınır
Kölesi, cezasını çeker masumiyetin
Yusuf suçların en güzelidir, Züleyha tövbelerin

Ey Züleyha kalbine Yusuf’u nakşeyleyen
Bize “istememeyi isteyebilmeyi” öğret
Ve bize de nasip et Yusuf’a verdiğinden


Adige Batur :)


 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Hasret

Ellerine hasret ellerim,
Yapayalnız...
Yüreğine hasret yüreğim,
Çaresiz...
Gözlerine hasret gözlerim,
Üzgün...
Sesine hasret günlerim,
Bomboş...
Sevgine hasret benliğim,
Sana hasret...
Gül Ulupınar
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
BELALIM

Uçurum uçurum gözlerine baktigim sensin
Prangalarca boynuma taktığım sensin
Dag gölleri gibi gibi hasret çektiğim
Her gece uyku diye yattığım sensin

Yanarım yanarım tutusur
Yanarım kavurur ateşim
Seni de beni de belalım



Gün degmemis ormanlarda yittigim sensin
Ömrüme ömür diye kattığım sensin
Deli deli boranlarda aç denizlerde
Teninin tuzunu canım tattığımm sensin

Damga damga gögsüme vurdugum sensin
Öfke dolu şehirlerde buldugum sensin
Yer nere gök nerede ben neredeyim
Diye diye sınırlara geldigim sensin


 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
Dün gece seni gördün yine
Bem beyaz bir yağmur içinde
Bir rüya değil sanki
Gülüyordun gözlerime

Her damala bir çeler
Gözlerimde yaş oldun
Gitti bundan fazlası ölüm
Gelme artık gecelerime

O günlerden bir rüzgar eser
Ümitlerim seni terkeder
Senden o bakışları gizler
Kapkaranlık bir çeler

Hayatla paylaşmaya değer
Bildiğin bir sır varsa eğer
Haykırıp dağlara daşlara
ANLATMALIYMIŞ MEĞER !!

arasıra balkona cıkıyorum
Fesleğenler kuruduğunda
Ocak,ben baharı bekliyorum
Ne olduğunu bilmediğim bir umudum var hala
Gözüm şişelere takılıyor
Becere bilseydim ne ala
Bugünlerde böleyim ben
Yas denen şiirdeyim
Bi köşede gülüşün var
Sırtımda kanlı bıçağın
HİÇ BİR ZAMAN DUYMACAĞIN
DUYSANDA ANLAMAYACAĞIN BİR ŞEKİLDE
SANA BİRİKİYORUM



ALLAHA EMANET OLUN
 

Hanne

Doçent
Katılım
3 Kas 2006
Mesajlar
1,366
Tepkime puanı
1
Puanları
0
GİDİŞİN DÖNÜŞÜ...



Dönüşsüz yollardır benimkisi el sallanmaz ardımdan
Bir hayal olur sevdiklerim geçer yanımdan
Yaralı yürekler kalır arkada,inler ahından
Gidişin dönüşünü izliyorum ben yine cam kenarından.....



Çarpar durur yüreğime bazen bir yağmur tanesi
Ürperir yorgun gözlerim yokluğa çıkmaz sesi
Dalarım hayallere ama kilitlidir hala gönül kafesi
Gidişin dönüşünü izliyorum ben yine cam kenarından.....



Bak yüreğim güneş doğacak yine gecelerime
Umutlu manalar düşecek yalnız hecelerime
Hasret yükünü taşıyacağım hep sensiz günlerde
Gidişin dönüşünü izliyorum ben yine cam kenarından....



Bilirmisiniz derdime ortak oldu dağlar,taşlar
Konuşmadılar belki benle ama beni çok iyi anladılar
Şimdi bir deniz dalgasında saklanır gözümdeki yaşlar
Gidişin dönüşünü izliyorum ben yine cam kenarından.....



Kanayan güller yetişti kalp bahçemde
Ayrılığın adı işlendi gönül dilimde
Şimdi bir umudum birde hayalin var elimde
VE Gidişin Dönüşünü izliyorum ben yine cam kenarından...


bilirmisin yakarmış ayrılıklar...gözden akan yaşlar kalırmış ardı sıra...
ama dönüşsüz yollardır benimkisi ağlanmaz arkamdan ve sallanmaz hiçbir el ardımdan...



yine gitmelerdeyim...hep bir gidişlerdeyim...bir cam kenarında görürsün beni..yada toprağa düşen bir yağmur tanesinde...bir yol başında görürsün beni yada bir kum zerresinde...rüzgarda işitirsin sesimi....gülden sorarsın gidişimi....



