İslami Moda Patlama Yapacak

KAVİ

Paylaşımcı
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
177
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Dünyada Müslüman gençlerin tek tip olmamak adına kendilerine has stiller yaratarak yeni tür bir "Türban modası" yarattığına dikkat çekti.

PAZAR DEĞERİ 96 MİLYAR DOLAR
Suudi Arabistan ve diğer bazı Ortadoğu ülkelerindeki modacıların görüşlerine de yer veren gazetede türban modasının büyük bir pazar oluşturduğu görüşlerine de yer verildi. Malezya'da iki ayda bir yayımlanan Helal adlı gazetenin müdürü Kamarrul Aznam'a göre İslami modanın yıllık küresel piyasa değeri en az 96 milyar dolar. Avrupa Birliği'nde yaşayan 16 milyon Müslüman bir yılda 960 milyon ila 4.8 milyar değerinde giyim piyasası yaratıyor. ABD'deki "Muslim Girl" gibi moda ve magazin dergilerinin ortaya çıkmasıyla bu modayı da yakından takip edilen sadece "örtünmek" değil şık ve modernlik isteyen kadınlar da bu modaya gönlünü kaptırıyor.

Plaj giysileri konusunda da alternatifler sunan Türk Haşema firması ile Avustralyalı Ahiida Giyim'in bu alanda büyük ilerleme kaydettiğine dikkat çekiliyor. Gazete, ABD'li İslami moda sitesi "Modest Fair"in Türk editörü Gülşen Aydemir'in sözlerine de dikkat çekiyor: "İslami moda piyasası birkaç yılda büyük bir patlama gerçekleştirecek.
 
O

OverdosE

Guest
Türkiye de patlama yapmayacagı kesin..Turkıye deki türbanlı kardeşlerimizin buyuk bi çogunlugu salaş..açık ayakkabı içine çorap giyenmi ararsın,canlı canlı birbirine zıt renkli kalitesiz oldugu 50 metreden bağıran kıyafetlermi..genelde bu renkli kıyafetleri doğulu bayanlar tercih ediyor..afedersiniz ama çoguda eğitimsiz..ben şimdiye kadar turbanlı olarak gerçekten guzel çok az kişi gördüm.bir elin parmakları kadar..yada benmi çok seciciyim diicem ama yok ya,güzle güzel diyoruz işte..guzellik derken sadece yüz güzelligi degil,hem yüz hemde giydikleri turbanla.. .sözün özü turkıye ye ugramaz bu akım..
 

Demirci Mehmet

Asistan
Katılım
26 Ağu 2007
Mesajlar
330
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Hırsızlığın nasıl islamisi olmazsa,modanında islamisi olmaz!Çünkü israf ve gösteriş haramdır.İsrafı ve görsterişi çıkardığında ise moda diye bir şey kalmaz.
 

KAVİ

Paylaşımcı
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
177
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ABD'deki "Muslim Girl" gibi moda ve magazin dergilerinin ortaya çıkmasıyla bu modayı da yakından takip edilen sadece "örtünmek" değil şık ve modernlik isteyen kadınlar da bu modaya gönlünü kaptırıyor.


.

Sadece örtünmenin yanısıra şık olmayı istemek tüm bayanların hakkı.
 

Alper...

MarmaranınKralı
Katılım
10 Eki 2006
Mesajlar
9,574
Tepkime puanı
452
Puanları
0
Konum
İsLamBol
Web sitesi
cennetsarayi.blogcu.com
eskiden kara çarşafa kızardım... bunu niye giyiyolar.ne gerek var, ..(çok eskiden küçükken).ama şimdi diyorum ki nerdesin kara çarşaf ,gözlerim seni arar oldu. her yer rengarenk bukalemon gibiler...gökkuşağı sanki artık. tesettür anlayışı değişiyor...gelen gideni aratırmış..
 

yosun

Asistan
Katılım
17 Ara 2006
Mesajlar
278
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Dünyada modasında örtü rüzgarı...

İslami Moda Festivali kurucusu Raja Rezza Shah 27 Mart Salı günü Malezya’nın Bernama haber ajansına yaptığı konuşmada "Özellikle giyim tarzlarıyla gurur duyan Müslüman kadınların İslami modanın yönünü kabul ettirme zamanı geldiğini düşünüyorum," dedi. Rezza Shah, "Artık Batı’dan sinyal almamıza gerek yok" diye konuştu.

