HSYK'da Şok Gelişme : Kurul Üyeleri TOPLU İSTİFA Ediyor

TakVa

Ordinaryus
Katılım
13 Nis 2007
Mesajlar
2,868
Tepkime puanı
79
Puanları
0
Kurul üyeleri HSYK'dan istifa ediyor.

Anayasa değişikliği sürecinde, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve HSYK, sık sık karşı karşıya gelmişlerdi.

Özellikle HSYK üyeleri, yeni kurumun yeni yapısının yeni anayasayla birlikte yargı bağımsızlığına aykırı oludğunu söylüyorlardı.

Bir çok üye bugünden itibaren istifa edip eski görev yerlerine, Yargıtay'a ve Danıştay'a dönecekler.

Kadir Özbek daha önce de bir tepkilerinin olacağını söylemişti, bir tepki istifasının olabileceğini belirtmişti.

14.30'da HSYK'da basın toplantısı yapılacak

stratejikboyut.
 

manifesto

Yasaklı
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
0
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Konum
Kocaeli
Evet bugün istifa edecekler ama kurul üyeliklerinden istifa edecekler ve daha kötüsü olacak kuruldan ayrılan kızıl üyeler yargıtay ve danışdayda ki eskş görevlerine dönmüş olacaklar.Yani HSYK da dikiş tutturamayacaklarını anladıkları için daha etkili olabilecekleri yargı organlarına yuvalanma niyetindeler..
 

real.ist

Doçent
Katılım
13 Ara 2006
Mesajlar
500
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Bu HSYK’dan kalacak olan

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun asil ve yedek üyeleri, istifa ederken kamuoyuna “yargıyı ele geçirdiler” mesajı vermek istedi. Bu mesajı anayasa değişikliği tartışmalarında da verdiler, vermek için uğraştılar, ama Türk halkı onların bu görüşüne itibar etmedi.

HSYK’nın yapısının değişmesiyle yargının siyasallaşacağını savunanlar, yargının bundan önce DP döneminde muhalif gazeteciler içeri atılırken, 27 Mayıs’ta başbakan ve iki bakan idam edilirken, 12 Eylül’de yüksek yargı mensupları darbeci cuntayı kutlamakta yarışırken, 1982 Anayasası’nın yazılması sürecinde askeri yönetime yaranmak için taklalar atılırken, ülkenin bütün yazar çizerleri ikide bir hapse atılırken nasıl bir yargı olduğunu da açıklamak zorundadırlar.

İstifa eden HSYK üyeleri tarihe “karanlık güçlere karşı bağımsız yargıyı savunan hukukçular” olarak geçeceklerini düşünüyor olmalılar.

Aslında istifalarıyla birlikte açıklamaları, hakkında karar alırken “bağımsız yargı” kaygısıyla hareket ettiklerini kanıtlamaları gereken çok belirgin bazı olaylar var.

* 12 Eylül askeri yönetimi hakkında insan hakları ihlalleri ve işkence nedeniyle soruşturma açan savcıyı neden “hemen” attınız.

* Şemdinli’de astsubayların kitapçı bombalaması olayını kovuşturan savcıyı atmakla kalmadınız, avukatlık yapmasını bile imkânsız kıldınız.

* Abdi İpekçi’nin katilini dört yıl erken salmaya çalışanlar hakkında hiçbir soruşturma yapmadınız.

* O katil hakkında erken salıverme kararına imza atan hâkimin eşinin katilin avukatlığını üstlenmesinden rahatsız olmadınız.

* Ergenekon soruşturmalarının başından beri ana uğraşınızın, bu soruşturma ve davaları yürüten savcı ve hâkimlerin yerlerinin değiştirilmesi olmasına dişe dokunur hiçbir açıklama getirmediniz.

* Yargıtay, Danıştay ve HSYK mensuplarının sürekli olarak birbirlerini seçtiği düzenin yarattığı iktidardan olmamak için bu sistemi “yargının bağımsızlığı” diye savundunuz.

Maalesef bugünkü HSYK’dan geriye kalacak olan bir iddia da her türlü atama işleminde belli bir “din-mezhep aidiyetinin” etkili olduğudur.

Bugünkü ya da dünkü HSYK’dan geriye bunlar kalacak.

Özellikle de aradan ne kadar zaman geçerse geçsin;

Ergenekon davaları her hatırlandığında hep dünkü HSYK’nın bu konudaki çırpınmaları akla gelecek.

OKAY GÖNENSİN
 
Üst