gerçek islam yerine uydurma dine uyanlar

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
yazdıklarımı kelimesi kelimesine okuyup bunları yazıyorsan ne diyeyim bilmem ki.
o kadar da naifsiniz ki dediğiniz gibi olsun.

biz yazılanların insanın kendisine yazdığı yazılar olarak görürüz.
yani burada yazdıklarım kendi ihtiyaçlarımdır. sizinde yazdıklarınıza ihtiyacınız var demek ki.

selam ile
 

elbiss

Ordinaryus
Katılım
21 Kas 2013
Mesajlar
2,514
Tepkime puanı
43
Puanları
0
Konum
Türkiye
Yazılar sana neden farklı geliyor biliyormusun güzel kardeşim senin zihninde canlandırdığın bir yapıdan ilerlememi yada sabit olgulardan gitmemi belki istediğindendir diyelim...işin esasını bilemem...Bizim önümüzde duran bir gerçek esasiyet var ise bir onu o hükmüyle kabul eder ve sorgulamayız güzel kardeşim..

Çünkü biz Peygamberimize koşulsuz inanmışızdır ve öyle kabul etmişizdir ve sonrasında demişizdir ki O emin olan dogruyu aktarandır demişizdir..

Bizler yorumlarımızı katarsa çorbaya birden fazla katkı koymuş gibi oluruz (şeker-tuz-pul biberi-vss)...ama biz Mayayı bir bütün olarak kabul ediyorsak işte biz MAYANIN ÖZÜNE İNİNE BAKARIZ..işte buda islamiyetin bütün yaşanılır halidir güzel kardeşim..

Kesinlikle okuyorum...Hiç şüphen olmasın ama İstenilen beklenilen yoldan yazmıyorum o yüzden cevap farkındalıkta düşünmek bazen ilaçtır İlaçse Gayedir Gaye ise sebeptir..Sebepsiz sonuç olmuyorsa Güzellikte görülemiyormuş ..

Böyle..
 

müttaki

Profesör
Katılım
20 Kas 2006
Mesajlar
2,775
Tepkime puanı
75
Puanları
48
Konum
istanbul
Yazılar sana neden farklı geliyor biliyormusun güzel kardeşim senin zihninde canlandırdığın bir yapıdan ilerlememi yada sabit olgulardan gitmemi belki istediğindendir diyelim...işin esasını bilemem...Bizim önümüzde duran bir gerçek esasiyet var ise bir onu o hükmüyle kabul eder ve sorgulamayız güzel kardeşim..

Çünkü biz Peygamberimize koşulsuz inanmışızdır ve öyle kabul etmişizdir ve sonrasında demişizdir ki O emin olan dogruyu aktarandır demişizdir..

Bizler yorumlarımızı katarsa çorbaya birden fazla katkı koymuş gibi oluruz (şeker-tuz-pul biberi-vss)...ama biz Mayayı bir bütün olarak kabul ediyorsak işte biz MAYANIN ÖZÜNE İNİNE BAKARIZ..işte buda islamiyetin bütün yaşanılır halidir güzel kardeşim..

Kesinlikle okuyorum...Hiç şüphen olmasın ama İstenilen beklenilen yoldan yazmıyorum o yüzden cevap farkındalıkta düşünmek bazen ilaçtır İlaçse Gayedir Gaye ise sebeptir..Sebepsiz sonuç olmuyorsa Güzellikte görülemiyormuş ..

Böyle..

sayın elbiss sizi kırmak istemedim eğer kırdı isem özür dilerim.

bir oyun kurulur. oyunun kurucusu kuralları kurar. hepimizde bu
kurallara bağlı kalmak zorundayız yoksa oyun kurucu bizi oyundan
atar. ben eğer kendi oyun kurallarımla oyuna giriyorsam benim
kurallarıma uymayın zira bir Oyun kurucu var ve bende O'nun kurallarına
uymakla mükellefim.

benim mükellefiyetim oyunun kurallarını iyi öğrenmek.
eğer öğrenemezsem yanlış yaparsam ve yanlış yaptığımda
oyun kurucuyu suçlayamam.

eğer oyunu oyun kuralları kitabından öğrenirsem o kadar çok kural var ki
elbet bir yerde hata işlerim. sonra bana niye öğrenmedin denirse
o kadar çok kural var ki hangi birini öğreneyim öğren öğren bitmiyor derim

oyun kurucuda der ki gel sana öğreteyim.
beni alır, bana bu işin püf noktalarını öğretir.
ben ancak bu oyunun kurallarına böyle uyabilirim.
yoksa oyun kuralları kitabını okuyarak ben uyabiliyorum diyen varsa
söylesin de biz de bilelim.

selametle
 

elbiss

Ordinaryus
Katılım
21 Kas 2013
Mesajlar
2,514
Tepkime puanı
43
Puanları
0
Konum
Türkiye
sayın elbiss sizi kırmak istemedim eğer kırdı isem özür dilerim.

bir oyun kurulur. oyunun kurucusu kuralları kurar. hepimizde bu
kurallara bağlı kalmak zorundayız yoksa oyun kurucu bizi oyundan
atar. ben eğer kendi oyun kurallarımla oyuna giriyorsam benim
kurallarıma uymayın zira bir Oyun kurucu var ve bende O'nun kurallarına
uymakla mükellefim.