30 Mart Pazar günü tasarımcılar ve moda markaları Dubai’de toplanacak. Moda festivalin önceki versiyonları 2006 ve 2007’de sırasıyla Malezya ve Endonezya başkentleri Kuala Lumpur ve Cakarta’da gerçekleşmişti.

Raja Rezza önümüzdeki hafta İslami modanın yeni merkezi olarak Dubai’de moda gösterileri gerçekleşeceğini söyledi. Müslüman tasarımcılar bu üç şehri Batılı markalar için Londra, Paris ve New York’un ifade ettiği gibi Müslüman inancıyla moda unsurlarını uzlaştıran moda sanayisinin başkentleri haline dönüştürmeyi umuyorlar.

"İslami giyim ve kuşama olan talep bugünkü kadar çok hiç olmamıştı” diyen İslami Moda Festivali’nin resmi web sayfasında Raja Rezza "İslami moda başkentleri olarak şu an bir boşluk var ve trend hazırlayıcıların bu talebi daha büyük bir piyasaya sunmak için belli bir yerleri yok. Festival bu boşluğu doldurmayı amaçlıyor" açıklamasında bulundu.

Müslüman olmayanları da etkileyecek

Malezya, Endonezya ve Pakistan’dan çok sayıda moda tasarımcısı pistlere kreasyonlarını getirecek. Festival İslami modadaki en son trendleri ve kreasyonları uluslar arası izleyiciyle bir araya getirecek.

"Misyonumuz aynı zamanda farklı dini anlayış tarzlarına sahip ve İslami giyimin farklı bir çeşidini kabul etmeye hazır Müslümanlar için bir bulvar oluşturmak" diyen Raja Rezza “Festival dünya modacıları arasında İslami giyim tarzı hakkında bilinç oluşturacak ve Müslüman kültürü hakkındaki yanlış anlayışı düzeltecek” diye konuştu.

Raja Rezza ekonomik bakış açısından bakıldığında festivalin global endüstrinin dikkatini dinamik ve hızla büyüyen piyasaya çekeceğini sözlerine ekledi. Tüm dünyadan gelecek uluslararası misafirler, medya ve ziyaretçiler İslami modayı yakından tanımak için katılmış olacaklar.

"Festival Müslüman olmayanların İslami modanın nasıl trend ve tarz olabileceğini daha iyi anlayabilmelerini sağlayacak" diyen Raja Rezza, "farklı kültürden, farklı dini temelden ve ırktan olan insanları birleştirmek için modayı bir araç olarak kullanmak istiyoruz" dedi.

tımeturk
 

çeçenfedai

Profesör
Katılım
23 Haz 2007
Mesajlar
1,192
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Konum
tüm dünya
Web sitesi
www.cihaderi.net
Başlık alıntı mıdır bilmem ama islamda moda diye birşey yoktur,elbiselerden çok insan vücudunu pazarlayan veya gözler önüne seren bir zihniyet her ne kadar başına bir örtü çekmişse de bu cahiliyeden başka birşey değildir...

Ahir zamanda artık insanoğlu ne yapacağını şaşırdığından o çok benimsedikleri şeytani mini etekler bitti şimdi de moda müslüman bacıları modaya ayak uydurmak,bir nevi lükse ve mala olan sevgiye yöneltmektir.Müslüman bacılar şu bize ait olmayan şeylere merak bile salmayalım inşallah...
 

şifa_

Doçent
Katılım
14 Nis 2007
Mesajlar
551
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Testtür modası ÇOKTAN oluştu. Entellektüeller bu modadan giyiniyor.
 

Derin Manâ

Asistan
Katılım
5 Haz 2007
Mesajlar
260
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Podyum’daki tesettür

Tesettür, yani ‘örtünme’nin sınırları bellidir. Kişilerin bu ölçülere uyması ya da uymaması neticeyi değiştirmez. ‘Tesettür’ü temin ettikten sonra, bunun ne ile ve nasıl olacağı çok da önemli değil. Nitekim gerek Türkiye’de ve gerek dünyada birbirinden çok farklı şekil ve kıyafetlerle ‘tesettür’ emrinin yerine getirildiğini görüyoruz.

