Erbakan hocaya atılan iftiralar
- Konbuyu başlatan saliha kalem
- Başlangıç tarihi
maksut ibrahim
Kıdemli Üye
- Katılım
- 6 Kas 2009
- Mesajlar
- 5,889
- Tepkime puanı
- 139
- Puanları
- 0
Hazreti Adem bizim Dedemiz.
Biz Hazreti Ademin soyundaniz.
Tabi bu DÜNYADA atamiz Maymun
diyenlerde var.
maksut ibrahim
Kıdemli Üye
- Katılım
- 6 Kas 2009
- Mesajlar
- 5,889
- Tepkime puanı
- 139
- Puanları
- 0
Milli görüs forumunda yönetici olan baska bir insanin yazdigi yaziyi oku
belki aklina birseyler gelir?
Gidenler Gitti... Tamam da Kalanlar Niye Kaldı !
Allah'ın Selamı O'na gönülden bağlı mü'min ve mü'minelerin
üzerine olsun...
Yazımın başlığına bakıldığında bir şeylerin ters gittiği anlaşılacaktır. Açıkçası iğrenmeye başladım artık edilen kelamlardan, bir bunaltı geldi. İstisnâların kaideyi bozmayacağını, genel bir yazı olduğunu da baştan belirtelim İnşaallah.
Ortada bir gitme eylemi var; bu ilk değil yine olmuştu... Gidenlerin; niye gittiği, kimliği, nasıl bir kişilik oldukları, daha önceden de zaten gidecekleri anlaşıldığı, zaten hiç davaya yakışmadıkları, ajan oldukları, Hocaefendi tarafından görevlendirildikleri, Ak Parti ile anlaştıkları gibi safsatalardan, boş laftan, gıybetten, iftiradan, faydasız sözlerden, bahsetmeyeceğim elbette.
Bahsedeceğim şey, daha önceki bölünme zamanında kalanların yaptıkları ve şimdikilerin yaptıkları hakkında olacaktır.
Biliyorsunuz bundan 8-10 yıl kadar önce bir bölünme oldu Milli Görüş kadrolarından bir kısmı Ak Parti oluşumu içinde yer almıştır. Bu oluşuma düşman kesilenler olmuş gecesini gündüzüne katıp Tayyip diye yatıp Abdullah Gül diye kalkanlar oldu. Abartmıyorum, belki o kadar Allah deseler Allah'a sevgili kul olurlardı. Kişilerin, şahsi özelliklerinden bıyığından sakalından tutun, kalplerindeki niyetlerine, ceplerindeki paradan, saçlarındaki kepeğe kadar bir şeyi bırakıldı mı bu süreç içerisinde?
El-Cevap: bırakılmadı, saymadıklarımız var.
Peki, ne oldu yahu! Hepinize Allah adına, Allah aşkına sizlere soruyorum:
-Ne fayda elde ettiniz?
-Oy mu kazandınız?
-Meclise mi girdiniz?
-Daha çok takva sahibi mi oldunuz?
Cevabını yine ben vereyim:
-Hayır!
Peki ne elde ettik:
-Maneviyattan yoksun,
-Slogan atan, attığı sloganın söylediği sözün manasını bilmeyen fanatik,
-Günde 1 saatini Allah'ın kitabına ayıramayan, İftar basıp Kur'ân okunurken Allah'ın Kelâmına saygısızılık eden (buna gelecek cevapları kestirebiliyorum; onlara cevap veriyorum: yalnızca bu teşkilatın gençlerinden bahsediyorum, ne olursa olsun o gençler Ak Parti bölünmesinden sonraki süreçte yetiştirilen gençlerdir.)
-Gidenlerin ardından 24 saat dâvâ bilinciyle(!) kişisel hakları, özel hayat hakları, din ve vicdan hürriyetlerinin hatta mal ve can güvenliğinin, şeref ve haysiyetinin hiçe sayılarak dedikodusunu yapıp, buna 'cihad yapıyorum' kılıfı giydirerek Allah'a ve İslâm'a iftira atan,
bir gençlik...