benim mükellefiyetim oyunun kurallarını iyi öğrenmek.
eğer öğrenemezsem yanlış yaparsam ve yanlış yaptığımda
oyun kurucuyu suçlayamam.

eğer oyunu oyun kuralları kitabından öğrenirsem o kadar çok kural var ki
elbet bir yerde hata işlerim. sonra bana niye öğrenmedin denirse
o kadar çok kural var ki hangi birini öğreneyim öğren öğren bitmiyor derim

oyun kurucuda der ki gel sana öğreteyim.
beni alır, bana bu işin püf noktalarını öğretir.
ben ancak bu oyunun kurallarına böyle uyabilirim.
yoksa oyun kuralları kitabını okuyarak ben uyabiliyorum diyen varsa
söylesin de biz de bilelim.

selametle

Estagfurullah ..Beni kırarsan kesinlikle söylerim...:) Bu konuda açık biriyimdir gönlün rahat olsun...

"Hayat oyun ve Eğlenceden ibarettir "sözünden alıntılarla gitmek istiyorsak yazdıklarına bakalım...aslında bakmadan evvel kendimce düşündüğüm bu ifadeye bakalım..

Aslında yukarıda ki sözde bizlere anlatılmak istenilen hayatın geçici ve fani olduğu ve bizi belli dönem için kıstas ve denemelere bağlayıp oyaladığı diyelim....

İşte işin esasıda burda başlıyor ya...bu kıstaslarda kimler Sınavını başaracak kimler başaramayacak...İşte bu noktada Allah kurallarını ve sistemini insanlara tek tek söylüyor ve ifade ediyor..

Yer yer sistemi ve düzeni nasıl inşaa ettiğinden bahsederken yer yer insanlara bir çok mücizeler ve güzellikler sunulmasına ragmen halen hatada ısrar ettiklerini devamında ilahi kurallar ve kanunları söylerken iyi insan olmayı oldukça bahsediyor ve bir çok konu durum ve yapısına göre insanlara Peygamberler aracılıgıyla anlatılıyor...

Şimdi yazılarına bakarak bir çıkarım elde edelim..

Oyun kurulu kurallar olur sonrasında uygulayıcıları devamında anlatıcıları olur...bir bölge anlatıcıdır diger bölge ise uygulayıcıdır..anlatıcı bölge uygulayıcı bölgeyle asla bir araya gelmez..çünkü anlatılanın yukarda şekillenmesi önemlidir..ama esas aşagıda oyunu oynayandadır belkide tüm yükü oyunda ele alandır..

İşte Dünya Tarihindeki gelen Tüm Peygamberler İnsanlığın tüm sorumluluklarını ele almışlar Sorumluluk almak ve onu idam ettirmek ve dönem zorlukları baz alınırsa ne kadar çetin olabildiğini düşünüyorsundur sanırım...yada düşünebiliyoruzdur...

Elbette bazen düşünce envanter yapısında insan benim istediğim gibi ilerlensin istenilebilinir ama herkes bu yapıda olacak diye bir kaide yok..

Dünyada ki ve Ahiretteki Saltanatın tek hükmü irade sahibi Allah tır Bunu her insan oldukça iyi bildiğine inanıyorum ama şu gerçek ki insan zaman içinde çok fazla birbirinden uzaklaştı ve buda beraberinde çok farklı yapılaşma oluşturdu..dogru yanlış bilemem işin tek dogru yanıtı Kutsal Metinler diye kabul ediyorum..

Hayatın gerekliliklerini iyi bilmen önemli ama yaşayarak bilebilirsin yani ezbere olmaması gerek...hayat bir tecrübedir tecrübe ise zaman ve vakit ister ama bu süreçtede elbettede zaman uzun değipte salmamak gerek ...

Hayatta dogru ve yanlış etmeni eğer bize göre ise olmaz...eğer dogru yanlış kavramı kutsal metinlere ve ilahi ögretilere göre ise bu Allahtan gelen yani kuralları koyandan oldugu için dogru hakiki bilinendir diyebiliriz..

Olsun çok kuralları ögrenmemek bir bahanedir...bugün zengin büyük iş adamı olmak isteyen biri önümde o kadar çok yol var ki demiyor ki :) o bir hedef koyuyor kısa-orta ve uzun vade diye sonrasında ekibini şekillendiriyor ve yola koyuluyor...sonrasında sistem yapı düzen birliktelik gibi bir çok konuda kendisini ve ekibini güçlendiriyor...bir nevi geleceğin büyük zengin iş adamını inşaa ediyor...her inşasında bir tugla koyuyor...her tugla koydugunda bir adım daha güçleniyor...güçlendikçe hedefine ulaşıyor...hedefine ulaştıgı ana gelincede başarıyor...belki bir süreç ama hedefi belli olan bir süreç...

Herşey istemenle alakalı....

Eğer sen ben yapacağım ögreneceğim dersen kimse sana mani değil ki yapabilirsin başarabilirsin...bizler Allahın huzuruna çıktıgımızda söyleyecek söz bulamayacağız emin ol...diyeceğimiz tek şey...onu Allah söylüyor...rabbim bizi dünyaya geri gönderde sana eksiksik ibadetimizi yapalım diye...(hatalı yazdıysam siz düzeltirsiniz..)..