Ve yine buğulanır gözlerim bir dönüş vardı sanki ardımdan
VE BEN YİNE GİDİŞİN DÖNÜŞÜNÜ İZLEDİM CAM KENARINDAN
Alıntı
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Çılgınlığın Sıfır Noktası

İkiye bölünmüş ruhum..
Bir yarısı diğer yarısına ağlıyor...
Öbür yarım ise diğerine isyan ediyor...
Ve ikisi de yok olup gidiyorlar yarattığım girdapta...
Bir keşmekeşlik yakamda..
Sergüzeştlik kapımda..
Ve bir fenomeni yaşıyorum...
Nefes almak kadar doğal...
Güneşin kendi kızıllığında her akşam ölüp,
her sabah doğması kadar alışılagelmiş...

Denizin delisi ben...
Mavinin delisi ben..

Sonunda oldu...
Çılgınlığın sıfır noktasında,
gözlerimde garip bir ışık beklemekteyim...
gelmeyecek olan günleri..
gelmeyecek olanları..
İleriye bakamıyorum...
gözlerim acıyor...
çok uzak olduğundan mı,
yoksa çok yakında da bu yüzden mi bakamıyorum,
bilmiyorum..
ruhum kendi sürgününde,
gözlerim şahitlik etmiyor..
kalbim katilim olma yolunda...
körebe oynuyorum gelecek günlerle...
ebe benim...
bir türlü sobeleyemediğim kim?
Kör dalış yapıyorum henüz gelmeyen zamana.
Nefes almak için yukarılara çıkmak gerek...
Her çıkışta fark ediyorum ki en dipteyim..
Nefes almak doğal değil artık...
Soluğum ciğerlerimde esir...
ve güneş...
güneş öldü...

Delinin denizi ben..
Delinin mavisi ben...


S. Şener
 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
BİLSEYDİN

Bilseydin…
Kar çiçekleri saklı
Köşelerini kalbimin.
Cesaret edip
Anlatamadığım
Sevdanın bahçesini.
Ceviz sandıkta
Asılı kalan
Hayallerimi.
Sana ulaşmayan
Mektuplarda,
Aşkı nasıl
Çarmıha gerdiğimi.
Bilseydin,
Kor ateşinde senin
Asırlarca eridiğimi,
Uzun yangınlarımı
Keşke bilseydin.
Kalbimin orta yerine
Gömer miydim seni
Sevdamın sarayında
Sevebilseydim eğer.
Sana fırtınalarımı
Söyleyebilseydim
Keşke,
Acıların yoğurduğu
Mısralara katık
Etmeseydim düşlerimi.
Biliyorum…
Fark etmeyeceksin
Öldüğümü bile,
Bir damla gözyaşı
Dökmeyeceksin
Ardımdan.
Oysa ben
Hasret gideceğim
Gözyaşlarına…
Yolcuyum bende
Unutulmuşlar
Kervanında işte,
Yalın ayak
Yalın çıplak…

İ. Soyalar

 

ummuhan

Kıdemli Üye
Katılım
1 Eyl 2007
Mesajlar
12,943
Tepkime puanı
1,042
Puanları
0
Konum
Arz
Ankara Ağlıyor Yokluğuna

Dışarıda keskin bir ayaz
Kanımı donduran bir soğuk
Bulutlar yağmur yüklü
Ha ağladı ha ağlayacak
Hiçbiri umurumda değil inan
Bir ben değilim ki ağlayan ardından
Ankara ağlıyor yokluğuna gülüm

Geç kalmış bir aşk can çekişiyor bu şehrin ruhunda
Ne sen kurtarabilirsin onu ne de ben
gecikmişliğinin cezasını çekmekte ayaz tutmuş yüreklerde
Gökyüzü bir başka ağır bugün
Ben bir başkayım
Ellerimde geç kalmış bir aşk
Gözlerimde buğulu bir hüzün
Bir ben değilim ki ağlayan ardından
Ankara ağlıyor yokluğuna gülüm

Satır aralarına gizlenmiş bir özlem
Nereye gitsem nereye baksam hep sen
Ilık bir kan damlası yüreğimi ezen
Dayanmaz yürek dedikçe inadına seven
Sen sen sen..
Yokluğun bile varlığımken
De bana yar yetmez mi bu hasretlik
Dilimde ayrılığın acımasız ezgisi
Gözlerimde hala hüzün
Bir ben değilim ki ağlayan ardından
Ankara ağlıyor yokluğuna be gülüm..

