leyla

leylayı mecnuna sorun anlatsın
aşk nasıl olurmuş bizi dinletsin
O mecnun ki çöllerde gelir hep sesin
Yüreğini açta inim inim inletsin

tek sığınağım sensin gönül
senden gayrıya sığamıyorum

ne yalnız sende kalabiliyorum
ne senden uzaklaşabiliyorum

Ya Rabbim
ne tuttun
ne de bırakdın
azap bana
kalsaydım gönlünde
hiç ayrılmasaydım oradan
huzurun cennetim olurdu..

leylalar mecnunlar çoğalmış burada yav

bak gör AŞK beni ne hale koydu...
simsiyah saçım kar gibi oldu...
ben böylemiydim..böylemi doğdum...
genç yaşımda bir ihtiyar oldum....

[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]Aşk yolu ehli heva'ya kapalıdır. [/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]Bu yol ancak ciğeri yanık sadıklara açıktır. [/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]O caddeden giden susamaz, [/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]aşık susarsa, arif konuşursa helâk olur.[/FONT]

Dervişlik der ki bana sen derviş olamazsın
Gel ne diyeyim sana sen derviş olamazsın
Derviş bağrı taş gerek gözü dolu yaş gerek
Koyundan yavaş gerek sen derviş olamazsın

Döğene elsiz gerek söğene dilsiz gerek
Derviş gönülsüz gerek sen derviş olamazsın
Dilin ile şakırsın çok maniler dokursun
Vara yoğa kakırsın sen derviş olamazsın

Kakımak varmışsa ger Muhammed de kakırdı
Bu kakımak sende var sen derviş olamazsın
Doğruya varmayınca Murşide ermeyince
Hak nasib etmeyince sen derviş olamazsın

.

sensin Efendim sadık
Kuran-ı Natık sensin

Sensin Hakkı Batıldan ayıran Efendim
Kuran-ı Furkan sensin

Senin Edebindir Ebedi olan Efendim
Kuran-ı Edeb sensin

Sensin Bina eden Efendim
Kuran-ı Beytullah sensin

Sensin Kerem yüzü Efendim
Kuran-ı Vech sen...

Yakıp varlığı yok etmektir adı aşk

Sevenlerin timsalidir leyla i mecnun
Abı hayat suyu içsede bulmayan sükun,
gönül yar yanında razı zehire, ateşe,
Mutluluktan haberi olmaz erisede vücudun

ne kadar sevsem seni
yine anlayamazsın
aşkı sende tanıdım
bana benden yakınsın
kalpten kalbe uzanan yolu ayıramazsın

senden başka kimsem yokki
seninle geldim dünyaya
seninle öleceğim
senin aşkın yolunda canımı vereceğim

Meğer bir gün ki ateş-pare-i Necd
Şerer pervanesi Mecnun-i pür-derd

(Günlerden bir gün Necd(Arabistan da Yemen’e yakın aşırı sıcak bir yer) çölünde bir ateş parçası gibi olan
(Ve kıvılcımlarını pervane gibi etrafa saçan son derece dertli Mecnun(Mecnun kelime olarak,delirmiş,çılgın(cünundan gelir)ve cinlenmiş manalarına gelir)

Siyeh mest-i şarab-ı hayret olmuş
Kararmış gözleri Leyli ile dolmuş

(Hayret etmesine sebeb olacak bir şey içmiş(şarab-ı hayret) ve bu içecek siyahmış
(Gözleri de kararmış, aynı zamanda ve gözlerinde Leyli belirmiş(Leyli,kaşı kara gözü kara saçı kara manasına gelen Arapça bir tabirdir.Leyl kelimesi gece manasına gelmektedir.Yani Leyla geceyi andırıyormuş)

Dolaşdırmış perişan seyr-i raha
Tutulmuş kendisi çun dam-ı maha

(O çöllerde kendisi perişan bir şekilde yol alırken
(Kaşı kara saçı kara ama yüzü ay gibi olan birisine tutulmuş(Leyla) ve onun ışığıyla yol almış)