O yüzden şu kalıbı unutma ...
Hiç bir zaman TAM olamayız hatalarımız olacak Dünyada eksiksiz olabilmek çok zor..Sana niye ögrenmedin diye sorarlar mı bilemem ama şunu derler Allah için neden çabalamadın diye ?...Bence soruları dogru sorabilirsen yanıtları daha güzel bulabilirsin...Allah seni sorgulamaz sadece çabana ve gayretine bakar...sonrasında işlediklerine ona göre hüküm verir...eğer Allahın katında özel bir kulsan sana nasıl desem biraz daha fazla üzerinde durabilir diye düşünebiliriz ama hükmün bellidir ötesi geriside ona baglıdır...İşin dogrusunu Allah bilir diyelim...ben sadece mantık yürüttüm yanlış anlaşılmasın..

Oyun Kuralları bellidir ve Allah birebir sana gelip senle ilgilenmez...Sana bildirmek isteyeceği bir durum olursa Allahın elçileri olur elçiler vasıtasıyla insanlara bütün halde bildirilir...İşte Peygamberlerde o kadar fazla yük altında ve sorumluluk içinde ki düşünsene yeni bir Din i tüm dünyaya ulaştırabilmen gerekli yani bir yapıda kalmaman gerekli...çünkü ilahi hükümler ulaşılmak üzere bildirilir..elçilerin yükü çok agırdır..şimdi bu yapıyı anlayabilirsen eğer yukarıdaki yazdığım bir kaç yazıyıda çelişkilendirebilip birleştirebilirsin...

İbadet konusunda yapılması gerekenler bellidir..
iYİ İNSAN terimlemesin konusunda bir çok noktalar değilmiştir...(erdemli olmak ,ahlaklı olmak,dürüst olmak vss )
sonrasında sünnetler faziletler ihlasla ve samimi yapı bunlarda biliniyor..

Kutsal Metin yazılarını bilmen şu yönden isteniyor...Düşünüp tutup öğüt alalım diye...

Yani her kutsal metin bizden çok çok asırlar evvel gelmiş insanların yaşantıları...yani bir zamanlar onlarda bir yaşam ve ömür sundular...ve sonralarında ki durumları şartları vss...hep geçmişten yer verilmiyor elbette ama Kutsal Metinlerin esası şudur güzel kardeşim...Düşünmek ,ögüt almak ve değerlendirme yapmak,,ilahi kurallara uyabilmek...tastik edebilmektir..

Böyle.
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
şimdi böyle sohbetiniz güzel oluyor fakat kafalarıda karıştırmıyor değilsiniz şu mevzuyu şöyle özetlesek kızmazsınız sanırım

elbette her hareketimizi her halimizi kuran ışığından yönlendireceğiz fakat muttaki diyorki kızdım bir olay oluyor sen birdur kurana bakayımmı diyeceğiz ?
yok öyle birşey
ya kuranı okur hayatınıza geçirirseniz olay gelmeden bile bilme şansınız var demektir mümin basiretli olur
yok bilemediniz olay anında hırsınızı kininizi yenmeniz gerekmektedir zaten o anda kendinize hakimliği kaybetmiş iseniz
aklınızı yitirmiş durumdasınız çünki öfke aklı giderir buyrulmaktadır
demekki o anda aklınızka kuranla değil şeytanın dürtüsü ile hareket ediyorsunuz demektir kazayaya razı olacaksınız
yok sizin isteminiz dışında gelişiyorda size zarar veriyorsa oradaki mazlumiyetinizinde bedeli ALLAH c.c. katında olacağını
bilmeniz gerekir selametle vede güzellikle kalın
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Türkiye'de "İslam"ın karşısına dikilen "Uydurma Din" yoktur... Yani böyle bir dinin müntesibi olan müslümanlar yoktur...

Mezheb, Kur'an'ı yorumlayamaz... Tefsir edemez... Anlamaya çalışamaz... Kur'an'ın cümle ve kelimelerini "sarf" ve "nahiv" yönünden mütalaa edemez... Vs...

Alim ise ancak bunu yapar...

Alimlerin, Kur'an'ın yorumunu, açıklama ve izahatını, görüş ve değerlendirmelerini kastediyorsanız, bu da "Uydurma Din" algısında bir şey değildir... Siz ancak bu yorumların yanlışlığını "ilmen" açıklayabilirsiniz... Değil mi..?
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
Türkiye'de "İslam"ın karşısına dikilen "Uydurma Din" yoktur... Yani böyle bir dinin müntesibi olan müslümanlar yoktur...

Mezheb, Kur'an'ı yorumlayamaz... Tefsir edemez... Anlamaya çalışamaz... Kur'an'ın cümle ve kelimelerini "sarf" ve "nahiv" yönünden mütalaa edemez... Vs...

Alim ise ancak bunu yapar...

