Katrandan kara bir kalp sahibinden Efendisine....

Katılım
13 Ocak 2007
Mesajlar
53
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Cehennem..
Seni anlatmaktan acizken kalemler benim yaptığım aciz bir çırpınıştır.Ruhları ile sana gelenler yazmaya çalışmiş ne çare efendim onlar istemiş kalemler yazamamış onlar yazmış kağıtlar tutamamış.Seni anlatmaktan acizdir tarihler her ismini anışlarında gözyaşi ile doldururken sahifeleri gönüllerinde ki hasretin resmini çizerler yüzyillardir şanlı sancağının altına giren tarihçiler....
Efendim acilarını okurken delindi bağrım istedim ki huzuruna varayim taif te Zeyd'in yerine ben olayim taşlanan şehirlerin anasi mekkende Fatma ben olayim yüzünü gözünü silen. Uhudun da Ebu ubeyden ben olayim dişlerimle mubarek yanağina, o kurban olduğum yanağına batan zırhı ben cikarayim. Malik ben olayim yüzünün kanını silen; O kana kurban olayim. Katade ben olayim ok benim gözüme saplansin talha ben olayim benim kolum çolak kalsin.. Daha niceler olayim dilim anlatmaktan uzak bedenim o sıkıntılara katlanmaktan aciz daha niceler olayim sana varayim huzuruna varayim efendim daha neler ile sana kurban olayim.....
Mekkenden göçerken gözlerin yaşlı arkada.Anılar canlaniyor o mübarek nazarinda bir an hatirliyorsun mubarek anneni gözlerin doluyor bu bize ızdırap olarak yetmez mi ?Senin bir damla gözyaşına kainat yıkanır ey gönüller sultanı gözyaşının damladiği bir avuc toprak gözlerini sildiğin bir paçavra da ben olaydim o nur pinarindan akan bir damlanin meftunu da ben olaydim...
Uzağiz senden özlem ile yaniyor gönüllerimiz tebessümün geliyor aklımıza o an eriyor bütün benliğimiz...Bera olup da ondan daha güzelini görmedim demek istiyoruz Enes olup ta ondan daha güzelini koklamadim o kokudan daha güzel koku almadim demek geliyor içimizden acaba bu aciz haykırışlari duyuyormusun Efendim...Ve ayrılışın geliyor aklımıza ibn-i mesud'un her gün bir köşede ayrilacağını anladığı ve hıçkıra hıçkıra ağladığı zamanı hatırlar olduk..Hatırlar olduk Ebu bekir'ini en çok ebubekiri severim dediğin ebubekirini o yufka yürekli saflığın ve temizliğin sıddık portresini gideceğini anlayinca ağladiği zamanlari..Yine hatirlar olduk Ömerini göçtüğüne inadla karşı çıkan; o öldü diyeni kılıcımla öldürürüm diyen ömerini hatirladik... ve daha niceleri ki anlatmaktan acizim efendim Enesin dili ile tefekkur ediyoruz: Onun geldiği gün medinenin en aydinlik günüydü ve gittiği gün de en karanlık...Sonra aylarca ağlaşmalar içinde kendini çöllere atan ashabini hatirlar olduk..Ağlamaktan gözlerinin altında çukurlar oluşmuş o çukurlarda gözyaşlarini biriktiren arkadaşlarini anımsar olduk...Ben onu göremeyeceksem bir daha hiç göremiyeyim diyen Amr'ı hatırladik...O zamana kadar Rabbine kavuşmayi dillerin anlatamayacağı bi şekilde isteyip de kavuşamayan ashabının sen gittikten sonra o isteklerin milyonlar arttiğini hayal ettik Efendim..Onlar bu hal üzere iken bizim yaptığımız acaba çöl kumlarindan bir zerre eder mi.?.Bilalin geliyor aklıma gözyaşlarimla Sen gittikten sonra dayanamayip şama gitmişti.Bir gece bilalim beni neden ziyaret etmiyorsun dargınım sana diyerek ruyasında şereflendirmiştin pir-i müezzini.Koşa koşa medinene gelmişti mescidin de ezan okumak için yukarilara çıktı..O melekleri kıskandıran edasi ile okurken ezanini Ahali şaşırmıştı senin dirilip geldiğini bile zannetmişlerdi efendim..Bilalin okurken ezanin MUHAMMED diyemedi.Zaten sen gittiğinden beri diyememişti.Tekrar cesaret etti rüyasini hatirlayarak bu sefer de MUHAMMED diyemedi..Yığılıp kaldı mescidin bir köşesinde sana böyle özlem duyardi Bilalin ummetine örnek ümmetine ders diye...Yillar sonra senin yanına uzanirken ruhu etrafindakiler ağlarken o gülüyordu Çünkü özlemi bitiyor sevgilisine kavuşuyordu Efendim o saadet pinarindan tatti bana da lutfetmezmisin katrandan kara kalbimle o Siyah şeref atlarini anımsatan bilalinin rengine inat o nur kalbi o bembeyaz kalbine lutfettigin gibi benim de o zulmet içindeki kalbime lutfetmezmisin efendim gözyaşlarimla islattiğim seccadem de bir gece yarisi seni anarken ruhumun derinliklerinde lutfetip bana da gelmezmisin ümmetinin bu acizinin katran rengi kalbini aydınlatmazmısın o nurunla alemleri aydınlatan o nurunla sana uçmak için çırpınan kanatlardan yoksun bu aciz mahluku sarmazmısın şefkatle o nur tenine dokunmama izin vermezmisin cömertçe sana uçan gönüllerin kervanina beni de almazmısın Ey Alemlerin yaratılış sebebi nur yumağı beni de bagrına basmazmısın.......


Katran karasi kalp sahibi aciz bir köleden efendisine...Acizliğini farkına varmış hiç göremediği efendisine duyduğu özlemden damlayan birkaç satır...Belki iman sahiplerinin gönlünde bir perde açar diye paylaşmak istedim ürkek ve çekingen bir dil ile...

Andolsun size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir (Et-tevbe 128 )
 
Üst