Şimdi yine gidenler oldu... Bekledim, gidince acaba biter mi bu çirkinlikler, dedikodular, seviyesizlikler, kalitesiz söylemler, iftiravari âtıflar, itham etmeler diye...
Ama nâfile bir bekleyişti bu...
Hızına hız katan bir gidişle nereye gidiyorlar, hangi dâvânın hangi emrine hizmet ettikleri anlaşılmaz bir şekilde, ne yaptıklarını bilmez bir şekilde konuşuyor, yazıyor, saldırıyor ve bunları Allah'ın sevgili kulu olmak için(!) yapıyorlar...
Onlara sesleniyorum:
Gidenler gitti tamam da siz ne için Milli Görüş Dâvâsında olduğunuzu iddia ediyorsunuz?
Yukarıda sayılanlardan vazgeçmedikçe Vallâhi hem Saadet Partisi'ne hem Millî Görüş'e ve hem de İslâm'a zarar verirsiniz.
Aslına dönmek birileri gidince sloganvari bir şekilde sindirme operasyonu yapmak için söylenecek söz değildir.
Aslına dönmek, dedikodu ve diğer yanlışlara kalanlarla devam edelim demek değildir.
Aslına dönmek,
-Yeniden Allâh'a dönmek
-Yeniden İslâm'a sarılmak
-Yeniden saldırganlığı bırakıp hilm ve vakar sahibi olmak
-Yeniden Adem'in çocukları ve topraktan olduğunu hatırlamak
-Yeniden kendi görüşünü desteklemeyenlerin değil, 'Şeytan ve Nefs'in gerçek düşman olduklarını hatırlamak
-Kısacası yeniden Allah'a sâlih bir kul olmaya hem kalb ile, hem amel ile ve hem de söz ile (üçü bir arada olmalı) çalışmak
ile olur.
Yoksa bu gidişat üzerine gidilirse adama sorarlar:
Gidenler Gitti Tamam da Kalanlar Niye Kaldı !
Kim mi sorar?
Başta Allah Sorar!
Nerden mi Konuşuyoruz?
Bu yazıyı okuyan herkesin bir defa toplanmalarımızda ve dağılmalarımızda devamlı surette okuduğumuz kimimizin çok iyi bilip de idrâkına varamadığı Sure-i Asr'ı tefsirini okumasını istirham ediyorum.
Selametle...
belki aklina birseyler gelir?
Gidenler Gitti... Tamam da Kalanlar Niye Kaldı !
Allah'ın Selamı O'na gönülden bağlı mü'min ve mü'minelerin
üzerine olsun...
Yazımın başlığına bakıldığında bir şeylerin ters gittiği anlaşılacaktır. Açıkçası iğrenmeye başladım artık edilen kelamlardan, bir bunaltı geldi. İstisnâların kaideyi bozmayacağını, genel bir yazı olduğunu da baştan belirtelim İnşaallah.
Ortada bir gitme eylemi var; bu ilk değil yine olmuştu... Gidenlerin; niye gittiği, kimliği, nasıl bir kişilik oldukları, daha önceden de zaten gidecekleri anlaşıldığı, zaten hiç davaya yakışmadıkları, ajan oldukları, Hocaefendi tarafından görevlendirildikleri, Ak Parti ile anlaştıkları gibi safsatalardan, boş laftan, gıybetten, iftiradan, faydasız sözlerden, bahsetmeyeceğim elbette.
Bahsedeceğim şey, daha önceki bölünme zamanında kalanların yaptıkları ve şimdikilerin yaptıkları hakkında olacaktır.
Biliyorsunuz bundan 8-10 yıl kadar önce bir bölünme oldu Milli Görüş kadrolarından bir kısmı Ak Parti oluşumu içinde yer almıştır. Bu oluşuma düşman kesilenler olmuş gecesini gündüzüne katıp Tayyip diye yatıp Abdullah Gül diye kalkanlar oldu. Abartmıyorum, belki o kadar Allah deseler Allah'a sevgili kul olurlardı. Kişilerin, şahsi özelliklerinden bıyığından sakalından tutun, kalplerindeki niyetlerine, ceplerindeki paradan, saçlarındaki kepeğe kadar bir şeyi bırakıldı mı bu süreç içerisinde?