Alimlerin, Kur'an'ın yorumunu, açıklama ve izahatını, görüş ve değerlendirmelerini kastediyorsanız, bu da "Uydurma Din" algısında bir şey değildir... Siz ancak bu yorumların yanlışlığını "ilmen" açıklayabilirsiniz... Değil mi..?

elbette alimlerin iştihatlarına bamak zorundadır sıradan bir insan o ilme ulaşmamışsa bu nasıl islam karşıtı sayıla bilir
bizim islam karşıtı uydurma islam dediğimiz alimdiye şeyh diye bazı zavatların çıkarları veya kendi nevsi düşünceleri doğrultusundaki öğretileridir işte bu dil değişimi yazı devrimi sonucunda bu milletten çalınan gerçek inançların yerine doldurulan hurafelerden bahzede biliriz
sizin imam olduğunuzu söylediğinizi hatırlıyorum örnek verirsek size yazılı gelen hutbeyi okuma zorunluluğu getirilmiştir
hutbede kabir azabı diye bir şeyi anlatmanız isteniyor veya isa as mın geleceğini anlatmanız dayatılıyor bunun adına din denmez dayatma uydurma din denir sizede imam denmez paralı yalancı şahidi denir
doğrumu ?
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Kabir azabı uydurma din değildir ki, rivayetlerden çıkarılan bir görüştür, camide hutbe okuyan imam'sanız, kabir azabı ile ilgili rivayetleri okuyunca, buna katılmadığınızı da söyleyebilirsiniz cemeate, sizi öldürecek değillerdir, o kadarını da yapalım zaten yapılıyor, kabir azabının "somut" değil de "manen" olduğuna inanlardanım, öyledir de... Kişi kabrinden kalkarken bu ızdıraba düçar olmuş bir halde kalkar, fiilinden, davranışından ve lisanından bunu anlarsınız...
Saygılar...
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
İmam yalancı şahit ise, bir cum'a'da da 3.000 insan o hutbeyi dinliyor...

Bence imamda bir anormallik yok asıl anormallik cemeat de, sen de...

---))))
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
İmam yalancı şahit ise, bir cum'a'da da 3.000 insan o hutbeyi dinliyor...

Bence imamda bir anormallik yok asıl anormallik cemeat de, sen de...

---))))

yok öyle saldırmana gerek yok yalan vede yanlış olan bir şeyi hutbede varmış gibi hadislerden miş gibi sunarsanız
vede onu dinleyen milyonlar hatta milyarlar bile dinlese onu doğru kılmaz anlatanıda
fakat bunun yanlış vede yalan olugu doğrultusunda bilgi verirseniz doğrulardan olursunuz oda mümkin görülmüyor
çünki yazılı bir hutbe okumaya memur edilmişsiniz aksi halde orada kalamazsınız bunu vurgulamak istiyorum
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
yok öyle saldırmana gerek yok yalan vede yanlış olan bir şeyi hutbede varmış gibi hadislerden miş gibi sunarsanız
vede onu dinleyen milyonlar hatta milyarlar bile dinlese onu doğru kılmaz anlatanıda
fakat bunun yanlış vede yalan olugu doğrultusunda bilgi verirseniz doğrulardan olursunuz oda mümkin görülmüyor
çünki yazılı bir hutbe okumaya memur edilmişsiniz aksi halde orada kalamazsınız bunu vurgulamak istiyorum

Ne alaka? A camisinde olmazsınız da b camiinde olursunuz...

Bir de şunu söylim hutbelerde yanlış bir şeyler de söylenmiyor, sen herhalde kendini doğrucu davut mu sanıyorsun...
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,085
Tepkime puanı
1,924
Puanları
113
Ömer usta bir şeyin sahtesi gerçeğiyle kıyaslanınca anlaşılır. Senin gerçek din dediğin nasıl bir şey ki sahtesini anlayalım. Belki ikizdir belki sendeki sahtedir.
 

Tahsin EMİN

Kıdemli Üye
Katılım
7 Şub 2012
Mesajlar
11,757
Tepkime puanı
490
Puanları
83
Kusura bakma ama sen benim sohbetlerimi daha dinleyemezsin, sen de o cesaret yok...

Kendini sadece adamlıktan sayma... Hadi beni saymıyorsun biz önemli değiliz, etrafındaki insanları say...

Akıllım benim...
 

elbiss

Ordinaryus
Katılım
21 Kas 2013
Mesajlar
2,514
Tepkime puanı
43
Puanları
0
Konum
Türkiye
şimdi böyle sohbetiniz güzel oluyor fakat kafalarıda karıştırmıyor değilsiniz şu mevzuyu şöyle özetlesek kızmazsınız sanırım

elbette her hareketimizi her halimizi kuran ışığından yönlendireceğiz fakat muttaki diyorki kızdım bir olay oluyor sen birdur kurana bakayımmı diyeceğiz ?
yok öyle birşey
ya kuranı okur hayatınıza geçirirseniz olay gelmeden bile bilme şansınız var demektir mümin basiretli olur
yok bilemediniz olay anında hırsınızı kininizi yenmeniz gerekmektedir zaten o anda kendinize hakimliği kaybetmiş iseniz
aklınızı yitirmiş durumdasınız çünki öfke aklı giderir buyrulmaktadır
demekki o anda aklınızka kuranla değil şeytanın dürtüsü ile hareket ediyorsunuz demektir kazayaya razı olacaksınız
yok sizin isteminiz dışında gelişiyorda size zarar veriyorsa oradaki mazlumiyetinizinde bedeli ALLAH c.c. katında olacağını
bilmeniz gerekir selametle vede güzellikle kalın

Sanırım bana bir ileti herneyse yinede yazmak isterim...

Kuranı tam manasıyla bilebilmek aklı zekaya ve kıvraklığa hakim olabilmek tabii nasıl desem derin bir çalışma gereği diyelim hani o içtimaat için üzere vazifeymiş gibi nasıl desem izahı biraz zor ama mümkün şekilde açmaya çalışayım bir odaya kapanıp tüm dikkati vermek olsun...oldu mu bilemem..