Aylar değil, yıllardan beri tartıştığımız bir konu var: Başörtüsü yasağı. Üniversitelerde uygulanmaya başlayan ‘başörtüsü yasağı’ sonrasında, ‘tesettür’ daha fazla gündemi meşgul etti. 1990’lı yıllarda tesettürü temin eden kıyafetler bulmak kolay değildi. ‘Piyasa’yı elinde bulunduran firmalar daha çok ‘tesettüre uymayan’ kıyafetler imal ediyor ve piyasaya sunuyordu. Sonraki yıllarda, şartların da değişmesi sonucu yeni bir ‘piyasa’ oluştu. Başta, başörtüsü ve pardösü olmak üzere ‘tesettür’ü temin eden ürünlere karşı talep arttı ve bunun da neticesinde bu ürünleri üreten, satan firmalar çoğaldı.

Toplumdaki bu değişimin ‘piyasa’ya yansımaması düşünülemezdi. Nitekim, tesettüre uygun giyim üreten firmalar, bir dönem ‘Manifaturacılar Çarşısı’nın yıldızı oldu.

Derken, bu ürünleri geniş kitlelere duyurmak için ‘defile’ler düzenlenmeye başlandı. 1990’lı yılların başındaki bu defileler, bilhassa yeni örtünmeye başlayan; ancak arzu ettiği ölçülerde kılık-kıyafet bulmakta zorlanan ‘tesettürlü öğrenciler’in ilgisini çekti.

Bu ilgi, haklı olarak beraberinde yeni bir tartışmayı da getirdi. Tesettür, podyuma çıkmalı mıydı? ‘90’lı yıllarda bu konu da çok tartışıldı. Elbette, ameller ‘niyet’lere göre değerlendirilir ve kişilerin ‘kalp’lerindeki niyeti bilemeyiz. O günkü tartışmalarda, ‘podyum’deki tesettürün, gençler üzerinde ‘teşvik edici’ bir etkisi olduğu da söylenebilir.

Son günlerde ise yeniden benzer konular tartışılmaya başlandı. İstanbul’da düzenlenen bir ‘tesettür defilesi’ çeşitli yönlerden eleştiri konusu oldu. Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: O gün ‘podyum’da sergilenen ‘tesettür’ ile, bugün sergilenen tesettür arasında maalesef çok fark var. 1990’lı yıllarda podyuma çıkan tesettürde, ‘örtünmek’ daha ön plandaydı ve olması gereken de buydu. Bugün podyuma çıkan ‘tesettür’ün ise örtmekten uzak olduğu görülüyor. Bu yöndeki eleştiriler çok haklı. Üretici firmalar bu eleştirileri mutlak sûrette dikkate almalı.

Tesettürü ‘layt’ hâle getirmek kimseye bir fayda vermez ve mânevî mes’uliyeti olan bir konu. Ama aynı zamanda, ‘tesettür’ü vesile yaparak ‘inanç değerlerine’ hakaret etmek istenlerin varlığını da kabul etmeliyiz. :clap2:

Tamam, tesettür bugün de podyumda olsun. Fakat, tesettür anlayışını tahrip edecek şekilde değil; çizilen sınırların dışına çıkmadan bu iş yapılsın. Olur olmaz yöntemlerle tesettürü tahrip etmeye çalışanlar itirazı hak eder.
En tehlikeli olan da, tesettürü ticarî menfaatlere âlet etmektir. Bu yolla belki ‘para’ kazanılır, ama itibar kazanılmaz. Gönül istiyor ki, tesettürü temin eden kılık-kıyafet üreten firmalar milletin taleplerine cevap verirken bu hususlara da dikkat etsin. :clap2:

Tesettür adına ortaya çıkıp, tesettürü tahrip eder şekilde davranmak kimseye fayda sağlamaz. Elbette tesettürü tercih edenlerin talepleri de değişi-yor, ama temel sınırlar belli. Lüften bu sınırlar zorlanmasın; kişiyi örtmesi gereken kıyafetler, haram nazarların celbine sebep olmasın...:clap2:

Faruk Çakır
 
Üst