Dönüp ol şule-i cevvale-i gamm
Yanıp durmakda olmuş şem’e hem dem

(Daima gamdan,kederden kıvılcımlar saçan birisine dönmüş
(Sanki dertden aynı mum gibi yanıp dururmuş)

Katıp seyl-i sirişkin bahr-ı huna
Sukun el vermiş ol cüyu cünuna

(Akıttığı yaşlar göz yaşı denizlerine ulaşmış
(Nihayet sakinliğe kavuşmuş çılgınlık nehri)

Olup hoşnud kendi ateşinden
Şikayet etmez olmuş mehveşinden

(Kendi hissettiklerinin ateşinden memnun olmaya başlamış
(Ve (Leyla)'nın halinden şikayet etmemeye başlamış(yani hasretinini umursamamamış)

Cefadan ney gibi zar etmez olmuş
Varıp Leylayı bizar etmez olmuş

(Ney gibi acıklı ses çıkartıp inlemekden vazgeçmiş
Leylaya ulaşıp da onu da usandırmak istememiş)

Olup fariğ dil-i divanesinden
Usanmış vaz-ı küstahanesinden

(Artık divanelik(delilik) etmekden uzaklaşmış
Ve kendi arzularının küstahca emellerinden de usanmış(Leylaya ulaşma yolunda çektiklerinden bıkmış)

Duyup ol berg-i saman yani Leyli
Gazabnak eylemiş Kays’a tecelli

(Leyla olanlardan haberdar olmuş.Kays’a(Mecnunun gerçek adı Kaysdır)
Öfkeli öfkeli haberler yollamaya başlamış)

Demiş etdinse feryadı feramuş
Gerekmez bana artık guş u menguş

(Leyla demiş ki:Bıraktıysan benim için yaptığın feryadları
Bana daha gerekmez ne kulak ne küpe)

Perişan olmanı edüp tahayyül
Senin içün şanelenmiştir bu kakül

(Ben senin perişan olmanı hayal ederekten
Saçımı başımı tarardım itina gösterirdim)

Bu süretler senin içün rü-nümadır
Nazar ayineye sanma sanadır

(Varlığımın görüntüsü yalnız senle suret bulur
Aynaya baktığımda kendimi değil seni görürüm)

Hemen yan ağla Mevlayı seversen
Koma feryadı Leylayı seversen

(ALLAH’ını seversen ağlamaktan,yanmaktan vazgeçme
Beni seviyorsan da hakkım da feryad etmeyi bırakma)

Meğer divaneye taş atdı Leyla
Komadı urmadık baş seng-i hara

(Böyle haber göndererek Leyla deliye taş atmış oldu
Mecnun da başını vurmadık taş bırakmadı)

Olur maşuk dağ u zahma talib
Nişan lazımdır aşıklara Galib

(Aşık işte böyle sevginin ateşiniın dağlamasına talip olur(dağlamak demek bir demir parçasını vücuda değdirmek demek)
Ama bu izin(nişan) (yani dağlanınca vücutta kalan yanık izi)daima Galip olması gerek)

Müşevveştir hemişe kar-ı uşşak
Meğer imdad ede hünkar-ı uşşak

(Aşıkların işleri hep böyle karışıktır
Tek çare aşıklar sultanının imdada yetişmesidir)


Tasavvuf büyüklerimizden Şeyh Galip'in Hüsn ü Aşk Divan'ından tercüme çalışmamdır.Şeyh Galip Galata Mevlevihanesi'nin piriydi.Bunlar insana muhabbetullah idrakını anlatmaya çalışan sembolik şiirlerdir.Fuzuli'nin de Leyla vü Mecnun Mesnevisi vardır.

ayrılık denen yükü
sırtımda taşıyamam
bana dünyayı versen
inan SENSİZ yapamam
ya SEV ya al canımı
yoksa sensiz olamam

sevmek günah olsaydı
allah seviniz dermiydi
eğerki aşk olmasaydı
bu dünya hiç dönermiydi

alem yaratıldı sevmek için
güzel yaratıldı sevilmek için
LEYLA yaratıldı MECNUN için
sen benim için
ben senin için

razıyım ben KEREM gibi
aşkınla KÜL olsam bile
RAZIYIM ben senin için
gözyaşlarımı döksem bile