Tabii zamanın ve şimdiki zamanın farklılıkları oldukça değişik yapıda eski zamanın yogruldugu maya ile şimdiki zamanın mayası malesef bir değil eski maya nın hamur yani bütün olduğu dönemde kişi sana bir cevabı metni yada ilahi kanunu sana direkt olarakt mümkün çerçvede iletebilirdi ama o dönemlerin mektep-i ilimiye derslik muamiyelerini düşünürsen(şunu demek istiyorum o zamanların ilmi çalışmlarını ve eğitim mekteplerini )..

Şimdili zamanlarda Modern gelişim ve Teknolojik farklılaşmalar ile insan İslam ilmiyle çok meşgul değil desek sanırım yanlış olmaz(her manada hepimiz için geçerli)..

Eski zamanlarda Teknolojinin olmadığı yada az olduğu dönemde insanların meşguliyetleri din adına oldukça fazla ve vakitleride oldukça çoktu çünkü meşguliyetleri üzerine onları oyalayacak etmen yoktu yinede vakitten ayrı koyulanlar olur elbette ama o zamanların islamiyet tutarlılığı ve yaşanırlılıgı ve ümmetçilik saglamlılığı oldukça fazlaydı...çogunlukla halk işlerinde ve sonraki zamanlarında da ibadetle çok ilgiliydi misal yanlış bilmiyorsam Cuma saatinde hiç bir dükkan açık olmazmış yine yanlış bilmiyorsam yine Cuma günü çalışılmadığı tatil olunduğuda söylenir dogru -yanlış bilemem..

Eski zamanların yapısını düşünürsek bu zamanların yapısında ne kadar fazla farkındalıkta oldugumuzu görmek güç olmaz sanırım...Genelde zamanımızın çogunu kara kutu (Televizyon) ile geçirmekteyiz ki bu Kara Kutu yayınlarıda çoğu zaman (Dogru gerçek ilahşi bir vahiy gibi görülmekte)...Oysaki beyaz ile siyah her noktada diye düşünmek ve vakit süreçlerini orantılı kullanabilmek önemli....bu tüm dünya dinleri adına geçerli...(hepimiz için )

Öfke ve sıkıntılı durumda Sabırlı dirayetli olabilmek oldukça zor ama bu konuda Peygamber efendimizi S.A.V örnek alınabilir...Sinirlendiginizde yere çömelin oturun yada abdest alın yada o ortama bakın basiret ve din dışı konuşuyorsa yada senin ilmine irfanına fayda veremeyeceğine inanıyorsan o ortamda bulunmayın...iyi dostlar arkadaşlar vs edinin...

o zaman Kuranı tam manasıyla bilmek yeterli değil bunun dışında Peygamberlerinde davranış hal hareket ve tasavvuflarınıda bilebilmek çok önemli...İnançlı bir insanın bir olguyu kanıtlama gibi durumu olmaz..bu kanıtı peygamberlerde yapmamıştır sadece insanlar mucize istediklerinde peygamberler istek oldukları için Allahtan dilemişlerdir Allahta vermiştir göstertmiştir..demek oluyor ki Peygamberlerin davranış ve yaşayış durumlarıda bizler için çok önemli...

Olay gelmeden bilebilme şansımız Allah istemedikçe olması çok zor..Yani adım atarken dahi şunu unutmayacağız Allah dilerse isterse.Allahın isteği rızası olmadan Dünyada tek çivi dahi çakabilmemiz zor..Bilebilmek ise çok daha zor...seçilmiş özel insanları ayrı tutuyorum..

Öfke her kötülüğün başlangıç yuvasıdır...Öfkeyle beslenir ve öfkeyle hareket edenler akli cüzi iradeyi tam manasıyla idrak edemezler...

Sabırlı olabilmek tahammül edip rıza gösterebilmek ve faziletli erdemli olup saygı ve rıza gösterebilmek bir nevi kadere boyun egebilmek oldukça zor ve güçtür...bazen kayıplıklarla gelen dogrularda olabiliyor yada bazen dogrularla birlikte kayıplıklarda olabiliyor biz bu ayrımı ayırt edebilmemiz çok zor ama bilşnen bir gerçek var oda sabır ihsan ihlas ve samimiyet mümkün çervede en güzelini yaşayabilmek her konuda...bunlar bilinen bir durum ise İnançlı bir insanı Tembelliğe yada çalışmamaya iten durum nedir işte o soruların cevaplarını herkes kendi adına vermesi çok önemli....çünkü dünya da her insan çokluk içinde olsada Tektir ve ileride tek hesaba çekilecektir ve her insanın günahıda sevabıda yine kendisinedir...bunuda biliyorsak o zaman şunu idrak edebilmek güç olmasa gerek...sen ne kadar çalışır ve güzel ahlak üzere olursan faydan ileride sana olur sen ne kadar çalışmaz tembe üzere olur ve kötü yapıda ilerlersen zarar yine ileride sana olur tabii insan Ahiret Yaşantısına yada hayatına inanıyorsa İnanmayana bir şey diyecek sözüm asla yok kendi tercihi çünkü Allah insanları tercih konusunda serbest bırakmış bize diyecek bir söz yok olmazda...sadece insan söyler anlatır ve geçer diyelim...tercihi kişiye aittir..