S. Şener
 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
Severim Ben Seni Candan İçerü

Severim ben seni candan içerü
Yolum vardır bu erkandan içerü

Şeriat, tarikat yoludur varana
Hakikat meyvası andan içerü

Beni bende demen, bende değilim
Bir ben vardır bende, benden içerü

Süleyman kuş dilin bilür dediler
Süleyman var Süleyman`dan içerü

Tecelliden nasib erdi kimine
Kiminin maksudu bundan içerü

Senin aşkın beni benden aluptur
Ne şirin derd bu dermandan içerü

Miskin Yunus gözü tuş oldu sana
Kapunda bir kuldur senden içerü
YUNUS EMRE

ALLAHA EMANET OLUN
 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
Kuluna göz verdin, gör beni dedin
Dil verdin, bilene sor beni dedin
Gönül verdin, hayra yor beni dedin
Gördüm, sordum, yordum
Rabbim sana yöneldim...

Nice insanlar gördüm, söylestim
Verdigin yüce kuvvet ile direndim
Iyi, kötü ne verdiysen paylastim
Kulluk görevimi ögrenmek icin
Rabbim sana yöneldim...

Nasil sevgi doldurdun, bolca kalbime
Veremedim su gönlümü birine delice
Su yalniz halimle eymedim basimi
Bir tek sana eydim
Rabbim sana yöneldim...

Yalan dünyada, nefes aldim alali
Kimi üzgün gördüm, kimi yarali
Kimi döner durur, aska düseli
Pervaneler gibi döndüm
Rabbim sana yöneldim...

Kimi uykulara derince dalmis
Kimi acimayi dahi anlayamamis
Kimisi kararsiz, kimisi gariban kalmis
Kimi seni arar, kimise bulmus
Gec olsada affet, bulanlardan oldum
Rabbim sana yöneldim..

Kimi derki varsa, hadi görünsün bize
Dervisler görmüski, gelmis önünde dize
Nasil göstermeli, ahhh... görmeyen göze
Görenlerden oldum
Rabbim sana yöneldim....

Tüm karincalarin gücünde
Kuslarin o renkli ince süsünde
Nice örümceklerin, ak örtüsünde
Hep seni gördüm
Rabbim sana yöneldim...

Rizan icin kapina geldim
Ben sevgizislikten eriyip bittim
Yandi yüregim
Asli ile keremi dahi gectim
Müjdemi almaya geldim.
Rabbim bir tek sana yöneldim...

Kimseye benzemez, dogmaz ölmezsin
Aglayip sizlamaz, cosup gülmezsin
Gönül defterinden bilirimki,
Dostu silmezsin
Af fına, vefana yar
Rabbim sana yöneldim...

Agaclar, cicekler, fidanlar
Akrepler, böcekler, kuslar, yilanlar
Bütün emirleri senden alanlar
Gördüm, göre göre de
Bende sevgi umutlariyla sana geldim
Rabbim sana yöneldim...

Fakir de oldum bu dünyada, fakat diktim basimi
Seyr ettim icten, onurlu savasimi
Bu yetim yavrumun, göz yaslarini
Mendil, mendil sildim
Rabbim sana yöneldim...

Uzaklastim hor görenlerden
Dedikodu siralayan dillerden
Hayalsiz dünyalarimin
Yollarinda feryat ettim
Rabbim sana yöneldim...

Gönül pinarim görürümki kurur
Kapim kapanmis kilitli durur
Acan yokki, gönlüm yorulur
Anahtarini sormaya
Rabbim sana yöneldim...

Tas yürekli kullarin sevdalar onlara eremez
Yüz adim giderler fakat bir adim gelmezler
Dediler cooook gururludur, asla dönmezler
Bilen bilir dedim
Rabbim sana yöneldim...

Kulunu kücük görüp, üstten baktilar
Bir söz ile, ahhh nasil gönül yiktilar
Yakti beni zalim dünyalar
Binbir hicranimla, yaralarimla geldim
Rabbim sana yöneldim...