El-Cevap: bırakılmadı, saymadıklarımız var.
Peki, ne oldu yahu! Hepinize Allah adına, Allah aşkına sizlere soruyorum:
-Ne fayda elde ettiniz?
-Oy mu kazandınız?
-Meclise mi girdiniz?
-Daha çok takva sahibi mi oldunuz?
Cevabını yine ben vereyim:
-Hayır!
Peki ne elde ettik:
-Maneviyattan yoksun,
-Slogan atan, attığı sloganın söylediği sözün manasını bilmeyen fanatik,
-Günde 1 saatini Allah'ın kitabına ayıramayan, İftar basıp Kur'ân okunurken Allah'ın Kelâmına saygısızılık eden (buna gelecek cevapları kestirebiliyorum; onlara cevap veriyorum: yalnızca bu teşkilatın gençlerinden bahsediyorum, ne olursa olsun o gençler Ak Parti bölünmesinden sonraki süreçte yetiştirilen gençlerdir.)
-Gidenlerin ardından 24 saat dâvâ bilinciyle(!) kişisel hakları, özel hayat hakları, din ve vicdan hürriyetlerinin hatta mal ve can güvenliğinin, şeref ve haysiyetinin hiçe sayılarak dedikodusunu yapıp, buna 'cihad yapıyorum' kılıfı giydirerek Allah'a ve İslâm'a iftira atan,
bir gençlik...
Şimdi yine gidenler oldu... Bekledim, gidince acaba biter mi bu çirkinlikler, dedikodular, seviyesizlikler, kalitesiz söylemler, iftiravari âtıflar, itham etmeler diye...
Ama nâfile bir bekleyişti bu...
Hızına hız katan bir gidişle nereye gidiyorlar, hangi dâvânın hangi emrine hizmet ettikleri anlaşılmaz bir şekilde, ne yaptıklarını bilmez bir şekilde konuşuyor, yazıyor, saldırıyor ve bunları Allah'ın sevgili kulu olmak için(!) yapıyorlar...
Onlara sesleniyorum:
Gidenler gitti tamam da siz ne için Milli Görüş Dâvâsında olduğunuzu iddia ediyorsunuz?
Yukarıda sayılanlardan vazgeçmedikçe Vallâhi hem Saadet Partisi'ne hem Millî Görüş'e ve hem de İslâm'a zarar verirsiniz.
Aslına dönmek birileri gidince sloganvari bir şekilde sindirme operasyonu yapmak için söylenecek söz değildir.
Aslına dönmek, dedikodu ve diğer yanlışlara kalanlarla devam edelim demek değildir.
Aslına dönmek,
-Yeniden Allâh'a dönmek
-Yeniden İslâm'a sarılmak
-Yeniden saldırganlığı bırakıp hilm ve vakar sahibi olmak
-Yeniden Adem'in çocukları ve topraktan olduğunu hatırlamak
-Yeniden kendi görüşünü desteklemeyenlerin değil, 'Şeytan ve Nefs'in gerçek düşman olduklarını hatırlamak
-Kısacası yeniden Allah'a sâlih bir kul olmaya hem kalb ile, hem amel ile ve hem de söz ile (üçü bir arada olmalı) çalışmak
ile olur.
Yoksa bu gidişat üzerine gidilirse adama sorarlar:
Gidenler Gitti Tamam da Kalanlar Niye Kaldı !
Kim mi sorar?
Başta Allah Sorar!
Nerden mi Konuşuyoruz?
Bu yazıyı okuyan herkesin bir defa toplanmalarımızda ve dağılmalarımızda devamlı surette okuduğumuz kimimizin çok iyi bilip de idrâkına varamadığı Sure-i Asr'ı tefsirini okumasını istirham ediyorum.
Selametle...
maksut ibrahim
Kıdemli Üye
- Katılım
- 6 Kas 2009
- Mesajlar
- 5,889
- Tepkime puanı
- 139
- Puanları
- 0
Erbakan Hoca'ya tapınanlar çetesi
PARTİLERİNİN kapısına kilit vurulduğunda bile... Bırakın “korsan eylem” falan yapmayı, legalin de legali bir eylem koyup iki slogan patlatmaktan bile kaçınmışlardı.
