Mezarım beni bekliyor!!

Katılım
21 Eki 2006
Mesajlar
100
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Konum
istanbul
Web sitesi
trytuba19.spaces.live.com
Kendi üzerinde dönen degirmen taslari misali dönüyorum odalarda;
Seccadeler nerde?..
Kible hangi yöne dogruydu bu evde?..
Basima koymak icin takke, cekmek icin tesbih var mi?..

Bugün bitti. Gece de gidiyor...
Bir günüm daha bitti; ben nereye gidiyorum?..
Gün gün, saat saat, dakika dakika ölüyorum!.. Gidiyorum!.. Tükeniyorum;
Haberim var mi?..

Herseyi sevmek... Çok güzel.
Kendini sevmek... Cok güzel. Peki, bu nasil kendini sevmek?
“*********” cigliklariyla yak kendini hadi!..
Erit kendini, tüket, bitir!..

Sen... Ey sen, aynadaki!..
“Kalan”in farkinda misin?
Peki “talan”in?
Sen... Ey sen, aynadaki!..
Dün de bakmistin aynaya. Farkinda misin; bugün daha yaslisin!.. Bugün daha
cökük, bugün daha cirkin, bugün daha tedirgin!..
Cünkü biraz daha dökülmüs saclarin, biraz daha burusmus suratin!
Biraz daha; bir saniye, bir dakika, bir saat, bir gün daha yaklasmissin
düsecegin cukura!..

Nerde, Nerde seccadeleeer?..
Kible hangi yöndeydi bu evde?.. Ninem son gelisinde ne tarafa dogru namaz
kilmisti?..
Katlanir rahlenin nasil acildigini unuttum. Ve onun icinde acilan “Kitab”in
yüzümü ve icimi nasil aydinlattigini...
Icim...
Aahhh, icim yaniyor.

Bugün bitti, gece de gidiyor...
Bir günüm daha bitti; ben, ben nereye gidiyorum?..
Gün gün, saat saat, dakika dakika ölüyorum... Gidiyorum...
Tükeniyorum;
Haberim var mi?..

Son tuttugum orucu hangi iklimde biraktim?.. Son kildigim namaz hangi
seccadeyle katlandi?..
Merak ediyorum;
Kabe hala bekliyor mu beni?..
Bilmiyorum... Bilemiyorum.
Ama sundan eminim:
Mezarim beni bekliyor!

Muammer Erkul
 

cicek demeti

Sükut
Katılım
7 Ocak 2011
Mesajlar
11,683
Tepkime puanı
3,778
Puanları
0
Mezarım beni bekliyor!...



Mezarım beni bekliyor!...

untitledmo4.jpg


Kendi üzerinde dönen değirmen taşları misali dönüyorum odalarda;
Seccadeler nerde?..
Kıble hangi yöne doğruydu bu evde?..
Başıma koymak için takke, çekmek için tesbih var mı?..

Bugün bitti. Gece de gidiyor...
Bir günüm daha bitti; ben nereye gidiyorum?..
Gün gün, saat saat, dakika dakika ölüyorum!.. Gidiyorum!.. Tükeniyorum;
Haberim var mı?..

Herşeyi sevmek... Çok güzel.
Kendini sevmek... Çok güzel. Peki, bu nasıl kendini sevmek?
“Seviyorum” çığlıklarıyla yak kendini hadi!..
Erit kendini, tüket, bitir!..

Sen... Ey sen, aynadaki!..
“Kalan”ının farkında mısın?
Peki “talan”ının?
Sen... Ey sen, aynadaki!..
Dün de bakmıştın aynaya. Farkında mısın; bugün daha yaşlısın!.. Bugün daha çökük, bugün daha çirkin, bugün daha tedirgin!..
Çünkü biraz daha dökülmüş saçların, biraz daha buruşmuş suratın!
Biraz daha; bir saniye, bir dakika, bir saat, bir gün daha yaklaşmışsın düşeceğin çukura!..

Nerde, Nerde seccadeleeer?..
Kıble hangi yöndeydi bu evde?.. Ninem son gelişinde ne tarafa doğru namaz kılmıştı?..
Katlanır rahlenin nasıl açıldığını unuttum. Ve onun içinde açılan “Kitab”ın yüzümü ve içimi nasıl aydınlattığını...
İçim...
Aahhh, içim yanıyor.

Bugün bitti, gece de gidiyor...
Bir günüm daha bitti; ben, ben nereye gidiyorum?..
Gün gün, saat saat, dakika dakika ölüyorum... Gidiyorum...
Tükeniyorum;
Haberim var mı?..

Son tuttuğum orucu hangi iklimde bıraktım?.. Son kıldığım namaz hangi seccadeyle katlandı?..
Merak ediyorum;
Kâbe hâlâ bekliyor mu beni?..
Bilmiyorum... Bilemiyorum.
Ama şundan eminim:
Mezarım beni bekliyor!
alıntı...
 
Üst