Yillarca agladim, küstüm kadere
Ne faydaki, anlatamadim anlamayanlara
Bir kere
Umutlarimi bana bagisla diye
Bir tek sana geldim
Rabbim sana yöneldim.

Dünya cileleri, basimi döndürdü
Bir tek umutlarim beni güldürmüstü
Simdi yüregimde ne fenerler söndü
Son gücümle yinede birer birer yaktim
Rabbim sana yöneldim...


Benmi bilemedim insanligin kiymetini ???
Neden ben yükledim, dünyanin en zor zahmetini ???
Gerci yüzüm yokya o yüce rahmetini
yine de ver diye, secdeye indim
Rabbim bir tek sana yöneldim...

Kul gördüm, kuluna hasret cekmekte
Akrabaya gittim, dedim yaram büyümekte
Kimse yokki yanimda. feryatlari dökmeye
Yüregimin atesiye doldum doldum
Rabbim sana yöneldim...

Gördüm, kul hakkini yiyen varmis
Mahser günü yok diyen varmis
Kürkten kefen dikip, giyen varmis
Üzülerek sana geldim
Rabbim sana yöneldim...

Horlandim, ne hallere düstüm
Insanligi ben yüregimde büyüttüm
Simdi dilleremi düstüm ???
Cok büyüktü savaslarim
Baslamadan yenildim
Kan revan icinde
Rabbim sana yöneldim...

Toprak verdin, tohum verdin ekmeye
Cile verdin, fakat dergahinda cekmeye
O zengin sofralardansa, bir tek sevilebilmek icin kuru ekmegine
Razi ola ola, sana geldim
Rabbim sana yöneldim...

Hikmetinden, sorgu sual olunmaz
Allahim yapayalniz inan bedenim yasamaz
Bir ates varki icimde sana karsi, hic karsi durulmaz
Yazdikca yazar oldum, ellerim dahi yorulmaz
Icimi göz yaslarla döktüm döktüm
Rabbim sana yöneldim...

Ne eyledim dünyaya bilemem ???
Ben yüreksiz insanliklarda artik gülemem
Yollarim daglarimi asamadan
Yuttun beni zalim dünya
Caresiz dertlerime bogularak
Rabbim sana yöneldim.

Yalniz yapamiyorum, sigindim sana
Tüm feryat ve kanli göz yaslarimla
kapina geldim, biricik dilegimin
Kabulu icin, yalniz ölmek istemiyorum
Rabbim sen bilirsin, bir tek sana
SANA YÖNELDİM

(ALINTI)



ALLAHA EMANET OLUN
 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
"Bir elif meşki çekildi, ona "Leylâ" dediler,
Sonra bir yandı ki can, aşk ile "mevlâ" dediler.

Ey fasıl alemi Dünya, ne büyükler geldi,
Baktılar her şeye: La!.. döndüler "illa" dediler.

İşte onlardı fazilet yolunun tacı bize
"Benim edna!" diyerek herkese "a'la" dediler.

Ah gönül! Dost olan dost kapısında bekler.
Yare hayretle: Neden gelmedi "hala" dediler?

Gel, bırak tac ile tahtı, çekil ey zorlu nefis!
Padişah olmak için önce "musalla" dediler.

Bir elif meşki çekildi, ona "Leylâ" dediler,
Sonra bir yandı ki can, aşk ile "Mevla" dediler.



M.ALİ EŞMELİ


ALLAHA EMANET OLUN

 

misak

Profesör
Katılım
24 Eyl 2007
Mesajlar
1,691
Tepkime puanı
126
Puanları
0
Buradan Bir Yere Yol Yok

Buradan Bir Yere Yol Yok


yolcunun ayak izi bellidir
-kimdir bu yolunu yitiren, bu bilinmeyen yol-
ne kat ediyor?
bu yolculukta, bu yolda ne arıyor o?
bu çölden arzu kentine bir yol var mı?
-sevginin ak kucağında
tanrısının seher yağmuruyla el yüz yıkayan kente
şu andan itibaren ezelin
aşk mehtabının eteğinde
rahat uyuyan şehre
alemin efsanesinin güzel kötü bir şehrine
hayal parmağı onun güzel çehresinden sildiği
nerede? ey yolunu yitiren yolcu
-gel dön
bu çölde kimseye aşina değil bir şey ölümden başka,
harmandan başka
gel, dön artık, ey yol garibi!
görmüyor musun orada
-kuru tek ağacın sığınağında
zırh garip kalmış, sessiz yolcu öldü
ve soğuk gözlerinde
-müphem ve hayran bakışında
binlerce umut goncası saçıldı.
Görmüyor musun hasretten
“Behrami avının kemendi atıldı”
ve ecelin elindeki bir elle
-şu kuru tek ağaçta
bu yolu kat eden herkesin yazgı sözü kazındı:
“ben kat ettim bu çölü, ne Behram, ne Güreş.”
Nerede ey yolunu yitiren yolcu