Böyle.
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
Şimdili zamanlarda Modern gelişim ve Teknolojik farklılaşmalar ile insan İslam ilmiyle çok meşgul değil desek sanırım yanlış olmaz(her manada hepimiz için geçerli).


yukardaki yazın tamamen ters yanliş katılmıyorum önce insanlar birazcık bilgi ediniyorlar kalanı uydurma rivayetlerle dolu
tasavuf gibi uyuşturucu
kadercilik gibi kabulcü
bekliyicilik gibi isa cı mehdici
üretiyor insanları uyuşturuyor koyun haline sokuyor oradan saltanat kuruyorlardı vede günümüze kadar getirdiler bunu
bunları örneklersek daha çok islama değilde islamsızlıga çalışılmış gözüküyor

oysaki günümüzde kuranı okuyan anlıyan vede içdihat eden alimler çoğalıyor bunu gören halkta yeniden diriliyor uyuşukluğunu atıyor
insanlar bu gün günümüzde bir fetva verildiğinde sorguluyor

birde şu yazın yanlış
.seçilmiş özel insanları ayrı tutuyorum..

seçilmiş insan yok seçkin insan var ilmiyle amel etmiş basireti açılmış bilgili alim takva insanlar var
 

elbiss

Ordinaryus
Katılım
21 Kas 2013
Mesajlar
2,514
Tepkime puanı
43
Puanları
0
Konum
Türkiye
Şimdili zamanlarda Modern gelişim ve Teknolojik farklılaşmalar ile insan İslam ilmiyle çok meşgul değil desek sanırım yanlış olmaz(her manada hepimiz için geçerli).


yukardaki yazın tamamen ters yanliş katılmıyorum önce insanlar birazcık bilgi ediniyorlar kalanı uydurma rivayetlerle dolu
tasavuf gibi uyuşturucu
kadercilik gibi kabulcü
bekliyicilik gibi isa cı mehdici
üretiyor insanları uyuşturuyor koyun haline sokuyor oradan saltanat kuruyorlardı vede günümüze kadar getirdiler bunu
bunları örneklersek daha çok islama değilde islamsızlıga çalışılmış gözüküyor

oysaki günümüzde kuranı okuyan anlıyan vede içdihat eden alimler çoğalıyor bunu gören halkta yeniden diriliyor uyuşukluğunu atıyor
insanlar bu gün günümüzde bir fetva verildiğinde sorguluyor

birde şu yazın yanlış
.seçilmiş özel insanları ayrı tutuyorum..

seçilmiş insan yok seçkin insan var ilmiyle amel etmiş basireti açılmış bilgili alim takva insanlar var

Yazılarına içtenlikle saygı duyarım fakat değip bende biraz senle sohbet etmek isterim kabul görürsen inşallah...

Katılmamana bir şey diyemem ama "öncelikle insanlar biraz bilgi ediniyorlar" kısmına şunu demek isterim..

Bilgi ve Bilgiyi edinebilme İnsanlar için oldukça güzel bri Hazine bu hazineye sahip olmak isteyene Helal derim fakat Kişi bilgiyi nasıl ediniyor yada bilgiyi edinirken hangi sorgulama aşamalarından yada içtimaatlardan süzgeçlerden geçiriyor bu çok önemli...devamında bilgi edinme ve ögrenme isteğide devamında Biligiyi Yorumlama durumuda kişinin mentalitesine ve yapısına göre farklılık gösterebilir bunuda unutmamak gerek...yani...

A şehrinden çıkan ahmet B şehrinde su testisiyle C şehrinde oluyor diyen biri ile bilgi yorumlayan ve soru süzgeçlerinden geçiren biri ile yine A şehrinden Mehmet B şehrinede ugrayıp C şehrinde oluyor diyen biri arasında farklılık var oluyor demi ...ben sadece misal verdim...2 aşamalı bir bilgi edinme mantıgında aslında A,B,C şehrinde anlatılmak istenilen A şehrinin B şehrine olan oran uzaklığı ile B şehrinden C şehrine olan mesafe farklılığı da denilebilir demi...

İstenilirse bilgiyi çogaltma adınada A şehrinin güzelliğinden bahsedip B şehrinin Çirkin yanlarını anlatıp C şehrinide hem güzel hem çirkin anlatabilmek te mümkün demi :) yani şunu demek istiyorum...Kişinin bilgiye erişmede sınırı hiç yoktur denilebilir ama önemli olan kişinin nasıl sordugu ve yorumladığı değilmidir...eğer yorum işin içinde olursa o zaman farklılaşmalar olmaz mı güzel insan...Kuran Yorumdan uzak olmalıdır ve oldugu gibi anlatılmalıdır ve asla değiştirilmemelidir..Bu çok önemli bir husus...Çünkü yorum eski zamanların yapısındaki envanter ve olguları değiştirir...Bizler olguları değiştirmek yerine olguları anlatıldığı gibi anlamaya çalışmak kafa yormak önemli ama yorumlamadan oke..

gelelim diger yazına..

Tasavvuf eğer Tevekkül üzere ise yani Allaha yönelme gibi bir eğilimde ise kişinin faydasınadır Kişi yani insan Allaha ne kadar yaklaşmak isterse Allahta kişinin gönül ve kalp dünyasını açar...ama kişi Allah ile olan tevekkül yapısını insanlara anlatmaması ve özellikle gösterişten uzak tutması çok önemlidir yoksa samimiyet ve ihsan durumu ortadan kalkmaya megil olur ama kalkar diyemem çünkü işin dogrusunu ancak Allah bilir...oke..