Çünkü o zaman bir “dava” vardı ve o “dava”ya zarar gelmemesi her şeyin üstünde tutulurdu.
Yutkunulurdu, “yeter ki davaya zarar gelmesin” diye...
* * *
Ama şimdi “dava” falan yok ortada...
Davanın yerini Erbakan Hoca almış...
“Davaya sadakat” gitmiş, “Hoca'ya sadakat” gelmiş.
Eh, eğer sadakat davaya değil de kişiye gösterilirse...
Sonucu da böyle olur:
İftar vakti Kuran okunan bir salona “hariciler” gibi girilir ve kaba kuvvet gösterisine girişilir...
Numan Bey'in üzerine yürünür... Pakistan Konsolosu'na tuzluk atılır... İftar sofrası dağıtılır...
Ağızlarda lümpenlere layık “Hoca'yı satanı biz de satarız” sloganı ile resmen çetecilik yapılır.
Çete faaliyetini arkadan yöneten Oğuzhan Asiltürk, Şevket Kazan gibi “ihtiraslı abiler” de sanki bir marifet sergilenmiş gibi yüreklerini soğutarak seyrederler olup biteni...
* * *
Ben yine de Erbakan Hoca'ya güveniyorum.
Kendi adına bu pespayeliğe imza atanların ve attıranların kulaklarını çekecektir.
Çünkü Erbakan Hoca, eleştirilecek birçok yönü olmasına karşın, Türkiye'nin en nazik, en centilmen, en patırtıdan uzak, kaba kuvvete en mesafeli, en karınca ezmez siyasetçisidir.
Sanırım hem yancılarına, hem de taraftarlarına “terbiyesizlik yapmayın” demesini bilecektir.
Ahmet Hakan
PARTİLERİNİN kapısına kilit vurulduğunda bile... Bırakın “korsan eylem” falan yapmayı, legalin de legali bir eylem koyup iki slogan patlatmaktan bile kaçınmışlardı.
Çünkü o zaman bir “dava” vardı ve o “dava”ya zarar gelmemesi her şeyin üstünde tutulurdu.
Yutkunulurdu, “yeter ki davaya zarar gelmesin” diye...
* * *
Ama şimdi “dava” falan yok ortada...
Davanın yerini Erbakan Hoca almış...
“Davaya sadakat” gitmiş, “Hoca'ya sadakat” gelmiş.
Eh, eğer sadakat davaya değil de kişiye gösterilirse...
Sonucu da böyle olur:
İftar vakti Kuran okunan bir salona “hariciler” gibi girilir ve kaba kuvvet gösterisine girişilir...
Numan Bey'in üzerine yürünür... Pakistan Konsolosu'na tuzluk atılır... İftar sofrası dağıtılır...
Ağızlarda lümpenlere layık “Hoca'yı satanı biz de satarız” sloganı ile resmen çetecilik yapılır.
Çete faaliyetini arkadan yöneten Oğuzhan Asiltürk, Şevket Kazan gibi “ihtiraslı abiler” de sanki bir marifet sergilenmiş gibi yüreklerini soğutarak seyrederler olup biteni...
* * *
Ben yine de Erbakan Hoca'ya güveniyorum.
Kendi adına bu pespayeliğe imza atanların ve attıranların kulaklarını çekecektir.
Çünkü Erbakan Hoca, eleştirilecek birçok yönü olmasına karşın, Türkiye'nin en nazik, en centilmen, en patırtıdan uzak, kaba kuvvete en mesafeli, en karınca ezmez siyasetçisidir.
Sanırım hem yancılarına, hem de taraftarlarına “terbiyesizlik yapmayın” demesini bilecektir.