ali şeriati
 

türkü

Kıdemli Üye
Katılım
18 Tem 2007
Mesajlar
4,973
Tepkime puanı
975
Puanları
0
eşime

ben bir adam tanıdım
yalandan korkardı
hem dinlemesinden
hem söylemesinden
onun için
uyursa
uyanınca
ilk yalanı
kendisinden sorardı
.
 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
Safa geldin dost bağının sümbülü
Sohbet meclisinin solmayan gülü
Sohbet meclisinin solmayan gülü
Hoş geldin efendim hane sizindir.

Misafir gelince hane nur olur
Selamı alınır hali sorulur
Sohbet edilirken sofra kurulur
Himmet et efendim gönül sizindir.

Misafiri seven Allah’ın dostu
Kutbu kumaştan serilir postu
Hizmet eyle ona ogönül dostu
Hoş geldin efendim hane sizindir.

Ariflerin kalbi nazik ve ince
İhvanlar sevinir onu görünce
Kapıdan girişte selam verince
Himmet et efendim gönül sizindir.

Misafire yer ver köşe başından
Üzerini giydir hak kumaşından
İkram et ona İbrahim’in aşından
Hoş geldin efendim hane sizindir.

Mürşitlerin gönlü Allah’ın tahtı
Misafir sevenin açılır bahtı
Yollarını bekle sen seher vakti
Himmet et efendim gönül sizindir.

Hızır ile İlyas rical-i gaip
Mürşit-i kamiller resule naip
Ehli sohbet olanlar hakka talip
Hoş geldin efendim hane sizindir.

Geldiniz de gönüller hep şad oldu
Eski dostlarımız bir bir yad oldu
Sohbete katılanlar abad oldu
Himmet et efendim gönül sizindir.

Evliyanın sohbeti feyz-i yab eder
Gönülde ne gam kalır ne kader
Mümin çilelere sabreder
Hoş geldin efendim hane sizindir.

Ayrılık vakti gelmesin bizlere
Allah uzun ömür versin sizlere
Ahirette şefat eyle bizlere
Himmet et efendim gönül sizindir.


(ALINTI)


ALLAHA EMANET OLUN
 

Gülzar-ı İrfan

..............
Katılım
24 Eki 2006
Mesajlar
6,736
Tepkime puanı
436
Puanları
0
Hicran destanını kendinden oku,
Mecnun'dan duyup da rivayet etme.
Aşkın Leyla'sını gördünse söyle.
Söz temsili bulup hikayet etme.

Yüz bin Leyla doğar alemde her gün,
Senin aradığın zevk, sefa düğün.
Tutacağın işi önceden düşün;
Daha ilk adımda nedamet etme.

Sevdanın oduna pek güvenilmez,
Tutuşurşan eğer kolay sönülmez.
Bu yolun hükmüdür geri dönülmez,
Canına kıymazsan seyahat etme.

İyi bak kabına, olmasın delik,
Boşuna taşırsın ,gider gündelik.
Anında olmalı, ettiğin iyilik,
Alem duysun diye, inayet etme.

Kabe'den maksadın varmaktır yara,
Kör gibi tapınma, kara duvara,
Hızır'ı ararsan kendinde ara,
Bulamadım gibi rezalet etme.

Muhabbet herkesin aklını çelmez,
Gönül viranesi kolay düzelmez.
Alemden çekinme bir zarar gelmez,
Sen kendi kendine hıyanet etme.

Şen şatır gönlüne hicran dolmasın,
Gençliğin gülşeni gamla solmasın.
Neyzen gibi aklın yarda olmasın,
Özründen çok büyük kabahat etme.
NEYZEN TEVFİK


ALLAHA EMANET OLUN
 
Üst