Kader ve bekleyicilik durumunda ise şunu diyebilirim her insan isteği dogrultusunda kendisine bir yol ve harita çizer hani insanın gönül dünyası ve iç yapısı nasıl ise yaşantısıda o yönde akmaya devam edermiş derler ama tabii her manad iyisin hep iyi olacaksın gibi bir durum olamaz...insansın beşersin hata yapabilirsin...kötüsün hep kötü olacaksın gibi durumda yok yani kişi tercihini yol ayrımında beyaz ile siyaha geldiğinde kendisi seçip belirleyecek....insana yol ayrımını birleştiren bir çok zamanda tercih seçimi gelecektir diye düşünürsek bu tercihleri kişi kendi seçecek ama iyiyi ama kötüyü kendi seçimi birşey diyemeyiz..

Bekleyicilikten ziyade gelecek olanı nasıl yapıda karşılayabildiğin daha çok önemli diye düşünüyorum...yani sen yat tembel ol çalışma sonra biri geldiğinde beni yanına al de :) olmaz bunu değil gelen iş adamı dahi istemez...

Sen çalışkan olacaksın sen icraat yapacaksın ki gelecek olan oldugunda da gönlün rahat ve çalışmaların diri olacak...zaten gelecek olan var isede o seni bulur :) sen onu bulsanda bakalım o seni seçer mi iyi düşünmek çok önemli birde soruları dogru sorup güzel yanıtlar alabilmek ise çok daha önemli...

Alimler çoğalıyor mu azalıyor mu bilemem ama zamanın Ahir zamanda nasıl olacağını söyleyen durumlar aklıma gelince ilk şu aklımda...

Yöneticiler ve idareciler çok olacak ama iş yapan icraat yapan az olacaktır diye buda ahir zamanla ilgili dogru yanlışı tartışmıyorum sadece üzerinde durup düşünmek önemli diye düşünüyorum...işin dogrusunu Allah bilir benim mecaz aklım çok ileride olamaz..

Söylediğin sorulara yanıtlar verebilmeyi şu örnekle izah edebilirim..

Günümüz gençlerine bakıp içlerinden herhangi birini durdurup dini terimleri sormanla...şehir merkezine git yoldan herhangi bir genci durdur ve rica edip dinle ilgili bir kaç soru sor..ama zor olmasın misal Peygamberimiz Hz Muhammed S.A.V min ahlakını sorabilirsin...

yada İslamiyet dendiğinde sana neleri çagırıştırıyor diye sorabilirsin yada Din dersinde en son hangi dersi aldıgını sorup Dinle ilgili dikkat testi yapmış olabilirsin....hani soruları sorarken gençleri düşündürecek mantık yürütecek cinsten sorabilirsin alacağın yanıtlarda yada senin belirlediğin soru kalıplarında gençlerde din ve inanç hatta hoşgörü edep erdemlik gibi kavramlıkta bir ilerleme var ise o zaman İlmi ve Alim çalışmalar oldukça güzel yolda denilebilir ama gençler kaçamak cevap verip yada ilgisizler ise yada farklı yanıtlar veriyorlar ise o zaman eksiklikler çok...

İslam dininden bahsedince insanlara iten yada öcü gözüken olmakta oysaki İslamiyet sevgi barış hoşgörü ve adalet dinidir...Dinde aile ve akrabalık ilişkileri nasıl olması gerektiğini de sorabilirsin yada sormak isteyen başka arkadaşlar varsada sorabilir...illa gençlere sormak zorunda değilsinizde yetişkin olgun insanlarada sorabilirsiniz şöyle modern giyimli olabilirde :)

Bilgi eger bir grup içinde ise ve toplumla paylaşılmıyor yada aktarılmıyorsa o bilgiye kısıtlı sınırlı biligi envanteri denilir ama bir bilgi topluma aktarılmak ve dogru şekilde sunum yapılmak üzere kullanılıyor ise işte o bilgi Toplumsal Evrensel bilgidir...misal Evrensel İnsan Hakları gibi..oke.

Seçilmiş özel insanları ayrı tutuyorumda kastım...

Allah tarafından seçilen insanlardır...
Peygamberler olur evliyalar olur vss oke...Biz o insanları seçemeyeceğimize ve özel kılamayacağımıza göre demek ki Allah seçmiştir..bu kesin olandır yani bu durum üzerinde başka bir izah yada yorum ASLA yapamam...sınırlarım dışındadır...Dogrusu Hakkı Allaha aittir. oke..

Seçkin lik kavramı İnsanlar arasında kullanılan bir kavram diye düşünüyorum...yani yönetici biri başarılıysa ona ne kadar da seçkin bir insan denilir ki bu kavram güzel gözüktüğü kadar da oldukça tehlikelidir çünkü başarılı bir insanı oldukça şımartabilir ve zamanla o insanın hata yapmasına sonrasında amelinde zayıflamasına vesile olabilirsiniz..

İnsanlar bir insanı seviyorsa mümkün çerçevede o insana güzel kelimeler yani övücü kelimeler seçkin gibi ifadeler kullanmaması çok önemli...insanın şımarması aklını yitirmesine zayıflamasına vesile olur zamanla dogruları terazide kaymaya vesile olur..İnsan şımarmamalı ve mümkün çerçevede övülüpte şımartılmamalıdır bu herkes için geçerli oke..