Ahmet Hakan
bakış
Kıdemli Üye
Biz peygamberden örnek verince,sen bize peygambermisin demiştin.İşte böyle yakalanırsın.
maksut ibrahim
Kıdemli Üye
- Katılım
- 6 Kas 2009
- Mesajlar
- 5,889
- Tepkime puanı
- 139
- Puanları
- 0
redyellow
Kıdemli Üye
- Katılım
- 20 Nis 2010
- Mesajlar
- 2,262
- Tepkime puanı
- 875
- Puanları
- 113
- Konum
- ankara
- Web sitesi
- redyellow.besaba.com
İğrenç.....
maksut ibrahim
Kıdemli Üye
- Katılım
- 6 Kas 2009
- Mesajlar
- 5,889
- Tepkime puanı
- 139
- Puanları
- 0
Bu sözlerin dogru olduguna inanan
Milli görüscülere ne denir?
"Sen Refah Partisine hizmet etmezsen hiçbir ibadetin kabul olmaz. Çünkü başka türlü müslamanlık olmaz. Başka türlü kurtuluş yok... Refah bu ordudur. Bütün gücünle bu ordunun büyümesi için çalışacaksın. Çalışmaz isen patates dinindensin... Bu parti İslami cihad ordusudur. Kendi kendine CİHAD ediyorum diye faaliyette bulunamazsın. Karargaha bağlı olmak zorundasın, her faaliyette karargaha bağlı olmak zorundayız. Karargaha danışılmadan yapılan faaliyetler tefrikadır. Çalışacaksan, burada çalışacaksın. Müslüman mısın? Bu orduda asker olmaya mecbursun... Cihada para vermeden müslüman olunmaz. Kişinin müslümanlığı, cihada verdiği para ile ölçülür. Bir müslüman, zekatını götürüp fakire veremez. Zekatını beytülmale, cihad ordusunun karargahına, ilçe teşkilatının başkanlığına verecektir. Biz müslümanız. Biz Kur'anı hakim kılmak isteyene gideceğiz. Hepimiz Refahçı olmaya mecburuz, çünkü cihad ediyoruz... Şuurla Refaha çalışan cennete gidiyor. Neden? Çünkü Refah demek Kur'an nizamını hakim kılmak için çalışmak demektir"
[Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan,13.1.1991,Sivas,Sıcak Çermik]
redyellow
Kıdemli Üye
- Katılım
- 20 Nis 2010
- Mesajlar
- 2,262
- Tepkime puanı
- 875
- Puanları
- 113
- Konum
- ankara
- Web sitesi
- redyellow.besaba.com
maksut:
Bu konuşmanın olmadığı defalarca söylendi, reddedildi ve hiç kimse de bu konuşmanın olduğunu ispatlayamadı. Sene hala böyle abuk subuk şeylere sarılıyorsun.
bak bu başlıkta yazıyorsun bunu.
Ama bu başlıkta 4.sırada bunun senin dediğin gibi olmadığı yazılı ve sen bunu dahi görmüyorsun, göremiyorsun.
çünkü senin kalb gözün kör olmuş, için kin ve nefretle dolmuş.
Yazık hakkaten sana acıyorum.
Allah sana ve senin gibileri akıl ve fikir versin.
Bu konuşmanın olmadığı defalarca söylendi, reddedildi ve hiç kimse de bu konuşmanın olduğunu ispatlayamadı. Sene hala böyle abuk subuk şeylere sarılıyorsun.
bak bu başlıkta yazıyorsun bunu.
Ama bu başlıkta 4.sırada bunun senin dediğin gibi olmadığı yazılı ve sen bunu dahi görmüyorsun, göremiyorsun.
çünkü senin kalb gözün kör olmuş, için kin ve nefretle dolmuş.
Yazık hakkaten sana acıyorum.
Allah sana ve senin gibileri akıl ve fikir versin.
saliha kalem
Profesör
- Katılım
- 3 Kas 2010
- Mesajlar
- 1,705
- Tepkime puanı
- 125
- Puanları
- 0
Sizin Erbakan hocamızla ahirette nasıl hesaplaşacağınızı asıl bizler çok merak ediyoruz.
İman yargılama işiyle nehyi anil münkeri birbirine karıştıran sizin gibi taassupçular bakalım bu cihada buğz etmenizin hesabını nasıl vereceksiniz.
Allah size ölmeden anlamayı nasip etsin.
