Rüveydaa
Profesör
- Katılım
- 6 Haz 2006
- Mesajlar
- 2,026
- Tepkime puanı
- 13
- Puanları
- 0
- Konum
- kendi içimde: )
- Web sitesi
- www.serzenisler.com
HoşçakaL...
Sabahları yağmur sesiyle uyanılan,
herkesin boğazlı kazaklar giydiği,
hüzünlü yüzler taşıyan o insanların,
duman altı kahvelerde kitap okuyarak
ve hep o sevdiğimiz şarkıları dinledikleri
bir sahil kasabasında yaşamak istiyorum artık.
Yolda yürürken kimseyle selamlaşmamayı özledim.
Hem de çok....
Sen şimdi kırılıp üzülürken bu yazdıklarımı okurken,
ben çoktan gitmiş olacağım.
Oysa taa başta konuşmuştuk bunları seninle.
Gideceğimi, daha doğrusu kalamayacağımı,
kimseye ve hiçbir yere ait olamayacağımı
daha ilk gün anlatmamış mıydım ben sana?
'Büyük ihtimal vedalaşmadan giderim' demiştim.
İşte şu an telefonu açmıyor oluşumun nedeni de
bu vedalaşmama adeti...
Sana yazdığım ilk ve son mektup bu.
En azından artık sana hiç yazmadığımdan şikayet etmeyeceksin.
Atıl, kuru bir vedalaşmadan
çok daha anlamlı bir şey bırakıyorum sana giderken.
Yapacağın her şeyi olduğu gibi,
şimdi soracağın soruyu da biliyorum.
Ellerini saçlarının arasından geçirip 'neden?' diye
mırıldanıyorsun şuan büyük ihtimal
ve büyük ihtimal sol omzunla pencereye yaslanmış haldesin.
'Neden?'
Çünkü her şeyi bilmekten
ve her gün hep aynı günü yaşamaktan
ve senin bu aynılığı hiç fark etmeyişinden yoruldum...
Geleceğin saati, bana söyleyeceğin ilk sözü,
kavgalarımızın sonunu ve o sonlardan sonra ne olacağını,
nereme dokunup bana nasıl sarılacağını biliyor olmaktan
çok yoruldum...
'Biz' olmaktan onur duyacağımı söylemiştim sana.
Ben 'biz olmak' kavramının
benden tamamen vazgeçmek olduğunu
bilmiyordum o zamanlar.!!!
Yine o zamanlar ben,
bana asla yalan söylemeyeceğin yalanına da
çok inandırmıştım kendimi...
O zamanlar cep telefonunda
'seni boğuyorsa ayrıl o zaman o kadından' !!!
mesajını da bulmamıştım...
O mesajı okuyunca anladım ki esas benim
tek kişilik derin ve büyük nefeslere ihtiyacım var...
O mesajı okuyunca anladım ki;
insan kendi eli ile yazdığı masaldan bile
mutlu sonla çıkamıyor artık...
Anladım ki sende gidecek yürek
bende ise kalacak mide yok...
Seni sana ve kim bilir daha kimlere bırakıyorum...
Kendimle olmaya, yalnız kalmaya,
kısacası nefes almaya gidiyorum ben...
HoşçakaL....
aLıntı..
Sabahları yağmur sesiyle uyanılan,
herkesin boğazlı kazaklar giydiği,
hüzünlü yüzler taşıyan o insanların,
duman altı kahvelerde kitap okuyarak
ve hep o sevdiğimiz şarkıları dinledikleri
bir sahil kasabasında yaşamak istiyorum artık.
Yolda yürürken kimseyle selamlaşmamayı özledim.
Hem de çok....
Sen şimdi kırılıp üzülürken bu yazdıklarımı okurken,
ben çoktan gitmiş olacağım.
Oysa taa başta konuşmuştuk bunları seninle.
Gideceğimi, daha doğrusu kalamayacağımı,
kimseye ve hiçbir yere ait olamayacağımı
daha ilk gün anlatmamış mıydım ben sana?
'Büyük ihtimal vedalaşmadan giderim' demiştim.
İşte şu an telefonu açmıyor oluşumun nedeni de
bu vedalaşmama adeti...
Sana yazdığım ilk ve son mektup bu.
En azından artık sana hiç yazmadığımdan şikayet etmeyeceksin.
Atıl, kuru bir vedalaşmadan
çok daha anlamlı bir şey bırakıyorum sana giderken.
Yapacağın her şeyi olduğu gibi,
şimdi soracağın soruyu da biliyorum.
Ellerini saçlarının arasından geçirip 'neden?' diye
mırıldanıyorsun şuan büyük ihtimal
ve büyük ihtimal sol omzunla pencereye yaslanmış haldesin.
'Neden?'
Çünkü her şeyi bilmekten
ve her gün hep aynı günü yaşamaktan
ve senin bu aynılığı hiç fark etmeyişinden yoruldum...
Geleceğin saati, bana söyleyeceğin ilk sözü,
kavgalarımızın sonunu ve o sonlardan sonra ne olacağını,
nereme dokunup bana nasıl sarılacağını biliyor olmaktan
çok yoruldum...
'Biz' olmaktan onur duyacağımı söylemiştim sana.
Ben 'biz olmak' kavramının
benden tamamen vazgeçmek olduğunu
bilmiyordum o zamanlar.!!!
Yine o zamanlar ben,
bana asla yalan söylemeyeceğin yalanına da
çok inandırmıştım kendimi...
O zamanlar cep telefonunda
'seni boğuyorsa ayrıl o zaman o kadından' !!!
mesajını da bulmamıştım...
O mesajı okuyunca anladım ki esas benim
tek kişilik derin ve büyük nefeslere ihtiyacım var...
O mesajı okuyunca anladım ki;
insan kendi eli ile yazdığı masaldan bile
mutlu sonla çıkamıyor artık...
Anladım ki sende gidecek yürek
bende ise kalacak mide yok...
Seni sana ve kim bilir daha kimlere bırakıyorum...
Kendimle olmaya, yalnız kalmaya,
kısacası nefes almaya gidiyorum ben...
HoşçakaL....
aLıntı..