Seçilmiş olan Allahın seçtiğidir...Allah bir insan seçkinlikten ziyade O insan mertebesinin güzelliğini sunar yaşatır ve yaşattırır diye düşünüyorum...Zamanın evliyası olsaydı da o evliyaya ne kadar seçkinsin deseydin de onun tepkisinin ne olduğunu gayet güzel görebilirdin ama şimdiki zamanda var mı bilemem...

Mantık yürütürsem sana ilk tepkisi...
Bulunduğu ortamı terketmekle olacak yada sana cevap vermeyecektir yada soran kişiye diyelim yanlış anlamaman açısından oke..

Evliya bir insan Seçkin gibi dünyada ki övücü kelimeler çok agır gelir ve buhrana sürükleyici korkusuyla uzak durması gereken etmen olarak bilinir...şunu demek istiyorum eğer birisi seni övüyorsa mümkü çerçevede övülmekten hoşlanmadığını söylemen çok daha dogru bizde nacizene bir kuluz değip geçmek önemli...basiret ve güzellik sadece Allaha mahsustur da diyebilirsin..


Takva sahibi insanlar her daim olur tabi ama onlar övülmekten hoşlanmaz..diyelim..

Böyle..
 

elbiss

Ordinaryus
Katılım
21 Kas 2013
Mesajlar
2,514
Tepkime puanı
43
Puanları
0
Konum
Türkiye
Herhangi bir insana sorduğunda din dışı soru kalıbını değiştirip insanlara güncel olan TV deki popüler olan diziden misal Kurtlar Vadisinden soru sordugunda yada diğer dinlerde olanlar kendi ülkelerinde popüler olan güncel dizilerden sorular sordugunda yanıt ve dogru bilgi akıcılık oranı dine göre oldukça fazla olacaktır demek oluyor ki tüm dinler dahil insanlara aktarım güncel manada oldukça zayıf gözükecektir kuramını göz ardı edemeyiz diyebiliriz tabi ama yanıt belkide kişiden kişiye göre farklı yorumlanabilir yada hadi canım değip geçiştirme yapılabilirde işte dedik yada daha yolun başlangıcında söyledik işe yorum girdiğinde bilgi farklılık gösterebiliyor diye durum bundan ibaret olsun oke..

Böyle.
 

hirahos

Kıdemli Üye
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
35,948
Tepkime puanı
483
Puanları
0
Yaş
55
Nitekim bu din ilmidir, öyleyse dininizi kimden öğrendiğinize dikkat ediniz.

Alimler ve arifler, geceleyin gökyüzünde yol gösteren yıldızlara benzerler. Onlara uyanlar yollarını doğrulturlar. Kendi başlarına gitmeye kalkanlar tehlikelere maruzdurlar.

Konuyu açan adem evladı kusura bakmasın, ondan sahih bir din ilmi ve şevk verici bir ahlak sadır olduğuna şimdiye kadar şahid olmadık. Allah Teala, hidayet etsin. İnşallah bundan sonra şahid oluruz.

Rasulullah efendimiz buyurdular:

Ya âlim ol, ya ilim öğrenen, ya dinleyen veya bunları seven ol! Sakın beşincisi olma, yoksa helâk olursun. (Taberani)

Bu konu vesile olsun. Haydi, kendimize soralım, biz kaçıncıyız?
 

ömerusta

Kıdemli Üye
Katılım
16 Ocak 2012
Mesajlar
6,913
Tepkime puanı
239
Puanları
0
Nitekim bu din ilmidir, öyleyse dininizi kimden öğrendiğinize dikkat ediniz.

Alimler ve arifler, geceleyin gökyüzünde yol gösteren yıldızlara benzerler. Onlara uyanlar yollarını doğrulturlar. Kendi başlarına gitmeye kalkanlar tehlikelere maruzdurlar.

Konuyu açan adem evladı kusura bakmasın, ondan sahih bir din ilmi ve şevk verici bir ahlak sadır olduğuna şimdiye kadar şahid olmadık. Allah Teala, hidayet etsin. İnşallah bundan sonra şahid oluruz.

Rasulullah efendimiz buyurdular:

Ya âlim ol, ya ilim öğrenen, ya dinleyen veya bunları seven ol! Sakın beşincisi olma, yoksa helâk olursun. (Taberani)

Bu konu vesile olsun. Haydi, kendimize soralım, biz kaçıncıyız?

tabi siz dini kurana göre yaşamıyorsanız bizde kuranı anlatıyorsak anlamayıp şaşkın kalacağınız doğrudur
öğrenci kendi tembelliğine bakmaz hocasını suçlar sizinkide öyle oluyor

size yalan yanlış bilgi aktarmak daha doğru geliyor isa as gelecek mehdi gelecek peygamberler evliyalar şefaat edecekler
yani sizin sınavınıza tanıdıklar gelecek torpillisiniz olmadı onlar araya girip sizin için ALLAH c.c. dan izin alacaklar doğru cennete gideceksiniz korkmayın sonra siz ehli sünnetten siniz ümmet 72 fırkaya bölünecek biri hidayete erecek diğerleri helakta hidayete ernlerde ehli sünnete olanlar olacak
onun için içinizi ferah tutun bakmayın bu insan evladının yukarda saydığımın hepsi yalan dediğine
 
Üst