Eğer öldükten sonra anlarsanız faydası yok.
maksut ibrahim, Milli Görüş düşmanlığınızla iftira haber muhabiri gibi çalışmalarınızı kınıyorum.
Seviyesiz ve alayvari bilgisiz konular ve cevaplarla milli görüşe sataşmalarınızla forumun kalitesini düşürenlerdensiniz.
Elinizde belge olmadan atmasyon yazmak kaliteyi düşürür.
taassup belasından kurtulun artık.
Erbakanı sevmeyebilirsiniz ama bu alay etmenize veya iftiraya yönelmenize sebep değil.
eleştirecekseniz lütfen seviyeli olun ne idüğü belirsiz yazılarla forumu karıştırmayın!
maksut ibrahim
Kıdemli Üye
- Katılım
- 6 Kas 2009
- Mesajlar
- 5,889
- Tepkime puanı
- 139
- Puanları
- 0
Sen kendi kalb gözüne bak.
O söylenen sözlerin dogru söz oldugunu
söyleyen Milli görüscüyüm diyen insanlar
var. Bu benim icin yeterlidir.
Ama sen burada Hocam ne söylerse
ben bilirim havasindasin.
maksut ibrahim
Kıdemli Üye
- Katılım
- 6 Kas 2009
- Mesajlar
- 5,889
- Tepkime puanı
- 139
- Puanları
- 0
Biz Erbakana oyumuzu ve paramizi verdik.
Allah kulhakkiyla karsima gelmeyin diyor.
Erbakan ile bizim aramiza girme hakkiniz
yoktur. Ancak aramiza Allah girebilir.
redyellow
Kıdemli Üye
- Katılım
- 20 Nis 2010
- Mesajlar
- 2,262
- Tepkime puanı
- 875
- Puanları
- 113
- Konum
- ankara
- Web sitesi
- redyellow.besaba.com
Yazını okudum, sadece güldüm
Bu arada HOCAM NE SÖYLERSE BEN BİLİRİM HAVASI ne demek?
Hani HOCAM NE SÖYLERSE DOĞRU KABUL EDİYORSUN desen neyse de HOCAM NE SÖYLERSE BEN BİLİRİM Ne demek
redyellow
Kıdemli Üye
- Katılım
- 20 Nis 2010
- Mesajlar
- 2,262
- Tepkime puanı
- 875
- Puanları
- 113
- Konum
- ankara
- Web sitesi
- redyellow.besaba.com
Kaç lira verdin maksut?
Oy verdiğinden ve para verdiğinden emin misin?
Eğer senin oy vermiş, para vermiş halin buysa, ya bi de oy vermemiş, para vermemiş olsaydın ne yapardık değil mi?
sürekli erbakan düşmanlığı yapan, ipe sapa gelmez şeylerle erbakan saldıran birisinin erbakana oy verdik para verdik demesi hakkaten çok ilginç!
merak ettim hakkaten KAÇ LİRA VERDİN ERBAKANA?
saliha kalem
Profesör
- Katılım
- 3 Kas 2010
- Mesajlar
- 1,705
- Tepkime puanı
- 125
- Puanları
- 0
Siz Erbakan hocaya para vermediniz, siz DAVAYA malınızla canınızla destek olmak için zamanında destek verdiyseniz vermişsinizdir bu sizin o şuurdaysanız vazifenizdir ama Erbakana paranız gitmedi davaya gitti.
Şu kurmuş olduğunuz cümle bile yanlış.yani Erbakana para verdim sözünüz çok yanlış bu heryere çekilebilir.Milli Görüşe hizmet ettim demeniz daha doğru olurdu!
Bu konularda duyarlı yaklaşım gösterirseniz size kimse birşey demez.
Tek isteğimiz duyarlı olmanız.
lütfen....
redyellow
Kıdemli Üye
- Katılım
- 20 Nis 2010
- Mesajlar
- 2,262
- Tepkime puanı
- 875
- Puanları
- 113
- Konum
- ankara
- Web sitesi
- redyellow.besaba.com
maksut:
ömer seyfettinin DİYET hikayesini okudun mu?
okumanı tavsiye ederim.
ömer seyfettinin DİYET hikayesini okudun mu?
okumanı tavsiye ederim.